05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 EKİM 1997 SALI 8 DIŞ HABERLER İsrail'in baskısı ve Arafat yönetiminin ilgisizliği yüzünden halk şeriatçı Hamas'a yakınlaşıyor Fiüsthı,hapishanem..•Derieyen: OZLEM YUZAK Bır yanda süreklı abluka uygulayan ve Filistinlilen insan yenne koymayan bir İsrail, öte yanda halkı ve halkının sorun- lan ile ilgilenmeyen, boğazına kadar yolsuzluğun içine gömülmüş bir Filis- tin Özerk Yönetimi, ûstüne üstliik yar- dımlanru giderek azaltan, okullara bile ar- tık para ile öğrenci kabul eden bır Bir- leşmiş Milletler. Üstelik böyle bir ortam- da giderek daha da güçlenen, sundu- gu sosyal hizmetler ve para yardımla- n ile halkı kendisine çeken köktendin- ci Hamas örgûtü. tsrail'de yayımlanan Ha'aretz gazete- si böyle bir ortamda açlıktan kınlan, tüm kişisel güvenceleri ortadan kaldınl- mış ve tüm dünyanın kendisinin karşı- sında olduğuna inanan her Filistinli 'nin, üzeri dinamit yüklü canlı bir bomba ol- duğunu söylüyor. Kudüs'te patlayan bombalar aynı şe- kilde Gazze'deki mülteci kamplannın da ûzerine düşüyor, ancak "sessizce"' Sınırlann her kapatılışı bu kamplarda tencerelerin kaynamaması, çocuklann bakımsızlıktan ölmeleri anlamına gelı- yor. Gazze Şeridi'ndekı Cıbaliye mül- teci kampında yaşam savaşı veren 32 yaştndaki 6 cocuk babası Ebu Naca 8 ay- lık hamile kansırun karnındakı bebe- ğin, tedav i ıçin gerekli parayı sağlaya- madıklan için öldüğünü söylüyor. Na- ca içinde bulunduğu durumu şu sözler- le açıklıyor: " tsrail sürekli gözdağı veri- yor. Filistln Yönetimi bizieıie ilgilenmi- yor. Kiroe güveBeceğiıni bilmiyonım." Bu sefaleti bugüne kadar Hamas yar- dımlannı reddettiği için yaşadığını be- lirten Naca, "Şcriat ideoiojisinden uzak, laik bir eğitim gördüm. Hamas'ın güdü- mü altına girerek tsraiTde bir gün yent- den çalışmaya başlama şansımı \ itirecc- ğimden hep korkturıı. Anıa artık gücüm kalmadı. giderek Hamas'a doğnı çekü- diğinıi hissediyorum** dıyor. Gazze'de Bırleşmiş Milletler tarafın- dan kurulan ve 50 yıldan beri faaliyet gös- teren okullar ilk kez eğitim için ücret ta- lep etmeye başladılar. Bölgedeki çocuk- lann yüzde 70'ine eğitim veren bu okul- larda artık öğrenci başına istenen aylık ücret 50 Şekel (yaklaşık 1.5 milyon li- ra). Bu yoksul bölge halkının asla kaldı- ramayacağı bir rakam olduğu için yoğun protestolara sahne oluyor. Gazze Şeri- di, çocuklann gazetecilerin arabalanna saldırarak "Bedava okuyacağunız okul istiyonız" diye bağırdıldan bir yer. Filistin halkı bundan 4 yıl önce coş- ku ile karşıladıklan Oslo Banş Anlaş- ması'na artık kuşku ile yaklaşıyor. Zira önlenndeki manzara bir zamanlar "ba- ğımsız bir devletin ilk adunlan" olarak gördükleri manzaradan çok farklı. Ciba- liye'de bir çarşı içinde kırtasiye dükka- nı işleten Muhammed El-Haldi'ye gö- re. "OsJo bir fiyasko. Bir zamanlar umut ıştgrvdı, şimdi ise Filistin halkının yıkı- niL Kazanç denirse eğer tek elde ettigi- miz bizim için kılını kıpırdatmayan bir belirsiz otorite". ABD'de öğretim üyesi olarak görev ya- pan Filistinli bilim adamı ve yazar Ed- ward SakTin görüşleri de esnaf El Hal- di'den farklı değü. Filistin lideri Yaser Arafat'ın Oslo anlaşması sırasında İsra- illilerle yaptığı görüşmede Filistin hal- kının çıkarlan doğrultusunda büyük bir hazırlık yapmadığmı ve Filistin Özerk Yönetimf nin Filistin halkının temsil- cisi olarak tanınması karşılığında bü- yük ödünler verildiğini savunuyor. Hem terör hem de yardım örgütü Beşikten mezara HamasIslamı bırdireniş hareke- ti. intihar saldınlan ile orta- lığı kana bulayan bır terör ör- gütü... Ancak şurası bırger- çek ki tüm bunların yanısı- ra Filistin halkı için olağa- nüstü bir sosyal yardım ku- ruluşu Hamas. Evlendirme kurumlann- dan toplu nikah ve sünnet- lere, anaokullanndan yetim- hanelere. öğretim kurumla- nna, yaz kamplanna hatta spor klüplerine kadar geniş biralan içinde hizmet sunu- yor. Amaç, Filistinlilerin kal- bini fethetmek ve halkı Fi- listin yönetiminin banşçı ve laik çizgisinde ilerlemekten vazgeçirmek. Hamas'ın amacına. Arafat yönetiminin yolsuzluklarla ve vaatettiğı reformlan yaşama geçirme- yerek katkıda bulunduğu da bir gerçek. Öyle ki kimi Fi- listinli Hamas'ı devlet için- de devlet olarak görüyor. Hamas"m eğitim sistemi içinde anaokullanndan ünı- versitelere kadar uzanan ge- niş bir etkinliği bulunuyor. Bunun yanı sıra Müslüman köktendinci ideolojide ne- siller yetiştirmek için bın- lerce Kuran kursu açıyor. Hamas, halkı kendi sem- patızanı haline getirmek ıçin verdığı hizmetlerden çok düşük fıyatlar talep ediyor. Örneğin Hamas'ın açtığı kli- niklerde bir hasta diş teda- visı için 10 Şekel (450 bin TL) öderken bu rakam özel bir dışçıde 5 misli oluyor. Hamas'ın yaklaşık 7 bin aı- leye hizmet verdiği belirtı- liyor. Bu da ortalama 50 bin Filistinli anlamına geliyor. Hamas kendi "mücahitieri- nin" ailelerine de bonkör davranıyor İsraıi'ekarşı ve- rilen mücadelede şehıt dü- şen her mücahit ailesine yak- KtlLTUR • SANAT laşık 9 bin FF (270 milyon lira)tutannda yardımda bu- lunuyor. Bu rakam Filistin yönetiminin şehıt düşen po- îis ve askerlerine yaptığı 350 FF'lik (10 milyon TUyardı- mın yanında astronomik sa- yılıyor. Hamas'ın kaynaklan Filistin ve israil liderleri Hamas'a asıl desteğın lran"dan geldiğini savunsa- lar da İsrail'in önde gelen gazetelerinden Maarn, tran'ın desteğinin sanıldığı kadar fazla olmadığını ve asıl paranın "uluslararası bir müyarderler ağı"ndan sağlandığını ileri sürüyor. Ehud Yaari imzalı haberde başından beri Hamas'ın Hu- meyni'nin mollalannın bas- kılanna direnerek "lslam devrimi" sloganını reddetti- ği belirtiliyor. Hamas her ne kadar Filis- tin'in içinde doğmuşsa da bu örgüte dünyanın dört bir yanından destek ve mali yar- dım yağıyor. Kısaca tanım- lanacak olursa İslami terö- rü bir müyarderler ağı des- tekliyor. Maariv gazetesi bu mılyarderler ağının 3 ayağı bulunduğunu ilen sürüyor. Biri ABD'de diğeri Doğu Avrupa'da sonuncusu ıse Basra Körfezi ülkelerinde. Bu ağın üyeleri ise 1928 yı- hnda Mısır'da kurulan Müs- lüman Kardeşler örgütünün ilkelerine bağhlıklannı sür- düren "yeni zenginler". tt MU>ardertera^nın" sınır- lan bulunmuyor. Örgütün ABD'de düzenlediğı toplan- tılardan birinde Filistin so- rununun acil olduğu ve ls- lam savaşçılannm önceliği Fihstine veımesı gerektıği ortaya atılıyor. Böylece tüm üyeler kaynaklannı Hamas'a akıtmaya başlıyorlar. Filistinliler bir yandan İsrail işgaline direnmeye çakşırken diğer yandan da açhkla boğuşıryor. Filistin yönetimi ise ilgisizlikle suçlamyor. Satın almayoluyla işgalÖzel. planlı ve bılınçli bır çaba harcanıyor Filistinlilerin ellennde kalan topraklann ve gayrimenku- lün Israillılerin eline geçmesı için. Filistin Özerk Yönetimi. Yahudile- re gayrimenkul satan Filistinlilerin idatnla cezalandınlacağını açıkla- yadursun, uzun süreden beri faali- yette olan çok geniş uluslarara- sı bir ağın pençesınde birer bırer yi- tip gidiyor elde kalan topraklar. Fransa'da yayımlanan Internati- onal Courrier dergisi lsraillılere gaynmenkul satışındaarabuluculuk yapan birtakım kişilerin olduğunu ve bu kişilerin İsrail tarafından ko- runup. hatta finanse edildiğıni be- lirtıyor. Dergi Filistin'de çıkan El Hayat gazetesine dayanarak verdi- ği haberinde. bu arabuluculann Ya- hudi Ulusal Fonu tarafından destek- lendiğinı. söz konusu arabulucula- nn "çaresiz" Filistinlileri gayri- menkullerini satmaya iknaettikle- B ir sabah uyandığımzda bir de bakacaksınız ki yaşadığınız topraklar artık size ait değü... nni, bu kişilere sahte pasaport te- min ettiklerini hatta yurtdışında ya- şamalanna yetecek dolgun bir ban- ka cüzdanı verdiklerini bildiriyor. Ulusal Yahudi Fonu'nun bir üye- sine göre bu kuruluşun Güney Arne- rika ile yakın bağlantılan bulunu- yor. Özellikle de Bolivya, Urugu- ay. Arjantin ve Meksika ile. Bu ül- kelerdeki bağlannlar sayesinde gay- rimenkullerinin satan Filistinlile- rin ülke dışına kaçmalanna yardım ediliyor. Bunun yanı sıra ABD ve Avru- pa'da yaşayan ve İsrail sağı ile ya- kın ilişkiler içinde olan milyarder Yahudiler'in de Hateret Cohanim ve ETadgibi radikal kuruluşlarara- cılığıyla özellikle Kudüs'te Filistin- lılere ait gayrimenkulleri satm al- dıklan belirtiliyor. Bunun en somut örneği ise ge- çen ay Kudüs'te Filistin mahallesin- de yaşanan olay. Anımsanacağı üze- re ABD'nın Miamı'de kentinde ya- şayan milyardar işadamı Irvin Mos- kovkh tarafından satın alınan bina- ya 4 İsrailli yerleşimci taşınmış ve olay büyük protesto gösterilerine ne- den olmuştu. Bu tür iddialan ortaya atan yal- nız Filistinliler ve Filistin basını değıl. İsrail'in seçkin gazetelerin- den Maariv de tsrail hükümetinin ikili oynadığmı ileri sürüyor. Gaze- te. Filistin yönetimini Yahudilere toprak satışında bulunanlan ceza- landıracağına dair karanndan ötü- rü eleştiren ve insan haklanna say- gılı olmadığını vurgulayan İsra- il'in; aslında. Filistin topraklannın Yahudilerin eline geçmesinin engel- leniyor olmasından huzursuz oldu- ğunu belirtiyor. 1917 yılında Filistinli Araplann toprağın yüzde 97.5'sine sahip ol- duklan görülüyor. Bu tarih aynı za- manda Filistin probleminin İngil- tere tarafından ortaya atıldığı döne- me denk düşüyor. 30 yıl süren ln- giliz hegemonyası sırasında Siyo- nistler Filistin topraklannın yüzde 3.5'ini ele geçınyorlar. Bu toprak- lann İngiliz hükümeti tarafından Siyonistlere transfer edildiği ileri sü- rülüyor. tngilizler sorunu 1947 yı- lında Birleşmiş Milletler'e getir- diklerinde ise topraklann yüzde 6'sı Yahudilerin eline geçmiş bulunu- yor. Filistinliler BM'de tüm bu fak- törlerin göz ardı edilerek Filistin'de bir Yahudi devleti kurulması kara- n aldığını ileri sürüyorlar. Karann alınması ile birlikte israil'in derhal Filistin topraklannın yüzde 80'nin işgal ettiği belirtiliyor. ISIIIIEILEIISı DILEK DEMIRCI Resim Sergisi 4 Ekim - 4 Kasım 97 Pazar jOni hsnç te'jûr' 1 ."0-19 90 ırası jçıc.r tettüCd EtenraPasajı Ito 206K 2 D 203 Bevoüırisaıtm TeVFac [0212I2451508 Sinema İlanlannızİçin (0212)2938978(3hat) saıı BA 3Z3NM HK tl ÜI'İÎ HS-MffiMIIS azaihaiij 21.00-24.00 arası TürkSanatMöziği Fasıl'ı Ga2etea Ero) Demek Sok. No15/A Beyoğtu-ISTANBUL Rez.: (0212) 252 47 67 (Aüas Sıneması Çıtuşı) 9\ DİNLETİLERİ ERKAN OĞUR İSMAİL DEMİRCİOĞLU Salı: 21.30 CABARETCİNE \rnavutköy Rez: 257 74 38 snüsıs\ s i rsr E JVI A L A R I MALTEPE'DE AÇILDI SİNEMA & ALIŞVERİŞ ve EĞLENCE MERKEZİ Atafurk Cd No 41 / MAfEPE (Beled ye Yanı] Tel 0 216 442 60 30 KOMPLO TEORISI HAMAM SALON A SALON B LADY İLE SOKAK KOPEGI SALON C 1 1 1 5 - 1 3 . 4 5 - . 1 6 . 1 5 - 1 8 . 4 5 - 2 1 . 1 5 K A R Y A L E T M E S İ D I R ISTANBUL BÜYUKŞEHİR BELEMYESI KULTUR IŞLERI DAIRE BAŞKANLIOI enATATUR K K İ T A P L IG I Mele 3d No 45 Taksm • Te! (C 212 249 »-«$ Sergiler 1-31 Ekhn 1H7 Aytn Teni Kıtnplan Sergisi 1-31 Ekhn t«*7 Kartpostallurla Eski Istanbul Emafı 16-31 Ekim 1M7 T A R I K Z A F E R T U N A Y A K U L T U R M E R K E Z İ Tunel Beyoğlu • Tel (0 212) 293 12 70 Sergi 17-31 Ekkn 1997 Gezi Dıalar: Sergisi =est Seyahat AcentlEl & ^ar'h ve Toplurr dergısı <şbırhğı li . « ı »ım •»• _ _ _ _ . . . . Gül Arslan Elsanatkn Serjin 1 arHŞITia " JVLUZlK 28 Ekkn «97 Sab, S»«tj ifcOO Söyleşi- Sinema- Turk TasavvufMustkin GÖSteil "Gönülde VustK» 11»»7 Sak, Saatt ifcOO Felsefe "KiSttük Üzcnac Çejidemcler; Edebiyatve KotüMk" Guvan Turan, Grovann BooggnamiBio Dûîenteyen, Musta'a Ar 29 Ekim 1W7, Çarfamba Saat: 18«O îstanfnü'un Orta Teri "Çağdaş Turk THitrosuııun Refcrjariân Kenan Işık, Haşmet Zeybefc, Cfetön Inanç Duzenleyen An N''jf8t Nas TZT Sıneması dışındakı Türk Hava "'oflan Musiki Demeğı OazBrteyen: Fatıh Ûznur Sinema 2 KatMI Saafe 15:30 «• 19*» Sinema "Serçe" (1996) Yön.: Franco ZefSfeltı, Oyn Angela Bettıs Jonatfıafı Schaech "'jrkçe al'yazıl bütün etkinlikler ücretsizdir. BIÇAKSIRTI EROL MANİSALI AB Elmalarla Armutları Karıştırıyor Avrupa Birliği dışişleri bakanlarının hafta sonu toplantısında Türkiye tartışıldı ve sonuç çıkmadı. AB bir şeyi formüle edemiyor: Tiirkiye'yi genişleme sü- recine sokmak istemiyor, ancak bunu hem açık bir şekilde ortaya koyamıyor hem de koyar gibi görii- nüp Türkiye'ye "bir şeyler yaptırmak" istiyor. Yap- tırmak istediklerinin bir kısmı mantıklı. bir kısmı ise mantık dışı. Mantıklı olanı, Türkiye'de insan hakla- n konusunda ilerieme sağlanması. Mantıksız olanı ise yapay bir şekilde Türkiye- AB ilişkılerine monte edilen Kıbns uyuşmazlığında "esaslı birödün almak". Öyle bir ödün istiyor ki, "Ben Kıbns'ı, AB kanalı ile Yunanistan 'a ilhak edeceğim, Türkiye buna razı ol- sun" diyor. Tabii bunu böyle söylemiyor, ne diyor: Ankara; GKRY'nin, Kıbrıs Cumhuriyeti olarak ve adanın tümünü temsilen AB'ye katılmasına ses çı- karmasın diyor. Böyle birödün, adanın 5-10 yıl sonra, birGirrt ol- ması anlamına gelir. Çünkü; - AB zamanla BAB şemsiyesi içine girer. - Yunanistan Rodos ve Girit ile nasıl bir ilişki için- de bulunuyorsa, Kıbrıs ile de benzer iiişki kurar, nü- fus gönderir, yerleşir, ekonomik ve politik entegras- yon içine girer. - Zamanla Türkiye'nin ada ile ilişkisı "tecrit edil- miş" olur. Artık Türkiye'den adaya, Yunanistan'a gider gibi, vize alarak gitmek gerekir. Sözün kısası, Kıbns'taAB'nindediğiniyapmakde- mek, adayı yumuşak geçışle Yunanistan'a teslim et- mek demektir. Avrupa Birliği'nin bugün Türkiye'den istediği budur. Yunanistan açık bir şekilde şunu yapıyor Ben Türkiye'ye karşı krizi tırmandınyorum, AB'yi karşı- nızaçıkarıyorum, ABD'de Kongre'ye baskı yapıyo- rum, "Ya Kıbns7 AB kanalı ile bana vereceksin ya da soğuk savaşı sürdüreceğim" diyor. AB'nin ve Yunanistan'ın bu politikası 1995 yılı so- nunda anlaşıldığı için, "MGK, o zamanki hüküme- te rağmen, devreye girdi ve 28 Aralık 1995'te De- mirel-Denktaş deklarasyonuaçıklandı", oyun bo- zuldu. Şimdi oyunun ikinci perdesinı oynamak isti- yorlar. Genişleme sürecinde 11 ülke var, aslında Türkiye kesinlikle yok. Sadece, Kıbns'ı tereyağdan kıl çeker gibi AB'ye ve Yunanistan'a dahil edebil- mek için yeni senaryo uygulanmak isteniyor. Öyle ya, Ankara hükümeti de 12 Aralık'taki genişleme fo- toğrafı içinde" poz vermek istiyor. Bundan yarar- lanmak gerek, fırsat fırsattır. Üstelik elmalarla armut- lar birbirine karıştırılırsa, bu. Türk kamuoyunda da- ha da iyi hazmettirilebilir. Kıbns'ın yanına insan hak- lannı da koyarsınız, iş biter. Affedersiniz ama biz bu kadar geri ve aptal sanı- lan bir toplum muyuz? Inanılır gibi değil. AB zaten kararını çoktan vermış: Geleceğin Av- rupa Devleti'nde koskoca nüfuslu Türkiye'ye yer ve- rip onu, Almanya ile birlikte en tepeyeeturtmak is- temiyorlar. Bunu şimdiden açık açık söylemeye ge- rek yok. Ancak, ilişkiler gelişir ama şunu da yapın, bunu da verin diye önce alacaklannı alacaklar, son- ra yine eski tas, eskı hamam. Cumhuriyet gazete- sinde en az yüz defa yazdım, biz gerçekleri ne za- man görmeye başlayacağız? Türkiye'nin AB üyeliği ile Kıbns uyuşmazlığının uzak- tan yakından bir ilgisi bulunmamaktadır. Bunu ne kadar erken anlarsak, yann tarih kitaplannı okurken, biz bunları neden yapmışız diye hayıflanmayız. Kıb- ns'ı değil Istanbul'u da verseniz, bu, Türkiye-AB iliş- kilerini etkilemeyecektir. FİLİSTİNLİ YAZAR HALİFE 'Kadm, evinde hapis' Ateşli bır Filis- tinli militan ve fe- minist bir yazar Se- herHalife. tntifada sonrası dönemin en çok Filistinli kadın- lara zarar verdiğini savunuyor ve Inti- fada'nın sonuçla- nndan biri olarak köktendinciliğin güçlü hale geldiğini vurguluyor. u tntifada döneminde er- kekler hapishanelerde iken sokaklarda bağıran \c Filis- tin toplumuna siyasi açıdan damgasını vııran Filistin ka- dını olmuştu. Ancak İrırifa- da sonrasında köktendinci akımın daha güçlü hale gel- mesi ile ne yazık ki kaduı bu gücü kajbetti" dıyen Hali- fe, ülkenin içinde bulundu- ğu kaosta Filistinli erkekle- rin, ne kurtuluş mücadelesi- ne katkıda bulunduklan ne de ülke çıkarlanna hizmet et- tiklen halde bir dizi "fark- h uygulamalar" başlattıkla- nnı söylüyor. Filistinli yaza- ra göre kendilerinde diğer insanlann yaşamlanna mü- dahale hakkını gören bu ki- şiler, bir yandan polisin, öte yandan mahkemelerin ve yargıcın rolünü üstlendiler. Kadın ise yeniden evinin dört duvan arasına itildi. Şe- hitlenn ardından dökülen gözyaşla- n ve yakılan ağıt- lardan ibaret "göl- ge" bir yaşam sür- mek zorunda bıra- kıldı. Seher Hali- fe, son romanı "Bab as Saha"da kadına uygulanan baskının gizli yönlerini vnr- gulamaya çalıştığını söylü- yor. Fransızcaya çevrildiği ilk 10 gün içinde satış re- korlan kıran kitabın kendi ül- kesindeki radikal lslamcı- lann tepkisine yol açtığını ifade ediyor. Kudüs'teki El Aksa Cami'indeki cuma na- mazında Halife'nin sustu- nılması gerektiği söyleni- yor. Ancak tüm korkulanna karşı n Halife sessiz kalma- yı reddediyor. "Biz kadınlar köktendin- cilikten gerçekten çok korku- yoruz, çünkü Afganistan 'da ve Cezayir'de neler yaşandı- ğını gördük r diyen Halife, Batı'ya hiç güvenmediğini, çünkü bir yandan Arap dün- yasında köktendinciliğin ya- yılmasmdan ürktüklerini ile- ri sürerlerken öte yandan halkının çıkarlan doğrultu- sunda çalışmayan Arap re- jimlerindeki yolsuzluklan beslediklerini vurguluyor. İsrail, Filistin'i açlıkla terbiye etmek istiyor Bıiçı ıçn Kuttjre' EllcrlKter Koofdtrasyc^ Merkezı • (C 2 r 2i 22 T 33 90 ı israil'in, sınırlannı Filis- tinlilere herkapatışınm Filis- tin halkına maliyetı günde 8 ila 10 milyon dolar oluyor. Normal zamanlarda yüzde 29 olan işşizlik oranı, sınırlann kapatılması ve dolayısıyla Fi- listinlilerin İsrail topraklann- daki işyerlerine gidişinin en- gellenmesiyle yüzde 50 düze- yine ulaşıyor. Filistin'in 2.4 milyar dolar tutanndaki ıhracatında lsra- il'in payı yüzde 80 olduğu için yine sınırlartn kapatılma- sı ile dış tıcaret de bütünüyle felç oluyor. Filistinlilere Is- raıl topraklanna geçiş yasağı- nın olmadığı dönemlerde de Netanyahu yönetiminin aldı- ğı diğer önlemler de benzerbır tablo sergiliyor. Uluslararası topluluk tarafından Filistin Özerk Yönetimi'ne verılme- si karara bağlanan 65.5 mil- yon dolar, İsrail hükümeti ta- rafından son döneme kadar donduruimuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle