25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 25 ARALIK 1997 PERŞEMBE HABERLER BBPTı Akay öldirüldü • İZMİR(AA)-lzmir'in Çiğli ilçesî belediye meclismin BBP'li üyesi eczacı Ferit Akay. silahlı saldın sonucu öldü. Akay, Bonwa Yeşilova semti 365. sokaküki eczanesinin önünde, dün otomobilinden indiği sırada kimlikleri belirlenemeyen iki kişinin silahlı saldınsı sonucu vücuduna isabet eden 7 kurşunla ağır şekilde yaralandı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldınlanAkay(47) kurtanlamayarak yaşamını yitirdi. Akay'ın. 1994 seçimlerinde, DYP'den Çiğli Belediye Meclisi üyeliğine seçildiği. daha sonra BBP'ye geçtigi öğrenildi. Özçelik-İş'te seçımI ANKARA (AA)-Hak- tş'e bağlı Özçelik-tş Sendikası Genel Başkanlığı'na Recai Başkan seçildi. Özçelik-Iş Sendikası'ndan yapılan yazıh açıklamada. yönetim kurulunun toplanarak yeni gcrev dağılımı yaptığı belirtildı. Açıklamada, Genel Sekreterliğe Mustafa Atlı. Genel Mali Sekreterliğe Fendun Tankut, Genel Teşkilatlandırma Sekreterliği'ne Kemal Can, Genel Eğitim Sekreterliği'ne de Keramettın Arslan'ın getirildiği kaydedildi. Karatepe'nin ramazan • KAYSERİ (Cumhuriyet) - Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karatepe. aldığı hapis cezasımn ağır ceza olmadığı için ertelenmesinı isteme hakkı olduğunu belirterek, "Savcılık uygun görürse, cezamı Ramazan'ı çıkardıktan sonra çekmek istiyorum" dedi. Yargitay'ın onama karan ile ilgili tebligatın henüz kendisine ulaşmadığını ancak bugünlerde Ankara'dan postalandığını öğrendiklerüu.beürteh Karatepe. "Tebligattan sonra bir aylık süremiz var. Bu süre içensinde tashihi karara gideceğiz. Tashihi karara giderken de uluslararası mahkemelerde, Avrupa lnsan Haklan Sözleşmesi'nde kullanacağımız haklardan da sözedeceğız" dedı. Rus uçağı tehlike atlattı • MOSKOVA(AA)- lstanbul-Yekatennburg seferi yapan İlyuşin-76 tipi yolcu uçağı. dün Yekaterinburg kentinin Koltsovo Havaalanı'na inmek üzere olduğu sırada, iniş takımlannın açılmaması üzerine tehlike atlattı. İniş takımlanm mekanik olarak açmaya çalışan pilotlar, bunda son anda başan sagladılar ve bir felaketi önledüer. Bu arada. 6 Aralık'ta Sibirya'da bir yerleşım birimine düşerek çok sayıda kişinin ölümüne yol açan Ruslan tipi Rus nakliye uçağının kaza nedeninin ise "'yakıtında su buiunması" olabileceği bildirildi. İstanbul Boğaa'nda kaza • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Denizcilik İşletmeleri (TDİ) Şehir Hatları Işletmesi'nebağlı "Rumeli Feneri" ile "Sarayburnu" adlı yolcu vapurlan, dün saat 17.00 sıralannda Haydarpaşa açıklannda çarpıştı. Kazada. Sarayburnu vapurunun çarkçıbaşısı ile Rumeli Feneri adlı vapurdaki bir yolcu hafif şekilde yaralandı. Yaralılar, Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde ayakta tedavi edildikten sonra taburcu edildi. Kazanın. Sarayburnu vapurunun "dümeninin takılması" sonucu meydana geldiği bildirildi. Tazminat davasına ret • A I N K A R A ( A A ) - C H P Samsun Milletvekili Murat ICarayalçın'ın, ANAP tstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı hakkında, "özel bir televizyon kanalında yaptığı konuşmada kişilik haklanna hakaret ettiği gerekçesiyie'" açtığı. 2 milyar liralık tazminat davası reddedildi. Dokunulmazlığmm kaldmlması istenen DYP'li Bilgin'in 'yolsuzluk' fezlekeleri 'HayaH inşaata ödeme'• TBMM Anayasa Adalet K.aıma Komisyonu bünyesindeki hazırlık komisyonunun, 2 dosyadan dokunulmazlığının kaldınlmasına karar verdiği DYP Isparta Milletvekili Ömer Bilgin, genel müdürü olduğu TURBAN'ın telefonlannı 24 Aralık seçimleri öncesinde "'siyasi çıkar" sağlamak amacıyla kullanmakla suçlanıyor. AYŞESAY1N ANKARA - DYP Isparta Mil- letvekili Ömer Bflgnı'in TUR- BAN Genel Müdürü olduğu dö- nemdeki yolsuzluklan, milletve- killiği döneminde de peşini bı- rakmıyor. TBMM Anayasa-Ada- let Karma Komisyonu bünyesin- de oluşrurulan haarlık komisyo- nunca dokunulmazlığının kaldı- nlması istenen Ömer Bilgin'in dosyası, TURBAN'ı "siyasi amaçlan için kullanmak; zimmet, ihaleye fesat kanşrırmak, hayali projelere para ödemek" suçlama- ları ile dolu. TBMM Anayasa- Adalet Karma K.omisyonu'nun, hazırlık komisyonlannın kararla- n doğrultusunda hakkında top- lam 7 fezleke bulunan Bilgin'in, 1 0 0 . m a d d e d e ğ i ş i k l i ğ i r a f a k a l k ı y o r Bakanlara 'dokunmamaya' devam ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - TBMM Partilerarası Anayasa Uyum Komisyonu. Bakanlar Kurulu üyelerinin Meclis karan aranmaksızın yargılanmalanna olanak tanıyacak Anayasa değişikliği önerisine karşı çıktı. "Istişari" nitelikte olan komisyon karanna gerekçe olarak "Mecüs'ten geçmeyeceği'' kaygısı gösterildi. Partilerarası Uyum Komisyonu, dün TBMM Baskanvekili Hasan Korkmazcan'ın başkanlığında yaptığı toplantıda, TBMM Anayasa Komisyonu'nun görüşü doğrultusunda, ANAP ve DSP'nin TBMM Başkanlığı'na sunduğu anayasanın 100. maddesinin değiştirilmesine ilişkin yasa önerisî ile DYP'nin önerisini ele aldı. Komisyon, anayasanın dokunıumazbkların sımrlandınlmasına il bütün dosyalannın dokunulmaz- lığının kaldmlması eğiliminde olduğu bildirildi. TBMM Anayasa-Adalet Kar- ma Komisyonu bünyesinde oluş- turulan, CHP Muğla Milletveki- li Zeki Çakıroğlu nun başkanh- ğındakı hazırlık komisyonu do- kunulmazlıgının kaldınlması yö- nünde karar v erdiği Bilgin için 2 avn fezleke hazırladı. 83. madde değişikliğinin gûndemde olduğuna dikkat çekerek, 100. madde değişikliğine şimdilik "gerek olmadığı'" karanna vardı. Komisyonun, ilk tur oylaması yapılan 83. maddenin değiştirilmesi ile ilgili güçlükleri de dıkkate alarak. "TBMM'de kabulününzor olacağT kaygısı ile 100. madde degişikliğini askıya aldığı bildirildi. Komisyon bünyesinde bir alt komisyon oluşturularak, 100. madde değişikliği konusunda bir rapor hazırlanarak Anayasa Komisyonu'na sunulması da kararlaştınldı. Bu çerçevede, RP'den Mustafa Kamalak. ANAP'tan Nejat Arseven, DYP'den Turhan Güven. DSP'den Mümtaz Soysal ve CHP'den AtiUa Sav'dan bir alt komisyon oluşturuldu. Haüt Dumankayanm suç du- yurulan üzerine Ankara Cumhu- riyet Başsavcısı İlhan MesutogJu tarafından hazırlanan ilk fezleke- de, Bilgin'in kurum telefonlannı siyasi çıkar amacıyla kullandığı suçlamasına yer verildi. Mesu- toğlu, yapılan inceleme sonucun- da dönemin TURBAN Genel Müdürü Bilgin'in 24 Aralık 1995 genel seçimleri öncesinde seçim çevresi olan Isparta ileyaptığı te- lefon görüşmelerinin sayısına dikkat çekerek şu görüşlere yer verdi: "Bu şekilde Ağustos 1997 Ara- hk 1995tarihkri arasında toplam 7 bin 346 kez Isparta ili kurum te- lefonundan arandığı ve kurumu büyük şekilde zarara uğratüğı, aynca yinc aynı dönemler içinde genel müdüıiüğe bağlı işletmeler- de konaklama, yeme, içnıe. işlet- me ve araçlannı da bu amaçla kullanmalanna göz yumduğu Başbakanuk Teftiş Kurulu nıü- fettişJerinin raporu ile tespit edil- diği anlaşılmıştır." Havali projelere ödeme Cumhuriyet Başsavcısı Şenol A>ter tarafından düzenlenen 2. fezlekede ise Bilgin'in. TUR- BAN bünyesinde yapılmış gös- terdiğı "hayali" projeler için ku- rum kaynaklanndan bazı firma- lara ödeme yaptığı saptamasına yer verildi. Fezlekede, Bilgin'in eski TURBAN yöneticileri Me- tin Riyaz Karaaltın. Gürsel Erk ve Ali Beykoz ile birlıkte 1993 ve 1994 yıllan içerisinde görevleri- ni körüye kuUanarak. Sait Halim- paşa Yalısı ile ilgili yapılan işler- de ahm-satun yönetmeliğine ay- kın olarak, komisyon kararlan bulunmadan ve rekabet ortamı yaratılmadan usulsüz ihale veril- diği belirtildi. Fezlekede, ihale konusu işler yapılmadığı halde bazı firmalara 1993 birim fiyat- lan ile 396 milyon 493 bin 750 H- ra, 1994 fiyatlan ile de 9 milyar 461 milyon 50 bin 950 lira fazla ödeme yapılarak kurumun zara- ra uğratıldığı saptamasına yer ve- rildi. İstikrarsızhğa sandıktan başkaçözüm buluıunadığını söyieyen Demirel, u Halkı kadıyanu götüreceksiniz? Ozamanbir daha yapacaksınız, başka yol yok. Gel kardeşim sandığuı başına, kendin bunalma, b^şkannıda bunaltma" dedL (Fotoğraf: HASAN AYDIN) Demirel 'Türkiye Sorunlanna Çözüm Konferansı'nda konuştu 'Demoknıside cksiküklervar 9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Türkiye'de demokraside eksiklikler olduğunu belirtirken, halkın oyunu partilere bölmesiyle oluşan istikrarsızlığın tek yolunun yine sandık olduğunu söyledi. Demirel. "Halkı kadıya mı götüreceksiniz? O zaman bir daha yapacaksınız, başka yol yok. Gel kardeşim sandığuı başına, kendin nunalma. başkasını da bunaltma" dedi. Demirel. dün "Türkiye Sorunlanna Çözüm Konferansı"na katıldı. Demirel. ülkelerin düşlere de gereksinimi olduğunu, bugünün düşlerinin gelecekte gerçekleşebileceğini belirtti. Ulkenin sorunlannın çözümü için tartışmalar yapılabileceğini söyleyen Demirel. ancak zıtlaşma yaratmanın tartışmanın özünü ortadan kaldıracağına söyledi. Sorunlann çözümünde kadro, plan ve programlann büyük önemi olduğuna dikkat çeken Demirel, ülkenin kalkınması için her zaman kaynak bulunamayacağını. ancak yaması küçük olan deliğin kapatılması için önceliklere yer verileceğini belirtti. Demirel, öncelik verilecek unsurlann belirlenmesinde ekonomı, sosyal ve siyasal faktörlerin etkili olduğunu vurgulayarak, "Bütün ola^. bu üçü arasında ka\ga çıkarmamaknr. Bütün olay, bu üçünden neticc çıkarmaknr" dedi. Yıllarca cahil oy çoğunluklannın peşinden gitmenin yanlış olup olmadığının tartışıldığını anlatan Demirel. ülkenin kaynaklarının zaman zaman oy uğruna harcandığını. ancak her sorunun bir zekâtının olacağını savnndu. Sorunlann çözüm arayışında yapıcı olunması gerektiğine işaret eden Demirel. bütün dünyanın liberal ekonomiyi benimsediğini. devletin temel hizmetinın "huzurve sükûnun sağlannıası" olduğunu belirtti. Demokratik otorite Huzur ve sükûnun yumruklar değil demokratik otoriteyle sağlanması gerektiğinı vurgulayan Demirel. hiçbir devletin de kendini yıkılmaya bırakamayacağını kaydetti. Özgürlüğün anarşi ortamına dönüşmesini de savunamayacaklannı anlatan Demirel. herkesin özgürlüğünün elini uzattığı kişinin burnuna değdiği zaman bittiğini vurguladı. Türkiye'de demokrasinin eksikliklerinin bulunduğuna dikkat çeken Demirel. "Ama, Almanya'daki demokrasiden bir eksiği yoktur" dedi. Demirel, şöyle dedi: "Neden voktur? Almanya'daki demokrasinin karakteri ne? Çok parti. Benim ülkemde de var çok parti. Halk çok partiye oy verirken oylannı bölmüş. Halkı kadıya mı götüreceksiniz? Halkın hür iradesiyte bir daha yapacaksınız, bir daha yapacaksınız. düzeUnceye kadar. Gel kardeşim sandığuı başına. Kendin bunalma, başkasuu da bunaltma. Buyur, bu bövle işleyecek." Ülkenin özgür yargısı ve medyasının olduğunu kaydeden Demirel, Türkiye'nin herkesi inciten terör olayı dışında Avrupa'nın en sakin ülkesi olduğunu belirtti. Ülkenin geleceğine inanılması gerektiğini vurgulayan Demirel. "Buna inanmaz, 'Bizden ne köy olur, ne kasaba olur' dersek o zaman çözüm falan aramayBİım" dedi. Tansu Çîller yargıya ; güveıınıiyor MERİHAK İZMÎR - DYP Genel Başkanı Tansu Çffler, bugünkü iktidarı "majesteterinin hükümeti" olarak nitelendirirken "Hal- kuı seçtiklerine mi itibar edeceğiz, yoksa güvendiklerine mi" diye sordu. Yargıyı kullanarak siyaseti tepeden tanzim et- mek ısteyen bir projeyle karşı karşıya olunduğunu öne süren Çiller. "Eğer bu ülkenin hâkim ve sa\cılannı irtica bri- fingleri ü« VCİvarasında bir lercihe aor- larsanız üstünlüğün hukuku diyebüece- ğiniz yeni bir kavramı ya da eskiden büi- nen bir kavraını uygulamaya koyarsınız. Bu, otigarşinin hukuku demektir" dedi. Çiller, yargının bağımsızhğınm tartışıl- dığı bu ortamda dokunulmazlıklann kal- dınlmasının milli ıradenin DGM'ye pas- pas edilmesi anlamını taşıdığını savun- du. Çiller, L'fukSöytemez'in DTP'den ye- niden DYP'ye geçmesinin ardından ör- gütte yükselen tepkileri frenlemek için önceki gün tzmir'e geldi. Söylemez'le birlikte Izmir'e gelen Çiller'e ilgi azdı. Anakent Belediye Başkanı Burhan Öz- faruranın gezi boyunca birlikte olduğu Söylemez'le konuşmaması dikkat çeker- ken, örgütteki sıkıntı Çiller'in gelmesi- ne karşın frenlenemedi. Çiller, örgütteki bu başansız gezisinin ardından önceki gece Ege Genç Işadamlan Derneği'nce düzenlenen toplantıya katıldı. Çiller. do- kunulmazlıklann kaldmlması konusu- nun "bir ara rejimde" gündeme geldiği- ne dikkat çekerek şunlan söyledi: "Bu ara dönemde majestelerinin hü- kümeti \e majestelerinin muhalefeti pro- jesiııin bir ayağı tamanıdır. Majesteleri- nin hükümeti kurulmuştur. Muhalefete geönce. Milli iradenin sesini du> urabildi- ği tek alan muhakfet alanıdır. Türk hal- kı 50 yıldır kazandığı haklardan va/oeçi- rilmeye çalışıhyor. Sizin özgüriüklerinizi deviet karşısında konıyacak millerv ekil- lerini bu dayatma karşısında nasıl koru- yacaksııuz? Mevcut şartlar \« sistem için- de bunun tek ce\abı var. Yasama doku- nubnazlığı. Kendi ipini/i kendinize çek- tiruier. Bu ortamda yasama dokunul- mazlığını kaJdınnak, milli iradeyi DGM savcılanna paspas yapma yolunu aça- biBr'' SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR oral.calıslar(a raksnet.com Milli Güvenlik Kurulu (MGK) önceki gün toplandı. Toplantının bazı maddeleri konusunda bilgi sahibi olduk. Örneğin islamcı ser- maye ve bunun yurtdışı bağlan- tıları konusunun ciddiyetle ele alındığı başına yansıdı. Aynca ga- zeteteiin yazdığına göre iç ve dtş güvenlik sorunlan ele alınmış. iç güvenlik konusunda ise terörle mücadetede askeri açıdan başa- nya ulaşıkJığı belirtilmiş, ekono- mik ve sosyal konularda yatınm yapılmasının gerekliliği vurgulan- mış. Dış güvenlik konusunda da Kıbrıs. Türk-Yunan bunalımı ve Avrupa Birliği'yle ilişkiler ele alın- mış. Bu konularda ne gibi karar- lara varıldığı da ayrıntılı olarak açıklanmış. Her MGKtoplantısın- dan sonra gazeteleri dikkatle in- celiyorum. Gündemine neleri al- dığını merak ediyorum. MGK tu- tanakları kamuoyuna açıklanma- dığı ve gizli olduğu için, aynntıla- n öğrenmemiz de mümkün olmu- yor. MGK toplantılan, REFAHYOL iktidarı döneminde askerlerin sı- Milli Güvenlik Kurulu'na Öneriler yasi islama karşı tavırları nede- niyle önem kazanmıştı. Bir an- lamda bu toplantıların ve onu iz- leyen Genelkurmay brifinglerinin etkisiyle REFAHYOL hükümeti- nin sonu gelmiş ve yerine ANA- SOL hükümeti kurulmuştu. Ünlü 28 Şubat toplantısının ardından yazdığım bir yazıda, bu toplantı- da "Sİsuhuk'un neden ele alın- madığını sormuştum. Çünkü Su- surluk ülkenin iç güvenliğini ya- kından ilgilendiriyordu. Öncelikle şunu belirteyim: Mil- li Güvenlik Kurulu'nun yapısı ve fonksiyonunu, demokratik bir devlet açısından sakıncalı bulu- yorum. Bu kadar yaptırım gücü yüksek, bir anlamda parlamento üstü bir ağırlığı olan MGK, seçil- miş kurumlann üstünde bir işleve sahip. Bu ise zaten askeri darbe- lerle iyice otonter bir biçim kazan- mış sistemı daha da otoriter hale getıriyor. Milli Güvenlik Kurulu'nun de- mokratik bir yapıya kavuşturul- ması Meclis'in işi. Anayasa ve ya- salarda yapılacak degişikliklerle bu gerçekleştirilebilir. Bu neden- le bazı büyük partilerin ve ^liti- kacılann MGK'nin etkinliğinden yakınması inandıncı değil. Bu de- ğişikliği yapması gerekenler ön- celikle onlar. Neyse şu anda Milli Güvenlik Kurulu var ve çalışıyor. Her ay dü- zenli toplanıyor. Bir yasal değişik- lik olmadıkça da yasal statüsünü ve faaliyetlerini sürdürecek. Milli Güvenlik Kurulu'nun ülkenin gü- venliğiyle ilişkili konulan elealmak amacıyla kurulduğu bir gerçek. Merak ediyorum, Susurluk kaza- sıyla ortaya çıkan tablo MGK'nin ilgi ye görev alanına girmiyor mu? Ülkenin önde gelen siyasetçi- leri, Susurluk'tan bu yana yaptık- lan açıklamalarla umutsuz birtab- lo çiziyoriar. Başbakan, "Su iş çö- zülemez, askeri ıstihbarat gelmi- yor, MİT aynntılı bilgı vermiyor" diyor. Susurluk Komisyonu Baş- kanı Mehmet Elkatmış, "Bu işin içinde devlet var, bundan birşey çıkmaz" iddiasında bulunuyor. Mahkemeler, çete iddiasıyla yar- gılananlan birer birer serbest bı- rakıyor. Sonuçta kimsenin Susur- luk'un peşine düşmediği bir tab- lo ortaya çıkıyor. Biz çeteterin peşine düşmüyo- ruz, ama onlar bizim peşimizi bı- rakmıyorlar. iki gün önce Kapıku- le'den giriş yapan otobüste 6 ki- şi çeteler tarafından kurşuna di- zildi. Yine bildiğimiz bağlantılarla karşılaşıyoruz. Sokaktaki yurttaş bıle bu işe kimlerin karıştığını, kımlerin elinin kana bulaştığını, uyuşturucunun ardındaki isimle- n az çok biliyor. Böyte olduğu hal- de, topluma büyük bir umutsuz- luk yayılıyor, devlete olan güven derin sarsıntılar geçiriyor. Bütün bu gelişmeler, neden MGK'nin gündemine gelmiyor? Bu konular MGK'nin yetki kap- samına girmiyor mu? Jandarma Genel Komutanı, içişleri Bakanı bu kurul içinde yer alıyorlar. Du- rumdan şikâyet eden Başbakan bu kurulun içinde. Ne hikmetse, kamuoyuna açıklamalar yapan bu yöneticiler, iş Susurluk konu- suna gelince bir araya gelip ko- nuşmuyorlar. Belki konuşuyortar da bizden gizliyorlar. Yeşil'in devtet tarahndan kulla- nıldığı belgeleıie saptandı. Çat- lı'yadevlet pasaportu venldiği or- tada. Birçok uyuşturucu kaçakçı- sının yeşil pasaportlarla Avru- pa'dafinkatttığını duymayan, bil- meyen kalmadı. Bütün bu konu- lar MGK'yi gerçekten ilgilendir- miyor mu? Örneğin Veli Küçük konusu. Bu konu Jandarma Ge- nel Komutanı tarafından MGK'de acaba açıklandı mı? Genelkur- may neden onun yargılanması için gerekli izni vermiyor? Yurttaşı bu kadar umutsuzluğa sevk eden tablo, MGK'nin etkili ve yetkıli üyelerini üzmüyor mu? MGK, Susuriuk'uelealmıyormu, yoksa alıyor da bizden mi gizliyor, dehşetli merak ediyorum. Eski DYP'liler de beklemede DYP'nin gözü Yargıtay'da HÜLYA KARABAĞLI ANKAR4 - DYPde gözler. Genel Başkan Tansu ÇUler'in Yüce Di- van'a gönderilip gönderil- meyeceğini de belirleye- cek olan Yargıtay'a çev- rildi. DYP'nin.'ANAP. DTP veya bağımsız duru- ma geçen milletvekilleri geri dönüş için Çiller'in kaderini bekliyor. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in Yüce Di- van'a gönderilmesine iliş- kin hesaplar Meclis kulis- lerinde partiden kopan millenekıllerine kadar uzandı. Eski DYP'liler, DYP'lilerle Yüce Divan ve merkez sağın şekillen- mesi üstünde konuşurken ANAP'a geçen milletve- killeri buradaki rahatsız- lıklannı dile getirdiler. DYP'den son anda istifae- den Eskişehir Milletveki- li Demir Berberoğlu, DYP'nin kurtuluşunun Çiller'in aynlmasma bağ- lı olduğunu söyledi. Ber- beroğlu, üstünde DYP damgası olduğunu vurgu- layarak "Çiller gkfcrse ge- ri döner misüu2w sorusu- na, "Geüşmelere göre" karşılığmı verdi. Çiller'in Yüce Divan oylamasında eski DYP'lilerin izleyece- ği tavır tarhşma konusunu oluştururken geri dönmek isteyen milletvekillerinin kabul yönünde oy kulla- nacaklanna dikkat çekil- di. Eski DYP'li, Afyon Milletvekili Nuri Yabuz, Meclis'in Çiller'in Yüce Divan'a gönderilmesi yö- nünde oy kullanacağını ve merkez sağın bütünleş- mesinin aşama aşama ger- çekleşeceğini söyledi. Ya- buz, birleşme sürecinde çok farkh isimlerin yan- şacağını kaydetti. Genel Başkan Tansu Çiller'in Yüce Divan'a gönderilip gönderilme- mesi DYP'nin kaderini et- kileyecek. DYP, Yüce Di- van'a gönderme gerekçe- sine göre genel başkanlı- ğı tartışmaya açacak. Ge- rekçe hafif nedenlere da- yalı ise DYP. Çiller'i yal- nız bırakmayarak genel başkanlan sıfatıyla seçi- me girecek. Karann ağır suçlamalarla dolu olması durumunda Çiller'in isti- faya zorlanarak olağanüs- tü büyük kongreye gidile- bileceği yorumlan yapılı- yor. DYP yönetimi. Çil- ler'in Yüce Divan'a gön- derilmesinden ANAP'ın zararlı çıkacağına ve asıl liderlik kavgasınm orada yaşanacağında ısrarlannı sürdüriiyorlar. Çiller'in yargılanması sürecinde ise Nahit Menteşe ile Esat Kmtiıoğlu'nun Necmet- tin Ce\heri üstünde geçi- ci genel başkanlık isteye- cekleri, milliyetçi-muha- fazakâr ve bürokrat kö- kenli grubun da Mehmet Ağar'ı öne sürecekleri, ancak Ağar'ın durumunu kritik görmeleri duru- munda Ayvaz Gökde- mir'de karar kılacaklan iddia edildi. DYP'den ANAP'a ge- çen milleveki 1leri şunlar: "Mustafa Küpeli.Şina- si Amncr. İrfan Demiralp, Tevfik Diker, Yaşar Dtde- lek, Edip Safder Gaydah, Erkan Kemaloğlu, Haluk Müftüler, Şamil A\ nm, İl- han Aküzüm, Işılay Say- gın, Yaman Törüner.'" DTP. lOOcak'tanitiba- ren mahalle. köy ve belde- ler için kongre startı ve- rirken DYP takvimini er- ken seçimlere endeksledi. DYP lideri Tansu Çiller'le Başkanlık Divanı üyeleri- nin arasını açan geri dö- nüşler şimdilik askıya alı- nırken Bağımsız İstanbul Milletvekili GürcanDag- daş, paylaşılmayan isim oldu. RP'de gerginlik Tayyip Erdoğan Erbakan'akızgm ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-RP'nin kapatılması durumunda. yerine kurulacak partinin başına geçmesine büyük olasılık tanınan Recep Ta>yip Erdoğan ile Genel Başkan Necmettin Erbakan'ın arasının açıldığı bildirildi. Alınan bilgiye göre, 21 Aralık'ta yapılan İstanbul 6. Olağan İl Kongresi'nde Erbakan'ın yaptığı konuşma Belediye Başkanı Erdoğan tarafından beğenilmedi. Erbakan'ın tstanbul'da belediyenin icraatını görmezden gelerek Diyarbakır'ın RP'li Belediye Başkanı 'nın çalışmalannı anlatmasını Erdoğan'ın yakın çevresine "nezaketsizük" olarak değerlendirdiği öne sürüldü. Erbakan'ın yakın çevresiyle yaptığı toplantılarda, "Erdoğan'ı boşuna şişirmeyin, bakm Diyarbakır'da da aynı başanlarvar" anlamma gelecek sözler söylediği belirtildi. Kongre sırasında Erdoğan'ın Erbakan'ın elini öperek birlik görüntüsü veıme çabalanna karşın, konuşmasının içeriğınin aradaki gerginliği ortaya koyduğuna dikkat çekildL RP'nin kapatılması istemli davanın sonuna yaklaşıldıkça "eskiler- yeniler, gençter-yasjılar" çekişmesinin başladığına ilişkin iddialar. siyasi kulislerde dile getirilmişti. RP'nin kapatılması sırasında RP'nin yerini alacak partinin atanmış kişilerce yönetilmesine tepkiler gündeme gelmişti. DinozoRH A F T A L I K M İ Z A H D E R G İ N İ Z Kâh basmcım düze«ler, şekeri düşürür, pekligi giderir. ÇIKTI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle