14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 NİSAN 1997 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 Istanbul Edme Çanakkale Kocaeli Izrrır Manısa Aydın Denızli PB PB PB PB PB PB PB PB 11 15 14 12 14 13 14 11 Sınop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Konya Eskişehır Sıvas PB B PB PB PB PB PB 8 9 00 4 4 3 2 Zonguldak K 6 Antalya PB 14 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıirt Hakkâri Van HB PB PB PB PB PB K K 1b 15 7 10 6 6 1 2 Yurdun doğu kesımleri çok bulutlu,Doğu Kara- denız'ın doğusu ıle Do- ğu Anadolu'nun doğu- su kar yağışlı, otekı yer- ler az bulütlu geçecek Hava sıcaklığı batı bol- gelerımızden başlamak üzere tum yurtta arta- cak. Ruzgâr kuzey ve batı yönlerden hafrf ara ara orta kuvvette, yur- dun kuzeybatı kesımle- nnde yer yer kuvvetlı olarak esecek. Londra Paris Roma Berlin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel b PB PB Y B PB PB B 16 18 17 8 11 18 14 11 Budapeşte Y 17 Münih Atına Mılano Oslo Helsinki Stockholm Belgrad Viyana Bonn Hb PB PB B B PB B B 18 22 7 4 2 19 18 15 16 Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflıs Kahire K Y Y Y K Y K PB b 15 19 17 5 18 3 18 Şam PB 14 J P ^ Gok gurultulüParçal bulutlu i Sıslı ^ Çok buıutlu . Yaö^urlu Kariı • w G U N C E L CÜNEYTARC4YÜREK • Baştarafı 1. Sayfada dığı bir sorunu, bir koşu gider, Çankaya ile konu- şurdu. Takkeli Başbakanlığa geldi geleli, devlet gelenek görenekleri ortadan kalktığı gibi, devletin işleyiş ku- rallarında da olumsuz değışıklikler başladı. Sorunlar Çankaya ıle Başbakan arasında görüş- melerle değil, mektup yoluyla çözümlenmeye ça- lışılıyor. Sonuncu taze ömek; Emniyet Genel Müdürü Ala- addin Yüksel'ın gece baskınıyla yerınden alınıp Hakkâri Valisi Kemal Çelik'in bu koltuğa oturtul- ması. • Birinci mektup: Cumhurbaşkanı Demirel, bas- kınla gerçekleşen "vekâleten atama" haberini AA'dan öğrenir öğrenmez, Takkeli Başbakan'a bir mektup yazıyor. ilgili yasalara göre, 4'lü kararna- meyle atanan genel müdürün, ancak 4'lü kararna- me ile yerinden alınabıleceğini anımsatıyor. Skandal niteliğindeki atamanın durdurulmasını istiyor. Arada gelişmeler izleniyor. Örneğin, Takkeli Baş- bakan'ın olaydan "daha önce haberi olup olmadı- ğı" tartışılıyor. Yanrt gayet açık: Haberi olmuş olma- mış, Takkeli'ye fark etmez. Oğrenince "Biliyordum" der ve işin içinden çıkar! Ikinci mektup: Ne ki, Takkeli'nin takıyye kurnaz- lığı harekete geçiyor. Hem bilgisi olduğunu kanıtla- mak istiyor. Hem de "skandalın içinden ustaca sıy- nlmayı hedefalan" tam bir idare-i maslahatçı tak- tik izliyor. Cumhurbaşkanı'na "cevabi bir mektup" gönde- riyor. "Bana gönderdiğiniz mektubu Içişleri Bakan- lığı'na gönderdim. Bakanlıktan gelen yazı ilişikte" diyor. Içişleri Bakanlığı yazısında, "657 sayılı yasayla bakanın bu türden uygulamalara doğrudan hakkı olduğunu" belirtiyor. Takkeli, "konuya vakıf'rruş havasında, ama as- lında Içişleri ile Cumhurbaşkanlığı'nı karşı karşıya getirerek aradan çekılmeye ve olaydan soyutlan- maya çalışıyor. Neden mektup? O arada idare mahkemesi, Yüksel'in başvurusu- na olumlu yanıt veriyor. Yürütmeyı durduruyor. Olayın direksiyonundakı Özer'den talimatlı Ak- şener ve elbette kocasından bılgi alan Şaibe Ha- nım, yasalann uygulanacağını, ıdare mahkemesi- nin kararını dikkate almayacaklarını açıklıyorlar. Üçüncü mektup: Cumhurbaşkanı Demirel, ida- re mahkemesinin kararını duyar duymaz aynı gün Takkeli Başbakan'a bir mektup daha gönderiyor. Mahkeme kararının "süratle uygulanmasını" isti- yor.. ,, Ozetle, Takkeli'ye anlatıyor ki; "657 sayılı yasa- nın, bakanlık makamına istediği personeli geçici görevle istediği yere gönderme yetkisini vermesi Emniyet Genel Müdürü 'nün vekâleten valiliğe atan- masına dayanak olamaz. Zira, son olay atama 'özelliği olan bir olay'dır. Nitekim hukuk ihlaline kar- şı idare mahkemesi 'tayinde usule uyulmasını' is- tiyor. " Öyleyse? Alaaddin Yüksel'in görevi başına dön- mesi gerekiyor. Şaıbe-Özer, "Hayır" diyor, dıreniyorvesöylendi- ğine göre 4'lü bir kararnameyı Köşk'e gönderme- ye hazırlanıyor. Yargının taş gıbi kararı ortada dururken baskın atamayı kararnameye çevirmenın anlamı ne? Or- tamı Çankaya'ya temizletmek mi istiyortar acaba? Ya da, yasadışı eyleme Cumhurbaşkanlığı'nı ortak etmeye mı girişiyorlar? Yargı kararı ortada dururken 4'lü karamamenın Köşk'ten geçmesi beklenebilir mi? Hayır! Devleti içinden çıkılamayacak durumlara zorla- yan Takkeli kadar, hatta Takkeli'ye destek verdiği için, belki ondan da daha fazla büyük sorumluluk ve vebal Şaibe'nin, perde gerisindeki devlet büyü- ğürrüz Özer'in omuzlarında. Öykünün başına dönelim: Takkeli, sekizyüz met- re ilerideki Köşk'e çıkmıyor, "sorunlarıyüzyüze ko- nuşmuyor". Anayasa gereği devleti işletmekle so- rumu Cumhurbaşkanı, uygulanması gereken doğ- rulan Takkeli'ye yazıyla bildirmek zorunda kalıyor. Sorunları konuşma yerine, yazıyla çözmeye ça- lışrrak ya da yazıya dökmek daha doğru bir yön- tem ÇJnkü Takkeli konuşmalan işine geldiği gibi çar- pıtaailiyor. Ama belgeler. dosyalarda her zaman saklı du- ruyor. Valüer Ankara'ya çağrıldıgündem maddeleri şunlar: 1- Millet yerine ümmet: Laiklik, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşı- dır. Bu konu anayasada da yerini al- mıştır. Ancak son dönemde laikliğe aykın davranışlar dikkati çekmekte- dir. Millet kavramı yerine ümmet kav- ramını öne koymaya çalışan tehlike- li gelişmeler vardır. Burada valilere önemli göre\ ler düşmektedir. 2- Yurt ve okullara yasal çerçeve: Öğrenci yurtlan ve özel okullann açılmasmda, işletilmesinde, kapatıl- masında valilerin önemli yetkileri vardır. Bu çerçevede bölgecilik, ırk- çılık yapan: dıni, amaçlanna alet e- den kurumlar hakkında mevzuat ek- siksiz uygunmalıdır. Suç unsuru oluşturanlar zamanında cumhuriyet savcıhklanna bildirilmelidir. 3- Kaçak Kuran kursknna son: Kuranıkerim'i öğretmek ve öğren- mek haktır, hürriyettir. Bu çerçeve- de Diyanet Işleri Başkanlığı yöneti- mınde Kuran kurslan vardır. Ancak bu kurslann ıstismara dönüşmesi ka- bul edılemez. Diyanet dışındaki kurslar kapatılmahdır. 4- Cami yapunına düzen: Dini te- sislere nerede, ne kadar gereksinim olduğu. müftülük, belediye ve diğer kurumlarla ortak koordinasyonla be- lirlenmelidir. Yeni yerleşim alanlan- nm imara açılması sırasında, okul ve camılerin belirlenen kıstaslar çerçe- vesinde yer alması sağlanmalıdır. 5- Tekketere kilit: Tekke ve zaviye- lerle ilgili "Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Birtakım Unvan- laruı Men ve İlgasına Dair 677 Sayıh Kanun" eksiksiz uygulanmalıdır. 6- TSK'ye ilişkin yanıltma: Kimı irticai faaliyetlerde Türk Sılahlı Kuv- vetleri dine karşıymış gibi bir durum yaratılmak istenmektedir. Bu önlen- melidir. 7- Memur alımlanna deaetim: Memuriyete girişlerde bölücü ve ır- ticai faaliyetlere katılmış kişilerin sızması önlenmelidir. 8- Komşulardan sıznıalar: Bazı komşu ülkeler \e bölge ülkeleri, ül- kemizdeki demokratik ortamdan ya- rarlanarak, finansman da sağlamak suretiyle tarikatlar kurmaktadır. Ki- mı ülkeler de kendı ülkelerindekı ta- rikatlann Türkiye'de de faaliyet gös- termesıni sağlamaya gırişmektedır. Bu ülkelerin vatandaşlannın ülke- mizdekı faaliyetlerinin kontrol altı- na alınması gereklidır. 9- Mezhepçüiğe dikkat: Mezhep aynlıklarını körükleme girişimlen durdurulmalıdır. 10- Belediye atamalannainceteme: Bazı belediyelerin kendi işlevleriyle hiç ılgisi olmayan çalışmalar ıçinde olduklan gözlenmektedir. Kimi be- lediye başkanlannın yaptıklan ata- malar rahatsızlık vericı olmaktadır. Türk Silahlı Kuv\etleri'ne karşı, "Siz işine son verirseniz bizalınz" gi- bi bir tavır dikkati çekmektedir. Bu tür açıktan atamalarda vali ve kay- makamlann ön inceleme yapması yasa gereğidir. 11-Çarşafvecüppeler Bazı Kis- velerinGiyiiemeyeceğıne Dair 2596 Sayılı Yasa titızlikle uygulanmalıdır. 12-Silahruhsatianndatitizlik: Kı- sa ve uzun namlulu silahlara ilişkin ruhsat işlemleri sırasında büyük titız- lik gösterilmelidir. 13- Kurban derifcri THK'ye: Yar- dım Toplama Yasası'nın yer yer de- lindıği dikkati çekmektedir. Kımi gerçek ve tüzelkişilerce izinsiz yar- dım toplanmaktadır. Buna bağlı ola- rak kurban derilerinin toplanmasının da Türk Hava Kurumu'nun yetkisin- de olduğu bilinmeli ve gereği yapıl- malıdır. 14- Özel üniformalar yasak: Bazı belediye ve siyası partilerin özel üni- forma giydirilmiş güvenlik kuruluşu oluşturduğu dikkati çekmektedir. Bu yasal değildır 15- Atatürk'e ssddınlar TC'ye: Atatürk'ün şahsına yönelık saldın- lar, özünde Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelıktir. 5816 Sayılı Atatürk'ün Aleyhine Işlenen Suçlar Hakkında- ki Kanun bu açıdan da önem taşı- maktadır. Bölge toplanûlan Yukandakı gündemle bıraraya ge- lecek olan \alilere nisan ayı başında bir aenelae gönderilerek ön bilgi ve- rildi. Bu toplantının ardmdan 7 bölge- de ayn a>n valiler toplantısı düzen- lenmesi kararlaştınldı. tlk toplantı- nın 3 mayısta Ankara"da yapılması planlanıyor. Bunu 10 mayısta Istan- bul'da Marmara Bölgesı \alilerinı bir araya getırecek toplantının izleyece- ği bildırildı. 16 mayısta İzmir'de ya- pılacak Ege bölgesı valılen toplantı- sının ardından. sırasıyla Adana. Samsun. Erzurum ve Diyarbakır'da da bötge valılennın bir araya getiri- leceği öğrenıldi. Valiler. ilk zirveden sonra. belırli arahklarla. MGK kararlannın ne öl- çüde uyguiandığını raporla İçişleri Bakanlığı'na bıldirecekler. RP'denYargıtay'a Erbakan tepkisi UĞUR MUMCU Savcılar birbirini yalanladı • Baştarafı 1. Sayfada rine ulaştığını gördüğünü söyledi. Soyk. "DGM, ola- yın kendi aİanlanna girdiği- ni belirtti. Biz de bir rutanak tutarakçekiklik''dedi. DGM Savcısı Yüksel ise kendileri- nin olay yerine gittiğinde cumhuriyet savcılannı olay yerinde bulduklannı dile ge- tirdı. Tutulan tutanaklarda da çelişkili ifadeler gibi çe- lişkili saatler de ortaya çık- tı. Öte yandan komisyonun çağnsına uyarak bilgı ver- meye gelmeyen eski DGM Başsavcısı Nusret Demi- ral'ın, yasaya aykın olarak 'DGM Onursal Savcısı' un- vanını kullandığı ortaya çık- tı. Demiral. komisyonagön- derdiği metinde bilgi verme- sının anayasaya aykın oldu- ğunu savunurken, DGM Onursal Cumhuriyet Savcı- sı titrini kullandı. Komisyon, bunun üzenne Adalet Ba- kanlığı'na bir yazı yazarak Demiral' ın bu titri kullanma yetkisi olup olmadığmı sor- du. Adalet Bakanhğı'nın ko- misyona verdiği bilgide, ya- sal olarak Demiral'ın böyle bir unvanı kullanma hakkı bulunmadığı, bu hakkın yal- nızca Yargıtay Başsavcısı ve Yardımcısı. Yargıtay Başka- nı ve Yardımcısı ile daire başkanlanna ait olduğu bil- dirildi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - RP Grup Başkanvekili Salih Kapu- suz. Başbakan Necmettin Erbakan'ın Kuveyt'te yayımlanan El-Ajıbaa ga- zetesine 1994 yılında verdıği Atatürk ve laiklik karşıtı demecini inceleyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nı hedef aldı. Asiltürk, Erbakan'ın cum- huriyet devrimlerine açıkca tepki gösterdiği demeç konusunda, "Aslı yok esası yok. Müflis tüccar eski def- terleri kanşünrmış'' değerlendirme- sini yaptı. Salih Kapusuz, parlamentoda dü- zeplediği başıiUpplajıtjşıada. B^ftl?^ kan Erbakan'ın ikinci kez yaptığı li- derler turuna değinerek, ülke sorun- lannın çözümü için iktidar ve muha- lefetin yanısıra medyaya da önemli görevler düştüğünü söyledi. Kapu- suz, çok önemli bir görev üstlenmiş olan medyanın bazı haberleri yansı- tırken daha dikkatli olması gerektiği- ni belirtti. Erbakan'ın El-Anbaa Gazetesi'nde yayımlanan demeciyle ilgili olarak Yargıtay Cumhunyet Başsavcıhğı ta- rafından başlatılan ıncelemeyle ilgi- li haberleri anımsatan Kapusuz, şun- lan söyledi: "RP'nin kaderi Mısır'ın elindey- nüş. Aslı yok, esası yok. RP ile müca- dele konusunda acze dûşenler asılsız haberler üretme gayreti içinde. Halk arasında bir söz var, müflis tüccar es- ki defterleri kanştınrmış. Eski def- terleri kanşûrarak birşey elde etme- ye çahşanlara acıyorum." Erbakan, Yargıtay Başsavcılığı'nın kapatma davası açmasına neden ola- bilecek demecinde özetle şunlan söy - lemişti: "Türk halkı, tslam çehresini geri almaya başladı. Laiklik denemesi «e- ri kalmışhğa neden oldu. Atatürk, ls~ lam dini ve alimlerine karşı amansız bir,aar>"a§ başJLatmıştı. 1926'dan son.ra,, camilerin birçoğiı ahıra çevrilmişti. ANAP ve DYP laik partilerdir, RP ise İslami bir partidir" Salih Kapusuz, basın toplantısında. ANAP liden Mesut Yılmaz'ı da eleş- tirerek, "Karanlık çevreler kara tab- lolar anyorlar" dedı. Kapusuz, Yıl- maz'ın daha önce yaptığı gibi yine hükümete ömür biçtığıni belırterek, " Yümaz şn falcüıktan ne zaman kur- tulacak? Olmayan şeylerin peşinde koşarak yıkımcılık gay reti içinde olan medy a da siyasetçiler de birşey kaza- namaz" diye konuştu. RP Grup Başkan Vekilı Salih Ka- pusuz. bir gazetecinin 27 Mayıs 1960 askeri müdahalesı ve ardından Ad- nan Menderes'ın idamını anımsata- ,gşj^(bugünkü gelişmelere değinmeSj^ üzenne. "Çağg'Şi demokrasi dışı yön- temler artık geride kalmıştır. Buna arök hiç kimsenin tevessül etmesi söz konusu değil" dedı. Özer'in dükkânı kundaklandı İstanbul Haber Senisi - DYP Istan- bul 11 Örgütü Basın Propaganda Baş- kanı ŞahinOzer'e ait Unkapanı tstan- bul Manifaturacılar Çarşısfnda (İMÇ) bulunan kaset dükkânı, Kan- bay Kasetçilık AŞ'nin sahibi Uslu Kanbay tarafından benzin dökülerek kundaklandı. Itfaiyenin kısa sürede söndürdüğü yangında Özer'e ait dükkân tamamen yanarken elleri yanan Uslu Kanbay Vatan Hastanesi'ne kaldınldı. Kan- bay, tedavisinin ardından gözaltına alındı. Kanbay ıle aralannda herhan- gi bir sorun bulunmadığını söyleyen Ozer yıpratılmak ıstendığını belirte- rek, w İ!slu Kanbay bizim arkadaşunız- dır. Birilerinin Kanbay 'ı kullanarak bu saldınya yolaçtığını sanıyorum" de- dı. 'Belediye aracında uyıışturucu kaçınldı' Dt\\RBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyirbakır Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı. uyuşturucu kaçakçısı Hurşit Hanın kardeşi Reşit Han ve Haücâri'nin Yüksekova ilçesi Büyikçiftlik beldesinin DYP'li Belediye Baştanı Hasan Taşel hakkında "uyışturucu ticareti yapmak ve çete kurnak" suçlanndan giyabi tutukJama kannçıkardı. Dijırbakır De\let Güvenlik Mahkemesi Ba-şa\cıhğı tarafından hazırlanan iddanamede, geçen şubat ayında Yüısekova-Van karayolunda güvnlik güçlerince yapılan yol aranalan sırasında, Yüksekova'nın Bünikçiftlık Belediyesi'ne ait 3O -{A 317 plakalı aracın gizli bölnelerinde 84 kilogram eroin ele gecrildiği belirtildi. DGM ıddanamesınde, olayla ılgisi bulunduğu belrlenen araç sürücüsü Hacı Biral'ın, jantarma sorgusunda, eroınleri Büükçiftlık Belediye Başkanı ;Haan Taşel'den aldığını söylediğı •belrtildi. Iddıanamede, Hacı Binl'ın. İstanbul 4 No'lu DGM'nin öııcki gün 24 yıl hapis cezasına çarptırdığı uyuşturucu kaçakçısı Hurşit Han'ın kardeşi Reşit Han'ın da olayla bağlantısı olduğunu itiıaf ettiğine dikkat çekildi. Diyarbakır DGM Başsavcılığı, "devlete ait belediye araçlanyla eroin ticareti yapüklan ve çete kurduklan gerekçesiyk" Hasan Taşel ile Reşit Han hakkında giyabi tutukJama karan çıkardı. Diyarbakır DGM. Reşit Han ve Hasan Taşel'in. 19 kişinin tutuklu olarak yargılandığı Yüksekova çetesi ile bağlantısı olup olmadığını da araştınyor. 29 kilo eroin Van'da gerçekleştinlen bir operasyonda da 29 kilogram saf eroin ele geçirildi. Bir ihban değerlendiren Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık İstihbarat ve Hareket Şubesi ekıpleri. A. Mecit Me\düt'ü takibe alarak Erciş'te yolcu otobüsüne kare şeklindeki lama demırleri yüklemek isterken yakaladı. Yapılan aramada, lama demirlerin boşluğuna yerleştirilmiş 29 kilo saf eroin bulundu. Mevdüt, gözaltına alındı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada di, "Elinin viskisiy'le..." başka işlere bulaşıyorlar... Başkentteki gelişmeler gerçekten ciddi. Ama, bugünkü yöneticileri "ciddiye" almak, bizi gülünç duruma düşürecek... Çok parçalı peşrevden konuya girelim... Parlamentersistemin en önemli sacayağını oluş- turan hükümetin görünümünü sıralayalım: - Cumhurbaşkanı'yla kavgalı... - Genelkurmay'la kavgalı... - Polis kurumuyla kavgalı... - Yargıyla kavgalı... - Basınla kavgalı... Burada sormazlar mı; kardeşim bütün bu kurum- ların gönlü kurum bağladı da bir tek sen mi iyisin? Bu kavgalara önemli bir halka daha eklendi-ek- lenecek: Bürokratların da canı burnunda... Hükümet etmekten, "hükmetmek" anlayınca, devletin öteki organları "kut", bunlar "buyurgan" halinegeliyor... Ara ara meydana gelen olaylara karşın gündemin birinci maddesine gelıp oturan, Emniyet Genel Mü- dürlüğü meydan muharebesinin nasıl sonuçlana- cağını öngömnek güç. Ancak, bu konunun bir baş- ka boyutu daha var. Emniyet Genel Müdürlüğü 150 bin kişilik büyük bir "silahlı" güç. İçişleri Bakanhğı'nın en önemli hal- kalarından biri. Bu bakanlığın başka önemli halka- sı, İstihbarat Daire Başkanlığı. Iki güç birbirini ta- mamlıyor: -İstihbarat... Silah... Geçen ay İstihbarat Daire Başkanı değişti. Emin Aslan görevden alındı. Yerine, Niğde Emniyet Mü- durü Bülent Orakoğlu getirildı. Orakoğlu'nun ge- tirılişinin, hükümette her düğümü o ç'özer', diye bakılan bir gücün etkısiyle olduğu, hükümet organ- larının çay ocaklarında da konuşulan bir durum... Orakoğlu operasyonu, "durum" gereği fazlayan- kı bulmadı. Oysa, bir süredir gündemi işgal eden, "telefon dinleme" olayının merkezinde Içişleri Ba- kanlığı istihbarat Daire Başkanlığı var. Yani, bu da- irenin başına "adamınızı" atayın, Türkiye'yi dinle- yin... Bu operasyonun ardından Alaaddin Yüksel'in de yine tartışmalı biçimde görevden alınıp yerine, malum gücün etkisiyle yerleştirme yapılması, iç gü- venlik eksenınde çok önemli bir "güç"... Her iki operasyonun ortak özelliği, kural dışı ya- pılması... Ama Alaaddin Yüksel, Alaaddin'in lambası gibi davranmadı, "Dile benden ne dilersen" demedi, "Mönüde hukuk var, yersen" dedi... Olayı kişilerden anndınp, sözünü ettiğimiz koltuk- bugünkü yönetim anlayışının Türkiye'yi nereleregö- türeceğini öngörmek çok güç değil... Sayısal Loto, 14, 26, 28, 29, 30... Bu "parçalı" yapıdan en çok etkilenenlerin başın- da doğal olarak bürokratlar geliyor. Bu kesimdeki rahatsızhğı yukarıda vurguladık. Nisan ayı boyunca bir başka "ılginç" duruma da- ha tanıklık edeceğiz. 14 nisanda 80 ilın valisi Anka- ra'da toplanıyor. Içişleri Bakanhğı'nın çağnsı üzeri- ne gelecek olanvalilerle, Milli Güvenlik Kurulu ka- raıiannın nasıl yaşama geçirileceği konuşulacak. Başbakan yok, topu bakanlara atmış. Iş şimdi de valilerin üzerine binecek. Gerçi, ko- nuyta ilgili bakanların yapacağı çahşmalann önem- li bir dilimi valilen de bağlıyordu ama, hükümetin şa- şı tutumu, valileri'de etkıleyecek. Valiler toplantısında ele alınacak konuların aynn- tıları öteki sütunlarımızda. Ülkeyönetimi Sayısal Loto'ya benzedi... -14 nisan valiler zirvesi, bakalım ne olacak? - MGK toplantısı 26 nisanda, asıl dananın kuyru- ğu burada kopacak... - Yok, yok asıl 28, 29, 30 nisan önemli... Orada halka açılıp... Nisan böyle gider... Bakalım, mayısın rakamlan ! hangi makamları seslendirecek... Yüksekova çetesi yargı önünde DİYARBAKIR(Cumhuri- yet Bürosu) - Hakkân'nin Yükseko\a ilçesinde Necip Baskın'ın kaçınlması olayıy- la ortaya çıkan Yüksekova çetesi sanıldannm yargılan- malanna Diyarbakır 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkeme- si'nde başlandı. Haklarında "Cürüm işlemek için teşek- küloluşrurmak ve birden faz- la ldşiyi ökdüraıeşt eksik te- şebbüs" suçlanndan toplam 535 yılağırhapıscezası iste- nen 9 sanığı Oral Çelik'ın avukatlanndan Ilhami Kelek- çi savundu. Bir tek sanığın getirildiği duruşmayı gazete- cilerin izlemesı engellendi. Aralannda üst rütbeli as- kerler, özel tim mensuplan, polisler, korucu ve korucuba- şıların. belediye başkanlan ve PKK'lı bir ıtırafçının da bu- lunduğu Yüksekova çetesi sanıklarının Diyarbakır 1 No'lu Devlet Güvenlik Mah- kemesi'nde başlanan yargı- Ianmalan, sanık av ukatı İlha- mi Kelekçi'nın istemı üzeri- ne başına kapalı yapıldı. Duruşmaya Midyat Ceza- evi'nde tutuklu bulunan P- KK itirafçısı Kahraman Bil- giç. özel tim mensubu Yusuf Azmi Aydın. korucular Ab- dülkerim Özcük, Osman Öz- pazar, Necnıettin Hazeyi, Ab- dülkadir Bayram Osman Er- gen \e korucubaşı Mehmet Emin Ergen gehrilmedi. Sa- mldardan yalnızca özel TİM mensubu Fatih Özkan duruş- mada bulundu. Diğer sanık- lann neden duruşmaya geti- nlmediğı konusunda herhan- gı bir bılgi alınamadı. Iddianameyi okuyan DGM savcısı, sanıklann tümünün •"Cürüm işlemek için teşek- kül oJuşturmak, teşekkül ha- linde para almak için adam kaldırmak, teşekkül halinde birden fazla kişiyi öldürmeye eksik teşebbüs" suçlanndan •îoplam 535 yıla kadar varan ağır hapıs cezasıyla yaı^ılan- malannı istedı. Savcı aynca sanıklann Hakkân'nin Yük- sekova ilçe merkezinde Ne- cip Baskın'ı, PKK adına ka- çırarak fidye isteme eylemi- ne kanştıklannı da belirtti. Oral Çelik'in avukatlann- dan tlhami Kelekçi'nin sa- vunduğu sanıkJardan özel tim mensubu Fatih Özkan hiçbir suçlamayı kabul etmedi. Ke- lekçi de. savunmasını yaptığı tüm sanıklar hakkında tahli- ye talebınde bulundu. Mahkeme, diğer sanıklann dinlenebitmesi amacıyla 6 Mayıs 1997 tarihıne ertelen- di. DGM. halen 19 kişinin tu- tuklu bulunduğu Yüksekova çetesi ile ilgili ana iddiana- meyı hazırladıktan sonra sa- nıklarla ilgili dosyalan birleş- tirecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle