23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 MART 1997 PAZARTESİ 8 DIŞ HABERLER Çin'in başkentinde meydana gelen patlamalan 'Doğu Türkistan Azadlık Teşkilatı'nın üstlendiği öne sürüldü Pekm'de UygurkorkusuDış Haberter Servisi - Pekin'de geçen perşembe ve cuma günleri meydana gelen bombalı saldınlann bağımsızlık yanlısı Uygurlar tarafından gerçekleştirildiği öne sürüldü. Saldınlann üstlenılmesınden önce, Pekin polisinin kentte yaşayan Uygurlara karşı önlemleri arttırdığı bildirildi. Doğu Türkistan Milli Merkezi'ne yapılan bildiride. Pekin'deki bombalı saldınnın, "Şarki Türkistan Azadlık Teşkilatı" Pekin Fedaileri tarafından gerçekJeştırildiği belırtildi. Telefonla merkezi arayan bir örgüt yetkilisi, bombalama eylemlerinin süreceğini bildirdi. Örgütün Almaatı'da bulunan "Ahmet" takma adlı temsılcisinin de haberi doğruladığı kaydedildi. "Sincan tam özgüıiük ve bağunsızhğa kavuşana kadar eylemlerin sürdürükeeğrni betirten temsilcL, Çin'in Sincan'daki baskıcı yönetiminden intikam almanm başka yolu bulunmadığı savunuldu. Doğu Türkistan Merkezi tarafından gazetelere v eajanslara gönderilen basın bildirisinde de Sincan'da 5 şubattaki ayaklanmadan bu yana 5 bin kişinin gözaltına alındığı belirtildi ve 1600 tutuklunun nedrede olduklannın • Örgütün saldmlan üstlendiği yolundaki haberlerden önce, Pekin polisinin dükkân görevlilerinden aynlıkçı saldmlara karşı uyanık olmalannı, taksi sürücülerinden de arabalanna Uygur görünümlü kişileri almamalannı İStedİğİ bildîriliyor. Pekin'deki padamalann ilki işlek DongdaJdao Caddesi'nde meydana gekü. da bilinmediği kaydedildi. Türkistan'da bulunan 22 Türk polisi, bu saldından önce perşembe Merkezin basın bildirisinde aynca, işadamını her gün sorguya günü de kentin doğusundaki işlek tutuklananlar arasında Türk işadamlan çekilmektedir" denildi. Pekin'de cuma Dongdakiao Caddesi'nde bır patlama da bulunuyor. Güvenilir bir kaynağa günü bir otobüste meydana gelen meydana geldiğini, ancak ölen ya da dayanılarak verilen haberde, "Doğu patlamada 10 kişi yaralanmıştı. Pekin yaralanan olmadığını bildirdi. Bu saldınlan önce üstlenen olmamasına karşın, Sincan'daki bombalı saldınlann hemen ardından meydana gelmesi nedeniyle Pekin polisinin Uygurlardan kuşkulandığı ve güvenlık önlemlerini arttırdığı bildirildi. Pekin polisinin taksi sürücülerinden elinde paket bulunan yalnız ve Uygur görünümlü kişileri arabalanna almamalannı istediği belirtilıyor. lsminin açıldanmasını istemeyen bir taksi süriicüsü, Fransız AFP muhabirine "Cumartesi günü bir özel topianü yapddı. Bizden dikkatli olmamız ve Sincan"dan hiç kimseyi arabalarunıza almamamız istendi7 " dedı. Pekin'deki dükkân görevlilerinden de "aynlıkçı saktınlara* karşı uyanık olmalannın ıstendiği bildinliyor. Geçen perşembe günü Çin parlamentosunun başkan yardımcısı \Vang Hanbin, bombalı saldın ya da adam kaçırma gibi eylemlerin cezalanmn 10 yıl ağırlaştınlacagını açıklayarak "Baa bölgeterde terörist eylemlerin doğasma uygun saldınlar gerçekleştirilmiş ve büyük zarara >oJ açmıştır. Bu tür eylemlere karşı adımlar atüması zorunlu obnustur" demişri. Yeltsin aktif siyasete döndü *Sfiyazov-Kerimov sürtüşmesi sürüyor BDT'nin Orta Asya'daki 5 ülkesinin liderieri geçen günlerde Aral Gölü'nü kurtaımak için bir kez daha bir araya geldiler. Aral'ın kurtanlması amacıyla oluşturulan vakfın yöneticilığini 4 yıldtr yapan Kazakistan Başkanı Nursultan Nazarbayev, görevini özbekistan Başkanı Islam Kerimov'a bıraktı. Ancak Türkmen lider Saparmurad Niyazov'un, Kerimov'un yöneticiliğinden rahatsız olduğu kulisterden sızdı. Afganistan'daki savaş da 5 lider arasındaki aynlığı ortaya koydu. Son gelişmelerden ve Taleban'ın yayılması ihtimalinden Tacik lider Emomali Rahmonov ve Özbek lider Islam Kerimov oldukça rahatsız olurken Kazak ve Kırgız heyetleri konuya fazla ilgi göstermediler. Niyazov ise bölgedeki gelışmeler ne olursa olsun tarafsızhğa dayanan politikasını aynen sürdüreceğini belirtti. Rusya iktidan 6 martta biz- zat Başkan Boris Yettsin ta- rafından masayayattnldı. Ger- çi Yeltsin, parlamento alt ve üst kanatlannın birieşik oturu- munda yaptığı konuşmada, somut bir dil yerine Komünist Partisi döneminden kalma "li- der birkaç dakikada her soru- nu çözer" üslubunu ve tumtu- raklı cümleleri kullanmayı yeğledi; ancak yine de önem- li konulan gündeme getirdi. Ülkede düzenin kalmadığını, rüşvet ve yolsuzlukların her yerde egemen olduğunu, en başta da iktidann çürüdüğü- nü, yani "balığın baştan kok- tuğunu" ortaya koyan Yeltsin, bütün bu sorunlan kendisinin çözeceğini savundu. Rusya li- deri her şeyden ve herkesten yakındı: Hükümetten parla- mentoya, içişlerinden savcılı- ğa tedar herkese çattı. Bunu yaparken eleştirdiği kişilerin ve organlann başa gelmesin- de ve denetlenmesinde temel soaımluluğun kendine ait ol- duğunu unutmuş göründü. Hatta 27 martta iktidara karşı düzenlenecek kittesel eylem- leri ve grevleri destekleyerek neredeyse muhalefete geçtı(!) Ancak iktidardaki başıbozuk- luğa ve mafya çetelerine kar- şı mücadele hedefini ortaya koyarak önceki konuşmalan- na göre daha önemli ve riskli bir adım atmış oldu. Sekiz aylık bir aradan son- ra siyaset sahnesine dönen Yeltsin'in, 6 mart konuşma- sındaki hedeflerin gerisinde kalması ve vaatlerini bir kez dahayerine getirememesi ha- linde, hem kendisinin hem de Kremlin iktidarının durumu- nun çok daha zoriaşacağı açık. ı Hükümette bugünlerde cid- di değişiklikler yapılacağı açıklandı. Ama en büyük de- ğişiklik, Anatoliy Çubays'ın geniş yetkilerle Başbakan Vıktor Çernomırdin'in yar- dımcılığına getirileceğinin bil- dirilmesiyle netleşti. Çu- bays'ın, liberal ekonominin, Uluslararası Para Fonu ve ye- ni Rusya burjuvazisi ile iktidar arasındaki iiişkilerin başlıca mimarlanndan biri olduğu kuşku götürmüyor. Komüntet- ler, halkın nefretini kazanmış bir kişinin yeniden önemli bir göreve getırilmesiyle iktidann herkese meydan okuduğunu, bundan böyie mafya çeteleri- nin gücüne güç katılacağını savunuyorlar. Tarafsız çevre- ler ise Çubays'ın ekonomide radikal önlemler almak için başbakan birinci yardımcılığı- na getirildiğinin attını çiziyor- lar. NATO Asya'ya doğru genişliyor NATO, yalnızca Dogu Avrupa'da değil, Kafkasya'da ve Orta Asya'da da yeni yandaşlar bulma çabasını arttınyor. Kafkasya'da Azerbaycan ve Gürcistan'la ilişkileri iyi olan askeri blok, Orta Asya'da da özetlikle Özbekistan1 la bağlarını güçlendiriyor. Ermenistan, uluslararası alanda en başta Moskova'yı dikkate aldığını açıkça belli ederken tarafsızlık politikasına bağlılığını her fırsatta dile getiren Türkmenistan, ihtiyatlı davranıyor. Sorunlan başından aşkın olan Tacikistan'ı bir kenara bırakırsak geride Kazakistan ve Kırgızistan kalıyor. NATO ile iyi ilişkiler kurmaya çalışan Kazakistan, yinede araya mesafe koymaya gayret ediyor. • Geçen günlerde Başkan Nursultan Nazarbayev'in, paktın yeni üyelerle genişlemesinden Moskova'nın rahatsız olduğunun gözden kaçınlmaması ve bu konuda acele etmenin yanlış olacağını söylemesı önemliydi. Genellikle Kazakistan'la biriikte davranan Kırgızistan ise paktla ilişkilerini daha hızlı geliştirmeye başlıyor. Onümüzdeki eylül ayında bölgede başını NATO ve Kırgızistan'ın çektiği ortak bir askeri tatbikat yapılması planlanıyor. KULTUR «SANAT 293 89 78 (3H»T) lud KUVAYI MİLLİYE KADINLARI Vazan NazihtAmz Yöneter ŞaktGOramr GRİtUİİR - TOHI SRflflTîORİH! seRnmiH HURSIÜH! GÛLMİNE SANAT MERKEZİ Zertm» U» Sporaı Sofc. 12 8AKIRKÖY T* (0212) 571 60 16 «5»mt» 21.00 Galeri Atölye ilanlarmız için: 293 89 78 (3 hat) Hatf Çaran - Y«dMp«Opmfcn S*wtfndt Ttpttp O» No 160. Ttr*>f T*2«635t6 SOBOL Tı - i h t : - 1 AHMET NECDET "- K ! ; '. MURATKARASU TEONtAN KUMBARAC1B&SI •uil-. ALPERMARAL - HEOGRAFi NASUH BARIN ~ :< TASAR1MI: ÎLHAN ORHAN - >HNR Vfc KOSTUf.1 TASAH'.' KOLLEKT1F ÇALISMA - J ^ L A "ASAHIMI EVVAKLUSEK Mu^ıMı Oyun |2 Pr-rCİCI 9 Mart'tan itıbaren Pazar 19.00-P.tesı 20.3O TIVATRO-TİNİM VENI OYUNU IMLHANYÜZSEVER CENGİZYÛZSEVER SERGİSİ 27 Şubat- 22 Mart 97 II tfcttSI Not OakMvnıı P&ıaf gunO hanç h«fgOn 11 OO - 19 00 vaıı «Ç*IH D 303 B«yo0h>-İMftnt>u< «tFa« (0212) 245 15 oa rtilinıhııııe SdLviesi / Lokcuıtıı Bar s Kültür Sanat ilanlarmız için: 293 89 78 (3 hat) Deniz Türkali ŞARKISINl ARAYAN KADIN Gitur: * )nıır TopjrUık 12-19-26 M;ırt 25.00'de SehaMuhtar Caddesı 69 A I#sım tTürkıye Bektrik Kurumuiiıarsısındaki sokakı Rez: 256 66 54 - 256 66 97 Suçhılara karşı aşın sertliğiyle tarunan Rııs polisi, uyuşturucu karşBinda çaresiz. Rusya uyuşturucu merkezi oluyor Yeni zenginlerin kokain merakıDış Haberier SaMsi - Rusya'nın, Avrupa ve Kuzey Amerika'ya akan uyuşturucu tra- fiğinde önemli bir köprü olmasının yanı sı- ra, özellikle yeni zenginler için uyuşturucu pazan haline gelmesi polisi harekete geçir- di. Rusya'da serbest piyasaya geçişın ardın- dan türeyen zenginler arasında kokain kul- lanımının hızla arttığı, seçkin kulüplerde ko- kain partileri düzenlendigi bildinliyor. Rusya'daki Uyuşturucu ile Mücadele Bi- rimi Başkanı Nikolay Nikolayev Sovyetler Birliği'nin 1991 yılında yıkılmasından son- ra, ülkedeki uyuşturucu kaçakçıhğının her yıl yûzde 70-100 arasında artış gösterdiğini açıkladı. ABD Dışişleri Bakanlığı. geçen ay Rus- ya'daki uyuşturucu trafiğinin önünün kesil- mesi için acil tedbirleT alınmasuu istemişti. Rus yetkililer, gençler arasında uyuşturucu kullanımının son üç yıla kıyasla yûzde 500 arttığını açıkladılar. Moskova'dakı bir polıs yetkilisi, uyuş,turu- cunun daha çok Hindistan, Afganistan, Al- manya, Baltık ülkeleri ve Latin Amerika'dan getirildiğini belirterek uyuşturucuyu kapsa- yan suç oranının hızla arttığını söyledi. Polis kayıtlanna göre, Moskova'da 1995 yılında uyuşturucu ile ilgili 3 bin suç işlenir- ken bu oran 1996 yılında 5 bine çıkmış. 1997 yılının sadece ocak ayında uyuşturucuyu kapsayan suç sayısı 672. Rusya gümrük hizmetleri bünyesinde ça- lışmalannı yürüten uvıışturucu ile mücade- le biriminde 500 kişi görev alıyor. Ülkede uyuşturucu ile mücadelede vermek üzere ba- ğımsız bölgesel teşkılatlann kurulduğu, an- cak Rus polisinin uyuşturucu ile mücadele- de pek tecrübe sahibi olmadığı belirtiliyor. Nikolayev, 1993 yılında bir gemide Ko- lombiya'dan yüklenmiş 2 ton kokainin ele geçirilmesinin ardından ümanlann daha sı- kı denetlendiğini belirtiyor. ANKARA 5. İCRA DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN DosyaNo: 1996'5466 Alacaklı: tlksan Turizm lşletmecılık San. Tıc. A.Ş. Vekıli: Ö. Emre Aksoy Borçlu: Tacettın Pektezel Adresi: Mustafa Kemal Bulvan 207. Sk. 1-C Bomav&izmir Borç miktan: 69.912.396.- TL Yukanda yazılı borç ve masraflan işbu ıcra emrinıı^ ılanmdan itıbaren yedi güne on beş gün ilavesi ile 22 gün içinde ödemeniz (vermemz) İc. If. K.'nin 32. maddesi gere- ğince bu süre ıçınde borcu, temınatı ödemez, vermezseniz tetkık merciıden ve>a Yargı- tay'dan veya mahkemenm iadesi yolu ile aıt olduğu mahkemeden ıcranın gen bırakılma- sına daır bir karar getirmediğinız takdırde cebn ıcra yapılacağı yine bu müddet içinde 74. madde geTeğince mal beyanında bulunmanız. beyanda bulunmaz veya hakikate ay- kın beyanda bulunursanız 337. ınadde gereğınce hapıs ile cezalandınlacağıruz. Yukanda yazılı ışbu ıcra emnnin teblığ tanhinden itıbaren 22 gün süre içinde yapma- nız, aksi halde 30. madde gereğınce ılam hükmünün icraen yenne getırileceği ış yalnız tarafinızdan yapılmasma daır ise bu süre ıçınde yapılmaması hahnde 343. maddedeki cezayı gerektıreceğı ılanen teblığ olunur. 26.02.1997 Basın: 8896 YILDIZELİKADASTRO MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1994/55 Karar No: 1996/22 Davacısı Şeref Sanyıldız tarafından Ömer Sanyıldız. Kazım Kurt, Maliye Hazinesi aleyhine açılmış bulunan işbu kadastro tespitine ıtıraz da\asmın yapılarak bıtinlen açık duruşması sonunda; Mahkememizce 6.6.1996 tarih 1994/55 esas. 1996'22 karar sayılı ilamı ile davacı Şeref Sanyıldız'ın açmış olduğu kadastro tespitine ıtiraz davasının res- men kabul kısmen reddi ile dava konusu Dırekli Köyü Cımhanı mevkıinde bulunan 126 ada, 10 parsel sayılı taşınmazın 1/2'sinın davacı Şeref Sanyıldız adına l'2sınin ölü da- valı Ömer Sanyıldız adına. yine aynı köyün K.öyarkası mevkiınde bulunan 139 ada, 21 parsel sayılı taşınmazın l/4"ünün davacı Şeref Sanyıldız adına, 3 '4 hissesının ölü dava- h Ömer Sanyıldız adına, yine aynı köyün Yenice mevkiinde bulunan 138 ada, 63 parsel sayılı taşınmazın 1 '2"sınin davacı Şeref Sanyıldız, 1/2 hissesinın davalı Hazine adına, yi- ne aynı köyün Yenice mevkiınde bulunan 138 ada, 57 parsel sayılı taşınmazın \>2 hisse- sinin davacı Şeref Sanyıldız adına, 1/2 hıssesinin ölü davalı Ömer Sanyıldız adına, yine aynı köyün Oğlakçı mevkiınde bulunan 107 ada. 208 parsel sayılı taşınmazın 1 <4 hisesi- nin davacı Ömer Sanyıldız adına, 3^4 hissesinın ölü davalı Örner Sanyıldız adına tapu- ya kayıt ve tescılıne, bu davada davacı tarafından yapılan 3.975.000.- TL yargılama gı- derinın 1/2'sinin da\"acı üzennde bırakılmasma, geriye kalan 1/2'sinin davalılardan alı- narak davacıya venlmesine, 726.300.- TL harcın dahilı davalılardan alınmasma karar ve- rilmış olup; İşbu ılam davalılardan Kazım Kurt'a teblig edilemediğınden ışbu üamın ya- yımlandığı tarihten bır hafta sonra adı geçen davalıya teblığ edilmış sayılacağı onbeş gün sonra ılamın kesınleşeceği ilan olunur. Basın: 8957 TURNIKE SEMIH GUNVER Yalnızlığa Itilen Türkiye Avrupa Birliği ülkelerinin Hıristiyan demokrat parti- leri başkanlan 4 mart sah günü Brüksel'de toplandı- lar ve Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üye olarak alı- namayacagı hususunda görüş birliğine vardılar. Bu kararlannı ilk defa kamuoyuna açıkça bildirdiler. Bu li- derlerin başını Almanya Başbakanı Helmut Kohl çe- kiyordu. Toplantıda Ispanya, Italya, Belçika, Irlanda ve Lüksemburg başbakanlan da bulunuyordu. Avrupa Hıristiyan Demokrat Partiler Başkanı WiHried Mar- tens, "Bizim için Türkiye AB 'ye tam üyeliğe aday bir ülke değil. Bu konuda birkonsensus ortaya çıktı. Şu anda, biz bir Avrupa medeniyetı projesi önündeyiz" açıklamasını yaptı. Olumsuz karar acı ve sertti. Gerçi karar hükümet- ler değil, partiler düzeyinde alınmıştı. Fakat, Türki- ye'ye daha yakın olarak bilinen Hıristiyan demokrat- lann görüşü bu olunca sosyalistlerin, komünistlerin, yeşillerin hatta liberallerin Türkiye'ye bakışlan daha farklı olamazdı. Oysa, son Milli Güvenlık Kurulu top- lantısından sonra Cumhurbaşkanı Demirel, Helmut Kohl'e ve Jacques Chirac'a destek isteyen mektup- lar yazmış, Tansu Çiller telefona sanlıp başta Was- hington, Avrupa başkentlerinden yardım ve anlayış is- teklerinde bulunmuştu. Bu yanrt Ankara'daacı biret- ki yaptı. Dışişleri Bakanlığı tekrar hücuma geçti. Çil- ler, Ankara'daki AB büyükelçilerini, dert anlatabilmek için yemeğe çağırdı. Martın 14 ve 15'inde bakanlar ko- mitesi toplanacak, Türkiye'nin 1997 Eylülü'ndeyayım- lanacak AB aile albümüne alınıp alınamayacağını in- celeyecek. Sonuçta fazla umutlu olmamamız gerek. Benim için Brüksel karan bir sürpriz olmadı. Tah- minlerimin gerçekleşme yolunda olmasına üzüldüm. Türkiye her geçen gun dış dünyada yalnızlığa doğru itilmekteydi. 30Aralık 1988 tarihindetamamladığım "Kızgın Dam Üzerinde Diplomasi- Avrupalı Olabilmenin Bedeli" adlı kitabımı şu satırlarta bitirmiştim: "Türkiye'de, demokrasi Batı Avrupalılann anlayışı düzeyine ulaşmadığı, halkın haklanna sahip çıkma- dığı, irticanın sinsi sınsi olmaktan çıkıp açıkça yayıl- masının önlenmediği, ekonomimizin düzlüğe çıkan- lamadığı, nüfus patlamasının ve işsizliğin önleneme- diği, sosyal adaletin sağlanamadığı, Türk Silahlı Kuv- vetleri'nin kışlalannda kalmayı kesin olarak kabulle- nemedikleri, vatandaşlar arasında din, mezhep, ırk, renk gözetilmeden eşıt haktarın yaratılmadığı, kültü- rûmüze ve geleneklehmize sadık kalmakla beraber Batı felsefesine ayak uyduramadığımız sürece, Av- rupalı telakki edilebilecek veya bizler Avrupalı olabil- mek satnimi isteği içine girebilecek miyiz? 'Brüksel kapılannda bekletildiğimiz bir devrede, bu hayati sorunun yanıtını vermek devletin bekasını elle- rinde tutan siyaset adamlanmıza düşmektedir' Artık karanmızı vermelıyiz. Avrupalı mıyız? Yoksa, Avrupa'ya takılı kalmakla yetinecek miyiz?" Aradan dokuz yıl geçti. Bugün Avrupa'dan daha da uzaktayız. Yapmamız gereken hususlarda ciddi adım atamadık. Vaatlerimizi yerine getirmedik. Ne demok- rasimiz yoluna girdi, ne insan haklannı düzettebıldik. Ekonomi bataklıktan kurtulamadı. Işsizlik arttı. Para değerini süratle yitirmeyi sürdürüyor. Enflasyon hızını kesmedi. Fiyatlar durmadan yükseliyor. Ülke içinde yolsuzluklar, çeteler, vurgunlann önü alınamıyor. Din istisman son haddıne ulaştı. Laiklik tehdit altında. Si- lahlı kuvvetler endişelerini Milli Güvenlik Kurulu'nda açıkladılar. Hükümet ciddi bir uyan aldı. Önümüzde- ki günlerde neler olacağını kestirmek mümkün değil. REFAHYOL hükümeti topallaya topallaya yürüme- ye çalışıyor. Erbakan, Türkıye'nin geleceğini Doğu ve Müslüman ülkelerie işbirliğinde görüyordu. Bu po- l'rtikasını hareketleri ile de belirtti. VVashington ve özel- likle Almanya kaygıya düştüler. Ankara'ya güvenleri kalmadı. Batı mesafesini aldı ve nihayet Türkiye'yi başka bir dünyanın temsilcisi olarak değeriendirdiği- ni açıklamaktan çekinmedi. VVashington'la da ara- mızda gerçek bir dostluk havası mevcut değil. Bu arada doğu ile ilişkilerimiz düzeldi mi? Iran'la diplo- matik temsilcilerimizi karşılıklı geri çektik. Bağdat'la mesafeliyiz. Suriye dostlanmız arasında değil. Erba- kan'ın D^8'leri hayal dünyasındayaşamını sürdürüyor. Moskova ile Ankara arasında soğuk rüzgâriar esiyor. Derlenip toparianmamızın zamanı gelmiş geçiyor. Bu hükümetle bir yere gidemeyiz. Ne ciddi ve hayati kararlar alınabilir, ne dış dünyada güven sağlanabilir. Çıller'in aylardır Avrupa'ya yaptığı vaatlerin hiçbirisi gerçekleştirilemedi. İnsan haklan yüzüstü bırakıldı. Kürt sorunu gittikçe siyasileşiyor, Yunanistan'la ara- mız ümrtsiz şekilde açık. Türkiye Avrupa dışında bı- rakılırsa, Kıbns sorunu da büyük zorluklara girer ve Kıbns'ın AB'ye alınmasma Ankara asla nza göstere- mez. Avrupa'dan kopanlacak Türkiye'nin tek seçeneği ABD olacaktır. ABD ile yeniden dostluğu ve karşılıklı güveni sağlayacak ne Erbakan, ne itiban çok sarsıl- mış olan Çiller'dir. VVashington'a ciddi, güven verici yeni bir muhatap bulmak şarttır. Yoksa, ümitsizlikler içinde tek başımıza kalınz. BAŞBAKANLIK GUMRUK MÜSTEŞARLIĞI İSTANBUL GÜMRÜKLERİ BAŞMÜDÜRLÜĞÜ (Hukuk lşleri ve Kaçakçılık Şb. Md) Sayı: 09'HİK. 1051970 (34 PL 804) 787 759 Konu: B.07.0.GÜM. 1.10.00 îstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin esas: 991/253 sa- yılı kesinleşmiş kararlan uyannca ıdaremıze 1.292.000.- TL para cezası ödemeye yükümlü Tüıker Ayseli - Sezai Çelik mahkeme karannda belırtilen adreslennde buluna- madıklanndan para cezası tahsıl edılememiştir. Tebligata esas olacak başkaca bır adreslen de bılinme- diğinden, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28 ve 29. mad- delerine göre "ilanen tebhğine" karar venldı. Tebligat yenne kaım olmak üzere teblığ olunur. Gümrükler Başmüdürii Basın: 8614 GAZİPAŞA ASLİYE HUKUK HÂKLMLİĞİ'NDEN DosvaNo. \996,8t D. Günü: 1.4.1997 Davacı Reyhan Çelık \ ekılı Av. Erdoğan Toktaş tarafindan davalı Veli Çelik aleyhine mahkememize şiddetli geçimsiz- lik sebebiyle boşanma davası ve müşterek çocuklan için 2.000.000 TL. ayhk ıştırak nafakasının alınmasma karar ve- rilmesi ıstemı ile dava açılmıştır Davalı adına çıkartılan da- va dilekçesınin davah>a teblığ edilemediğı ve bütün arama- lara rağmen adresi de tespıt edilemediğınden davalıya ılanen tebligat yapılmasına karar venlmış olmakla Karar gereğınce davacı Revhan Çelik tarafından davalı Gazıpaşa Aydıncık kö- yünden Yusuf oğlu Veli Çelık aleyhine mahkememize şiddet- li geçimsizlık sebebiyle boşanma ve müşterek çocuklan için aylık 2.000.000 TL ıştirak nafakası davası açılmışnr Yuka- nda ad ve soyadı belirtılen davacı tarafından davalı aleyhine boşanma davası ve nafaka davası açılmış olduğundan davalı- nın işbu ilanın gazetede ilan edilmesi sonucu kendisine ilanen tebligat yapıldığının ve duruşmasının 1.4.1997 günü &aat 8.30'da duruşmaya gelmediğınız takdirde gıyabınızda dunış- mava devamla birkararverileceği HUMK'nun 213,377. mad- deleri uyannca ılanen tebliğ olunur. Basın: 4875
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle