30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12ARALIK1997CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI BIHLS ŞtRKETLERDEN • POLAROID'ın, ünlü pop grubu Spice Girls"ten esınlenerek ürettiği yenı fotoğraf makınesi Spicecam, Türkiye distribütörü Darfılm aracılığıyla Tûrk tüketicisine sunuldu. Daima canlı ve neşeli bir grup olarak tanınan Spice Girls grubunun, Polaroid' in yeni sloganı "'anı yaşa"yı kitlelere en ıyi şekilde yansıtacağı düşünülerek böyle bir kampanya düzenlendiği belirtiliyor. • BAMNDIR Holding, geçen günlerde Bursa ÇelikPalasOteü'nde Doğan Cücdoğlu yönetimindeki "Biz" semincri Ue yöneticilerini bir araya getirdi. 38 şirketi olan Bayındır Holding'in, 1996 >ilı cirosu 16 trihonun üzerindeydi. • ZORLU HOLDlNG, Fransizlann dünyaca ünlü tül perde ve ev tekstil şirketi Bel-Air'i satın alıyor. Tekstil, elektronik, enerji ve turizm sektörlerinde faalıvet gösteren Zorlu Grubu, şu anda dünyanın en büyük tül perde üreticisi unvanını koruyor. • SVVATCH'ın çılgın saatleri artık Svvatch Store'larda satılıyor. Tiim düınada tasanmı İtalyan minıar Mendini tarafından gerçekleştirilen saatlerin satıldtğı, ilki Rumeli Caddesi'nde bulunan Svvatch Store'lann ikindsi Akmerkez'de açıldı. • LEE ürünlerinin Türkiye'de artık bir Internet adresı var. Lee'nın web sıte'ında Lee'nin tarihçesi. Lee ürünleri, Lee aktn iteleriyle ilgilı bilgıler yer alıyor. • VOLVO, "Praıs Michael Yol Güvenliği Ödülü~nü 4. kez kazandı. S40 ve V40 modelleri ile bu ödüle layık göriilen Volvo, 8 yıl boyunca tam 4 kez bu ödülü alnıış oldu. • L&M L1GHTS kısa kutu piyasaya sunuldu. Uluslararası pazarlarda olduğu gibi, Türkiye'de de Light sıgaralara artan talebi karşılamak için piyasaya sunulan L&M Lights sigaralar 150 bin liradan satılacak. • YATAŞ'ın nevTesim takımları, uyku sefleri, yorgan ve yatak örtülerinde kullanılan ve "Yataş 1998 Koleksiyonu"nu oluşturan beş yeni deseni ile tiim Yataş Home ve Pufly Center'larda Tiirk tüketicisi ile buluşuyor. • CONTINENT " Hipermarket. yılbaşı sepetini hazırladı. 3 milyon 499 bin liraya satışa sunulan sepetlerde tercihe göre şarap. \ iski.neskafe, çerez, çikolata, ananas, ithal bisküvi. ithal çay ve içki kadebleri bulunu\cr. • SCHWEPPES, "Aklını KuflaıT temasının işlendiği yeni bir reklam fümi ile 1998 yıbna iddialı girdiğini gösterdi. Türkiye'de 1975'ten beri pazariama ve saüş faaliyetlerini sürdüren Schweppes'in, mandalina, limon. tonik ve sodayı içeren geniş bir ürün yelpazesi var. Danıştay daha önce İdare Mahkemesi'ne ihale hakkında açılan sıralama davasının reddini bozdu Körfez Geçişi Danıştay'dan döndü • Danıştay'm "ihalede bir icrai işlem" gerçekleştiği karanna vardığı ve îdare Mahkemesi'nin "ret" karannı bozarak davanın "usulden" değil, "esastan" görüşülmesine karar verdiği belirtildi. • îhaleyle ilgili yeni iddialar ortaya atılırken, Bayındırlık Bakanı Topçu hakkında, DYP'nin bu kez de Izmit Körfez Geçişi ihalesine ilişkin olarak ikinci bir gensoru hazırlığı yaptığı belirtiliyor. FtLİZGÜMÜŞ Başbakan Mesut Yılmaz'ın, "sözleşmesini" imzaladığı, "tz- mit Körfez Geçişi" ihalesi, Danış- tay'dan geri döndü. Danıştay 10'uncu Dairesi, daha önce ihale sıralamasına yapılan itirazı redde- den İdare Mahkemesi'nin karan- nı bozarak, davanın yeniden gö- rüşülmesine karar verdi. Îhaleyle ilgili yeni iddialar or- taya aülırken, Bayındırlık ve tskân Bakanı Yaşar Topçu hakkında DYP'nin bu kez de Izmit Körfez Geçişi ihalesine ilişkin olarak ikın- ci bir gensoru hazırlığı yaptığı be- lirtiliyor. Başbakan Mesut Yılmaz'ın 16 Ekım'de "sözteşmesini" imzala- dığı Körfez Geçiş ihalesinde id- dialar sürerken, yeni gelişmeler yaşanıyor. İhalede 3'üncü sıraya konulan, ManşTünelı'nin yapım- cılanndan Fransız Bouygues şir- keti ile Banş Partisi'nin kurucu- su Ali Haydar VezirDğlu'nun »a- hibi olduğu Vınsan şirketinin oluş- turduğu konsorsiyumun. Danış- tay'da açtığı davanın sonuçlandı- ğı öğrenıldi. Vınsan-Bouygues grubu tara- findan 5 Mayıs 1997'de Ankara 10. İdare Mahkemesi'ne açılan "sı- ralamanın iptali" davası, mahke- menın "Bu bir ön işlemdir. İcrai işlem değildir. Karar verilmemiş- tir" gerekçesiyle reddedilmesı üzerine, 10 Ekim 1997'de Danış- tay'a götürülmüştü. Danıştay"da ihale davası sürer- ken. Karayollan Genel Müdürlü- ğü'nün 1 'inci sıraya aldığı, Enka ve Doğuş gruplannın da içinde olduğu, Anglo-Japanes-Turkish konsorsiyumuyla anlaşmaya git- mesi ve ardından Başbakan Yıl- maz ve Bakan Topçu'nun karan onaylamasını eleştiren konsorsi- yum yetkilileri. idare Mahkeme- si'nin "sıralama davasının", "gö- revtendirnıedavasma'' dönüştüğü- nü iddia ettiler. Danıştay'm "ihalede bir icrai işlem" gerçekleştiği karanna var- dığı ve İdare Mahkemesi'nin "ret" karannı bozarak davanın "usul- den" değil, "esastan" görüşülme- sine karar verdiği belirtildi. Kara- rm Başbakanlığa, Bayındırlık Ba- kanlığı'na ve Karayollan Genel Müdürlüğü'ne de tebliğ edildiği ifade edildi. Öte yandan, ihale görüşmesi sı- ralamasında 2. sıraya alınan Tek- fen ve Doğuş gruplan ile Impre- gilo, Campenon Bemard Sge. Dra- gados Cons, Cofiroute fîrmala- nndan oluşan. IMCO konsorsi- yumunun lıder şirketi Compenon Bernard Sge Fırmasının sessiz se- dasız 1 Temmuz 1997 tarihinde "a- ralamanın iptali" için Ankara 1. No'lu İdare Mahkemesi'ne açtı- ğı dava sürüyor. Mahkemenin Karayollan Ge- nel Müdürlüğü ve Bayındrrlık Ba- kanlığı'nın savunmasmı istediği, IMCO konsorsiyumunun da "Si- zinle de görüşeceğiz" denılmesi- ne karşın, 60 gün beklendiği ve hiç- bir pazarlık yapılmadığı doğrul- tusunda hazırlıklannı sürdürdü- ğü belirtiliyor. Karayollan Genel Müdürlü- ğü'nün, beş buçuk ay yalnızca ihalede birinci sırada yer alan Ang- lo-Japanese-Turkish konsorsiyu- mu ile pazarlık yaptığı. bu süre içinde konsorsiyumun teklifinde diğer öneriler doğrultusunda sü- re ve benzeri konularda "baa re- vizyonlar'" yor. yapıldığı öne sürülü- Sözkşme dönebilir Yılmaz' ın, anlaşmada imza ye- ri olmadığı halde anlaşmaya ka- tılmasının şaşırtıcı olduğu savu- nulurken, imzalanan anlaşmanın henüz kesinlik kazanmaması üze- rinde duruluyor. Danıştay 1. Da- iresi 'ne "imtiyaz sözteşmesr hak- kında sunulan anlaşmanın incelen- mesinden sonra karar verileceği belirtilirken, "yanlıştandönülebi- leceği"ne dikkat çekıliyor. Köp- rünün yapım ve işletim süresinin 27 yıl olması nedeniyle. asıl iha- le bedelinin bu süre içinde sağla- nacak gelirle toplam 10 milyar dolar olduğu ifade edilıyor. Kon- sorsiyumlar, kendilerinin bu ra- kamdan çok daha düşük bir tutar önerdikleri üzerinde duruyorlar. Siemens büyüme hedefini aştı HAKAN KARA MÜNİH - Siemens Yönetim Kuru- lu Başkam Heinrich Pierer. Sıemens'in 1997 yılında büyüme hedeflerini aştı- ğını açıkladı. Buyıl 150. kuruluşunu kutlayan Al- manya'nın en büyük uluslararası ku- ruluşlanndan Siemens, 1997 yılmın değerlendirildiği toplantısını Alman- ya'nın üçüncü büyük kentı Münih'te gerçekleştirdi. 22 ülkeden 142 gazete- cinin katıldığı toplantıda Yönetim Ku- rulu Başkanı Pierer, Siemens'in yaşa- yan bir organızma olduğunu vurgula- dı. 1997'de kaydedilen büyümenin özel- likle Almanya dışındaki pazarlarla sağ- landığını vurgulayan Pierer şunlan söy- ledr. "Almanya dışındaldciroda yüzde 20'lik artiş oldu. Ciro 70.6 milyar mar- ka çıkü. Ozellikk Asya Pasifık pazan dinamik bir gettşme gösterdi. Burada yüzde311ikbirbüyüınegerçekleştirB- di. Son beş yılda Almanya dışındaki d- romuz 263 mihardan 70.6 miharuk düzeyegeldi. Şu ankidurumda yurtdı- şuıdan gelen siparişler toplamın yüzde 69'unu oluşturu\or." Yıl boyunca Siemens'in 2000'li yıl- larda sahıp olacağı anlayışı taruştıkla- nnı vurgulayan Pierer. dünya çapında 350 bin çalışanıyla kuruluşlannuı ay- nı zamanda gençlenn eğitimine de bü- yük önem verdiğinı vurguladı. Pierer, 1997'de 2 bin 700 yeni stajyer aldıkla- nnı, böylece şırkette eğitim gören genç sayısının 10 bine ulaştığını vurguladı. 'Yanhş yönetim hasta edıypr' Sıemens'te son dönemde gerçekleş- tirilen yenılikler arasında yönetim an- layışının değiştirilmesinin de yer aldı- ğını vurgulayan Pierer. yanlış yöneti- min çalışanlarda hastalıklan arttıran biretken olarak algılandığını söyledi. Pierer. Almanya"dakı Sıemens'te has- talık dolayısıyla izin alma oranının yüz- de 3.5'e düştüğünü. böylece metal ve elektronik sanayii ortalamasının altına düştüklenni belirtti. Şirket olarak sadere \ izyon sahibı ol- madıklartnı. somut hedefler için çalış- Siemens'in kuruculanndan VVİerner von Siemens tıklannı vurgulayan Siemens Yönetim Kurulu Başkanı, yer aldıklan pazar- larda ilk üç sırayı hedeflediklerini belirtti. Emlakbank'ta reklam tartışması Ekonomi Servisi - Emlak Bankası'nın reklam ajansını seçrne hakkınm. sözleşme hü- kümlerine uygun ve bankanın ihale süreci içinde gerçekleş- tirildiği bildirildi. Emlak Bankası'ndan ya- pılan açıklamada,reklamiha- lesinekatılan şirketlerden Ce- najans'ın, "yüksekkomisyon oramyla ve eski şartiaria ça- bşma isteği ve ısran" nede- niyle ihalenin ikinci değer- lendirme aşamasına katıla- madığı belirtildi. Cenajans Grey Yönetim Kurulu Başka- nı NaflKeçeMise açıklamasın- da, Cenajans Grey'in ihalenin dışmda tutuhnak istendiğmi kaydederek "Ajansiardan tek- lif istenmiştir, 10 gün sonra Ud saürhk mektup >uzdarak 1998%çaiışümayacağı bikfr- rilmiştir. Bu bir ihale değil- dir. İhale geçen yıl yapümış ve bu resmi ihale>i Cenajans Gre> kazanmışnr" dedi. Bankanın reklam ajansını seçmek amacıyla açtığı iha- leyi kazanan Penajans DMB&B Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Dora, Em- lak Bankası'nın yazı gönder- diğı 26 fuma içinde yer aldık- lannı belirterek "Penajans en düşük komisyon oranı veren 6 ajans arasında yer almıştır. Ajansımız2. değerlendirme sonucu seçilnuştir. 4 fırmanın yapügıreklamçalışmalan in- ceİenmiştir. Çalışmalanmızın olumlu bulunması ve en dü- şük komisyon oranı ile çahş- mayı kabul ettigimiz. banka tarafindan da açıklanmıştır" diye konuştu Renault avantajlarını kaçırmayın! Sabit fiyat! ''dan başlayan peşinat! Kısa sürcdc Renault sahibi olmak için çok az zamanınız var. Renault-MAİS şube ve yetkili satıcılarına hemen ugrayın, benzersiz Renault avantajlarını kaçırmayın! TASARRUFİ RENAULT S İ S_T E M I I VADE ( A Y ) * FAİZ ORANI 3 %2.4S 6 %4.10 " ' ^ - r p 12 %5.2O 18 %5.75 24 %6.10 3 %0.00 6 %2.S5 12 %4.55 18 24 %5.rs 4 %0.00 6 %t.8O ATTES 12 %3.9O lli'i 18 %4.75 24 %5.25 Tcslimlcr Aralık, Ocak vc Şubat'ta. J Internet adresi: www. renault. com. tr • Megaoc .çin farklı kampanya koşulUn seçerhdır, Aralık ve Ocak teslımı yoklur Aynntılı bılsı ıçın BİLGİ RENAULT-MAİS' in (0212) 293 26 26 * Kampanya, sınırlı sayıda otomobili kapsamaktadır. numaralı telefonunu arayın, sırasıyla 9-1 numaralı tuşlara basın. RENAULT YORUM ÖZTİIN AKGÜÇ Vergi Düzenlemeleri Vergi reformu, vergi düzenlemesi, vergi yasala- nnda değişiklik denildiğinde, genelde, vergi siste- mi daha da bozuluyor, daha adaletsiz, verimsiz ha- le geliyor diye kaygıya kapılınm. Son kırk yılda sa- yısız vergi düzenlemesiyle ya da vergi reformu ola- rak yaftalanan vergi yasalannda değişiklik yapıldı. Abartmayayım ama, her düzenleme sonunda ver- gi sistematiği daha da bozuldu, vergi yükü daha da adaletsiz hale geldi. Yan bilgiç, karabilecen politi- kacıların ve onlara uyduluğu marifet sayan bürok- ratlann elinde sistem giderek yozlaştı; bugünkü ve- rimsiz, adaletsiz yapı oluştu. Sık sık yinelendiği gi- bi vergi sistemimizin yapısı, özellikleri şöyle özet- lenebilir: * Türkiye'de vergi yükü, ortalama olarak Batı ül- kelerine göre çok düşüktür. Vergi gelirlerinin Gayri Safi Milli Hasıla'ya (GSMH) oranı ile ölçülen vergi yükü, ortalama olarak Batı ül- kelerinde yüzde 30 düzeyinin üstünde iken ülkemiz- de yüzde yirmi düz3yine dahi ulaşamamaktadır. Ancak vergi yükünün dağılımı adaletsiz olduğun- dan, bazı kişi ve kesimlerin yükü ortalama düzeyi- nin çok üstünde olmakta, bu durum yakınmalara yol açmaktadır. * Bazı kişi ve kuruluşlar üstünde vergi yükü ne- gatif olup, bu kişi ve kuruluşlara kaynak aktanl- maktadır. Birtakım kişi ve kuruluşlann ödediMeri vergilerie devletten aldıklan faiz gelirteri karşılaştınldığında, net vergi yükünün olmadığı, tersıne bu kişilere ya da ku- ruluşlara kaynak transfer edildiği görülmektedir. Vergi gelirlerinin yaklaşık üçte ikisi faiz ödemeye ay- nlmaktadır. Birçok kuruluşun gelirtablolan incelen- diğinde devtetten aldıklan faizin ödedikleri verginin çok üstünde olduğu görülmektedir. Devlet, şeklen bazı kurum ve kuruluşlardan vergi almış gibi görün- mesine karşın gerçekte bu kurum ve kuruluşlara kay- nak aktarmaktadır. Bazı kişi ve kuruluşlar, devlete şu veya bu nedenle ödemedikleri vergileri, borç olarak vermekte ve bundan faiz geliri sağlamakta- dırlar. Kişi ve kuruluşlann net vergi yükü hesapla- nırken devletten aldıklan faizler ve sağladıkları di- ğer destek akçeler de (sübvansiyon) dıkkate alın- maktadır. * Vergi, özellikle gelir vergisi, kaynakta kesinti yo- lu ile alınmaktadır. Bizim gibi ülkelerde verginin önemli bir bölümü- nün kaynakta kesinti (stopaj, tefkifat) yolu ite alın- ması doğrudur. Böylece verginin ödenmesi güven altına ahndığı gibi gelirin elde edilmesı ile verginin ödenmesi arasında zaman aralığı kısalmakta, ver- gi dairelerinin yukü hafiflemektedir. Vergi daireleri çok sayıda vergi mükellefi yerine, az sayıda vergi sorumlusuna muhatap olmaktadır. Böylece vergi- nin tahsili görevi, vergi sorumlulanna verilmekte, enf- lasyonun vergi gelirieri üzerindeki tanzim etkisi ola- rak bilinen olumsuz etkisi azaltılmaktadır. -*• Basit, götürü vergilendirme yetersiz olup, ver- gi kayıplanna yol açmaktadır. Kuşkusuz bir ülkede arzulanan kayrt düzeninin yer- leşmesı, kayıt dışı işlemlerin azalması, yıllık beyan- name veren mükellef sayısının artmasıdır. Ancak bir ülkede vergi sistemini oluştururken ülkenin özellik- lerini de dikkate aimaktır. Bir ülkede kişiler, muha- sebenin yararlannın bilincinde değilseler, vergi eti- ği gelişmemişse, kayıt düzeni yerieşmemişse, yıl- lık beyanname ile gerçek usulde kişi ve kuruluşla- n vergilendirelım özentisi, vergi almamakla eş an- lamlıdır. Kaldı ki günümüzde vergi dairelerinin ka- pasitesi, az sayıda vergi mükellefini izlerken dahi yetersiz kalmaktadır. Vergi yapısı geliştirilirken ver- gi idaresinin yeteriiliği de dikkate alınmalıdır. Mev- cut vergileri dahi toplamada yetersiz kalan bir ida- re, üzerine yeni yükler getirme, vergi idaresini da- ha da ışlemez hale getirir. Türkiye, kuşkusuz vergi gelirierini geliştimnek için yeni çabalara girişmeli, ancak vergi oranlannı dü- şürürsek vergi gelirierini arttınnz gibi düşlere de ka- pılmamalıdır. Laffer eğrisinin Batı'da dahi geçerii- iiği yoktur. Türkiye'de de bunun geçeıii olmadığını göreceğiz. Türkiye, bir yandan vergi gelirierini art- tırma çabasına girerken asıl vergi gelirlerinin üçte ikisini yutan faiz ödemelerini, nasıl bir çözüme ka- vuşturacağını düşünmelidir. Ödiîlün hatırlattığı sorunlar lstanbul'dan arayan okurumuz Nurten BavramkavB, 6-7 yıl önce aldığı Arçelik marka çamaşır makinesınin kullanıma açıldığından beri bozuk olduğunu söylüyor. Bayramkaya'ya göre makınede üretim kaynaklı bir hata vardı. Arçelik yetkililennin değiştinnek istemedikleri makine. garanti süresi içinde de bırkaç kez anza yapmış. Tamir edilmiş, tekrar bozulmuş, yine tamir edilmiş. Bu süre içinde konuyu ihmal ettığini belirten Bayramkaya, makineye ağjr parçalar atmaktan da kaçınmış. Çamaşır makinesinden çok çektiğıni söyleyen okurumuz Bayramkaya, Arçelik'in TÜSİAD ve KAL- DER'den kalite ödülü aldiğını duyunca bizi aramış. Bayramkaya. işlerine gelmediği için makineyi degiştırmemekle suçladığı Arçelik yetkililerinin en azından tamiriyle ilgilenmelerini istiyordu. Aradığımız Arçelik yetkilileri bu kadar kullanılan makinenin değiştirilemeyeceğini yineleyerek Bayramkaya'nm tamir arzusunu yerine getirdiler. Benzer sorundan dolayı ödülü duyunca arayan okurumuz Hülya Gürses de Arçelik çamaşır makinesinrn bir yıl sonra anza yaptığmı, buzdolabının yine bir yıl sonra firma tarafindan iade almdığmı, el mikserinin üç kullammdan sonra tamamen bozulduğunu ve şimdi de yine Arçelik televizyonunun daha önce tamir edilmesine karşın tekrar bozulduğunu söylüyor. Gürses'in önce sıraladığı şikâyetlerine bir şey yapılamadı. ancak televizyonu tamir edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle