07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9MART1997PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı 'Kachnlar laik cumhuriyetîıı simgesidir'ANKARA (Cıımhuriyet Bûrosu) - "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" mesaj la- rnda tüm liderler; kadının toplumsal, hu- kjisal ve ekonomık alandaki eşıtlik mü- cidelelerini, laik-demokratik rejimdeki ağırlıklannı teme! alırken, hiçbir kadın ıriiletvekili ve üst düzey yöneticisi bulun- rrayan RP'nin Genel Başkani ve Başba- kın Necmcttin Erbakan. kadının ışlevını, "doğuran, büyüten, eğiten, anahk görevi yapan veel emeği ilc göz nurunu kullana- rık kalkmmaya yarduiKi olan" noktalar- da sınırladı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, kadınlann mevcut durumlany- la Türkiye'deki laık. demokratik cumhu- riyetin simgesı olduklannı söyledi. Demirel, "8Mart Dünya Kadınlar Gü- nö'' dolayısıyla yayımladığı mesajda, er- keklerle beraberyaşamın bütün sıkıntıla- nna ortak olan kadınlann, dünyanın pek çok yerinde ekonomik, sıyasal ve kültü- rel haklardan eşit olarak yararlanmadık- laruıı vurguladı. Kadınlann, erkeklerle eşit olarak sahip olduklan yasal haklan kullanmalan ge- rektiğüıi vurgulayan Demirel, şöyle de- vam etti: "Bunun için çağdaş gelişmeler doğrultusunda, devletin yanısıra göoûllü kuruluşlara da büyük görevler düşmek- tedir. Clkemizin siyasal. sosyaL ekonomik ve kültürel hayadndaki variığıyla kadın- lanmız. laik, demokratik cumhuriyetin simgesidir." TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, me- sajında, demokratık-laik devlet yapısının kurulması ve gelişmesınde kadınlann gösterdiğı çabalann büyük katkı sağladı- ğını belirterek, "Kadınlanmızın örgütlü güç olarak. siyasal. kültürel ve ekonomik yaşamın her düzeyinde >er almalan ve ba- şanlı hizmeUeri hepbnizin gururve sevinç kaynağıdır" dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da, 8 Mart'ın kadınlann, özgürlük, eşitlik ve dayanışma mücade- lesinın sımgesi olduğunu belırterek, "Gü- nümüzde kadınlann ekonomik. siyasal ve tophımsalalandaçeşnfi eşitsiziiklene, bas- kılarla karşı karşıya olduklan bir gerçek- tir"dedı. Baykal, kadınlann daha bilinçli olarak hak ve özgürlüklerine, laik demokratik cumhuriyete sahip çıkmalanyla eşitsiz- liklenn önüne geçileceğını söyledi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz, Türkiye'de kadınlarla erkeklerin yasalar önünde eşit haklara sahip olduğunu belir- tirken. "Ancak yasal haklara sahip ohnak kadar bu haklara sahip çıkmak da önem- lidir. Bugün kadınlann önündeki en bü- yük engeLrihniyetmeselesidir" dedı. DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevit de Türkiye'de kadınlann yönetıci konumlan da olmak üzere genış bir kıtle olarak çalıştıklannı belirttti. Ancak bır- çok kadının yasal haklanndan yararlana- madığını vurgulayan Ecevit, RP'nin etki- siyle de bu sayının hızla arttığını vurgu- ladı. RP'de kadının görevinin, ev ev gezerek partisine oy istemekten, çocuklara bak- mak ve ev ışı yapmaktan ibaret olduğu- nu belirten Ecevit. "RP'li meslek sahibi hanımlar bu baskı ve zorlamalan içlerine sindirt'biliyorlar mı" dıye sordu. Erbakan da mesaj ında, Türk kadınmın "ilmi, anlaki. içtimai ve iktisadi hayatta erkeğüı ortağı, yardımcısı ve koruyucu- su" olduğunu belirtti. Başbakan Yardımcısı Tansu ÇiDer de yayımladığı mesajda. Türk kadınmın her alanda dünya kadını ile boy ölçüşebilece- ğini söyledi. Çiller, daha iyi eğitim alma- yı, daha kültürlü olmayı. daha çağdaş ka- dın imajını elde etmeyi hedefleyen Türk kadınmın önünün açık olduğunu vurgu- ladı. MHP lideri Alparslan Türkeş, Türk kadınının, Islam kültüründe hıçbır zaman aşağılanmadığını savunarak, kadınlann haklannm önündeki engellerin iç ve dış oyunlardan kaynaklandığını, medeni hak- lannın ellerinden almdığını söyledi. Türkiye Ziraatçılar Demeği Genel Baş- kanı tbrahim Yetkin de yayımladığı me- sajında, özellikle kırsal kesımdekiler ol- mak üzere kadınlann açlık, işsızlik, bas- kı ve şiddet, göç. sağlık ve eğitim koşul- lanndaki olumsuzluklardan daha çok et- kılendıklenni vurguladı. Şenatçı uygulamalann kadının top- lumsal yaşamını kaldırmayı. peçelerin al- tındaev kölesi olarak yaşam sürdürmele- nne yol açtığını vurgulayan Yetkin, 8 Mart'ın var olan haklann korunması ve kullanılması mücadelesı olduğunu söy- ledi. istanbul'daki etkinlikler Kadınlara orgutien çağrısıIstanbul Haber Servisi- Dünya Kadınlar Günü, Istan- bul'da çeşitli etkinliklerle kutlandı. Kadınlar, gün bo- yunca panel, miting, şenlik, defîle, toplantı gibi etkinlik- lerle "eşit hak ve ofauıak' is- teklerini dıle getirdiler. Istan- bul Kadın Kuruluşlan Birli- ği'nin (KKB) düzenlediği 'Kadın Şenliği'ne katılan ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz ise son zamanlarda sıvil toplum kuruluşlan kim- liğıyle önemlı başanlar elde eden kadınlann artık sıyasi partilerde örgütlenme za- manlannın geldığinı söyledi. Istanbul'da kadınlar tara- fımjan düzenlenen en gör- kemli efkinlık, Şışli Abide-i Hürriyet NTeydanrnda" ğef-" çekleştinldı. ÖDP, HADEP, DtSK, KESK, DBP ve Ba- ğımsız Kadın Gruplannın or- taklaşa düzenlediği rrutinge yaklaşık beş bin kadın katıl- dı. Çağlayan kavşağında top- lanan ve kortej oluşturan ka- dınlar "Bedenünizden, kimli- ğimizden, emeğünizden elle- rinia cekin". "Kadınlar, ba- nşın ve özgüriüğün sesi ol- un", "Ne şeriat, ne darbe ge- lemez. Çünkü biz vanz", "Hamileyim, hastayım, ko- cam izm vermiyor. ama sirin- leytan", "Arnkörgütiü" yazı- lı pankartlar taşıdılar. Saat 12.00'de Şişli Abide- i Hürriyet Meydanı "na doğru yürüyüşe geçen kadınlar, "Tftrk ve Kürt kadınlan sa- vas, istemiyor". "Taciz, teca- vüz savaş silahıdır". "Gecele- ri de, sokaUan da isthoruz", "Bekâret kontrolüne hayır" diye slogan attılar. Erkekler arkada kaldı Yürüyüş süresınce şarkı söyleyen ve dans eden kadın- lara destek veren erkekler ise kortejin en arkasında yer al- dılar. Abide-ı Hürriyet Mey- danı'nda toplanan kadınlar, yaptıklan konuşmalarda ka- dınlann artık örgütlenmesi gerektığini vurguladılar. Tür- kü söyleyerek halay çeken kadınlar daha sonra olaysız biçimde dağıldılar. Abide-1 Hürriyet Par- kı'ndaki kadın mitıngine ka- tılmayan KKB de, Atatürk Kültür Merkezi'nde bir şen- lık düzenleyerek Dünya Ka- dınlar Günü'nü kutladı. Şubat ayı içerisinde Anka- ra'da pek çok kadın kuruluşu- nun gerçekleştirdiği "Şeriata hayır" yürüyüşüne "Şeriat İslamdır. Şeriata karşı gelin- rnez, sa>gı duyulur" gerekçe- siyle ANAP lı kadınlann ka- tılmama karannı alan ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl- maz da şenliğe katılarak ka- dınlardan adeta özûr diledi. 'Eksikler giderilmeir Yılmaz, yaptığı konuşma- sında "Milletimizin siyasete güvenini yitirmesinde hepi- mizüı az veya çok kusunı var. Kusunımuzun az olması, bu- nunla yetinmemizi gerektir- mez. Hepimiz tüm eksikleri- miziyoketmeliyiz" dedı. Tür- kiye Cumhuriyeri'nin üzerin- de inşa edildıği 'demokrasi, laiklik, sosyal adalet, huku- kun üsriinliiğü' ilkelennin son günlerde tehlıkeye girdı- ğini belirten Yılmaz, Türki- ye'yi bu durumdan ancak ka- dınlann kurtarabileceğini söyledi. Sıyasetin salt siya- setçilerin elıne bırakılamaya- cak kadar önemli bir ış oldu- ğunu savunan Yılmaz, kadın- lann sivıl toplum kuruluşla- nyla yetınmeyerek örgütlen- melerini de istedi. Şenliğın açış konuşması- nı yapan Prof.Dr. Neda Arat da kadınlan örgütlenmeye davet ederken, salonda bulu- nan sanatçı HüKaKoç>iğitde "Bizler haklanmızı dö\üşe- rek almadık. Atatürk verdi bize. Belki de bu yüzden kıy- metini çok iyi bflemedik" de- dı. Şenhkte Istanbul Öğret- menler Korosu, Müzik Öğ- retmenlen Madrigalı Esirler Korosu, Truv a Folklor Kuru- mu, Düek Türker, Ozan Or- hon, Yeşim Salkım ve Bdks Akkale de sahne aldılar. Yıl- maz'in eşi Berna Yıhnazîse Zeytinburnu Belediyesi'nde yaptığı Çocukevi açılışında "Kadınlann hedefi, Ata- türk'ün çizdiği Türkije port- residir' 1 dedı. DSP Taksim'de DSP'nın Istanbul II Örgü- tü de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olması nede- niyle dün Taksim'deki Ata- tüik Heykeli'ne çelenk bırak- tı. tşçi Partisi ve Istanbul II Orgütü ise 8 Mart'ı Kartal, Kadıköy. Bahçelievler, Üm- ranıye ve Okmeydanı'nda sa- lonlarda kutladı. Deri-lş Sen- dikası Tuzla Şubesi de Dün- ya Kadınlar Günü'nü Tuz- İa'daki Aydınlı Düğün Sara- yı'nda halkoyunlan ve tiyat- ro gösterilenyle kutladı, Bakırköy Belediyesi'nin 8 Mart Dünya Emekçi Kadın- lar Günü nedeniyledüzenle- diği kutlama ise Özgürlük Meydanı'nda yapıldı. Ata- türk Anıtı önüne çiçekler bı- rakan kadınlar. ellerinde me- şaleler ve "Evde, işte eşitlik" yazılı pankartlarla lstiklal Marşı'nı okudular. DYP Genel Başkanı ve Dı- şişleri Bakanı Tansu Çflkrde Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı'nca Cemal Reşit Rey Konser Salo- nu'nda düzenlenen "Kadın ŞenKğTne katıldı. Türkiye'de bazı kesimlerin demokrasıyi, bazılannın da laikliği istedi- ğini kaydeden Çiller, oysa bu ikisınin 'etle ornak' gibı ol- duğunu belirterek "Hem de- mokrat hem laik olacagız" dedi. RP'li Beyoğlu Beledıye Başkanı ıSusret Bayraktar, 8 Mart Dünya Kadınlar Gü- nü'nü eşi NebahatBayraktar ve bir grup RP'li kadınla bir- likte lstiklal Caddesi'nde ka- dınlara çiçek dağıtarak kutla- dı. 8HA NAftA tstanbullu kadınlar, Dünya Kadınlar Günü'nü kentin çeşitli yerlerinde düzenledikleri etkinliklerle kutladılar. Kiminin elinde bir gûDe, sevgiyi dile gerirdi, kimi davulla arkadaşlanru coşturdu. İstanbul, dün bütün sokaklara yayılan ezgilerle coştu. Ankaralı kadınlar ise Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk mozolesi önünde sajgı duruşunda bulundular. (Fotoğraflar: HATİCE TUNCER / ALPER TURGUT < TARIK TINAZAY) Aşklaıi uğruna töreye kurban edildfler MEHMET FARAÇ Sev da, Rabia, Hatice, Hacer... Aşklan uğruna törelere kurban edilen kadınlar... Kimi canlı canlı traktör tekerleklerinin altına atıldı, kimi dom dom kurşunlanna hedef oldu, kimıleri ise adeta bir koyun gibi boğazı kesılerek öldürüldü. Ortaçağ zihniyetinin hâkim olduğu bir yerde yaşıyorlardı. Aşiret mahkemelerinde yargılanıp kent meydanlannda töre cinayetlerinin değişmez cellatlannın önüne atıldılar... Suçlan sevmekti.. pastaneye. smemaya gitmektı... Törelenn karanlık dehlizlerinde bılinen kanunlar acımasızca uygulandı onlar için... Meydanlarda acımasızca katledilirken ınsanlar, aşiret kanunlannın figüranlan gibi izledi onlan... Kimileri "Oh obun namusuz" dıye mınldanırken kimileri de traktör tekerleklennin altmda parçalanan kadınlann ölümünü "kurşun atarak" alkışladı... Son dört yılda 4 kadının "namus davası" gerekçesiyle kent meydanlannda ve taş zemınli karanlık avlularda katledıldiği Şanlıurfa'da dün, "Dünya Kadınlar Günü" kutlandı...Devlet Bakanı Işılay Saygın, Önay Alpago, Vlldan Oztürk ve Ne\r val Sevindi G.Antep ve Ş.Urfa'da düzenlenen panellerde, aile meclısi karanyla meydanlarda acımasızca katledilen kadınlan andılar. Harran'da kadınlara resmi nikâh kıydılar, erkeklerden "Başlık parasına paydos" sözünü aldılar. Sadık Gürbüz ise Ş.Urfa DSt salonunda katledilen kadınlar için söyleyecek bugün... Salonlan yıne kadınlar doldurdu Ş.Urfa'da,G.Antep'te...Törelerin koruyuculan. uygulayıcılan erkekler ise feodalıtenin anayasa olduğu aile mahkemelerinde. kım bılır belkı de yeni Sevdalann, Rabialann idam fermanlannı yazabilmek için olup bitenı dışandan izlediler... HAFTAY4 BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Müslüman Kadının Özgüplüğü! TV ekranları açık. Demokrasi olanak veriyor... "Türban"\\ kadınlanmız konuşuyorlar: - Inancımızın gereğini yerine getirmek istiyoruz! Bazı kadın avukatlar seslerini yüksettiyorlar: - Inancımızın gereğini yerine getiriyoruz. Duruş- malara da örtünerek girmeliyiz!.. Bizim engellen- memiz insan haklanyla bağdaşır mı? • • • Inandıklannı savunanlara, ikiyüzlülük etmeyenle- re her zaman saygı duyanm... Hatta o insanlar be- nim düşüncelerime tamamen ters düşmüş olsalar bile... Ama bunu hak etmenin ön koşulu "tutariı" ol- maktır. Sevgi Özel, başörtülü olarak duruşmalara gir- mek isteyen avukat bayanlara bazı sorular yönel- tiyor: - Kutsal kıtaba göre inançlannızın gereğini yeri- ne getirdiğinizi söylüyorsunuz.. Çok güzel!.. Peki Roma hukukuna göre ant içip görev yapmanız bir çelişki değil mi? - Haklılığınızı uluslararası sözleşmelere, evrensel bildirgelere yaslanarak açıklamaya çalışıyorsunuz. Çelişki değil mi? - Adliyeye örtünerek girmekte direniyorsunuz, a- ma Meclis'e girmeyi önemsemiyorsunuz... Çeliş- ki değil mi? Aslında bu sorulara başkalan da eklenebilir: - Başörtüsüzokula gitmek ınançlara ters ise... Er- keklerle aynı sınıflarda, aynı sıralarda ders yapmak inançlara uygun mu? Baş bağlamak kaydıyla, iş yerlerinde erkeklerle aynı odalarda çalışmak inanç- lann gereği mi? - Eğersavunduğunuzinanç özgürlüğü ise... Şe- riatçı ülkelerde örtünmek ıstemeyen kadınlara, başka dinden bile olsalar, yapılan baskılan ve ezi- yetleri onaylıyor musunuz? Önaylamıyorsanız, bu yönde de "özgürlükçü" ginşimleriniz oluyor mu? - Erkeğin dört kadınla evlenmesinden, kadının mirastan erkeğin yarısı kadar pay almasından ya- na mısınız? Başörtüyü inancı gereği savunan avu- kat bayanlar olarak, iki kadının tanıklığının bir er- keğin tanıklığına eşit olmasını doğal mı sayıyorsu- nuz? -... Yoksa, sizin için inancın gereğini yerine ge- tirmek, sadece başını bağlamaktan mı ibaret? - Inancınıza göre yaşamak ıstediğinızi söylediği- nize -ve de Türkiye'yı bu açıdan eleştirdiğinize- göre... Iran 'da mı Suudi Arabıstan 'da mı, yoksa Af- ganistan'da mı yaşamak isterdiniz? - Size göre; şeriatçı ülkelerden hangisinin uygu- lamalan Kuran'a uygun? Hiçbirisinin yönetim bi- çimi ve toplumsal yasalan aynı olmadığına göre; biri dışında kalan diğerieri, "şeriat adına" şeriata ay- kın mı davranıyoriar? Bu sorulann yanrtlan "aççık ve seççik" verilme- li... Verilmeli ki, bırbirimizin "gerçe/cn/yef"ini iyi an- layabilelim! • • • Olay Anadolu Üniversitesi'nde geçiyor. ' En başanlı öğrencilerden birisi, başörtülü bir kjz... Üstelik de tam bir "militan". Mezun olup giderken, bölüm başkanı odasına davet ediyor. Karşısına oturtuyor. Ve konuşuyor: - Artık bizimle hiçbir işin kalmadı. Akıllısın, ba- şanlısın... Başını niçin örttüğünü ve bir dinsel ide- olojinin militanlığını niçin yaptığını bana anlatır mı- sm? Genç kız anlatıyor. Gecekonduda oturan bir ailenin çocuğu olduğu- nu. Okuldaki başanlarını... Bunu öğrenen "bazıla- n"nın evine geldiğinı... Her türlü masrafını karşıla- mayı önerdiğini. Babasını "ikna" ettığini... Ve kendisinin de... Sadece, o iyiliğin karşılığında istenenleri yaptığını!.. Bınlerce, onbınlerce, belkı de yüzbinlerce ömek- ten sadece birisi... ••• Eğer 1400 yıl öncesinin koşullanna göre yaşamak isteyen varsa... Bunu inanarak söylediğinde saygı duyulabilir. Ama bunu "özgüriük perdesi" arkasına gızlene- rekyapanlardan ancak kuşkulanılabilir... Birtür "gu- lu gulu dansı"dır bu da!.. •NOT - Kültür Bakanı ve Devlet Tiyatrolan Ge- nel Müdürü yanıt yollamışlar. Mektuplanna önü- müzdeki yazılarda değineceğim. M. EREĞLİSİ tCRA DAİRESİ DosyaNo.: 1993/337 DAVET KÂĞIDI 1- Alacaklınuı adı. soyadı: Hürpa A.Ş Vek. Av. Mesut Aydar. 2- Borçlunun adı, soyadı: Ünal Çımen, Fevzi Çak- mak Cad. 27/3 No: Sangazı Ümranıye 3- Haczın yapıl- dığı gün ve saat: 1.11.1996-lstanbul Icra ve lflas Kanunu'nun 102. maddesıne tevfıkan ya- pılan hacız sırasmda kendıniz veya Tebhgat Kanunu hü- kümlenne göre tebellüğe yetkılı kimse hazır bulunmadı- ğından işbu kâğıdın teblığ tanhinden ıtıbaren adı geçen kanunun 103. maddesi gereğince üç gün ıçinde haciz tu- tanağını tetkık ve bir dıyeceğınız varsa bıldirmenız için ıcra daıresine başvurmanız tebliğ olunur. (*) (*) Evvelce hacız vazedenlerle boçlular dahi yeni ıştı- rak ve ilaveler kendılenne bıldınlmek üzere 103'üncü madde mucibince davet olunurlar. (lc. If. K. 104/3) Basuı: 8126 uyuya kalanlar harıç...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle