Katalog

p3 EKİM 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ataöv'ün apaşörması Viyana'da • Haber Merkezi-Prof. •Dr. Türkkaya Ataöv'ün beş . .yazanndan biri olduğu .;"Ekonomık Yaptınmlar ve •Gelışme' başlıklı kitap, -Viyana'da yayımlandı. »Irak'a uygulanan --ambargonun Türkiye'ye -,\erdiği büyük zaran rakamlarla anlatan Ataöv, bu ..araştırmasının sonuçlannı, Birleşmiş Milletler'in 'Viyana'daki merkezinde "'düzenlenen özel bır toplantıda da anlatmıştı. Erolüsep bıçaklandı -'• Istanbul Haber Servisi - "Amerikan Union Sterling Trust Bank'e ait çalıntı "Çekle Akbank'tan 25 milyon " dolar tahsil etmeye çalıştığı "îddiasıyla tutuklanarak "Üsküdar Paşakapısı Ceza ve Tutukevi'ne konulan Fenerbahçe Spor Kulübü'nün eskı yönetim kurulu üyesı Erol User 'cezaevinde bıçaklandı. User, cezaevi revinnde tedavi altına alımrken sağlık durumunun iyi olduğu pÖğrenildi. User'in. Selim Güler tarafindan kalçasından bıçakJandığı .bildüildi. Okuyanm kaına usulsüz atama P ANKARA (UBA)- . ANAP Genel Başkan _Yarduncısı Okuyan'ın kıa (Ülkü Okuyan, biı lise jnezununun 30 yılda gelebileceği binnci dereceli ve artı 3 bin göstergelı kadroya atandı. Başbakanlık iÖzel Kalemi emrine istisnai »icadro ıle atanan Clkü Okuyan. Başbakan Mesut Yılmaz'ın basın ile ilişkilerini sağlamakla görevlendirildi. Yapılan atamayı savunan Yaşar Okuyan "Yadırganacak bir durum yok. Benim ricam ile başladı. imamlan genel "müdür yapmadık" dedi. Başsavcıya saikast hazırlığı ; • Istanbul Haber Servisi - "ömer Lütfîi Topal'ın 'öldürülmesi olaymı soruşUıran Sanyer Cumhuriyet Başsavcısı Veli Engin Arslan'ın Ataköy 5. TCısım'daki evinin önünde durumundan şüphelenilerek gözaltına alınan Mehmet TDursun Aşçı'nın Asayiş 'Şube Müdürlüğû'ndeki sorgusu tamamlandı. Yakalandığında üzennden .'Fransız onlusu' olarak tabir .edilen ruhsatsız bir tabanca .çıkan Aşçı'nın, Başsavcı Ârslan'a yönelik herhangi bir sılahlı saldın hazırlığında olmadığı .belirlendı. Behice Boran anısına • ANKARA (AA)- Kadınlara Mahsus Gazete Pazartesi, 31 'ıncı sayısının kapağını ölümünün 10'uncu yıldönümünde Türkiye tşçi Partisi genel fcaşkanlanndan Behice JJoran'a ayırdı. Türkiye'nin ilk kadın parti başkanı olan Behice Boran"ın Türkiye hatta dünya solunun bir dönemini temsil ettiği belirtildi. Kısa... Kısa... • TÜRK Mühendisler Birtigi Derneği (TMBD- 1948). Mühendisler Birligi adh bir dergi çıkarmayı kararlastırdı. • SÎLİVRİ Belediye Başkanı Selami Değirmenci İle Çatalca Belediye Başkanı I.Fırat Aykut'un da yer aldığı 12 ilçe ve belediye başkanı, kendilerinin yaptığı İ&aşanlı işlere kendi yapmışçasına sahip çıkan Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı kınadı. • ŞANLIURFA'DA meydana gelen trafik kazasında. Suruç Ka>makamı'nın makam otomobili TIR'ın altına girdi. Kazada. Kay makam Saim Parlak \e şoförü Halil Damdan agır yaralandı, koruması Ahmet Sonay öldü. M DOĞAL afetler nedeniyle 1 Ocak 1995 ile U Haziran 1997 tarihleri arasında, toplam malvarlıklannın üçte birinden fazlasını kaybedenlenn vergi borcu İilinecek. Bartın'da'ki 1 Dakika Karanlık eylemine polis müdahale etti: 2 kişi gözaltmda Eylem daha da büyüyecekHaber Merkezi- "'Sürekli Ay- dınlık İçin 1 Dakika Karanlık" eylemi tûm yurtta yaygınlaşa- rak sürüyor. îzmir'in Karaburun ilçesinde, direklere eylemle ilgi- li afiş asan bir kişi gözaltına alındı. Bartın'da Belediye Par- kı'nda yapılan eylem sonrası dağılan küçük bir gruba Yukan Çarşı'daki Havuzlu Meydan'da müdahale eden polis, ilkokul öğretmeni Sacit Üngüder ile sağlık memuru Salih Bayde- mir'i tartakJayarak gözaltına al- dı. Kampanyaya destek amacıy- la üç gün önce Susurluk ilçesin- den Ankara'ya yürümeye baş- layan Ferfaat Gedikli, Bursa'nın Gemlik ilçesine geldi. Önceki akşam Istanbul'da Okmeydam'nda toplanan yak- laşık 150 kişi sağanak yağmura karşın halay çekerek eyleme destek verdiler. Okmeydanı Keskin Sokak'ta toplanan kala- balık, "Çiller, Ağar, Bucak yar- gılanacak", "* Oğrenciler ha- piste, çeteler Meclis'te" slogan- ları atarak Fetihtepe Mahalle- sf ndeturattı. Kalabalık. "Çete- lere karşı yurttaş kararlılığını göstermek için" bir araya gel- diklenm. eyleme sonuna kadar katılacaklannı belirttiler. Nur- tepe-Güzeltepe Halk Meclisi Girişımi de kendi pankartlannı taşıyarakeyleme destek verdi. Demokrası Jçin Kadın Plat- formu da (DtKAP) aydınlanma sa\aşçısı BahriyeÜçok'un ölüm yıldönümü olan 6 Ekım 1997 ta- rihınde Ankara Beşevler'dekı Bahriye Üçok Parkı'nda bulu- şarak aydmlık eylemine destek vereceklerini açıkladılar. Dt- KAP adına Avukat Şenal San- han imzasıyla yapılan açıkla- mada şöyle denıldi: "Bu çevre- lerin bugün masum roUerine bü- Ecevit: Başkanlık gibi iddialı değişikliklere gerek yok ANKARA (Cumhurivet Bûrosu) - DSP Genel Başkanı BUlent Ecevit, hükümetin üç ayhk icraatını değerlendirirken, "Her an yapıiacak bir secimi göze almakla birlikte çöziim hükümeti gibi çahşıyoruz. Hükümete yönelik haklı. haksız -bence çoğu haksız- şikâyetkr başiadı ama. DSP'li bakaniann hiçbirine toz kondurulamadı" dedi. Ecevit, başkanlık sistemi tartı^malannı kastederek. "Rejimin iyi istemesi için ö\Ie iddiaü. büyfik değişüdildere gerek olmadığı kamsmdayım. l'zlaşı kükürü demokrasinin çok daha iyi işlemesini sağh>l or" görüşünü dile getirdi. Ecevit. yeni yasama yılının ilk grup toplantısmda milletvekillerine hükümetin çahşmalan konusunda bilgi verdi. DSP'ye karşı yoğun yıpratma kampanyası yürütüldügünü ve buna kendi içlerinden de katılanlar olduğunu belirten Ecevit. "BüyüyeB bir parride bunlar doğakfa. Çok şükür şimdi bunlan aştık. Türkiye'yi REFAHVOL karabasanından kurtarmada en ön safta yer aldık. Laik cumhurivcti söyta ie değil, eytemk koruduk" dedi. rii nmeleri ve takkıye yapmalan- na. rüm Türkhe gibi kadınlan- mız da izin vermeyecektir. Bu ne- denle nnımlanmız ve \1iregimiz- deki ışıkla Bahrive Üçok için o- nun adıru taşıvan parkta buluşa- cağız.'- Izmir'ın Karaburun ilçesi çar- şısındakı direklere "Dokunul- mazlıklan kaldınn, Çetelere do- kunun". "Ycniden Işık Başına, Sürekü Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık" yazılı afişlen asan 45 yaşındaki kahvehane işletmecı- sı Hasan Ayhan Akçura gözal- tına alındı. UBA'nın haberine göreBar- tın'da da 2 kişiyi gözaltına alan polis. olaylan görüntülemek is- teyen gazetecilere de müdahale ederek çekim vapılmasını en- gellemeye çalıştı. Eğıtim-Sen Şube Başkanı ,\li Öztürk. polı- si provokatörlükle suçlayarak protesto ettı. Kalemli'ye şaibeli kadrolaşma suçlaması ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - ANAP Ça- nakkale Milletvekilı Hik- met Aydın. TBMM Baş- kanlığı'nda görev süresi dolan Kütahya Milletveki- li Mustafa Kalemli'yi usulsüz atamalar yapmak- la suçladı. Aydın, Kalemli'nin gö- rev süresinin bitimıne az bir süre kala şaibeli kadro- laşmaya gittiğini belirtir- ken, TBMM Genel Sekre- teri Necdet Basa'nın ya- kınlannı, Meclıs kadrosu- na geçirmesine de seyirci kaldığını vurguladı. Ay- dın. "Başbakan'la biz ağa- bey kardeş gibiviz, ikimiz de Prusya ahlâkı gördük" dedi. Meclis kadrolanna usulsüz atamalar üzerine önceki gün basın toplantı- sı düzenlemeyi planlayan ancak, "baskılar" nede- niyle bu toplantıyı iptal et- mek zorunda kaldığını du- yuran Aydm, dün düzenle- diği basın toplantısmda, Kalemli'yi suçladı. Aydın, "Ben Meclis sek- reterleriyle birtikte bahçe- de toplantı yapacaktım. Ancak Meclis emni\vt nıü- dfirü, sivil polislere 'bah- çeye çıkarmayın' diye ta- limat vermiş. Necdet Basa da dışama çıkacak sekre- teri 3 dakika içinde geldik- leri yere gönderecekleri tehdidinde bulundu. Be- nim verdiğim cevabı da Sa- yuı Basa'dan sorun" dedi. RP Kars Milletvekili Zeki Karabayır' ın da des- tek için hazır bulunduğu toplantıda Aydın. TBMM çatısı altında son günlerde yangından mal kaçmrca- sınageçici, sözleşmeli ve- ya kadrolu atamalar yapı1- dığına dikkat çekti. BBP. RP ve DYP'li mil- letvekilleri, Meclis'te geçi- ci görevle çalışan person- elin bir bölümünün keyfı olarak kadroya ahnmasına ilişkin Meclis araştırma önergesi \erdiler. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Yılmaz, Almanya zirvesinde, "Alacağjmız ekonomik, sos\al ve siyasi tedbirieıie Kürt sorununu çözeceğiz" dedi. TUMTlS işçfleıi 2 saat iş bıraktı Istanbul Haber Servisi - Türk-tş'e bağlı TÜMTİS (Türkiye Motorlu Taşıt Iş- çıleri Sendikası). 'işçilere haklannın tanınması ve çe- telerin yargılanması ama- ayla'dün Istanbul, Ankara. lzmir. Adana. Mersin. Bur- sa, Eskişehir ve Balıke- sir'de iki saat iş bırakma ey- lemi yaptı. Istanbul'da Nakliyeciler Sitesi'nde bir araya gelen TÜMTİS'e bağh yaklaşık 500 işçi. "Çetejer halka he- sap verecek"."İşçiler sendi- ka yönetimine", "İşçiler el ele, genel greve" \e "Çete- ler dışan, işçiler içeri" slo- ganlan attı. TÜMTİS Genel Başkanı Sabri Topçu. devletin de- mokratikleşmesi için işçi sınıfının üretimden gelen gücünü kullanmak zorun- da olduğunu belirterek "Tüm konfederasyonlan ve sendika başkanlannı üzer- lerindeki ölü toprağını sil- kelemeye \e yüzlerini işçi- lere dönmeve çağınyonız" dedı. Türkiye'de çetelerin \e mafyanın hüküm sürdü- ğü ve ışten atılmalann de- vam ettiği bir dönem ya- şandığını ifade eden Top- çu. bu dönemin aşılması için bundan böyle işçilerin siyasal iktidar üzerinde ey- lem baskısı olacağını söy- ledi. TÜMTtS Örgütlenme Sekreteri Ramazan Bal da. ANASOL-D hükümetınin Karayalçm'dan dokunulmazlık başvurusu ANKARA (Cumhurh'et Bürosu) -CHP Samsun Milletvekili Murat Karayalçın, TBMM Başkanlığı'na başvurarak dokunalmazlıgının kaldınlmasını istedi. Dokunulmazhğmm kaldınlması için hakkında TBMM'ye gönderilen 11 fezleke bulunan Karayalçın, dün TBMM Başkanlığı'na verdiği dilekçede u Ankara Büjükşebir Belediye Başkanbğı görevun sırasındaki hizmetierimle ilgili olarak beledhenİD şimdiki yönetiminin iddialan çerçevesinde hazırianan fezkkeierin rümii için, daha önce dile getirdiğim dokunufanazlığunın kaldınlması takbimi yeni yasama >ıhnın başında bir kez daha bilgflerinize sunarun"dedi. Karayalçın. geçen yasama yılında da TBMM Başkanı Mustafa Kalemli ve Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet lyimsça'yı ziyaret ederek, kendisiyle ilgili yargı yolımun açılmasını istemişti. Söz konusu davalarda dokunulmazhğı nedeniyle sa\r unması alınamadıgı için Karayalçın'la ilgili işlem yapılamadığı, aynı davalarda yargılanan diğer yöneticilerin beraat ettiği bildirildi. uyguladığı ekonomik poli- tıkalarla işçi ve emekçılen yoksulluk sınınnın altında yaşamaya mahkûm ettığini sa\ıınarak özelleştırmeler. işten çıkarmalar \e sendi- kasızlaştıımayla örgütsüz ve savunmasız bir toplum yaratılmaya çalışıldığını öne sürdü Türkiye"de her hak tale- binin dayak %e gözaltı ile karşıhk gördüğünü ılen sü- ren Bal. "Öteyandanadam öldürmc ile işkence yap- maktan silah \e uyuşturu- cu kaçakçıbğına dek birçok suçu işleyen çetelere doku- nulnıamakta" dıye konuş- tu. Bal. kendi işkollannda da mafya elemanlannın sendikayı dağitmayı hedef- leyen çabalanna ve güven- lik güçlennın fıılı saldın ve gözaltı uygulamalanyla karşı karşıya kaldıklannı vurguladı. TıIRMIKI AYDIN ENGİN Dış politika söz konusu oldu- ğunda "Vefa borcu, tarihten gelen dostluk, silah arkadaşlı- ğı" filan gibi teraneler duydu- ğumda beni bir gülme alır. He- le dış politikayı böylesi "temel- siz" temeller üstüne kurmaya kalkışmak büsbütün yürekler acısı. Yiğidin hakkı yiğide, Mesut Yılmaz bu tür politikacılardan değil. Devletler, hükümetlerdü- zeyindeki buluşmalarda karşı- lıklı kadeh kaldırmatörenleri sı- rasında böylesi lafiar edildiğini bilir ve böylesi laflann salt tören gereği söylendiğini bilir. Almanya Başbakanı Hetmut Kohl, Türkiye'nin Avrupa Birli- ği üyeliği üstüne "Tarih boyun- ca Türkler bizi yalnız bırakma- dı. Şimdi vefa borcunu ödeme zamanı" dediğinde, Mesut Yıl- maz bunun pratik ve somut hiç- bir anlamı olmadığını bilecek deneyimde. O zaman Bonn ge- zisi sonunda Yılmaz'ın ettiği "Ne istediysem aldım" sözleri- nin başka bir anlamı olmalı. Soruyu "Mesut Yılmaz ne is- tedi ve ne aldı" diye sormak mümkün. Ama "Kohl ne istedi ve ne verdi" diye sormak daha akıllıca gibi. Vefa îstanbuPda Bir Semttir Türkiye'nin dış ticaretinde Al- manya her zaman ya ilk sırada ya da ilk üç arasında. Türkiye, Ortadoğu'nun nüfusça, hele genç nüfusça, ayrıca yüzöl- çümce en büyük ülkesi. Türki- ye büyük ve önemli bir pazar. Ekonomisi ihracatına bağlı Al- manya, uluslararası pazarlarda dişe diş yarışıyor. Bir yandan Uzakdoğu'dan gelen Japonya, Kore, Singapur, Tayvan saldın- sını göğüslemeyeçabalıyor; bır yandan Uzakbatı'dan gelen ABD saldınsını. Bu kadar zortu bir pazarda Türkıye'yi yitirmek Almanya için çok ağır bir yara olur. Türkiye yollannda dönen herToyota, her Kia, Nissan, Da- ewoo. Suzuki, Kohl'ün uykula- nnı kaçırıyor. Otoyol, köprü, ba- raj ihalelerinde Alman firmalan- nın yer aldığı konsorsiyumlar "işi kaptıklan" zaman Kohl de mutlu oluyor. Yani Kohl bir dış ticaret orta- ğı olarak Türkiye'yi elden kaçır- mayı düşünemez bile. Dış tica- ret dış politikayla sımsıkı bağlı. Öyleyse Kohl açısından Türki- ye - Almanya ilişkilerinin sarsıl- maması önem taşır. Ortada P- KK, Yunanistan. Kıbns gibi kör- düğümler varken ilişkilerin sar- sılmamasını sağlamak ince bir tel üstünde cambazlık hüneri gerektiriyor. Bu sorunlara Avru- pa'yı ve öncelikle Almanya'yı tehdit eden uyuşturucu ticare- tini, mafyalaşma olgusunu, köktendinci yükselmeyi ekle- yin. Kohl bu çapraşık sorunlar- da Türkiye'nin desteğine muh- taç. Çiller döneminin ilkesiz. ufuksuz ve çapsız dış politika dalgalanmalan sırasında bu iliş- kiler, dış politika geleneklerinin kaldıramayacağı şantaj zorla: malarına kadar uzanmıştı. Kohl'ün Çiller'e yönelik "görüş- me boykotu"nun nedeni buy- du. Yılmaz hükümetinin işbaşına gelmesiyle birtikte Almanya, tı- kanıklıklar gösteren ılişkileri ra- yına oturtmak çabasına girdi ve Yılmaz'ın Bonn gezisıyle bu bır ölçüde sağlandı. Yanı Kohl bunu istiyordu ve istediğini aldı. İki Almanya'nın birleşmesiy- le zorlanan Alman ekonomisin- de işsizlik patlamış durumda. Özellıkle eski Doğu Almanya topraklan üstünde işsizlik ora- nının yüzde 40'lara vardığı köy ve kasabalann sayısı hiç de az değil. Kendi yurttaşlanna iş bul- makta zorianan Almanya için zaten şu anda ülkede yaşa- makta olan ve sayılan 2.5 mıl- yonu bulan TC yurttaşlan artık bir "yük" olarak algılanmakta. Bu 2.5 milyonluk kitlenin artık yaşlanan ve emeklilik dönemi- ne giren ilk kuşağı ise büsbütün yük. Bunlara Türkiye Cumhuri- yeti yurttaşlanna Avrupa işgü- cü pazannda serbest dolaşım hakkı tanınmasıyla Alman kent ve kasabalanna akacak ucuz işgücünü ekleyin. Işte bu Kohl için tam bir karabasan. Işsiz or- dusunu kabartacak, buna kar- şıhk ne kadar budansa da kınn- tılan bile bir Ortadoğu ülkesi için gözkamaştırıcı sosyal devlet kazanımlannı (hastalık, işsizlik sigortası vb.) kullanacak bir ye- ni göç dalgası Kohl'ün de sonu olur. Kohl, Türkiye'nin serbest do- laşım hakkında ısraretmemesi- ni, en azından sorunu. bilinme- yen bir tarihe ertelemesini isti- yordu. Kohl bunu da aldı. Baştaki soruya dönelim: Yıl- maz ne istiyordu ve ne aldı? Tıkanan ilişkileri düzeltmek istiyordu. Bunu elde etti. Avru- pa Topluluğu içinde salt Akde- niz ülkelerinin (Italya. Ispanya) desteğı ile Türkiye'nin yol ala- mayacağını, Almanya'nın da bu konuda inatçı davranmamasını sağlamak istiyordu. Yılmaz'ın açıklamalanna ba- kılırsa bunu da aldı. Ama Kohl'ün sözleri altı çizilerek okunduğunda ve Alman med- yasındaki değerlendirmeler di- diklendiğinde ortada ciddiye alınabılecek bir "alıp - verme" olmadığı görülüyor. Zaten orta- lıkta dolanan 'Vefa borcu" gibi teraneler de buna işaret etmek- te. Benim bildiğim Vefa Istan- bul'da bir semttir. Almanya'da böyle bir kent ya da semt yok. Dış polıtikada ise böyle duygu- lu sözlerin zaten ne anlamı var, ne onemi... POIİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Zincirin Halkaları... Ömer Lütfü Topal cınayetiyle, Abdi İpekçi ci- nayeti birbirine benziyor mu? Benzer tarafları oldukça fazla... Cinayetin işlenışi aynı ama sılahlar değişık... Her iki cinayette de aynı yöntem dıkkati çekiyor: Izleme ve pusu kurup aracın içinde öldürme... Hem İpekçi hem de Topal cinayetınde Abdul- lah Çatlı kilıt ısim... O zaman 17-18 yıl önceye dönmek. Abdı Ipek- çi'nin öldürülmesi, Mehmet AN Ağca'nın yakalan- ması, ardından Maltepe Askeri Cezaevfnden ka- çırılma olayına bakmakta yarar var: Ağca, Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçırıldık- tan sonra kimin evınde saklandı? Abdullah Çat- lı'nın cezaevinden kaçış planını kim hazırladı? O- ral Çelik! Ağca'yı 34 RF 601 plakalı özel otomo- bille Ankara'ya götüren kimler? Abdullah Çatlı, Mehmet Şener ve Yalçın Özbey! Bu otomobilın sahıbı kım? Otomobıl Mehmet Şener'ın kardeşı- nin mi? Şener. otomobili kimden satın almış? Yal- çın Özbey'den!.. Yalçın Ozbey, üç gün önce Brüksel'de yakalan- dı ancak serbest bırakıldı... Yalçın Özbey Interpol tarafindan 'kırmızı bülten- le' aranmıyor muydu? Aranıyordu! O zaman niye serbest bırakıldı? Türkiye Cumhuriyetı yetkilıleri- nin umursamazlığı nedeniyle! Bu umursamazlık, Yalçın Özbey'in 'Türkiye Cumhunyeti'mn istihbarat birimlerine olan yakın- lığından mı kaynaklanıyor? Işte bu soruya yanıt aramak zorundayız! Çünkü Özbey, daha önce de Almanya'da yakalanmış ve serbest bırakılmıştı... • • • Mehmet Şener ve Abdullah Çatlı 22 Şubat 1982'de Zürih kentinde Isviçre pohsince yakalan- madı mı? Yakalandı! Şener ve Çatlı'nın üzerinde Nevşehir'den alınmış sahte pasaport çıkmadı mı? Çıktı! Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri isvıçre'ye ne dediler? Hiçbır şey! Şener ve Çatlı'yı Isviçre poli- si ne yaptı? Her ikisinı de 48 saat sonra salıver- dü... Abdullah Çatlı, Mehmet Şener. Oral Çelık ve Yal- çın Özbey... Mehmet Şener daha sonra bu gruptan ayrıldı, PKK'yeyakın oldu. eroın ışıni 'Kürtkökenlı' kaçak- çılarla birlıkte yürüttü... Yalçın Özbey, Abdı İpekçi cinayetinde Abdullah Çatlı gibi kilit ısimdi... Abdullah Çatlı, Ömer Lütfü Topal cinayetinde de 'önemliisım' değil mıydı? Evet!.. Ama Çatlı artık yaşamıyor, öldü... Ömer Lütfü Topal cinayetinde belirli bir nokta- ya geliniyor. Sanyer Cumhuriyet Başsavcısı Veli Engin Arslan 'önemli bulgular' üzerinde duru- yor... Topal ve İpekçi cınayetlerınde ipuçlan bir nok- tada toplanıyor: Devlet içinde örgütlenmış çeteler veonların tetikçileri... Mehmet Ali Ağca, ifadelerındeAbdı ipekçi cina- yetinde planın Abdullah Çatlı, Oral Çelik ve Yafçın Ozbey tarafindan yapıldığını söylemiştir... Topal cinayetinde ise varılan nokta şudur: "7b- pal'ı öldürme planını Abdullah Çatlı yapmıştır..." • • • Asteğmen Dr. Necdet Güçlü'yü öldüren ibra- him Doğan şimdi nerededır? Türkiye Büyük Mil- let Meclısf nin sağlık merkezinde doktordur!.. Es- ki Ülkü Ocakları Genel Başkanı olan Ibrahim Do- ğan ile MHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Ali Güngör ve Dursun Cengiz Atak asteğmen Nec- det Güçlü'yü kimlenn silahıyla öldürmüştür? O za- manki rütbelerı teğmen olan Mustafa llerisoy ve Fehmi Altınbilek'ın üzerlerinekayıtlısilahlarıyla!.. Dursun Cengiz Atak, bugün hangi görevdedir? Maden Tetkik Arama Genel Müdürü! Atak'ı bugö- reve getiren kım? ANASOL-D iktidarı!.. Ankara Binnci Ağır Ceza Mahkemesı'nın 1974/91 esas. 1974/486 sayılı gerekçelı kararın- da, cinayette kullanılan sılahların numaraları ve kımlerın üzerine zimmetli olduğu yazılıdır... 1980 yılının başlarında Zonguldak'ın Devrek il- çesinde görevli olan yüzbaşı Mustafa ilerisoy'un, kışladan 5 Sten silahın kaybolmasıyla ılışkisi ne- dir? Bilinmiyor! Yüzbaşı İlerisoy daha sonra ne ol- du? Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ayrıldı ve yurtdı- şında önemli bır göreve atandı!.. Katil Ibrahim Doğan TBMM'de doktor. Mustafa llerisoy ise belkihâlâyurtdışında önemli bir görev- de bugün... Abdi İpekçi ıle Ömer Lütfü Topal cınayetı birbi- rine çok benziyor. Savcı Doğan Öz, Necdet Bu- lut, Bedrettin Cömert. Ümit Doğanay. Cevat Yurdakul Akın Özdemir ve Kemal Türkler in öl- dürülmeleri de aynı planın ürünü olarak dikkat çe- kiyor... Onun için 'Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Ka- ranlık' eylemi yetmez... Çeteler ortada, çeteler bır 'vatansever' olarak çekinmeden dolaşıyor... Sahi, Türkiye demokratik bir hukuk devleti mi- dir?.. E. Posta: Hikmet.Cetinkaya ' raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 (E ÇAGDAŞ YAYINLARI Hikmet Çetinkaya ŞERİAT PAZARI Cumhuriyet Kîtap Kulübû Çağ Pazartama A.Ş. Y«rebatan Cad. Saikımsoğüt Sok. No:9/B Cağatoğlu-lstanbul Tel:514 01 95/96 Posta çeki no:666322 .,