Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAV=A CUMHURİYET 11 ŞUBAT 1997 SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Dinamik
ÇELIK GULERSOY
B
enım yaşa gelrruş herkes gı-
bı, artık gozluksuz okuya-
mıvorum Ama kulaklanm-
danbırzorumvok Hattaen
hafıfgurultuvu duymak gı-
bı, çok v akındığım bır ozel-
lığımdevamedıyor Arnanedense.oılksa-
bah (:>utün klasık muzık hazırlayıcılannı
ve sınuculannı beğendiğım) radyonun
dûğmesını çev ırdığımde (Aslında, bu da.
eskılerden kalan bır deyım ya Çûnkü ar-
tık raJyolann tuşuna ya da mandalına ba-
sılı>0") başlavan bırprogramın adını, 'di-
namit!' olarak algdamışbın. Sunucu genç
de, etsılı ve bıraz şıddetlı bır tonla soylü-
yor, belkı ondan dolayı bırkaç salı ve per-
şembe sabahı, ben o programın adını hep
"{fiımıit" sandım.
Pata>ıcı şeylerden hoşlanmam.
Çötku en azından durup dururken ada-
mın snırlennı ve aklını oynatır En çogun-
dan ıs bınlenm ya bır organından ya da
canmcan eder Günabb ya da değil. insan-
lann kolundan-bacağından, canından ol-
masının, onaylanır yanj yok.
Belkı terazı burcunda doğmuş olduğum
ıçın. oıçululuk ve akıllı-usluluk, karakten-
me sınmı^
tşte Radyo 3"e haftanın ıkı gunu sabah
8'te bL urkütucü adından dolayı rstemeye-
jstemeye kulak vermeje başladım. Amen-
kancagmşparçasıda "hazetmediğim''nt-
rruk turdendı \ma gunler ileriedikçe, on-
ce programın ıçengı benı sarmaya başla-
dı
Sonra da. adının doğrusunun avırdına
vardım dınamıt değıl, Dinamik!
Içerik çok zengindi. Yapımcı genç. Mu-
rat Göksu, başka programlarda \e her za-
man rastlanmayan coşkulu (heyecanlı) su-
nuşlarla, genişvelpazelibirmüzikkiilrıiru-
nün,opera parçalanndan senfonık v apıtla-
ra yayılan değışık urunlennı sıralıyor, ara-
da bır de "günümüz dunyasuıa" gınyor.
bellı kı dondurma kulahı ıçıne değışık
renklen \e meyvelen kaşıkJayan bu sunu-
şu ıle sadeceritmus'aalışmtş gençlere *me-
Jodi" zev kini tatürarak. onlara ölümsüz ve
evrensel klasik müziği benimsetme ve sev-
dirme amacını gudüyordu.
Arada bır guzel \e banton sesı ıle unlu
parçalan da okuması, onu ozellıkle arya-
lara neden dolayı duşkun olduğunun bır
açıklaması da oluvor ve bu sunucunun şar-
kıcılığı sabahın 8 \ e 9 arasına, daha da btr
neşe ve zengınlık katıyordu
Programın bir özeOiği de, dinleyicileri
kendi içersine ustaukla çekmesiydi. Bunu
da. her gununde, muzıkle ılgılı ya da ılgı-
sız herhangı bır kavTamı gürıdeme getınp
onun bır açıklamasını, bır tanımlamasını
dınleyıcılennden ısteyerek saglıyordu Bu
yolu ve yöntemi de başlangıçta vadırgadı-
ğunıyazmalıyım
Önce muzığın bolünmesıne yol açtığı
ve meJodhe "boş söz" (lakırdı) kanşürdı-
ğıiçin.
Sonra,hiçbirefemedengeçirilmedenolur
olmaz herkesı bır sanat programına sokma
duşuncesı. bana bıraz urkuntu verdığı ıçın
(Ne de olsa bızım kuşak. "müntehib-i sâ-
nf" uygulamasından gelırya')
Korktuğum arasırabaşımagelmıyorda
değıl Mızmız seslı bınlen "sadesuyaçor-
b$f tanımlamalar yapıyorlar
Fakat çoğunluk, hiç öyle değil. Gerçek-
ten oyle değıl Değışık -ve onceden bıldı-
nlmemış, yanı kopya venlmemış- kavram-
lara, bellı kı hepsı okumuş. hepsı onun us-
tune bır de mûzık kulturu almış, belkı ço-
ğu dünya gormuş ve her halde ayncasız
hepsı, derindüşunceü veinceduyguluolan
bu dinleyicfler, yurdun en umulmadık kö-
şelcrindea, öyle iletüer gönderhor. öyle ta-
nımlamalar yapıvoriar ki sabah sabah be-
nı hayretlere duşuruv or v e ufkumu açıy or-
lar "UmufkavTamjnınsoruldugubırgun,
->azık ki adını not edemedığım bır sayın
profesorün yaptığı açıklamayı, Fransız ta-
nhının unlü ozdeyışler ustası La Rochefo-
ucautt'yu kıskandıracak bır zengınlıkte
buldum
~l mudar.karanhJdasemadapınldayan
yildıziardırveevrendeher insan için,bir >il-
dEvardır!"
Bu buluşlar, bu yanıtlar, bu duşünceler
şu kış aylannın karanlık surath sabahlann-
da. -ve hele de tstanbul'un butun > aşam se-
v ınçlennı artık körelten puslu, dumanh ve
tam zehirii havası içinde- profesorün sözu-
nu ettığı yıldızlar gıbı pınldıyor ve ınsana
bıraz olsun ıyımserlık, cesaret ve -yıne
umut- aşılıyor Dınleyıcı yorumlanru dınle-
dıkçe, venlen muzık kadar, bu insanlann
kunliği ve moral dünvalan da beni sarma-
ya başladı:
Bu kadar duygulu. duyarlı ve anlayışlı
kışıler, bu ülkede yaşıyor mu^Kımlerdır
bunlar9
MeslekJen nedır17
Ne yer, ne icer-
ler? Neyle gecmir, nasd yaşarlar?
Haydıbunlarabırerçozumbuldular ya-
şamlannı oyle ya da boyle surûkluyorlar.
dıyelım ÇevTelennı (her zaman değıl ca-
nım. ara sıra) sanp kuşatabılen, derece de-
rece. yanı halkla halka yayılan onca ohım-
suzluklara, miskiıüikere, tersliklerc. anla-
yışsızbklara, yuzsuzluklere, çıkarçıhklara,
yılsız uğursuzJuklara. hırsızlıklara, utan-
mazlıklara, düzenbaztıklara. çanak valayı-
cılıklara ve de en korkuncu. uç kuruşa va-
tan sabcılıklanna- karşı, ne yaparlar, ken-
dılennı, demek ısterım kı, sağlıklannı. den-
gelennı ve alallanru. nasd korurlar, hangi
onlemleri alır, hangi bekimlere başvurur
ve hangi ilaçlan, gunde ne dozda, kullanır-
lar?
Bunu başarabılıyorlar mı9
Osmanlı şaınne uyarak. "Mihneti ken-
düye zevk etmedir, âiemde hüner" deyıp
av akta kalmayı surdurebılıyorlar ya da "Bıı
sönen. golgelenen dümada kendOerine ka-
lan bir zevk-i tahattur" ıle vetınıp sadece
"ımrar-ı ömr" mu ediyoıiar. (Ömur mu ge-
çtriyorlar?)
Heryıl, vurulmuş ve kırlı bırnehre du^-
muş cennet kuşlan gıbı. benhkJennden bı-
rerparçayı daha. akan ve gıden sellere kap-
tınyor ve her donem, bıraz daha enyor, ku-
çulüyor ve ben misal, "zevak doğnı" gidi-
yorbrnn?
Nasılsınız, nkesiniz, ne haJdesiniz. ey
Radyo 3 dinleyicileri? \anı aklını, duygu-
lannı. -ve de namusunu- saklayıp ve hâlâ
sürdürebilipkimKğivekışiligivleavaktaka-
labilenJer?
Gelmış geçrruş buyuk muzık ustalannı
hem bılen. hem onlann sabahlan ozellık-
le de akşamlan ufuklan boyayan renklen
ve ruzgânn sulann ve kuşlann seslennı
ozumseyıp yansıtan ezgılen ıle böylesine
duy gulananinsanlar, nasdsımz. nerdesiniz,
nicesiniz, ne yersuz, ne ıçersuz?
Murat Goksu admdakı sanatçı genç
adam v e »unucu DeryaKava, sızı de gonuJ-
den kutlarım Hem yeteneklennız ıçın, ama
hem de, elıruzdekı ne de olsa kısılı bıraraç-
la, ulke çapında bır ıletışımı, bır buluşma-
yı ve tam bır gonul bırleşırrunı, kurabıldı-
ğınız ıçın Telefbnlannızçokdoluoluvor
Çoğu kışının sıze enşemedığını sanıyo-
rum
Ben de, "unutulmak" deyımı ve kavja-
mı ustune kendı tammlamamı o gun ulaş-
tıramadığım ıçın, buradan bılgınıze suna-
bılırmıyım0
"L nutulmak, bir krvTvı dolduran kalaba-
iıklann ılgisız bakışlan alünda, \avaş vavaş
ve sonsuza dek, bir denizin soğıık sulanna
gömulmek ve dennliklerine inip hem de
goz göre göre yitip, banp ve gitmektir. Ba-
şanlan onca işler, hav ranhkla iztenilmiş ni-
ce nice beceriler, beğenilmiş tum şiirler, vil-
lar boyu demetdemct kucak kucak sunul-
muş sıcak sevgiler™ Ve ler'ler, ler'den son-
ra, biünçiiama vefasızinsanlardan u/aklar-
da, karanlık mağaralara. bıbnçsız. ama bır
ressam paleti gıbı bovanmış, balıklara. ko-
vu yeşil >osunlara. kıpkırnuzı mercanlara-
yavaş vavaş kavuşmak&r ve birkaç hafta
içerisinde, onlarta tam bütOnleşmektir. on-
lara kanşmaktır".
Egzersiz ve Kalp
Prof. Dr. BAKİ KOMSUOĞLU
F
ızık aktıv ıtenın sağlık uzenne olumlu etkı-
lenyuzvıllardırbılınıvor Hipokrat'ınoza-
mankıgozlemlenbılehareketlılığınonemı-
nı belırtıyorve vucudun herhangı bırparça-
sının hareketsız bırakılması halınde, oranın
kullanılamazolacağı vurgulanıyor 1941 'de
haberden günluk egzersızın kalp damar hastalıklannda
yararh olduğunu ya> ımladığından bu yana, bu gorüş ha-
Ien geçerlılığmı koruvor Bugun duzenlı egzersızın de-
netunlı yapılabıldığınde kalp ölumlennın azaltılabıle-
ceğı onu suruluyor Hareketsız bır vaşam, kalp damar
hastalıklannın gelışmesınde onemlı bır nsk faktordur
Tıp dılınde sedenter ha>at denılen ve hareketsız >aşam
olarak vorumlanabılen bu yaşam tarzının degıştınlme-
sı ve kalp damar hastalıklanna etkısı kısaca gozden ge-
çınlecektır
Hangi tip egzersiz? Hasta ya da sağlıklı kışılere salık
venlecck egzersiz, bırbınnden farkhdır Fakaı temelde
guvenıhr, kışının hoşlandığı ve kişiye kazanç sağlava-
cak 07ellıkler taşımalıdır Kas kasılması ve gevşemesı
ıçın oluşan enerjının ıkı onemlı kaynağı var Bunlar ae-
robikdenılen ve oksıjene bağımlı, anerobikdenılen ve
oksıjene bığımlı olmavan enerjılerdır Aerobık sıstemı
kulbnarakenerjı üretı>oruz Aerobık egzersiz aktıvıte-
sı genış kas aktıvıtesı ıle oluşmalı ve ntmık olmalıdır
Pik aktivite denılen zorlarnalı ve ntmık olmayan hare-
ketlerden kaçmılmalıdır Örneğın tenıs ı>i bırntmık'eg-
zersız değıldır ve sadece o>-una kazanç sağlar Yuzme,
yıne a>nı ^ckılde vuksek enerjı gerektıren, enerjı har-
camasmın denetımının tam yapılamadığı spordur Dı-
Kocaelı U Tıp Fakultesı
vabetı, bayılması va da kalp antmısı olanlarda tehlıke-
lı olabılır Soğuk suda juzmede de kalp antmılen olu-
şacağmdan denenmesı sakınca varatabılır Tenıs oyna-
ma, >uzme, soğuk suya gırme gıbı aktnıteler normal
kışılerde tehlıkelı değıldır Kışıde anı olüm nskı yoksa
rahatlıkla yapılabılırler. buna karşılık rehabılıtasyon
programına alınan kışılerde ve kalp hastalannda bınn-
cı planda tavsıye edılmemelıdır Bu hastalarda ve seden-
ter hayattan çıkmak ısteyenlerde tavsıye edılen egzer-
sız vûrüme. bısıklete bınme ve yurüyen bantlardakı ha-
rekettır Yuruyen bantlardakı yurume >a da koşma. bı-
sıklet çevırme son 10 vılda tum dunyada en çok kulla-
nılan ntmık sporlar olmuştur Aynca, bır yaşam felse-
fesı halınde uygulanan alışvenş yapmak (pazar ya da
buyuk mağazalarda), çocuk arabası ıtmek, hayvan gez-
dırmek, ntmık ve günlen duzenlenmış olarak yapılırsa
rezıstans egzersiz kabul edılır ve tıpta yen vardır
Egzersizkapasitesi nasıldüzenlenecek?Gerçek prog-
ram v apmak zordur Bu programı yaparken once guv en-
lığı, sonra daetkınlığı onemlıdır Programı yapmadan
once kışının ışlevsel (fonksıvon) kapasıtesının bılınme-
sı gerekır Bılımsel olarak maksımal oksıjen kullanımı
esas alınır Kalp hızı ve dakıkada kullanılan oksıjen
mıktan olçulur Fonksıyonel kapasitesi bılınen bınnde
egzersiz programı uygulamak kolaydır Bu kapasıtenın
-•vuzde 40-85'ı ıçınde kalınarak program yapılır Kalp
hastalannda ışlevsel kapasıtenın yuzde 60'ının uzenn-
de egzersiz venlmez ve vude 40-60 arasmda kalınır
Pratık olarak bu konuda kalp hızı referans alınabıhr En
yuksek kalp hızı oksıjen harcaması ıle orantılı olmama-
sına karşın kalp hızının ortalama yukseklığı bu konuda
ılışkılıdır Kalp hızı, ıstırahatkaiphızı ıleen yuksek kalp
hızı arasındakı farktır tstırahatte 60 olan hız hareketle
120'ye çıkıyorsa kalp hızı rezervı 60 demektır Egzer-
sızde ulaşmak ıstenen duzey yanı fonksı>onel kapasıte
yûzde 60 olması ıstenıyorsa 0 6x60 36 atım/dk ıle bu-
lunur Bu ıstırahat kalp hızma eklenır Omekte ıstırahat
kalp hızı 60/dakıka ıdı Fonksıyonel kapasıte 36 atım
artmasıplanlanmıştı Sonuçta60+36=96
j
dkatımaulaş-
mak gerekır Egzersızın yapılması arasında hedef kalp
hızı % olmalıdır
Maksımal kalp hıa hesaplanmasında Carvona'nın
formulu de kullanılabılır (220-yaş) kalp hızı denetımın-
de hasta ve doktor hava sıcaklığına, >uksek!ığıne (ra-
kım) ya da vıral hastalıklara, ateşlı obur hastalıklara
dıkkat etmelıdır
Düzenli egzersizin kazançlan: Sağlam bıreyı ya da
hastayı hayata v e yaşama bağlay an bu programlann psı-
kolojık etİcılen yanında tıbbı açıdan onemlı kazançlan
bulunuyor Ozellıkle hıpertansıyondakı kuçuk basınç
olarak bılınen diastoök kan basıncı vukseklığının duzel-
mesınde, koru>ucu yağ olarak bılınen HDL koleste-
rol'un yukselmesınde, şeker hastalannda ınsulın dıren-
cınm azalarak duyarlılığının fhassasıyetının) artması
dolayısıy la kan şeken dûzenlenmesının de vararlı oldu-
ğu gorülmektedır
Egzersiz siiresi ne kadar olmalıdır? Eklemlerde zor-
lama ve aşın yüklemelere karşı ve guvenlık açısından
egzersiz süresı onemlıdır Atlet olmayan yetışkınlerde
temel egzersiz süresı en az 20, en fazla 60 dakıka olma-
lıdır Bu sureye başlarken mutlaka ısınma penyodu (ya-
nı yavaş başlamak) ve soğuma penyodu (yanı yavaş bı-
tırmek) temel olmalıdır
Egzersiz ne kadar sıklıkla vapılmalıdır? Haftada 3
gunden az vapılan egzersızlenn varan çok sınırlıdır
Haftada en az 3, en tazla 5 gun vapılan duzenlı egzer-
siz yeterlı gorülmektedır Egzersiz süresı 20 dakıka ve
haftada 2 gun sıklıkla başlanarak sure ve sıklığı her 3
haftada bır arttınlabılır 2ay sure ıle belırlı bırduzevde
>apılan ve devam edılen egzersiz, her ıkı ayda bır yenı-
den başlangıç noktasından başlanarak tekrar yukseltı-
lır Bu dönuşluluk \e yenıden başlama yontemı kışıde
bıkkınlıkvaratmaz
Egzcrsiztekalpdamarhastahğındagcrilememümkun
mü? Duzenlı fızık aktıv ıtenın koroner kalp hastalığm-
da genleme vaptığın aıt bıhm^el kanıtlar vardır Bugu-
ne kadar vapılan çalışmalardan en dıkkatı çeken ara^-
tırmalar 3 adettır Dıyet stres azaltılması ve egzersiz
kombınasvonu ıle vapılan bır araştırmada gunde orta-
lama 40 dk egzersızle kolesterolde yuzde 24 luk azal-
ma,daralmışdamardaeksı 16 5'lıkd'uzelmebulunmuş-
tur Obur 2 çalışmada da buna benzer sonuçlar vardır
A>nca egzersiz yapan hastalarda fızıksel çalışma kapa-
sitesi artmakta, goğus ağnlan azalmakta \e kalp daha
venmlı çalışmaktadır Bu hastalann egzersiz vapmadan
once mutlaka doktor denetımı vaptırması gereklıdır
Doktor anı olum, emboiı plak yırtılma, kalp yetmezlı-
ği, antmı nskını gozden geçırerek gereklı tavsıyelen v a-
par
Sonuç olarak hatırlanması her zaman gereklı bır ko-
nu da şudur Egzersiz yararh bir akbVitedir. Buay \a-
parken o/ellikle hastalann sigara içmemesı. kan basın-
cının denetımde olması. kikt vermesi ve kan vağlannı
denedettirmesi gereklidir.
PENCERE
1 Milyon Köle mi?..
Refahçı konuşuyor
- Bızım partımızın 4 milyon uyesı var, bunların 1 mıl-
yonu kadın
-Ya?
- Dunyanın en buyuk partısıyız..
-Ya?
Refahçılar atıp tutmayı pek sevıyortar; Necmettin
Hoca muhalefetteyken ne sepette pamuk bırakmış-
tı, ne de mangalda kul! Ne Amenka'sı kalmıştı, ne
israılV Ama Yahudı duşmanlığı uzenne hacı fışfışlı-
ğı polrtıkasına maya yapan Erbakan koalısyon huku-
metını kurunca, Israıl'le anlaşmaya ımzayı bastı, Ame-
nka'ya karşı yelkenlen suya ındırdı, şımdı akıntıya kü-
rek çekıyor
Pekı, gerçekten Refah Partısı'ne kayrtlı bır milyon
kadın uye var mı'?
•
Belkı yalandır
Palavradır
Besmeleyı çektıkten sonra yalan soylemeyı takry-
yeden sayan dıncıden her şey beklenır, ama dıncı par-
tının 1 mıtyon kadın uyesı varsa ulkemızde kolelığe
gonullu bır milyon kadın var demektır
Şenat hukukunda ıkı tur kole var
Bırı gerçek kole1
Ikıncısı kadın1
Şenatta kolelık kurumu doğal sayılır, kole alıp sat-
mak ya da otekı adıyla kole tıcaretı meşrudur
Refahçı dıyor kı
- Ben şenatçıyım1
Sorun bakalım
- Kolelığı benımsıyor musun?..
- Hayır'
- Pekı, nasıl şenatçıstn?
Kentlenn varoşlarından koy kahvelenne dek her
yerde Refahçılara bu soru sorulmalıdır, televızyonlar-
da şenatçılığı savunan dıncılenn benımsedıklen hu-
kukun ıçenğı sergılenmelıdır, 'Aydınlanma'nm gerek-
çesı, devlet televızyonunda açık seçık anlatılmalıdır
Şenat hukukunda Muslumanlar ıkrye aynlırlar
Efendıler
Koleler
Pekı şenatçılıkla demokrası ve ınsan haklan bu du-
rumda nasıl bağdaşacak''
•
Şenatın ıkıncı kolesı kadın'
Kadın, eksık, kusurlu, fıtne, fesat, uğursuz, duzen-
baz ve gunah kaynağıdır; şenatın kadını erkeğın ko-
lesı sayan goruşlennı sıralayıp saymak olanaksızdır
Son gunlerde ımam nıkâhı uzerıne çeşrtlemelerte-
levızyonlarda pazarlanıyor, beledıyede 'medenı nı-
kâh' ıle evlendıkten sonra aynca ımam nıkâhı yaptı-
ranların çoğaldığı soylenıyor
Pekı ımam nıkâhı yaptıran sayın bayan hangi hu-
kuku yeğlıyor^
Kocası 'boş ol' dedığı zaman şenat hukukuna go-
re bohçasını toplayıp gıdecek mO
Şenat hukukunu benımsemıyorsa ımam nıkâhını
yaptırmasının anlamı ne
9
Toplumda dıncılık baskısı, ıkıyuzluluğu, tutarsızlığı,
ıçtenlıksızlığı pompalıyor
•
Insanlık tanhınde kolelığı kurumlaştıran ve yaşatan-
lar yalnız efendıler değıldır
Koleler kolelıklennı ıçlenne sındırmeselerdı, kolelık
bugune dek surer mıydı?
ALTINA
UCUM
Hafta içi hergün 19:45'te
A N A H A B E R D E N H E M E N S O N R A
BAŞLIYOR!
Bomba gibi bir interaktif game-show...
"ALTINA HÜCUM"
Avrupa'da insanları her akşam ekran başına toplayan,
süper eğlenceli bu program sadece KANAL ö'da!
Yepyeni bir MEHMET ALİ ERBİL'k
Altına Hücum çok farklı, çok canlı!
Katılana altın,
izleyene muhteşem armağanlar.
Kanal 6 "Türkiye Ekranı"