08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 EKİM 1997 CUMA * • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 TURKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manısa Aydın Denizli PB PB PB PB AB AB AB AB 14 9 13 12 19 17 23 18 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehir Konya Sıvas PB PB Y Y PB PB PB PB 13 11 18 11 10 9 10 8 Zonguldak PB 13 Antalya PB 23 Kars Adana Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB PB PB PB PB PB PB PB 24 23 16 16 14 19 15 12 PB 8 Vjrdun kuzeydoğu ke- sımlerı parçalı çok bu- tırtlu, Doğu Karadenız kıyıları yağmurtu, ıç ke- Oslo sımlenkaftakanşıkyağ- Helsinkı Y 7 murtu. ötekı yerler az =r—r-r—. r; =- bulutluveaçıkgeçecek atockholm Y a AVRUPA PB 5 y bulutluveaçıkgeçecek Hava sıcaklığı yurdun ıç Londra PB 14 .e'ieraedeğışmeyecek. Bruksel Ruzgâr kuzey ve doğu panS yönlerden orta kuvvette 5 yer yer kuvvetlı olarak H O n n Amsterdam PB 10 PB 10 PB 12 yer yer esecek. Münih PB 8 Milano Berlın Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına PB PB PB PB Y K Y Y 9 9 16 8 / 1 17 18 Y 17 ASYJk Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bışkek Tiflis Kahıre K PB PB PB Y PB PB PB 1 25 21 23 15 22 8 25 Şam 21 Parçalı bulutlu i Sısb k Çok bulutlu 1 Yağmurtu Kartı Sulu kar 1 Gök günjttulü II G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada "Kendisi için istiyor" sloganı ile toplumda yer edi- yor. Sözü, "devletyapısında reform"a çevirdi. Çankaya rejim tartışmalan başlatınca; Demirel'in bir zamanlarki gözde "kızı" Şaibe Hanım boş du- rur mu? O da "devlette yeniden yapılanma pake- ti" adı altında çalışmalar başlattı... Kısa adı "de- mokrasipaketi" olan çalışmalan sürdüren DYP'de- ki komisyona engin bilgisinden kaynaklanan öne- rilerde bulunuyor. Örneğin; Şaibe'nin paketinde "Genelkurmay'ın Milli Savunma Bakanlığı 'na bağlanması ya da Baş- bakanlık'a bağlı 'birim' haline getirilmesi" önerili- yor. Önerinin "birim" bölümüne gülersiniz elbet; a- ma önerinin ortaya koyduğu ruhsal durumu göz önüne getirip kuşkusuz rejim adına ağlarsınız! Bizim demokrasimiz dün de bugün de garip çır- pınışlar içinde. Genelkurmay'ı MSB'ye bağladık mı, sınıfta kaldığımız insan haklan, işkence suçla- malanndan kurtulacak mıyız? Çözemediğimiz -hâ- lâ- Susuriuk ve benzeri olaylar aydınlığa mı kavu- şacak? Ya da devlet içinde üreyip genişleyen çe- teJerden annacak mıyız? Yooo! Hiçbiri olmayacak. Bir ara Genelkurmay Başkanı'nın protokoldeki yeri medyamızın, üstelik ünlü kimi yazarlann bir numaralı konusuydu. Çer- kesleriatükenmez yemeğı gibi, demokrasimizi ge- liştirelim diye ne zaman ayağa kalksak, Genelkur- may'ı MSB'ye bağlamayı ön plana çıkaran sütun- ter dolusu yazı, yorum piyasaya sürülüyor. Ya; Şaibe Hanım'ın yediği nanelere bir yenisini ekleme çabasına ne demeli? Genelkurmay'ı sivil otoriteye bağlamaktan sık sık söz ediliyor ya; bu- yurunuz, işte size son naneli formül: MSB olmaz- sa "Genelkurmay'ı Başbakanlık'a bağlı bir 'birim' haline getirmeyi" öneriyor. Genelkurmay'ı "birbirim" halinedönüştürmek? Bu akıl, bu müthiş demokratık öneri, ancak ve ancak 55'lik tazemizde bulunabilir! Baba'ya karşı Nereye varmak istiyor acaba? Çok basit. Birgün .yine başbakan olmayı bekliyor. Gece gördüğü düş- ieri gündüz gerçek sanıyor. Tedbirli kadın; bugünden askere karşı önlem alı- yor! Genelkurmay'ı küçümsemek, küçümsetmek için "birbihm'e dönüştürmeyi bir intikam ilkesı olarak düşünüyor, düşlüyor. Artık "Baba"sm\ dayadsıyan Şaibe Hanım; kuş- kusuz, paketi açarken Çankaya'nın kimi yetkileri- ni elinden almaya yönelen bırtakım koşullar sıra- Jayacak... " Çankayâ yiâ ilg'ili intikam planının dahâ bugün- den ucunu gösteriyor. Başbakan atama yetkisini cumhurbaşkanından alıp "başbakanı TBMM'nin seçebıleceği bir sistem" gelıştıriyor. Anımsayacaksınız: Takkeli Erbakan, elcağızıy- \a istifa mektubunu Demirel'e verdikten sonra, Şa- ibe, Başbakanlık koltuğuna oturacağı saati bekler- ken Çankaya'dan bir ses; "sürpriz" dedi ve... • Mesırt Yılmaz, çalışmadan, çabalamadan "Pa- dişahım çokyaşaaa" söylevleri ve Çankaya'ya öv- gülerie sadr-ı azam koltuğuna oturuverdi. ' O gün bugündür Şaibe'cik geceleri Özer'e, gün- düzleri partideki ortalamayaşı 70'lik genç izleyici- lerine söylemediğini bırakmıyor. Çevresindekiler, sonunda Şaıbe'yi tatmin ede- cek, paketine koyacağı bir yol bulmuş olacaklar ki; atamayı cumhurbaşkanından alan, başbakanlan TBMM'nin seçmesi yöntemini satışa çıkardılar. Ruhsal durumunu saptayabilmek için; coşkulu .Cumhuriyet Bayramı kutlamalannda Şaibe Hanım'ı izlediniz mi? Hayır mı? Ne yazık! Daha geçende parti ayırdetmeksizin demokra- si uğruna herkesi beraberliğe çağıran Şaibe Ha- nım; 29 Ekim günü, Anıtkabir'de devletin önde gi- denlerinin fırsat buldukçayaptıklan söyleşilere ka- Jılmıyor, Cumhurbaşkanı Ânıtkabir defterıni imza- larken dışarda duruyor, gece Köşk'e çıkmıyor... Yokluğu hissedilince aranacak sanki... Sıtma nöbetleri gibi intikam duyguları içinde çır- pınıyor. Devleti temsil edenlere arkasını dönüyor. Tavşan dağa küsmüş... Oral Çelik'e 6 Yaşar jOz' sahte kimliği ANKARA (UBA) - Su- suriuk kazasının ardından gündeme gelen "Türk Gla- diosu" ile ilgili olarak her gûn yeni bilgiler ortaya çıkı- yor. Bir süre önce Türki- lye'ye dönen ve Abdi İpekçi •suıkastı davasından yargıla- !nan Oral ÇeHk ile Abduüah Çaflı'nın eşi Meral Çath nın üvey annesinın kardeşı Ya- şar Öı arasında ilginç bir bağlantı daha belirlendi. Çe- lik. 1986'da Fransız Gizli Servisi taraftndan kendisine "YaşarÖzadınadüzenlenmiş bir sahte kımlık verildiğiru açıkladı. Özellikle Papa 2.Jean Pa- .ul suikastıyla ilgili araştır- rpalanyla dikkat çeken Fraısız gazeteci Jean Ma- fkStoerkeL Türkiye'de Su- şurluk'la ortaya çıkan çete •ilişkileriyle ilgili şaşırtıcı bilgilersunmayı sürdürüyor. 6toerkel, henûz ülkemizde yavırrJanmayan "Saint Pi- ene'iı KurtiarT isimli kita- biüda. Çelik ile yüklü bir pa- ra karşilığında yaptığı rö- portadan ilginç kesitlere yr verdi. Çelik, Stoerkel'in Idaboda yer verdıği açık- lanahnnda, 1986'da Fran- sada yakalanmasıyla başla- yaı \aşar Öz'le ilgili olayı şöyle anlattı: "Fransızlar, bana önce Yaşar Oz adına hazırlanmış bir öğrend kim- liğifleFoitiers şehrinde (Çat- lı da aynı kentte bulunmuş- tu) yaşama imkânı sağladi- lar. Daha sonra ise Phılippe Laval adındaki bir Fransız GizK Servisi görevüsi gelerek Bulgaristan aleyhine ifade vermemi istedi. Fransıziar başından beri benim Oral Çelik olduğumu büiyorlar- dı. PKK'li olduğuma dair bir dosya haariayıp isim seç- memi istediler. Bedri Ateş adjna sahte bir kimlik dii- zenle>ip siyasi sığınma yap- mamı sağladılar." Denktaş: KKTG tanuımah• Baştarafi 1. Sayfada Kongre'deki toplantı gergin bir atmosferde yapıldı. Komite Başka- nı BenjaminGüman'ın imzasını ta- şıyan toplantıya ilişkin davetiye, Rum ve Yunan lobisini çileden çı- kardı. Kongre üyelerine hafta başın- da dağıtıldığı belirlenen davetıyede Denktaş'ın "Kuze>' Kıbns Türk Cumhuri\îti Cumhurbaşkanı" ola- rak tanıtılmasına Rumlar büyük tep- ki gösterdi. Bunun üzerine hazırlanan ikinci duyuruda Denktaş'ın cumhurbaş- kanı olmadığı savunuldu. Temsilciler Meclisi toplantısında, iki milletvekilinin Denktaş'a "Sayın Cumhurbaşkanı" diye hitap etme- si, Rum ve Yunan lobilerinin sözcü- sü olan Kongre üyelerini öfkelendir- di. Uluslararası llişkiler IComite- si'nin Başkanı olan Cumhuriyetçi Partıli Benjamin Gilman, "Sayın Cumhurbaşkanı" diyen Bob And- rews adlı KLongre üyesinin sözlerini yanda keserek "Biz kendisini cum- hurbaşkanı olaraktanınuvoruz" de- dı. Denktaş bunun üzenne "Siztanı- sanız da tanımasanız da KKTC'nin Cumhurbaşkanıyım" diye konuştu. Bir diğer gerginlik de Dan Burton adlı üyenin konu^ması sırasında ya- şandı. Burton sûrekli Türkleri suçlayan Kongre üyelerine "Bu sorunun ta- rihine bakmak lazım. Arkadaşlamn hep değişik konuşuyorlar. Tarihe ba- karsak 1963'te Makanos yönetimi Kıbns Türklerini katletmiştir. Bö>- le gerçekler de var" dedi. Bunun üzerine Yunan asıllı Kongre üyesi Michael BiHralds toplantıyı terk et- ti. Denktaş. önceki gece Washing- ton Büyükelçiliği'nde düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı re- sepsiyonuna katıldı. Resepsiyonun ardından bir basın toplantısı düzenleyen Denktaş. "Bu- rada lobi eksikliği olduğunu gör- düm. Büyük bir lobi faaliyetine ihti- yacunız var" dedi. Gezisinı 'yararh' olarak niteleyen Denktaş. "Kıbns hükümeti diye bi- linmekte olan Rum idaresinin bu- günkü şekliyle Kıbns hükümeti ol- madığı gerçeğini anlarma nrsatmı bulduk. Yunanular ve Rumlar Tür- kiye'yi kızdırmak. öfkelendirmek, harekete celbetmek ve ondan sonra Ankara'dan tam destekI Baştarafi 1. Sayfada ye'nin, AB ve Kıbns politikalannın ana hatlannı şöyle çizdi: - AB'nin aralık başında Lüksem- burg'da yapacağı zirve toplantısında. birliğin, genişleme süreci içinde Tür- kiye'nin yer alacağını açıkça ilan et- mesini bekliyoruz. - Türkiye'nin davet edileceği kon- ferans içerikli olmalı ve bu konferan- sm katılımcılan da aday ülkeler olma- lı. - Aday ülkelere hangi katılım ön- cesi stratejisi açılacaksa Türkiye'ye de aynı şekilde somut mekanızmala- nn açılmasını istiyoruz. - Türkiye'nin tam üyeliği ile Yuna- nistan ve Kıbns sorunlan arasında bağlantıyı kabul etmiyoruz. - Bu üç kriter. AB tarafindan Tür- kiye'ye uygulansa dahi Türkiye'nin birliğe katılım süreci başlamadan Kıbns'ın AB'ye katılım süreci başla- yamaz. - Insan hakJan konusunda ise AB veryüzünde olmasa dahi zaten bu ko- nuda bir şeyler yapmak zorundayız. - Eğer AB Güney Kıbns Rum Yö- netimi (GKRY) ile müzakereleri baş- latırsa Birleşmiş Milletler'in sürdür- düğü toplumlararası müzakerelere ilişkin tüm parametreler ortadan kal- kar. BM artık faydasız hale gelir. AB mevcut tutumu ile tam üyelik konusunu Rum kesimi ile götürmeye karar vermıştir. - Rum tarafının tam üyeliği ger- çekleşirse, bu, olası bir Kıbns müza- keresınin devletlerarası müzakereye dönüşmesi anlamına gelir. Böylece KKTC uluslararası alanda ayn bir bi- rim olarak müzakereleri götürür. es- ki parametrelere bağlı kalmaz. - Bu durumda Türkıye de KKTC ile entegrasyon konusunda özgür olur. Çünkü AB, Rum kesimi ile tam üyelik müzakerelenni başlatarak ada- nın bir kesimi ile entegrasyon yap- mış olacak. Dolayısıyla adada ayn- lığı başlatıp kesinleştirecek olan on- lardır. Türkiye'nin AB ile bir restleşme içinde olduğunu ve bilek güreşi yap- tığını belirten üst düzey bir diplomat. ABD'nin Kıbns Özel Temsilcisi Rk- hard Holbrooke'un AB'nin Rumlar ile Nısan 1998'de başlatması olası müzakerelere Türk kesiminin de ka- tılımını sağlaması için Ankara'ya tel- kinde bulunduğunu söyledi. Aynı diplomat, Holbrooke'un An- kara'ya "Fevri davranıp bûieşme gi- bi adunlar atmayın. KKTC'yi AB ik Rumlar arasındaki müzakerelere özendirin. Aksi takdirde ortaya çıka- cak sonuçlann sorumlusu siz olursu- nuz" uyansında bulunduğuna da dik- kat çekti. Ankara'ya bir tavsiye de dün An- kara'ya gelen AB'nin Dış Ilişkıler Masası Şefı Hans Van Den Broek'dan gehyor. Broek, Ankara'ya oyalama taktiği uygulayarak. "Daimi Avrupa Konfe- ransı'na sizi alınz. Ama KKTC ileen- tegras> r onu öngören 20 Ocak kararla- nnı uygulamaya koymayın" önerisi- ni getiriyor. da bunu sebep gösterip yine kendi lehkrinde bir pay kopartmak için büyük bir tahrik oyununa tenezzül ediyorlar. Anlatnklanmız netkevi ne kadar erkiler diye sorarsanız hayal âleminde yaşamamak gerekir de- rim" diye konuştu. Denktaş, Fener Rum Patriği Bart- holomeos'un ABD gezısıne ilişkin bir soru üzerine de. "Ben Bartholo- meos'u kflisenin adamı olarak gö- rürüm. Düı işlerine baksın \ cterlidir. Bize bir papaz kanşn. ortalığı kana buladı. Dolayısıyla papazlann siya- sete kanşması olumlu bir iş değil- dir"dedi. Denktaş dün Washington 'daki te- maslan hakkında Türk gazetecılere bilgi verdikten sonra New York'a geçti. Kitap Fuarı 'nı telıdît effiyör* • Baştarafi 1. Sayfada arasında paylaşıldığını öne süren Kı- ran, Bahçelievler katlıamı sanıklann- dan Haluk Kırcı'nın Hasan Çakır sahte kimliğıyle Bucak'ın evinde sak- landığını ve Bucak'ın bölgedeki iha- lelerin organizasyonuyla ilgilendiği- ni iddia etmişti. Kıran. aynca "Bu- cak'ın atadığı hâkim ve savcılar görev başındalar ve tümü mesai bitiminden sonra Bucak'ın evinde toplanıyor. Su- surluk'a kanşanlann hepsi de Sive- rek'te cirit aüyor" demışti. Dev letin kendisine yardım etmesi halinde Haluk Kırcı'yı çok rahat bir şekilde yakalayabileceğini ifade eden Kıran. "Pis işlerin ortaya çıkması için açıklama üstüne açıklama yapıyo- rum. Ancak baskı gören ve yakalan- ması gerekea, bu kanun dışı işleri >a- panlar olması gereldrken her şey bi- zim başımıza patlıyor" dedi. Kıran. bu açıklamalanndan sonra kendisi ve korumalannın silahlanna el konulduğunu ve yakınlan aracılı- gıyla tehdit edildigini söyledi. Kendi- sine bağlı koruculann silahlannın da geri alınması için Si\erek Kaymaka- mı Abdülkadir Karataş ile tlçe Jan- darma Bölük Komutanı Yüzbaşı Ha- di Büyükaydan'ın çaba harcadığını savunan Kıran, şunlan söyledi- "1990 yıtandan bu yana Karacadağ yöresinde 2 bini aşkın korucuyla P- KK'ye ve bölgedeki yasadışı yapılan- malara göz açtırmadık. Devietimize bağlı olduk. Bucak, Özer Çiller ve Mehmet Ağar'ın bölgedeki faalivetle- rini gazetelere anlatınca bu üçlü ile bölgedeki adamlan rahatsız oldu. Yüzbaşı Hadi Büyükaydan. Hacı Abim'le kö> muhtannı çağırtarak "Ahmet bu açıklamalannı geri alsın, yoksa kanşmayız' demiş. Bu tehdit bana yansıtıldıktan iki gün sonra Ot- lu, Atlıca \e Demirci köyierindeki 54 evim polis vejandarma tarafindan ba- sıldı. Benim ve üç korumamın tüm si- lahlanna el koydular. Bu bir gözdağı. Diğer koruculann silahlanm da teslim etmesini istiyorlar. Bu kararlar kay- makam ve başsavcının baskısıyla 24 Ekim'de Bucak'ın evindeyapılan top- lantıda alınıyor. Amaçlan beni sindir- mek,etkisiz\ekorumasızkümak.Be- ni de rahmetli L ğur Mumcu gibi or- tadan kaldırmak istiyorlar." Siverek Jandarma Bölük Komuta- nı Hadi Büyükaydan'ı Bucaklar'ın adamı olmakla suçlayan Kıran. "Ben bütün bunlan ve Bucak aşiretinin yaptığı diğer işleri Başbakan Mesut Yılmaz'a geçtiğimiz haftaki Diy arba- kır gezisinde anlattım. O da bana bun- laıia ilgileneceğini söyledi" dedi. Özer Çiller'le ilgili açıklamalann- dan sonra Öncü gazetesinin kendisi- ni "PKK sempatizanı" olarak suçla- dığına dikkat çeken Ahmet Kıran. Bucak'ın denetimınde olan bölgede- ki bazı yöneticilenn kendisini "içeri atmakla" tehdit ettiğini belirterek, şöyle devam etti "Ben Bucaklar'ın, ÇUlerler'in yasa- dışı işlerine karşı geldiğun için devlet etimdeki silahı ahyorsa bölgedeki ya- sadışı olaylan anlatmaya devam ede- ceğim. Uğruna PKK ile savaştığım devletimin de bana sahip çıkmasını beklerim. Dev let, Bucaklar için bana silah veriyorsa 0 silahlan da y ine Bu- caklar'ın talimatı ile geri alıyorsa ben o silahlan gider kendi elimle geri ve- ririm. Çünkü beni düşman ilan ettiler. Koruculuğu yeniden gözden geçiriyo- rum. Kararunı verdikten sonra silah- lan götüriip Jandarma Asayiş Bölge Komutanhğı'na teslim edeceğun." Si- \erek'in iki güçlü aşiretinin liderleri Sedat Bucak'la Ahmet Kıran arasın- da önceki gece bir telev izyon progra- mında yaşanan tartışma, Siverek yö- resinde de huzursuzluğa yol açtı. İki aşiret lideri arasındaki tartışmanın ça- tışmaya dönmemesi için bölgedeki önlemler arttınlırken. Kejanlann li- deri Ahmet Kıran da köylenndeki ön- lemleri yoğunlaştırarak kendi koru- malannın sayısını arttırdı. Selanik'te işbirligine gölge düştü B Baştarafi 1. Sayfada Yunanlı ışadamlannın katılacağı kon- ferans aşm sağcı Yunanhlann protes- tosu yüzünden yapılamadı. Saat 15.30'da başlaması planlanan konfe- ransa bir saat önceden gelen bir grup Türk işadamı ve gazeteci. Sanayi ve Ticaret Odası'na girdikten sonra dışa- nda toplanan bir grup fanatik Yunan- lınm protestosuyla karşılaştı. 100-150 kişi kadar olduklan belirtilen Pontus- lu ve Kıbnslı Rumun yönlendirdiği grup, Türk işadamlan ve basın men- suplannın içinde bulunduğu toplantı yerine saldırdı. Türkiye aleyhine slo- ganlar atan aşın sağcı Yunanlılar, bi- naya taş ve yumurta attılar. Bu arada bir otobüsle Sanayi ve Ticaret Oda- sı'na gelen ikinci grup 6-7 kişilik işa- damı, araçlanndan indirilmedi. Oto- büsten inmeye kalkan bir Türk işada- mı ise tartaklandı. Dışanda göstericilerin protestolan sürerken aralannda işadamlan Vitali Hakko, Eli Acıman ve Tezcan Yara- mancı. TÜSlAD Basın Danışmanı Cengiz Turhan. gazeteciler Niver La- zoğlu, Gülçin Telci. Figen Akşit'in de bulunduğu bir grup Türk. toplantı ye- rinde bir buçuk saate yakın mahsur kaldı. Binayı kuşatarak taş ve yumur- ta yağdıran ve Türkiye aleyhinde slo- gan atan protestocular daha sonra da- ğıldı. Mahsur kalan Türk grup ise po- lis koruması eşliğinde kaldıklan otele geri döndü. Gösteri nedeniyle yapılamayan kon- ferans Türk işadamlannın kaldığı ve olaylar sırasında yoldan geri çevTİlerek otele gelen Türk-Yunan İş Konseyi Başkanı Rahmi Koç. TÜStAD Başka- nı Muharrem Kayhan ve Yunanlı işa- damlannm katıhmıyla Makedonya Otelı'nde bir buçuk saatlik gecikme sonunda yapıldı. Toplantının açılışı sırasma bir ko- nuşma yapan Kuzey Yunanistan Sana- yiciler Başkanı Nikos Eskimyadis ve Balkanlar'da Demokrasi Vakfi Başka- nı Papasantopulos olaylardan büyük üzüntü duyduklannı dile getirdi. Cevap anahtarı MATEMATİK: 1) D, 2) B, 3) A. 4) E, 5) D. 6)D, 7) D. 8)A.9)E. 10) B. 11)C. 12) E, 13) B, 14) E, 15) A. 16) A, 17) B. 18) A, 19) C, 20) D. FIZtK: 1) A, 2) D, 3) B, 4) C, 5) C, 6) A, 7) C, 8) E. 9) B, 10) C, 11) D, 12) E. KİMYA: 1) B. 2) B, 3) D, 4) A, 5) C, 6) E. 7) D, 8) D, 9) C. BÎYOLOJI: 1) C, 2) E, 3) E, 4) C, 5) D, 6) A. 7) B. 8) B, 9) A. TÜRKÇE: 1) D. 2) A. 3) D, 4) E, 5) D, 6) B. 7) E, 8) C, 9) B, 10) B, 11) C, 12) B, 13) B. 14) A, 15) B. 16) C, 17) E, 18) B. 19) B. 20) D. TA- RIH: 1) A, 2) C, 3) E, 4) B. 5) B, 6) C. 7) A, 8) D, 9) A, 10) E, 11) B, 12) A. COĞRAFYA: 1) D. 2) E, 3) A, 4) D, 5) E, 6) B, 7) D, 8) A, 9) C. PStKOLOJl: 1) C, 2) D, 3) B, 4) A, 5) B, 6) A, 7) C, 8) D, 9) C. Atina'dan Türkiye'ye yine suçlama ATİNA (Cumhuriyet) - Yunanistan Savunma Bakanı AJds Çohacopulos Türkiye'nin şubat ya da mart aylannda "sıcak bir olay yaratacağı n beklentisinde olduklannı kaydetti. Atina Haber Ajansı'nın (ANA) haberine göre, Çohacopulos. böyle bir olayın Kıbns Rum Kesimi'nde şubat ayında yapılacak seçimler dönemine gelme olasılığı bulunduğunu da öne sürdü. Çohacopulos, "Türkiye 1995 yılından bu yana saldırgan politikasını sürdürmek amacıyia yuda 2 milyar dolaıiık silahlanma harcaması yapıyor. Ankara. yine 1995 yılında savunma doktrini ve planlannı değiştirdi" dedi. Yunanistan Hükümet Sözcüsü Dimitri Reppas ise Türkiye'nin, Girit Adası'nda 2-4 Kasım tarihlerinde yapılacak Balkan Zirvesi sırasında "sıcak bir olay yaratma olasıhğma" ihtimal vermediğinı söyledi. Reppas. "Bu tür senaryolara ginnevelim. Güneydoğu Avrupa ülkelerinin ortak geleceğinin tartışıldığı bir toplannda, Türkiye'den saldırgan bir hareket gelirse, Başbakan Mesut Yılmaz bunu nasıl açıklayabilir" dedi. Talay açtı I Baştarafi 1. Sayfada yarak "Bu fiıar elbette bir Frankfurt Kitap Fuan de- gil, ticari öğenin ağır bastı- ğı bir organizasyon. Ancak yine de sanatla. kültürle dopdolu bir organizasyon. L'muyorum ki birgün Frankfurt Kitap Fuan gibi fuarianmız da olacak. Tür- kiye'nin bugünkü koşuüa- n içinde TİTYAP'ın ortaya koyduğu bu çalışma büyük bir boşluğu dolduruyor" dedi. Açılışta konuşan TÜ- YAP Basın veHalklar lliş- kiler Koordınatörü Deniz Kavukçuoğlu, İstanbul'un heryıl olduğu gibi bu yıl da görkemli bir fuara sahip olacağını belirterek bucoş- kunun yaratılmasında "T!megi'geçefl r! herlcese- te- şekkür etti. Geçen yıl "Ba- nş İçin Bir Milyon Jmza" kampanyası için fuara ka- tılan Eşber Yağmurdere- li'nin şu anda aralannda olamamasından duyduğu üzüntüyü dile getiren Ka- vukçuoğlu, demokratik bir Türkiye özlemıni de dile getirdi. CahitKülebi,VedatTür- kali, Sait Maden, Ferit Ed- gü, Edip Cansever, Konur Ertop. Adnan Özyalçıner, Kemal Özer, Arif Damar ve Doğan Hızlan gibi ya- zarlann öğYetmenı olan Sa- linı Rıza Kırkpınar da kısa bir konuşma yaptı. Türki- ye Yayıncılar Birliği Baş- kanı Atıl Ant ise artık bu fuann rutinleştiğini, 16yıl- dır kendini tekrar ettiğini belirterek "Sektör sorun- lanndan uzak. sadece bü- yük bir kitapcı gibi okurla- ra kitap sattığımız bir yer gibi görüyorum" dedi. Ant, Türkiye Yayıncılar Birliği olarak 1998 Mar- tı'nda uluslararası bir fuar düzenleyeceklenni de be- hrtti. Karadeniz MGK gündeminde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu (MGK), ekim top- lantısında ağırhklı olarak Karadeniz'deki terör ey- lemleri, alınacak önlemler ve Kuzey Irak'ta gerçekleş- tirilen son sınır ötesi hare- kâtı görüşecek. Yunanis- tan'ın, Güney Kıbns Rum Yönetimi'yle birlikte ger- çekleştirdiği "Nüdforos" tatbikatının ardından yaşa- nan bunalımm masaya yatı- nlacağı toplantının önemli gündem maddelerinden bi- ririi RP'nin yayın organı Kanal 7 ve partiîı belediye- lerin bu kuruluşa yaptıklan maddi yardımlar oluştura- cak. MGK. ekim olağan toplantısını Çankaya Köş- kü'nde Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel başkanlı- ğında bugün saat 15.00'te yapacak. Toplantının ana gündemini iç ve dış güven- lik gelişmelen oluşturuyor. Toplantıda. lçışleri Ba- kanı Murat Başesgioğlu. hafta sonu Ordu ve Giresun ile ilçelerindekı inceleme- lerine ilişkin olarak kurul üyelerini bilgilendirecek. G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada Susuriuk kazasının ardından da, kahramanlık nidalan şeref unvanlarına, vatan için nakaratlan devleti yıprattırmayız çıkışlarına karıştı. Bütün bunların arasında, devletin çetelerden arındınlmasını isteyenlerin sesi de kaybolmadı. Susuriuk hâlâ unutturulmadıysa bunda kamu- oyunun etkisini unutmamak gerekiyor. Burada, "Kardeşim aslolan unutulup unutulmaması değil, temizlenip temizlenmemesi. Yine de kamuoyu var diye kendinizi aldatmayın" diyenler de çıkabilir. Bunda haklılık payı da var ama, yakın geçmişle ilintilendirdiğimizde 30 yılın örgüsünü bir anda çö- züp netleştirmenin zorluğunu da görmek gereki- yor. Konunun güncel yanına bakarsak şu sorunun yanıtı çok önemli: - Susurluk'un yıldönümünde çetelerin sesi mi gür çıkacak, onlann çetelesiyle uğraşanların mı? Bir başka tanımia, çeteciler mi, çeteleciler mi? Hani o bilinen namuslular- namussuzlar sözü- ne gönderme yapmak gerekirse, çetelecilerin se- sinin en az çeteciler kadar gür çıkması gerekiyor. Demokratik kitle örgütlerinden sendikalara, si- yasi partilerden meslek kuruluşlarına kadar geniş bir yelpaze, çeteleri kepaze etmek için sesini yük- seltmeye hazırlanıyor. Yann Ankara Tandoğan Alanı'nda, 2 Kasım Pa- zar günü Susuriuk'ta miting var. 3 Kasım'da ise DİSK Susuriuk'ta "Bir Dakika Karanlık" eylemi ya- pacak. Yeniden altını çizelim, bu sesler ne kadar gür çı- karsa hukuk o kadar hür olacak. Kamyon süreci devam ediyor Susurluk'un başından bu yana pek çok kahra- manı oldu. Kimileri devletin içinde bulunduğu du- ruma acıdı, bir süre fedakârlık edip cezaevine ko- nulmayı kabul etti. Ardından da elindeki kanı alnı- na sürüp kahramanlık derecesini kat kat arttırarak çıktı. Kimileri, onların neresinde duracağını bilemedi. Arkasına geçti olmadı, yanına oturdu almadı... Kimileri de perdenin aralanmasını sağlayacak ki- şi olarak sık sık gündeme geldi. Kamuoyunu öy- lesine ustaca beklenti içine soktu ki, her seferin- de farklı bir bekleyiş yarattı. Başbakan Mesut Yıl- maz'dan söz ediyoruz. Mesut Bey, olay patladığında ana muhalefet li- deriydi. O dönemlerde Mesut Bey'in verdiğı de- meçlerden seçmece yapalım: "Olay, devletin en üst katlanna uzanıyor..." "Elimde çok ciddi belgeler var..." "Belgeleri sadece mahkemeye açıklayaca- ğım..." '•' '' '"" "Ortaya çıkanlar aysbergin ucunun ucu..." Gel zaman git zaman, Mesut Bey'i iktidara ge- tirdiler muntazaman. Yılmaz'ın koltuğu değişti ama, kafası değişme- di. Demeçlere devam: "Olayın boyutlan vahim..." "İki ayda ortaya çıkarınm..." " 15 güne kadar büyük bir bomba patlayacak..." Başbakan önceki gün yeni bir değerlendirme yaptı: "15 gün yanlış anlaşıldı, bir ay sonra rapor ta- mam olacak. Kutlu Savaş bana öyle söyledi." Olmadı... Ana muhalefetken "atıp tutarsınız" ama, iktidar- ken bunun yerıni "yapıp tamamlamak" almalı. Bir başbakanın "15 gün" deyip, on gün sonra, "75 değil, biray" demesi, en azından güven veri- ci değil... Susuriuk olayı daha çok süre kaldıracak gibi gö- rünüyor. Kazanın sonrasında, "Kamyondan önce, kamyondan sonra" tanımlamaları yapıldı. Gelinen noktada görüyoruz ki bu yanlış. Kamyonun öncesi-sonrası yok. Hâlâ "kamyon süreci", yani "kaza" yaşanıyor. Hukuk devleti de ağır yaralı olarak kamyonla Mercedes'in arasına sıkışmış, kan kaybediyor... Böyle yönetimin yanında böyle bir hu'kukla' iş dahadagüçleşiyor... Akdeniz ve Ege'de tatbikat gerginliği ANKARA/KARS (Cum- huriyet) - Türkiye ve Yuna- nıstan arasında bugünden ıtibaren başlayacak tatbi- katlar ile Akdeniz ve Ege sulan yeniden ısınıyor. Baş- bakan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı İsmetSez- gin, Yunanistan Genelkur- may Başkanı Athanasios Çoganis'in Cumhunyet Bayramı resepsiyonuna ka- tılmasını. "Dosüuk sadece zryaretkohnaz" diye değer- lendirirken, tatbıkatlann er- telenmesi önerisinin Yu- nanlılar tarafindan kabul edilmedığini açıkladı. Yunanistan'ın 15 gün ön- ce Kıbns Rumlan ile KK- TC'nin işgalinin de temsili olarak denendiği Nikiforos tatbikatının ardından Türki- ye'nin Ege Denizi'ndeki planlı tatbikatı sırasında Atina. mayın avlama gemi- siyle denizaltımızı taciz et- mişti. Bugünden itibaren ise Yunanistan'ın planlı tat- bikatlanndan "Parmenion'' başlıyor. Hemen ertesi gün 1 ile 8 Kasım tarihleri ara- sında Ege ve Akdeniz'de gerçekleştirilecek planlı "Kararhhk Gösterisi '97" ve 3 Kasım'da yine Türki- ye'nin KKTC ile ortaklaşa düzenleyeceği Toros tatbi- katı başlayacak. Genelkur- may Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ile Sezgin'in de katılması öngörülen tatbi- kat sırasında Türk F-16'la- n Geçitkale Havaalanı'na inecek, savaş gemıleri ise li- mana demirleyecek. Türkiye'nin misilleme olarak nitelendirdiği, Yuna- nistan'ın bugün başlayacağı Parmenion'un planlı oldu- ğuna dikkat çekilerek, ABD'nin bunu Türk tatbi- katlanna misilleme olarak görmediği belirtildi. Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel ve Başbakan Mesut Yılmaz'la birlikte Kars'a giden Milli Savun- ma Bakanı Sezgin. "Girit'te gerçekleştirilecek zirvede olası Yılmaz-Simitıs göriiş- mesinden somut sonuç bek- liyor musunuz" sorusu üze- rine şunlan söyledi: "Girit zirvesi sırasında böyle bir şey ounasın, yumuşak hava obun diye, 'Bu tatbikatı er- teleyelım' dedik. 'Siz erte- lerseniz biz de erteleriz' de- dik. Erteleselerdi biz de er- teleyecektik. Ertelemediler. Bir hafta sonra bir daha yapülar. Biz 0 toplann hu- zurlu bir ortamda yapdsın istemiştik. Bu gerginlik, Idmseye yarar sağlamaz. Biz tahriklere de kapdmayız, ne yaparlarsa yapsınlar."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle