Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 MART 1997 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
J4I1% I T £
Istanbul
Edirne K
_8 Sinop 7 Adana PB U
_
5 Samsun
8 Mersin PB 15
Çanakkale Y 9 Trabzon Y 9 Diyarbakır PB 9
Kocaelı Y 9 Giresun
Izmir 14 Ankara
_Y 9 Şanlıurfa PB 12
Manisa Y 14 Konya
_7 Mardın
6 Siirt
PB
PB
Aydın
Denizli
Y 16 Eskişehır 7 Hakkâri
13 Sıvas PB 4 Van
ÇB -5
Zonguldak Y 7 Antalya Y 14 Kars
ÇB -4
ÇB -2
Yurdun kuzey ve batı
kesımlen çok bulutlu,
Marmara, Karadenız,
Ege.BatıAkdenızıleiç Londra
Anadolu'nun batısı ya- Paris
ğışlı geçecek. Yağış-
lar, Trakya, Batı Kara-
denız'in ıç kesimten, Iç
Ege'de karia kanşık Amsterdam PB 12
yağmur ve kar; dığer Madrıd PB 18
yerterde yağmur şek-
lınde olacak. Hava sı-
caklığı, yurdun kuzey
batısında azalacak Budapeşte PB 14 Münıh PB 14
Roma
Beriin
Sofya
Brüksel
PB 13
PB 15
PB 17
PB 15
ÇB 6"
PB 15
Atina
Mılano
Oslo
Helsinki
Stockholm
Belgrad
Viyana
Bonn
Y
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
14
19
6
4
2
11
14
16
Taşkent
ASYA
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
PB
Y
Y
PB
Y
PB
PB
4
7
5
4
9
6
10
15
Şam B 12
bulutlu : Sıs Bulutlu k
Çok bulutlu ı Yağrrurtu
W.JW=J»
Kartı S u l
" * * Gok gurültülü
( r U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
keli'nin çevresınden yansıyan haberlere dayanarak
gazete, "Türkiye'nin ilkIslamcı Başbakanı Erbakan
güçlü askeriere boyun eğecek gibi bir izlenim ver-
miyor" diye bir yargıda bulunuyor.
Yazının tarihi 5 mart... Aynı gün Takkeli, MGK ka-
rarlannın virgülüne dokunmadan imzayı basıyor.
MGK kararlarını imzalayan Takkeli Başbakan,
"boyun eğmeyecek askerlere" ıfadelerini yazan
Frankfurter'den başlayarak ABD'deki bütün gaze-
telere yalancılar, yalancılar" diye bağıracak mı aca-
ba?
' Oysa, gerçek yalancılann kimler olduğu tanıkla-
hyla ortada. Örneğin, sıkıyı gören Takkeli Başba-
kan'a göre MGK bildirisiyle kararlarını TBMM'ye
götürmeyi "akıllanndan bile geçirmemişler."
- Oysa Şaibe Hanım, Takkeli ile saatler boyu ko-
nuştuktan, başkanlık divanı toplantısından sonra,
"Erbakan< la görüş birfiğine vardık. MGK kararian
Meclis te bir genel görüşmede ele alınacak" deme-
miş miydi?
Takkeli'ye göre bir şeyler söylemiş, ama içinde
TBMM vb. gibi ifadeler yok(muş).
Şaibe mi? O yalana alışık. Sustu!
Yalanın dik âlâsı Şaibe Hanım'dan; MGK karar-
larını Meclis'e götürmeye Takkeli ile biıiikte karar
verdiklerini açık seçik beyan buyurmuş, ne çare,
GlK'te karşı çıkanlann sayısı artınca tornistan etmiş-
ti.
Bunlar, mahkemede birbirini kollayan şıracı ile
bozacının yalancı tanıklığından da öte, birbirinin
yalancısı!
Gerçek medyayı bir yana atıp yağdanlık gazete-
cilerle yemeğe oturan Takkeli, Cumhurbaşkanı De-
mirel'ın 28 şubattan günler önce gönderdiğı mek-
tuplan bile Islam ağzıyla yalana boğuyor.
Sanklı kafalarla
"O mektuplar mı? Üç ay önce geldi. Baraj, su,
elektrik gibi konulan içeriyor" diye saptırmadan da
öteye tam anlamıyla yalan söylüyor.
BeşsaatTakkeli'ninçekilmeznutuklarınınotalan
yağlama yıkama servısınden gazeteci, Takkeli'nin
kimi alaylı ifadelerine gülüyor.
Gazeteci ister gülsün ister gülmesin, ama bir de
dönüp gerçeği arasın. Hayır!
Cumhurbaşkanı Demirel 4 Şubat 1997'de tam
dokuz mektup gönderdi Takkeli'ye. Hemen her bi-
ri irtica hareketlerine karşı yasal önlemlerin işletil-
mesini, anayasanın bu konudaki maddelerini anım-
satıyor.
• Son MGK'den çıkan bildiri, üç aşağı beş yukan
Demirel'in mektuplardaki irdelemeleriyle koşut.
Bütçe yalan, kalkınma girişimleri yalan, doğrula-
n yalanlaması yaianv. Ne yazık ki bu hükümet ger-
çek! " ' '
Türkiye'de laik rejimle ilgili her şey tıkır tıkır işli-
yorsa; MGK, durduk yerde mi "kimi önlemleri ardı
ardına yazıp" Takkeli'nin önüne koyuverdi?
Istanbul'daki kimi semtlerin sanklı kafalarla kara
çarşaflıdan geçilmediği gazetelere fotoğraflarıyla
^ansıyor. Takkeli'ye göre normal! Artık bu giyimle-
re kuşamlara kanşamazmışız. Çarşafın yasası yok-
muş!
Içişleri Bakanlığı Kıyafet Yasası'nın uygulanması
için genelge yapacak mı yapmayacak mı? Tarikat
evleri, tekke ve dergâh gibi yerler kapatılacak mı ka-
patılmayacak mı? Imam nikâhlanna müftülükler ka-
panacak mı kapanmayacak mı? Kuran kurslan de-
netim altına alınacak mı alınmayacak mı?
Ortaöğretimi 8 yıla çıkaran teklifin yasalaşmasıy-
la ımam-hatip okullarının sayısı azaltılacak mı?..
Takkeli kafadan çıkan karar: Haşaaa!
Cumhurbaşkanı son çıktığı TV ekranında, "Şayet,
MGK'den geçen önlemler uygulanmazsa 'sistem
çöker', devlet yürümez" diyor.
Hükümetten "6/rayda "sonuççıkmazsa "yaptı-
nm" nereye varır sorularını, "bir iki ayla" sınırlıyor
ve Takkeli'yi, Şaibe'yi yine uyarıyor.
Ne çare, Takkeli ve Şaibe ders çıkarmaz bu uya-
rılardan.
Zira, 28 şubattan önce, Çankaya, Takkeli'ye ve
birkaç kez Şaibe Hanım'a "ülkenin içinde bulun-
duğu ciddi durumu" uzun uzadıya anlattı da ne ol-
du?
Öyfe bir bildiriyle önlemler çıktı ki MGK'den.
Uyarı mı, muhtıra mı araştırıp duruyorlar.
Sönmez Köksal
ifade verecek
Haber Merkezi - TB-
MM "de oluşturulan Uğur
Mumcu Cinayetini Araştırma
Komisyonu'na. Milli fstihba-
rat Teşkilatı 'nda cinayel ile il-
gili bilgi ve belge olmadığını
bildıren MİT Müsteşan Sön-
mez Köksal, komisyonda bu
hafta ifade \erecek. Köksal.
MlT'ten Uğur Mumcu cina-
yeti ile ilgili ellerindeki bilgı-
leri göndermesini isteyen ko-
misyona gönderdiğı yazıda,
Mumcu cinayeti ile ilgili her
türlü araştırmanın Ankara
DGM Cumhuriyet Başsavcı-
Jığı tarafindan yürütüldüğü-
hü vurgulayarak konu ile ilgi-
li tüm belge ve bilgilerin An-
kara DGM'den temin edile-
jbileceğini belirtmişti.
; Mumcu komisyonuna ver-
diği cevapta, Uğur Mum-
cu'nun bir kısım aşın solcu
ye Kürtçü terörörgütlerinden
.«•adikal Islamcı ve ülkücü
çevrelere kadar her türlü terör
orgütü tarafindan hedef alı-
nabıleceğirü vurgulayan MtT
Müsteşan Köksal'in, komis-
yonda vereceği ifade merak-
Ja bekleniyor.
! Susurluk komisyonuna
Verdığı ifade ile kamuoyunda
genişyankı uyandıran Emni-
CUMHURİYET'TEN OKURLARA ORHAN ERÎNÇ
• Baştarafı 2. Sayfada
MGK bildırisinin yumuşatılması girişimle-
rinden beklediği sonuçlan alamayan Başba-
kan Erbakan'ın, bildiriye imza koymadan ön-
ce DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardım-
cısı Tansu Çiller ile biriikte "alternatif bildiri"
hazırladığı, yazanmız Cüneyt Arcayürek'in
ortaya çıkardığı "gizlenen önemli bir gelış-
me"olarakokurlarımızaduyuruldu. MGK'ye
alternatif bildirinin nasıl hazırlandığına ve
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den
nasıl döndüğüne ilişkin perde arkasındaki
bilgiler sayfalanmıza aynntılanyla yansıdı.
•
MGK bildirisinin ardından, muhalefet par-
tilerinin yeni hükümet modelleri üzerindeki
görüşmeleri, RP'nin bildiriye karşı tavn ne-
deniyle DYP içinde oluşan rahatsızlıklar ve
REFAHYOL hükümetinin MGK kararlarını
TBMM'ye getirme manevrası parlamento
büromuz tarafindan ayrıntılanyla işlendi.
anlaşmasının Farsça metninde "tahrifat"
yaptığı ve bazı ifadeleri çarpıttığı, dış politi-
ka muhabirimiz Lale Sanibrahimoğlu tara-
findan ortaya çıkanldı. Belirlenen skandal
üzerine iki ülke arasında planlanan konso-
losluk anlaşmasının imzalanamadığı haber-
de yer aldı. Sanibrahimoğlu, Türkiye ve Irak
arasında Bağdat'ın önerisiyle gündeme ge-
len ikinci sınır kapısı projesinin ABD'nin ağır-
lığını koymasıyla dondurulduğunu ve Başba-
kan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çil-
ler'in AB temsilcilerine verdiği yemekte Al-
manya Büyükelçisi ile yer yer sertleşen di-
yaloğunu da yazdı.
•
Ankara Büromuzdan Yusuf Özkan, Tür-
kiye ile Irak arasında yıllardır yenilenmeyen
ve sınırdan sızmalarla Türkiye'de eylem ya-
pan PKK'lilerin izlenmesi açısından önem
taşıyan "sıcak takip" anlaşmasının canlan-
dırılmasına ilişkin görüşmelerde önemli me-
safeler kat edildiğini duyurdu.
Iran'ın, Türkiye ile öngörülen konsolosluk Yazarlanmızdan Işık Kansu, özelleştirme-
de "promosyon "döneminin başladığını; Di-
dim'dekı DSİ tesislerinin sadece arsa bede-
li üzerinden satıldığı ve kömür işletmelerinin
devredilecek termik santralların yanında be-
delsiz verilmesinin planlandığını örnekleriy-
le okurlarımıza duyurdu.
•
Öğretmenlerın son bir yıl içinde uğradığı
baskıları, kıyım ve sürgünleri Necati Aygın
haberleştirdi.
•
Refah Partisi'nin kontrolündeki Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun
yurtlarında dinci kadrolaşmaya gidildiğini,
özellikle uzman kadın öğretmenlerin kıyıma
uğratıldığını ve din eğitimıne ağırlık verildiği-
ni Yurt Haberieri Servisımiz. belgeleriyle ka-
muoyuna duyurdu.
RP'nin TEAŞ'taki kadrolaşma uygulama-
lannı da Cem Ulutaş yazdı.
•
Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüz-
ce bir hafta geçirmeniz dileği ve saygılarımız-
la.
Aydınlık eylemi şenliklerle bitirfldi
Haber Merkezi- Halkın inisiyatifıyle
başlatılan ve 37 gün süren "SürekJi
Aydınhk İçin 1 Dakika Karanlık"
eylemıne büyük şehırlerde son
verildi. Ankara Güven Park'ta
toplanan demokratik kitle örgütleri
tam bir şenlik havasında eylemi
bitirirken Istanbul-Beşiktaş'ta da bir
konserdüzenlendi. Beşiktaş Yurttaş
Girişimi'nin dûzenlediği konser
iskele Meydanf nda yapıldı. ÖDP
Beşiktaş llçe Örgütü Genel Sekreteri
Erhan EreL eylemlerinin bitmesine
karşın mücadelelerinin çeteler hesap
verene kadar süreceğini söyledi.
Susurluk'taki kamyon kazasıyla gün
yüzüne çıkan kirli ilişkiler ve
devamındaki olaylan
unutturmayacaklannı vıırgulayan
Erel, açık konserlerin her pazar
devam edeceğini de belirtti.
Temiz toplum ve temiz siyaset
isteyen Kadıköylü vatandaşlar da
Göztepe Parkfndan Kadıköy iskele
(Meydimı'na kadar marşlar
'söyleyefek >ürüdüler. Göztepe
Parkı'nda toplanan çok sayıda
vatandaş, kendilerinin partiler üstü
bir güç olduğunu vurgulayarak
"Halktan halka çağn yapı>omz.
Temiz bir Türki>e için hep biriikte
mücadele edelim" dedi.
Ortaköy'de Yurttaşlık Girişimrnin
dûzenlediği etkinliğe katılan 500
kadar joırttaş, Ortaköy Meydanı'na
dikilen dev mumun çevresinde
toplandı. Mumun çevresinde
mumlan ve düdükJenyle 'karanlığı'
protesto eden yurttaşlara aralannda
Esin A^ar'ın da buiunduğu bir grup
sanatçı mini konser verdi. Sosyalist
Jktidar Partisi (SİP) de yaklaşık 200
üyesınin katılımıyla Beyoğlu'ndan
Taksim'e bayraklı. meşaleli bir
yürüyüş gerçekleştirerek
kampanyaya katıldı. SlP'liler, genel
başkanlan AydemirGûler'in Taksim
Meydanf nda yaptığı konuşmanın
ardından dağıldı. Beyoğlu Mis
Sokak'la tstiklal Caddesi'nin
kesiştiği köşede toplanan ve yolun
ortasında bü\
r
ük bir çember oluştun
25O"ye yakın yurttaş da mumlar ve
çeşıtli sloganlarla çetelerin
yargılanmasını istedi. Çemberin
ortasından geçen polis otosunu
yuhalayan topluluk, polisin "dağdm"
uyansına da "Polis boş durma
çeteleri yakala" şeklinde tepki
gösterdi.
1500 kişi v'ûrüdü
Okmeydanı'nda ıse Okmeydanı Halk
Girişimi'nin dûzenlediği eyleme
katılan yaklaşık 1500 kişi, Anadolu
Kahvesi'nden Şark Kahvesi'ne kadar
10 dakikalık bir yürüyüş japtı.
TopTüTüğa Grup Yankı ve Grup Ilgıh,
Şark Kahvesi önünde bir konser
verdi. Avcılar Havıozbaşı'nda
düzenienen ve I000"e yakın
yurttaşin katıldığı eylemde ise
Ferhat Tuııç, Suavi, Yavuz Bingöl ve
Madum Çimen konser verdiler.
Topluluk daha sonra kısa bir yürüyüş
gerçekleştirdi.
Gaziosmanpaşa Pazariçi'nde
toplanan 500 kişilik bir grup yurttaş.
mumlanyla kampanyaya katılırken
Başbakan Yardımcısı Tansu Çükr'in
Yeniköy'deki yalısının önünde
toplanan 60 kişilik bir grup da
"çeteleri'" protesto etti. Alibeyköy,
Nurtepe, Beykoz. Bakırköy
Özgürlük Meydanı ve Osküdar
Meydanı da kitlesel eylemlere sahne
oldu. Ankara'da Devlet Tiyatrolan
Opera ve Balesi Calışanlan Vakfı
tarafindan düzenienen eyleme katılan
sanatçılar, hep bir ağızdan
"Atatürk'ün Gençüğe Hitabesi"ni
okuduktan sonra sonra "10. Yıl
Marşı"nı seslendirdiler.
Izmir'de de eyleme Cumhuriyet
Aianf nda son verildi. Alanda bir
araya gelen yurttaşlar, parlamentoyu
ve devlet yetkililerini göreve çağırdı.
Ülkedeki güvenlik güçlerini.
"Ibrahim Şahin ve benzerJerini''
yakalamalan için sorumluluğa davet
eden tzmir Demokrasi Platformu
Dönem Sözcüsü Musa Çam şunlan
söyledi: "Savcılan, sanıklan yargıç
önüne çıkarmalan; TBMM
üyelerini dokunulmazhk dosyalannı
karara bağlamak; Susurluk
komisyonu üyelerini de görevlerini
milyonlann 'temiz toplum' taJebirü
sonuçlandırmalan için göreve
çağınyoruz. Yurttaşhk bilincimiz ve
sorumluluğumuz ve bir ay boyunca
kanıtiadığımız kararlıhğımızla atüan
her adımın izleyicisi olacağız.
Baskıya, zulme, sömürüye ve
karanhğa hayır diyeceğiınizi,
darbenin veşeriatın "deii gömleğini'
giymeyeceğimizi; kirli savaş u/antısı
çete ve mafyaya karşı 'süreklı
aydınlık' için mücadele edecegimizi
bir kez daha vurguluyonız.
İstekkrimiz karşılanmadığı;
savsaklandığı, saptinldığı, örtülmeye
kalkışıldığı takdirde 'yurttaş eylemi'
hiç durmaksızın ve yeni yöntemlerie
zenginleştirilerek başlayacaktır."
YATIRIMCI DİYOR Kİ: BİZ BU FİLMİ GÖRMÜŞTÜK I
r\
yet Genel Müdürlüğü lstih-
barat Daire Başkan Yardımcı-
sı Hanefi Avcı'nın da Uğur
Mumcu Cinayetini Araştırma
Komisyonu'na bu hafta ifade
vereceği belirtildi. Emniyet
Daire Başkanı Hanefi Avcı,
JİTEM üyesi Cem Ersever,
Mustafa Deniz ile NevaJ
Boz'un. Ali Balkan'ın şoförü
Kemaldcn. Uğur Mumcu ci-
nayetinde kullanılan uzaktan
kumandalı C-4 tipi plastik
bombalan almaya gittiklerin-
de öldürülduklerini öne sür-
müştü.
tncelemelerini sürdüren
Uğur Mumcu Cinayetini
Araştırma Komisyonu, Em-
niyet Genel Müdürlüğü'ne de
bir yazı göndererek "çeteler
ve devletteki uzanülarTna
ilişkin açıklamalan ile kamu-
oyunda yankı uyandıran Ast-
subay Hüseyin Oğuz'un ko-
runmasını istedi.
UBA'nın haberine göre,
komisyonun, Emniyet Genel
Müdürlüğü'ne gönderdiğı
yazıda, Oğuz'un ifadelerinde
"tehdit edildiğjni" söylediği
anımsatılarak "Oğuz'un can
güvenliğinin korunması için
gereken önlemin ahnması"
gerektiği vurgulandı.
[ırjın
iSpTfl!
reniekolünü
anay yaratacak
Korkmaz
gö'nlünde
m
flllr
borsa tedirgin
anıza yon veren dergı
» — V < « F, K O N O M İ K;
]
TREND
Veli Küçük'e
suç duyurusu
SELAHATTLN ŞAHİN
NEVŞEHİR - Susurluk
Komisyonu Başkanı Meh-
met Elkatmış. rahatsızlıgı
nedeniyle komisyona ifade
vermeye gelmeyen Tuğge-
neral Veli Küçük hakkında
Istanbul DGM'nin Genel-
kurmay Başkanlığı'na suç
duyurusunda bulunduğunu
açıkladı. Raporun yurtiçin-
de ve yurtdışında büyük gü-
rültü koparacağını söyleyen
Elkatmış, "Almanya Büyü-
kelçiliği komisyonun ifade
zabıdannı istedi, ben venne-
dim" dedi.
Hafta sonu seçim bölgesi
Nevşehir'de incelemelerde
bulunan Mehmet Elkatmış,
komisyonun çalışmalanyla
ilgili olarak bilgi verdi. Ça-
lışmalan için Meclis'ten ek
süre^istemfi^ecekjerini, ha-
zırlâyacalaân raponTT m^
sanda TBMM Başkanlı-
ğı'na sunacaklannı anlatan
Elkatmış, raporun büyük bir
gürültü koparacağına inan-
dığını söyledi. Elkatmış,
"Rapor gerek içeride ve ge-
rekse dış üiketerdedaha şim-
diden ilği odagı haline geldi.
Geçen günlerde Almanva
Büyükelçiliği ısraria komis-
yonun ifade zabıtlannı iste-
di, ben vermedim'" dedi.
Çarşamba günü Avrupa
Parlamentosu'ndan iki mil-
letvekilinin kendisiyle gö-
rüşmek için randevu istedi-
ğıni, Hollanda'dan da bu
önde talepler olduğunu bil-
iren Elkatmış, "Tabii gere-
i söyleveccgiz. Bizim ver-
diğimiz raporian kendileri-
ne göre \orumlayacaklar. O-
nun için tabii ki bu vereceği-
miz rapor onu bunu tarmin
noktasında değil. Türkiye
Cumhuri\eti devletini dışa-
nya karşı korumaya yönelik
olması lazım. Tabii içeride de
kanunsuzluklar ve yasal ol-
ma>an oia>landa ortaya ser-
memiz gerekir" diye konuş-
tu.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
- Kafkas-Karadeniz ülkesi miyiz?
- Ortadoğu ülkesi miyiz?
- Asya ülkesi miyiz?
- Balkan ülkesi miyiz?
Avrupa'nın 200'e yakın kurumuna üyeyiz. Bu ya-
nıyla Avrupa ülkesi sayılabiliriz. Akdeniz'le ilgili or-
ganizasyonlarda, çevreden spora her alanda biz de
varız. Ortadoğu; sorunlarıyla, olanaklanyla, coğraf-
yamızın ayrılmaz parçası. Karadeniz çevresindeki
ülkelerin bir araya gelmesinde tuzumuz, biberimiz,
tabağımız oldu. Balkanlar'da tarih; eteğimizden,
bugün yaşananlar vicdanımızdan çekiyor. Asya'da
Türk cumhuriyetlerinın Batı ucuyuz...
Karmaşıkmış gibi görünen bütün bu şıklar, Tür-
kiye için zengin olanakları beraberinde getiriyor.
Yine bilinen bir sözle konuyu genişletmek gere-
kirse, "Birplanınızyoksa başkalannın planının par-
çası olursunuz..."
İkinci soruya gelelim. Merkez miyiz köprü mü?
En çok kullanılan deyiş şu:
"Asya ile Avrupa arasındaki köprü..."
Köprünün sözcük anlamından yola çıkarsak, üze-
rinizden geçerler... Paraylaysa çıkışta parasını öde-
yipdevam ederler... Değilse, "Dayı, neiyioldu"de-
yip arkaya bakmadan giderter...
Dünyanın her kıtası, kendisini merkezde görür.
Örneğin. Çin'deki dünya haritalannda Asya, tam or-
tadadır. Solda Avrupa, sağda Amerika...
Amerika'daki haritalarda da bu kıta merkezdedir.
Solda Asya sağda Avrupa...
Sözün kısası herkes kendisini merkezde görür...
Biz niçin ıkide bir, "Türkiye köprüdür" diyoruz?
Bu, konunun genel yanı. Gelelim güncel boyuta.
Avrupa penceresinden baktığımızda mart kötü
başladı. Avrupa'daki Hıristiyan demokrat partilerin
liderleri dört martta Brüksel'de buluştular. AB ile
Türkiye arasındaki 34 yıllık ilişkiyi bir anda sıfıra in-
dirip karar aldılar:
"Türkiye Avrupalı değildir..."
Birlik Başkanı Wim Van Vtfelzen aynen şöyle de-
di:
"Avrupa Biriiği'nin Türkiye'den farklı kültürel, in-
sani ve dini değerieri vardır..."
Türkiye'nin eksiği fazlası ayn konu. Ama bu yak-
laşım için tek sözcük kullanılabilir:
"Kafatasçılık..."
Yerimiz yolumuz...
Konu AB üyesi ülkeler arasında da tartışma ya-
rattı. O kadar ki Yunanistan Dışişleri Bakanı Pan-
galosbile, "Hayır, Türkiye Avrupa'dadır" dedi. In-
giltere bu yaklaşıma karşı çıktı.
Yeri geldiğinde Türkiye hakkında en ağır yazıla-
rORior^kliğı Alnaan Suddeutsche Zeitung, 6 mart-
ta konuyu işlerken başlığı şuydu:
"Yalan söylendi, aldatıldı."
Gazetedeki yorumda da şu görüşler yer alıyor-
du:
"Her hal ve şartta gerçek olan, kapının Türklere
kapalı kaldığıdır. Kapıyı çalıp durmanın hiç fayda-
sı yok. Ancak Avrupalılar, böyle kabaca reddin bir
bedeli olacağını da görmek zorundadır. Türkiye
yalnızca işçi gönderen bir ülke değildir. Rusya ile
Ortadoğu 'nun ve Orta Asya 'nin kesiştiğiyerde stra-
tejik önemi olan bir ülkedir. Avrupa bunu telafi ede-
bilecek bir teklif getirmek zorundadır. Aksi takdir-
de Türkiye, başka komşulanna yönelecektir."
AB'nin dört mityon nüfusla Norveç'i bünyesine al-
mak için adeta yalvardığını, ancak Norveç'in kabul
etmediğini anımsatıp, yön değiştirelim...
Dört martta Brüksel'de bunlar olurken Ankara'nın
da bir konuğu vardı:
Kazakistan Başbakanı Akejan Kajegeldin.
Kajegeldın. Necmettin Erbakan'ın verdiği ye-
mekte Hoca'nın gözünün içine baka baka şunlan
söyledi:
"Ortak atamız Atatürk'tt/r Onu sonsuza kadar
unutmayacağız, ilkelerini örnekalacağız..."
Işte Türkiye bu iki tablonun ortasında.
Ne Avrupa hakaret edince, "sensin " deyip sinir-
leneceğiz... Ne Asya coğrafyasına bakıp kendimi-
zi dev aynasında göreceğiz...
Bütün bunlar için öncelikle şu gerekiyor:
Yerimızi bilmek, yolumuzu bilmek...
'Insan da kopyalandı' iddiası
HER PAZAR BAYINIZDEN ALMAYI UNUTMAYINIZ
Dış Haberier Servisi - Bel-
çikalı bilım adamlarının,
bundan dört yıl önce yanhş-
lıkla insan kopyaladığı bildi-
rildi.
İngiliz Sunday Times ga-
zetesinin dünkü haberinde,
Brüksel yakınlanndaki Van
Helmont Hastanesi'nde uy-
gulanan kisırlık tedav isi sıra-
sında yanlışlıkla insan kop-
yalama işlemınin gerçekleş-
tirildiği belirtildi. Şu an 4 ya-
şında olan ve kimlığı gizli tu-
tulan ilk kopya ınsanın, anne
babası ve ikiz kardeşı ile bir-
iikte Belçika'nın güneyinde
bir yerde yaşadığı kaydedil-
dı. Van Helmont Hastane-
si'nde görevü biyolog Mar-
tine Nijs tarafindan geliştiri-
len ve yanlışlıkla ınsan kop-
yalanması ile sonuçlanan
teknik, yapay olarak döllen-
dikten sonra dondurulan bir
yumurtanın yüzeyine cam
çubuk sürtülmesini içeriyor.
Bu teknik normalde, yumur-
tanın annc rahmıne yerleşme
şansını arttırmayı amaçlıyor.
Ancak Belçikalı bilim a-
damlannın yüzeyine cam çu-
buk sürttükleri yumurta, üç
hafta sonra ikiye bölünüyor.
Sunday Times gazetesindeki
haberde. "Bu bölünmenin
kendiliğinden mcvdana gcl-
mesi halinde. tek yumurta
ikizleri deniien durum ortaja
çıkıyor. Ancak Belçikalı dok-
torlar. sürtme tekniğınin yu-
murtanın dışyüzeyiniinceltc-
rek bölünmeye neden oldu-
ğunu belirtiyorlar" denildı.
Sürtme tekniğini geliştiren
biyolog Martine Nijs'in bul-
gulannın bilimsel bir dergide
yayımlandığı ancak, bulgu-
lann tıp çevreleri içinde kal-
dığı belirtiliyor. Nijs. Sunday
Times'a yaptığı açıklamada,
"Kopvalama yanlışlıkla ger-
çekleşti. Aradan 25 gün geç-
tikten sonra kalpanşlanndan
embriyoların ikiz oldukian-
nı anladtğımızda duyduğu-
muz heyecanı tahmin edebi-
lirsiniz" dedi.
Yanlışlıkla geliştirilentek-
niğin bundan böyle ınsan
kopyalamak için kullanılma-
sı konusunda ise Nijs,
"Hastane ahlak komisyonu-
nun bö\ le bir şe>e karşı çıka-
cağını sannııyorum. Ancak
ikizyamtmak konusunda ke-
sin garanti veremeyeceğimi-
zin de bilinmesi gereldr" di-
ye konuştu.
Haber yalanlandı
BRÜKSEL (Reuter) -
Brüksel'de bir hastanede
kisırlık tedavisi yapılırken
yanlışlıkla insan kopya-
landığı haberi, olayın ger-
çekleştiği bildirilen labo-
ratuvann sorumlusu pro-
fesör Robert Schoysman
tarafindan şıddetle redde-
dildi.
Ingiltere"de yayımlanan
Sunday Times gazetesin-
de dün çıkan haberi tep-
kiyle karşılayan profesör
Schoysman, Reuter ajan-
sına telefonla yaptığı açık-
lamada. "Bu haber tama-
men yanlış. Bu çügınlık.
Burada yapuanlann kop-
yalama ile ilgisi yok" de-
di. Haberin, Jskoç bilim a-
damlanmn Dolly adlı ko-
yunu kopyalamayı başar-
malannınardından İngiliz
basınında hüküm süren
kopyalama furyasından
etkilenerek yaztldığını i-
maeden profesör Schoys-
man, "Bu Dolly'nin baş-
lattığı bir fantezi" diye ko-
nuştu. Profesör, kisırlık
tedavisi yöntemleri üze-
rinde çalışan ekibinin yıl-
da 800 kadar vakayla ug-
raştığını ve yapılanlann
kesinlikle kopyalama ile
bir ilgisi olmadığını vur-
guladı.