27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 ŞUBAT 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Türkiye'de türünün ilk örneği olan Ercümend Kalmık Müzesi bugün açıhyor Kakruk'ııı koleksiyoncuları aramyor! AHLANTMEN Istanbul'da. Türkiye'de türünün ılk ör- negi oian bir müze açıhyor bugün: Ercü- rnend Kalmık Müzesi. 1991 'de kurulan Ayşe ve Ercümend Kalmık Vakfi'nın gi- rişimlerişle Gümüşsuyu'nda tarihi bir bınada kurulan mıize. 1971 'de yıtirdiğı- miz inlü ressam \e eğitimci Ercümend Kalmık'ın yapıtlannı biraraya getinrken. müze bünyesınde yürütülen etkmlikler ve kurslarla da ızleyicilere yeni ve nite- likli bir sanat mekanının kapılannı ara hyor Ercümend Kalmık Müzesi'nin kurucu- su. sanatçının eşi Ayşe Kalmık. Müzede şimdilik, Ayşe K.almık'ın elindekı Kal- mık koleksıyonu sergilenıyor. Zaman içinde bu koleksiyonu büyütmek, çeşıt- lendirmek niyetinde müze yetkilileri. A\ - şe ve Ercümend Kalmık Vakfi Yönetıcı- sıZeynepRona, müzenınvanı sırabirdc Ercümend Kalmık Bilgi Merkezi oluştur- mayı amaçlayan vakfın amaçlannı söy- le sıralıyor: "Sanatçı adına özel bir mü- ze kurmanın yanı sıra sanatçının yapıtla- nnı toplu halde koruma altına almak, sergileyerek halka açmak ve sanatçının ya- pıtlannın olabildiğince kapsamlj bir en- vanterini çıkartarak, araşOrmacılann ya- rarlanacağı bir Ercümend Kalmık BİJgi Merkezi oluşturmak. Ancak konu, Ercü- mend Kalmık olunca doğal olarak ikinci bir hedef daha ortaya çıkıyor. Bu da sa- natçının eğitimci yanını vurgulamak ve ya- şamı boyunca sürdürdüğii eğitirnciliğini başka bir düziemde sürdürmek. Bu amaç doğruJtusunda valaf güzel sanatlar öğ- rencilerini ve genç sanatçılan destekle- meye yönelmiş. Aslında vakfi yaşatan. giincel rutan, dinamizm kazandıran ve sanatçının ilkelerini. diişüncelerini. yak- laşımını yaygınlaştırmaya hizmet eden de bu ikinci hedef." Zeynep Rona, konuyla ılgili sorulan- mızı da yanıtladı: - Ercümend Kalmık Müzesi, sizin de be- lirttiğiniz gibi Türkiye'de türünün ilk ör- neğini oluşturuyor. Bir sanatçı evi değil, müze. Müzede sanatçının kaç yapıtı ser- gUeniyor? - Evet, Ercümend Kalmık Müzesi. Os- man Hamdi ya da Sait Faik müzelen gi- bı bir 'sanatçı evi' kımliği tasımıyor. Ya- pı tanhı olsa bıle sonradan edinilmış, ay- nca müzede sanatçının şövaleleri gibi re- sım malzemelenyle kitaplannın dışında kişisel eşyalan değil, resimleri v e desen- leri sergıleniyor. Sanatçının müzede 19 yağlıboya. sufuboya, guvaş resmi, 3 bas- kısı ve 1 seramik panosu var. Pano tas- lak niteliğınde. -Sanatçının eşiAyşe Kalmık tarafindan bağışlanan yapıtlann yanı sıra Ercümend KaJmık"ın yapıtlanna sahip olan kolek-, siyoncularia bir işbirtiği içinegirdiniz mi? Müzede yer alan yapıtlar sabit mi kala- Müze yetkilileri, yeni ve nitelikli sanat mekanı olan müzenin yamsıra Ercüment Kalmık Bflgj Merkezi'ni olusturmayı amaçlıyor. (Fotoğraflar:KADER TUĞLA) cak? Zaman içinde müzeye yeni Kalmık yapıtlan kazandırmak için çabşmalar yü- rütüyor musunuz? - Kızı Hülya Kalmık dışında henüz böy le bir ilişkiye girmedik. Önümüzde- kı aylarda kapsamlı bir Ercümend Kal- mık en\ anteri çıkartmaya başladığımız za- man bu ilışkıleri de başlatacağız. Bazı ki- şiler belki kendıliğınden ortaya çıkardi- ye umut ediyoruz. Aynca. müzedeki ya- pıtlar sabit kalacak şimdilik. tlerde sayı- lan çok artarsa o zaman dönüşümlü ser- gilemeyi düşünebilinz. -Müzede, Türkiye sanatortamının pek alışkınolmadığubir"ılk" dahagerçekleş- tiriliyor: Tek Yapıt ve Tek Dizi sergileri._ Bu sergilere seçeceğiniz yapıtlar için bel- li kriteıier oluşturdunuz mu? - Buradaki kn'ter, sanat dilinı olgunlaş- tırmış sanatçılann yapıtlannın sergılen- mesi. Bu grup (ki bunlar bugünün orta- yaşlı sanatçılan oluyor genellikle) ıçin- de eğitim kurumlannda görev yapma- dıklan için yeni kuşaklann yetişirken pek ilişki kuramadıklan sanatçılarda var. Bu kopukluğu gidermek için bu sanatçılar- la başlamak istiyoruz. Dizı çerçevesinde sanatçı o yapıtıyla ilgili bir konuyu, birögeyi, birtekniğiya da malzemeyi sanat öğrencileri ile tartı- şacak. Bu yıl Nur Koçak, Bilge Aikor, Seyhun Topuz ve MeKke Kurtiç var prog- ramda - Ercümend Kalmık'ın eğitimci yanını vurgulamak amacıy la başlattığınız kurs- larda nasıl bir eğitim politikası iziiyorsu- nuz? Şu anda kaçöğrenciniz var? Kalmık Müzesi'ndeki kurslara başvuranlann bir profilini çıkartabilir misiniz? - Kurslarda şu an 27 öğrenci var. Fark- lı yaşlarda, farklı disiplinlerden gelen karma bir grup ama daha önce sanatla uğ- raşmış kışıler çoğunlukta. Ancak hiç de- neyimi olmayan öğrenciler de var. Eği- tim süreci içinde düzey farklan değerlen- PORTRE /ERCÜMEND KALMIK Lirik soyut tarzdakı çalışmalanyla tanınan ressam Ercümend Kalmık, 1909- 1971 yıllan arasında yaşadı. Güzel Sanatlar Akademisi'nde İbrahim Çallı'nın öğrencısi olan Kalmık, 1939 yılında Paris'e gitti, Andre Lhote'un ögrencisi oldu. aynca Sorbonne Üniversitesi'nde sanat tarihi dersleri aldı. 1947'den itibaren Istanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fafcültesi'nde'temel tasartm dersleri vermeye başlayan Ercümend Kalmık, 1967-68'de Berlin Teknik Üniversitesi'nde konuk öğretım üyesi olarak çalıştı. tzlenimci anlayışta çalışırken Avrupa'da bulunduğu sıralarda kübizme yakınlık duydu ve Braque, Picasso, Leger ve Matisse gibi ressamlann figür anlayışından etkilendi. 1960'larda balıkçılan, kayıklan ve yelkenlileri soyut bir manzara fonu önünde betimJemeye başlayan Kahnık'ın bu Tesimlerinde lirik bir anlatım göze çarpıyordu. Vanessa-Mae, haksız suçlamalara ilginç biryanıt verdi: Işte beırim doğıım belgem! • Popüler klasik müziğin 18 yaşındaki kraliçesi Vanessa-Mae, London Evening Standard gazetesi sanat eleştirmeninin, sanatçının Paganini'yle aynı gün doğmuş olduğunu söylemesini eleştirerek "Sen onu külahıma anlat. Kolaysa bize nüfus cüzdanını göster de görelim" demesine ilginç bir yanıt verdi. Mae, 6 bin pound harcayarak aynı gazetede doğum belgesini yayımlattı ve 30 satırlık bir özgeçmişini de ilana ekledi. Kültür Servisi - Kemancı Vanessa- Mae, yaşına göreol - dukça olgun ve seç- kin bir müzikal ye- teneğe sahip bir sa- natçı. Ancak yüzün- deki on sekiz yaş ışı- ğı son günlerde hak- kındaçıkankötübir eleştinyle gölgele- nir gibi oldu. Keman çalmaya 5 yaşındayken baş- layan Vanessa-Mae. ilk konşerini Philar- monia Orkestrası eş- liğinde henüz 10 ya- şındayken gerçek- leşîirdi. Popülerkla- sık müzik piyasasın- daki yeni yetenek- lerden biri olan Va- nessa-Mae. Croy- don'daki Fairfelds Hall'da verdiği kon- serle ilgili olarak London Evening Stan- dard'ta çıkan eleştiriyi okuduğunda Yehudi Menuhin'in takınacağı türde bir tavır takına- rak, Ingiliz klasik müzik piyasasının alışık ol- madığı türden bir atışmaya neden oldu. Vanessa-Mae 'yi 'çokbüyükyeteneksahi- bi' ve perförmansını da 'düş kınklığına ug- ratmadı' şeklinde yorumlayan eleştırmen RickJones, yazısında elektro-kemanıyla ha- rikalar yaratan sanatçının Paganini'yle aynı gün doğmuş olduğunu söylemesini eleştiri- yor \e "Paganini'ıün doğum günü mü? Sen onu külahıma anlat Kolaysa bize nüfus cüz- danını göster de görelim'' diyor. Eleştirmenin ricasını kırmak ıstemeyen (!) Vanessa-Mae, 6000 pound harcayarak ön- ceki gün aynı gazetede doğum belgesini ya- yımlattı. 30 satırlık bir özgeçmişini de ilana ekle- yen Mae, harika çocuk olduğu yıllardan, 'en çok satan yildız'a dönüşüne kadar geçen dö- nemde hakkında çıkan farklı kaynakJardan edinilmiş eleştirileri ekiediği açıklamasın- da, u Şimdi sıra sizde Bay Jones, sizin profes- yonel donanımınız nedir? Hiç canlı müzik yapbnızmı? Eieştir- men olarak benim müziğimleflgilenmi- yor musunuz yok- sa?" sözlerine de yer veriyor. Vanessa-Mae'nin menajen Mel Bush sanatçının tepkisini haklıbuluyor."Efcş- tirmenler her şeyi söylemekte özgür- dürler. .Ancakdoğru olmayan bir şey söy- lerierse bu düzeltil- melidir. Jones'un iması oldukça açık- ü (Vanessa'nın do- ğum günü tarihiyle ilgili yalan söyledi- ği). Biz bu yanhşlığı düzelttik. Vanessa- Vlae'nin Jones'a öz- geçmisiyle ilgili sonı yöneftmeye hakkı da vardı; çünkü,Jones da aynı soruyu ona sormuştu" diyen Bush, Vanessa'nın şaka kaldıramadığı yolundaki id- dialanysa, tepkisinin onda var olan espri duy- gusunu açığa çıkardığmı söy leyerek onayla- madığını belirtıyor. Menajeri eleştirüiyor Jones'un geçen salı günü çıkan yazısında, menajer Bush, Vanessa-Mae"den daha çok eleştiriliyor. Jones, sanatçıya konserde eşlik etmek üzere Ingiltere'ye gelen Slovak gru- ba hükümet tarafindan gerekli iznin veril- memesı karşısında, konserin iptal ettirilme- si gerektığini. çünkü bu durumda konserde yeterli başannın yakalanamayacağını \ur- guluyor. Konserde Vanessa-Mae'ye piyano- da annesi eşlik etmişti. Eleştırmen Rick Jo- nes"un, London Evening Standard'ta çıkan ya- zılanndan önceki müzikal geçmişi. Norvvich Katedral'inde org çalmakla sınırlı. Geçirdiğı sinirnöbetlerinin kendisine ilham getirdiğini söyleyen Jones, "Eleştirmenofana- mın iyi bir müzisyen olup olmamamla ügisi yok. İnsanlann benim fîkûierüne kaülıp ka- Dhnamalanyla UgLsi var" dıyor. dinlerek farklı programlar uygulanıyor. Yöntemımiz, atölye sistemine bağlı, bir program dahilinde,desen ve boya resim konusunda öğrencilere bilgi ve beceri kazandırmak doğrultusunda. Ders prog- ramı, uygulamalı teknik eğitimin yanı sı- ra kuramsal çalışmalar da içeriyor, yani öğrenci lenn sanatsal bir kavram edine- bılmeleri için kuramsal altyapı kazan- malan hedefleniyor. Konulannda uzman üç eğitimcinin, Memet Güreli, Musta- fa Pancar ve Erdinç Ünlü'nün yönlen- dirdiği kurslar, daha ıleri aşamada öğ- rencilerin farklı yaklaşımlara açılabil- melerini olanaklı kılıyor. - Müze girişi ve gerçeklestirdiğiniz et- kinlikkr ücredi mi olacak? - Müze ginşı ucretsız. Etkınliklerin bir kısmı duruma bağlı olarak ücretli olabı- lir. - Sanırun ileriye dönük projeleriniz de var. Bunlardan kısaca söz edebilir misi- niz? - fleriye dönük projeler içinde ikı yıl- lık bir programa yayı lacak karşılaştırma- lı sanat tarihi kurslan gündemde. Güzel sanatlara ilişkin yayınlar yapmak istiyo- ruz. Aynca basılmaya değer doktora tez- lerinı yayın takvimıne almayı planlıyo- ruz. Baskı atölyeleri ve bir kütüphane de hedeflerimiz arasında. Italya'da Mary Shefley Müzesi açıhyor Kültür Servisi-Ünlüfilo- zof-yazar VVUIiam Godvvin ve kadın haklan savunucusu Marry VV'oUstonecraft'ın kı- zı yazar Mary Shelley, ünlü şaır Percy Bysshe Sheüey'in de ikinci kansıydı. Shelley çiftı 1822 yılmdan şaır Shel- ley'in ölümüne kadar ltal- ya'nın Lerici bölgesindeki Spezia Körfezi kıyısmda ya- şamışlardı. Ancak Mary Shelley'in Italya'daki yaşamı ve ünü kocasuun ününün göl- gesinde kalmıştı. Ölümün- den sonra da Mary Shelley'e hak ettiği önemi vermedik- lerini fark eden Italyanlar, Mary'nin anısını Lerici'de açılacak bir müze ile ölüm- süzleştirmek istiyorlar. Gotik roman yazan Kasaba meclisi açılacak müzenin Shelley çiftinin ltal- ya'dayken kaldıklan Magni Evi gibi denize hâkim bir şa- to olması yönünde karar al- dı. ttalyan feministlen de bu şatoda yazann en önemlı ro- manı "Frankenstein''da ya- rattığı gotik havanın korun- ması konusunda ısrariılar. Mary Shelley ve dönemin kadın yazarlan yapıtlannda- kı bu hava nedeniyle 'gotik roman yazarlan'' olarak tanı- nırlardı. Müze projesi ftal- yan milletvekili Leo Abse'nın kız kardeşi ve şair Danny • Mary Shelley'e hak ettiği önemi vermediklerini fark eden ttalyanlar Shelley'nin anısını Lerici'de açılacak bir müze ile ölümsüzleştirmek istiyor. Müze projesinin bu yıl başlarnasının bir başka nedeni de 1997'nınMary Shelley nin 200. doğum yılı olması. Abse'nin kuzeni olan Baths- hebaAbsetarafindan destek- lenıyor. Abse, Roma'daki 'Keats-Shelley Evi'nin de ku- ratörüydü ve altı yıl çalıştı- ğı evde Rönesans etkilerini koruyarak adeta bir kaybı ka- zanca dönüştürdü. Ancak Is- panya steplenne komşu olan ve 1820'dekı haliyle restore edilen ev erkek romantik şa- irlere ithaf edilmişti ve Mary Shelley 'in bu müzede yer al- ması beklenemezdi. Müze projesinin bu yıl başlaması- nın bir başka nedeni de 1997'nin Mary Shelley'in iki yüzüncü doğum yılı olma- sı. Mary Shelley 1818 yılın- da "Frankenstdn"ı yayımla- dığında 21 yaşındaydı ve Shelley"le iki yıllık evliydi. Venedik. Napoli ve Roma seyahatletinden sonra Piza'ya yerleşen çift 1822 yılında da Lericı'deki Magni Evi'ne yer- leşti. Shelley çiftirü körfezin her köşesinden görülen be- yaz kemerli bu evde Lord Byron başta olmak üzere pek çok ateşli romantik şair ziya- retederdi. Shelley. Byron'ın yayınevi kurma işlenne yar- dımcı olmak üzere çıktığı yolculuk dönüşünde 'Don Juan' yelkenlisinin batması üzerine körfezde boğularak öldü. Cesedi yakıldıktan son- ra da külleri Roma'da bir yıl önce ölen şair Keat'in meza- nmn yanına gömüldü. Şatodan oluşacak Mary kocasının ölümün- den sonra Lerici'yi hemen terk etti ve daha sonrakı ya- zılannda bu bölgenin kendi- sini mutsuz ettiğini açıkla- maktan kaçmmadı. Spezıo Körfezi'ni 'Şairier Körfezi' olarak turizme açan ve bu bölgede turlar düzenleyen Lucia Solaro bu bölgenin Marry Shelley'in hayal gü- cünü besleyen romantik bir yer olduğunun görmezden gelinmemesini istiyor. 'İn Searh ofMary Shelley' kıtabının yazan Carla San- guineti Marry Shelley'nin edebi kişiliğinin görmezden gelinerek yazara büyük hak- sızlık edıldiğini söylüyor ve ekliyor: "Romantik şairle- rin pek azı bugün gerçekten okunurken Frankenstein ede- biyaümtan başyapıtı olmuş- tur. Mary Shelley'in hayali- nin üninü olan Frankenste- in bugün hâlâ modern insa- nın ürettiği teknolojinin en iyi sembolü." ltalyanlar ıkı yüz yıl son- ra yıllarca görmezden gel- dikleri Mary'yı geç de olsa anmak istiyorlar ve bu amaç için en uygun mekânın Mag- ni Evi olduğunu düşünüyor- lar. Ev şu anda otel olarak kullanılıyor, ancak Bayan So- laro buranın müze için en uygun yer olduğu konusun- da ısrarlı. Bir edebiyat parkı ve şatodan oluşacak olan mü- zede Mary Shelley "in elyaz- ması notlan, romanlanyla il- gili dokümanlan, kıtaplan ve özel eşyalanna yer ven- lecek. Ferhan Şensoy ve Ortaoyuncular Londra'da FERRUH YILMAZ LONDRA - Londra'daki '476 Oyunculan' top- luluğu sayesınde Türk tiyatro top- luluklanndan mahrum kalma- yan Londra'daki Türkiyeliler. şım- di Ferhan Şensoy'u bn- kez daha izle- me firsatı buluyorlar. Geçen yıl, 'FeJek Bir Gün Salakken' adlı tek kişilik oyu- nuyla Londra'ya gelen Ferhan Şensoy, bu sefer Ortaoyuncular'la birlikte Lond- ra'yı ziyaret ediyor. Türkiyelilenn yoğun olduğu Hackney bölgesindeki Hackney Empire'dadün oynayan Ortaoyuncular, oyunu bugün de yinelenecek. Topluluk, oyunun yönetmenlığini de üstlenen Ferhan Şensoy'un yanı sıra Derya Bay kaL Rasim Oztekm, Ayşen Aydemir ve Hasan AJtuntaştan oluşan kadrosuyla. ,\nca \Tsdei"nın "Aptalla- ra Güzel Gelen Televizyon Dizueri** ad- h oyunuyla seyırci karşısına çıkacak. As- len iki kişilik olan oyunu Ferhan Şen- soy, 5 kişilik bir oyun olarak Türkçeleş- tirmiş. Cenk Koray, bu uyarlamayı "oyu- nun özünü bozmayan mucizevi bir bu- luş" olarak nitelemiş ve hiçbir tiyarro- cunun düşünemeyeceği ya da cesaret edemeyeceği bu yöntemle oyunun "bir- denbire başka bir boyuta" taşındığını yazmıştı. Londra'da 476 Oyunculan Metz'dekı tek perdelik tiyatro metin- len festivali Festival de 1'Acte'den üç bi- rincilik ödülü bulunan Anca Visdei'nin son oyunu "Aptallara Güzel Gelen Te- levizyon Dizüeri'" dünyada ilk kez Or- taoyuncular tarafindan oynanıyor. 1994 yılında kurulan 476 Oyuncula- n tiyatro topluluğu daha önce Ferhan Şensoy'un yanı sıra Levent Kırca-Oya Başar Tiyatrosu'nun Aziz Nesin uyar- laması 'TorosCanavan'nı da Londrâ'da ağırlamıştı. 476 Oyunculan da geçen ikı yılı aşkın süre içinde Bilgesu Erenus'un "İldli Oyun", Samuel Beckett'ın "Tru- vah Kadınlar" ve August Strindberg'in "Matmazel Julie"oyunlanyla seyirci- sinin karşısına çıkarken ünlü tspanyol şair Lorca'nın "Bernarda Alba'nın Evi"ni ise ilginç bir yöntemle konusu- nu Türkiye'ye uyarlayıp Ingilizce ola- rak sergiledi. "Matmazel Julie" ve "Bemarda Al- ba'nın Evi" dışındaki oyunlann yönet- menliğinı üstlenen Ankara Sanat Ti- yatrosu tecrübeli UmutUğur,476Oyun- culan'nın repertuvannda bir de "Can- lanan Masallar" adlı bir çocuk oyunu olduğunu. bu oyunla Türklerin yaşadı- ğı dığer Avnıpa ülkelerinde bir turne- ye çıkmayı düşündüklerini anlatıyor. 476 Oyunculan, "KafkasTebeşir Da- iresi" ve "Godot'yu Beklerken'" adlı oyunlanyla 1994/95 yılı Tredou Sanat ve Kültür Ödülleri'ne 'en iyi tiyatro oyunlan' dalında aday gösterihnişler- di. Ayşe Erkmen 'in çalışması Taksim 'de -mış. Kültür Senisi-AyşeErk- men, 1994'te Berlin Kreuz- berg mahallesinde. bir evin ön cephesinde gerçekleştir- diği çalışmasını, şimdi de Taksim"de bir reklam pano- sunda yorumlayacak. Erk- men'in elektronik pano için yeniden üreteceği çalışma- sı, miş'li geçmiş zamanın kip eklerinden oluşuyor. Ay- şe Erkmen'in çalışması. Taksim Meydanı'nda, Tar- labaşı ginşindeki elektro- nik reklam panosunda 1 -28 şubat tarihleri arasında yer alacak. Her gün, gün bo- yunca yaklaşık 10 dakika- da bir izlenebüecek çaüşma- nın broşürü, meydan ve Be- yoğluçevresındeki kafeler- den ve Maçka Sanat Gale- risi'nden eldeedilebilecek. Fatih Ozgüven, broşüre yazdığı değerlendirme ya- zısında şöyle diyor "Tak- sim .Meydanı'nda yükselen tşıklıpanoyayansryacak olan '-miş."ler ve kardeşleri bize, 'hazırlıksız zihinlerimize' yansıyan,' -di' için çok ger- çekdışı, '-yor' için denetie- yçmediğimiz kadar hıdı sey- reden bir karmaşa karşısın- daki şaşkınbğımız hakkın- da bir şey söylüyor olabUir- lermi?"' Jazz Club 'ta müzik ve resmin buluşması Kültür Servisi - Çırağan Sarayı içinde bulunan Q Jazz Club'ın başlattığı "Bhıe Monday" müzik ve resim et- kinliğinin ıkincisinde, res- sam AB Arif Ersen ile Ke- rem Görsev Trio bir araya geliyor. Q Jazz Club'ın bir süre önce çok yönlü bir sa- nat ve müzik platformu oluşturmak için başlattığı "Blue Monday" akşamlan, saat 19.00'da başlıyor. Ressam Alı Arif Ersen, 1984 yılında Mımar Sman Üniversitesi Resim ve Gra- vür atölyelerinden mezun oldu. Bugüne dek iki kışı- sel sergi açan ve çeşitli kar- ma sergilere katılan Ersen, 0 Jazz Club'daki sergisin- de "Kadehler"e resimsel bir bakışla yaklaşıyor. Ser- gide, 21 adet suluboya. ak- rilik, müdahale edılmiş gra- vür ve fotoğraflar, aynca kolajlar yer alıyor. Türkıye'nın tanınmış caz piyanistlerinden Kerem Görsev'in. davoılda Ameri- kalı Bob Demeo. kontrbas- ta Fransız Manu Grimonp- rez ile birlikte yapacaklan jam session, Dr. Ali Arif Ersen'in resimlerine ses verecek. Kâznn TaşkenTta Celal Tutant sergisi • Kültür Servisi- Celal Tutant'ın resim sergisi, 4-28 şubat tarihleri arasında Yapı Kredi Kültür Merkezi Kâzım Taşkent Sanat Galerisi'nde izleyicılerin beğenısine sunuluyor. 1994 yılında yaşamını yitıren sanatçı, figüratif, soyut ve peyzaj tekniklerinde çalıştı. Resimlerinde üslup özelliği olarak bellı bir iddia tasımayan, portrelerden çıplak figür çalışmalanna, hareketli kompozisyonlardan soyutlarrtaya yönelik bazı biçim araştırmalanna kadar birçok teknikte eser verdi. 19501ı yıllarda moda olan lekeci ve dokucu akımlar çerçevesinde de bazı ilginç yapıtlara imza atan sanatçı, Cumhunyet'in 50. yılı nedeniyle yaptığı 'Köy Düğünü' adlı yapıtıyla Başan Ödülü kazandı. Oscar ödülki CecH Lewis öldü • Kültür Servisi- 1938 yılında, Bernard Shavv'un oyunu 'Pygmalion- Benim Güzel Meleğim'i sinemaya aktararak En iyi Senaryo Oscan'nı alan Cecil Levvis öldü. 98 yaşında yaşamını yitiren Levvis, BBC'nin kuruculanndandı. 19 kitabı yayımlanan Levvis, yazarlık ve televizyonculuğun yanı sıra Birinci ve ikinci Dünya Savaşı'nda pilot olarak görev yapmıştı. Rabin'in torununa Almanya'dan Ödül • Ankara(.\NKA>- Almanya Friedrich Ebert Vakfi, Ortadoğu'da banş yanlısı politikalar izlediği için radikal kesimlerin tepkisini çeken ve bu nedenle de iki yıl önce öldürülen Israil Başbakanı Izak Rabin'in torununa ödül veriyor. Rabin'in torunu Noa Ben Artız- Pelossof büyükbabasının siyasi ve özel yaşamına yer verdiği 'Yas ve Ümit' adlı kitabı nedeniyle "Siyasal Kitap Ödülü'ne layık görüldü. Alman Sosyal Demokrat Partisi'ne yakınlığı ile tanman vakfın her yıl verdiği 10 bin Alman Markı değerindeki ödülü 14 Mayıs'ta Bonn'da düzenlenecek törenle Pelossof'a verecek. TEB'den tiyatpolapa çağrı • Kültür Senisi-Tiyatro Eleştirmenlen Birliğı (TEB). tüm tiyatro sanatçılanna bir çağn yaparak "Aydınlığa çıkmak için bir dakika karanlık' dayanışmasına katılmalannı istedi. TEB; 'Aydınlığa çıkmak için bir dakika karanlık' dayanışmasına katılacak kışilerin çoğunluğu saat 21.00'de evlerinde bunu uygulayabilecekler. Oysa sizler, o saatte görev yapıyorsunuz. Gerek bu dayanışmaya kişisel desteğinizi göstermek, gerekse aynı duyguyu ve bilinci paylaşan seyircilerinize katılım olanağı yaratmak için 1 şubat tarihinden başlayarak bir ay süreyle saat 21,00'de sahnelerinizi bir dakikalık karanlığın, sahnelerimizin sonsuza dek yanmasını sağlayacağına inanıyoruz" diyerek tüm tiyatro sanatçılanndan destek beklediklerini belirtti. BUGÜN • ADA>ndTABE\1 nde saat 14.00'te Prof. Doğan Kuban. Istanbul üzerine bir konferans verecek ve "İstanbul. Bir Kent Tarihi' adlı kitabını imzalayacak. (293 4105) • CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'da Cemal Ünlü'nün taş plak dınletisinin ikincisi gerçekleştirilecek. (360 90 95) • İSKENDERİYE KÜTÜPHANESİ nde saat 18.00'de Cengiz Gündoğdu'nun 'Aydınlanma' üzerine söyleşisi izlenebilir.(245 16 17) • EVRENSEL KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 14.00'te Banş Fırat'ın 'Görmek lstemediklerimiz' başlıklı sergisinin açılışı; saat 15.00'te ıse 'Refahyol Hükümetinin Kültür Politikası' başlıklı panel izlenebilir. • ELEŞTlRt KLTJTÜR MERKEZİ'nde saat 14.00'te Emin Karaca ile söyleşi izlenebilir. (373 38 24) SAHAF CAFE KÜLTÜR MERKEZİ nde saat 16.00'da Muammer Ketencoğlu-Ivi Dermancı'nın 'Halk Müziğinden Modern Zamanlara Yunanıstan Müzigi' başlıklı dinletisi yer alacak. (414 75 73) • BEKSAV'da saat 15.00'te '96 yılı değerlendirmesi' başlıldı panel izlenebilir. Tiyatro Topluluğu nun 'Çınar Öyküleri' adlı oyunu ise saat 19.30'da. (349 91 56). • ÖZGÜR ÜNtVERSİTE CUMARTESİ KONFERANSLARI kapsamında saat 15.00'te Celal Başlangıç, Faysal Özçift ve Yusuf Çetin 'Lice İzlenimlerini' değerlendirecekY2¥İ 54 81)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle