25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 ARALIK1997 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 tuiki 1 Istanbul Edirne 10 Sinop 6 Samsun 9 Adana Y 10 Mersin B Kocaelı Y 10 Trabzon Y 11 Diyartoakır B Çanakkale Y 10 Giresun Y 12 Şanlıurfa B Izmir B 12 Ankara 5 Mardin B Manisa Aydın B 10 Eskişehir 4 Siirt B B Denizli B Zonguldak Y 13 Konya 11 Sıvas 9 Antalya 5 Hakkâri 2 Van B 15 Kars Yurdun kuzey kesımlen parçalı açık bulutlu Batı Karadenız kıyılan Orta ve Doğu Karadeniz yağmur, Doğu Anadolu'nun kuze- >ı karia karışık yağmur ve kar yağışlı, otekı yerler az bulutlu geçecek. Marnıa- ra ıle yurdun ıç kesımlenn- de yer yer SJS gönilecek. Hava sıcaklığında önemlı Dır değışıklik olmayacak. Ruzgâr kuzey ve bat yön- lerden hafrf ara sıra orta kuvvette esecek. MfMMMA» Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Bniksel Paris Bonn K K K Y Y Y Y Y -3 0 -1 14 5 11 15 11 Münih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y K B Y B B B B b 4 14 8 6 7 14 11 8 Milano B 14 Moskova K £2i Taşkent Kahıre» Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire B Y B Y B Y B 8 -3 6 8 0 7 18 Şam B 17 O A ç ı k Parçalı bulutlu Sısiı B u | L r t l u k Çok bulutlu • Yağmurtu G U N C E L CÜNEYTARCAYİİREK • Baştarafı 1. Sayfada de gidenlenni, şeyhleri, sözde din adamlarını ken- disinin davet etmediğini, yemeğin Başbakanlık Halkla llişkiler Dairesi'nce düzenlendiğini öne sür- müştü. Savunmanın tarihi: 18-20 Kasım 1997. Yüksek Mahkeme'ye çeşitli belge, bilgi ve ka- nıtların gönderilmesinin üzerinden bir ay iki gün geçtikten sonra, Takkeli'nin savunmasındatam bir saptırmaya başvurduğu ortaya çıkıyor. Başbakanlık Halkla llişkiler Dairesi Başkanı Mehmet Bican, Takkeli'nin gazetelerde manşet- lere geçen savunmasından sanki habersiz. O sı- rada dünyamızda değil galiba. Bir ay iki gün bek- liyor, bekliyor ve... Tam karar arifesinde Anayasa Mahkemesi'ne bir dilekçeyie başvuruyor.. Başbakanlık Konutu'ndaki skandal iftar yeme- ğini dairesinin düzenlemediğini "resmen" ifade ediyor. Kuşkusuz gerçeğin ortaya çıkması sevindirici. Ama kimi çevreler, son olayı Şaibe Hanım'ın Yüce Divan korkusundan kaynakîanan bir siyasal manevra niteliğinde görüyor. Çünkü Anayasa Mahkemesi'ne son dakikada başvuran Mehmet Bican; çevresine hırçın, hatta hakaretâmiz hareketleriyle tanınan Şaibe Hanım'ın devr-i iktidarında yanıbaşından tek bir gün bile ay- nlmayan sadık bir devlet memuru. Olayda siyaset kokusu alanlann bir başka gerek- çeleri var: Üstelik ve her nedense: Bican'ın başvurusu RP genel başkan yardımcılarından, Takkeli Erbakan'ın vefakâr ve cefakâr köktenci yoldaşlanndan Ah- metTekdal'ın "Şaibe'nin Yüce Divan 'a gönderil- mesine yeşil ışık yakacaklarını" söylediği güne rastlıyor. Şaibe Hanım'ın doğası artık kimseyesır değil: Si- nirlendiği zaman ya ayağını şıddetle yere vuruyor ya da masalan yumrukluyor. Tekdal'ın açıklaması- nı duyunca ola ki "Ya öyle mi? Şimdi gösteririm onlara" diye birden parlıyor... ... ve, söylendiğine göre Mehmet Bican'ı Yüksek Mahkeme'ye başvuruya "ikna" ediyor. Şaibe ile Takkeli kadrolan arasında bir süredir sürdüğü söylenen işbirliğinin, şu anda "bilinmeyen nedenlerle" sona erdiğinden söz ediliyor. Dışardan içerden Geçmişteki kimi önemli olaylann da iki parti ara- sındaki iplerin kopmasına yol açması olası. Şa- ibe'nin Başbakan olabilmek için Takkeli'yi istifaya zorladığı Haziran 1997'deki o zorlu günleri, RP ve yöneticileri asla unutamıyor. Ne ki RP'ye ve direksiyondaki Takkeli'nin bugün- kü sözlerine inanarak yola çıkmak, siyasal senar- yolar hazırlamak akıl kân değil. Nedeni açık. Bunlar takkeli. Bugün söyledikleri- ni yann yadsıyabilirler. Takıyye ustası bunlar. Şubat ayını Şaibe Hanım'a Yüce Divan kapısını aralayacak ay diye görenler, bu konuda muhale- fetin birlikte hareket edeceğine pek bel bağlama- sınlar. "Yakışıklı"n\n Şaibe söz konusu olunca ne yapacağı, bugünkü vaatkâr sözlere karşın RP'nin nasıl davranacağı hiç belli olmaz. Onca belgeye karşın Anayasa Mahkemesi'nden "kapatılma kararı" çıkmayabilir mi? Güncel soru bu. "Bizim gerçeklerimiz" Amerika'nın da Batı'nın da umurunda mı? Bayan Albright'a bakınız; ülke- sindeki Yüksek Mahkeme'ye tek sözcük söyleme cesareti yok. Ama Türkiye'deki bağımsız yargıya dil uzatma cüretini gösterebiliyor. Başkan Yekta Güngör Özden de "Türkiye'de hukukun üstünlüğü yok" demeye gelen konuşma- lar yapıyor. Takke/i çıkıyor kürsüye, yakın geçmişte RP ikti- darı denilince dizleri titreyen Amerika ile Avru- pa'nın, laikcumhuriyeti koruyanları "ellerinde Re- fah sopasıyla kovaladığını" söyleyebiliyor. Takke- li'ye bu cesareti Amerika ve Batı veriyor. Ortaya çıkan gerçek şu; yargıya siyaset bulaşı- yor. Dışardan "dostlanmız", içerden "malûm" o- dak noktalan siyaset yoluyla yargıyı etkilemeye ça- lışıyorlar. En azından siyaset yoluyla bağımsız yargı etki- lenmek isteniyor. Laik cumhuriyet tehlikeli yolun başında. Anayasa Mahkemesi'nin karan bir işaret olacak. Bağımsız yargıya siyasal gölge düştü mü? Göreceğiz. *AH*S Kariı İsmet Inönü anılıyor • Baştarafı 1. Sayfada tsmet Inönü'nün Anıtka- bir'deki mezan başında bu- gün düzenlenecek devlet töreninin yanı sıra, Pembe Köşk'te de ailesi tarafindan tnönü'nün ruhuna mevlit okutulacak. 27 Aralık'ta Pembe Köşk'te gerçekleştirilecek törende, sanatçı Verda De- mireL, İnönü'ye ait viyo- lonsel ile bir resital vere- cek. Törende "İsmet İnö- nü: Bir Devlet Adammın Oluşumu" adlı kitabın ya- zan, Bilkent Üniversitesi Iktısadi. Idari Bilimler ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Metin He- per. lnönü'yü anlatan bir konuşma yapacak. İstanbuTda tören ~ Ismet Inönü, ölümünün 24. yılında İstanbul'da Maçka'daki anıtı önünde de anılacak. CHP Istanbul tl Örgütü'nün düzenlediği anma töreni saat 12.00'de başlayacak. Törene, CHP il ve ilçe örgütleri katıla- cak. tnönü'nün kızı Özden Toker, Türkiye Cumhuri- yeti'nin kurucusu Atatürk ve onun silah arkadaşı olan Ismet Inönü'nün; çağdaş, laik, demokrat bir yaşam tarzını benimsediklerine dikkat çekti. Bu yaşam tar- zının. tartışılacak bir konu olmadığını vurgulayan To- ker şöyle konuştu: "AB'nin Lüksemburg deklarasyonunda Türki- ye'nin üyeBği için şart koş- tuğu şeyler, zaten gençTür- kiye Cumhuriyeti'nin ya- şam tarzadır. Biz bunlan, AB'ye girmek için değil; çağdaş, laik ve demokrat olarak kendi seçtiğimiz bu yaşam tarzını gerçekleştir- mek için kendimize duydu- ğumuz saygıdan ve inanç- tan doiayı yapmaya mecbu- ruz. Yoksa AB'ye girmişiz, girmemişiz bir önemi yok." Ülkemizi çağdaş bir geleceğe ulaştırmada eylemli ve sorumlu olmak istiyorsanız, bizi arayın! Çağdaş Yaşamı Destekteme Demeği - 021Z 252.09.46 Hesap No: Yapı Kredi Bankası - EtilerŞubesı 12726-8 Başbakanlık devreye girdi I Baştarafı 1. Sayfada gümrükkrden Istanbul'a dek uza- nan ve çevre illeri de kapsayan ge- niş çaplı soruşturma başlatıldığını belirterek "Olayla ilgili her ihtimal değerlendirürvor" dedi. CHPli Fikri Sağlar, Kapıkule- Edirne karayolunda gerçekleştiri- len infazı TBMM gündemine taşı- dı. Sağlar, Başbakan Mesut Yıl- maz'ın yanıtlaması istemiyle TB- MM Başkanlığfna sunduğu öner- gede şu sorulan sordu: "- Varşova-İstanbul seferini ya- parken Kapıkule-Edime kara>o- lunda durdurulan otobüste öldürü- len 6 kişi. toplam kaç kez yurtdışına gjriş-çıkış >apmıştır? Her seferinde giriş yaparken beraberlerinde neler getirdiklerini beyan etmişlerdir? Giimrük kapılannda döviz beyan tutanaklan var mıdır? Ne gerekçe üe döviz getirmektedirler? - Öldürülen şahıslar, daha önce Ömer Lütfü Topal ve Samı Hoş- tan'a ait paralan yurda sokarken gözaJOna aJınıp sorgulanmışiar mı- dır? Bu kişilerle ilgili herhangi bir soruşturma yapılmış ise, bunu kim- ler veya hangi kurum yapnuştır? Bu konuda elde edilen sonuçlar nekr- dir? Amlan şahıslann ifadderi. ilgi- li mercilere ulaştınlmış ve değerlen- dirilmiş midir? - İstanbul'da ele geçirilen ve Ömer Lütfü Topal'uı eski ortağı olan Hasan Erkuş'a ait olduğu açık- lanan uyuşturucunun Sami Hoştan ve bu kişilerce ihbar edildiği iddia edilmektedir. Bu iddia doğru mu- dur? Sami Hoştan ve öldürülen Irî- şflerin, güvenlik ve istihbarat kuv- vederine bu iddiada ileri sürüldüğü gibi bilgi verdikleri doğru mudur? - Otobüste ve öldürülen Idşilerde herhangi bir haberleşme cihazı bu- lunmuş mudur? - Otobüste bulunanlaruı son se- ferierinde vıırda girişte beyan ettik- leri mal ve paralar neJerdir?"" Küçükali'nin durumu Öte yandan kumaş aldığı Sabri Yıldızadına kestiği 13 Ekirn 1995 tarihli 308 milyon liralık çekin kar- şılıksız çıkması üzerine tstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yar- gılanan ve mahkemede ifade ver- meye gitmediğı için hakkında gıya- bi tutuklama karan çıkanlan İhsan Küçükali, Asayiş Şube Müdürlü- gü'ndeki sorgusunun ardından Is- tanbul Adliyesi'ne gönderildi. 12. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıkan Küçükali, buradaki ifadesinde karşılıksız çek verdiğini kabul ederken, avukatı Şaziye Coş- kun da, parayı ödemek için siire is- tediklerini söyledi. Küçükali hak- kındaki gıyabi tutuklama karannı önce vicahiye çeviren hâkim. daha sonra sanığı tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı. Bu arada, Kü- çükali'nin "İcratetkikinegidençek için mal beyanında bulunmadığt" gerekçesiyle hakkında Istanbul 6. tcra Tetkik Hâkimliği'nce verilen 10 günlük kesinleşmiş hapis cezası bulunduğu belirlendi. Küçükali, Ceza lnfaz Kanunu gereği 4 güne indirilen bu cezası nedeniyle Bay- rampasaCezaevi'negönderildi. İfa- desinde, cinayetlerin işlendiği oto- büsün ait olduğu Avar Turizm'de yaklaşık lOyılşoförolarak çalıştık- tan sonra bir süre önce aynldığını ve bu nedenle öldürülen kişileri tanı- dığını söyleyen Küçükali, olayın Susurluk kazası sonrasında ortaya atılan çete iddıalan veya öldürülen Ömer Lütfü Topal'ın ortağı Sami Hoştan ile ilgisi bulunmadığını ile- ri sürdü. Cinayetlerin hırsızlık ama- cıyla işlendiğini sandığını belirten Küçükali'nin, "Macaristan hükü- meti. LaleiiMeki bavul ticareti piya- Istanbul polisi ipuçlarını araştırıyor 'Otobüste2 trifyon vardı' HALJLNEBİLER TEM katliamını soruşturmaya başlayan Istan- bul polisi, altı kişinin katledildiği otobüsten katil- ler tarafindan götürülen paranın 2 milyon dolar (400 milyar TL dolayında) değil 2 trihyon lira kar- şıhğı döviz olduğunu belirledi. Istanbul polisinin yaptığı ilk araştırmalara gö- re, olay aydmlandığında altından Arnavut Sami lakaplı Sami H«gan'jn çıkmaşbileceği belirtil- di. Polisin iddialanna göre, otobusün şoförii Ömer Balaban. Güneydoğulu gûçlü bir uyuşturucu ka- çakçısını iki kez ihbar etmiş ve ikisindedeaynı ki- şinin önemli miktarda uyuşrurucusunu yakalat- rruştı. Polis yetkililerinin tezlerine göre, öldürülen altı kişi, daha önce yurtdışına gönderilen önemli miktarda uyuşturucunun karşıhğı olan iki trilyon civannda bir parayı yurda sokuyorlardı. Ancak daha Önce Balaban'ın ihbar ettiği kaçak- çılar otobüsü izlediler ve uygun yerde silah zoruy- la durdurarak hem ihbann cezasını verdiler hem de paraya el koyarak daha önceki kayıplannı tela- fi ettiler. Şimdilik ilk verilere göre hareket ettiklerini be- lirten yetkililer, ihbarolayındaki uyuşturucunun ve parası götürülen uyuşturucunun sahipleriyle ilgi- li ipuçlannın araştınldığını ve olayın yakında ay- dınlanması için çalıştıklanm belirtiyorlar. sasından elde edilen paranın yasal yollarla Türkiye'ye aktanlmasına izin vermiyor. Bu nedenle paralar otobüslerle bu şekilde Türkiye'ye transfer ediliyor. Bunlar ticaret yo- luyla elde edilen kazançlardır. Kara para değU" dediği öğrenildi. AA'nın Edirne çıkışlı haberine göre bir savcılık yetkilisi, otopside elde edilen bulgalara göre olayda birisi 9 milimetre çapında, diğeri Smith Wesson marka olan iki ayn silah kullanıldığının belirlendiğini, atışlann hepsinin 50-60 santimetre mesafeden yapılmış olması da sus- turucu takılı olmadığı ihtimalini güçlendirdiğini söyledi. Bu arada, otopsi sonucunda bulunan mermi çekirdekleriyle olay yerinde bula- nan mermi kovanlannın balistik in- celemelerinin yapılması amacıyla Istanbul Adli Tıp Kurumu'na gön- derildiği de belirtildi. Ömer Balaban'm elbiselerinin halen delil olarak tutulduğunu da kaydeden savcılık yetkiüsi, "Saldır- ganlaryakalandıgında, (Ben ateşet- medim. Şu şekilde ateş cttim)gibi Hi- razlarda bulunmalan halinde, Adli Tıp Kurumu'na göndereceğiz. Bu nedenle elbiseleri delil olarak alıkoy- duk. Çünkü elbiselerde mermilerin giriş ve çıkış izleri yer ahyor" diye konuştu. Savcılık yetkilisi, olayın tek görgü tanıgı olan Polonya uy- ruklu Renata Ringa Wesolows- ka'nın verdiği bilgi doğrultusunda çalışmalannı sürdürdüklerini de be- lirterek, Wesolowska'nın büyük olasılıkla katilleri tanımadığını kay- detti. Bu arada Kapıkule Sınır Kapı- sı'ndan Türkiye'ye giren Megasoy Seyahat Firmasma ait 34 YDH 03 plakalı yolcu otobüsünde yurda ka- çak olarak solculmak istenen 61 bin 500 Amenkan Dolan ile 11 bin 740 Alman Markı bulundu. Olayla ilgi- li olarak otobüs şoförü NejatÇakar ile muavin Eyûp Sağar tutuklana- rak cezaevine konuldu. Otobüsle yurda kaçak sokulan paranrh saTtrp- lerinin Laleli'de ticaret yapan 6 kişi oldufu belirlendi. Edirne Cum- huriyet SavcılığYnda sorgulanan 6 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Wall Street Journal 'ANASOL-D sorunları çözemedV FUATKOZLUKLU VVASHCVGTON - ABD'de ya- yımlanan etkili ekonomi gazetesi Wall Street Journal. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin siyasal yaşamdaki rolünü değerlendirerek ordunun "siyasi İslamla savaş adına sessizce iktidan eJe geçirdiğini'' öne sürdü. Wall Street Journal gazetesinin Türkiye uzmanı olan Hugh Po- pe'un imzasını taşıyan yazıda, ANASOL-D koalisyon hükümeti- nin göreve geldiği altı ayda fazla iş yapmadığı ve bir sorunu çözeme- diği iddia edildi. Amerikan gazeti- si, "Ancak generaUerin Mesut Yıl- maz'a alternatif görmediklerini" yazdı. "Türk ordusu ön plana çıkıyor" başlıklı yazıda, ordunun siyasal Is- lama karşı mücadele verdiği vur- gulandı ve "Ancak ordu avıu za- manda v ıpranmış 74 yıllık cumhu- riyetçi sistemle de mücadele etmek zorundadu-" dendi. Gazetede önceki gün yer alan yazıda, Balkanlar ve Ortadoğu'de en büyük ve en dinamik ekonomi- nin Türk ekonomisi olduğu da vur- gulandı ve "Türk ekonomisinin, Yılmaz yönetiminde yapısal re- formlar için çok az şansı var" gö- rüsüdilegetirildi. Yazıda yer alan bazı yorumlar şöyle: "TürkSilahlı Kuwetkri(T- SK), siyasal Islama karşı savaş adı- na, bu yıl başında güç odaklannı elinde rutmak için sessizce başlartı- ğı >olda ilerlemeye devam etmekte- dir. Ancak laik generaller bir so- runla karşı karşıyalar; haziran ayında Jslami yönetimin yerine ge- tirdikleri siyasetçiler etkisiz kal- maktadır. Tekortak yanı orduya ve laik sisteme destek vermek olan Başbakan Mesut Yılmaz önderli- ğindeki merkezi hükümetten olu- şan karışık koalisyon, görevdeki ilk alü ayında fazla bir iş yapmamışOr. Enflasyonun yüzde 95'e ulaşüğı, Lluslararası Para Fonu (IFM) ile ekonomik istikrar konusundaki önemli görüşmelerde bir sonucun elde edilemediği ve Türkiye'nin Av- rupa Büüği'ne (AB) başvurusunun reddedildiği bir sırada hükümetin zayıflığı risk y aratabilir" TEM'deki infazda itîraf kuşkıısu ALPER BALLI ANKARA - Edime-Kapıkule karayolunda katledilen 6 kişiden Nedim Sevim ile Ömer Balaban'ın, Kapıkule Gümrüğü'nde soruşturmayla ilgili olarak müfettişlere ifade vendikJeri öğrenildi. Öldürülenlerden Nedim Sevim, Halil Alanoy, Bedri Kara, Ayhan Fındık ile Ömer Bala- ban'ın son 1 yıl ıçinde Türkiye'ye toplam 31 milyon do- lar döviz getirdiği belirlendi. Alman bilgiye göre. "Avar TuriznTe ait 34 YSE 98 plakalı otobüs 17 Aralık'ta Kapıkule Sınır Kapısı'ndan çıkış yaptı. Çıkış sırasında otobüste bulunanlann kimlik- leri gümrük kayıtlanna göre şöyle: "Ayhan Fındık. Bedri Kara (şoför), Halil Altınoy (ida- red), Nedim Sevim ile Ömer Balaban ve4 yabancı uyruk- luyoka" Otobusün ülkeye 10 kez giriş-çıkış yaptığı belirlen- di. Türkiye'ye aynı otobüsle yapılan son 3 girişin de sa- at 21.00 dolaylannda gerçekleşmesine dikkat çekildi. Yapılan incelemeler sonucu, öldürülenlerin gümrük işlemlerini takip etmek üzere vekâletname sahibi olduk- lan saptandı. Vekâletnamelere göre, Demirkapı Hacıbilgin Sokak 6-8 Eyüp-tstanbul adresınde bulunan Köseliören Tekstil Ürünleri Ltd. Şti'yı temsil eden tsmail Köseliören, "şir- ketin yurtdışuıda yaptığı ihracatlar nedeniyle ihracat be- deDerini yurda getirmeye, bUdirimde bulunmaya ve ko- nuya ilişldn yaaşmalan takip edip sonuçlandırmaya" Hayrullah Koç ile öldürülenlerden Ayhan Fındık'ı vekil atadı. Istanbul 24. Noterliği'nde düzenlenen vekâletna- me 13 Kasım 1996 tarihini taşıyor. Istanbul 31. Noterligi'nde düzenlenen diğer bir vekâ- letname ise Recep Balaban ile yine öldürülenlerden Ömer Balaban ve Ayhan Fındık'a verildi. Vetko Tekstil Ltd. Şti.. En-Teks Ltd. Şri. ile Erdemsan AŞ unvanlı şirketler adına vekâleten RıfatV'atansever ta- rafından verilen vekâletnamede. Recep Balaban, Ömer Balaban ile Ayhan Fındık'ın söz konusu şirketlerin yurt- dışına yaptığı ihracat sonucu dış ülkelerden ihracat be- dellerini döviz olarak almaya, ıstemeye, ihracat bedelle- rini almaya ve konuyla ilgili iş ve işlemleri izleyip sonuç- landırmaya vekil atandılar. Ömer Balaban'ın geçen yıl gümriiklerde 21, Nedim Sevim'in 30, Halil Altınoy'un 4, Bedri Kara'nın 5, Ay- han Fındık'ın da 13 döviz beyan tutanağı düzenlettire- rek, Türkiye'ye ihracat karşıhğı döviz getirdiklerini be- yan ettikleri belirlendi. Nedim Sevim'in Türkiye'ye 90 bin dolardan 875 bin dolara ulaşan dilimler halinde top- lam 13 milyon 900 bin dolar; Halil Altınoy'un 910 bin dolar, 327 bin dolar, 8 bin dolar ve 300 bin dolarlık di- limler halinde yaklaşık 1 milyon 550 bin dolar; Ayhan Fındık'ın 110 bin dolardan 925 bin dolara ulaşan dilim- ler halinde toplam 5 milyon 600 bin dolar; Bedri Kara'nın 300 bin dolardan 550 bin dolara ulaşan dilimler halinde toplam 2 milyon 200 bin dolar; Ömer Balaban'ın da 150 bin dolardan 790 bin dolara ulaşan dilimler halinde 8 milyon 200 bin dolar ihracat karşıhğı döviz getirdikleri beyanında bulunduklan tespit edildi. Yetkililer. katliamın, kurbanlann itiraflarda bulunaca- ğı kaygısıyla işlenmiş olabileceğini belirtirken para tra- fiğine dikkat çektiler. Paralann hangi ihracat karşıhğı getirildiğinin aydınlatılması gerektiğini vurgulayan yet- kililer, büyük meblağlara ulaşan dövizlerin banka aracıhğıyla gönderilmemesine de işaret ettiler. Şevki Yılmaz'a yargı yolu gözüktü ANKARA (CumhuriyetBürosu)- Hazırlık Komisyonu. RP'den istifa ederek bağımsız kalan Rize Millet- vekili Şe\ki Yılmaz' ın dokunulmaz- lığuım kaldınlmasını kararlaştırdı. CHP Muğla Milletvekili ZekiÇa- kıroğlu başkanhğında dün toplanan Hazırlık Komisyonu. Şevki Yılmaz hakkındaki 6 ayn dosyayı inceleye- rek karara bağladı. Komisyonda, Yılmaz'm 5 dosya nedeniyle dokunulmazlığının kaldı- nlması kararlaştınlu-ken 6. dosya ile ilgili olarak, dokunulmazlığının kal- dınlmasının da dönem sonuna bıra- kılması karan alındı. Hazırlık Komisyonu, RP'den isti- fa ederek bağımsız kalan Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Çelik hakkındaki 2 dosyayı da inceledi. Komisyon, savunmasını sunmasını beklediği Çelik'le ilgili karannı 6 O- cak'tan sonra verecek. Bölücü terör örgütü yanlısı 3 aileye Alman vizesi aldırarak terör örgütüne yataklık yaptığı savlanan ANAP Şanlıurfa Milletvekili Sevit Eyyüpoğlu ile il- gili olarak da, komisyon. dokunul- mazlığının kaldınlmasına gerek ol- madığı karan verdi. Hazırlık Komisyonu, aralannda Başbakan Mesut Yılmaz'ın da oldu- ğu 19 milletvekili hakkındaki doku- nulmazlığın kaldınlması istemini dönem sonuna bırakma karan alu-- ken kasten adam öldürdüğü savla- nan RP Van Milletvekili Mustafa Bayram, emniyeti suiistimal etmek- le suçlanan D\T Denizli Milletveki- li Mustafa KemalAykurt, kaçakçıhk yaptığı ileri sürülen RP Gaziantep Milletvekili Kahraman Emmioğ- hı'nun dosyalannm da incelemesini tamamladı. Bu millervekilleriyle il- gili karar da, daha sonra alınacak. Sulukar G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada "ağabey" dedikleri, örnek aldıklan Türkiye'nin Cumhurbaşkanı'ndan böyle bir mektup gelince ta- bii ki, her türfü yardımı yaptılar. Devlete ait binaların okula dönüştürülebilir olan- lan, Türkiye'den gelen Cumhurbaşkanı destekli bu kişilere hemen verildi. Kısa sürede okul sayısı üç haneli rakamlara ulaştı.. Yüzü geçince Türk cumhuriyetleri dışındaki ül- kelereyüzdüler. Bulunduklan ülkeleri bazen sevin- dirdiler, bazen üzdüler. Sonuçta, bina gidilen ülke- den, öğretmen Türkiye'den 200'ü aşkın okul düz- düler. Bu girişim ekibinin lideri görünümünde olan ki- şi Fethullah Gülen'di. Yalanlanmayan haberlere göre Gülen adına ha- reket eden kişilerAnkara'yageldiler. Devlete öner- diler: - Isterseniz bu okullan size devredelim... Önce iki durumun altını çizelim. 1 - Özal'ın yazdığı mektubun benzerini, ardılı Sü- leyman Demirel de yazdı. 2- Milli Eğitim Bakanlığı yıllarca, yurtdışındaki kendi okullanna öğretmen gönderemezken, sözü- nü ettiğimiz okullara istediği kadar öğretmen ver- di. Yani MEB deyimi tersine çevirdi, Gülen'e verdi salkımı, kendi yuttu talkını... Bu iki nokta Gülen'in desteklenmesinin bir "dev- let politikası" olduğunu gösteriyor. O zaman, Gülen'in son önerisine de aynı pen- cereden bakmak gerekiyor. Gülen'in önerisi ya- lanlanmadı ama, yine de kesin yorum yapmak için erken. Yorum yerine olasılıkları ortaya koymaya çalışalım. Fethullah Bey, ABD'de kalbine baktırdı. Beyni- ne de baktırdı mı bilmiyoruz ama, bu uzun kalışın normal olmadığını anımsatıp devam edelim. 1970'li yıllarda başlayıp 80'lere uzanan bir pro- je vardı: - Yeşil kuşak... Komünizm tehlikesine karşı SSCB'nin güneyin- de Islam ülkelerinden oluşan bir kuşak yaratılmak isteniyordu. Böylece SSCB'ye kuşak, ABD'ye uşak bir bölge oluşturulması hedefleniyordu. Bu kuşak-uşak işinin Türkiye'de de şakşakçıla- n oluştu. SSCB'nin dağılmasının ardından hesap döndü. Ama bu süreçte olağanüstü destek alan Islamcı- lar ayn bir güç oluşturdular. Bugün çizilmeye çalışılan stratejiyi ise şöyle özetleyebiliriz: Bölgemizde ABD'ye velsrail'esoğuk bakmaya- cak bir ılımlı Islam. Gülen bu yapıya^pturuyot Araa»£jahajatesi,yş- ni terörle bütünleşmiş Islam anlayışı, ABD, Rusya ve Israil'i ürkütüyor. Fuller'in gülleri solarken... Konunun dış bağlantılannı sonraya bırakıp içeri girelim. Gülen'in önerisi RP'yle ilgili davanın son aşamasında ve MGK toplantısından önce geldi. RP'liler Gülen'den nefret ediyor. Duygular karşılık- h. Gülen, kendine bağlı okullan çekip devlete ve- rebileceğini açıklayarak, RP'yle birlikte olan tarikat- çı okullann ayıklanmasına da yardımcı olabilir. Bu devrin nasıl olacağı da belli değil. Vatan aş- kına çalıştıklarına göre bedava olsa gerek! Burada başka bir "takıyye" olasılığının da altını çizmek gerekiyor. Tarikatçı okullara yönelik her- hangi bir yaptınm olursa Gülen yanlıları bundan kurtulma yollannı arayacaktır. Üstelik bu okullar devletin olduğunda askeri okullara girmek de ko- laylaşacak! Konu dinin siyasallaşması olunca, ulusal ve ulus- lararası boyutu iç içe giriyor. Ikinci cumhuriyetçi- lerin babası Graham Fuüer başta olmak üzere ki- mi bölge uzmanları "ılımlı Islamı" en iyi seçenek olarak öngörüyorlardı. Hatta şöyle bir tanım vardı: - Laiklere hoşgörülü bir Islam... Ama bu politikanın da tutmayacağı anlaşılıyor. Gülen de olası bir "yeniden yapılanma " durumun- da yerini sağlamlaştırmak istiyor olsa gerek. ikin- ci cumhuriyetçiler daha da şaşkın. Şeriatla de- mokrasinin bağdaşmayacağını gördükçe çıkışı devlet yapısına saldırmakta buluyorlar. Ne diyelim? Yetiş Graham Fuller... Soluyor senin güller... HendekHe kaza: 5 ölü SAKARYA(Cumhuri- yet) - Sakarya'nın Hen- dek ilçesinde sürücüsü uyuyan kamyonun karşı şeride geçerek yolcu oto- büsüyle çarpışması sonu- cu meydana gelen kaza- da, 5 kişi öldü, 32 kişi ya- ralandı. TEM otoyolunun Hendek Balıklı fhsaniye Köyü yakmında, Istan- bul'dan Ankara'ya git- mekte olan Mehmet Ay- doğan yönetimindeki 06 Y 8013 plakalı kamyon, sürücüsünün uyuması so- nucu bariyerleri aşarak, karşı şeride geçti. Bu sı- rada tstanbul yönüne gi- den Mustafa Dedenin kuUandıgı 28 RL 020 pla- kalı yolcu otobüsü kam- yona çarparak şarampole yuvarlandı. Kazada, sürücüler Mehmet Aydoğan ve Mustafa Dede. otobüs yolculanndan Hakkı Maksutoğlu ıle kimliği belirlenemeyen 2 kişi o- lay yerinde hayatını kay- betti. Yaralanan 32 otobüs yolcusu, Sakarya Devlet Hastanesi, SSK Adapa- zan Hastanesi ve Toyota- Sa İlk Yardım Hastane- si 'nde tedavi altına alındı. Bu arada yurdun diğer yerlerinde meydana ge- len diğer kazalarda 5 kişi öldü, 9 kişi yaralandı. YurtHaberleriServisi-Çanakkale E Ti- pi Cezaevi'nin sol görüşlü tutuklu ve hû- kümlüleri, koğuşlannda görevlilere sayım vermeyerek isyan başlattılar. Eylemciler, koğuş girişlerine "Hücrelere girmeyece- ğiz, direneceğiz'' yazılı pankart astılar. Ara- lannda kadınlann da bulunduğu tutuklu ve hükümlüler, cezaevi içinde bulunan hava- landırma kapılannın, saat 24.00'e kadar kapatılmamasını da istediler. Cezaevi yet- kilileri, cezaevindegüvenlik önlemlerinin Cezaevleri kayıııyor arttınldığını söylediler. Ankara Kapalı Ce- zaevi'nin adli hükümlülerin kaldığı 8. ko- ğuşta da dün saat 10.30'da olay çıktı. INi- zamettin Döner (22) adlı hükümlü. Ayhan Altmtaş(30) ile MuratŞahin'i (22) s'ilah- la yaraladı. Kasığından yaralanan ve du- rumu ağır olan Altıntaş, Numune Hasta- nesi Yoğun Bakım Servisi'nde tedavi al- tına alındı. Kolundan hafıf yaralanan Şa- hin'in tedavisi ise cezaevinde yapıldı. Si- lahlann cezaevine nasıl sokulduğu araştı- nlırken cezaevi içinde ve çevresinde gü- venlik önlemleri armnldı. Cezaevlerinde- ki açlık görevleri de giderek yayılıyor. Erzurum E Tipi Cezaevi'nde 13 Kasım- 'da, Siirt ETipi Cezaevi'nde de 1 Aralık'ta başlatılan süresiz açlık grevleri devam edi- yor. Nazilli E Tipi Cezaevi'nde 68 tutuklu- nun süresiz açlık grevi 34. gününe girer- ken bu tutuklulara destek için 287 tutuk- lunun katılımıyla Aydın, Uşak ve Buca cezaevlerinde başlatılan açlık grevleri de sürüyor. Adana Cezaevi'ndeki 46 siyasi tutuklu da eylemlere destek için 31 Ara- lık gününe kadar dönüşümlü olarak açlık grevine başladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle