Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 MART 1997 CUMARTESİ
HABERLER
Aydınlık
eylemine
soruşturma
• ANKARA (UBA)-
"Sürekli Aydınlık Için 1
Dakika Karanlık" eylemini
Haymana'da gerçekleştiren
Banş Partisi (BP), HADEP,
CHP ve DSP ilçe
başkanlan hakkında
soruşturma açıldı.
Haymana Cumhuriyet
Savcıhğı, BP İlçe Başkanı
Yılmaz Keskın, HADEP
ilçe Başkanı Mehmet
Karaca, CHP İlçe Başkanı
Ali Sıvacı, DSP İlçe
Başkanı Doğan Ünal'ın
ifadelerini aldı.
'Ağabeybizi
dinleniB'
• Haber Merkezi - Sanatçı
Şanar Yurdatapan yazılı bir
açıklama yaparak, binlerce
insanın telefonlannın polis
tarafından dinlenmesine
karşı çıktı. Yurdatapan,
tûm yurttaşlara, Içişleri
Bakanlığı, Emniyet Genel
Müdürlüğü, Ankara DGM
ile tûm illerin emniyet
müdürlükleri ve
karakollanna telefonla
'Ağabey bizi dinleme'
mesajını iletmeleri
çağnsında bulundu.
Yurdatapan 'dinlenen'
değil, 'konuşan' Türkiye
isteyen herkesi bu
kampanyaya katılmaya
çağırdı.
Hîamide sosyal
karartar alınsm'
• BEYŞEHtR(AA)-
Devlet Bakanı Nevzat
Ercan, camilerin geçmişte
sadece 5 vakit namaz
kılmak için ibadethane
olarak değil, sosyal amaçlı
ve yöre insanlannın her
türiü sonınlannın ele
alındığı, toplantılann
yapıldığı, kararlann
alındığı mekânlar olarak da
kullanıldığını belirterek
"Bugün buna muhtacız. Bu
camiler sadece ibadet
edilen mekânlar olarak
görülmemeli. Bunun altını
özellikle çiziyonım.
Burada çok önemli konular
görüşûlmeli, konuşulmalı,
birtakım kararlar da burada
alınabilmelidir" dedi.
RP'denduafi
açılış
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan
Necmettin Erbakan, SSK
Ankara Eğitim
Hastanesi'ni dualı törenle
açarken, RP Ankara
Milletvekili Ersönmez
Yarbay'ın tören alanındaki
sanklı kişilerle bir süre
sohbet etmesi dikkat çekti.
Ankara Tabip Odası açılışa
tepki göstererek, sağlık
hizmetlerini özelleştirme
politikası izleyen
hükümetin yeni kamu
hastaneleri açmasının
büyûk bir çelişkı olduğunu
bildirdi.
Müttefik
askerlere anma
• Istanbul Haber Servisi -
Birinci Dünya Savaşı'nda
Türkiye'de şehit olan
müttefik askerleri, Feriköy
Katolik Mezarhğı'nda
düzenlenen törenle anıldı.
Törene Macaristan,
Avusturya, Çek
Cumhuriyeti ve Slovakya
Cumhuriyeti 'nden
büyükelçiler, konsoloslar
ve savunma ataşeleri
katıldı. Törende
Türkiye'yi, 3. Kolordu ve
Batı Garnizon Komutanı
Kcrgeneral Edip Başer ile
bazı subaylar temsil etti.
SSK'ye danbe
yargı yohında
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP, SSKve "
Emekli Sandığı mallannın
satışına olanak tanıyan
yasalan Anayasa
Mahkemesi'ne götürmeye
hazırlanıyor. CHP Grup
Başkanvekili Oya Arash,
bu yasalan Anayasa
Mahkemesi'ne götürmek
için CHP'nin milletvekili
sayısının yetmediğine
dikkat çekerek, TBMM
Genel Kurulu'nda bu
yasalar görüşülürken karşı
çıkan milletvekillerini
destek vermeye çağırd:.
Nüflıs cüzdanımı, mavi
kartımı, sigorta kartımı,
ehliyetimi kaybettim.
Hükümsüzdür
TAYFUNACAR
DSP milletvekili, İstanbul Üniversitesi'nde meydana gelen öğrenci olaylarını değerlendirdi
Çağatı solcıdaıi suçladı
Yabancı yazarlar
'Demokratik
ülkelerde polis
üniversiteye
giremez'
DEVRİM SEVİMAY
"Düşünceye Ozgürlükcük" kitapçığının
yayıncılan arasında yer alan ve halen
İstanbul da bulunan 12 ayn ülkeden 19
yabancı yazar ve şair, demokratik ülkelerin
hiçbirinde polisin üniversiteye girmediğine
dikkat çekerek bilim ve tartışma ortamının
yaratılması gereken üniversitelerde polisin
varhğının güvenlikten çok 'düşünceye
baskı' yarattıgını savundular. Oncekı gün
forum düzenlemek üzere gitrikleri İstanbul
Üniversıtesi'nde polisle karşı karşıya gelen
yazar ve şajrler. polisin tutumunu *her an
pattamaya hanr bir bomba' olarak
değerlendirdıler. İstanbul Barosu'nun
Martı Sanatevı'nde kendilen adına verdiği
kokteyle katılan yazar ve şairler önceki gün
lÜ'de meydana gelen öğrenci olaylanyla
ilgili endişelerini Baro Başkanı Doç.
Dr.Yücd Sayman ve diğer avukatlara
anlattılar. Dernek 2. Başkanı ve
Hapishanedeki Yazarlar Komitesi Başkanı
ABD'li Joanne Leedom-Ackerman olayın
şaşkınlığını hâlâ üzerinden atamadığını
belirterek "Biz düşünce özgürlüğünden
konuşacağuruzı düşünüyorduk. Ancak
oraya vardığımızda yüzlerce polisle
karşılaştık. Bir anda patlayacakmış gibi
duruyorlanü. Neden bu kadar çok polis
olduğunu anlayamadık"* dedi. Polisin
üniversitede bulunmasının bılim ve fikir
tartışmalanna 'cesaret' vermedığini
belirten Ackerman. "Bize hiçbir sert turum
göstermediler. Ancak btzim dışımızdakilere
ne yapacaklan hep kafamızda bir endişe
olarak kalacak" dedi. Ingiltere'nin en
büyük edebıyat ödülü olan 'Booker
Prize'nin sahibi ünlü İskoç yazar James
Kebnan da, polisin öğrencilerin üzerine
gitmesinin ince bir çizgiye bağlı olduğu
izlenimini edindiğini kaydetti. tÜ'de
karşılaştıklan havayı "Çok tehlikeuydi"
sözleriyle anlatan Kelman, "Eylemci
öğrenciyle polisi aynı yere koyduğunuzda
dünyanın her yerinde sonuç caüşmadır"
dedi. Hint asıllı Alman şaır ve gazeteci
Rajvinder Singh, kendisinin de öğrencilik
yıllârinda bir e'ylemci olduğunu ve gençleri
çok iyi anladığını belirterek "Onlan poKsle
tutmak yanhştır. Bu. daha fazla zrtlaşmayı
doğurur. Benim ülkcmde polis asla
üniversiteye girmez. Lniversitenin ayn bir
guvenlik birimi olmabdır" onenlennde
bulundu. Kanada'nın Quebecli PEN
Başkan Yardımcısı şair Louise Gareau Des-
Bois ise şaşkınlığını şöyle ifade etti:
"Buradaki üniversHe yt'nçliği ile benim
ülkeminkiler geceyle gündüz gibi. Sizin
üniversitenizdeki durum fecL Polis
tarafından yönetildiğinizi hissediyorsunuz.
Ghtiğiıniz Beyazıt Meydanı'nın her yerinde
polis vardı. İlerici bir gencin polis devletinde
yaşaması çok acı_" Türkiye'ye daha önce
dört kez geldiğini, en son 1989'da
gördüğünde ise üniversitenin durumunun
daha iyi olduğunu vurgulayan Bois,
Kanada'daki öğrencilerin tek sorunlannın
iyi bir ış bulmak olduğunu, çünkü her şeyin
zaten onlann ıstediğı gibi gittiğini belirtti.
Kanadah öğrencilerin de zaman zaman
eylemler yaptığını kaydeden Bois, "Ancak
polis onlan rahat bırakır. Asla dövmez.
Dokunmaz bile" diye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
DSP'nin. İstanbul Üniversitesi'ndeki
olaylarla ilgili hazırladığı rapor İstanbul
milletvekilleri arasında tartışmalara yol
açarken; NamiÇağan'ın "80 bin öğrend-
nin yüzde 60'ı MflKGörüşyanhsı, RP sem-
patizam. Olayian çıkaranlar solcu öğren-
ciler" yolundaki görüşü tepkilere neden
oldu. İstanbul Milletvekili Erdoğan Top-
rak itirazlan ile izlenimlerini ayn bir ra-
por haline getirirken Genel Başkan Yar-
dımcısı Cevdet Servi "Ülkücüler ve tslam-
cı öğrenciler korunu>or. Sokağa çıkmala-
nna gerek yok. Soku öğrencüersahipsiz ol-
duklanndan sokakta mücadele vermek
zonında kalıyor" dedi.
DSP'nın önceki gün yapılan grup top-
lantısımn basına kapalı bölümünde İstan-
bul milletvekilleri Namı Çağan, Ziya Ak-
taş ve Erdoğan Toprak'ın hazırladığı is-
tanbul Üniversitesi olaylanna ilişkin rapor
ele alındı. Alınan bilgiye göre Çağan şu
açıklamalan yaptı:
"İstanbul İJniversitesi'nde sessizçoğun-
• DSP'nin gnıp toplantısının
basına kapalı bölümünde, istanbul
milletvekili Nami Çağan'm
"Olaylan solcu öğrenciler
çıkanyor" yönündeki görüşü
tepkilere neden olurken Ecevit,
raporun yeniden yazılmasını istedi.
luğun büyük bölümü Milli Görüş'çü. Bu
kesim olaylara kanşnuyor. Bir an önce me-
zun ounaya ve devletin kilit noktalanna
yerieşmeye çabalıyor. 80 bin öğrenci var.
Bunlann yüzde 6O'ı Milli Görüş yanhsı,
RP sempatizam. Yaptığımız temaslar ve
incetemeler sonunda olaylan soku öğren-
cilerin çıkardığını tespit ettik. 300-500 öğ-
renci ile 80 bin kişiyi idare etmeye çahşıvor-
lar. Sol ve sağ gnıplar provokasyonlarta
kendilcrinetaban bulmaya çahşıvor. Soku-
iaria ülkücüler kavga ederken ıslamcılar
seyrediyor. Ancak bazı İBDA-C yanhsı öğ-
renciler sokularia biriikte kav gaya giriyor.
Sosyal demokrat öğrenciler de solculara
destek oluyor."
Tartışmalar üzerine Çağan'ın "Ben ho-
calık yaptım, ouradaki yapıyı iyi biUyo-
rum" karşılığını verdiği öğrenıldi. DSP
Genel Başkanı Bülent Ecevit'in de tartış-
malar sırasında "Bunlar Milli Görüş yan-
hsı nu, yoksa İslami kesimin sempatizanı
mı? Örneğin aralannda Fethullah Gülen
grubu da var mı" sorusunu yönelttiği ak-
tanldı. Çağan'ın bu soruya "Hayır yok,
bunlann hepsi RP sempatizanr karşılığı-
nı verdiği bildirildi. Ecevit, raporda imza-
sı bulunan Çağan ve Toprak'ın anlaşama-
ması nedeniyle raporun yeniden yazılma-
sını istedi. Alınan bilgiye göre, tartışma-
lar sırasında Selvi de şu görüşleri dile ge-
tırdi: "Oiayian soku öğrencDerçıkardı tes-
pitine katılmıyorum. Ülkücü öğrencüeri
polis koruyor. İslamcı öğrenciler de Milli
Görüş ve diğer İslami gnıplar tarafından
korunuyor. Her istediklerini yaptınvorlar.
Solcu öğrenciler sahipsiz, kimse tarafın-
dan korunmuyorlar. Bunun için sokakta
mücadele vermek zorunda kalıvoriar."
Türk Nöroloji
Derneği,
Türkiye Kas
Hastalıklan
Demeğive
İstanbul Tıp
Fakuhesi
Nöroloji
Anabiüm Dak
çahşanlan
Prof. Coşkun
Ozdemir'e,
mesleğe
katkılan
nedeniyle
plaket ve ödül
verdiler.
Törende
aynca, Dr.
RobertR.
Young ve Dr.
John Nevvsom
Davis, nöroloji
alanındaki son
gelişmelerle
ilgili birer
büdiri
sundular.
(Fotoğraf:
SAADET
USLU)
Özdemir'eödülve plaket
Meslektaşlan, Prof.Ozdemir'e şükranlannı sunmak
J
için İstanbul Tıp Fakültesi'nde bir tören düzenlediler
İstanbul Haber Servisi - istanbul Tıp Fakül-
tesi Nöroloji Anabilün Dalı çahşanlan, mes-
leğe katkılan nedeniyle Prof. Dr. Coşkun Öz-
demir için bir şükran töreni düzenledi. Tören-
de, meslektaşlan, Prof. Coşkun Özdemir'in
üstün kişiliği ve azmi sayesınde nörolojiye bü-
yük katkılan bulunduğunu anlattılar.
Meslektaşlan, Prof. Dr. Coşkun Özdemir'in
uzun hizmet yıllanna şükranlannı sunmak için
dün İstanbul Tıp Fakültesi'nde bir şükran tö-
reni düzenledi. Özdemir'in bitmez tükenmez
bir enerjiyle dolu, dürüst ve açık bir insan ol-
duğunu belirten Nöroloji Anabilün Dalı Baş-
kanı Gencay Gnrsov, "Ondan çok şey öğren-
dik" dedi. Emekli Nörolog Prof. Dr. Edip Ak-
din, 1953 yılında Haseki Hastanesi'nde asis-
tan olarak göreve başlayan Özdemir'in nöro-
lojiye büyük katkılarda bulunduğunu söyledi.
Özdemir'in daha o yıllarda kas hastalıklany-
la ılgilenmeye başladığını belirten Akdin,
"Ben bunu yadırganuşüm. Ancak şimdi tıp
çokgelistL Kashastalaniçin yeniumutiardoğ-
du. Coşkun, uluslararası bifim demekleriyle te-
mas kurdu. bu konunun uzmanlaruu Türki-
ye'ye getirdl Bu iliskikri bizinı için çokyarar-
h oİdu" diye konuştu.
Dr. FevzaDeymeerise Özdemir'in çalışma-
lannın, bugüne kadar hiçbir tanı konamayan
ya da yanlış tanı yüzünden yanlış tedavi gö-
ren kas hastalan için umut olduğunu vurgula-
dı. Deymeer, Özdemir'in kısa özgeçmişüıi de
şöyle anlattı:
*1952'de İstanbul Tıp Fakultesi'ni bitiren
Özdemir, 1957'de nöroloji uzmanu 1960'ta do-
çentoldu. 1963-64yıllânnda Danimarka ve İn-
giltere'de mesleki çaltşmalar yapan Prof. Öz-
demir, 1968'de İ.Ü.Tıp FakiUtesi'nde öğretim
görevfisi olarak çalışmaya basladL Özdemir,
1969-1971 yıllan arasında Bostonve Harvard
tıp fakültelerinde mesleki çauşmalannı sür-
dürdü. Bu süre \e sonraki yıllarda noromüs-
küler hastalıklar1
konusunda çeşitli araştırma-
lar yapan Prof. Özdemir'in çok sayıda yerli ve
yabana ya>ını bulunuyor."
Ayhan Carkın
'Sorguda
Çillerler
soruldu'
ANKARA (UBA) - Susur-
luk kazasinın ardından ortaya
atılan iddialar sonucu tutukla-
narak cezaevine konulan
Özel Tim görevlilerinin, TB-
MM Susurluk Araştırma Ko-
misyonu'na yaptıklan açıkla-
malar, devlet içindeki yasadı-
şı örgütlenmenin Susurluk
kazası öncesinde emniyet gö-
revlileri tarafından bilindiği-
ni ortaya koydu. Ayhan Çar-
kıa ifadesinde Ömer Lütfü
Topalcinayetiyle ilgili sorgu-
landığı sırada emniyet görev-
lilerinin kendisine "Yetkili
Tansu ÇiDer, Mehmet Ağar,
İbrahim Şahin. Finansör de
ÖzerÇîUer" dediklerini söy-
ledi.
Kendisinı 'laik ve demok-
rat bir kisi' olarak tanımlayan
Çarkın, ANAP'lı YaşarOku-
yan ile Agâh Oktay Güner'in
kendisine Almanya'ya götür-
me vaadinde bulunduğunu da
belirtti. Çarkın "Almanya'ya
göndereceklerdi bizi. Mesut
Yılmaz'uıkardeşininyanına"
iddıasında bulundu. Abdul-
lah Çatiıvı Mehmet Özbay
kimliği ile tanıdığını ve bir-
iikte çapkınlık yaptıklannı
anlatan Çarkın. "Onun Çatlı
olduğunu bilseydim, yakaiar,
adalete teslim ederdim" diye
konuştu.
Çarkın, kendisine firsat ve-
riknesi halinde Topal cinaye-
tini 15 günde çözeceğini ile-
ri sürdü.
Bucak'ın şoförü Abdulga-
ni Kızdkaya ise Çatlı'nın Si-
verek'e geldiğini söyledi. Bu-
cak'ın korumalanndan Mus-
tafa Altmokda. Çath'yı Meh-
met Özbay olarak tanıdığını
ifade eti. EnverUluise Çat-
lı'nın üzerinden kokaın çıktı-
ğını doğruladı. Ercan Ersoy,
Çath'yı Meclis'e birçok kez
bıraktığını söyledi.
Bazı bakanlıkların yasal düzenleme olmaksızın gerekli çalışmalan yapacağı bildirildi
MGK önerilerine6
kısa vadeli9
adımlar
ALİER
Nüfus cüzdanımı,
kaybettim.
Hükümsüzdür.
MELİH TEKİN
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli
Guvenlik Kurulu'nun (MGK) 28 şubat top-
lantısından çıkan önerilerin Bakanlar Kuru-
lu karanna dönüştürüldügü yolunda bir açık-
lama yapılmamasına karşın bazı bakanlıkla-
nn yasal düzenleme olmaksızın gerekli dü-
zenlemeleri yapabileceği bildirildi. Içişleri
Bakanlığı'nm kıhk-kıyafet mevzuatının uy-
gulanması; Adalet Bakanlığı'nın da devrim
yasalan için savcılara hare-
kete geçmeleri konulannda
genelgeler yayımlayabile-
cekleri, Kuran kurslannın
denetime alınabileceği kay-
dedildi. Hükümetin, yeni
yasal düzenleme gerektir-
meyen adımlardan bazılan-
nı, MGK'nin mart ayı ola-
ğan toplantısından önce at-
mayı planladığı öğrenildi.
Uygun bulduğunu açıkla-
masmakarşın MGK'nin be-
lirlediği 18 maddelik ön-
lemler dızısinin yenne geti-
rilmesi konusunda belirli bir
takvim ortaya koymayan
hükümetin MGK'yi oyala-
dığı görüşü yaygınlaşırken
Bakanlar Kurulu karan ya
da yeni yasaya gerek olmak-
sızın bazı düzenlemelerin
yapılmasında bakanlıklann
inisiyatif kullanabilecekle-
rine işaret edildi.
tçişleri Bakanlığı'nın, kı-
hk-kıyafet mevzuatına ay-
kın davranan kişiler hakkın-
da kolluk güçlerinın hareke-
te geçmeleri uyansını ıçe-
ren bir genelge yayunlamasımn bir ön adım
olabileceği belirtiİdi. Aynca, tekke ve der-
gâhlann kapatılması, bu tür yerleri kuranlar
hakkında yasal kovuşturma yapılması konu-
sunda bakanhğın kesin iradesini ortaya koy-
masımn sorunun çözümü için gerekli oldu-
ğuna işaret edildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün pompalı
tüfek satışlannın belirli bir sistematiğe ve ya-
sal sürece bağlanmasına ilişkin yasa taslağı
hazırlıklan yaptığı bildirildi.
Adalet Bakanlığı'nın da, savcılan; anaya-
sadabelirrilen devletin temel niteliklerine ay-
kın eylemlere göz yumulmaması ve yasala-
ra aykınlıklann sonıştunılması konusunda
uyarmasının, MGK'nin 'yasalann uygulan-
masrm içeren istemini karşılayacağı bildiril-
di.
AKPM raportörleri. Bizim aileden misiniz' sorusuna yanıt arıyor
Türkiye'ye aday ülke muamelesi
Avrupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi (AKPM) raportörleri Walter
SchwBnmer ve Andreas Barsony nin.
bu hafta tstanbul ve Ankara'da gerçek-
leştirdikleri temaslann, Avrupa Konse-
yi'nin, üyeliğe yeni kabul edilecek es-
ki Doğu Bloku ülkeleri için oluşturdu-
ğu 'Momitoring' (izleme) mekanizma-
sı çerçevesinde yapıldığı belirtiİdi. İs-
tanbul ÜniveTsitesi Siyasal Bilgiler Fa-
kültesi Öğretim üyesi Prof.Dr.Bakır
Çagiar. AKPM'nin geçen yıl Türki-
ye'nin izlenmeye ahnması yönündeki
karannı anımsatarak, kendisiyle de gö-
riişen raportörlerin çalışmalannı bu
cerçevede yaptıklannı anlattı.
AB'ye üye ülkelerin Hınstiyan De-
mokrat partilerince yapılan. "Türki-
ye'nin Avrupa medeniyeti içinde yer
alamayacağı" yönündeki açıklamasın-
dan ve Istanbul'un benzer faktörlerin
etkisiyle 2004 Olimpiyat oyunlannın
aday kentleri arasına alınmamasından
sonra Avrupa Konseyi de Türkiye'yi
"Bizim aileden mian?'' testine tabi tut-
tu. Schvvimmer ve Barsony'nin bu haf-
ta başında lstanbul'a gelerek yaptıkla-
n görüşmelerin bu cerçevede yapıldı-
ğı ortaya çıktı.
Uzun süre Türkiye'yi Avrupa İnsan
Haklan Mahkemesi'nde hükümet aja-
nı (savunma avukatı) olarak temsil e-
den Bakır Çağlar, gazetemize yaptığı
açıklamada, AKPM'nin geçen yıl al-
dığı bir kararla, yoğun insan haklan ih-
lalleri ve beklenen demokratik adım-
lann atılmaması nedeniyle Türkiye'yi
izlemeye aldığını anımsatarak, Ülke-
mizde temaslannı sürdüren raportörle-
rin 'monhoring' (izleme) mekanizma-
sı kapsamında rapor hazırlamak üzere
çalışmalar yaptığını açıkladı. Çağlar,
Schvvimmer ve Barsony'nin iki temel
sorun üzerinde durduklannı vurgula-
yarak şöyle konuştu:
"Birinci sorun anayasa ile ilgilL 1982
Anayasası'nın. bireye karşı deviete üs-
tünlük tantdığuu belirttiler. Demokra-
tik, BberaL hukuk sisteminde bunu kav-
ramakta güçlük çektiklerini anlattüar.
Üzerinde durduklan ikinci önemli ko-
nu da insan haklan ihlalleri. Terörle
mücadelede insan haklanna getirilen
snurlamalann kabul ediiebileceğini, a-
ma terörie hiç ilgisi ounayan kişi ve
gruplann haklannın çiğnenmesinin
nasıl açıklanabileceğini sordular."
1Ü_ Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğre-
tim Üyesi Doç.Dr Naz Çavuşoğhı da,
AKPM raportörlerinin sürekli 'biz bh-
aileyiz' temasını işlediklerine dikkat
çekerek,"Çok samimi olarak, Türld-
ye'nin bu ailenin bir üyesi olup olama-
yacağını anlamaya çalişıyıorlar" dedi.
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda
Adalet Bakanı ile müsteşannın yer almama-
sı koşulunun öncelik taşıdığı yargı bağım-
sızhğının sağlanması konusunda yasal dü-
zenleme yapılması gerektiğine işaret edilir-
ken, Adalet Bakanı Şevket Kazan'uı eski Sin-
can Belediye Başkanı Bekir Yıküz'ı ziyare-
tinin ardından gündeme gelen yargıyı etki al-
tında bırakıcı davranışlardan kaçınılmasının
da önemli olduğu kaydedildi.
Kuran kurslan konusunda
da, siyasi iktidann, Diyanet
Işleri Başkanlığı'nın bilgisi
dışında açılan kurslann dene-
tim altına alınarak kapatılma-
sı çerçevesinde bir genelge
yayımlamasınm ve iradesini
ortaya koymasının yeterli ola-
cağı kaydedildi.
RP Grup Başkanvekili Sa-
Kh Kapusuz ise, Türkiye'de
Diyanet Işleri Başkanlığı'-
ndan izin alınmaksızın bir tek
Kuran kursu açılmadığını ve
açılamayacağını savundu. Ka-
pusuz, şu anda 5 bin 241 Ku-
ran kursunda 155 bin 976 öğ-
rencinin eğitim gördüğünü,
bunlardan 21 bin 144'ünün
hafizlık yaptığını, öğretici sa-
yısmm 5 bin 511 olduğunu
açıkladı. Kapusuz, bu kursla-
nn tamamının denetlendiğini
söyledi.
Kapusuz'un bu savlanna
karşm, Milli Eğitim Bakanı
Mehmet Sağbun, Kuran kurs-
lannın 1994-95 yıllânnda de-
netlenemediğini açıklamıştı.
Susurluk komisyonu
Rapor yazımını
ANAP'hlar
protesto etti
• Tansu ve Özer Çüler'in dinlenmesinden
vazgeçilmesini protesto eden ANAP'lı Yaşar
Topçu ve Metin Öney, rapor yazımı için
yöntem belirlemek amacıyla yapılan dünkü
toplantıya katılmadılar. Komisyon Başkanı
Elkatmış, Topçu ve Öney'i telefonla arayarak
yeniden davet edeceklerini açıkladı.
Komisyon Sözcüsü RP'li Bedri fncetahtacı,
"ANAP'lı üyelerin hazırlayacağı raporun
yüzde 90'ına imza atanm" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çahşma
süresinin yetersizliği bahanesiyle, DYP Genel
Başkanı ve Dışişleri Bakanı Tansu ÇiDer ile eşi
Özer Uçuran Çiler'in dinlenmesinden RP'li
Başkan Mehmet Elkatmış' ın çark ctmcsiyle
vazgeçen TBMM Susurluk Araştırma
Komisyonu, rapor yazım çalışmalanna ANAP'lı
üyelerin protestosuyla başladı. Komisyonun, rapor
yazımında yöntem belirlemek amacıyla yapılan
dünkü toplantısına, alternatif rapor hazırlama
karan alan AN.\P'lı üyeler Yaşar Topçu ve Metin
Oney katılmazken, Başkan Elkatmış iki üyeyle
görüşerek komisyona davet edeceğini bildirdi. «
Komisyonun CHPIi üyesi Fikri Sağlar, Meclis
araştırmasımn Meclis soruşturmasına
dönüştürülmesini isteyeceğini açıkladı.
TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu'nun
dünkü toplantısı, ANAP'lı üyelerin "toplanfjlara
kaühnama' protestosunun gölgesinde yapıldı.
Komisyon üyeleri, başlangıçtan beri yürütülen
'uyvmîu' çalışmanın devamı için ANAP'lı
üyelerin yeniden komisyona çağnlması karan
aldılar. Komisyon Sözcüsü RP'li Bedri
Incetahtacı, ANAP'lı üyelerin katıhnamasından
üzüntü duyduklannı belirterek, "ANAP'h
arkadaşlann hazırlayacağı raporun yüzde 90'ma
imza atanm. DYP'li üyeler dahil. bürün
arkadaşlarla içtenlikk aynı görüşü pay laşıyoruz"
diye konuştu.
Susurhık'a özel bölüm
Komisyon toplantısında. rapor yazımında
izlenecek yöntem için lçişleri Bakanlığı
müfettişleri Refik Ali UçarİL, Sami Bulut ile
Emniyet Genel Müdürlüğü Müfettişı AB
Gökçeçimen'in bilgisine başvuruldu.
Başmüfettişlerden Refîk Ali Uçarlı'nuı, daha
önce TBMM Metin Göktepe Cinayetini Araştırma
Komisyonu'nda raportörlük yaptığına da dikkat
çekildi. Yapılan değerlendirme sonunda, devlet-
mafya-siyasetçi ilişkileri konusundaki bütün
iddialara raporda yer verilmesi kararlaştınldı. Bu
değerlendirmeye göre raporda Susurluk olayı ayn
bir başlık altında incelenirken faili meçhul
cinayetlere de raporda yer verilecek. Aynca
raporda 'siyasaldeğerte»diı-me;.dçyeralacak., ,(,~
Alınan bilgiye göre komisyonda, yargıya intikal -
etmeyen olaylarla ilgili kişiler hakkında da suç
duyurusunda bulunulacak. Elkatmış. önceki gün
istifa eden Komisyon Raportörü Yargıç Akman
Akyürek'i Başbakanlığa şikâyet edeceklerini
söyledi. Akyürek'in istifa dilekçesindeki
gerekçelerin doğru oimadığını savunan Elkatmış,
"İstifa dilekçesini benim oünadıgım bir zamanda
vermiş. Bu durumu hoş karşılamadık'* diye
konuştu. Öte yandan ANAP'lı Cumhur Ersümer,
komisyonun Susurluk olayının üstünü örtmeye
çahştığını ileri sÜTerek, TBMM Başkam Musta£a ,
KaJemlTyı, inisiyatifi ele almaya çağırdı.
Tutukluların sayısı 14e ulaştı
Yüksekova
çetesi genişliyor
• Diyarbakır DGM, gözaltında bulunan
'Ölmez Aşireti' lideri Kemal Ölmez ile Ismet
Ölmez'i ifadesini aldıktan sonra tutukladı.
DGM aynca olaylara kanşan bir özel tim
görevlisinin de tutuklanmasını kararlaştırdı.
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - PKK'li
"Havar" kod adlı Kahraman Bflgic ın itiraflan
üzerine ortaya çıkanlan "Yüksekova çetesi" ile ilgili
dün üç kişi daha tutuklandı.Yüksekova'da adam
kaçınna, fidye ve cinayet olaylanna kanştıklan
belirtilen çetenin elemanı olduklan öne sürülen iki
korucubaşı ve bir özel tim görevlisi tutuklandı.
Yüksekova çetesi soruştunnasını yürüten
Diyarbakır Devlet Guvenlik Mahkemesi (DGM)
Başsavcılğı, gözaltmda bulunan "Ohnez Aşreti"
lideri, korucubaşı Kemal Olmez ve İsmetOimez'in
dün ifadesini aldı. İfadelerin ardından Diyarbakır l
Nolu DGM'ye tutuklama istemiyle sevk edilen
Ölmezler tutukîanarak cezaevine konuldular.
Mahkeme aynca olaylara adı kanşan bir özel tim
görevlîsini de tutukladı. Gözaltında bulunan
Esendere Belediye Başkanı Tahir Akarsu serbest
bırakılırken DGM Savcıhğı. DYP Hakkâri
Milletvekili Mustafa Zeydan'ın akrabası Ali İhsan
Zeydan hakkında dört günlük gözaltı süresi verdı.
DGM Savcıhğı"nca haklannda 553 yüa kadar hapis
istemiyle dava açılan ve halen Midyat Kapalı
Cezaevi'nde bulunan Havar kod adlı PKK'li itirafçı
Kahraman Bilgiç, özel tim görevlileri Fatih Ozkan,
\"usuf Azmi Aydın. köy koruculan Abdülkerim
Ozcük, Osman Özpazan Necmettin Hazeyi,
Abdülkadir Bayram, Mehmet Emin Ergen ve
Osman Ergen, Necip Baskuı'm kaçırılması ve
birçok faili meçhul cinayetten sorumlu tutuluyorlar.
Iddianameleri geçen günlerde hazırlanan ve
"cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, teşekkül
halinde para almak için adam kaldırmak, teşekkül
halinde birden fazla kish i öMürmeye tesebbüs
etmek" suçlanndan tutuklu 9 sanığın
yargılanmalanna önümüzdeki günlerde Diyarbakır
DGM'de başlanacak. Çetenin diğer bağlantılan ile
ilgili soruşturmayı sürdüren DGM, itirafçı
Kahraman Bilgiç'in ifadelerinde adı geçen ve
önceki gün teslim olan Yüksekova İlçe Emniyet
Müdürlüğü'nde görevli firan sanık özel harekâtçı
Enver Çırak ile mahkemeye ifade vermeye gelen
Yükseko\r
a Jandarma Tabur Komutanı Binbaşı M,
Emin Yurdakul'u tutuklamıştı. Polis, çete üyeleri
ile bağlantısı olduğu bildirilen ve isnri
açıklanmayan bir özel tim mensubunu da anyor.