25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü Hilcmet Çetinkaya # Yazıışlerı Müdürleri: fbrahinı Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu) 9 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Danışoğlu • Isöhbarat- CengizYüdınm • (Cültün Handan Şenkökeu # Spor: Abdültadir Yücelman • Makaleler Sami Karaören • Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlu • Bılgi-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Mehmet Faraç YaymKumla İDunSdçuklBa^kan). Orhan Erinç, Okta) Kurtböke. Hikraet Çetinka>a, Şükran Soner, ErgunBala, DinçTayanç, Ibnüıkn Yüdız, Orhan Barsalı. Mnslafa Balbav Hakan Kara. Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay 9 Haber Müduhi- Doğan Akın Ataturk Bulvan No: 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 hat), Faks 4195027 • lzmır Temsılcısı SerdarKızık,H.Zi>aBlv 1352S 23Tel 4411220. Faks 4419117 • Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlıı. tndnu Cd 119 S No.lKat:l.Tel. 363 12 11. Faks-363 12 15 K.oordinator. Ahmet Korulsan 9 Muhasebe Bülent Yener 9 Idare HüsevinGürer#tsiemıe ÖnderÇeük9Bılgı-tşlem: Naü İnai • Bılgısayar Sistem: Mürüvet Çiler MEDYA C: • Yönetım Kunılu Başkanı - Genel Müdür GâlbiD Erdnran • Koordınator Reh» Işıtman # Genel Mudür Yaıdımcısı Mlne Akdag Tel 514 <F 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 Ya-nrlm an \e Basaa: Yem Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş. i •> w » n j TurVxağıCad 39 41 Cagaloglu 34334 lsl PK 246 Isüfflbul Td• (0.'212) S12 0S 05 (20 hat) Faks ((»'212)513 85 95 13 M A R I .4.4/ . Ö.lj U g l C 12.21 lkjnÜ1.15.J/ AKşam. 18.15 YatSl.19. Channel, Kate Moss'u açtı • Çeviri Servisi - Paris'te önceki gûn düzenlenen bir defile ıle sonbahar/'kış koleksiyonunu tanıtan Channel. Karl Lagerfel'in tasanmlanyla moda takipçılerinin hayranlığını kazandı. Ünlü İngilizmodel Kate Moss'un sunduğu dekoltesi açık tüvit takım büyük alkış topladı. Kasparov, Deep Blue'ya karşı I Çeviri Servisi - Deep Blue adı \erilen satranç pogramının güncelleştınlmiş bir versiyonu ıle 3 mayısta karşı karşıya gelecek olan ünlü Rus satranç oyuncusu Garry Kasparov'un bu kez oldukça zorlanacağı söyleniyor. Yeni Deep Blue'nun 512 işlemcisi sanıyede 200 milyon hamleyi gözden geçıriyor. Dünyanın en gelışmiş satranç programlanndan biri olan Deep Blue. IBM'in Thomas J.VVatson Araştırma Merkezi'nde görevlı bilim adamlan tarafından geliştırildı. Kasparov bundan bir yıl önce orijinal Deep Blue ile karşı karşıya gelmişti. Kasparov, 6 o\unluk maçın ilk ayağında Deep Blue'ya yenilmiş, ancak sonraki 3 oyun galibiyetle. son 2 oyun da beraberhkle sonuçlanınca maçı kazanmıştı. Gişe başarısına•a J%«a odul Kültür Servisi- Amerika'da yılın en iyı gişe hasılan yapan filmler ve oyunculanna verilen geleneksel "Blockbuster Entertainment" ödülleri önceki gün sahiplerine venldi. Aksiyon filmi dalında "A Time To Kill'in kadın ovuncusu Sandra Bullock. "y111n en çok beğenilen kadın oyuncusu' ödülünü aldı. Komedi dalındaki ödül "First Wives Club'ın kadın oyuncusu Goldie Havvn'a, macera filmi dalında ıse "Executive Decision' adlı filmin erkek oyuncusu Kurt Russell'a verildı. Istiklal Mapşı'nın kabutü • ANKARA (AA)- tstiklal Marşı'nın kabulünün 76. yildönümü. kabulünden önce defalarca okunarak alkışlandığı Birinci Meclis'in toplantı salonunda törenle kutlandı. TBMM Başkanı Mustafa Kalemlı. yayımladığı mesajda, Istiklal Marşrnın 12Mart 1920"de Büyük Millet Meclisi'nın tüm üyelerince gözyaşlan arasında "Türk Milli Marşı" olarak kabul ve ilan edildiğinı anımsattı. 'Beatle'a sir unvanı • LONDRA(AA)- tngıltere Kraliçesi Elizabeth, 196O'lı yıllann ünlü grubu "Beatles"ın yıldızı Paul McCartney'e "sir" unvanı verdi. Buckingham Sarayı'nda önceki gün yapılan törenle ünvanını ve bunun belgesi olan madalyasını alan ünlü '"Beatle" McCartnev. "L ; n\anı aldığım günü her zaman hayatımm en güzel giinü olarak hatırlayacağım. Ancak benı yeniden 1965'lere götüren bu günde, diğer üç arkadaşımın burada olmaması beni du>gulandınyor" dedı. Kralıçe Elizabeth, aynca ünlü yıldız Joan Collıns'e de Ingiliz Kraliyet Ailesi'nin en büyük ödullennden biri olan "The Most Excellent Order of Bntish Empire" nadalyasını verdi. 1999 yılında gerçekleştirilecek 1. Sanat Olimpiyatları'na Türkiye'nin ev sahipliği yapması kararlaştınldı Sanatm kalbi Istanbuı da atacakPARtS (Cumhuriyet) - Merkezi Pans'te bulunan Uluslararası Sanat Olimpiyatlan Konseyi'nin Yürütme Kurulu toplantısında 1999 yılında ger- çekleşecek olan 1. Sanat Olimpiyatla- n'nın îstanbul'da düzenlenmesi karar- laştınldı. Önceki toplantılarda aday olan kent- ler arasında yapılan değerlendirmede Istanbul'un öne geçmesi ve Yürütme Kurulu'nca olimpiyatlann düzenlene- ceği kent olarak belirlenmesi, ülkemi- zin uluslararası prestiji açısından bü- yük önem taşıyor. 2004 Olimpiyat Oyunlan için adaylığını sürdürecek beş kent arasına seçilemeyen tstanbul, sesini 1999 yılında "SahatOHnıpiyat- lan" ile sesini tûm dünyaya duyurabi- lecek. Uluslararası Sanat Olimpiyatlan Konseyi'nde 80 ülke temsil ediliyor. 1999 Olimpiyatlan 'nın Îstanbul'da dû- zenlenmesine karar veren konseyin Yürütme Kurulu ise dört kişilik baş- kanlık divanı, yedi kişilik ulusal komi- te temsilcileri ve beş latayı temsil eden uluslararas! federasyonlann temsilci- lerinden oluşan komitede, Türkiye'nin Paris Kültür Müsasiri Vecdi Sayar da yeralıyor. Yürütme Kurulu'nun diğer üyeleri Arjantitt, Çin, Fransa, Fildişi Sa- hili, tspanya, Japonya. Kanada, Polon- ya, Tunus ve Yeni Zelanda'yı temsil edi- yor. Geçen hafla Paris'te yapılan Yürüt- me Kurulu toplantısında, 1999 yılın- da düzenleneceği daha önce açıkla- nan sanat olimpiyatlannın îstanbul'da yapılması ûyelerin büyük çoğunluğu- nun desteği ile kabul edildi. Diğer aday kentler, Varşova ve Mar del Plata (Ar- jantin), ancak Türkiye'den olumsuz bir yanıt gelmcsi durumunda günde- me gelecek. Kurucu Başkanlığını Marc Verri- ere'in yaptığı "*SanatOlnnpiyatlan"nm onur kurulu üyelen arasında Jorge Amado, MOos Fbrman.Maurice Bejart, Ravi Shankar.JessyeNorman, Caroiyn Carlson, Bob VVllson, Robert Hossein • 2004 Olimpiyat Oyunlan için beş aday kent arasına seçilemeyen îstanbul, 1999 yılında "Sanat Olimpiyatlan" ile sesini tüm dünyaya duyurabilecek. gibiünlüsanatçılaryeralıyor. Konsey kanlığı Dış tlişkiler Genel Müdürü başkanlığının inisiyatifi ile her ülke- de oluşturulan ve hükümetler dışı ku- rulus niteliği taşıyan ulusal komiteler, konseyde birer kişi ile temsil ediliyor. Birleşmiş Milletler ve UNESCO tara- fından desteklenen konseyin kuruluş protokolüne Türkiye, 1995 yılında Paris'te imza atmıştı. Konseyin Tür- kiye temsikiligini üstlenen Emin Ma- hir Bakaoğiu, daha sonra temsilcilik gö- revini Vecdi Sayar'adevretmişri. Ulu- sal komitede şu isimler de yer alıyor: Yazar - eleştirmen Hasan Bülent Kah- raman. ressam Hüsamettin Koçan, ti- yatro sanatçisı Tamer Levent, koreog- raf Geyvan McMillan. müzısyen Er- sinOnay, Cumhurbaşkanlığı Basdanış- manı yazar Dinçer Sümcr ve Kültür Ba- Seyfettin Kuştimur. Olimpiyatlann. Îstanbul'da düzenlenmesi kesinleşti- ğinde Ulusal Komite ile dışişleri, tu- rizm bakanlıklan ile Îstanbul Valiliği ve Îstanbul Belediyesi temsilcilerinin katılacağı bir düzenleme kurulu ve çe- şitlı sanat kurumlan yöneticilerinden olusan bir danışma kurulu oluşturula- cak. Türkiye'nin olimpiyatlara adaylığı konusu Ulusal Komite tarafindan HA- BITAT sırasında VTğitGûlöksuzaracı- lığı ile Cumhurbaşkanı Süleyman De- ınirel'e ıletilmiş. cumhurbaşkanı da konuya sahip çıkarak dosyayı Kültür Bakanlığı'na ıntikal ettırmişti. Kültür Bakanlığı, sanat olimpiyat- lanna Îstanbul 'un adav olması konu- sunda ilke karan alarak bu konunun ko- ordinasyonuyla Dış llişkiler ve AT Ko- ordinasyon Genel Müdürlüğü'nü gö- revlendirmiş ve Türkiye'nin adaylık başvurusu Paris Kültür Müşaviri ara- cılığı ile Konsey Başkanlığı'na ıletil- mişti. 1 Mart 1997 tarihindeki toplantıda konseyin Yürütme Kurulu'na seçilen Sayar, Îstanbul'a ilişkin kaygılan, özel- likle siyasal ıstıkrarsızlığı gündeme getiren sorulan yanıtladı. Türkiye'nin bu organizasyonu gerçekleştirme po- tansıyeline sahip olduğunu belirten Sayar. HABITAT-II deneyiminin gerek insan gücü. gerekse altyapı açısından Istanbul'un hiçbir eksiği olmadığını kanıtladığını vurgulayarak adayhğı- mızı savundu. Son ana dek Varşova'nın olimpiyatlan almasma kesin gözle ba- kılırken (Yürütme Kurulu'nun toplan- tısı bile Paris'teki Polonya Kültür Mer- kezi'nde yapıldı) tartışmalar sonucu tstanbul'a öncelik verilmesine ve bu karann Pans Büyükelçiliği kanalı ile Türk hükümetine duyurulmasına karar venldi. Konsey yetkilileri, önümüz- deki ay içinde Türkiye'ye gelerek cum- hurbaşkanı ve diğer yetkililerle görüş- mek istediklerini ve kesin karan bir ay sonra duyuracaklannı bildiriyorlar. Sanat Olimpiyatlan sanat yoluyla dünyada banş ve kardeşliğin güçlen- mesini hedefliyor ve yedi sanat dalın- da genç yeteneklerin ortaya çıkmasını, dünyada tanıtılmasını hedefliyor. Bu dallar, müzik, dans, sinema, edebiyat, dramatik sanatlar, plastik sanatlar ve mimarhk. Her ülke ulusal komiteler tarafin- dan olusturulacak jürilerin belirleyeceği sanatçı ve yapıtlarla sanat olimpiyat- lanna katılacak. Son değerlendirmeler. dünyaca ünlü sanatçılann katılacağı uluslararası jüriler tarafindan yapılacak. Yürütme Kurulu. 1999 Sanat Olim- piyatlan'nın ekim a>n içinde düzen- leneceğini, kesin tarihin ev sahibi ül- kenin önerisi üzerine belirleneceğini belirtiyot. TANINMIŞ MİMARLARİHALEYE KATILMADI Taksim'de belediyeye ^minıarhk dersi' OKTAYEKtNCt Türkiye'de belki de ilk kez, sadece çok az sayıdaki "da- vetii mimariann" katılımı- na açık bir proje ihalesine davetlilerin coğu katılmadı. Üstelik bu "fıyasko", Tak- sim Meydanı düzenlemesi gibi sadece Îstanbul'un de- ğil, bütün bir ülkenin günde- minde yer alan, son yıllann hiç kuşkusuz en önemli ve en "hassas" mimarhk ve şehir- cilik konusu için yaşandı. Aslında, yine aynı davet- li mimariann bir anlamda "protestosu" diyebileceği- miz bu duyarlı tutumlannın temelinde, söz konusu ihale için hazırlanan şartnamenin *mjmarhk\«şehircaikhuku- ku ve ilkekrine göre" değil, yerel yönetımdeki siyasal kadrolann Taksim Meyda- nı'na yönelik "büinen bek- teotflerine"göre hazırlanmış olması yabyor. Çünkü, "mes- • îstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, sınırlı sayıdaki davetli mimarlardan bile teklif alamayınca Türkiye'de tanınmamış iki yabancı proje bürosuyla 'baş başa' kaldı... Jeketigmi"vebunabağlıtop- lumsal ve evrensel sorum- luluklannı gözeten hiçbir mi- mar. şartnamede açıkça sö- zü edilmese bile hemen her yanıyla "Taksim'e auni pro- jesini meşrulaştınnayi n he- deflediği böylesine açığa çı- kan bir "kentsel tasanm" (!) çalışması davetine kendisini kaptıramazdı. Helekibu"kanmhk''çağ- n, üstüne üstlük "Taksinı için ne düşündüğünüzfl baştan bize rupor edeceksiniz, be- ğenirsek projevi yapabBirsi- niz" şeklindeki bir önkoşul M i m a r l a r n e d i y o r ? İhalenin 'içyüzünü' görünce katılmadılar BehruzÇinici: 1987'deki Taksim yanşmasmda2'ncilik ödülünü almış grubu oluşturan Brawn Root, Behruz Çinici, Altnğ Çinici, Can Çinici, Orhan Berg, Salih Sağlamer ve Ttırgay Ateş belediyenin davet listesin- delerdi. Ancak mimar ve aynı zamanda "büyükelçi" unvanmı kullanan Behruz Çinici, Îstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne gönderdiği 10 Mart 1997 tarihli yazısmda diyor ki: "'Bu konularda hiçbir deneyiıniveuygulaınaUn obnayan -bizim bile tanımadıgımız- pek çok büro da konuya (davet bstesine) dahil edüoüştir. (_) Mimarhk bizim için ticaret değil ibadettir. (_.) Meslek hayaümız bmımcabutipihaklere hiçbirsuretteiştirak edümemiştirj' Turgay Ateş: Yıne 1987 yanşmasında Çıniciler'e yardımcı olan şehir plancısı Dr. Turgay Ateş de Mimarlar Odası'na gönderdiği açıklamasmda diyor ki: "Beledive beni şahsen zaten davet etmedi Bu nedenle davenHer ustesinde adımın çıkması yanhşbr. Şehir Plancılan Odas uyeshim ve MimarlarOdası'nın bu projeye almış otduğu tavTin da yanındayım." Prof. Dr. Necati İnceoğlu: Aynı yanşmada 3'üncülük ödülünü alan proje ekibindeki Prof. Dr. Necati İnceoğlu, Prof. Dr. Mine İnceoğju, Prof. Dr. Ahmet C. Yıkhza ve Prof. Dr. Hasan Şener de kendilerine davet geldikten sonra, daha bu ihalenin "içyüzünü" görür görmez katümayacaklannı belediyeye ilk önce bildiren mimarlar. altında ve neyi istedikleri de açıkça ortada olan bir "siya- sal kadro" tarafindan yapıl- mışsa elbette ki yine meslek onuruna bağlı hiçbir mimar bu "oyumın" piyonu olma- yı kabul etmeyecekti.., Nitekim Mimarlar Oda- sı'nm da tüm bu hukuk dışı ve meslek etiğiyle bağdaşma- yan ihale koşullan karşısın- dayaptığı "Kanbn»in v ' çag- nsını da yerinde bulan davet- li mimarlar, değişik biçimler- de gerekçelerini de açıkla- yarak 11 Mart 1997 tarihin- de teklif vermek yerine pro- testo etmeyı yeğlediler. Hat- ta, çağnlılar arasındaki bir "Malezyah" mimann da "Meslek odası eJeştiriyorsa ben bu işte yokum" dediği öğrenildi... Böylece adı "ihakkomis- yonu" olan ve hemen tümü Büyükşehir Belediye Baş- kanı ve siyasal kadrosunun "hizmet anlayışuu" yürüt- mekle görevli bürokratlar- dan olusan Belediye Encü- meni. her nasılsa teklif ver- meyi "davet edilişlerinc" uy- gun gören "üç" proje firma- smı karşışmda buldu. Bun- lardan mimar Ahmet V'efîk Alp proje süresini yetersiz bularak ihale teminatını ya- tırmayınca geriye "hangi mi- mariaria çalışacaklan" bile belli olmayan, ancak sadece bir "avan proje", bir "149 mflyar lira", diğeri ise "69 mflVar Hra" gibi yüksek be- delîeT isteyebilen "ESFRA" ve "PARSONS" isimle iki firma kaldı... İşte böylesi bir süreçten sonra Recep Tayyip Erdo- ğan ve arkadaşlannm şimdi bu iki yerli ve yabancı or- taklıktan biriyle "Taksim için pazarhğı'' bitirip bitirmeye- ceğini bilemiyoruz. "Paaur- hk" diyonım, çünkü ihale şartnamesi, öngörülen proje işinin davetli mimarlar ara- sında "pazarhkusuluyie" ve- rileceğini belirtiyordu. iha- le sonuçlandınlsa bile proje- den çekiien duyarlı mimar- iann "hukuk savaşımlan" bu pazarhğı boşa çıkanr... RASGELE / RAİFERTEM Doğan Avcıoğlu'ndan söz etti İlhan Selçuk köşesinde. Hiç ağzından düşürmediği sigarasıy- la çıkagelmiş. "llhan, ben ne demiştim: 2000'e dek yaşaya- cağım ve haklı çıkacağım. - Evet. Yaşamadım, ama haklı çıkmadım mı?" Gülümseyerek ayrılmış Doğan Avcıoğlu. Yazıyı okuyunca. Geldi karşıma oturdu Avcıoğ- lu. 12 Mart 1971 günleri. Ankara Mamak Cezaevi. Koğuşta bir gece vakti. İki kâğıt çıkardı. Yazdı. "2000 yılına dek yaşayacağız. Türk devrimini ya- pacağız." Imzaladık, ceplerimize koyduk. Saklıyo- aım. llhan Ağabeyimizin belirttiği gibi. Bağımsız bir ulus olarak yaşayabilmemiz için. Askerin desteğini ka- çınılmaz sayardı Avcıoğlu. Milli Güvenlik Kurulu da görüşünü işte açıkladı: Ümmet değil, millet olarak yaşayacağız. Doğru... Kitaplannın bazılarını Mamak'ta yazmıştı Avcı- oğlu. Elimden bırakamıyorum. Ulus olarak yaşa- mak isteyen herkesin okuması gerekli. Bakın tam kitaplı günlerdeyiz. Izmir'deyiz. TÜ- YAP Kitap Fuan'nda. Kültürpark'ta. Bu yıl ikincisi yapılıyor. Umudumuz nice yıllara... Yazarlanmızfuarda. Kitaplarını imzalıyorlar, söy- 2000'e Uç Kala leşiyorlar. Yazarla okuyucu baş başa. Tam günle- rinde... Dönelim Avctoğlu'na. YÖN günlerine. Ne umut- laıia başlamıştık 60'lı yıllara. 1961 Anayasası yü- rürlüğe girmiş. Siyasi, sendikal, kültürel örgütler! Türk devrimine yönelmişti. YÖN dergisi sözcü- lüğünü yapıyordu devrimci düşüncenin. 27 Ma- yıs 1960 devriminin aydınlığtnda. Ordu, gençlik, aydın el ele... 28 Nisan'ın acılarını unuttunmuştu bizlere. Umut- la bakıyorduk yarınlara. 50'li yıllardan sonra. Ata- türk devriminin aydınlığına yönelmişti Türkiye. Sonra. 12 Mart, 12 Eylül. Acı ama. Sankt 27 Mayıs devrimine karşı... Geldik bugünlere. Baksanıza halimize. Hacı, ba- cı... Arkalarında din tacirleri. Sanklı cüppeli. Ya bizim devrimci geçinen partilere ne demeli? Bölük pürçük, paramparça. Karşı devrimcileri unuttular. Birbirleriyle boğu- şuyorlar. Ne yaptıklan belli değil. Toparianmanın zamanı geldi, geçiyor. Lider par- tisi değil, fikir partisi isteniyor. Ne yapacaklarını, nasıl yapacaklarını, kimlerle yapacaklarını belirle- meleri gerekiyor. Bu da program ve kadro işi. Atatürk devriminin yolunda. Demokratık sistem- de. Yaşamak isteyenlere. 2000'e üç kala. Rasgele... TÜSIAD 6 Temel eğitim 8yd olsun 9 tstanbul Haber Servisi - TÜSİAD, "dünyadabüimsel veteknolojik alanda yaşanan başdöodürücü getişmeteri ya- katamanın vazgeçflmez önko- şulunun temel eğjtimin 8 vıla çıkanlması olduğunu" bıldir- di. Eğitim-Sen de, 8 yıllık ke- sintisiz eğitime "bîr an ön- ce" geçilmesini istedi. TUSİAD tarafindan yapı- lan yazılı açıklamada, 20. yüz- yılın son çeyreğinde yaşanan tüm gelişmelerin, dünyanın yeni bir çağa doğru hızla iler- lediğini gösterdiği belirtile- rek bilginin gücünden yarar- lanamayanlann "ka> ı bedecek- ler"safinda yer alacağı kayde- dildi. Türk toplumunun, bil- ginin gücünden yararlanma- sının, kaybedenlerin değil, kazananlann safinda yer alrna- sıyla gerçekleşeceği vurgu- lanan açıklamada. kazananla- nn safinda yer almanın koşu- lunun öncelikle eğitim ala- nmda atılacak zorunlu adım- lann hızla gerçekleştirilmesi olduğu görüşü savunuldu. Açıklamada şöyle denildi: "Türkiye'nin eğitim sorunu, kuşkusuz çok yönlü ve çok bo>ııt]u bir sorundur. Bu so- run, ülkemirin diğer sorunla- rmdanbağımsız oiarak ek ab- namaz. Ancak dünyada bi- limselveteknotojik alanda ya- şanan başdöndürücü gefişme- leri yakalayabümenin vazge- çümez önkoşulu. zorunlu eği- timin 8 yıla çıkanlmasıdır." Öte yandan Eğitim-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Alaattin Dinçer de yaptığı açıklama- da, 8 yıllık temel eğitimin 25 yıldırtartışılmasına karşın ge- cikmiş bir uygulama olduğu- nu kaydetti. Uygulamanın ge- ciktirilmesinin temel nedeni- nin siyasi olduğunu belirten Dinçer, siyasilerin bugüne ka- dar konuya "üa yüzlü" bir fu- rumla yaklaştıklannı savun- du. e-posta : tan (a voK com. tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle