Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 KASIM 1997 PAZARTESI CUMHURIYET
15
Kanatepe'ye
ne oldu?.RP 7/ Kaysen Belediye Başkanı Şükrü
Karatepe, öncelikle geçen yıl 10 Kasım 'da
yaptığı konuşma nedeniyle açılan davamn
duruşmasında özür diledi. Ardmdan, bu
yıl 10 Kasım törenlerine Atatürk rvzeti ile _
geldi.
Aynı günlerde bir sanatçıyla dansetti.
Enson. kendisine köktendincikesimdenyö-
nelen lepkilere yanıt verdi:
"Eleştiriler, RP dışından geliyor. Bir
erkek, bir bayanla şöyle bir dönüyor diye
bunları söyleyenler, yarın ellerine yetki
gelsekimbüirneyapar? Bunlardankor-
kanlarhaklıymış. Ben de bunlardan kork-
maya başladım."
Kayseri Belediyesi 'neyakm evlerin cam
kenarlannda duran sardunya saksılarında
azalma mı varne?
Ulvi bir konuşma
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu nda
Milli Savunma Bakanlığı bütçesi görüşülü-
yordu. RP 'liler, irticaifaaliyetleri tehdit sı-
ralamasında ilk sıraya yükselten Türk Si-
lahlı Kuvvetleri 'ni eleştiriyorlardı.
RP'li Cevat Ayhan, TSK'nin durumdan
vazife çıkaramayacağını, bu işin hükümet
ve TBMM tarafindan yapılması gerektiği-
nisavundu. Milli Savunma Bakanı IsmetSez-
gin 'in yanıtı şöyleydi:
"Doğru. Geçmiş hükümet durumdan
vazife çıkardı, istifa etti TBMM de du-
rumdan vazife çıkararak 55. hükümete
güvenoyu verdL"
RP Adana Milletvekili Ertan Yülek ise,
şu "ulvi" konuşmasını gerçekleştirdi:
"Dünyada diğer borsaiarla birlikte ay-
nı anda açık olan tek borsa İstanbul Men-
kul Kıymetier Borsası 'dır. Bakınız Tokyo
borsası açıkken İstanbul açık. \ew York,
Londra açıkken İstanbulborsası açık. Ama
\ew York ya da Londra açıkken Tokyo
açık değü Bu coğrafiyapı CenabıAUah 'ın
hikmeti."
DSP milletvekili Mümtaz Soysal'ın
başkanlığımyaptığı Kamu tşletmeciliği-
ni Geiiştirme Vakfi mnöncülüğünde açı-
lan davalar sonrası kimi özejleştirme
uygulamaları iptal ediliyor. Özelleştir-
me ihalelerinde baş köşeleri tutmaya ça-
lışan medya kuruluşlan, yavgarayı ba-
sıyor:
"Borsa yandı bitti, kül oldu."
tktidarın DSP kanadından Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit, özelleştirme-
lerin yeniden gözden geçirileceğini, bu
Borsa duşuyormuşamaçla kabinede birkomisyon oluşturul-
duğunu açıklıyor, aynı takım avaz ava-
za:
"Türkiye'nin önüne engel konuyor.
Borsa düşüyor. Eyvah!"
Yav, bu borsa borsa dedikleri ne me-
nem bir olaydır ki, sarsıldı mı Türkiye de
onunla batabiliyor?
Araştırdık, borsayı yakından bilenle-
re, izleyenlere sorduk. Paradan para ka-
zanmamn bir türü olan borsada ovna-
yanların sayısı 320-350 bin kişi dolay-
larındaymış. Birdenfazla hesabı bulu-
nanlar da olduğu gözönüne ahnırsa, bu
sayı enfazla 150-170 bin kişiye ulaşır-
mış.
Nüfusu 60 milyonu aşan bir ülkede
taş çatlasa 200 bin kişiyi bile bulmayan-
lannyüzü suyu hürmetine, değerleri mil-
yar dolarlarla ölçülen dev termik sant-
rallar, rafineriler, bedavaya verilecek
olan milyon tonluk rezervleri ile maden
ocaklarımn talan edilmesine gözyumu-
lacak öyle mi? Yok öyleyağma...
Gökçe için satılan palto
Şair Enver Gökçe, ölüm
yıldönümü olan 19 kasımda
Taranta Babu Kültür Merke-
zi 'nde (Mithatpaşa Caddesi
49/13) saat 18.00'de diken-
lenecekbir toplantı ile anıla-
cak TopktntıyayayıncıRem-
Û tnanç, şair Arzu Ayçiçek
ile Folklor Edebiyat Dergisi
Yönetmeni Metin Turan ka-
tılacaklar. tzlenmeler, tutuk-
lamalar, yokluhlar, sürgün-
lerle geçen bir yaşamı anla-
tacak olan Metin Turan 'ın
konuşması, amlarla yüklü
olacak. Bunlardan birisiŞev-
kiAkşit'ten. Akşit, 1968 de
Enver Gökçe 'nin İstanbul'a
geldiğini ve Sirkeci'de kötü
bir otele yerleştiğini duyar.
Sonrası özetle şöyle:
"Gittim baktım, hani iki
gün dahageciksem, gerçek-
ten 'geç 'olacak. Hemen az
birşeyyiyecekfalan alıpge-
tirdim. Getirdim ama, En-
ver'deyiyecek mecalde kal-
mamış. 'BekleEnver'dedim,
'Beklebirkoşugideyim, has-
tane mestane, gereken her-
şeyiayariayıpgeleyim...'...De-
mir Özlü 'nün yazıhanesine
gittik. YaşarKemal'etelefon
ettim oradan. Yaşar deliye
döndü. 'Hemen geliyorum'
dedi. Bak işte Yaşar'ın bu
tarafına bayıhrım. Vefakâr-
dır ve eski dostiuklara, kara
günlerin arkadaslıklanna
önem verir. Bu Yaşar, şimdi
tee anasının nikâht bir me-
safeden gelecek, O gelene
kadarbirşeyleryapmalı, boş
durmamalı Önceiyibir has-
tane ayaıiamaİL Doktorlar
falan tanıdık olmalı, gere-
ken Ugi gösterUmelL. Ben
bunları düşünüyorum ama,
sağa sola koşmak için yol
parası olarak cebimdeya 235
kuruşya da 250 kuruş mu ne
var!
Şu benim hapishane pal-
tosu var ya! Doğru koştum
Kapahçarşı 'ya. Yani karde-
şim bizim hapishane paJto-
su on beş kağıt etmez mi ya-
ni? Etmez! Ne yapmalı öy-
leyse? Ahmet Furuncu Ka-
pahçarşı'da hurda eşyafalan
alıpsatıyor. Yürü' dedimya-
nımdakigence, 'Yürüoglum,
sen bilmezsin, adını bile bil-
mezsin bir Enver Gökçe var-
dır, bizim eski hapishaneci.
Türkiye nin en büyükşairle-
rindendir. Biroteldeperişan,
hastayatiyormuş. Çabukdav-
runmak çabuk! Hadişu emek-
tarpaltoyu okutalım!'
AhmetFuruncu 'yagittim.
Enver'den falan bahsetme-
dim. Söylesem. Furuncu
dükkanı satacak. 'Ahmet
ağabey, ben acık paraya sı-
kıştım, üstümdeki paltoyu
komşulara satıverelim; sen
götürürsen dahafazla verir-
ler. Olur mu ağabey? 'dedim.
Furuncu aldt paltoyu, göz-
den kayboldu, ikidakka son-
ra 25 lira toka etti eüme!
Ben okutulan pahomun 25
kağıt edip etmeyeceğini bü-
mez miyim? Aİuyor be! tp-
likleriakıyor! Adıpaüo! Ya-
ni ne demişler?Akşü'inpal-
tosu."
Eskiden dostluklar, daya-
nışma içinpaltolarsatılıyor-
du. Şimdi, gelipgeçici "ün "
adına Mşilikler ticarileşiyor.
Parti
kurultayıDSP 'nin gecikmeli kurul-
tayı 7Aralık'tayapüacak. tk-
tidar ortağı DSP 'nin kurul-
tayı, beyliksözle "tazekan"
anlamına mı geliyor? Hiç de
değil. Dostlaralışveriştegör-
sün, Yargıtay Başsavcıhğı da
DSP 'nin yasaları yerine ge-
tirdiğine inansın diye bira-
raya gelinecek o kadar.
Buyorumumuzla "haksız-
lık"yaptığımız kanısma va-
ranlar elbette olabilir. An-
cak, bize ulaşan bilgiler şöy-
le:
DSP kurultayına Türki-
ye 'nin 80 ilinden birden de-
legelerin katılacağım sanı-
yorsanız, yanılıyorsunuz. An-
cak 40-45 'e yahn ilden ge-
lenler yeni yönetimi belirle-
yecek.
Bu 40-45 ilin delegeleri
de, o illerin tüm ilçelerini
temsil etmeyecek. tllere bağ-
lı ilçelerin ancak üçte birin-
de kongrelergerçekleştirildi.
Bir örnek vermek gerehrse,
istanbul delegeleri arasında
büyük ilçelerden, sözgelimi
Kadıköy'den, Tuzla'dan, Pen-
dik 'ten DSP üyesigelemeye-
cek.
Çünkü, bu ilçelerde ya
kongreyapılmadı, ya da mu-
halefetgibi olur olmaz işler-
le uğraşanlar çıktığı gerek-
çesiyle kongreler iptal edil-
di.
DemokratikSol Parti 'nin,
yukarıda verilen örnekler-
den görüleceği üzere "de-
mokratik ", iktidarda da ye-
ni sağ" politikalara yenik
düşerse de "sol" yanı pek
kalmayacağından 7 aralıkta
yalnızca "Parti" kongresi
yapılacak.
AYDINLANMA ATEŞİ
: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212.513 85 95
'Efendiler, bizyaşamak ve
bağımsırfık isteyen bir ulusuz'
Bilecik ADD. 8 yıllık eğiti-
me katkı amacıyla ilköğretim
4. ve 5. sınıf öğrencilerine üc-
retsiz ingilizce kurslar düzenle-
mektedir.
Yalova ADD
"Uğur Mumcu Kültür Merke-
zi'nde 22 Kasım saat 15.00'te
düzenledığımiz 'Atatürkçülük
Üzerine' konulu söyleşiye ko-
nuşmacı olarak llhan Selçuk
katılıyor."
Edirne ADD /
Gençlik Kolu
"Erzurum Clkü Ocaklan'nda
'Atatürk'ü istismar edenlerin
yargılanması için' başlatılan
imza kampanyasında hırsızlık,
dolandıncılık ve bölücülük için-
de gösterilen, ADD'nin de için-
de bulunduğu birçok kişi ve ku-
ruluş haksız
suçlamaya
uğratılmıştır.
ADD, Ata-
türk ilke ve
devrimlerine
bağlı, sürek-
li devrimden yana olan, ilerici
bir dernektir.
Her türlü ırkçı, şeriatçı söy-
lemin karşısındadır. Çünkü ulu
önder Mustafa Kemal Atatürk
ırkçı, turancı, şeriatçı akımlar
karşısında şöyle söylemiştin
'Biz panislamizm yapmadık
'Yapıyoruz'. 'Yapacağız' de-
dik, düşmanlar da yaptırma-
mak için bir an önce 'Öldüre-
lim' dediler. Panturanizm yap-
madık. 'Yapanz', 'Yapıyoruz'.
'Yapacağız' dedik 'Öldürelim'
dediler. Bütün dava bundan
ibarettir. Efendiler, bütün dün-
yaya korku ve telaş veren kav-
ramlar üzerine koşarak düş-
manlarımızın sayısını ve üze-
rimize olan baskıları arttır-
maya çalışmaktan ise, doğal sı-
nıra, meşru sınıra çekilelim.
haddimizi bilelim. Demek ki
Efendiler, biz yaşamak ve ba-
ğımsızlık isteyen bir ulusuz.
Yalnız ve ancak bunun için
yaşamımızı harcarız.'
Atatürk, milliyetçilik anlayı-
şını özetlemiştir. 'Gerçi bize
milliyetperver derler. Fakat
biz öyle milliyetperverleriz ki,
bizimle işbirliği eden bütün
milletlere hürmet riayet ede-
riz... Bizim milliyetperverli-
ğimiz herhalde bencilce ve gu-
rurluca bir milliyetçilik değil-
di.'
Bugün. Atatürk'ün karşı çık-
tığı siyasi akımlann peşinde ko-
şan, adı birçok yolsuzluğa, şid-
det olaylanna ve çete bağlantı-
lanna kanşmış olan bir örgütün
bazı mensuplannın ADD gibi
antiemperyalist, tam bağımsız-
lıkçı, Kemalist bir örgütü Ata-
türk istismarcısı gibi gösterme-
si trajikomik bir durumdur.
Edirne ADD Gençlik Kolu
olarak bu durumu kınıyor, ger-
çek Atatürkçülerin adreslerinin
ADD oldugunu yineliyoruz."
Bilecik ADD
"Bir yıl önce kunılan ADD
Bilecik Şubesi. 15 Kasım'da ye-
ni lokal binasını açmıştır. Bir
yıl gibi kısa bir sürede ilımizde
aydınlık yüzlü insanlann karan-
lığa dur demek için akın akın
üyesi olduğu derneğimiz artık
dernek binasında bannamaz ha-
le geldiğinden yeni lokal bina-
sını açma zorunluluğu doğmuş-
tu.
Derneğimiz 8 yıllık eğitime
katkı amacıyla ilimizdeki ingi-
lizce eğitmenlerinin özverili kat-
kılan ile ücretsiz ilköğretim 4.
ve 5. sınıf ögrencilerine kurslar
düzenlemektedir. Açılıştan he-
men sonra Sağlık taraması ve
ilaç toplama kampanyalan ha-
yata geçirilmiştir."
tÜ Kadın Sorunlan
Araştırma ve
Lygulama Merkezi
"IÜ Kadın Sorunlan Araştır-
ma ve Uygulama Merkezi ve
Kadın Araştırmalan Derneği 3-
4 Mayıs'ta UNESCO ile birlik-
te düzenlediği sonuç bildirgesin-
de önemle yer verdikleri, ka-
dınlann siyasal katılımı ve de-
mokrasiyi güçlendirecek ön-
lemlerden bin olan 'Siyasal Par-
tilere verilen fonların bir bö-
lümü kadın adayların eğiti-
mine ve desteklenmesine ay-
rılmalıdır' bağlamında 14 Ka-
sım'da 'Siyasette Kadınların
Toplumsal Siyasal Gündemi
Değiştirebilme Yöntemleri ve
Kadın Adayları Destekleye-
cek Gönüllü Kuruluşların Si-
yasal Yaşamdaki Rolü' konu-
sunda Kadın Kampanyalan
Araştırma Fonu Başkanı Mar-
jorie Margolie Mez\insky'nin
konuşmacı olarak katıldığı bir
konferans düzenlemiştir."
Maltepe ÇYDD
"Cumhuriyetin 74. yılı onu-
runa 28 Ekim'de düzenlediğimiz
yemeğe aralannda Prof. Tah-
sin Tokmanoğlu ve Füruzan
Toprak'ın da
bulunduğu
2OO'ü aşkın
konuğumuz
katıldı. Genel
Başkanımız
Prof. Türkân Saylan'ın konuş-
masıyla başlayan gecede Ata-
türk'ün Söylevi'ni alan konuk-
lanmız arasında yaptığımız çe-
kiliş sonucu 31 kişiye değişik ar-
mağanlar sunduk.
9 Kasım'da üyelerimiz ve
burslu öğrencilerimizle birlik-
te Atatürk Orman Çiftliği'nde
bulunan Atatürk Evi'ni ve Anıt-
kabir'i ziyaret ettik.
Atatürk Haftası nedeniyle 10
Kasım'da Maltepe Belediyesi
Sanat Galerisi'nde açtığımız
'Atatürk Fotoğraflan' sergisı
21 Kasım akşamına kadar gezi-
lebılır."
HAYVANLAR ÎSMAİL GÜLGEÇ
KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇ AK
HARBİ SEMtH POROY
MIRMIRLAR UĞUR DURAK
TARİHTE BUGLN MÜMTAZARIKAN 17 Kasım
"BAUAR AYİNİ'NE TEPK/!
i9fZ'O£ SU&UN, jec/s/4S/i.cı
v/NSJCİ, û/VU) SAL£ yt*Ptr/
Mffrs. zo. ü
ÇOĞU, ö
çcx: KONU, IL -
4 & V
ÇALIŞANLARIN/SORULARI
SORUNLARI YILIVL4Z ŞİPAL
Yükseköğrenimli sağlık
personeline yapılan haksızlık
SORU: Bizler, Sağlık Eğitim Enstitüsü'nden me-
zun olduk. Bu okul, yüksekokul niteliğinde olup
liseden sonra 3 yıl eğitim \ermekte ve okula sağ-
lık meslek lisesi mezunları sınavla alınmaktadır.
Bizler, yüksekokul mezunu kabul edildiğimiz
için 1. derece 4. kademeye kadar yükselmekte-
yiz. Sorunumuz ek göstergelerle ilgilidir. Yıllar-
dır, genel idare, teknik hizmetler, emniyet ve din
hizmetleri sınıflarında görev yapan ve 2 yıl öğ-
renim görenlere, 2.200 ek gösterge veri'lirken
bizler 3 yıl yükseköğrenim gördüğümüz halde
bizlere, ortaöğrenimlilere verilen 1.500 ek gös-
terge verilmektedir. Bunun nedenini sorduğu-
muzda, "2.200 ek göstergenin sağlık bilimleri li-
sansiyerlerine verildiği, lisansiyer olmak için de en
az 4 yıllık bir yüksekögrenimin gerektiği' yanıtı-
nı almaktayız. Diğer hizmet sınıflarında 2 ve 3
yıl yükseköğrenim görenlere ayırım yapılmak-
sızın 2.200 ek gösterge verilirken. bize hakkımız
olan 2.200 ek gösterge verilmemektedir. Biz
sağlık hizmetlerinde çalışan \e emekli olan yük-
seköğrenimliler yıllardır haksızlığa uğruyoruz.
Sağlık personeli olmak suç mu? • (Ş. F.)
YANIT: Çeşitli personel yasalan kapsamında çalı-
şan kamu görevlilerine veriîen ek göstergeler 20 Ma-
yıs 1994 günlü Resmi Gazete'nin 'Mükerrer' sayısın-
da yayımlanan, 527 sayılı Yasa Hükmunde Karanıa-
me ile yeniden düzenlenmıştir.
Yapılan bu yeni düzenlemede. genel idare hizmet-
leri, emniyet hizmetleri ve din hizmetleri sınıfında 1.
derecede görev yapanlardan, iki yıllık yükseköğre-
nim görenlere, 2.200 ek gösterge verilmiştir.
Sağlık hizmetleri sınıfında ise, 1. derecede görev ya-
panlardan 2 ve 3 yıl yükseköğrenim görenlere, uygu-
lanan ek gösterge 1.500'dür. 1.500 ek gösterge ise ge-
nel idare, emniyet ve din hizmetlerinde ilk, orta ve li-
se öğrenimi görenlere verilmektedir.
Sağlık hizmetleri sınıfında ise. 2.200 ek gösterge.
'diğer sağlık bilimleri lisansiyerleri'ne verilmektedir.
2547 sayılı Yüksek Öğretim Yasasf nın 'Tanımlar'a
ilişkin 3. maddesinde lisansın tanımı yapılmaktadır:
"a) Lisans: Ortaöğretime dayalı, en az sekiz yan yıl-
lık bir programı kapsayan bir yükseköğretimdir."
Sağlık hizmetleri sınıfı dışında kalanlara, (genel
idare, emniyet, din hizmetleri) ek göstergeler 'yükse-
köğrenim görenler" ve 'diğerleri' diye aynlarak veril-
miştir. Böylece. sağlık hizmetleri sınıfında 2 ve 3 yıl
yükseköğrenim görenler diğer sınıflarda görev yapan
ilk, orta ve lise öğrenimi görenlerle aynı ek gösterge-
yi, 1.500 ek göstergeyi almaktadır.
Siz ve sizin konumunuzda olup 30 yıl çalışhktan son-
ra emekli olanlara, bu haksızlığın getirdiği parasal ka-
yıp (1 Temmuz - 31 Aralık 1997 dönemi) ayda 11 mil-
yon 9 bin, üç ayda 33 milyon 27 bin liradır. Bu rutar
bir memur emeklisi için çok önemlidir.
3 ve 2 yıl yükseköğrenim gören sağlık personeline
yıllardır yapılan bu haksızlığın, kısa sürede düzeltil-
mesi gerektiği görüşündeyiz.
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SAĞA:
1/ Beyaz, kırmı-
zı, pembe renk-
te çiçekler açan
birsüsbitkısi.2/
"Ayhan " : '
Sinema oyuncu-
muz... Halk di-
lınde soğuk al- 5
gınhgına verilen
ad. 3/ Üstüne
kıyma konula-
rak pişirilen bir
tür pıde. 4/ Şar-
kı, türkü... Orta
Anadolu'da bir
göl. 5/ "— Gündüz'":
Yazanmız... Oyunda ce-
zalı çocuk. 6/ Kla\-\elı
bir çalgı... Boru sesi...
Bir görevın >
r
ürütülebil-
mesi için merkez olarak
seçilen yer. II Bir kuv-
vetin, uygulandığı kütle-
yi, bir eksen etrafında
döndürme eğilimi... Is- a
lamlıktan önceki Türk
edebiyatında ağıt anla- °
mında kullanılan sözcük. 8/ Bilgiçlik taslayan kimse...
Engel. 9/ Vurguncu. dala\ereci, çıkarcı.
YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Binbirdelikotu da denı-
len ve çiçekleri halk hekimlığinde kullanılan bıtkı. 2/ Es-
kiden harman ürünlerinden onda bir oranında alınan \ er-
gi... Yapraklan salatagibi yenen ıtırlı birbitkı. 3/ Büyük
çivi... Kanca, kopça. 4/" Eve — 'le tuz götürmeyi' Böy-
le havalarda unuttum" (Orhan Veli)... Güreşte bir oyun.
5/ Bayındır, mamur... Utanç duyma. 6/ "Alı — " : Şain-
miz... Duman lekesi. 7/ Bir tür tatlı... Dingıl. 8/ Şöhret...
Su birikintisi, gölcük. 9/ Yön göstermek için belli yer-
lere konulan işaret... "Olmak istiyorsan dünyada /
Hakka, halka yarayacak bir iş tut" (Âşık Vevsel).
Eddie Kirkland & The Energy Band
Nappy Brown & The Electric City Band
Allison B. King
İstanbul BluesKumpanyası
BLUES...BLUES...BLUES...
Sonbaharın, aşkın ve hüznün müziği blues'u
doya doya dinlemeye hazır mısınız? 0 halde
Efes Pilsen Blues Festivali'nde buluşmak üzere...
21,22 Kasım 1997 Saat: 19.30
ANTALYA SHERATON
Biletler 7 Kasım 1997 tarihinde satışa sunulacaktif.
Vakkorama Antalya: (0-242) 241 93 67
EFES Pilsen ın kültür ve sanata katkıları artarak surec«k