Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 EKİM 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Topal davasına
devam ediliyor
• İstanbul Haber Servisi -
" Kumarhaneler kralı"
Ömer Lütfü Topal'ın
öldürülmesi olayıyla ilgili
aralannda özel timcilerin
ve Topal'ın ortağı Ali
Fevzi Bir'in de bulunduğu
sanıklann yargılanmasına
bugün devam edılecek.
Oturumda geçen günlerde
gözaltına alınan Topal'ın
öldürülmesinde
"azmettiricı" olduğu öne
sürülen Ali Fevzi Bir'in
kimlik tespitı ve sorgusu
yapılacak.
Yılmaz-Simitis
görüşmesi
• ANKARA
(Cumhurivet Bürosu) -
Başbakan Mesut Yılmaz.
Girit'te yapılacak Balkan
zirvesınde Yunanistan
Başbakanı Kostas Simitis
ıle görüşebıleceğinı
söyledi. Başbakan Yılmaz,
dün ANAP Başkanlık
Divanı toplantısı
sonrasında gazetecilerin
sorulan üzerine.
Yunanistan Başbakanı
Simitisin Balkan
zirvesinde göriişme
talebine olumlu yanıt
verdiğini kaydederek
görüşmenin söz konusu
olduğunu. ancak
kesınleşmedığıni bildırdı.
Şen, Erdoğan'ı
yalanladı
• İstanbul Haber Servisi -
Küçükçekmece Beledıye
Başkanı Nurettın Şen.
Recep Tayyip Erdoğan'ın
Küçükçekmece
Belediyesi'ne verdiğini
ıddia ettiğı 8 trilyon lirayı
almadıklannı bıldirdi.
Erdoğan'ın
Küçükçekmece'deki ana
arterlerle ilgili bir çalışma
yapmadığını belirten ve
iddialann aksıne halen
DSP'li olduğunu
vurgulayan Şen, bugün
konuyla ilgili bir basın
açıklaması yapacak.
8 yıl davasına
iade
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Anayasa Mahkemesi,
RP'nin 8 yıllık kesintisiz
eğitımin iptali ve
"yürürlüğün
durdurulması" istemiyle
açtığı davanın dosyasını
"gerekli imzalann
bulunmadığı" gerekçesiyle
iade ettı. Yüksek
mahkeme. eksiklerin
tamamlanması için RP'ye
15 günlük süre tanıdı.
Avukatlana
beraat
• İstanbul Haber Servisi -
İstanbul Barosu'na bağh
üç avukat. cezaevinde
bulunan tutuklu ve
hükümlüler arasında
kuryelik yaptıklan
iddiasıyla yargılandıklan
davada beraat ettiler.
İstanbul 6 No'lu DGM'de
dün yapılan duruşmada
mahkeme heyeti Cihan
Tokat. Mustafa Ayzit ve
Hıdır Çiçek hakkında
kuryelik yaptıklanna
ilişkın kesın delıl
bulunmadığından
beraatlerine karar verdi.
RızaKuas
anılıyop
• İstanbul Haber Servisi -
Lastik-lş Sendikası. DİSK
ve TtP kuruculanndan
Rıza Kuas ölümünün 16.
yıldönümünde Edirnekapı
Hava Şehitliği yanındaki
mezan başında anılacak.
Kuas'ı anma töreni 30
Ekim Perşembe günü saat
11.00'de
gerçekleştirilecek.
İP'den kampanya
• SAMSUN"
(Cumhuriyet)- Işçi Partisi-
Oncü Gençlık, tarikat yurt
ve okullannın
kamulaştmlması için
kampanva başlattı. Tehvid-
i Tedrisat Kanunu'yla
kapatılan tarikat yurt ve
okullannın adım adım
açılmasıyla ülkenin
geleceğı olan gençliği
zehırledığını vurgulayan
Öncü Gençlik Genel
Başkanı Sadık Usta,
sorunun çözümü için yeni
bir yasa çıkarmaya gerek
olmadığını. anayasanın
174 maddesinde güvence
altına alınan 3 Mart 1924
tarihli Tehvid-ı Tedrisat
Kanunu'nun 2. maddesinin
uygulanmasının yeterli
olacağını söyledi.
istanbul DGM, Kanal 7 televizyonu için yardım çağnsını, halkı din ve mezhep farkı gözeterek bölme saydı
Erhakan'a 'cihat' soruşturması• RP hakkmda kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural
Savaş'ın ek kanıt olarak Anayasa Mahkemesi'ne sunacağı video kaset
nedeniyle İstanbul DGM Başsavcıhğı hazırlık soruşturması başlattı.
Savcıhğın. Erbakan'ın Kanal 7'yle ilgili konuşmasının bulunduğu video
kasetini izledikten sonra soruştunnayı derinleştirebileceği ve Erbakan
hakkında TCY'nin 312. maddesi uyannca fezleke hazırlayabileceği bildirildi.
lunduğu video kasetlen inceledikten sonra
soruşturmayı dennleştırebıleceğı ve Erbakan
hakkında TCY'nin "Halkı; suııf. ırk. din ve
mezhep farklılığı gözeterek kin ve düşmanb-
ğa tahrik" fıilinı düzenleyen 312. maddesi
uyannca fezleke hazırlayabileceği bildirildi.
RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın.
RP'li belediyelere RP'nin yayın organı ola-
HULYATOPCU
istanbul DGM Başsavcıhğı. Kanal 7 tele-
vizyonu için "cihatkanalı" diyen Refah Par-
tisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan hak-
kında hazırlık soruşturması başlattı. Savcılı-
ğın, Erbakan'm RP'h belediyelere Kanal 7 te-
lev izyonuna yardım yapmalan çağnsında bu-
rak bilinen Kanal 7 televizyonuna "cihat (din
adma sa\-aş) için" para yardımında bulunma-
lan çağnsı yaptığı video kaset İstanbul
DGM'yi harekete geçırdi. RP hakkında ka-
patma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcısı Viıral Savaş'ınl 1 Kasım'da Anayasa
Mahkemesi'ne yapacağı sözlü açıklamada
ek kanıt olarak göstermek istediği video kaset
nedeniyle İstanbul DGM Başsavcıhğı daha-
zırlık soruşturması başlattı.
Savcılık. RP Genel Başkanı Necmettin Er-
bakan'ın "Kanal 7 cihat kannlT sözlerinin
bulunduğu v ideo kasetini Kanal D televizyo-
nunda yayımlanan "Söz Fato'da" progra-
mı'ndan aldı. Savcılığın, Erbakan'ın RP'li
belediyelerden Kanal 7 televizyonuna yar-
dımda bulunmalan çağnsında bulunduğu vi-
deo kasetini izledikten sonra soruşturmayı
derinleştirebileceği bildirildi. Savcılık, so-
ruşturma sonucunda RP lideri Erbakan hak-
kında TCY'nin 312. maddesi uyannca dava
açabilecek. TCY'nin 312. maddesinin binn-
ci nkrası,"Kanunun açıkçacürüm sa>dığı bir
fiili açıkça öven veya iyi gördüğünü sövieyen
veya halkı kanuna itaatsizliğe tahrik eden
kunse" lerin 2 yıla kadar hapis cezasıyla ce-
zalandınlmasını öngörüyor
Kanunun ikinci fıkrası ise "Halkı sımf. ırk.
din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek
kin ve düsmanlığa açıkça tahrik eden kün-
se"lerin 3 yıla kadar hapıs cezasıyla cezalan-
dınlmasını öngörüyor. Ancak bu suçun ses
bantı, plak gibi araçlarla duyunılması duru-
munda cezanın bir misli arttınlacağına dik-
kat çekiliyor.
Savcıhğın, soruşturma sonucunda Erba-
kan hakkında fezleke hazırlaması bekJeni-
yor. Erbakan. Kanal 7 ile ilgili konuşmasın-
da özetle şu görüşlere yer vermişti: "İnanç
sahibi insanlann bir teteviz>ona sahip olma-
sı çok önemlidir. Televizyonu olmayan bir da-
vanın yürümesi mümkün değildir. Cihadı te-
levizyonsuzyapmakmümkün değüdir. Ölüm-
den sonra zifiri karanlıkta eğer size bir şeyin
gelip yol göstermesini istiyorsanız. bUesiniz ki
o bugün inançla Kanal 7 için vereceğiniz pa-
ra olacaktır. Ne mutlu Hakk'ın hâkimiyeti
için katkkla bulunana-.'"
Ö D P K u r u l t a y ı
Düşünceye
özgürlük çağnsı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Özgürlük ve
Dayanışma Partısi'ne
(ÖDP)destekveren
uluslararası sol partiler
"düşünce suçhılanna
özgürlük" çağnsında
birleşirken Türkıye'nin
insan haklan konusundaki
kötü notunu iyileştirmesı
gerektiğini dile getirdiler.
Fransız Komünist Partisi
Poule Forte. "Türldye'nin
insan haklan sorunlannı
çözmeden AB'ye
girmesini istemiyoruz"
dedı. ÖDP, parti"
yönetimınde kadmlara
yüzde 30'luk kota
venrken, Parti Meclisi'ne
20, 3 kışıden oluşan
Merkez Disiplın
Kurulu'na da 1 kadın aday
seçildi. ÖDP 1. Olağan
Kongre ve Konferansı
Sonuç Bildirgesı'nde.
"Dinin, sermayenin,
militarizmin egemenliğine
son vereceğu'' denıldı.
ÖDP'nin önceki gün
gerçekleştirdığı 1. Olağan
Büyük Kurultayı'nda, dile
getırilen sorunlar arasında
"insan haklan. düşünce
özgürlüğü*
1
ilk sırada yer
aldı. Yunan Dostluk ve
Mücadele Platformu'ndan
Kostas Ariagaloos da Türk
solunu uzun yıllardır
yakından izledıklerini
belirterek. "Eski dostJan
hapiste değiL ÖDP'de
bayrak sallarken.
özgürlük, dayanışma
derken görmekten
mutluluk duydukr
görüşünü dile getirdi.
Ariagaloos, Yunanistan ve
Türkıye'nin sorunlannın
zaman geçirilmeden
çözümlenmesi gerektigini
vurgulayarak, şöyle
konuştu: "Antişovenist
hareketi Yunanistan,
Kıbns ve Türkiye'de de
yaratabiliriz. Türk
solunun sadece
mücadeleci olduğunun
göstergesi değil, yenilikçi,
köktenci bir potanshelin
varlığını gösteriyor.
Yağmurderel i' nin, bütün
Kürt, Türk fudr
tutuklularuun
bırakümasını istiyonız.
Sesimizi sesinize
kaöyoruz." ÖDP 1.
Olağan Kongre \ e
Konferansı sonuç . ,.
büdirisinde, sıyasal
Islama karşı özgürlükçü,
laik bir bakış açısıyla
mücadele verileceği
vurgulandı.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART K a p a t m a d a v a s ı
RP'nin savunma
dayanakları
çurutuluyor
ALPER BALLI
KALKINMA PROGRAMI TOPLANTISI BAŞLADI
Güneydoğu'ya BMdesteği
Ekonomi Servisi - Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, Gü-
neydoğu bölgesinı kalkındınmak amacıy-
la Birleşmiş Mılletler ile sıkı bir işbırlığı-
ne gidıldiğmi belirtti. Birleşmiş Millet-
ler'ın değişen dünya koşullan karşısında
yeniden yapılanma sürecine girmesinin
çok olumlu olduğunu vurgulayan Ecevit,
Orta Asya. Balkanlar ve Baltıİc bölgelen-
ni kalkındırma projesine Türkiye'nın bü-
yük destek verdiğini söyledi.
"Birleşmiş Milletler Kalkınma Progra-
mı (UNDP) Avrupa \e Bağunsız Devleder
Topluluğu Bölge Toplannsı" dün İstan-
bul'da başladı. 3 Kasım'a kadar sürecek
toplantının ilk gününde Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit Dev-
let Bakam Salih Yüdınm, BM Türkiye
Koordinatörü Paul Van Hanswijck de
Jonge ve BM Kalkınma Programı Avru-
pa ve BDT Bölge Müdürü Anton Kru-
iderink bırer konuşma yaptı. Orta Asya,
Kafkaslar, Orta Avrupa. Balkanlar ve
Baltık Denizi ülkelennden yaklaşık 80
delegenin katıldığı toplantının ilk günün-
de aynca UNDP tarafından hazirlanan
"Küçülen Devlet" başlıklı rapor açıklan-
dı.
Türkiye'nin Orta Asya, Kafkasya ve
Balkanlar'dakı ülkelerle iyi ilişkiler kur-
mayı bir görev bildiğinı belirten Ecevit,
"Türkiye geçiş dönemini yaşayan bölge
ülkelerine çok büyük katkılarda bulun-
maktadır" dedi.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde eko-
nomik ve sosyal kalkınmanın yanı sıra
eğıtım reformlanna da önem v erdiklenni
belirten Ecevit, aynca GAP projesınde
BM Kalkınma Programf yla yakm bir iş-
birliğine girildiğıni açıkladı.
BM Türkiye Koordinatörü Paul van
Hansvvijck de Jonge, Türkıye'nin doğu
bölgelerinin kalkınmasının UNDP'nin
projeleri arasında olduğunu belirtti. Jon-
ge, aralannda BM Gıda ve Tanm Teşkila-
tı (FAO). Uluslararası Çalışma Örgütü
(ILO) ve Dünya Bankasf nın da bulundu-
ğu 10 örgütün ortak çalışma götürerek
Doğu'nun kalkınmasına yardımcı olma-
yı amaçladıklannı söyledi.
GÖR ÜŞI Av. FİKRET İLKİZ
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER RAPORU
'Türkiye dengesiz kalhmyof
İstanbul Haber Servisi - Türkıye'nin
son dönemlerde en hızlı kalkınan 10 ül-
ke arasında olmasına karşın, Birleşmiş
Milletler (BM) Kalkınma Programı ra-
porlan ve hükümet kaynaklanna göre,
bu kalkınmanın dengesiz olduğu belir-
tildi. BM Kuruluşlar Arası Sosyal Kal-
bnma Program Komitesi'nce (ISDPC)
hazırlanan raporda. "Türkiye'nin Doğu
ve Güneydoğu'sundaki illerde vaşayan-
lar,özelliklede kadınlar ve çocuklar,sağ-
lık, eğhün ve diğer hizmetierden va suıır-
Iı şekildeyararlanmaktayada hiç yarar-
lanamamaktadır" denildi.
BM Kalkınma Programı'nca yayım-
lanan Ulusal Kalkınma Raporlan ve
Türkiye'de faaliyet gösteren 10 BM ku-
ruluşunu bir araya getiren ISDPC tara-
fından hazırlanan veriler Türkiye'de
bölgeler arası uçurumu bir kez daha or-
taya koydu. Raporda. Türkiye'de okur-
yazarhic oranının yüzde 81.9 olduğu, bu
oranın Marmara ve Akdeniz böîgele-
rinde yüzde 87.5'e çıkarken, Doğu ve
Güneydoğu Anadolu'da yüzde 66'ya in-
dıği belirtildi. Okula kayıt oranının da
Marmara ve Akdeniz'de yüzde 65.7.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yüz-
de 49.1 olduğu, Türkiye ortalamasının
ise yüzde 59.8 olarak gerçekleştiği kay-
dedildi.
Raporda kişi başına düşen gelirin ise
Marmara ve Akdeniz'de 5223, Doğu ve
Güneydoğu Anadolu'da 2855 dolar ol-
duğu, Türkiye ortalamasının da 5162
dolara ulaştığı bildirildi. Ortalama ömür
beklentisinin Marmara ve Akdeniz'de
72. Doğu ve Güneydoğu'da 66.9, Tür-
kiye ortalamasında ise 68 yıl olarak be-
lirlendiği raporda şöyle denildi:
"Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki
iller. insani kalkınma açısından o kadar
geri bir dttzeyde bulunmaktadıriar kL
bu eşitsizliklerin giderilebilmesi için
planlı bir atüuna gerekduv ulmaktadır."
BM Kalkınma Programı'nın 1997 İnsa-
ni Kalkınma Endeksi'nde de Türkiye
175 ülke arasında. 74. sırada gelerek
"ota insani kalkınma" düzeyindeki ül-
keler arasında ver aldı.
ANKARA - RP'nin Ana-
yasa Mahkemesi'ndeki ka-
patma davasında savunması-
na dayanak yaptığı. anne ve
babalann çocuklanna din
eğitımi sağlama haklan ko-
nusunda Türkıye'nin "Tev-
hid-i TedrisatYasasT yönün-
den çekince koyduğu ortaya
çıktı. Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı V^ıral Savaş'ın
Anayasa Mahkemesi heyeti
önünde yapacağı sözlü açık-
lamalannda, Dışişleri Ba-
kanlığı'ndan gelen bu bilgi-
ye ve dını eğitim konusunda
uluslararası yargının verdıği
kararlara da yer vereceği öğ-
renildi.
Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcısı Savaş'ın. 21 Mayıs'ta
RP'nin kapatılması istemiy-
le açtığı davada, Anayasa
Mahkemesi heyeti dosya
üzerindeki ilk incelemesini
dün yaparken Savaş. Anaya-
sa Mahkemesi Başkanlı-
ğı'nca 11 Kasım olarak be-
lirlenen sözKi açıklama ya-
pacağı güne hazırlanıyor.
Başsavcı Savaş'ın. RP Genel
Başkanı Necmettin Erba-
kan'ın partilileri Kanal 7'ye
maddi katkıda bulunmaya
çağıran açıklamalannın
"bant çözümü"nü de sözlü
açıklamalannda iddıalanna
kanıt olarak sunacağı öğre-
nildi.
Savaş'ın aynca RP'nin 8
yıllık kesintisiz eğıtıme kar-
şı düzenlediklen eylemlere
karşı öne sürdüklen AvTupa
İnsan Haklan Sözleşmesi'ni
dayanak gösteren savunma-
sını da çürütecek kanıtlara u-
laştığı bildirildi.
RP'nin ön savunmasında
yer veTdiği ve esas hakkında-
ki savunmasında da atıfta
bulunduğu Avrupa insan
Haklan Sözleşmesi'ne ek 1
sayılı protokolün 2 madde-
si şöyle:
"Hiç künse eğitim hakkın-
dan yoksun bırakılamaz.
Devlet,eğitim veöğretim ala-
rundavükfcneceğigörevierin
yerinc getirilmesinde, ana ve
babanın bu eğitim ve öğreti-
min kendi dini ve felsefı
inançlanna göre yapümasını
sağlama haklanna saygı gös-
terir."
Türkiye'nin sözleşmenin
ek protokolünün 2 maddesi-
ne Tevhid-i Tednsat Yasası
yönünden çekince koyduğu-
na ilişkin bilgi ve belgelerin,
ıstemı üzerine, Dışişleri Ba-
kanlığı tarafından Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Sa-
vaş'a gönderildiği bildirildi.
Cumhuriyet'in elde ettiği
bilgilere göre Başsavcı Sa-
vaş, sözlü açıklamalannda
RP'nin Anayasa Mahkeme-
si'nin tersine kararlanna kar-
şın okullarda "türban yasa-
ğı"nın kaldınlması yolunda-
kı çabalanna da dikkat çeke-
rek. Avrupa İnsan Haklan
Komısyonu'nun türban ko-
nusunda verdiğı bazı karar-
lan da anlatacak Savaş'ın
Anayasa Mahkemesi'nde
türban konusunda uluslara-
rası yargı kararlanna gön-
derme yaparak şu noktalara
dikkat çekeceği öğrenildi:
- Avrupa İnsan Haklan
Komisyonu, okullarda ba-
şöıtüsü ile eğitim yapılması
konusunda Şeaay Karadur
man v e Lamiya Bulut tafa-
fından yapılan ıkı ayn baş-
vTiruyu 3 Mayıs 1993 tari-
hmde karara bağladı. Ko-
misyon, yükseköğrenimini
bir ünıversitede yapmayı se-
çen biröğrencinin bu üniver-
sıtenin düzenlemelerini ka-
bul etmiş sayılacağı görü-
şündedir. Bu düzenlemeler
farklı ınanışlardaki öğrenci-
lenn birlikteliğini (karmalı-
ğını) sağlamak amacına yö-
nelik olarak, öğrencilerin
dınsel inançlannı açığa vur-
ma özgûrlüklerinı yer ve bi-
çim bakımından sınırlayabi-
lırler. "ÖzeBikle nüfusun bü-
yük çoğunluğunun belirli bir
dine mensup olduğu ülkeler-
de, bu dinin tören ve simge-
lerinin herhangi bir yer ve bi-
çim sınuiaması olmaksızııı
sergUenmesi, sözü geçen dini
uygulamaya veya başka bir
dine mensup olan öğrenciler
üzerinde baskı oluşturabilir."
Laik üniversıteler. öğrenci-
lerin kılık kıyafetlerine iliş-
kın kurallar koyarken bazı
köktendincılerin yükseköğ-
retimde kamu düzenini boz-
malannı ve diğerlerinin
inançlanna zarar vermeme-
lerini sağlamaya özen göste-
rebilirler.
Bilım adamı, DSP Millervekıli Sayın Prof. Dr.
Hikmet Sami Türk; cuma gecesı Kanal D'de,
Güneri Cıvaoğlu'nun "Durum" programına
katıldınız. Sorumlu yazıişleri müdürlerinin ce-
zalannın ertelenmesi hakkındaki yasa ile ilgi-
li olarak bir "mutabakat"tan bahsettinız. DSP
olarak yazarlan. çızerleri kapsayan bir yasa-
dan yana olduğunuzu, ama yasanın sadece
sorumlu müdürlerle sınırlı kalması konusun-
da "mutabakata" varıldığını söyledinız.
Ne DSP olarak ne de 4.7.1997 tarihli "nof
yazınızda da böyle bir yaklaşımınız yoktu. Si-
zin "mutabakat" dedığiniz konuda tam aksi-
ne bızim "muhalefetimiz" vardı. Hükümetini-
zın görüşü: yasa sadece sorumlu yazıişleri
müdürlerini kapsasın, başkalanna dokunma-
sındı. Genişletmek istemediniz. Biz, tüm ya-
zar ve çizerlerin de yararlanacağı bir yasadan
yanaydık. DSP'nın Genel Başkanı Bülent
Ecevit, Ismail Beşikçi'nin yazdıklanndan do-
layı yüzlerce yıllık cezalarla hapishanede ol-
masını ve aydınların hapiste ömür tüketmesi-
nı utanç vericı bir durum olarak değerlendir-
mişti. Size bu sözlerı hatırlartık. Yasadan ya-
rarlanacak kişiler bakımından genişletmenin
dempkrasi adına yararlı olacağının altını çız-
dik. İlk konuştuğumuz konu bu oldu. Mec-
lis'ten geçıremeyiz dedıniz. Harta "Işık Yurt-
çu'yu bu yasa ile çıkaracaksınız ama, Eşber
Yağmurdereli'y/ hapse tıkacaksınız ve utanç
verici bir tabloyla karşı karşıya kalacaksınız"
dedim. Hukukçu olarak ne dediğımi iyi biliyo-
rum. Hatırlayın. Hükümet olarak tavrınızı da bi-
liyorum. DSP olarak yaptıklarınızı da gördüm
ve izledım. Unutmuyorum.
Düşüncelerini ıfade etmelerinden dolayı ha-
pishanede bulunan herkesin dışarı çıkmama-
sı için siz hariç, partiniz DSP, Meclis'te tavnnı
U
Kimler İçtenlikli, Kimler Değil Göreceğiz...
kanıtladı. Hatırlayın... 1 Ağustos 1997 Cuma
günü Kanal E Televizyonu'nda gazeteci Na-
hrt Duru "7. Kulvar" programında bu tasan-
yı ilk defa tartışmaya açmıştı. Yıllannjgazete-
cisı, CHP İstanbul Milletvekili Altan Oymen,
yazartan. gazetecılerı, muhabirlen, düşündü-
ğünü ıfade eden aydınlarla veya karikatur çı-
zenler ile mevkute tanımına girmeyen yayın-
larda yayıncı olmuş veya konuşrna yapmış ve
yasalarla başı derde gırmiş olanlan da bu ta-
sanya dahil ederek, onların da sorumlu mü-
dürler gibi bu tasarıdan yararlanmalarını sağ-
lamaktan yanaydı. DSP milletvekili gazeteci
Hakan Tartan, bu tasanyı demokrasi konu-
sunda atılmış olumlu bir adım olarak değer-
lendirdi. Yararlanacak kımseler açısından ge-
nişletmenin yararlı olacağını savundu. Her iki
gazeteci/ milletvekili bu yönde çalışma kara-
rı aldılar. Söz verdiler. Kendilerine değişiklik
önergelerını faksla bildirdık.
CHP milletvekili Altan Öymen sözünü tut-
tu. DSP'li gazeteci/ milletvekili yan çizdi. 13
Ağustos 1997 gece geç saatlerde, sorumlu
yazıişleri müdürleri ile ilgili erteleme yasa ta-
sarısı Meclis gündemine geldi. Televizyonda
canlı yayında sizleri izliyorduk. Görüşmeler sı-
rasında CHP milletvekilleri Altan Öymen. Ah-
met Güryüz Ketenci, Yılmaz Ateş, Celal
Topkan ve Mustafa Yıldız bu yönde değişik-
lik önergesı sundu. (13.08.1997 günlü oturum
134. bırleşim.) CHP milletvekilleri ve Refah
Partıliler bu değişiklik önerisıne "evet" oyu
verdiler. Sayın Hikmet Samı Türk, siz de evet
oyu verdiniz. Sizın partinizin milletvekilleri ve
sızin hükümetiniz "hayır" oyu kullandı... Öner-
ge reddedildi. DSP'den, sızden başka evet
oyu veren olmadı. Gazeteci kökenli Hakan
Tartan ve Ahmet Tan "oylamada" bile yoktu.
Neden? Olsalardı evet oyu verirler miydi? Hiç
sanmıyorum. Tüm yazar ve çizerlerin hapis-
haneden çıkması veya haklanndaki davalann
üç yıl süre ile ertelenmesi bakımından DSP
milletvekilleri, siz hariç evet demiyorsa; DSP
olarak "düşüncelennden dolayı insanlann
yargılanmasından ve cezalandınlmasından
yana mısınız?" DSP'nin ve bu iki milletvekilı-
nızın bendekı sicil notu bozuktur.
Aynı tasannın görüşülmesi sırasında; CHP
milletvekilleri Seyfi Oktay, Ercan Karakaş,
Şahin Ulusoy, Atila Sav, Yahya Şimşek ve
Aydın Güven Gürkan; TMK'nin geçıcı 1.
maddesi uyannca şartlı salıverilen hükümlü-
ler bakımından başka bir değişiklik önergesi
verdiler. CHP milletvekili Seyfi Oktay, Eşber
Yağmurdereli ve aynı durumda olanlan doğ-
rudan ılgilendiren değişiklik önerılerınin ge-
rekçelerini açıkladılar. Dedilerki; "...Şimdı Eş-
ber Yağmurdereli, sadece düşûncesi nede-
niyle 10 ay hüküm giyiyor. Bu suçta herhan-
gi bir tahrik söz konusu değil, bu suç, herhan-
gi bir şiddet içermiyor; doğrudan doğruya
düşûncesi nedeniyle 10 aya mahkûm oluyor.
Bu durumda şimdı ne olacak... 10ay mahkû-
mıyetinedeniyle bu defa 10 ayı değil, geçmış-
ten kaian 23 yılı da biriikte çekmek durumun-
da kalıyor. Yıllar sonra bu durum, bu insanın
başına geliyor. Şımdi, hem 'demokrasilerde
düşünce suçu yoktur, böyle kavram söz ko-
nusu değildir' diyoruz hem de düşünceyi, bu
yolla katmerii bir biçimde cezalandınyorvz.
10 ay yatacak, 23 yıl daha yatacak. Öyle sa-
nıyorum ki bu durum hepımizi üzecektir..."
CHP, bugün karşılaşılan ve Eşber Yağmurde-
reli'nın hapse atılması ile çıkan sorunu daha
o günden böylece çözmek ve "demokrasi"
yolunda bir adım daha atmak için "fırsatı" oy-
larınıza sundu. Bu önerge oylandı ve redde-
dildi. DSP yıne ret oyu kullandı.
Sorumlu yazıişleri müdürleri ile ilgili olan ta-
sarı kanunlaştı ve hapisteki gazetecılerden
sadece sorumlu müdür olanlar tahliye edildi.
Işık Yurtçu dışan çıktı. Avukat Eşber Yağmur-
dereli ise yanına "özgürlüğünü" aldı ve siz
onu Çankın Cezaevi'ne postaladınız. Şimdi
bu ayıptan nasıl kurtulacağınızı düşünüyor-
sunuz...
Hiç düşünmeyin.. DSP'lılerin haberi olsun...
CHP milletvekilelri Önder Sav, Prof. Dr. Oya
Araslı, Nihat Matkap, Atila Sav ve Yılmaz
Ateş hazırtadıkları tasarı ile TMK'nin geçıcı 1.
maddesinin son fıkrasının değiştirilmesini is-
tiyorlar. 24 Ekim 1997 günü Meclis'te basın
toplantısı yaparak gerekçelerini kamuoyuna
açıkladılar. Sözünü ettiğim sorumlu yazıişleri
müdürleri ıle ilgili olan tasannın TBMM'de ko-
nuşulması sırasındakı DSP tavrına da gön-
derme yaparak, "13.8.1997 tarihinde CHP
milletvekiliarkadaşlanmızın.. şeklindeki öner-
gesi ANAP ve DSP gruplanna mensup mil-
letvekilleri tarafından reddedilmemiş olsaydı
Eşber Yağmurdereli bugün cezaevinde olma-
yacaktı. Şımdi kimse ahlayıp vahlamasın..
timsah gözyaşlan dökmesin. CHP Grubu ola-
rakyeni biryasa önensını bugün TBMM Baş-
kanlığı'na veriyoruz, kimlerıçtenliklı kımlerde-
ğil göreceğiz" diyortar. Evet Sayın Hikmet Sa-
mi Türk ve DSP'nin dığer milletvekilleri "gö-
receğiz".
Güneri Cıvaoğlu "Durum" programında
Hikmet Sami Türk'e açık bir soru sordu.
CHP'nin bu "tasansı" karşısında tavnnız ne
olacak? Destekleriz dediniz, ama net tavır ko-
nusunda net değilsiniz. DSP Milletvekili Hik-
met Samı Türk bu tasarı Meclis'e gelebilirse
"evet" oyu verecektir. Öyle dedıniz. Peki ya
DSP hangi oyu kullanacak? "Özgür" avukat
Eşber Yağmurdereli'nın özgüriüğü için evet
mi diyeceksıniz? Hayır mı diyeceksiniz? "Kim-.
ler içtenlikli, kimler değil?" Milletvekillerine
tek tek sorulsun ve oylama açık yapılsın... Is-
ter misinız?
Sahi unutmadan; hükümetinizin "düşünce
özgüriüğü" konusundaki çalışmalan ne âlem-
de? Yol almanız için hapishaneye daha kaç ki-
şı istersinız? Yazar mı olsun? Romancı mı?
Avukat mı? Öğrenci mı? Kaç "gazeteci" ister-
siniz? Avrupa insan Haklan Mahkemesı'nden
daha kaç karar çıkmasını beklıyorsunuz? Top-
latılacak kitap basmamız için kaç yayıncıya ih-
tiyacınız var? Hapse atarak, kişiler için "teke
tek" yasalar yapmak daha mı kolayınıza geli-
yor?.. Düşüncelerini ifade edenlerin yargılan-
dığı TMK'nin 7. maddesinden mahkûm olmuş
"gazeteci" örneğı işinızi görür mü? Bekleyin
yakında sızi rahatlatacak, "düşünce özgüriü-
ğü" ve "demokrasiyi" konuşmanıza fırsat
verecek ve cezaevine atınca bol bol konuşa-
cağınız bir gazeteci/yazar örneği daha ge-
tıreceğım sevgıli ve sayın milletin vekilleri...