Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18MART1997SALİ CUMHURİYET SAYFA
TELEVKYON 15
Baş edilemez
birintikamcı!
Kanal D 22.30
TV Servisi - Kendısinı
"iyi savunamavan" avu-
katının (Nolte) \ e aılesının
(Lange ve Levvis) peşıne
düşüp onlann yaşamlannı
cehenneme çevıren azılı
suçlu Cady (De Niro), aı-
lenin "legal ve illegal" tüm
çabalanna karşm onlan so-
nu olmayan bır kaçışa zor-
lar...
J. Lee Thompson'ın
1962'de çektığı "Cape Fe-
ar" ya da Türkiye'de gös-
tenlen adıyla "Korkusuz-
lar" yıllar sonra yenıden
beyazperdede
Filme kaynaklık eden
John D. MacDonald'ın ro-
manını bu kez günümüzün
usta yönetmenlerınden
Martin Scorsese ele almış
ve ortaya ılk fîlmın ıçenk
açısından olmasa da teknik
ve artistik açılardan öniin-
de bir yapıt çıkmış. Kame-
ra kulanımının neredeyse
"deneysel" kimi açılar sun-
duğu "Korku Burnu",
özelhkle Alfred Hitchcock
sınemasını anımsatan bır
görsel "tedirginlik" duy-
gusuna sahip.
"Taxi Driver- Taksi
Şoförü" (1976), "Raging
Buü-KızgınBoğa"(1980),
"Good Fellas-Sıkı Dost-
lar"(1990)gibıbaşyapıt-
lann mıman Martin Scor-
sese. bu kez bir başyapıt
üretemese de sinemanın.
yedinci sanatın ağırlığını
her an üzenmizde hıssetti-
ğımiz bir yapıtla karşımız-
da
Başrol oyunculannın et-
kıli kompozisyonları ve
özellikle de genç Julıette
Levvıs'ın "zor" oyunculu-
ğu. fılmı ızlemeye değer kı-
lıyor. Bu karakterlerin ya-
nı sıra diğer rollerde
1962'de çevrilen filmde oy-
nayan Gregory Peck, Ro-
bert Mitchum ve Martin
BalsanTıdagörüyoruz Fil-
min asıl sürpnzi. ılk çevrı-
min müziğini yapan Ber-
nard Herrmann jn bu kez
de genlimı doruğa tırman-
dıran müzığının kullanıl-
mas». Emektar Ingılız
rüntu vonetnıenı Freddie
Francis'ın çalışması da
yadsınamaz derecede iyı.
Sonuç olarak Scorse-
se'nın "Korku Burnu"
adlı filmını '•artistik" açı-
dan başy apıt düzeyınde bir
"thriller" olarak görmek
yanlış olmaz sanınz.
Korku Burnu - Cape
Fear/ Yönetmen:
Martin Scorsese /
Müzik: Bemard
Herrmann, Elmer
Bernstein /
Oyuncular: Robert
de Niro, Jessica
Lange, Nick Nolte,
Juliette Levvis,
Robert Mitchum,
Gregory Peck/1991
ABDyapımı, 128
dakika.
J. Lee Thompson'ın 1962'de çektiği film, Martin Scor-
sese'nin elinde 'artistik' bir başyapıta dönüşmüş.
IZLEYİCÎ GöZÜYLE
Yine 'Kurtuluş' zamanı...
"Kurtuluş" fılmi, Türk sinemasının gerçekleştirdiği
en görkemlı yapım sanıyorum. Turgut Özakman'ın
özenlı senaryosu ile Ziya Öztan'ın duyarlı yönetımı,
Muammer Sun'un yüreğe ışleyen etkilı müzıklen.
bınncı sınıt oyunculuklar ve sayamadığım bırdızı
katkının bırleşmesıyle ortaya çıkan başanlı bır yapıt
ızledık 1994"ün bahannda. Aradan üç yıl geçmiş...
Üç yıl önce olduğundan daha "dolu"yuz bugün
toplumca Bılınen dramatık koşullar. bızlen can
evımizden vuran tatsız olgulan gündeme getırmekte.
Diyeceğim o kı. gün. belleği canlı tutma günüdür.
TRT yetkihlennden "Kurtuluş"u yenıden ekrana
getirmelen. ızleyici olarak, yurttaş olarak ncamızdır.
,,Aziz Naçi Doğan - tSTANBUL^ ^ ^ . . . ^ ^
Vietnam olgusuna güleryüzlü ve insancıl unsurlar katan bir yapım
Williams şov yapıyor
MURAT ÖZER
Amerikalılann neden yap-
tıklannı hâlâ çok ıyi bileme-
diklen Vietnam çıkarması-
nı, bu anlamsız savaşı be-
yaz perdeye taşıyan bir yı-
ğın film vardır. "Tutucu"
Amerikalılar. komünizme
karşı verilmiş bir savaş, ol-
duğunu ve yapılması gerek-
tiğini düşünürken "liberal-
ler" yaptıklannın neden ve
sonuçlan üzerine daha "kap-
samlı" düşünmeyi yeğlıyor
Bınnci bölümdekılenn gö-
rüşlen fılmlere Rambovan
"kahramanlık" oykülcn
bıçimınde yansırken ikınci
bölümün düşüncelennı akta-
ran "Platoon-Miifreze"
(1986) ya da "Full Metal
Jacket" (1987) gıbi film-
lerde daha "gerçekçi" yak-
laşımlar gözleniyor.
Barrv Levinson'un fılmi
"Günaydın Vietnam" (Go-
od Mornıng Vietnam) ıse
ıkıncı bölıimün bakış açısı-
atv22.10
Robin W illiaımın tek başına sürüklediği 'Günaydın Vi-
etnam', hümanist mesajlar içeriyor.
na sahıp olmasına karşın da-
ha farklı biranlatımla karşı-
mıza çıkıyor. Öykü. Adnan
Cronaueradlı Amerikalıbir
asker DJ'nın (Williams) Vı-
etnam Savaşı sırasmdaora-
daki askerlere Ordu Radyo-
su'ndan yaptığı yayınlan te-
mel alarak Vietnam olgusu-
na güleryüzlü ve insancıl un-
surlarla yaklaşıyor..
Asık suratlı yayın yapan.
'ALD'
hastalığı
TV Servisi- 104. 5 Istek
Radyo'da bugün, basında
"Lorenzo'nun Y'agY' diye
geçen Adreno Löko Distro-
fi (ALD) hastalığı hakkmda
aynntılı bilgi verilecek. Prof.
Dr. Mefkure Eraksoy, sa-
at 13.15"tekı "Yaşamın
tçinden Sağlık" programı-
na katılarak konu hakkında
açıklamalarda bulunacak.
Programı Tülay Battal ve
Dilek Demirbilek Topçu
sunuyor.
Kanal 6 21.00
'Başköşe'
TV Servisi - Şevda Açık-
kol'un "Başköşe"sınde
"Turgut Özal öldürüldü
mü, yaşasaydı bugün ne-
ler değişirdi" sorusu gün-
deme getınlıyor. Programa
katılan Yusuf Bozkurt
Özal. Açıkkol'un sorulj
nı yanıüıyor.
KentTV 23.00J Sağlar 'Dönemeç 'te
Konu, SusurlukTV Servisi - "Dönemeç"te bu hafta, TBMM Susurluk
Araştırma Komısyonu'nun çalışmalan ve Türkiye
gündemındekı olaylann perde arkası tartışılıyor.
Cumhuriyet Gazetesı Genel Yayın Koordınatörü Hikmet
Çerinkaya, gazetecı Deniz Som ve Cnıit Züeli'nin
sunduğu "Dönemeç"e, CHP Içel Mılletvekili ve
Susurluk komısyonu üyesı Fikri Sağlar konuk olacak
NTV 21.45 Ilk bölümü ekranda
Iktisat belgeseliTV Servisi - NTV'de Is-
tanbul'un fethınden günü-
muze kadar uzanan ıktisat
belgeseli "Türk İkrisat Ta-
rihi Seyir Defteri" başlı-
yor. Enis Rıza'nın yönetıp,
Nalan Sakızh'nın yapımcı-
liğını üstlendiği sekızbölüm-
lük belgeseli. Arsen Gür-
zap v e Ali Taygun sunuyor
Programda, 1453'ten
kadaY dün vada \ e
Türkıye'de ekonomiden sı-
yasete. sosyal yaşamdan sa-
nat ve teknolojik gelışmele-
re kadarçeşıtlı olaylann dö-
kümüyeralıyor.
"Geçmiş Zaman Odur
Ki" adh ilk bölümünde Os-
manh ıktisat sistemı, şehr-ı ts-
tanbul "da yenı bir hayat. Ga-
lata sarraflan. toprak sistemi
ve paranın serüveni gibi ko-
nularelealımyor.'" 'A
Günaydın Vietnam-
Good Morning
Vietnam / Yönetmen:
Barry Levinson /
Senaryo: Mttch
Markovvitz /
Görüntü: Peter Sova
/ Müzik: Alex North /
Oyuncular: Robin
Williams, Forenst
Whitaker, Tung
Tranh Tran,
Chintara
Sukapatana, Bruno
Kirby, Robert Wuhl,
J. T. VValsh, Noble
VVillingham, Floyd
Vivino/1987ABD
yapımı, 120 dakika.
sansürlenen, bırçok parça-
nın çalınmadığı Ordu Rad-
yosu'na atanan Adrian, esp-
ri yeteneği. yaşama bakışı
ve çenesıyle bir anda radyo-
nun çehresıni degıştirir. Bu
arada Vietnamlı bırgenç kız-
la da "olanaksız" bir ıliş-
kiye giren asker, ordu için-
dekı "otoriter" yapının
adamlan tarafından istenme-
yen kışi ılan edılir ve başka
bır yere atanması ıçin elden
gelen yapılır.
Robin Williams denen o
yetenekli aktörün tek başına
sürüklediğı, adeta "one man
show" yaptığı film. Mitch
Markowitz'in enfes senar-
yosuna da çok şeyler borç-
lu. Vietnam Savaşf nın içın-
deki zor koşullan da zaman
zaman peyazperdeye getiren
yapım, sinemanın savaşa
yaklaşımı üzenne de kimı
ipuçlan sunuyor bizlere. Hü-
manist yapısıyla savaş kar-
şıtı bır fılmin ızlerinı bulu-
yoruz "Günaydın Viet-
nam"da. Ordu ıçinde yaşa-
nan hıyerarşi sorunlan. oto-
ritenin baskısı dafilmedam-
gasını voıran unsurlardan.
Daha önce gösterildiği ka-
nallarda Robin NV'illiams'ın
o muhteşem radyo konuş-
malannı (gönül ister ki alt-
yazılı yayımlansın) Güner
Ümitbaşanyla seslendırmiş-
tı. Umanz atv de aynı yolu
tercihetiBiştH.
MERCEKLE BAKINCA
MAHMUT T. ÖNGÖREN
Hastaneler Kurtuldu!
"Içişleri Bakanı ile bihikte karakollan dolaşacağız.
Işkence ya bitecek, ya bitecek."
Hastaneler kurtuldu. Çünkü bu sözler Mrs. Çil-
ler'in. Artık Mrs. Çiller hastaneleri değil, karakolla-
n dolaşacak. Hastaneler bu bayanın denetlemele-
ri sonucunda en mükemmel bırduruma getirildi. Şım-
di sıra karakollarda. Onlar da kısa sürede düzlüğe
çıkacak.
Işkence karakolda yapılıyormuş. Bunu söyleyen
Mrs. Çiller'in kendisi. Acaba eski başbakanın böy-
le konuşmasında ne rol oynuyor? Eğer bu açıkla-
mayı bir başkası yapsaydı, herhalde "Vay sen mi
böyle söylüyorsun? Gel de ışkence neymış. gör" di-
ye ya ışkenceye çekılir ya işkenceye çekilırdı.
Yine de Mrs. Çiller'i kutlamak gerekir. Sonunda
resmi bir ağız, Türkiye'de işkence olduğunu, hem
de bunun "s/stemaMc"yapıldığını kabul edıyor. Ka-
bul ediyor ama, aynı resmi ağız daha önce de "dev-
letadına kurşun sıkan kahramandır" dememış miy-
di? Devlet adına kurşun sıkana "kahraman" dıyen
resmi ağız, işkenceyi kaldıracağız dediğınde içten-
likli midir?
CMUK işkenceyi engelleyemedi. Devlet güven-
lik mahkemelerinm gorev alanının daraltıldığını, gö-
zaltı sürelerinın azaltıldığını ve törer suçları nede-
niyle gözaltına alınanlara avukat yardımı sağlana-
cağını söyleyen Çiller mi Türkiye'de işkenceyi on-
leyecek!.. Inanabılir misinız buna?
Sıyasal yaşama atıldığında Mrs. Çiller özel tele-
vizyonlarda sık sık "Insan haklan" konusuna değin-
mişti. Bakan ve başbakan olduktan sonra bu ko-
nuya neden hiç önem vermedı?
Şimdi AB'ye gınp gırmeme söz konusu. Başta Mrs.
Çiller'in ülkesı Amenka Bırleşık Devletlerı olmak
üzere tüm Avrupa'nın resmi kesımi gerçekte Tur-
klye'nin derienip toparlanıp AB'ye gırmesinı ısti-
yor. Türkiye her bakımdan önem taşıyor. Ustelik Av-
rupa'nın bumunun dıbınde. İşkenceyi fılan şöyle
bir azaltıp "uslu çocuk" olsa da AB'ye kabul edı-
lip şu ış bir temize bağlansa ne iyı olur...
Bu anlayışla yola çıkılınca, Amerıkah bayan Dı-
şişleri Bakanı Albright herhalde bizimkıne şöyte
diyor: "Kızım, yeter artık. Azaltın şu işkenceyi de bıt-
sin şu iş. Çık, birtakım demeçler ver, bır şeyler ya-
pıyormuş gibigörün. Yoksa dışJanırsın. "VeABDtüm
gücüyle Avrupa'daki büyükelçılen ile Türkıye'nın
AB'ye girmesi için didinip duruyor.
Böyle bir ortamda ışkence önlenir mı? Sorun salt
işkence mi? Türkiye'de işkenceden başka "insan-
lıksuçu" ışlenmiyor mu? Öteki "insanlık suçlan"n\
da engellemek için temele inen önlemler almak ge-
rekmez mi? Daha Metin Göktepe cınayetı sanık-
ları pohslerın mahkemeye bıle çıkarılamadığı bır ül-
kede, "Işkence ya bitecek, ya bitecek" diyene ına-
nılır mı?
Sonunda ne olacağı bellı. Işkenceye başvurulan
heryerde; gözaltına alınanlara, tutuklananlara, hat-
ta gözaltının ve tutuklanmalann dışında "kapatı-
/an "lara şöyle denmesi sürdürülmeyecek mi: "Buy-
run, ya işkenceye ya işkenceye."
Medya üzerine bır başka önemli kitap: Mehmet
Sağnak, "Medya-Politik", Eti Yayınevi, Istanbul,
KENT HABERLERI
Aydınlar, telefonlarının değil, yükselen sesleri-
ni'n dinlenilmesini istediler. (HATlCE TUNCER)
Telefon dinlemeye
aydmlardan protesto
Istanbul Haber Servisi
- Emniyet Genel Müdürlü-
ğü"nun. aldığı yenı bır ay-
gıt yardımıyla aynı anda 50
bm kjşinin telefonlannı dın-
leyebilmesı. bırgrup sanat-
çı ve aydın tarafından pro-
testo edıldı Aydınlar yurt-
taşlan. Içişleri Bakanlığı,
Emniyet Genel Müdürlüğü,
Ankara DGM ile ıl ve ılçe
emniyet müdürlüklerine te-
lefon açarak"Ağabey bizi
dinleme" dıye söylemeye
çağırdı.
Taksim'de telefon kulü-
beleri önünde dün açıkla-
ma yapan v e aralannda Fer-
hat Tunç. Orhan Aydın
gibi sanatçıların da bulun-
duğu topluluk. "Biz din-
lenmek istemiyoruz" de-
dıler. Açıklamada. ülkemız-
de yaşayan tüm yurttaşla-
rın telefonlarının dınlen-
mekte vev a dınlenmek üze-
re olduğunun öğrenildiği
belırtılerek "devlet, eğer
bizim için v arsa. yükselen
sesimizi dinlemck zorun-
dadır. Telefon konuşma-
larımızı değil" denildı.
Toplu iş sözleşmesinden sonuç alamayan işçiler eylemlerini sürdürmekte kararlı
THY çalışanından düdüklü protesto
Istanbul Haber Servisi -
Türk Hava Yollan (THY)
çalışanlan. toplu iş
sözleşmesı görüşmelerinde
işverenin uzlaşmaz bır
tutum içınde olduğunu
savunarak alkış ve
düdüklerle protesto
yürüyüşü yaptı. Bugune
dek uyumlu
davrandıklannı söyleyen
Hava-lş Sendıkası Genel
Başkanı Atilay Ayçin,
"Bizi dinlemezlerse,
uçaklar uçmavacak.
biletler satılmavacak,
bakımlar vapılmayacak.
EmekJerimizin
karşılığını almak
istiyoruz. Dönen
namerttir" dedi.
THY ile Hava-lş arasında
1 Ocak 1997tarihinde
başlayan toplu ış
sözleşmesı görüşmelennın
sonuçlanmamasını
7 bin 500 işçiyi kapsavan sözleşmenin işverenin olumsuz tutumu yüziinden sonuçlanamadığını söyleyen 2
binTHY çalışanı, dün B Kapısı'ndan Dış Hatlar'a doğru sloganlar atarak yürüdüler. (SAADET USLU)
protesto etmek için THY çalışanlan, dün bir
yürüyüş yaptı 7 bin 500 işçiyi kapsayan
sözleşmenin işverenin olumsuz tutumu
yüzünden sonuçlanamadığını söyleyen 2 binin
üzenndeki THY' çalışanı, dün B Kapısı'ndan
Dış Hatlar"a doğru "Kölelik ücreti
istemiyoruz", "Yılgınlık yok, direniş
var"sloganlan atarak yürümeye başladı.
Polısın Dış Hatlar'a gırilmesine izın
vermemesi üzerine işçiler, THY yöneticilerini
yuhalayarak Genel Müdürlük binasına yürüdü.
THY yöneticilennin utanmadan en yüksek
ücreti verdiklerini söyledığini belirten Atilay
Ayçin, şöyle devam etti: "80 gündür size
direniyorlar. Ama mafyava, patronlara,
hükümete boyun eğivorlar. Bu nasıl
yönetim? Bu dönem size istediğinizi
vereceğiz diyenler hâlâ direniyor.
Neden direniyorlar? Birilerine ödemeleri
gereken diyet borçları mı var? Bütün
yollan deneyeceğiz. Istediklerimiz
verilmczse uçaklan kaldırmayacağız,
bakımları vapmayacağız, biletleri
satmayacağız."
THY yönetıcılerini rutumlan nedeniyle
yuhalayan, alkışlarla. düdüklerle protesto eden
çalışanlar, açıklamanın ardmdan dağıldı.
Yükserden Çitici'ye
nezaket ziyareti
Tarihi çeşme tahrip edildi
Çemberlitaş'taki 2. Mahmut Türbesi'nin önün-
de bulunan 157 yıllık tarihi çeşme, önceki gece
kimliği belirsiz kişi ve\a kişilerce balyozla par-
çalandı. Polis yetkilileri. saldırının ne amaçla
gerçekleştirildiği yolunda henüz bilgi alınama-
dığını belirterek soruşturmanın sürdürüldüğü-
nü kaydettiler. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK)
fstanbul Haber Servisi
-Emniyet Genel Müdürü
Alaattin Yüksel, tstanbul
Cumhuriyet Başsavcısı Fer-
zan Çitici'ye nezaket ziya-
retınde bulundu.
Karakollarda incelemeler-
de de bulunan Yüksel. Yük-
sekova çetesını "münferit"
bır olay olarak değerlendir-
di.
Yüksel. ziyaret sırasında
vaptığı açıklamada. Başsav-
cı Çıtıci've -
"iade-i zijaret-
te" bulunduğunu belirterek
"Sayın başsavcunızda An-
kara 'y a geldiğinde bize ne-
zaket ziyaretinde bulun-
muştu. Gelişimizin başka
bir nedeni voktur" dedı.
Istanbul Cumhunyet Baş-
savcısı Ferzan Çitıci de ki-
şilığınden ve çalışmalanndan
dolayı takdır ettiğı Alaattin
Yüksel'in kendısını ziyaret
etmesinden mutluluk duy-
duğunu söyledi.
Bayrampaşa Cezaevi 'nde
dün yapılan aramaya da de-
ğinen Başsavcı Çıtici, şun-
lan söyledi:
"Bu cezaevi konusunda
basında çıkan haberlerde,
cezaev inin içinde olmama-
sı gereken şeylerden bah-
sedilivordu. Hep bu şekil-
de manşet oluyordu. Biz
önceki gün gittik. Çok de-
tavlı bir araştırma yaptık.
Bakıvorum da basın bunu
küçük haberlerle geçiştir-
miş. Orada bir Kalaşnikof
veya bir tünel başlangıcı
bulsak manşet olurdu. Ben
güzel şeylerin de haber ola-
cağı inancındayım."
ValidebağÖğretmenevikorumaaltında
Ömer Balıbev, Validebağ Öğretmenevi arazisinin RP'li İsküdar Belediye-
si'ne verilmeyeceğini ve koruma altına alınacağını bildirdi. Üsküdar Belediye
Başkanlığı, söz konusu ara/iyi yapılaşmayı da kapsayan park alanına doniiş-
türmek üzere girişimde bulunmuştu. Balıbev yaptığı ya/ılı açıklamada, Üskü-
dar Belediyesi'nce vapılan talebin valilikçe uvgun görülmediğini belirterek
"Sö/ konusu arazinin çevresinin ihata duvarı ile çevrilerek koruma altına alı-
nabilmesi için keşfi hazırlanmış ve bakanlığımı/dan ödenek talebinde bulu-
nulmuştur. Ödenek gönderildiğinde, çevre ihata duvarları tamamlanarak
arazi tamamen muhafaza altına alınacaktır' dedi. ( YUSUF ZtYA AY)
Tayan'ın ziyaretleri
TGSB hükümetten
can güvenliği istedi
Istanbul Haber Servisi -
Milli Savunma Bakanı Tur-
han Tayan ile Türkiye Ga-
zete Sahiplen Bırlıgı (TGSB)
Başkanı Nezih Demirkent
arasında dıplomatık üslubu
iyi ayarlanmış, sert bır tar-
tışma yaşandı.
Tayan, dün Türkiye Gaze-
tecilerCemıyeti (TGC), Tür-
kiye Gazete Sahiplen Bırlı-
ğı, Türkiye Gazetecıler Sen-
dıkası (TGS) ile Basın Kon-
seyı'm ziyaret ertı.
Bakan Tayan. TGSB'yı zi-
yareti sırasında "Medyanın
ikridann yerini almak ar-
zusunda olmadığı, kendi iş-
levi, kendi misyonu içinde
kaknayı düşündüğü nokta-
sından hareket ettiği zaman
hiçbir sorun
kalmaz" dı-
ye konuştu.
Nezih De-
mirkent de
buna karşılık
şunlan söy-
ledi: "Bizim
ülkeyi yö-
netmek gibi
birarzumuz
vebedefimiz
0 1 a m a z .
Ama her
olayın par-
1 a m e n t o
içinde bitiri-
leceği görüşünün de artık
çağdışı kaldığım kabul et-
mek lazım. Sözünü ettiğiniz
sorunlar bizim tarafımız-
dan çıkanlmış değil. Eğer
toplumda çarpık yapılan-
malar varsa. arkadaşları-
mız bunları görevlerini > a-
parak topluma iletiyorlar.
Hükümetten bir tek talebi-
miz var. Can güvenliğimi-
zi korusun. Çünkü Sayın
Başbakan, altını çizerek
söylüyorum. eski Gazete
Sahipleri Birliği Başkanı
Aydın Doğan'ı hedef göste-
rerek suçlamıştır. Bunu
herhangi bir kesim yaptığı
zaman suç olarak kabul edi-
lir."
Tayan'ın Basın Konseyi'ni
ziyareti sırasında Başkan Ok-
• Demirkent
"Bizim ülkeyi
yönetmek gibi bir
arzumuz ve
hedefimiz olamaz.
Ama her olayın
parlamento içinde
bitirileceği
görüşünün de artık
çağdışı kaldığım
kabul etmek
lazım" dedi.
tay Ekşi de basınla ılgılı tum
mevzuatları tek bır yasada
toplamayı düşünduklennı be-
lirterek, bunu taslak halınde
hükümete sunacaklannı bıl-
dirdı Türkiye'de halen 80
gazetecınin hapiste olması-
nın ayıbını taşımaktan bunal-
dıklarından yakınan Ekşı,
Türkıye'nın. dünyada "dü-
şüncesini ifade edenleri içe-
ri atan ülkeler kategorisin-
de Çin'den önce yer aldığı-
nı" v^ırguladı.
Susurluk olayı ile ilgili tüm
kurum ve kuruluşlann işlevı-
nı yennegetırdığını savunan
Tayan, şöyle devam ettı:
"Güneş balçıkla sıvanmaz.
Zaman en iyi ilaçtır. Bu ko-
nuyla ilgili gölgeler varsa,
bunu da
kaldırmak
devletin gö-
r e v i d i r .
Cerçeği ört-
bas etmek
m ü m k ü n
d e ğ i I d i r.
Özellikle
basın kuru-
luşları böy-
le bir Örtba-
sa izin ver-
mey ecek-
tir."
Telefonla-
dınlen-nn
mesiyle ılgılı bır soruyu da
Tayan, "Hedefimiz telefon-
ların dinlenmediği, özgür-
lüklerin hiçbir kısıtlamay a
uğramadığı ideal bir Tür-
kiye'dir" diyeyanıtladı. Ta-
yan. hükümetın Refah kana-
dından VIGK kararlarının
açıklandığından hareketle.
dev letın gıziiliğınm ıhlal edıl-
diğı görüşunu gereksız bul-
duğunu söyledi.
TGC Başkanı Nail Güre-
li de Turhan Tayan'ın ziya-
reti sırasında Turk basınının
bütün zorluklara rağmen ış-
levını yennegetirdığinı söy-
ledi Gürelı. bazı gruplann
basını susturmak ıçin çalıştı-
ğını, ancak bu çalı^malannın
kamuoyunun da desteğiyle
sonuç vermedığinı belırttı
Nüfiıs Cüzdanımı ve Ehliyetimi kaybettim.
Hükümsüzdür.
HAKANGÜRLE