08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 EKİM 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA 15 Türbanlı tören Şebinkarahisar'dan emekli astsubay bildiriyor: "llçemizdeki imam hatip lisesinin kız öğrencileri yıllardan sonra ilk kez Cumhuriyet Bayramı törenlerine katıldılar. Ancak, 100 kadar kız ögrenci gerek ulusal marşımız söylenirken gerekse tören geçişi sırasında türbanlannı çıkarmadılar. Oğretmenleri onlan türbanlarıyla törene getirdi ve ilçenin yöneticileri de bu duruma sessiz kaldı. Son günlerdeki terör olayları nedeniyle yoğun güvenlik önlemlerinin aiındığı iiçemizde komando birliğinin, özel timin, panzerlerin, zıttılı araçlann katıldığı Cumhuriyet Bayramı törenlerinde kız öğrencilerin türbanla boy göstermeleri çok anlamlıydı." EtektronJk posta: Denfz.Som@raksnetcom Tef: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 Burhan Özfatura. Yaşar Kemal'in kıçıkınk iki roman yazdığını sövlemiş... "Adamın uzmanlık konusuna bakın: Kınklar ve oooo!" G eldik, Düşünceye Özgürlük kitabının ya- yımcılarından yazar Erol Toy'un savunma- sının sonuna ve Istanbul 6. Ağır Ceza Mah- kemesi'nin kararına. Önce savunmayı ta- mamlayalım: "Kuvayı Milliye geleneğinden gelenler, halkı dara düştüğünde güçlüyse gücünü, güçsüzse hakkını aramıyorsa kendini bağışlayamaz. Çünkü ki- şi vicdanından acımasız savcı, utancından ağır ce- za yoktur. Cüzdanında kimliğiyle otobüs biletinden gayrı sı- fatı bulunmayan basit bir yurttaş olarak, ulusal is- tenci, bu ülkenin polisi, askeri, yargıcı vardır, gerek- li önlemi alacak iktidan vardır, demeden yaşama geçirecek gücüm... Yasak ürküsü mü? Yeteneksiz- liğimle yetersizliğim mi? Nedense, artık kitapları okunmayan, oyunları oynanmayan, fikri sorulma- yan, bir yazıcı olarak üstyapıyı etkileme hakkım yok- tu. 19 Şubat 1997 günü DGM'de; Millet adına hüküm veren mahkemelerin bulun- Karar duğu bir ülkede, devlet adına cinayet işleniyor- sa, herhangi biryerde hakim olmaktansa, herhan- gi bir zindanda mahkum olmayı yeğlediğim için bu kitabın yayımcıları arasına katıldım, dedim. Çok iyi biliniyor ki, ifademi doğrulatmak için, o an oracıkta tutuklanabilirdim. DGM sağolsun! Mahke- meye hakaretten suç duyurusuyla yetindi. Haberci- lerin gücü kuvveti var olsun! Bir ülkenin rütbe, ma- kam, ödül, ücret ve maaşlarını düşmanlarıyla müs- temleke memurları da sever. Zindanlanyla mezarla- rını ise ancak tutkunları, genel gerçeği, duymak is- teyen etkililerle güçlülerin vicdanını sızlatacak bir bi- çimde aktardılar. O çığlığın, 28 Şubat 1997'de, üstyapının titreyip ashna dönmesinde, katkısını öne sürmek, silahlı- si- lahsız kuvvetlerimize haksızlıktır. Ama, yarın yine ay- nı durum ve genel görünüm belirirse, aynı biçimde davranacağımı söyleyebilirim. Eğer yargı bunu, çete suçlamalarından tank yürü- yüşüne... brifinglerden iktidar partisi kapatmadava- sına... 18 Haziran hava değişiminden, 12 Temmuz hükümet değişimine yürek sıkıntısının öcü... o gün- den bugüne yaşanan gönül ferahlığının bedeli sayar- sayüksünmem. Ülkemin saray ve konakları kadar, cezaevleriyle me- zarları da benim. Yeri gelir birinde, zaman gerektirir diğerindeyatanm. Yeter ki, vicdanım rahat olsun. Bi- lincinde özgür olanı tutuklayan zindan, yüreğin- de tutsak olanı özgür kılan yasa var mıdır? En de- rin saygılarımla." Başkan Yavuz Abbasoğlu, üyeler Şafak Işık ve Erol Ceyhan'dan oluşan mahkeme heyeti 13 Ekim'de gereğini düşündü ve hükmünü açıkladı: "Sanık Erol Toy'un beraatine karar verilmiştir." PALAS PANDIRAS Bugünlere bağlamacılıkla gelen RP'nin son günlerdeki bağlamazcılık tavnna ne demeli bilmem ki? —\MüntBozact |— SESSİZ ŞEDASlZ(l) NVRİKURTCEBE Muayenehane mi, ticarethane mi? Hepatit-C tedavisi gören hanım, beş ay öncesinden randevu aldığı Prof. Dr. Atilla Öngen'in muayeneha- nesine gidiyor... Eşiyle birlikte. Otomo- bile parkyeri arayınca randevu saatin- den 20 dakika geç giriyorlar muaye- nehaneye. Doktorun sekreteri "Muayene ol- ma şansınızı kaybettiniz" diyor. Şans sözcüğü rahatsız ediyor has- tanın eşini. "Ne olacak şimdi?" diye soruyor. "Yeni randevu verelim" di- yor sekreter. Beş ay sonunda yeni bir randevu ve sağlık hizmetini parayla almak bile şansa ve uzun bir zamana bağlanın- ca doktorla görüşmek istiyortar, gö- rüşemiyorlar. Dışarı çıkıp, bir telefon kulübesin- den doktoru arıyorlar. Yıne sekreter çı- kıyor karşılarına, "Görüşemezsiniz" diyor. "Acil" diyorlar, "Hayır" diyor sekreter. Hastanın eşi dayanamıyor "Siz has- ta ile ticareti kanştırıyorsunuz" dedi- ğinde sekreter "Evet, hasta bir müşteridir" yanıtını veriyor. Hastanın eşi bu kez bizi zi- yaret ediyor. Doktoru biz arıyoruz. Sekreteri hemen bağlıyor. Prof.Dr. Atila Öngen, "Biliyorum. Olanlan sekreterim anlattı. Hasta, sek- reterime kötü davranmış. Bekleseler- di en son randevunun sonunda mu- ayene olabilirlerdi" diyor. Parayla muayene olmanın bile şan- sa bağlanmasından, hastantn müşte- ri gibi görülmesinden söz ediyoruz, Dr. Öngen, "Önemli değil" diyor. "O za- man, bu görüşlerinizi istanbul Tabip Odası'na açıklamalısınız" diyoruz... Hastanın eşi, Istanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanlığı'na dilek- çe yazıyor. Sonucu bekliyoruz. AYDINLANMA ATEŞİ tletişim: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212. 513 85 95 CumhuriyetKitap Kulübü üyelik kampanyası başlattı Ruhi Su Kültur Merkezı "İyi bir dinleyici olmanın iyi bir müzisyen , olmak kadar önemli oldugu"düşün- cesiyle bir •Dinlevici Okulu' kurarken, " r Dünya Ycrel Yönetim ve Demokrasi Akademisi (WALD) de "Kent, Yerel Siyaset ve Demokrasi Eğitim Prog- ramT adında bir kurs düzenliyor. tstanbul Kadın Kuruluşları Birliği "Cumhunyetımızin 74. kuruluş yıl- dönümünde ılk on yılda gerçekleştıri- len devnmknn öziem, heyecan ve coş- kusunu duyuyon kardeşlik. banş, sev- . gi dolu demokratik bir ortamda nice -. Cumhuriyet Bayramlan kutlamayı di- . liyoruz." Beşiktaş ÇYDD "ÇYDD. hayata geçirdıği yeni pro- ' jeye kaynak sağlamak amacıyla bir Cumhuriyet Konsen düzenliyor. 'Bire- yin Kendi ile. Gecekondunun Kenti ile Bütünleşmesinde Yaratıcı Eğitim - Projesi' ıçın düzenlenen bu konser 'Moğollar' ve 'Bulutsuzluk Özle- mi'ninkatılımıylabugünsaat 19.30'da Abdi tpekçı Spor Salonu'nda gerçek- leştiritecek. Biletler AKM gişeleri, üni- versiteler. Vakkorama mağazalan ve ÇYDD şubelennden sağlanabılır" Kayabaşı Cumhuriyet tlköğretim Okulu "17-28 Ekim arasında Kayabaşı Cumhuriyet tlköğretim Okulu'na ba- ğışyapanlann listesi: Feyza Kelly (10 milyon), Haydar Avdogdu (2 milyon). Asıl Şenol-Ha- liİTopçu (30 milyon), SSK Bornova Dispanseri (10 milyon 850 bin), Gü- ler Kıztlton (4 milyon), Atatürkçü • Düşûnce Derneği (20 milyon), Ebnı Saner (2 mılvon), Ahmet Erdoğan (2 mıfyon), Ülgen Opçin (3 milyon). Fren- , giz Som (10 milyon), Kuşadası Eğt. Gel. Vakfı (15 milyon). Kuşadası Cumhuriyet Okulu (20 milyon), Ku- şadası ADD'den Mustafa Karpuz (5 , mılyon), Atalay Dalgın (1 milyon 500 bin). Mustafa Veli (5 milyon)'. Melek Sözer (5 milyon), Hüseyin Kural (10 i milyon), Zuhal Gürsel (5 milyon), Akmet Tesdicioğlu (2 milyon). Kür- şat Kût (9 milyon), Tuncer Örü klü (6 milyon), Kemal Kürklü (5 milyon). Bjgüne kadar toplanan bağış: 5 mil- yır585 mihon 568 bin 231 ' Atatürk Çağdaş Yaşam Çok Programü Lisesi "Sayrn Cumhurbaşkanımız. 3 Kasım ssat 13.30'da, ÇYDD ve Vakfinm. hal- kmızdan topladıgı bağışlarla tamam- laiığı Atatük Çagdaş Çok Programlı Li- sesı'nı törenle açıyor. Okula bağış ya- pın tüm yurttaşlar ve çevre halkımız tcrene da\etlidirlir." Dünya Yerel Yönetim ve Demokrasi Akademisi " 1993'de kurulan'Dünya Yerel Yö- ıetim ve Demokrasi Akademisi (W'ALD), daha çok insanı yerel de- nokrasi konusunda duyarlılaştırma. yaşanılanmekâna sahip çıkma bilincı- n güçlendirme amacıyla 'Kent, Yerel r Syaset ve Demokrasi Eğitim Prog- nnu' adı altında bir kurs düzenliyor. i- ; Kasım-16 Ocak arası devam edecek - hnsta, dersler haftada iki gün 19.00- t 11.00 saatleri arasında, Yerebatan Cad. c No.2 Sultanahmet adresindeki Akade- \Bİ'nın kendı binasında yapılacak. \ ODTÜ, Bogaziçı Ünıversıtesi, Bil- ' fent tstanbul Universitesi, YıldızTek- tik Cniversitesi, .Ankara Universitesi Sıyasal Bılgiler Fakültesi ılgılı bölüm- lerinden degerlı akademisyenler ve de- neyımlı politikacılann katılımıyla ger- çekleştirilecek. Daha genış bılgi için tel: 0,212.ŞJ|262,69^0.212.5190058.Eği- tim prögraîfiıncia; 3 Kasım'da Yar. Doç. Mahmut Mutman'dan ve 5 Kasım'da Dr Nuray Mert'ten 'Siyasete Giriş' derslen yer alıyor. Cumhuriyet Kitap Kulûbû "Cumhunyet Kitap Kulübü Taksim Sergi Salonuyenilenerekaçıldı. tstan- bul Yerebatan Sergi Salonu da okurlar- dan gelen yoğun ıstek üzerine, yeniden Cağaloglu'ndaki gazetemiz ıçındeki eski yerine alındı Bu arada üyelik kam- panyası başlatıldı. Üye olanlara deği- şık yararlar sağlanıyor Bir yıllık üye kartı bedeli 5 milyon lira. Budeğer. ög- rencıler için 1 milyon olarak belirlen- di. Üyelik yenileme ıse 3 milyon li- ra Cumhuriyet Kitap Kulübü nün bu konuda da Cumok'lann desteğıne ge- reksınımı var." Ruhi Su Kûltûr Merkezi "Müzıkle uğraşmak, hep birmüzik aletı çalmak veya sesimizi kullanmak olarak tanımlanmıştır. lyı bir dinleyi- ci olmak, dinledigimız müziğin teknik bilgilenni edinmek. kendi inisiyatıfı- mize kalmış; bu alandaki bırikımleri- miz ancak okuduklanmız ve dinledık- lerimizle çoğalabilmiştir. İyi bir dinle- yici olmanın, iyi bir müzisyen olmak kadar önemli olduğu düşüncesinden yola çıkarak 'Dinleyici Okulu" adı al- tmda, yan eğıtsel bir çalışma başlatı- yoruz. 6 Kasım'dan ıtıbaren, Ali Sön- mez ile 'Başlangıcmdan Bugüne Caz", Aykut Köksal ile 'Tarihsel Gelişimi ve Yonım Örnekleriyle Barok Mü- zik", Hakan Şen$o> ile 'Türk Halk Müziği Bilgileri' sınıflannı açıyoruz. 'Klasik Türk Müziği Tarihi' ve 'Et- nik >lüzikler Tarihi" sınıflannı da bu yıl başlatmayı planlıyoruz." Mersin Çe\Te Platformu "2 Kasım'da kültür merkezindeki ilk kültürel etkinligimizde Ataol Beb- ramoğlu ve Haluk Çetin'i ımza-söy- leşi ve dinleti şeklınde ağırlıyoruz." Bakırköy Cumok "Truva Folklor Araştırmalan Der- neği ile ortaklaşa gerçekleştırdıgımiz, Ataol Behramoğlu ve Haluk Çetinın 'Yaşadıklanmdan Öğrendigim Bir Şey Var' adlı şıir ve müzik dinletısi- nin gelirinı Aziz Nesın tlköğretim Oku- lu'na (75 milyon), Kayabaşı Cumhu- riyet tlköğretim Okulu'na (75 milvon) ve Bakırköy Zihinsel ve Bedensel Özür- lüleri Koruma ve Egıtme Demeği'ne (25 milyon) bagışladık. Konya Devlet Hastanesi Başhekımf nin görevden alınma gerekçelerinin sağlık bakanlı- ğı'nca açıklanmasını istiyoruz." Gölbaşı ADD " Atatürk'ün hedeflediğı çağdaş uy- garlık düzeyıne ulaşabilmemiz için önümüzdekı en büyük engellerden bı- ri de düşüncenin hâlâ suç olmasıdır. Devlet içinde çete kuranlann dokunul- mazlık zırhına sığınarak aramızda do- laştıgı ve ne yazık ki onlarla gurur du- yulabilen ülkemizde. gerçek gurur kay- nağımız olması gereken aydınlanmızın, sanatçılanmızın. bilım insanlanmızın düşüncelerinı açıkladıklan için hapse atılmalannı ıçimize sindiremıyoruz; kınıyoruz. Düşünce suçundan hapse atılan Saym Eşber Yağmurdereli'ye destek veriyoruz Ülkemız bu demok- rasi ayıbını taşımak zorunda değıldir.'" HAYVANLAN İSMAÎL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEMÇAK ÇİZGİLİK KÂMtL MASAR.ACI MIRMIRLAR UĞVR DVRAK YOKSA YANUS Ml DU YUyoR? 6'n-ri TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKAN 31 Ekim "SAMSONİLE DALİIA9 1892 'D£ BUecİN, İM/OJ P8ANSI2 B£S~ TBCeS/ C4M/LLE SAINr-£A£H£ 'IN 'SAMSON İLEOAÜLA'OPERASI, DOS- OU&U «EVT OOW PAKÎİTE İLK KEZ . SAHNEL£NC>İ. KONUSU V£ MÜ£/6İN- I4 DEKİ WA£NER ETKtSJ MEbENİYLE, TUTUCU FMNSlZ OPS/S/t YÖNETİCJL£RİNCE. KEPDE- DİLEN "SAMSON V£ ML/İA*, FRAN2 ÜSZT'/N OE yAB&MLARtyi/l, 187?'0E ALMAHVA'OA WE/M4R /CEA/rWDE SAHNEYE KOMMUŞ t/£ &\ $A£I SAGlAMIÇrr. DAHA £ONBA 8HÜK£EL'D£ PEOYAJAA/rP YANKJLAH UYAHDllilNCA,PAftİS OPEKAS/ KAÇINIUMA2 ÇAĞRT/t YAPM/ŞTf. "SAMSON İLE DALİLA* BUgAPA DA BÜYÜK İL& ANKARA...AJVKA... MÜŞERREF HEKtMOĞLU 74. Yılda Sabah ilk telefon Profesör Nermin Abadan Unat'tan. Sağlığı çok iyi değil, ama 74. yıla ulaş- manın sevinciylegülüyorsesi. Kuşağımızın birge- leneği bu, kimi dostlar 29 Ekim'de sesleniriz bir- birimize. Kimi yıllar hüzünle. kimi yıllar sevinçle. umutla kutlarız bayramı. Çocukluğumuzu anım- sarız, gençliğimizi, ciğerlerimiz yırtılırcasına marş- lar söylediğimiz törenleri, dizelerin tüm sözcük- lerini tepeden tırnağa hissederek geleceğe bak- tığımız günleri. Ayağımız yerde, başımız gökte kurduğumuz düşleri. Meslek yıllarım kırka ulaştığı zaman sevgili Na- dir Bey ve Berin Nadi, kırmızı karanfiller yolladı bana. "BirCumhuriyetkızına"yazıyor kartta. Da- ha güzel bir sesleniş. ödül düşünemem doğru- su. Cumhuriyet ile doğmuşum, cumhuriyet ile büyüdüm, kuruluş yıllarım yaşadım baştan sona. Güzel bir yaşam doğrusu. Güzel öğretmenlerim var. Göztepe Taşokulu'nda. Sonra Erenköy, Es- kişehir, Ankara Kız Lisesi, alın duvarında "yaşam- da en gerçekyolgösterici bilimdir" yazan üniver- site yılları, düşle gerçek sarmaş dolaş o yıllarda. Sonra bizim yokuşatırmandığım yıllar, demokra- tik yaşamda ilk adımlar ülkede, 27 Mayıs devri- mi 1960 baharında, başkent günleri, geceleri baş- lıyor o baharda. Yokuşu bırakıyor, Rüzgârlı So- kağı yaşıyorum mesleğimde. iletişim Fakültesi'nden iki öğrenci geldi geçen gün. Rüzgârlı Sokak belgeseli hazırlıyorlar. Beni de dinlemek istiyorlar. Neredeyse otuz yıldır git- medim Rüzgârlı Sokağa. Gençlerle konuşurken çok duygulandım. Belleğimin küllerinde parla- yan anılarla alacakaranlık saatler yaşadım. Aydın- lığı da var, karanlığı da. Bireysel mutluluklar, ba- şanlar, tırmanışlarla yetinemiyor insan. Oysa bi- reysel yaşamda da çelişkiler var. Inandığı değer- ler uğruna ödenen acı faturalar, solan umut, yi- tik düşlerle mutluluğun resmini çizmek kolay de- ğil hiç! Işte şimdi de karışık duygularla çarpıyor kalbim (Yazıyı bir gün önceden veriyorum), dost- larımla bayramlaşmamın sevincini solduran gö- rüntüler var ekranda, söylemler görüntülerden de acı. Dini politikaya araç etmekte hâlâ direni- yorlar, bir bayram gününde de nelere dil uzatıyor- lar! Ancak karanlığı deliyor, belli ekranlar, ekran- larda sergıtenen olaylar, söylemler de gizemini yi- tiriyor artık. Kirlenme her çevrede yoğunlaşıyor, inandığı değerler için yaşamak, bataklıkta lotüs yaşamına benziyor giderek. Başka bir ülkeye git- miş gibi oluyor insan. Bir yabancı gibi izliyor olay- ları. Ne yana baksa çirkin bir olay, kaza. cinayet, soygun, çıkar savaşian, toplumdaki beklentilere ters politikalar, dahası yutturmacalar! Ekranda son model arabalar. milyarlar dönüyor tekerlek- lerinde, kim alır, nasıl öder, diye şaşkın seyredi- liyor. Ama araba sevdası boyutlanıyor! Sekiz yıl- lık eğitimden söz ediliyor, şoförlük eğitimi için il- kokul diplomasını yeter görüyor saym milletve- killeri! Içkili şoförlerin kullandığı taşıtlar ne korkunç kazalar yapıyor, denetim yapılmıyor, önlem alın- mıyor. Çok parlak sözcüklerle konuşuyor ülkeyi yönetenler, ama insana yönelemiyorlar. Otoyol- lardan söz ediliyor. Sivrihisar-Ankara karayolu kaç yıldır bitirilemiyor! Enerji sıkıntısından söz ediliyor, özeleştiri yapılmıyor hiç. Belki daha önce de yazdım, babam demiryol- cu, ülkenin baştan başademirağlarlaörülmesin- den büyük mutluluk duyardı. 10. Yıl Marşı'nın o dizesini söylerken biz de onurlanır, soluklanırdık. Ölünceye dek başka araca binmedi babam. De- miryollarına karşın kamyon. otobüs taşımacılığı- na da kuşkuyla baktı her zaman. "Taşıma suyla değirmen dönmez", derdi! Cumhuriyetin 74. yı- lında raylı taşıma yeniden gündemde. Merhaba, demek geliyor içimden. Daha önceleri neredey- diniz. Yanlış politikâlarda direnmek belli bir çev- reye çıkar sağlamaktan başka neye yarıyor! Ener- ji sorunu da aynı saplantıda değil mi? Bu sıkıntı da belli çıkarlar doğrultusunda abartılmıyor mu acaba? Cuhuriyet kızlarının, oğullarının bu soruları iyi yanıtlaması gerekiyor bence. Bilimin ışığında, ta- nıdayanılmaması... Yetişen kuşakların Atatürk'ü yeteri kadar tanı- dığı söylenebilir mi bugün. Ancak sevindirici ge- lişmeler de var, 74. yılın coşkusu da iyi yorum- lanmalı. Bu coşku, Atatürk'ün gerçeğine ulaş- maktan kaynaklanmıyor mu acaba? 2000'lere doğru, yeniden 1920lerin koşullarını yaşarken söylem ve eylemleriyle ışık tutuyor yolumuza. O yolda şaşırmadan yürüyelim. 74. yıl, kutlu ve mutlu olsun hepimize. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7SOLDAN SAĞA: 1/ Namlusu altı yiviitüfekyada top. 2/ Kadastro haritalannda parseller toplu- 3 luğu... Bir çeşıt 4 yumurtah ve ha- fif hamur tatlı- sı. 3/ Pişirildık- ten sonra dilim- lerhalindekesi- lerek ısı ile kuru- tulmuş ekmek. 4/Kısa ökçeli ve 9 bağstz ayakkabı. 5/ "Can bedenden uçunca Men- zılinden göçünce O cı- hana gidince ' Göze — 2 olasın"(YunusEmre)... 3 Bir soru sözü. 6/ Bir no- ta... "Ala gözlü nazlı - - _ - / Koma beni el yerine" (Karacaoğlan). 7/ Gü- 6 ney Amerika'da yaşayan ve yünü dokumacılıkta 8 kullanılanhayvan...Kur- g çatovyum elementınin simgesi. 8/ Bir alaşımdaki madenlerin ergime derecesi farkından yararlanarak bunları birbirinden ayırma işle- mi... 9/ Uygun, tıpatıp gelen... Rast getirememe. boşa çı- karma. YUKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Özensiz ve düzensiz kımse. 2/ Düşünce... Hayvanla- nn su içtikleri taş ya da ağaçtan oyma kap. 3/ Güney Af- rika'da yaşayan siyah postlu bir maymun... Süs için ya- pılmış giysı kıvrımı. 4/ Suyun derinlığinı ölçmek ya da dip tabakalann yapısını incelemek için kullanılan araç. 5/ Hatay ilinde bir göl ve ova... Yapma. etrtıe. 6/ Üstün- de namazkılınan kilim. post gibi şeylerden yapılmış sec- cade. II Batı Anadolu'da ünlü bir antik kent... Kakım da denilenkürk hayvanı. 8/Piston. 9/Hayat arkadaşı... "Pab- lo — " : tnlü Şılilı şair.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle