Katalog

12ARALIK1997CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hacı Sabancı'dan zan yopumu • ADANA (.\A) - Sabancı Holdıng Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hacı Sabancı, hükümetin, "Altı ay zam yok" vaadinın hassas bir konu olduğunu belinerek "Bu, ayakûstü konuşmayla olacak bir iş değil" dedi. Sabancı, Adana'da. Mılka Çıtır Gofret Fabrikası'nın açılışında basın mensuplannın sorulan ûzenne yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin büyük bir ithalata ihtiyacı varken, bütün bu ıthal girdılerin fiyaö değişirken başka mallann Fıyatı degişmeyecek. Bu yanlışür" dcdi. Mahkûmlardan kan bağışı • AYDtN (AA) - Aydın E Tipi Cezaevi'nde bulunan tutuklu ve hükümlüleTden 100'ü, kan bağışında bulundu. Aydın Cumhuriyet Başsavcısı Emin Ûzler, mayıs ayında başlattıklan karnpanyanın bugün ıkinci aşamasının gerçekleştinldığini belirterek kan bağışında bulunan tutukJu ve hükümlülere teşekkür etıi. Hayat kurtarmanın önemıne değinen Özler, kan bağışının tutuklu ve hükûmlülerce beaimsenmesinın sevindirici olduğunu kaydetti. Kesintisiz eğffim ve sorunlam • ANKARA (AA)-Milli Eğitım Bakanhğı (MEB) Müsteşar Yardımcısı Cemil Çetin, kalkınmamn itici gücünün eğitim olduğunu belirterek "5 yıllık zorunlu eğitimle kalkınmayı, gelişmeyi ve çağdaşlaşmayı yakalayamazdık" dedi. Türk Eğitim Derneği (TED) Bilim Kurulu'nca düzenlenen "8 Yıllık Zorunlu Öğretım ve Sonınlan" konulu toplantıda konuşan Çetin, 8 yılhk kesintisız zorunlu eğitimin sorunlannın olduğunu, ancak bunlan çözmek için çaba gösterdiklerini belirterek Güneydoğu'da öğrenci ta§tma, jfemçk servisi, yabancı dil eğıtimi gibi çalışmalann hızla sürdüğünü söyledi. Ecevife sigara • ANKARA (UBA) - Koyu bir sigara tiryakisi olarak bilinen Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'e, eşi Rahşan Ecevit "evde sigara yasağı" koydu. Ecevit, Oran Sitesi'ndeki evinde sigara ıçemediğinden yakındı. Ecevit. "Doktorunuz sigaraya izin veriyormu?" sorusuna. "Doktordan önce Rahşan Hanım izin vermiyor. O yüzden evde sigara içemiyorum" dedi. AB'den trafik terörüne önlem • ANKARA (AA) - Trafik kazalan, her gecen gün çok sayıda can almaya devam ederken Avrupa Birlıği (AB) ve çeşitli Avrupa ülkeleri, aldıklan etkin önlemlerle bu kazalan asgari düzeye çekmeye çalışıyorlar. Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu'nun yayın organı '"Şofor ve Trafik" dergisinde yer alan habere göre Avrupa Bırliği, üye ülkelerde trafik kazalannda ölenleriasayısını, gelecek 15yıl içınde yüzde 50 azaltmayı hedefleyen önlemler paketini uygulamaya sokma aşamasma geldi. Avrupa Parlamentosu bûnyesinde yapılan seminer kapsamında, AB üyesi ülkelerin bu hedefe ulaşabilmek ıçın agırlık vermeleri gereken 10 husus belirlendi ve yüriitme organı olan komisyona iletildi. Genelge ertelendi • UŞAK(AA)-ÇevTe Bakanlığı'nın, 2472 sayıh yasa gereği "çevre, su ve hava kirliliği yaratan sanayi kuruluşlannın acilen kapatılması karannın uygulamaya konulması" için gönderdiği genelge hakkında, Uşak'ta "geçici ve şarta bağlı erteleme"nin uygulanacağı bildirildi. Vali Kadir Uysal, Uşak'taki sanayi tesislerinin çevreyi. suyu, havayı kirlettiklerini başından beri kabul ettiklenne dikkat çekerek "Uşaklı sanayiciler de antma tesisi yapılmasını istiyorlar." dedi. Kabinenin komando bakanı 12 Eylül öncesi dönemin militan ülkücüsü îçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu, MHP îstanbul İl Gençlik Kollan seçimlerinde yönetim kurulu üyeliğine seçilmişti HALİL NEBİLER îçişleri Bakanı Murat Başesgi- oglu'nun, 70'li yıllarda solcu öğ- rencilere karşı saldınlar düzenle- yen ülkücü komandolarla birlik- te saldınlara katıldığı, polisin yıl- larca giremediği Edirnekapı Oğ- rencı Yurdu'nda namlı ûlkücüler- le kaldığı ve onlarla arkadaşhk et- riği. Kerim Yaman adlı öğrenci- nin ölümüyle sonuçlanan silahlı saldın sırasında ülkücü arkadaş- lannın kaza kurşunuyla yaralan- dığı ortaya çıktı. îçişleri Bakanı'nın 1976 yıhn- da MHP îstanbul İl Gençlik Kol- lan yönetimine seçildiği de belir- lendi. Bakan, son olarak üniver- sitelerde olaylan solcu öğrencile- rin çıkardığını söyleyerek tepki- leri üzerinde toplamışh. Murat Başesgioğlu, 1955yılın- da Kastamonu'da doğdu. îstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne 1971-1972 döneminde başladı. Okulu 1977 yılında tamamladı. Bu süre içinde tstanbul'da Edime- kapı Öğrenci Yurdu'nda kalıyor- du. Ayru yıllarda Edimekapı Yur- du binasının her iki yanmdan sal- lanan dev boyutlu posterler bina- nın iki cephesini kaphyor, poster- lerin üzerinde ülkücülerin simge- si olan "uhıyan kurt" yer ahyor- du. Aralannda VeK Can Oduncu, Mustafa Verkaya, Mehmet Gül, "PötürgetT Kaam Ayaydın gibi polisçe aranan namlı ülkücü ko- mandolann saklandığı yurtta ka- lan Başesgioğlu, bu tûr koman- dolarla sıkı arkadaşlığım da sür- dürüyordu. Edirnekapı Yurdu'na o yıllarda polis giremiyordu. Vatan Mühendislik ve Mimar- hk Yüksek Okulu'nda 23 Ocak 1975 tarihinde olaylar çıkıyor ve ülkücü komandolar, öğrencilerin okuldan çıkışını bekleyerek yay- lım ateşi açıyorlardı. Ateş sonu- cu Kerim Yaman adlı öğrenci ölü- yor, Erol Erdoğankamından, Er- dinç Demirpolat ise gırtlağından ağır yaralanıyordu. Vatan Mühen- dislik öğrencilerinden Metin Tur- gar ve Metin Yalçm Girişken ta- bancayla, Feride Sağhk adlı kız öğrenci de dövülerek yaralanı- yordu. Olayda bir yaralı daha vardı. Görgü tanıklan, bu kişiyi tanıdık- lannı, Vatan Mühendislik'te de- ğil, tÜ Hukuk Fakültesi'nde oku- Cuma eylemine ükceza KEREMILGAZ Sekiz yıl karşıtı şeri- atçı göstericilere ilk ha- pıs cezası geldi. Cuma namazı çıkışında taşıdı- ği pankart ve attığı slo- ganlarda, "TSK'yi ve hükümetin manevi şah- siyetiııitahkiretmek''ten yargılanan gösterici Or- han Ttitar 20 ay hapis cezasına çarptınldı. Tu- tar'ın bu davası sürer- ken, hakkında türbanlı ögrencilerin Îstanbul Üniversitesi önündeki eylemine gönderdiği çe- lenk nedeniyle MGK'ye hakaretten de 4.5 yıl ha- pis cezası istemiyle da- va açıldı. Sekiz yıllık kesintisiz eğitımi protesto etmek amacıyla köktenci ts- lamcılann geleneksel hale getirdiği eylemlere katılan gösterici lerden OrhanTutar, "Kâfirpa- şalar, kâfır yönetküer* sloganı nedeniyle Îstan- bul 1. Ağır Ceza Mahke- mesi'nde 20 ay hapis ce- zası aldı. 16 Mayıs 1997 tarihinde meydana gelen olayla ılgıli. açılan ve 6 ay süren davada Tutar. Türk Silahh Kuvvetle- ri'ne hakaret suçu nede- niyle 1 yıl, hükümete hakaretten de 1 yıl hapis cezası olmak üzere top- lam 2 yıl hapis cezasına çarptınldı. Tutar'ın ce- zası daha sonra, duruş- malardaki iyi hali nede- niyle toplam 20 ay hapis cezasına düşürüldü. Mahkeme, sanık hak- kında verdiği cezanın paraya çevrilmesi ya da ertelenmesi istemlerini, Tutar'ın mahkemede verdiği ifadeyi göz önü- ne alarak kabul etmedi. Orhan Tutar, ikincı bir davanm da sanığı oldu. Tutar, türbanlı fotoğraf çektirdikleri için okula alınmadıklan gerekçe- siyle Îstanbul Universi- tesi Merkez Kampusu önünde eylem yapanla- nn bu eylemine gönder- diği "Raprapiar emre- diyor, memurİar uygıdu- yor. Küfrün elebaşısı MGK"yazılıçelenk ne- deniyle mahkemelik ol- du. îstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davada, Tutar hakkında MGK'ye ha- karet ertiği gerekçesiyle TCY'nin268/M.mad- desi uyannca 4.5 yıl ha- pis cezası isteniyor. ÇİZMEDEN YUKAR1 MUSA KART Güneş Taner, "Borsayı ben yarattım. O benim çocuğum" dedi. duğunu belirtiyorlar ve sağ gö- rüşlü olduğunu anlatıyorlar, öğ- rencilere ateş açan grubun içinde olduğunu, karmaşa sırasmda ül- kücü arkadaşlannın açtığı ateş so- nucu yaralandığım söylüyorlardı. Bu kişinin adı Murat Başesgioğ- lu'ydu. Kerim Yaman'ın cenazesi iki gün sonra Îstanbul Üniversitesi merkez binası önünden yaklaşık 30 bin kişinin katılımıyla kaldınl- dı. Polis, kamuoyunun tepkisi üzerineharekete geçti ve 32 kişi- yi gözaltına aldı. Daha sonra sav- cılık tarafmdan bunlann 25 "i ser- best bırakıldı. Başesgioğlu hakkında dava açılmadı. Ancak kimse Başesgioğ- lu'na Hukuk Fakültesi'nde okurken neden öğrenim sa- atinde kendi okulunda değil de Vatan Mühendislik'te bulunduğunu, buraya birlik- te geldiği arkadaşlannın kim olduğunu sormadı. Başesgioğlu, tedavısin- den sonra elini kolunu sal- laya sallaya yenıden Edir- nekapı Öğrenci Yurdu'nda- ki ülkücü komandolann ya- nına döndü. MHP'de yönetki Kenm Yaman'ın öldürül- mesinden tam bir yıl sonra Milliyetçi Hareket Partisi îstanbul II Gençlik Kollan kongresi yapıldı. MHP Gençlik Kollan 11 Başkanlı- ğı'na Îstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi son sınıf öğ- rencisi ZaferZe>langetiril- di." Ya kan kusturacağtz ya tam susturacağız", "Kah- roisun komünistfcr" slogan- lan arasında yapılan seçim- lerde gençlik kollan yöne- tim kurulu üyelıklerine Ce- mal Şen, Ahmet tşbiriren. Haluk Akalın, Abdurrab- man Hekinioğlu. Hamza Sütçü. Ali Kemal Aksay. Osman Demirel, Mehmet Baki Nuretön Şafak seçil- diler. Listeye son sıradan giren kişi, bugün Îçişleri Bakanlı- ğı yapan Murat Başesgioğ- lu oldu. DYP, Söylemez'e îsyan etti Tansu Çiller, il ve belediye başkanlan toplantısında 'Hainleri istemiyoruz' protestolanyla karşılaştı. Ağır toplar, Söylemez'in DYP'ye dönmesine karşı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Parrisınden kopan- lan meydanlarda halka "na- merüer" diye şikâyet eden DYP Genel Başkanı Tansu Çffler'in DTP'den istifa e- den Ufiık Söylemez'e vize çıkarması tepkilere neden oldu. Çiller, il ve belediye başkanlan toplantısında "Hainleri istemiyoruz" pro- testolanyla karşılaştı. DYP Genel Başkan Yar- dımcısı Cihan PaçacL hafta sonu için görevlendirildiği tstanbul toplantılanna katıl- mama karan aldı. Söyle- mez, dün DTP'den isrifasını venrken, DTP'nin "siyasi ahlakgerekçesryle" geçişine izin vermediği Tekirdağ Mılletvekıli Hasan Peker partiye katıldı. DYP Başkanlık Divanı üyeleri HayTİ Kozakçıoğlu, RızaAkçah,CihanPaçaa ve Hasan Ekinci'nin. Söyle- mez'in partiye katılmaması konusunda Çiller'e direne- cekleri öğrenildi. Genel baş- kan yardımcılan, DYP'ye katılma konusunda "flke ka- rartan" başlığında birmetin hazırladılar. Buna göre geri dönüş için DYP'den aynl- dıktan sonra bağımsız mil- letvekili olarak kalınması, oylamalarda DYP ile birlik- te hareket edilmesi ve kop- tuktan sonra partiye ve genel başkana hakaret edilmeme- si ilkesi öngörüldü. Söylemez'e duyulan öfke nedeniyle Paçacı, hafta sonu görevlendirildiği Îstanbul toplantılanna katılmama ka- ran alırken, taban ve örgüt- ten protesto sesleri yüksel- meye başladı. DYP'nin dün Ankara Oteli'nde yapılan il, belediye başkanlan toplantı- sında Çiller'in, "Yuvadan aynlanlar geri dönün, bay- rağı beraber taşnalım'' çağ- nsına, "Hainleri istemiyo- ruz" protestosu yapıldı. Protesto karşısında Çiller, sözlerini yumuşatarak "Bu yirva> i a ancak lsyık olanlar dönebiiir" demek zorunda kaldı. Ufuk Söylemez'in öncekı gece görüştüğü Çiller'e, ba- zı koşullar öne sürdüğü öğ- renildi. Söylemez'in, " 6 - mir örgütûnün feshi, gelecek kongrede GİK üyeliği ve ge- nel başkan yardımcıhğr ko- nusundaki koşullannm da kabul edildiğine dikkat çe- kildi. Karatepe: Dosyalaryıllarca beklerken benimkijet hızıyla geçti 'Yargıyı dış güçler yönlendirdi' RECEPBULUT KAYSERİ - Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesı tarafından hakkında verilen bir yıllık hapis cezası Yargıtay 8. Ceza Dairesi taraftndan onaylanan ve 4 ay 24 gün hapis yatacak olan Kayseri Büyükşebİr Belediye Başkanı Şûkrû Karatepe, kendisiyle ılgıli davada yargının jet hızıyla hareket ettiğinden yakındı. Karatepe, -Yargrtay 'da bir yılcfar bekkyen dosyalann daha ipleri çozûlmeden beoim dosyam yarun saat içinde mcekmeye ahndL Yargı, yargı dışı gûçlerce yönlenc&idL Cezamı çekerim" dedi. Büyükşehir Belediyesi'ndeki makanunda bir basın toplantısı düzenleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karatepe, siyasete arılmaya karar verdiğinde, kendisüıin ve arkadaşlannın Türkiye'deki siyasi yapmın çok kaypak olduğunu bildıklerini söyledi. Karatepe. "Bizsiyasete girerken Tûridye'de suçsuz insanlann siyasette aakhğını da bffi)-orduk. Sonuçta ters bir gflnde bîr konuşma yapok. Ancak konuşmamızm amacını, içeriğmi kimseye anlatamadık. KoBiışmamızın. ölümü nedeniyle tören yapüan şahLsla ilgili olduğu söyiemtL Kamuoyu oluştn" dedi. IRMIKI AYDIN ENGİN Perşembe. Saat 12.30. Meclis'te oylamaya geçilmesi- ne daha saatler var. Hatta Mehmet Ağar bile daha ko- nuşmaya başlamadı. Umurumda bile değil. Meclis'te Ağar-Bucak ikilisi- nin dokunulmazlığı tartışılırken, Istanbul'da da kamyona çar- pan MlT'çi yargıcın soruştur- ması sürüyor. Dedektifler "Ci- nayet mi kaza mı" sorusuna yanıt anyorlar. Şu ana kadar di- şe dokunur bir yanrt da yok. Umurumda bile değil. Siyasete tümüyle ilgisiz ol- mayanlann tümü Meclis'te Ağar'ın neler diyeceğini merak ediyor. Umurumda bile değil. Oda komşulanm, masa ar- kadaşlanm bu kadar sıcak bir gündemde, henüz hiçbir şey belli değilken yazı yazılmama- sı gerektiğini, beklenmedik ge- lişmelerin, ömeğin Ağar'ın ko- nuşmaktan vazgeçivermesi; ömeğin Ağar'ın konuşup hiç Umurumda Bile Değil... beklenmedik açıklamalar yapı- venmesi; ömeğin Sedat Bu- cak'ın "Konuşursam sarsılır" demekten vazgeçip konuşu- vermesi ve bir şeylerin ve bir yerlerin sarsılıvermesi duru- munda önceden yazılmış bir yazının açığa düşebileceğini söyleyip uyanyorlar. Umurumda bile değil. Ağar, Mecliste ister konuş- sun, ister ertelesin; Bucak ister sarssın, ister sarsaksarsakba- kınsın; MlT'çi yargıcın ölümü ister kaza olsun, ister cinayet... Umurumda bile değil. ••• Benden farklı düşünüyorsa- nız, yani sizin umunınuzdaysa gelin bir oyun oynayalım. Nasıl olsa siz bu yazıyı okur- ken TBMM, Ağar-Bucak ikilisi- nin dokunulmazlıklarıyla ilgili karannı vermiş olacak. Nasıl ol- sa -son anda caymazsa veya caydınlmazsa ya da pazariık başka yerde bağlanmadıysa- Menmet Ağar haftalardır habe- rini verdiği "tarihikonuşmasını" yapmış olacak. Hatta belki Se- dat Bucak bile bir şeyler söy- lemiş olacak. Buyrun, satırlan tarayın ba- kalım. Bakın bakalım şu soru- lann yanrtına rastlayacak mısı- nız: Bir Bu ülkede 15 bin 321 fa- ili meçhul cinayet işlendi. Ga- zetelerin iç sayfalannda geçiş- tiriliveren, neredeyse artını çiz- mekten ürkülen, utangaçca geçiştirilen on beş bin üç yüz yirmi bir yok edilmiş, bu ülke- nin nüfus cüzdanını taşıyan, öl- dürülen ve kimin, niye öldür- düğü açığa çıkanlamayan on beş bin üç yüz yirmi bir insan. Bunları kim öldürdü? Niye öldürdü? Ölüm emirierini kim verdi? Niye verdi? İki: Şu alıntı Meclis Susuriuk Komisyonu'nun 4 Şubat 1997 günlü tutanağından: "...Emni- yet içerisinde Emniyet Genel Müdürû Mehmet Ağar'a bağlı özel Harekât Dairesi'nde Ib- rahim Şahin başkanlığında bir grup polis; Korkırt Eken'e bağlı bir grup sivil insan, geç- mişte yatmış çıkmış bir grup ülkücü insan; bunlar birieştiri- lerek bir grup oluşturuldu. MlTte Mehmet Eymür'e bağ- lı bir kısım Özel Harpçi subay- dan oluşan yine aşın ülkücü ve mafya dediğimiz insanlardan oluşan bir grup var Yine Jl- TEM'de de ayn bir grup var..." Tutanakta belirtilen bu "çe- teler" var mı yok mu? Varsa bu çeteler nefler) yaptılar? Diler- seniz ve vaktiniz varsa sorula- n siz çoğaltın. 16 Mart katliamı- nı, Bahçelievler katliamını, Uğur Mumcu'yu, Abdi Ipek- çi'yi, Cavrt Orhan Tütengil'i.. Aklınıza gelen bütün faili meç- hul cinayetleri art arda sırala- yın. Bu insanlan kim, niye öl- dürdü? ölüm emrini kim, niye verdi? Ağar'ın söylediklerinde, Bu- cak'ın kekelemelerinde, Özel Timci tetikçilerin sorgu tuta- naklannda bu sorulann yanrtı varmı? Bence yok! Peki yok ise ar- ta kalan her şey, her söylenen, her iddia bir oyalamacadan öte ne anlam taşır ki? ••• Yoksa bütün sorulan boşver- sek de ömeğin Karadeniz Oto- yo/u'nu filan mı tartışsak? Yoksa bütün sorulan boşver- sek de Avrupa Bihiği'nin ye- mek davetine gidip gitmemeyi mi tartışsak? Yoksa bütün sorulan boşver- sek de Moon Tarikatı'rv mı tar- tışsak? Yoksa bütün sorulara boş- versek de... POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETtNKAYA Memur Eylemi... Sabahın sisi Boğaz'ın üzerine çökmüş... Çamlıca sırtlanndan Beylerbeyi'nedoğru uzanan sis, hava kirliliğiyle karışıp gri bir hüzün yumağını anımsatıyor... Sabah, televizyonlarda ilk haberleri izliyorum... "Memur eylemi başladı..." Haydarpaşa ve Sirkeci Garı sessizliğe gömül- müş, yalnızlığın o acımasız görüntüsünü yansrtı- yor... KESK'e bağlı binlerce emekçi, hükümetin verdi- ği yüzde 30'luk ücret zammını protesto etmek için iş bırakma eylemine giriyor... Tüm bunlara karşın yaşam sürüyor, tepkisiz bir toplum, kendi ıç evreniyle belki hesaplaşıyor... DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak, Izmitten telefonla anyor ve 'Cumhuriyet'e teşekkür ediyor. DlSK'e bağlı sendikaların başkanlan da faksla 'Cumhuriyet çahşanlan'na selam gönderiyor... Diyorlar ki: "DİSK yürüyüşünü başından beri destekleyen, Cumhuriyet'teyer veren emekçilere selam olsun!" Rıdvan Budak'atelefondasoruyorum: "Yürüyüş nasıl gidiyor?" Yanıt: "Çokiyi. Gebze'den Izmit'e geld'tk. Fabrikalarda çalışan fürk-lş ve Hak-lş'e üye işçi arkadaşlanmı- zın ilgi ve sevgisiyle karşılaştık..." Soaıyorum: "Yürüyüş amacına ulaşacak mı?" Budak: "Evet ulaşacak. Bizsiyasetin boşluğunu doldur- mak, emekçilerin gücünü göstermek için yollara döküldük. Sendikasızlaştırmanınyoğun olduğu bir dönem- de örgütlü olmanın bilincini kamuoyuna aktarma- yaçalışıyoruz..." DİSK yürüyor, KESK'e bağlı binlerce memur iş bı- rakma eylemi yapıyor... îstanbul sis altında... Karaköy'den Eminönü'ne, oradan Sirkeci Ga- rı'nageçiyorum... Hüzün ve yalnızlık iç içe... • • • Emekçiler dün sabah îstanbul, Ankara ve Izmir'de alanlan dolduruyorlardı... Başbakanlık Müsteşan Yaşar Yazıcıoğlu ise bir genelge yayımlayarak 'memureylemlerine katılan- lar hakkında yasa/ iş/em yapı/acağın/' duyuruyor- du... Başbakan Mesut Yılmaz, muhalefetteyken ne diyordu: "İsyan etmeyen memunın onurundan kuşku du- yarım!.." Memurİar, Mesut Yılmaz'ın sözüyle 'onuriu ol- duklarını' göstermek için eyleme katılıyoriardı... Türkiye'de ulusal gelirin yüzde 50'sıni nüfusun yüzde 1 'ı elinde bulunduruyor, yüzde 99'u da yüz- de 50'sini bölüşüyordu... 1997 Türkiyesi'nde varsıl daha varsıl, yoksul da- ha yoksul olmuştu... ANASOL-D hükümetinin KESK'in eylemine ku- lak vermesi gerekmez miydi? Üstelik Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit yıl- lardır emekçi kesimlerin sömürükjüğünü söylemi- yormuydu? .„. , ... Sisiyicebastınmıştı... ->• Küçük bir îstanbul turu yaptım... Sirkeci Gan'nda, Beşiktaş iskelesınde dolaştım... Istanbul'da yaşam sünjyordu... Bu kez DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak'ı ben arayıp sordum: "Bu gece neredesiniz Başkan?" Yanıt: "Izmit'teyiz, yann Eskişehir'de olacağız..." • • * Hastanelere 'ac/7 servisler' dışında hasta alınmı- yor, öğretmenler derslere girmiyordu... Emekçiler 'onuriannı kanıtlamak için' işi bırakı- yortardı... Bugün, Türkiye'de emekçilere yeni dayatmalar getirilerek kazanılmış haklan ellerinden alınmak is- teniyor; hükümet ve sermaye çevreleri de ekono- mik bunaltmın faturasını emekçilerin üzenne yık- maya çalışıyor... Ülkenin kurtuluşu, ekonomik darboğazdan çıkı- şı, IMF'nin acı reçetelerine bağlı... Tek umut, özelleştirme ve Gümrük Birliği (!) AmaTürkiye'de kayıt dışı ekonomi, ulusal gelirin yüzde 13'ünü oluşturuyor; yine kayıt dışı ekonomi nedeniyle vergi kaybının 1 katrilyonu bulduğu öne sürülüyor... Türkiye'de insan haklan ihlalleri sürüyor, Güney- doğu'da 'kan gö/ü'nden çıkar sağlayanlar 'yurtse- ver', katiller 'kahraman'olarak ortalıkta dolaşıyor... Köyler yakılıyor, boşaltılıyor... Göç ve işsizlik birtüıiü çözümlenemiyor... îstanbul sis altında... Memurİar meydanlan dolduruyor, DlSK'in yürü- yüşü sürüyor, siyaset iş yerlerinden alanlara taşını- yor... Eminönü'nden geçiyorum ikinci kez... Güvercinler, Yeni Cami'nin üzerinden havalanı- yor... Ben ise yurttaşın vergisini emen, devletin sırtına yapışanları düşünüyorum... Acaba onlar ne yapıyor?.. E. Posta: Hikmet.Cetinkaya (q raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 C A Ğ D A Ş Y A Y I N L A R ÇAĞININ TANIĞI ÜÇ YAZAR 2. BASI aoooooTL KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 3. BASI «0.000 Tl. SANCILIYILLAR KUŞATIIMIŞ SOKAKLAR 4. BASI 35C0O0T. KUZU POSTUNDA KURT 2 BASI ZAMBAK SANA DA BUIAJTI KAN 2. BASI 600 00C11. DİN BARONUNUN KAZIARI A$IK KADINLAR SOKAĞI 6OO0OOTL ŞERİAT PAZARI 600 000 TL Cumhurıyet Kıtap Kulubû Çağ Pazarlama A.Ş Türkocağı Cad No-39/4H34334)Cağaloğkj-lstanbul Tel 514 01 96