Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 EKİM1997CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yağmurdereli'ye
destek gösterisi
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
Ankara Üniversitesi Cebeci
Kampusu'nda bır grup
öğrenci, Eşber
Yağmurdereli'nin serbest
bırakılması için gösteri
yaptı. Yağmurdereli'ye
destek zıyareti ıçin
Çaıikın'yagiden
öğrenciler kente
sokulmadı. Hukuk
fakültesi öğrencileri, dün
öğle saatlennde iletişim
fakültesi önüne gelerek
düşünce özgürlüğünün
sağlanması gerektiği
yönünde slogan atmaya
başladılar. İletişim
fakültesi öğrencilerinin de
desteğiyle sayılan artan
öğrenciler, kepçelerle
tabaklara vurarak
gösterilenni sürdürdüler.
Ardından basın açıklaması
yapan öğrenciler. daha
sonra kiralanan bır
otobüsle Eşber
Yağmurdereli'yi tutukJu
bulunduğu cezaevinde
ziyaret etmek için
Çankın'ya hareket ettiler.
Ancak. 60 kişilik grup
Çafıkın ginşinde
durdurularak kente
alınmadı.
Bahçelievler
katliamı
• ANKARA (AA)-
Bahçelievler'de I978'de
öldürülen 7 iiniversite
öğrencisinden 6'sının
yakını, Başbakanlık ve
tçışleri Bakanlığı"ndan
10*ar milyar lira manevi
tazminat ıstiyor. Istemlerini
içeren dilekçeyi ilgili
yerlere vereceklerini
söyleyen 'Bahçelievler
Katliamı Komisyonu' adına
Aviıkat Erşen Sansal,
dilekçeye olumlu bir yanıt
alamamalan halinde idari
yargıda dava açacaklannı
sö>ledi.
Davaya
yetkisiziik
• ANKARA (AA)-
Kamuoyunda "Karases"
olarak bilinen ve laiklik ıle
Atatürk'e hakaret eden
Cemalettin Kaplan'ın oğlu
Metin Kaplan"ın.
-Atarûtk'ün. manevi
riattrasına'hakaret suçundan
yargılandığı davada
yetkisiziik karan verildi.
Atatürk, The
Guardian'da
• LONDRA(AA)-
Atatürk. İngiltere'nin en
yüksek tirajlı gazetelerinden
bıri olan The Guardıan'ın
ilk sayfasında yer aldı. The
Guardian, Atatürk'ün dev
portresine yer verdıği ilk
sayfasına başlık olarak da,
"Einstein'i. Gandhi'yi,
Mao'yu, Mandela'yı
boşverin... lşte Atatürk"
başlıgını kullandı.
Deminerin
doğum günü
• ANKARA (AA)-
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, 1 Kasım
Cumartesi günü 74. yaşrnı
kutlayacak. 48 yıldır devlet
kademesinde çeşıtli
hizmetlerde bulunan
Demirel, yaklaşık 4.5 yıldır
da cumhurbaşkanlığı
görevini yürütüyor.
MDD'den boykot
I Haber Merkezi -
\lmanya Atatûrkçü
Düşünce Derneği (AADD).
Atatürk"e, Türkiye'ye.
Türklere karşı düzeysiz ve
sorumsuz yazı yazan; yayın
yapan dergi ve gazeteleri
okumama kampanyası
başlatıyor. Dernekçe
yapılan açıklamada.
"Kendisini uygar sayıp da
çagdışılığın ve ırkçılığın
şampiyonluğunu yapan
böyle gazete ve dergıleri
satınalmayalım" denildi.
Kocaeli çetesi
Çankın'ya
• Haber Merkezi-
Kamuoyunda "Kocaeli
çetesi" olarak bilinen Hadi
Ozcan ve 3 arkadaşı Adalet
Bakanlığı tarafından
'rahat' olduğu gerekçesiyle
Eşber Yağmurdereli'nin
konulduğu Çankın E Tipi
Cezaevı'ne nakledilecek.
Organize suç çetesi
oluşturmaktan yargılanan
ve halen tzmit Kapah
Cezaevi'nde tutuklu
bulunan Özcan ile Ismail
Halil, Savaş Uzun ve Zafer
Yanık, tstanbul veya
Çankın'ya sevk edilmesi
isteminde bulundular. Bu
istemleri kabul edilen 4
kişinin, gelecek hafta
Çankın'ya gönderileceği
belirtildi.
Demokrat Türkiye Partisi, malvarlıklannda 'fahiş artış' gerekçesiyle Çillerler'i dava ediyor
Çîllerler'e suç duyurıısuANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Demokrat Türkiye Partisi
Kınkkale ll Başkanı Sadık Avun-
dukluoğlu. DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller'in eşı Özer L'çuran
Çiller hakkında malvarlığındakı
"fahişarnş." gerekçesiyle suç du-
yurusunda bulunacaklannı açık-
ladı. Avundukluoğlu. Özer Çil-
ler'in malvarlığının araştınlma-
sıyla ilgili dilekçesini Maliye Ba-
kanı ZekeriyaTemizere de iletti.
Avundukluoğlu, partisının ge-
nel sekreteri Muhtar Mahramh
ile birlikte düzenlediği basın top-
lantısında TBMM 19. dönemde
kurulan "fiderlerin malvariıkla-
n" ile ilgili araştırma komisyonu
DCM
ile 20. dönemde Çiller hakkında
kurulan soruşturma komisyonla-
nnın raporlanndan elde ettiği bil-
gileri açıkladı.
Avundukluoğlu, Çiller'in
1991 -1996 yıllan arasındaki mal
beyanlanna göre sattığı mallar-
dan elde ettigı gelire karşın yeni
edındıği mallar ve servetindeki
artışın fahiş olduğunu saptadıkla-
nnı belırterek, Çillerler'ın mal
satışlanndan elde ettıkleri gelirin
1 milyar 815 milyon 520 bin lira
olduğunu, buna karşın senet ar-
tışının 94 milyar 493 milyon 857
bin lira ve 1 milyon 400 bin 467
dolar olduğunu kaydetti.
Hiçbir kişi ya da kurumu kara-
lamayı amaçlamadıklannı kayde-
den Avundukluoğlu, inceleme
nedenlerini şöyle açıkladı:
"Suç duyurumuzun nedeni
Tansu Çffler'in 'Benim dokunul-
mazlığım var ama eşimin yok.
Elinizde belge. bilgı ve ne dosya
varsa çıkartın' şeklindeki beyan-
landır. Tansu Çilter'i dokunul-
mazlığı nedeniyle ayn tutarak,
TBMM araştırma ve soruşturma
komisyonlannda toplanan mal-
varüklan ile belgeleri Özer Çiller
acısından inceledik. Yolsuzluklar-
la Mücadek' Yasası kapsamında
Tansu Çiller'in verdiği mal bildi-
rimleri ve Özer Çiller'in komis-
yonlara verdiği dilekçeler ve be-
yanlar esas alınarak Özer ÇU-
İer'in malvartığının dökümünü
yapük."
Avundukluoğlu, Özer Çiller
hakkında yaptıklan 4 klasörlük
çalışmayı bugün Ankara Cumhu-
riyet Başsavcılığı'na verecekle-
rini söyledi.
Avundukluoğlu, ÖzerÇıller'in
malvarlığının araştınlmasıyla il-
gili dilekçesini Maliye Bakanı
Zekeriya Temizel'e de iletti.
Avundukluoğlu, demokrasi ve
hukuk ıçinde devlet organlannın
kendiliğinden harekete geçmesi
gereken bazı olaylar olduğunu
hatırlatarak, "Geçmişte ülkemi-
zin içinde bulunduğu durum iti-
barryla bazı organlar gerekeni ya-
pamadı. O nedenle böyle bir tah-
kikat başlamadı" dıye konuştu.
Temizel de venlen dilekçede-
ki iddialan bilmedığıni, ancak
gereken her şeyin yapılacağını ve
yasalann kesinlikle uygulanaca-
ğını söyledi.
Işlemlerin kısa sürede tamam-
lanacagını belirten Temizel. "Bi-
zün, isunlendirmeden başlattığı-
mız çok geniş. araşürmalara va-
ran inceiemelerimiz var. Sizin
üzerinde durduğunuz konu. M-
ki de bizim başlaröğımız incele-
melerin bir tanesinin konusunu
oluşturuyor olabilir. Eğer öyleyse
biz onunla birleştiririz"' dedı.
Mahkeme
Özbey'leri
anyor
tstanbul Haber Servisi -
Susurluk'taki trafik kaza-
sından sonra yürütülen so-
ruşturma kapsamında bir
kısım sanıklar hakkında
"cürüm işlemek için çete
oluşturmak" suçundan da-
va açan Istanbul DGM
Başsavcılığı, kazada ölen
Abdullah ÇatlTnın kullan-
dığı sahte kımlıklerden bi-
n olan "Mehmet Özbey"
ıle ısim benzerlığı olan ki-
şileri tespit etmeye çalışı-
yor.
Beşiktaş'ta bulunan ls-
tanbul DGM Başsavcılı-
ğı'na gelerek soruşturma
savcılanndan Aykut Cen-
gizEnginılegörüşen Meh-
met Ozbey, çıkışta yaptığı
açıklamada, kendısinın
emekli albay olduğunu bil-
dirdi.
Savcı Engin'e 8 yıl ön-
ceki bir iş ortaklığı ile ilgi-
li bilgi veren Mehmet Öz-
bey, savcının kendisıne ba-
zı isimler sorduğunu, an-
cak bu isımlerden yalnızca
Mehmet Eraslan'ı tanıdı-
ğını kaydetti. Sa\ cı Engin
ise Özbey'in Susurluk
olaylanyla bir ilgisinin ol-
madığını belirtti.
ÇİZMEDEN YUKARI
^H
i
L
>
SC/ Ck
//<?' 7k
MZAGA
İ
V
MUSA
£tsz-£?r 4*y%
4A/£T K/ç/ /<A
I/V S41ZM/&S,
ıŞaf&UJKAOA
üı
•
KART
Sr/J
i*
1
CHP'ye
gensoru
çengeli
HÜLYA KARABAĞL1
ANKARA - DYP. kabine
üyeleri hakkında
verilecek gensoru için
CHP'ye çengel attı. En
üst düzey yönetıcilerini.
CHP'nın desteğini
saglamak için devreye
koyan DYP. planlannı
CHP'nin hükümete
yüklendiği konulardan
seçmeyi tercih etti.
DYP yönetimi. Genel
Başkan Tansu Çiller'in
kasım sonunda miting ve
gezilere ara vermesınden
sonraki süreci hükümeti
düşürmek için
kullanacak. CHP'nin
çıkışlannı avantaj olarak
değerlendiren D\P'de.
ortak hareketin
sağlanması için Ozer
Çiller'in devreye girdiği
öne sürüldü.
CHP Genel Başkan
Yardımcısı Erol
Çevikçe'nin Çiller
ailesinın Bilkent'teki
evini bir süre önce iki kez
ziyaret ettiği ve '-
gensoruyla ilgili • 'r"
durumun tartışıldığı iddia
edildi.
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bazı bakanlar Kars'ın 77. kurtuluş yıldönümünde bir araya geldi
Demirel: Doğu Kapısı sorunu siyasi
YUCELSEZER
KARS - Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel. Türkiye ıle Er-
menistan arasındaki "Doğu Ka-
pısı'nm" açılmasının siyasi bir
mesele olduğunu belırterek
"Önemli olan mesele. ev"vela Aze-
ri-Ermeni ihtilafının hallidir ve
Azeri kardeslerimizin köylerine
dönmesidir. Döndflkten sonra
bunlar kol^ olur" dedı. Türki-
ye üzerinde emelleri bulunan
güçlenn eskiden olduğu gibi
şimdi de boş durmadıklannı be-
lirten Başbakan Mesut Yılmaz
da "Ancak milletimiz bütûn bu
oynnlan bozacak sağdu>uya sa-
hiptir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel. Başbakan Mesut Yıl-
maz ve bazı bakanlar dün
Kars'ın 77. kurtuluş yıldönümü
törenlerine katıldı. Tören öncesi
Kars Valisi Hüseyin Atak' ı ziya-
ret eden Demirel ve Yılmaz. il-
deki sorunlar hakkında bilgi al-
dı. Görüşme sırasında Kars CHP
11 Başkanı. Cumhurbaşkanı De-
mirel'den Türkiye ıle Ermenıs-
tan arasındaki "DoğuKapısı"rıın
açılmasını ısteyerek bunun
Kars'ın sorunlanru önemli ölçü-
de çözeceğini söyledi. Bunun
üzerine Demirel, şu açıklamayı
yaptı:
"Onu biliyorum da, öbür ta-
rafta 1.5 milyon .Azeri kardeşi-
miz var. Yerinden yurdundan ol-
muş. Ermeniler onlan yerinden
yurdundan çıkarmış. Onlar da
diyorlar kL 'Bizim sizden başka
kimimiz var". Türkiye olarak 3
kuruşluk ticaretyapacağız dh e...
13 milyon Azeri kardeşimiz yer-
siz yurtsuz perişan vazhette du-
ruyor... Ermeniler ile bizim ara-
nuzdaki mesele hal yoluna yönel-
sin de ondan sonra bu çeşit şeyle-
ri yapın. Sonra da güceniyoıiar.
Yani bu çeşit talepler Azerbay-
can'a yakın, halkimn bir kısmı
Azeri kökenli olan Ulerimizden
gelince güceniyorlar. 'Ne biçim
kardeşlik" di)Drlar."
Demirel, önemli meselenin
öncelikli olarak Azeri-Ermeni
ihtilafının halledilmesi olduğunu
kaydederek şöyle devam etti:
-Önemli olan mesele, bu kar-
deslerimizin köylerine dönmesi-
dir. Biz devlet olarak da onlara
çokyardımci} ız. Döndükten son-
ra bunlar kola> olur. Bunlar so-
run değil. Bu sene olacağına. ge-
lecek sene olur. Gelecek sene ola-
cağına, öbür sene olur. Biraz sa-
bırü olun."
Yılmaz'ın oğlu
Demirel. valilik odasında bu-
lunan bir kışinın "Kars ceza çe-
kivor" demesi üzerine de
Erbakan'm 'cihat' kasedi bilirkişide
ANKARA (Cumhuriyet
Bfirosu) - Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı, RP
Genel Başkanı Necmettm
Erbakan'm. partililerden
"cihat için Kanai 7'ye yardan
Btedığj" konuşmasmın
kasedıni bilirkişiye gönderdi.
Kasedi çözümüyİe birlikte
geçen gûnlerde Anayasa
Mahkemesi'ne gönderen
başsavcıiığıa, hazııianacak
bilirkişi raporunu da daha
sonra mahkemeye
göndereceği öğrenildi.
Başsavcılık yetkilileri,
kasetteki konuşmaîann
montaj olup olmadığmı
saptamak için bilirkişi
incelemesi yaptırmaya karar
verdiklerini belirttiler.
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Vural Savaş'ın, RP
hakkında açttğı kapafma
davası ile ilgili olarak 11
Kasım günü
Anayasa Mahkemesi'nde
yapacağı sözlü savuntnayı,
yaah metin haline getireceği
öğrenildi. Savaş'rn, sözlü
savunma metnini daha sonra
kitap olarak bastıracağj
kaydedildi.
"Kars'ın ceza falan çektiği yok.
Bunlar siyasi meselelerdir. Azer-
ba\can'ı incitmeye hiç kimsenin
hakkı yok" yanıtını verdı.
Demirel ve Yılmaz daha son-
ra kurtuluş yıldönümü törenlen-
ne katıldı. Başbakan Mesut Yıl-
maz, oğlu Hasan'ın da katıldığı
törende yaptığı konuşmada. Tür-
kiye Cumhuriyett'nın Ata-
türk'ün önderliğinde başlayan
Kurtuluş Savaşı'yla büyük bir
fedekârlıkla kuruldugunu anlat-
tı. Yılmaz. "Buradan çıkacak
olan ders içinde bulunulan bü-
tün zoıiuklann hepsinden daha
önemli olan şey bağımsızhğa olan
inançnr. Eğer bir ülkenin insan-
lan aynı ortak hedefe inanıyorsa
hiçbir silah o gücü yenemez. İşte
Türk'ün Kurtuluş Savaşı aslında
bunun ispatıdır" diye konuştu.
Demirel ve Yılmaz Kars'ta
300 kişilik öğrenci yurdu ve mil-
li eğitim müdürlüğü hizmet bi-
nası, fen lisesi ve Kars Kafkas
Üniversitesi Rektörlük Hizmet
Binası'nın açılış töreni ile TOBB
tarafından yaptınlan Anadolu
Teknik Lisesi'nın temel atma
törenine de katıldılar.
TlRMIK/ATDm ENGİN
Başlıktaki o ağdalı Osmanlıca
tamlama, "yeniden doğuş, öl-
dükten sonra dirilmek" demek.
Othello'nun "Arabın Intikamr,
Cyrano de Bergerac'ın "Bur-
nundan Müşteki" diye çevrildi-
ği yıllarda Tolstoy'un ünlü ro-
manı Diriliş de Türkçeye "Ba-
sübadelmevt" diye aktanlmıştı.
lyi de 1. Büyük Konferans ve
Kongresi'nin ardından Özgür-
lûk ve Dayanışma Partısi'ni
(ÖDP) konu alan bugünkü Tır-
mık'a bu giriş niye?
Hiiiiiç, sadece Kerim Sa-
di'nin bir sözünü aktarmak için.
(Zaten baştan karman çor-
man olmuş şu yazıyı daha da
arapsaçına çevirmek pahasına
bir paranteze izin verın: ÖDP
değil, ama ÖDP'liler bana he-
men Kerim Sadi'yi çağrıştınyor.
Genç kuşakların belki adını bi-
le duymadığı, Türkiye Marksist
hareketinin anrt kişilerinden Ke-
rim Sadi'yi- Çok büyük yapıtlar
üretmedi. Yazdıkları bugüne
İnsanlığın "Basübadelmevt"i
kalmadı. Kalması için belki özel
çabalara da gerek yok. Ama
yoksulluğunu, yorgunluğunu,
itilip kakılmışlığını bir yük gibi
değil, bir sorumluluk gibi taşı-
yan: bildiklerini gençlerie bölüş-
mekten usanmayan Kerim Sa-
di "/nadın"simgesiydi. Yaşamı-
nın sonuna kadar "inadını",
sosyalizmi savunma ve sosya-
lizm sorunlarını kıyasıya tartış-
ma "inadını" yitirmedi. ÖDP de
9O'lı yılların dünyasında çok
"inatçı" birtakım kadınların ve
birtakım adamlann yarattığı bir
parti değil mi? Yani çağnşım hiç
de yersiz değil.) Gelelim Kerim
Sadi'nin sözüne:
- Sosyalizm insanlığın basü-
badelmevtidir!
Dikkatli okuyucu "Bu sözü
dünaktardıydın"f\\anderr\es\n.
Belkı yarın üçüncü kez aktarı-
nm. Öbür gün belki gene akta-
nrım. Sistemin tıkandığı, rejimin
alabildiğine kiıiendiği, hiçbir şe-
yin yürümediği, sorunlann çö-
zülemezleştiği, handiyse bitki-
sel hayata girmiş 1997 Türki-
yesi'nde bir yeniden doğuşa,
bir dirilişe ekmek kadar, su ka-
dar gereksinimimiz var. Türkiye
"basübadelmevt"e muhtaç.
Bunu ne kadar yinelesek az.
Sakız olmuş formüllerle tıka-
nıklığı aşmaya çalışmanın bey-
hudeliğini yıllardır kafamızı du-
variara vura vura gördük, görü-
yoruz. Sosyalistlerin haklı bir
kostaklanmayla "düzen parti-
leri" diye nitelediği siyasal ör-
gütlerin hiç (ama hiç) biri çürü-
meyi tersine döndürebilecek,
ülkeyi bir silkinişe, bir yeniden
dirilişe bir "basübadelmevt"e
yöneltecek bir çözüm öneremi-
yor, politika üretemiyor.
Üstelik sistemi tıkayan, rejimi
çökerten, Cumhuriyet'i uçuru-
mun kıyılanna sürükleyen: ül-
keyi ağır bir bunalımın göbeği-
ne çeken politikalar ve çözüm-
ler ısıtılıp ısıtılıp "kurtuluş for-
mülü" diye önümüze sürülüyor.
lşte bu noktada, tam da bu
noktada Özgürlük ve Dayanış-
ma Partisi'nin 1. Büyük Konfe-
rans ve Kongresi, üstünde de-
rinlemesine durulmayı ve özen-
le değerlendirilmeyi hak ediyor.
Militarizme ve siyasal Islama,
özgüriüklerin kısıtlanmasına ve
demokrasinin budanmasına,
erkek egemen toplumun kural-
lanna ve aynmcılığın hertürüne;
ekonomideki çöküşe ve dış po-
litikadaki maceracılığa kadar
çok geniş bir sorunlar demeti-
ne çözümler öneriyor. Bilinenle-
ri yinelemeyen, krizi yaratan po-
litikaları "çözüm" diye tezgâh-
lamayan çözümler...
Katılmayabilirsiniz. Ama yok
sayamaz, görmezlikten gele-
mezsiniz. ÖDP 1. Kongresi'nde
benimsenen karar tasarılarını
ve gerekçelerini içeren kitapçı-
ğı bir yerlerden bulun. ("Nere-
cten" diye sormayın n'olur. Ken-
tinizdeki ÖDP örgütünün adre-
sini de benden isteyecek değil-
siniz herhalde!..)
•••
Hay Allah; çenem düştü, bil-
gisayarımın zembereği boşal-
dı. Kerim Sadi'ydi, "basübadel-
meyt"ti derken yerim bitti. Oy-
sa ÖDP'yi artılan ve eksileriyle
ele almaya çalışacaktım. Güç-
lü yanlanna ve yumuşak kamı-
na değinecektim. Zaaflarını,
parti örgütüne dirilik kazandı-
ran pozitif bir etkene dönüştü-
rüşüne dikkat çekecektim.
(Böylece -kimilerine göre- çak-
tırmadan ÖDP propagandası
yapacaktım.)
N'apalım, artık bir başka Tır-
mık'ta...
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Kemalist Devrim...
Bireyin egemenliğinden toplumun egemenliğine
geçmek 'demokrasi'nın temel öğelerinden birisidir...
1923 Devrimi'nin mımarı Mustafa Kemal Ata-
türk. 'din ve laiklik' üzerine ne düşünüyordu?
Bugün genç kuşaklar Atatürk'ü tanımıyor; onun,
zoru nasıl başardığının aynmına varamıyor...
Atatürk'ün görüşleri ve düşünceleri bir yönüyle
Cumhuriyet ideolojisinın en önemli belgeleridir...
Doğu Perinçek. Mustafa Kemal'in düşünsel ya-
nını 'Atatürk, Din ve Laiklik' (Kaynak Yayınları) ad-
h deriemesinde tüm belgeleriyle ortaya seriyor...
Doğu Perinçek, kıtabın önsözünde, Atatürk'ün ön-
derlik ettiği devrimde 3 Mart 1924'ün bir dönürri
noktası olduğunu vurgulayıp ekliyor:
"O gün, halifeliğin kaldınlmasıyla birlikte Kema-
list Devrim'ın siyasal programı tamamlanmıştı. Bu
program özetle, emperyalizmin ve Osmanlı devle-
tinin iktidanna son vermek ve onlarla işbihiği yapan
iç gericiliği yok etmekti..."
Aradan 74 yıl geçmesıne karşın Türkiye'de şeri-
atçılar, numaracı cumhurıyetçiler ve Kürtçüler, Ata-
türk'e düşman olup, yalan yanlış bilgilerle Cumhu-
riyet devrimlerıne saldırmaktadırlar...
1923 Cumhuriyet Devrimi, bireyin egemenliğini yı-
kıp toplumun egemenliğıni geçerii kılmıştır...
Mustafa Kemal ve arkadaşları, halkı da yanlanna
alarak, önce emperyalist ışgale son verdiler. 1 Ka-
sım 1922'de de sattanatı kaldırdılar...
O tarihten önce hilafet ve sahanat padişahındı. O
tarihten sonra ulusal egemenlik halkın oldu...
Şeriat pazarlamacılan ve din tacirleri 1997 Türki-
yesi'nde, kurdukları televızyon kanalına yardım top-
larken "Acıtıncaya kadar verin" diyerek 1922'nin rö
vanşını almak için mücadele ediyorlar...
Türkiye'yi yaklaşık 47 yıldır gerici-faşist kadrotar
yönetiyor; Milli Eğitim. 1979'dan 18 yıl sonra
1997'de, adı Demokratik Sol olan bir partiye geçme-
sine karşın eğitim emekçılerine umut vermiyor...
Neden ve niçin?
Tarikat şeyhlerine teslim edilmiş bir Milli Eğitim
Bakanlığı gerici-faşist militanların karargâh merkezi
olmuştur. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay'ın
tek başına bu kadroları temizlemeye gücü yetme-
mektedir...
• • •
Kimi aydınlar, yazarlar, bilim adamlan gerici tele-
vizyonlann ekranlanndan, "Dinamik Türkiye bizioku-
yor" diyen. çanak-tabak dağıtan gazetelerin köşe-
lerinde ahkâm kesiyorlar:
"1923 Devrimi'nin temelinde demokrasi ve özgür-
lükleryoktur..."
Alpaslan Işıklı'nın "Sosyalizm, Kemalizm ve Din"
adlı yenı kıtabı (Tüze Yayıncıhk) düne değil, günü-
müzTürkıyesi'nede ışıktutması bakımından olduk-
ça ılginç...
1923 Cumhuriyet Devrimi'nden sonra, "Türki-
ye'de demokrasi ve özgürlükleryotou "diyenlere Al-
paslan Işıklı. "Bir rejimin demokratıkliğinin ölçüsü,
çağının diğer ülkelerindekı rejımlerle karşılaştırılarak
da ortaya konulabilir" deyip Sina Akşin'ın araştır-
masından bır bölüm aktararak yanıt veriyor:
"O günlerin Avrupa 'sına göz attığımızda gene, or-
talama demokrasi düzeyinin hayli düşükotduğugö-
zeçarpıyor(...) Italya'da 1922'de Mussolini'n/n fa[-
şistdüzenikuruiacaktır. Almanya'da 1933'te Hftfer,
1936'da Ispanya'da Franco diktatörlüğü başlamak-
tadır. Doğu Avrupa'da durum aşağı yukan aynıdır.
Polonya 'da 1926 'da askeri bir darbeyle iktidara ge-
len Maresal Pilsudski diktatör olmuştur. Macaris-
tan bu dönemde hep Italya'ya ve sonra da Nazi Al-
manyası'na yakın olmuş, ülkeyi gittikçe diktatöhe-
şen Horthy yönetmiştir. Romanya'da Kral II. Karol
aynıbiçimdediktatörleştı. Yugoslavya'da KralAAek-
sandr'/n diktatörlüğünü görüyoruz. Avusturya
1933 'te diktatörlük oldu, sonra da Almanya 'ya iihak
edildi. Portekiz'de 1928'den itıbaren Sa\azar dik-
tatör oldu (...) Fransız Meclisi 26 Eylül 1939'da Ko-
münist Partısi'ni dağıtma karan aldı. Ocak 1940'da
daha ileri gidilerek komünist milletvekillerinin mec-
lis üyelikleri iptai edildi."
• • •
Görüldüğü gibi, Atatürk Türkiyesi'nde 'Aydınlan-
ma Devrimi' yaşanırken, Batı'da diktatörlüğe kaymış
ülkelerin tümünde ırkçılığın, azgın Yahudi ve sol düş-
manlığının egemen olduğu dikkat çekiyor...
Elbet 'Aydınlanma Dönemi'nn eleştirilecek yan-
ları vardır ve eleştirilmelidir. Ancak. o günkü koşul-
lar göz ardı edılmemelidir...
1924 yılında Atatürk Türkiyesi'nde seçmen yaşı
18'e indirilmiş. gençlerin ve kadınların siyasal katılı-
mı sağlanmıştır...
Bu demokratikleşme için önemli bir adım değil
midir?
Eğitimden kültüre, ekonomiden sosyal yaşama
dek pek çok demokratik gelişme Türkiye'de yeniden
yapılanmayı sağlamıştır...
Bunlann tümu emperyalizmin boyunduruğundan
yeni kurtulmuş bir ülkede gerçekleşmiştir... Kema-
list Devrim, padişahın kulu, kölesi olmayan. ümmet-
ten anndınlmış eşit ve özgür yurttaş yetiştirmiştir...
Anlattıklanmız masal değH, belgelere dayalı ger-
çeğin kendisıdir...
E. Posta: Hikmet.Cetinkaya >; raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
CumhurİYet
kitap kulübü
TÜYAP 16. İSTANBUL KİTAP FUARI'NDA
İMZAGUNU
7 Kasım Cumartesi (Yarın)
HİKMET ÇETİNKAYA
Saat:14.00
Stand No:85-86 A(Alt kat)
Adres.Tüyap Sergi Salonu Tepebaşı-lstanbul