Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriYet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 9
Genel Yayın Koordmatöru Hikmct
Çetinkaya 9 Yaznşlen Müdürlerr.
Ibrahim Yüdız (Sorumlu), Dinç Tayanç
# Haber Mertcezi Müdürü: Hakan Kara
• Görsel Yönetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Damşoğlu 0 ktıhbarat.
Cengiz Yıldınm 0 Kültür Handan Şenköken
• Spor. Abdülkadir Yücelman # Makaleler.
Sami Karaören 0 Düzeltme: Abdullah Yazıcı
• Fotoğraf. Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Bdge:
Edibe Bağra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Yayın Kunılu: Ohuı Setçukı Başkan ı.
Orhan Erinç, Oköy Kurtböke.
HikraetÇetinkaya,Şükran Soner,
Ergun Balo. Dioç Tayanç. İbrahim
Yüdız, Orhan Bursalı. Mustafa
Balbav Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısı: Mustafa Balbav # Haber Müduru. Doğan
Akın Atatûrk Bulvan No. 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 (7 hat). Faks: 4195027 • tzmır Temsılcısı
SenUrKıak,H.ZıyaBh. 1352 S. 2/3 Tel. 4411220. Faks.
4419111 • Adana Temsılcısı: Çeön V iğenoğlu. lnönü Cd
119S No 1 Kat 1. T^el: 363 12 11, Faks 363 12 15
Kootdinatör Ahmet KoruJsan #
Muhasebe Bülent Yener %
tdare HüseyinGürer#tşletme.
ÖnderÇelik#Bügı4şleın NaU
İnal • Bılgısayar Sıstem
Mürüvet Çiler
MEDYA C: • Yonetıtn Kurulu
Başkanı - Genel Müdür Gûlbin
Erduran • Koordınator Reha
lşıtman # Genel Mudür Yardııncısı.
Mine \kdağ Tel 514 07 53 -
5139580-513846<Wl,Faks 5138463
\a>ımta}aıı te Basaa: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın \e Ya>ıncılık \ Ş
Tırkocafc Caıî 3941 Cagaloğlu 34334 Ist PK 246 lstanbul Tel <0 212ı 512 05 05 (20 hat) Faks (0*212)513 85 95
11NİSAN1997 İmsak: 4.53 Güneş: 6.25 Öğle: 13.12 Ikindi: 16.51 Akşam: 19.46 Yatsı: 21.11
Radyo Haber
Ajansı
• İstanbul Haber Servisi -
lstanbul Üniversitesi
Iletişim Fakültesi'nin
kurduğu Radyo Haber
Ajansı bugün saat 15.00'te
açılıyor. Ajans. Türkiye'nin
ilk radyo haber ajansı olma
özelliğini taşıyor. Fakülte
Dekanı Nüket Güz, ajansm.
Türkiye'nin çeşitli
illenndekj çok sayıda radyo
istasyonuna düzenli haber
geçeceğini belirterek ajans
çalışanlannın öğrencilerden
oluşacağını kaydetti.
Bektrik krizi
kapıda
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Devlet Su Işlen
(DSt) bölge müdürleri
toplantısında konuşan
Enerji ve Tabiı Kaynaklar
Bakanı Recaı Kutan,
Türkiye'nin cıddi bir
elektrik krizi iıe karşı
karşıya olduğunu söyledi.
Türkiye'nin su ve enerji
zengini bir ülke olmadığını
belirten Kutan,
"Türkiye'nin 1998yılına
kadar 3 milyar dolan baraj
yapımı içın, 1 milyar dolan
da dağıtım için olmak üzere
4 milyar dolar yatınma
ihtiyacı var. Ancak bunun
yapılması mümkün
gözükmüyor" diye konuştu.
TBMM futbol
takımı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkıye Büyük
Millet Mechsi (TBMM)
parlamenter futbol takımı
kuruldu. Takımın ilk
maçını, Kuzey Kıbns Türk
Cumhuriyeti (K.KTC)
Parlamenter Futbol Takımı
ile 19 mayısta yapması
bekleniyor. TBMM ldare
Amin Yücel Seçkiner'in
girişimiyle kurulan
Parlamenter Futbol Takımı
ilk maç davetini
Gürcistan'dan aldı.
Hasan Âli Yücel
etkinlikleri
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Birleşmiş
Milletler Eğitim, Bilim ve
Kültür Örgütü'nün
(UNESCO) 1997'yi Hasan
Ah Yücel Yılı ilan etmesi
üzerine BM Türk
Derneği'nce, Giresun'da
Hasan Âli Yücel'i anma
oturumu düzenlenecek.
İbrahim Yıldız
ŞiirÖdülü
• Haber Merkezi - Şair
tbrahım Yıldız adına ikinci
kez düzenlenen şiir
yanşmasınin ödül töreni, 5
nisan cumartesi günü
Karabük'te yapıldı. Cahit
Külebi, Vedat Günyol,
Mehmet Başaran, Sami
Karaören, Ahmet Özer ve
Tahsin Şentürk'ten oluşan
seçici kurulun birincilik
ödülünü. "Şiirler" adh
dosyasıyla Ayten Mutlu,
"Herkes Vazgecti Ya Sen"
adh dosyasıyla da Hasan
Hüseyin Yalvaç aldı.
ADD'den Esin
konseriAfşar
I İstanbul Haber Servisi -
Atatürkçü Düşünce Derneği
Kadıköy Şubesi laiklik
ilkesinin anayasaya girişinin
69. yılı nedeniyle bugün
saat'15.00'te Kadıköy Halk
Eğitim Merkezi'nde sanatçı
Esin Afşar'ın katılacağı bir
konser düzenliyor.
Tıbbi atık uyarısı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Sağlık Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı Nabi
Coşkun imzasıyla illere
gönderilen genelgede,
hastane ve benzeri sağlık
kuruluşlanndan
kaynaklanan, insan sağlığı
ve çevre kirliliği açısından
özel olarak işlem görmesi
gereken tıbbi atıklann, evsel
nitelikli atıklardan ayn
toplanmalan gerektiği
\urgulandı.
Güzelce amlıyor
• İstanbul Haber Servisi -
DlSK'in kuruculanndan ve
ilk genel sekreterliğini
vapan İbrahim Güzelce
bugün anılıyor. 7.9.1922
tarihinde İstanbul'da doğan
Güzelce. Türkıye Basın
Sanayii Işçileri
Sendikası'nın 1963-67
yıllan arasında genel
başkanlığını yürüttü.
Güzelce, 1961 yılında
kurulan Türkiye İşçi
Partisi'nin (TIP) kuruculan
arasında yer aldı. DlSK'in 5
kurucusundan biri oldu ve
genel sekreterliğe seçildi.
Bilim adamlan, Türkiye'de kullanılan katkı maddelerinin hiçbir sağlık riski taşımadığmı söylediler
6
Gıda katkı maddeleri zararsız'Haber Merkezi- Besinlerdeki katkı maddeleri-
nin insan sağlığına zararlı oldugunu iddia eden bir
takım "faifi meçhul" listelerin el altından tüketici-
lere dağıtıldığı öne sürüldü. Bu listelerdeki bilgi-
lerin hiçbir kaynağa dayandınlmadığı belirtildi.
Gıdalarda kullanılan katkı maddeleri ile ilgili
açıklama yapan bilim adamlan, Türkiye'de kulla-
nılan katkı maddelennın hiçbir sağlık riski taşıma-
dığını söylediler.
Dün İstanbul Ceylan Intercontinental Oteli'nde
düzenlenen basın toplantısında konuşan bilim adam-
lan, tüketicilere iletilen listelerin hiçbir bilimsel ça-
lvşmaya dayanmadığını, tamamen yanıltıcı oldugu-
nu söylediler.
Türkiye Gıda Sanayii lşverenleri Sendikası Ge-
nel Başkanı Nazun DüzenK'nin yönettiği toplantı-
ya bilim adamlan, bakanlık temsilcileri, tüketici hak-
lannı savunan sivil toplum örgütü yetkilileri ve gı-
da sektörünün temsilcileri katıldı.
Avrupa'da da ortaya atüdı
Bitkisel Yağ Sanayıcileri Derneği Başkanı Taş-
kın Tuğlular, gıda katkı maddelerinin insan sağlı-
ğına zararlı olduğu yolundaki iddialann 20 yıl ön-
ce Avrupa'da ortaya atıldığına dikkat çekerek "Av-
nıpa'da gıda katkı maddeleriyle ilgili öne sürükn
iddiakrda kaynak olarak Fransa'daki Vlllejuif Kan-
• Basın toplantısı düzenleyen bilim adamlan, tüketicilere iletilen
kaynağı belirsiz listelerin hiçbir bilimsel çahşmaya dayanmadığını,
tamamen yanıltıcı oldugunu söylediler.
ser Araşürmaları Enstitüsü gösterüiyordu. Ne bu
hastanenin ne de başka bir bilim kurulunun. katkı
maddelerinin insan sağlığına zararu oldugunu or-
taya koyan tek bir bilimsel çahşması \ar. Zaten el
altından tüketicilere dağıtılan bu listelerde ileri sü-
rülen tddialar, Almanya, Fransa, Norveç gibi ülke-
lerin üst sağlıkkurumİan tarafından yülar önce ya-
lanlanmıştrdedi
Tüketicilere el altından dağıtılan listelerde kay-
nak olarak Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Biokimya Bölümü çalışmalannın gösterildiğine
dikkat çeken Tuğlular, "Yıllarönce Avrupa'da sah-
nelenen oyun Türkiye'de benzer şekilde sahnelen-
meye çalışıldı. Oysa Hacettepe Üniversitesi'nin ko-
ntrylailgili tekbir bilimsel arasürması yok" diye ko-
nuştu.
Basın toplantısında ÎTÜ Gıda Mühendisliği Bö-
lüm Başkanı Prof. Dr. Artemis KaraalL YıldızTek-
nik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Öğretim Üye-
si Prof. Dr. Mehmet Pala ve Ankara Ünivensitesi
Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Aziz Ekşi söz
doğaya taşınacak
aldılar. Prof. Mehmet Pala, katkı maddelerinin kul-
lanımında limitlerin önem taşıdığma dikat çekerek
u
Besinlerde katkı maddesi kullarulınasaydı isteni-
len kaütede olmazdı" dedi. PTof. Pala, katkı mad-
delerinin besinlerde kullanılmasının zorunlu oldu-
ğunun altını çizerek bu tür listelerle sanayicinin za-
rar görmesinin de haksızlık oldugunu söyledi.
Zehir etkisi yaratabilir
Prof. Artemis Karaali ise konuşmasında, katkı
maddelerinin işlevleri ve kullanım düzeylerinin
uzun araştırmalar sonucunda elde edıldiğini belir-
terek her maddenin belirli bir düzeyin üzerinde
alınmasında zehir etkisi yaratacağını, bunun hava-
da soluduğumuz oksijen ve ilaç için bile geçerli ol-
dugunu söyledi. Prof. Karaali şöyle konuştu:
"200 gıda maddesi üzerinde toksikolojik çalış-
malar yapılmışür. Her maddenin öldürücü dozu
saptanmaktadır. Hiçbir toksin etkinin gözlemlen-
mediği doz saptandıktan sonra bir rakam elde edil-
mektedir, Gıda katkı maddelerinde beürtilen doz-
lar kuDanddığı zaman zararfa değOdir. Türkgıda kat-
kı maddelerindehiçbir riskyoktur.*1
Prof. Aziz Ek-
şı, Türkiye'de kullanımına izin verilen gıda katkı
maddesinin 170 kadar olduğuna dikkat çekerek
ABD'de kişi başına düsen katkı maddesi miktan-
nın 30 kg, Türkiye'de ise 30 gram oldugunu söy-
ledi. Prof. Ekşi, listelerde E 330 olarak geçen sit-
rik asidin portakal, limon gibi meyvelerin ekşili-
ğinin kaynağı oldugunu belirterek bu maddenin
hiçbir şekilde kanser yapıcı olmadığını söyledi.
Bilim adamlan, "Türkiye'de mevzuata uygun
olarak kullanılan gıda katkı maddelerinin insan
sağlığına zararlı olması söz konusu değildir" şek-
linde bir ortak görüşte bırleştiler.
Tüm Tüketicileri Koruma Derneği Başkanı Meh-
met Barak, asılsız ve yanlış listelerle Türkiye'nin
vakit kaybettiğini belirtti.
Tanm ve Köyişleri Bakanlığı Konıma ve Kont-
rol Müdür Vekili Dr. İsmail Mert, her gıda madde-
si üreten kuruluşun ne miktarda katkı maddesi kul-
landığını bakanlığa bildirdiğini belirterek, bakan-
lığın kontrollerini sürdürdüğünü, 20 bin gıda mad-
desi üzerinde 400 bine yakın analiz yapıldığına
dikkat çekti ve yapılan araştrmalarda riske rastlan-
madığını söyledi.
Sağlık Bakanlığı Temsilcisi Dr. Cihanser Erel ise
belli sınırlar içinde alınan katkı maddelerinin in-
san sağlığına zararlı olmadığını söyledi.
Haber Merkezi - Vakkorama'nın '97 bkbahar/Yaz
Koleksiyonu. üç farkb tema beliıiedi. "Genç Yaşayın"da
V'akkorama, >uza ve denize olan tutkuyıı denizci çizgileriyle
simgeledL "Metropolitan"da isetüm kı^kırtıcılığıylafiJeve dantel
görünümlü örmeler, kahvc, bisküvi, sahara, vanilya, lavanta renkleriyle
bütünleştirildL ~Avantgard~da da dar ve kısa üstler, bol emprimeler, seksi
pantolonlar göze çarpıyor. Koleksiyonda küçükler de unutulmadı. Safari
cekeder, pantotonlar, etekler, elbiseler üzerlerindeki işlemder ve baskı
figürler, küçükleri doğaya tasıyacak.
Olgunluk sınavı yapıldı
Yeni üniversiteye
giriş modeli sınandı
e-posta : tan (â vol. com. tr
İstanbul Haber Servisi -
Üniversiteye girişte Öğrenci
Seçme ve Yerleştirme Sına-
vı'mn (ÖSYS) yerini alma-
sı planlanan w
CMgunlukS«ıa-
vı", Türkiye genelinde 272
bin 654 lise 2. sınıf öğrenci-
sinin katıhmıyla dün yapıl-
dı. Sınav, her alandaki soru
sayısma göre farklı sürede
gerçekleşti. Milli Eğitim Ba-
kanlığı 'nın (MEB), üniversi-
teye girişte yeni model hazır-
lığınm provası niteliğindeki
sınava, meslek lisesi ve
imam-hatip lisesi öğrencile-
ri katılamadı. Smavdan al:-
nan puanın. öğrencilerin not
orîalamalanna katılması ne-
deniyle mezuniyet derecele-
rinı etkileyeceğı bildirildi.
Milli Eğitim Bakanlığı'nm
ÖSYS'yi kaldırarak üniver-
siteye öğrenci alırrunayöne-
lik yeni model hazırlığı, dün
saat 09.00'dabaşlayan olgun-
luk sınavı ile Türkiye gene-
lindeki 272 bin 654 lise 2.
sınıf öğrencisi üzerinde sı-
nandı. MEB Bilgisayar Eği-
tim Hizmetleri Genel Mü-
dürlüğü'nce yapılan sınava
imam-hatip ve meslek lisesi
öğrencileri katılamadı. Bu li-
selerin dışındaki resmi ve
özel liseler ile genel, Ana-
dolu, Anadolu öğretmen li-
seleri ve süper liselerin lise
2. sınıflannda okuyan öğren-
ciler katıldı. Deneme niteli-
ğindeki olgunluk sınavı bu
yıl üniversiteye girişte etkili
olmayacak. Ancak sınav so-
nuçlanöğrencılerin not orta-
lamalannı etkileyecek.
Olgunluk sınavında öğren-
cilere, sınav tarihine kadar
okutulan ortak genel kültür
dersleri ile fen, sosyal. Türk-
çe, matematik, yabanci dil.
sanat ve spor konulanndan.
haftalık ders saati toplamına
göre 10-20 arasında değişen
sayıda soru yöneltildi.
Dokuz Eyliil Üniversitesi sempozyum düzenledi
Eğitim masaya yatınld
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Cum-
hurbaşkanı Başdanışmanı ve YÖK Üyesi
Prof.Dr. BozkurtGüvenç, eğitimde ilk yıl-
lann çok önemli oldugunu ve bugün her-
kesin bu ilk yıllara sahıp çıkmak istediği-
ni belirterek, "Bu çokönemli olan sekizvıl-
da öğrenciyi mesleğe sokarsanız ve adale-
sini geliştirirseniz, be>ninedönmesi zor olur.
Ya da belli bir dünya görüşüne sokarsanız
sonradan onu özgürteştirmek. a\dınlatmak
çok zor olur" dedi.
Dokuz Eylül Üniversitesi'nin, BİLSA
Bilgisayar işbırliğıyle düzenlediği "Nasıl
Bir Eğitim Sistemi" konulu sempozyum
dün başladı. Türkiye genelinde eğitimcı-
lerin katıldığı sempozyumun açılışında ko-
nuşan DEÜ Rektörü Prof.Dr. Fethitdiman.
Türkiye'de Atatürk'le başlayan çağdaş. bi-
limsel eğitimin çağdaş dünyadan uzaklaş-
tığına dikkat çekerek, zaman geçirmeden
çağı yakalamanın gerektiğini bunun da yo-
lunun eğitimin çağdaşlaştınlmasından geç-
tigini söyledi, DEÜ Buca Eğitim Fakülte-
si Dekanı Prof.Dr. Hüseyin Alkan. Türki-
ye'nin eğitimini gelişmış ülkelerle paralel
duruma getirmesi gerektiğini vurgulayarak,
" Düşünebilen, yaratKi, etkin. üretken, tar-
bşmadan kaçmayan birvyler yetiştirmek
zorundayız" dedi.
TÜBA Başkanı Danışmanı Prof.Dr. Sü-
leyman ÇetinÖzoğlu ise sekiz yıllık kesin-
tisiz zorunlu ilköğretimin çok kısa bir za-
manda gerçekleştirilmesi, düşünmeyi, araş-
tırmayı, merak etmeyi sağlayacak eğitim-
öğretim programlannın uygulanması ve
her yıl bu uygulamalann değerlendirile-
rek geliştirilmesi gerektiğinı söyledi.
Ortaöğretim kurumlanndan mezun olan-
lann tümünü üniversiteye özendirmenin,
yönlendirmenın ve zorlamanın. gerçekçi ve
çağdaş bir yaklaşım olmadığmı vurgulayan
Ozoğlu, "dinedayaüegitinıe'' ilişkin şu gö-
rüşlere yer verdi:
Dine dayah eğitimin temeli, ezber
"Dine dayalı eğitim, aydınlanma, bilim-
de ve teknolojide gelişmenin yanı sıra top-
lumlardaki gelişmelerden sonra etkisini
kaybermiştir. Dine dayah eğitimin temelin-
deezber, nakil ve doğma vatnıaktadır. Sor-
gulama, akıl yürütme. düş.ünme ve yarat-
ma söz konusu değiklir. Ozgür ve laik dü-
şünmeyi, yaratmayı ve üretmeyi kabul et-
meyen dine dayah eğitimin bireyin ve top-
lumun gelişmesini ve çağdaşlaşmasuu sağ-
laması söz konusu değüdir. Dine dayah eği-
timin çağdaş bilime hizmet etmesi söz ko-
nusu değiklir. •'
Sempozyumun ilk oturumunun konuş-
macısı Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve
YÖK Üyesi Prof.Dr. Bozkurt Güvenç, ilk-
yaşlardaki eğitimin önemine değinerek.
herkesin eğitimdeki ilk yıllara sahip çık-
mak istediğini söyledi. Sıfır-altı yaş okul
öncesi eğitimin, aile, toplum ve devletin so-
rumluluğunda olması gerektiğini, ancak
Türkiye'de okul öncesi eğitimin yüzde 6 ora-
nında kaldığını vurguladı.
Kirlilik
çocuklan
kanser
yapıyor
Dış Haberler Servisi-
Endüstriyel kirliliğe yol
açan petrol rafinerileri ve -
çimento fabrikalan gibi
yapılara 5 kilometre
mesafede doğan
çocuklann kanserden
ölme riskinin diğer
çocuklardan yüzde 20
daha fazla olduğu
açıklandı. İngiltere'de
1953-80 yıllannda
kansere yakalanarak
•yaşamını kaybeden 22 bin
çocuğu kapsayan
araştırma, ölen çocuklann
önemli bir bölümünün,
çevreye zehirli atıklar
saçan bir rafineri ya da
fabrikaya 5 kilometrelik
mesafede dünyaya gelmiş
olduklannı ortaya koydu.
Birmingham
Üniversitesi'nden George
Knox. yoğun trafiğin
olduğu yollara 4
kilometrelik mesafede
doğan çocuklann kansere
yakalanma riskinin daha
yüksek oldugunu
belirtiyor. Knox, kansere
yakalanma oranının,
çocuğun nerede
doğduğuna ve endüstriyel
faalıyete göre değiştiğini
belirterek yine de bu tür
endüstriyel faaliyetlerin
gerçekleştiği bölgelere 5
kilometre mesafede doğan
çocuklann daha fazla
kansere yakalanma
riskine sahip oldugunu
söylüyor. Knox, kanser
vakalan ile annenin
hamileliğinde radyoaktif
ışınlara maruz kalması
arasındaki bağlantıyı
ortaya çıkaran
araştırmalardan
faydalandıklannı ifade
etti. Araştırma, kireç
fınnlan, rafinen, araba ve
pil fabrikalan,
krematoryum (ölülerin
yakıldığı fırın) ve elektrik
santrallannın faaliyette
bulunduğu bölgelerde
daha fazla çocuğun
kanserden öldüğünü
ortaya çıkardı.
Kansere, buharlaşma
yoluyla organik kimyasal
maddeleri işleyen
santrallar ile yüksek ısıyla
yakma tekniği kullanan
fabrikalar yol açıyor.
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
'Kemalist Tavır KoymakL'
i i A 937 yılında, Ocak ayında istanbul'a ge-
I len Atatürk, beni Parkotel'e çağırtb; git-
tiğimde, kendisini sıkıntılı bir halde buldum, bi-
raz da terti idi. Iç salona geçtikten sonra, balko-
na çıktı, sert rüzgânn karşısına göğsünü vermiş-
ti. Saçlan rüzgârdan uçuşuyor ve o dalgın dal-
gın, Marmara'yı seyrediyordu; mutlaka kafasını
kurcalayan birşey vardı." ('On Yıl Savaş ve Son-
rası', s. 493, Insel Yay. 1970.)
Bunlan Fahrettin Paşa (Altay) söylüyor; o gün,
Gazi'nin kafasını kurcalayan şey, 'Hatay Mesele-
si'dir. Fransızlann işi ağırdan aldığını, Ismet Paşa
Hükümeti'nin ise, çekingen, hatta ürkek davrandı-
ğını düşünmektedir. Nrtekim, o günün akşamında,
ünlü 'gözdağı gezisi'ne çıkacak, özel treniyle Kon-
ya'ya mütveccihen hareket edip, Ismet Paşa, Fev-
zi Paşa ve Dr. T. Rüştü Aras'la Eskişehir'de önem-
li bir toplantı yapacaktır.
Fahrettin Paşa, hatıralarının biryerinde şöyle di-
yor: "...o sırada açılan kapıdan Yunus Nâdi mer-
hum içeri girince, ona da ilk sözü: -Sen ne der-
sin, bu Hatay işine?' oldu ve Yunus Nâdi merhum
da, şu cevabı verdi: '-Paşam, senin bu işte blöf yap-
madığına, büyük devletler kaani olunca, Hatay se-
nindir'." {'On Yıl Savaş ve Sonrası, s. 494, InselYay.
1970.)
Fahrettin Paşa'nın 'tanıklığına' neden lüzum gör-
düm? O devirde Riyaset-i Cumhur Kâtib-i Umumi-
siHasan Rıza (Soyak) bey, 'Hatıralan'nda. 1937'nin
o gergin ve gerilimli ilk haftasını anlatırken. Yunus
Nâdi bey'in Gazi'nin 'fe/Wn/y/e'Cumhuriyet'teyaz-
dığı başmakaleden sözediyor. Az sonra, o makale-
ye geleceğim; buradaişaret efrnek istediğım Paşa'nın
o gün Gâzi ile Yunus Nâdi bey'in bir arada oldukla-
nnı teyit etmesidir.
Iş o kadarta kalmamış, o gergin ve gerilimli yolcu-
luğa, Yunus Nâdi bey de katılmıştır.
'24 saatte isgal ederiz..'
O
i m
di o kurt 'Kemalist' Yunus Nâdi bey'in, 6 Kâ-
O nunusâni (ocak) 1937'de, bu gazetedeyayınla-
nan başyazısına bir göz atar mısınız?
"...iş Fransa'nın yeni Türkiye hakkında, umu-
mî denilecek suretteki, kesrf cehâletine btrakıl-
sa, hakikatte çok ehemmiyetsiz olan Hatay Ih-
tilâfindan dolayı milletJerarası olmadık ve bek-
lenmedik hâdiseler zuhuru işten bile değildir;
nitekim buna, Fransa'nın Suriye'deki sömürge
memurtan, olanca kuvvet ve gayretleriyle hizmet
etmektedirler..."
"...niçin Fransa; Türkiye'nin yeni ve pek mah-
dut hudutlan dahilinde, tamamiyle nasyonalist
ve tamamiyle -topkı Fransa kadar belki biraz da-
ha ileri- modern bir millet oldugunu bilmesin? Bu-
rada Fransa derken, bundan Fransız umumîef-
kân, yâni Fransız milletinin ekseriyeti anlaşıl-
malıdır. Bizce bunu bilmek, Fransa'ya düştü-
ğünden ziyade onu bildirmek Türkiye'ye tevec-
cüh eder bir vazifedir. Binaenaleytı çok münsif
olarak eğer Hatay ihtilâfından dolayı Fransa ile
müsellâh bir cidale girişmek ıztrannda kalırsak,
bunun bir kısım mesuliyetinin bizzat biz Türkler-
de olacagını bugün burada alenen kabul etmek
zorunda bulunuyoruz..."
"...yeni Türkiye'yi Suriye'deki Fransız müs-
temleke memurianndan öğrenen bugünkü Fran-
sa, Türkiye'nin askeri kudretini, yine o zavallı ve
balâpervaz (yukardan atan) memurlanndan al-
dığı malûmatla ölçüp biçmekte olacak... Suri-
ye'deki Fransız müstemleke memurlan nereden
bilsinler ki, yeni Türkiye başka cephelerdeki kuv-
vetlerine asla ve kat'a, zerre kadar halel gelme-
mek üzere, İskenderun, Antakya ve havalisini,
yalnız 24 saat veya 48 saatte ekstra millî kuvvet-
leriyle işgâl edebilir; ve onlar nasıl takdir eyte-
sinler ki, aynı kuvvetlerle bütün Suriye'nin işgâ-
li nihayet çok mahdut bir zaman meselesidir..."
"..J^mma denilecek ki, bu Fransa ile bir harp-
tir; bunu Türkiye ister mi? Açık söyleyeyim ki is-
temez, fakat mecbur olduğu zaman, bunu böy-
le yapacağından emindir ve bu hesaba icabeder-
se bütün dünyaya karşı koymak da dahildir..."
Aynı dirayet ve cesaretie...
Başmakale biraz daha uzun, ama 'ton' değişmi-
yor, 'tavır' aynı 'tavır'; erken cumhuriyet döne-
mindeki, 'Kemalist Tavn'nın ta kendisidir.
Başmakalesinde Yunus Nâdi bey, kabahatın bi-
raz daTürklerdeyâni bızde oldugunu söylerken, as-
lında Gazi'nin inönü Hükümeti'ne olan 'eleştırile-
rini' dile getiriyor; sonra da, Gâzi Mustafa Kemal
Paşa'ya has olan o sert -fakat bütün riskleri hesap-
lanmış- 'tavn' koyuyor. Gâzi'den sonraki cumhuri-
yet hükümetlerinde, siz bir daha benzer bir 'Kema-
list tavra' tanık olduğunuzu hatıriıyor musunuz? Kıb-
ns sorunu dahil, ben hatırlamıyorum. Yunus Nâdi
bey, yazısında, 'sorvnu' barışçı yoldan halletmek ni-
yetimizi belli etmiştir ama, bu niyetin bir anlam ve
yaptınm gücü kazanabilmesi için, Türkiye'nin nele-
ri göze aldığını da açıklamıştır.
îşte 'genç' Kemalistlerin hazırlamayı düşündük-
leri 'Kemalizm Ansiklopedisi' için, size bir ömek da-
ha: Gençler, Gâzi'den sonraki nesillere unutturulan
bu 'Kemalist Tavn' iyice incelemeli, öğrenmeli, -ica-
bı halinde-; aynı dirâyet ve cesaretie 'koyabilmelidir'.
http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN
http://www.ada.com.try-bilgiyay/yazar/ailhan.html