Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12ARALIK1997CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
BIHLS
ŞtRKETLERDEN
• POLAROID'ın, ünlü
pop grubu Spice
Girls"ten esınlenerek
ürettiği yenı fotoğraf
makınesi Spicecam,
Türkiye distribütörü
Darfılm
aracılığıyla
Tûrk
tüketicisine
sunuldu.
Daima canlı
ve neşeli bir
grup olarak
tanınan
Spice Girls
grubunun,
Polaroid' in
yeni sloganı
"'anı
yaşa"yı
kitlelere en
ıyi şekilde
yansıtacağı
düşünülerek böyle bir
kampanya düzenlendiği
belirtiliyor.
• BAMNDIR Holding,
geçen günlerde Bursa
ÇelikPalasOteü'nde
Doğan Cücdoğlu
yönetimindeki "Biz"
semincri Ue
yöneticilerini bir araya
getirdi. 38 şirketi olan
Bayındır Holding'in,
1996 >ilı cirosu 16
trihonun üzerindeydi.
• ZORLU HOLDlNG,
Fransizlann dünyaca
ünlü tül perde ve ev
tekstil şirketi Bel-Air'i
satın alıyor. Tekstil,
elektronik, enerji ve
turizm sektörlerinde
faalıvet gösteren Zorlu
Grubu, şu anda
dünyanın en büyük tül
perde üreticisi unvanını
koruyor.
• SVVATCH'ın çılgın
saatleri artık Svvatch
Store'larda satılıyor.
Tiim düınada tasanmı
İtalyan minıar Mendini
tarafından
gerçekleştirilen
saatlerin satıldtğı, ilki
Rumeli Caddesi'nde
bulunan Svvatch
Store'lann ikindsi
Akmerkez'de açıldı.
• LEE ürünlerinin
Türkiye'de artık bir
Internet adresı var.
Lee'nın web sıte'ında
Lee'nin tarihçesi. Lee
ürünleri, Lee
aktn iteleriyle ilgilı
bilgıler yer alıyor.
• VOLVO, "Praıs
Michael Yol Güvenliği
Ödülü~nü 4. kez
kazandı. S40 ve V40
modelleri ile bu ödüle
layık göriilen Volvo, 8
yıl boyunca tam 4 kez
bu ödülü alnıış oldu.
• L&M L1GHTS kısa
kutu piyasaya sunuldu.
Uluslararası pazarlarda
olduğu gibi, Türkiye'de
de Light sıgaralara
artan talebi karşılamak
için piyasaya sunulan
L&M Lights sigaralar
150 bin liradan
satılacak.
• YATAŞ'ın nevTesim
takımları, uyku sefleri,
yorgan ve yatak
örtülerinde kullanılan
ve "Yataş 1998
Koleksiyonu"nu
oluşturan beş yeni
deseni ile tiim Yataş
Home ve Pufly
Center'larda Tiirk
tüketicisi ile buluşuyor.
• CONTINENT "
Hipermarket. yılbaşı
sepetini hazırladı. 3
milyon 499 bin liraya
satışa sunulan
sepetlerde tercihe göre
şarap. \ iski.neskafe,
çerez, çikolata, ananas,
ithal bisküvi. ithal çay
ve içki kadebleri
bulunu\cr.
• SCHWEPPES,
"Aklını KuflaıT
temasının işlendiği yeni
bir reklam fümi ile 1998
yıbna iddialı girdiğini
gösterdi. Türkiye'de
1975'ten beri
pazariama ve saüş
faaliyetlerini sürdüren
Schweppes'in,
mandalina, limon. tonik
ve sodayı içeren geniş
bir ürün yelpazesi var.
Danıştay daha önce İdare Mahkemesi'ne ihale hakkında açılan sıralama davasının reddini bozdu
Körfez Geçişi Danıştay'dan döndü
• Danıştay'm "ihalede bir icrai işlem" gerçekleştiği karanna
vardığı ve îdare Mahkemesi'nin "ret" karannı bozarak davanın
"usulden" değil, "esastan" görüşülmesine karar verdiği belirtildi.
• îhaleyle ilgili yeni iddialar ortaya atılırken, Bayındırlık Bakanı
Topçu hakkında, DYP'nin bu kez de Izmit Körfez Geçişi ihalesine
ilişkin olarak ikinci bir gensoru hazırlığı yaptığı belirtiliyor.
FtLİZGÜMÜŞ
Başbakan Mesut Yılmaz'ın,
"sözleşmesini" imzaladığı, "tz-
mit Körfez Geçişi" ihalesi, Danış-
tay'dan geri döndü. Danıştay
10'uncu Dairesi, daha önce ihale
sıralamasına yapılan itirazı redde-
den İdare Mahkemesi'nin karan-
nı bozarak, davanın yeniden gö-
rüşülmesine karar verdi.
Îhaleyle ilgili yeni iddialar or-
taya aülırken, Bayındırlık ve tskân
Bakanı Yaşar Topçu hakkında
DYP'nin bu kez de Izmit Körfez
Geçişi ihalesine ilişkin olarak ikın-
ci bir gensoru hazırlığı yaptığı be-
lirtiliyor.
Başbakan Mesut Yılmaz'ın 16
Ekım'de "sözteşmesini" imzala-
dığı Körfez Geçiş ihalesinde id-
dialar sürerken, yeni gelişmeler
yaşanıyor. İhalede 3'üncü sıraya
konulan, ManşTünelı'nin yapım-
cılanndan Fransız Bouygues şir-
keti ile Banş Partisi'nin kurucu-
su Ali Haydar VezirDğlu'nun »a-
hibi olduğu Vınsan şirketinin oluş-
turduğu konsorsiyumun. Danış-
tay'da açtığı davanın sonuçlandı-
ğı öğrenıldi.
Vınsan-Bouygues grubu tara-
findan 5 Mayıs 1997'de Ankara 10.
İdare Mahkemesi'ne açılan "sı-
ralamanın iptali" davası, mahke-
menın "Bu bir ön işlemdir. İcrai
işlem değildir. Karar verilmemiş-
tir" gerekçesiyle reddedilmesı
üzerine, 10 Ekim 1997'de Danış-
tay'a götürülmüştü.
Danıştay"da ihale davası sürer-
ken. Karayollan Genel Müdürlü-
ğü'nün 1 'inci sıraya aldığı, Enka
ve Doğuş gruplannın da içinde
olduğu, Anglo-Japanes-Turkish
konsorsiyumuyla anlaşmaya git-
mesi ve ardından Başbakan Yıl-
maz ve Bakan Topçu'nun karan
onaylamasını eleştiren konsorsi-
yum yetkilileri. idare Mahkeme-
si'nin "sıralama davasının", "gö-
revtendirnıedavasma'' dönüştüğü-
nü iddia ettiler.
Danıştay'm "ihalede bir icrai
işlem" gerçekleştiği karanna var-
dığı ve İdare Mahkemesi'nin "ret"
karannı bozarak davanın "usul-
den" değil, "esastan" görüşülme-
sine karar verdiği belirtildi. Kara-
rm Başbakanlığa, Bayındırlık Ba-
kanlığı'na ve Karayollan Genel
Müdürlüğü'ne de tebliğ edildiği
ifade edildi.
Öte yandan, ihale görüşmesi sı-
ralamasında 2. sıraya alınan Tek-
fen ve Doğuş gruplan ile Impre-
gilo, Campenon Bemard Sge. Dra-
gados Cons, Cofiroute fîrmala-
nndan oluşan. IMCO konsorsi-
yumunun lıder şirketi Compenon
Bernard Sge Fırmasının sessiz se-
dasız 1 Temmuz 1997 tarihinde "a-
ralamanın iptali" için Ankara 1.
No'lu İdare Mahkemesi'ne açtı-
ğı dava sürüyor.
Mahkemenin Karayollan Ge-
nel Müdürlüğü ve Bayındrrlık Ba-
kanlığı'nın savunmasmı istediği,
IMCO konsorsiyumunun da "Si-
zinle de görüşeceğiz" denılmesi-
ne karşın, 60 gün beklendiği ve hiç-
bir pazarlık yapılmadığı doğrul-
tusunda hazırlıklannı sürdürdü-
ğü belirtiliyor.
Karayollan Genel Müdürlü-
ğü'nün, beş buçuk ay yalnızca
ihalede birinci sırada yer alan Ang-
lo-Japanese-Turkish konsorsiyu-
mu ile pazarlık yaptığı. bu süre
içinde konsorsiyumun teklifinde
diğer öneriler doğrultusunda sü-
re ve benzeri konularda "baa re-
vizyonlar'"
yor.
yapıldığı öne sürülü-
Sözkşme dönebilir
Yılmaz' ın, anlaşmada imza ye-
ri olmadığı halde anlaşmaya ka-
tılmasının şaşırtıcı olduğu savu-
nulurken, imzalanan anlaşmanın
henüz kesinlik kazanmaması üze-
rinde duruluyor. Danıştay 1. Da-
iresi 'ne "imtiyaz sözteşmesr hak-
kında sunulan anlaşmanın incelen-
mesinden sonra karar verileceği
belirtilirken, "yanlıştandönülebi-
leceği"ne dikkat çekıliyor. Köp-
rünün yapım ve işletim süresinin
27 yıl olması nedeniyle. asıl iha-
le bedelinin bu süre içinde sağla-
nacak gelirle toplam 10 milyar
dolar olduğu ifade edilıyor. Kon-
sorsiyumlar, kendilerinin bu ra-
kamdan çok daha düşük bir tutar
önerdikleri üzerinde duruyorlar.
Siemens büyüme hedefini aştı
HAKAN KARA
MÜNİH - Siemens Yönetim Kuru-
lu Başkam Heinrich Pierer. Sıemens'in
1997 yılında büyüme hedeflerini aştı-
ğını açıkladı.
Buyıl 150. kuruluşunu kutlayan Al-
manya'nın en büyük uluslararası ku-
ruluşlanndan Siemens, 1997 yılmın
değerlendirildiği toplantısını Alman-
ya'nın üçüncü büyük kentı Münih'te
gerçekleştirdi. 22 ülkeden 142 gazete-
cinin katıldığı toplantıda Yönetim Ku-
rulu Başkanı Pierer, Siemens'in yaşa-
yan bir organızma olduğunu vurgula-
dı. 1997'de kaydedilen büyümenin özel-
likle Almanya dışındaki pazarlarla sağ-
landığını vurgulayan Pierer şunlan söy-
ledr. "Almanya dışındaldciroda yüzde
20'lik artiş oldu. Ciro 70.6 milyar mar-
ka çıkü. Ozellikk Asya Pasifık pazan
dinamik bir gettşme gösterdi. Burada
yüzde311ikbirbüyüınegerçekleştirB-
di. Son beş yılda Almanya dışındaki d-
romuz 263 mihardan 70.6 miharuk
düzeyegeldi. Şu ankidurumda yurtdı-
şuıdan gelen siparişler toplamın yüzde
69'unu oluşturu\or."
Yıl boyunca Siemens'in 2000'li yıl-
larda sahıp olacağı anlayışı taruştıkla-
nnı vurgulayan Pierer. dünya çapında
350 bin çalışanıyla kuruluşlannuı ay-
nı zamanda gençlenn eğitimine de bü-
yük önem verdiğinı vurguladı. Pierer,
1997'de 2 bin 700 yeni stajyer aldıkla-
nnı, böylece şırkette eğitim gören genç
sayısının 10 bine ulaştığını vurguladı.
'Yanhş yönetim hasta edıypr'
Sıemens'te son dönemde gerçekleş-
tirilen yenılikler arasında yönetim an-
layışının değiştirilmesinin de yer aldı-
ğını vurgulayan Pierer. yanlış yöneti-
min çalışanlarda hastalıklan arttıran
biretken olarak algılandığını söyledi.
Pierer. Almanya"dakı Sıemens'te has-
talık dolayısıyla izin alma oranının yüz-
de 3.5'e düştüğünü. böylece metal ve
elektronik sanayii ortalamasının altına
düştüklenni belirtti.
Şirket olarak sadere \ izyon sahibı ol-
madıklartnı. somut hedefler için çalış-
Siemens'in kuruculanndan VVİerner
von Siemens
tıklannı vurgulayan Siemens Yönetim
Kurulu Başkanı, yer aldıklan pazar-
larda ilk üç sırayı hedeflediklerini
belirtti.
Emlakbank'ta
reklam tartışması
Ekonomi Servisi - Emlak
Bankası'nın reklam ajansını
seçrne hakkınm. sözleşme hü-
kümlerine uygun ve bankanın
ihale süreci içinde gerçekleş-
tirildiği bildirildi.
Emlak Bankası'ndan ya-
pılan açıklamada,reklamiha-
lesinekatılan şirketlerden Ce-
najans'ın, "yüksekkomisyon
oramyla ve eski şartiaria ça-
bşma isteği ve ısran" nede-
niyle ihalenin ikinci değer-
lendirme aşamasına katıla-
madığı belirtildi. Cenajans
Grey Yönetim Kurulu Başka-
nı NaflKeçeMise açıklamasın-
da, Cenajans Grey'in ihalenin
dışmda tutuhnak istendiğmi
kaydederek "Ajansiardan tek-
lif istenmiştir, 10 gün sonra
Ud saürhk mektup >uzdarak
1998%çaiışümayacağı bikfr-
rilmiştir. Bu bir ihale değil-
dir. İhale geçen yıl yapümış
ve bu resmi ihale>i Cenajans
Gre> kazanmışnr" dedi.
Bankanın reklam ajansını
seçmek amacıyla açtığı iha-
leyi kazanan Penajans
DMB&B Yönetim Kurulu
Başkanı Ayşegül Dora, Em-
lak Bankası'nın yazı gönder-
diğı 26 fuma içinde yer aldık-
lannı belirterek "Penajans en
düşük komisyon oranı veren
6 ajans arasında yer almıştır.
Ajansımız2. değerlendirme
sonucu seçilnuştir. 4 fırmanın
yapügıreklamçalışmalan in-
ceİenmiştir. Çalışmalanmızın
olumlu bulunması ve en dü-
şük komisyon oranı ile çahş-
mayı kabul ettigimiz. banka
tarafindan da açıklanmıştır"
diye konuştu
Renault
avantajlarını kaçırmayın!
Sabit
fiyat! ''dan
başlayan
peşinat!
Kısa sürcdc Renault sahibi olmak için çok az zamanınız var. Renault-MAİS şube ve
yetkili satıcılarına hemen ugrayın, benzersiz Renault avantajlarını kaçırmayın!
TASARRUFİ
RENAULT
S İ S_T E M I I
VADE ( A Y ) *
FAİZ ORANI
3
%2.4S
6
%4.10
" ' ^ - r p
12
%5.2O
18
%5.75
24
%6.10
3
%0.00
6
%2.S5
12
%4.55
18 24
%5.rs
4
%0.00
6
%t.8O
ATTES
12
%3.9O
lli'i
18
%4.75
24
%5.25
Tcslimlcr Aralık, Ocak vc Şubat'ta. J
Internet adresi: www. renault. com. tr
• Megaoc .çin farklı kampanya koşulUn seçerhdır, Aralık ve Ocak teslımı yoklur Aynntılı bılsı ıçın BİLGİ RENAULT-MAİS' in (0212) 293 26 26
* Kampanya, sınırlı sayıda otomobili kapsamaktadır. numaralı telefonunu arayın, sırasıyla 9-1 numaralı tuşlara basın.
RENAULT
YORUM
ÖZTİIN AKGÜÇ
Vergi Düzenlemeleri
Vergi reformu, vergi düzenlemesi, vergi yasala-
nnda değişiklik denildiğinde, genelde, vergi siste-
mi daha da bozuluyor, daha adaletsiz, verimsiz ha-
le geliyor diye kaygıya kapılınm. Son kırk yılda sa-
yısız vergi düzenlemesiyle ya da vergi reformu ola-
rak yaftalanan vergi yasalannda değişiklik yapıldı.
Abartmayayım ama, her düzenleme sonunda ver-
gi sistematiği daha da bozuldu, vergi yükü daha da
adaletsiz hale geldi. Yan bilgiç, karabilecen politi-
kacıların ve onlara uyduluğu marifet sayan bürok-
ratlann elinde sistem giderek yozlaştı; bugünkü ve-
rimsiz, adaletsiz yapı oluştu. Sık sık yinelendiği gi-
bi vergi sistemimizin yapısı, özellikleri şöyle özet-
lenebilir:
* Türkiye'de vergi yükü, ortalama olarak Batı ül-
kelerine göre çok düşüktür.
Vergi gelirlerinin Gayri Safi Milli Hasıla'ya (GSMH)
oranı ile ölçülen vergi yükü, ortalama olarak Batı ül-
kelerinde yüzde 30 düzeyinin üstünde iken ülkemiz-
de yüzde yirmi düz3yine dahi ulaşamamaktadır.
Ancak vergi yükünün dağılımı adaletsiz olduğun-
dan, bazı kişi ve kesimlerin yükü ortalama düzeyi-
nin çok üstünde olmakta, bu durum yakınmalara
yol açmaktadır.
* Bazı kişi ve kuruluşlar üstünde vergi yükü ne-
gatif olup, bu kişi ve kuruluşlara kaynak aktanl-
maktadır.
Birtakım kişi ve kuruluşlann ödediMeri vergilerie
devletten aldıklan faiz gelirteri karşılaştınldığında, net
vergi yükünün olmadığı, tersıne bu kişilere ya da ku-
ruluşlara kaynak transfer edildiği görülmektedir.
Vergi gelirlerinin yaklaşık üçte ikisi faiz ödemeye ay-
nlmaktadır. Birçok kuruluşun gelirtablolan incelen-
diğinde devtetten aldıklan faizin ödedikleri verginin
çok üstünde olduğu görülmektedir. Devlet, şeklen
bazı kurum ve kuruluşlardan vergi almış gibi görün-
mesine karşın gerçekte bu kurum ve kuruluşlara kay-
nak aktarmaktadır. Bazı kişi ve kuruluşlar, devlete
şu veya bu nedenle ödemedikleri vergileri, borç
olarak vermekte ve bundan faiz geliri sağlamakta-
dırlar. Kişi ve kuruluşlann net vergi yükü hesapla-
nırken devletten aldıklan faizler ve sağladıkları di-
ğer destek akçeler de (sübvansiyon) dıkkate alın-
maktadır.
* Vergi, özellikle gelir vergisi, kaynakta kesinti yo-
lu ile alınmaktadır.
Bizim gibi ülkelerde verginin önemli bir bölümü-
nün kaynakta kesinti (stopaj, tefkifat) yolu ite alın-
ması doğrudur. Böylece verginin ödenmesi güven
altına ahndığı gibi gelirin elde edilmesı ile verginin
ödenmesi arasında zaman aralığı kısalmakta, ver-
gi dairelerinin yukü hafiflemektedir. Vergi daireleri
çok sayıda vergi mükellefi yerine, az sayıda vergi
sorumlusuna muhatap olmaktadır. Böylece vergi-
nin tahsili görevi, vergi sorumlulanna verilmekte, enf-
lasyonun vergi gelirieri üzerindeki tanzim etkisi ola-
rak bilinen olumsuz etkisi azaltılmaktadır.
-*• Basit, götürü vergilendirme yetersiz olup, ver-
gi kayıplanna yol açmaktadır.
Kuşkusuz bir ülkede arzulanan kayrt düzeninin yer-
leşmesı, kayıt dışı işlemlerin azalması, yıllık beyan-
name veren mükellef sayısının artmasıdır. Ancak bir
ülkede vergi sistemini oluştururken ülkenin özellik-
lerini de dikkate aimaktır. Bir ülkede kişiler, muha-
sebenin yararlannın bilincinde değilseler, vergi eti-
ği gelişmemişse, kayıt düzeni yerieşmemişse, yıl-
lık beyanname ile gerçek usulde kişi ve kuruluşla-
n vergilendirelım özentisi, vergi almamakla eş an-
lamlıdır. Kaldı ki günümüzde vergi dairelerinin ka-
pasitesi, az sayıda vergi mükellefini izlerken dahi
yetersiz kalmaktadır. Vergi yapısı geliştirilirken ver-
gi idaresinin yeteriiliği de dikkate alınmalıdır. Mev-
cut vergileri dahi toplamada yetersiz kalan bir ida-
re, üzerine yeni yükler getirme, vergi idaresini da-
ha da ışlemez hale getirir.
Türkiye, kuşkusuz vergi gelirierini geliştimnek için
yeni çabalara girişmeli, ancak vergi oranlannı dü-
şürürsek vergi gelirierini arttınnz gibi düşlere de ka-
pılmamalıdır. Laffer eğrisinin Batı'da dahi geçerii-
iiği yoktur. Türkiye'de de bunun geçeıii olmadığını
göreceğiz. Türkiye, bir yandan vergi gelirierini art-
tırma çabasına girerken asıl vergi gelirlerinin üçte
ikisini yutan faiz ödemelerini, nasıl bir çözüme ka-
vuşturacağını düşünmelidir.
Ödiîlün hatırlattığı
sorunlar
lstanbul'dan
arayan
okurumuz
Nurten
BavramkavB,
6-7 yıl önce
aldığı
Arçelik
marka çamaşır
makinesınin kullanıma
açıldığından beri bozuk
olduğunu söylüyor.
Bayramkaya'ya göre
makınede üretim
kaynaklı bir hata vardı.
Arçelik yetkililennin
değiştinnek istemedikleri
makine. garanti süresi
içinde de bırkaç kez anza
yapmış. Tamir edilmiş,
tekrar bozulmuş, yine
tamir edilmiş.
Bu süre içinde konuyu
ihmal ettığini belirten
Bayramkaya, makineye
ağjr parçalar atmaktan da
kaçınmış. Çamaşır
makinesinden çok
çektiğıni söyleyen
okurumuz Bayramkaya,
Arçelik'in TÜSİAD ve
KAL- DER'den kalite
ödülü aldiğını duyunca
bizi aramış.
Bayramkaya. işlerine
gelmediği için makineyi
degiştırmemekle
suçladığı
Arçelik
yetkililerinin
en azından
tamiriyle
ilgilenmelerini
istiyordu.
Aradığımız
Arçelik yetkilileri bu
kadar kullanılan
makinenin
değiştirilemeyeceğini
yineleyerek
Bayramkaya'nm tamir
arzusunu yerine
getirdiler.
Benzer sorundan dolayı
ödülü duyunca arayan
okurumuz Hülya Gürses
de Arçelik çamaşır
makinesinrn bir yıl sonra
anza yaptığmı,
buzdolabının yine bir yıl
sonra firma tarafindan
iade almdığmı, el
mikserinin üç
kullammdan sonra
tamamen bozulduğunu
ve şimdi de yine Arçelik
televizyonunun daha
önce tamir edilmesine
karşın tekrar
bozulduğunu söylüyor.
Gürses'in önce sıraladığı
şikâyetlerine bir şey
yapılamadı. ancak
televizyonu tamir edildi.