05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 EKİM 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Topal davasına devam ediliyor • İstanbul Haber Servisi - " Kumarhaneler kralı" Ömer Lütfü Topal'ın öldürülmesi olayıyla ilgili aralannda özel timcilerin ve Topal'ın ortağı Ali Fevzi Bir'in de bulunduğu sanıklann yargılanmasına bugün devam edılecek. Oturumda geçen günlerde gözaltına alınan Topal'ın öldürülmesinde "azmettiricı" olduğu öne sürülen Ali Fevzi Bir'in kimlik tespitı ve sorgusu yapılacak. Yılmaz-Simitis görüşmesi • ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Başbakan Mesut Yılmaz. Girit'te yapılacak Balkan zirvesınde Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis ıle görüşebıleceğinı söyledi. Başbakan Yılmaz, dün ANAP Başkanlık Divanı toplantısı sonrasında gazetecilerin sorulan üzerine. Yunanistan Başbakanı Simitisin Balkan zirvesinde göriişme talebine olumlu yanıt verdiğini kaydederek görüşmenin söz konusu olduğunu. ancak kesınleşmedığıni bildırdı. Şen, Erdoğan'ı yalanladı • İstanbul Haber Servisi - Küçükçekmece Beledıye Başkanı Nurettın Şen. Recep Tayyip Erdoğan'ın Küçükçekmece Belediyesi'ne verdiğini ıddia ettiğı 8 trilyon lirayı almadıklannı bıldirdi. Erdoğan'ın Küçükçekmece'deki ana arterlerle ilgili bir çalışma yapmadığını belirten ve iddialann aksıne halen DSP'li olduğunu vurgulayan Şen, bugün konuyla ilgili bir basın açıklaması yapacak. 8 yıl davasına iade • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, RP'nin 8 yıllık kesintisiz eğitımin iptali ve "yürürlüğün durdurulması" istemiyle açtığı davanın dosyasını "gerekli imzalann bulunmadığı" gerekçesiyle iade ettı. Yüksek mahkeme. eksiklerin tamamlanması için RP'ye 15 günlük süre tanıdı. Avukatlana beraat • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Barosu'na bağh üç avukat. cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlüler arasında kuryelik yaptıklan iddiasıyla yargılandıklan davada beraat ettiler. İstanbul 6 No'lu DGM'de dün yapılan duruşmada mahkeme heyeti Cihan Tokat. Mustafa Ayzit ve Hıdır Çiçek hakkında kuryelik yaptıklanna ilişkın kesın delıl bulunmadığından beraatlerine karar verdi. RızaKuas anılıyop • İstanbul Haber Servisi - Lastik-lş Sendikası. DİSK ve TtP kuruculanndan Rıza Kuas ölümünün 16. yıldönümünde Edirnekapı Hava Şehitliği yanındaki mezan başında anılacak. Kuas'ı anma töreni 30 Ekim Perşembe günü saat 11.00'de gerçekleştirilecek. İP'den kampanya • SAMSUN" (Cumhuriyet)- Işçi Partisi- Oncü Gençlık, tarikat yurt ve okullannın kamulaştmlması için kampanva başlattı. Tehvid- i Tedrisat Kanunu'yla kapatılan tarikat yurt ve okullannın adım adım açılmasıyla ülkenin geleceğı olan gençliği zehırledığını vurgulayan Öncü Gençlik Genel Başkanı Sadık Usta, sorunun çözümü için yeni bir yasa çıkarmaya gerek olmadığını. anayasanın 174 maddesinde güvence altına alınan 3 Mart 1924 tarihli Tehvid-ı Tedrisat Kanunu'nun 2. maddesinin uygulanmasının yeterli olacağını söyledi. istanbul DGM, Kanal 7 televizyonu için yardım çağnsını, halkı din ve mezhep farkı gözeterek bölme saydı Erhakan'a 'cihat' soruşturması• RP hakkmda kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın ek kanıt olarak Anayasa Mahkemesi'ne sunacağı video kaset nedeniyle İstanbul DGM Başsavcıhğı hazırlık soruşturması başlattı. Savcıhğın. Erbakan'ın Kanal 7'yle ilgili konuşmasının bulunduğu video kasetini izledikten sonra soruştunnayı derinleştirebileceği ve Erbakan hakkında TCY'nin 312. maddesi uyannca fezleke hazırlayabileceği bildirildi. lunduğu video kasetlen inceledikten sonra soruşturmayı dennleştırebıleceğı ve Erbakan hakkında TCY'nin "Halkı; suııf. ırk. din ve mezhep farklılığı gözeterek kin ve düşmanb- ğa tahrik" fıilinı düzenleyen 312. maddesi uyannca fezleke hazırlayabileceği bildirildi. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın. RP'li belediyelere RP'nin yayın organı ola- HULYATOPCU istanbul DGM Başsavcıhğı. Kanal 7 tele- vizyonu için "cihatkanalı" diyen Refah Par- tisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan hak- kında hazırlık soruşturması başlattı. Savcılı- ğın, Erbakan'm RP'h belediyelere Kanal 7 te- lev izyonuna yardım yapmalan çağnsında bu- rak bilinen Kanal 7 televizyonuna "cihat (din adma sa\-aş) için" para yardımında bulunma- lan çağnsı yaptığı video kaset İstanbul DGM'yi harekete geçırdi. RP hakkında ka- patma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcısı Viıral Savaş'ınl 1 Kasım'da Anayasa Mahkemesi'ne yapacağı sözlü açıklamada ek kanıt olarak göstermek istediği video kaset nedeniyle İstanbul DGM Başsavcıhğı daha- zırlık soruşturması başlattı. Savcılık. RP Genel Başkanı Necmettin Er- bakan'ın "Kanal 7 cihat kannlT sözlerinin bulunduğu v ideo kasetini Kanal D televizyo- nunda yayımlanan "Söz Fato'da" progra- mı'ndan aldı. Savcılığın, Erbakan'ın RP'li belediyelerden Kanal 7 televizyonuna yar- dımda bulunmalan çağnsında bulunduğu vi- deo kasetini izledikten sonra soruşturmayı derinleştirebileceği bildirildi. Savcılık, so- ruşturma sonucunda RP lideri Erbakan hak- kında TCY'nin 312. maddesi uyannca dava açabilecek. TCY'nin 312. maddesinin binn- ci nkrası,"Kanunun açıkçacürüm sa>dığı bir fiili açıkça öven veya iyi gördüğünü sövieyen veya halkı kanuna itaatsizliğe tahrik eden kunse" lerin 2 yıla kadar hapis cezasıyla ce- zalandınlmasını öngörüyor Kanunun ikinci fıkrası ise "Halkı sımf. ırk. din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düsmanlığa açıkça tahrik eden kün- se"lerin 3 yıla kadar hapıs cezasıyla cezalan- dınlmasını öngörüyor. Ancak bu suçun ses bantı, plak gibi araçlarla duyunılması duru- munda cezanın bir misli arttınlacağına dik- kat çekiliyor. Savcıhğın, soruşturma sonucunda Erba- kan hakkında fezleke hazırlaması bekJeni- yor. Erbakan. Kanal 7 ile ilgili konuşmasın- da özetle şu görüşlere yer vermişti: "İnanç sahibi insanlann bir teteviz>ona sahip olma- sı çok önemlidir. Televizyonu olmayan bir da- vanın yürümesi mümkün değildir. Cihadı te- levizyonsuzyapmakmümkün değüdir. Ölüm- den sonra zifiri karanlıkta eğer size bir şeyin gelip yol göstermesini istiyorsanız. bUesiniz ki o bugün inançla Kanal 7 için vereceğiniz pa- ra olacaktır. Ne mutlu Hakk'ın hâkimiyeti için katkkla bulunana-.'" Ö D P K u r u l t a y ı Düşünceye özgürlük çağnsı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özgürlük ve Dayanışma Partısi'ne (ÖDP)destekveren uluslararası sol partiler "düşünce suçhılanna özgürlük" çağnsında birleşirken Türkıye'nin insan haklan konusundaki kötü notunu iyileştirmesı gerektiğini dile getirdiler. Fransız Komünist Partisi Poule Forte. "Türldye'nin insan haklan sorunlannı çözmeden AB'ye girmesini istemiyoruz" dedı. ÖDP, parti" yönetimınde kadmlara yüzde 30'luk kota venrken, Parti Meclisi'ne 20, 3 kışıden oluşan Merkez Disiplın Kurulu'na da 1 kadın aday seçildi. ÖDP 1. Olağan Kongre ve Konferansı Sonuç Bildirgesı'nde. "Dinin, sermayenin, militarizmin egemenliğine son vereceğu'' denıldı. ÖDP'nin önceki gün gerçekleştirdığı 1. Olağan Büyük Kurultayı'nda, dile getırilen sorunlar arasında "insan haklan. düşünce özgürlüğü* 1 ilk sırada yer aldı. Yunan Dostluk ve Mücadele Platformu'ndan Kostas Ariagaloos da Türk solunu uzun yıllardır yakından izledıklerini belirterek. "Eski dostJan hapiste değiL ÖDP'de bayrak sallarken. özgürlük, dayanışma derken görmekten mutluluk duydukr görüşünü dile getirdi. Ariagaloos, Yunanistan ve Türkıye'nin sorunlannın zaman geçirilmeden çözümlenmesi gerektigini vurgulayarak, şöyle konuştu: "Antişovenist hareketi Yunanistan, Kıbns ve Türkiye'de de yaratabiliriz. Türk solunun sadece mücadeleci olduğunun göstergesi değil, yenilikçi, köktenci bir potanshelin varlığını gösteriyor. Yağmurderel i' nin, bütün Kürt, Türk fudr tutuklularuun bırakümasını istiyonız. Sesimizi sesinize kaöyoruz." ÖDP 1. Olağan Kongre \ e Konferansı sonuç . ,. büdirisinde, sıyasal Islama karşı özgürlükçü, laik bir bakış açısıyla mücadele verileceği vurgulandı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART K a p a t m a d a v a s ı RP'nin savunma dayanakları çurutuluyor ALPER BALLI KALKINMA PROGRAMI TOPLANTISI BAŞLADI Güneydoğu'ya BMdesteği Ekonomi Servisi - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, Gü- neydoğu bölgesinı kalkındınmak amacıy- la Birleşmiş Mılletler ile sıkı bir işbırlığı- ne gidıldiğmi belirtti. Birleşmiş Millet- ler'ın değişen dünya koşullan karşısında yeniden yapılanma sürecine girmesinin çok olumlu olduğunu vurgulayan Ecevit, Orta Asya. Balkanlar ve Baltıİc bölgelen- ni kalkındırma projesine Türkiye'nın bü- yük destek verdiğini söyledi. "Birleşmiş Milletler Kalkınma Progra- mı (UNDP) Avrupa \e Bağunsız Devleder Topluluğu Bölge Toplannsı" dün İstan- bul'da başladı. 3 Kasım'a kadar sürecek toplantının ilk gününde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit Dev- let Bakam Salih Yüdınm, BM Türkiye Koordinatörü Paul Van Hanswijck de Jonge ve BM Kalkınma Programı Avru- pa ve BDT Bölge Müdürü Anton Kru- iderink bırer konuşma yaptı. Orta Asya, Kafkaslar, Orta Avrupa. Balkanlar ve Baltık Denizi ülkelennden yaklaşık 80 delegenin katıldığı toplantının ilk günün- de aynca UNDP tarafından hazirlanan "Küçülen Devlet" başlıklı rapor açıklan- dı. Türkiye'nin Orta Asya, Kafkasya ve Balkanlar'dakı ülkelerle iyi ilişkiler kur- mayı bir görev bildiğinı belirten Ecevit, "Türkiye geçiş dönemini yaşayan bölge ülkelerine çok büyük katkılarda bulun- maktadır" dedi. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde eko- nomik ve sosyal kalkınmanın yanı sıra eğıtım reformlanna da önem v erdiklenni belirten Ecevit, aynca GAP projesınde BM Kalkınma Programf yla yakm bir iş- birliğine girildiğıni açıkladı. BM Türkiye Koordinatörü Paul van Hansvvijck de Jonge, Türkıye'nin doğu bölgelerinin kalkınmasının UNDP'nin projeleri arasında olduğunu belirtti. Jon- ge, aralannda BM Gıda ve Tanm Teşkila- tı (FAO). Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Dünya Bankasf nın da bulundu- ğu 10 örgütün ortak çalışma götürerek Doğu'nun kalkınmasına yardımcı olma- yı amaçladıklannı söyledi. GÖR ÜŞI Av. FİKRET İLKİZ BİRLEŞMİŞ MİLLETLER RAPORU 'Türkiye dengesiz kalhmyof İstanbul Haber Servisi - Türkıye'nin son dönemlerde en hızlı kalkınan 10 ül- ke arasında olmasına karşın, Birleşmiş Milletler (BM) Kalkınma Programı ra- porlan ve hükümet kaynaklanna göre, bu kalkınmanın dengesiz olduğu belir- tildi. BM Kuruluşlar Arası Sosyal Kal- bnma Program Komitesi'nce (ISDPC) hazırlanan raporda. "Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu'sundaki illerde vaşayan- lar,özelliklede kadınlar ve çocuklar,sağ- lık, eğhün ve diğer hizmetierden va suıır- Iı şekildeyararlanmaktayada hiç yarar- lanamamaktadır" denildi. BM Kalkınma Programı'nca yayım- lanan Ulusal Kalkınma Raporlan ve Türkiye'de faaliyet gösteren 10 BM ku- ruluşunu bir araya getiren ISDPC tara- fından hazırlanan veriler Türkiye'de bölgeler arası uçurumu bir kez daha or- taya koydu. Raporda. Türkiye'de okur- yazarhic oranının yüzde 81.9 olduğu, bu oranın Marmara ve Akdeniz böîgele- rinde yüzde 87.5'e çıkarken, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yüzde 66'ya in- dıği belirtildi. Okula kayıt oranının da Marmara ve Akdeniz'de yüzde 65.7. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yüz- de 49.1 olduğu, Türkiye ortalamasının ise yüzde 59.8 olarak gerçekleştiği kay- dedildi. Raporda kişi başına düşen gelirin ise Marmara ve Akdeniz'de 5223, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da 2855 dolar ol- duğu, Türkiye ortalamasının da 5162 dolara ulaştığı bildirildi. Ortalama ömür beklentisinin Marmara ve Akdeniz'de 72. Doğu ve Güneydoğu'da 66.9, Tür- kiye ortalamasında ise 68 yıl olarak be- lirlendiği raporda şöyle denildi: "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki iller. insani kalkınma açısından o kadar geri bir dttzeyde bulunmaktadıriar kL bu eşitsizliklerin giderilebilmesi için planlı bir atüuna gerekduv ulmaktadır." BM Kalkınma Programı'nın 1997 İnsa- ni Kalkınma Endeksi'nde de Türkiye 175 ülke arasında. 74. sırada gelerek "ota insani kalkınma" düzeyindeki ül- keler arasında ver aldı. ANKARA - RP'nin Ana- yasa Mahkemesi'ndeki ka- patma davasında savunması- na dayanak yaptığı. anne ve babalann çocuklanna din eğitımi sağlama haklan ko- nusunda Türkıye'nin "Tev- hid-i TedrisatYasasT yönün- den çekince koyduğu ortaya çıktı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı V^ıral Savaş'ın Anayasa Mahkemesi heyeti önünde yapacağı sözlü açık- lamalannda, Dışişleri Ba- kanlığı'ndan gelen bu bilgi- ye ve dını eğitim konusunda uluslararası yargının verdıği kararlara da yer vereceği öğ- renildi. Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcısı Savaş'ın. 21 Mayıs'ta RP'nin kapatılması istemiy- le açtığı davada, Anayasa Mahkemesi heyeti dosya üzerindeki ilk incelemesini dün yaparken Savaş. Anaya- sa Mahkemesi Başkanlı- ğı'nca 11 Kasım olarak be- lirlenen sözKi açıklama ya- pacağı güne hazırlanıyor. Başsavcı Savaş'ın. RP Genel Başkanı Necmettin Erba- kan'ın partilileri Kanal 7'ye maddi katkıda bulunmaya çağıran açıklamalannın "bant çözümü"nü de sözlü açıklamalannda iddıalanna kanıt olarak sunacağı öğre- nildi. Savaş'ın aynca RP'nin 8 yıllık kesintisiz eğıtıme kar- şı düzenlediklen eylemlere karşı öne sürdüklen AvTupa İnsan Haklan Sözleşmesi'ni dayanak gösteren savunma- sını da çürütecek kanıtlara u- laştığı bildirildi. RP'nin ön savunmasında yer veTdiği ve esas hakkında- ki savunmasında da atıfta bulunduğu Avrupa insan Haklan Sözleşmesi'ne ek 1 sayılı protokolün 2 madde- si şöyle: "Hiç künse eğitim hakkın- dan yoksun bırakılamaz. Devlet,eğitim veöğretim ala- rundavükfcneceğigörevierin yerinc getirilmesinde, ana ve babanın bu eğitim ve öğreti- min kendi dini ve felsefı inançlanna göre yapümasını sağlama haklanna saygı gös- terir." Türkiye'nin sözleşmenin ek protokolünün 2 maddesi- ne Tevhid-i Tednsat Yasası yönünden çekince koyduğu- na ilişkin bilgi ve belgelerin, ıstemı üzerine, Dışişleri Ba- kanlığı tarafından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sa- vaş'a gönderildiği bildirildi. Cumhuriyet'in elde ettiği bilgilere göre Başsavcı Sa- vaş, sözlü açıklamalannda RP'nin Anayasa Mahkeme- si'nin tersine kararlanna kar- şın okullarda "türban yasa- ğı"nın kaldınlması yolunda- kı çabalanna da dikkat çeke- rek. Avrupa İnsan Haklan Komısyonu'nun türban ko- nusunda verdiğı bazı karar- lan da anlatacak Savaş'ın Anayasa Mahkemesi'nde türban konusunda uluslara- rası yargı kararlanna gön- derme yaparak şu noktalara dikkat çekeceği öğrenildi: - Avrupa İnsan Haklan Komisyonu, okullarda ba- şöıtüsü ile eğitim yapılması konusunda Şeaay Karadur man v e Lamiya Bulut tafa- fından yapılan ıkı ayn baş- vTiruyu 3 Mayıs 1993 tari- hmde karara bağladı. Ko- misyon, yükseköğrenimini bir ünıversitede yapmayı se- çen biröğrencinin bu üniver- sıtenin düzenlemelerini ka- bul etmiş sayılacağı görü- şündedir. Bu düzenlemeler farklı ınanışlardaki öğrenci- lenn birlikteliğini (karmalı- ğını) sağlamak amacına yö- nelik olarak, öğrencilerin dınsel inançlannı açığa vur- ma özgûrlüklerinı yer ve bi- çim bakımından sınırlayabi- lırler. "ÖzeBikle nüfusun bü- yük çoğunluğunun belirli bir dine mensup olduğu ülkeler- de, bu dinin tören ve simge- lerinin herhangi bir yer ve bi- çim sınuiaması olmaksızııı sergUenmesi, sözü geçen dini uygulamaya veya başka bir dine mensup olan öğrenciler üzerinde baskı oluşturabilir." Laik üniversıteler. öğrenci- lerin kılık kıyafetlerine iliş- kın kurallar koyarken bazı köktendincılerin yükseköğ- retimde kamu düzenini boz- malannı ve diğerlerinin inançlanna zarar vermeme- lerini sağlamaya özen göste- rebilirler. Bilım adamı, DSP Millervekıli Sayın Prof. Dr. Hikmet Sami Türk; cuma gecesı Kanal D'de, Güneri Cıvaoğlu'nun "Durum" programına katıldınız. Sorumlu yazıişleri müdürlerinin ce- zalannın ertelenmesi hakkındaki yasa ile ilgi- li olarak bir "mutabakat"tan bahsettinız. DSP olarak yazarlan. çızerleri kapsayan bir yasa- dan yana olduğunuzu, ama yasanın sadece sorumlu müdürlerle sınırlı kalması konusun- da "mutabakata" varıldığını söyledinız. Ne DSP olarak ne de 4.7.1997 tarihli "nof yazınızda da böyle bir yaklaşımınız yoktu. Si- zin "mutabakat" dedığiniz konuda tam aksi- ne bızim "muhalefetimiz" vardı. Hükümetini- zın görüşü: yasa sadece sorumlu yazıişleri müdürlerini kapsasın, başkalanna dokunma- sındı. Genişletmek istemediniz. Biz, tüm ya- zar ve çizerlerin de yararlanacağı bir yasadan yanaydık. DSP'nın Genel Başkanı Bülent Ecevit, Ismail Beşikçi'nin yazdıklanndan do- layı yüzlerce yıllık cezalarla hapishanede ol- masını ve aydınların hapiste ömür tüketmesi- nı utanç vericı bir durum olarak değerlendir- mişti. Size bu sözlerı hatırlartık. Yasadan ya- rarlanacak kişiler bakımından genişletmenin dempkrasi adına yararlı olacağının altını çız- dik. İlk konuştuğumuz konu bu oldu. Mec- lis'ten geçıremeyiz dedıniz. Harta "Işık Yurt- çu'yu bu yasa ile çıkaracaksınız ama, Eşber Yağmurdereli'y/ hapse tıkacaksınız ve utanç verici bir tabloyla karşı karşıya kalacaksınız" dedim. Hukukçu olarak ne dediğımi iyi biliyo- rum. Hatırlayın. Hükümet olarak tavrınızı da bi- liyorum. DSP olarak yaptıklarınızı da gördüm ve izledım. Unutmuyorum. Düşüncelerini ıfade etmelerinden dolayı ha- pishanede bulunan herkesin dışarı çıkmama- sı için siz hariç, partiniz DSP, Meclis'te tavnnı U Kimler İçtenlikli, Kimler Değil Göreceğiz... kanıtladı. Hatırlayın... 1 Ağustos 1997 Cuma günü Kanal E Televizyonu'nda gazeteci Na- hrt Duru "7. Kulvar" programında bu tasan- yı ilk defa tartışmaya açmıştı. Yıllannjgazete- cisı, CHP İstanbul Milletvekili Altan Oymen, yazartan. gazetecılerı, muhabirlen, düşündü- ğünü ıfade eden aydınlarla veya karikatur çı- zenler ile mevkute tanımına girmeyen yayın- larda yayıncı olmuş veya konuşrna yapmış ve yasalarla başı derde gırmiş olanlan da bu ta- sanya dahil ederek, onların da sorumlu mü- dürler gibi bu tasarıdan yararlanmalarını sağ- lamaktan yanaydı. DSP milletvekili gazeteci Hakan Tartan, bu tasanyı demokrasi konu- sunda atılmış olumlu bir adım olarak değer- lendirdi. Yararlanacak kımseler açısından ge- nişletmenin yararlı olacağını savundu. Her iki gazeteci/ milletvekili bu yönde çalışma kara- rı aldılar. Söz verdiler. Kendilerine değişiklik önergelerını faksla bildirdık. CHP milletvekili Altan Öymen sözünü tut- tu. DSP'li gazeteci/ milletvekili yan çizdi. 13 Ağustos 1997 gece geç saatlerde, sorumlu yazıişleri müdürleri ile ilgili erteleme yasa ta- sarısı Meclis gündemine geldi. Televizyonda canlı yayında sizleri izliyorduk. Görüşmeler sı- rasında CHP milletvekilleri Altan Öymen. Ah- met Güryüz Ketenci, Yılmaz Ateş, Celal Topkan ve Mustafa Yıldız bu yönde değişik- lik önergesı sundu. (13.08.1997 günlü oturum 134. bırleşim.) CHP milletvekilleri ve Refah Partıliler bu değişiklik önerisıne "evet" oyu verdiler. Sayın Hikmet Samı Türk, siz de evet oyu verdiniz. Sizın partinizin milletvekilleri ve sızin hükümetiniz "hayır" oyu kullandı... Öner- ge reddedildi. DSP'den, sızden başka evet oyu veren olmadı. Gazeteci kökenli Hakan Tartan ve Ahmet Tan "oylamada" bile yoktu. Neden? Olsalardı evet oyu verirler miydi? Hiç sanmıyorum. Tüm yazar ve çizerlerin hapis- haneden çıkması veya haklanndaki davalann üç yıl süre ile ertelenmesi bakımından DSP milletvekilleri, siz hariç evet demiyorsa; DSP olarak "düşüncelennden dolayı insanlann yargılanmasından ve cezalandınlmasından yana mısınız?" DSP'nin ve bu iki milletvekilı- nızın bendekı sicil notu bozuktur. Aynı tasannın görüşülmesi sırasında; CHP milletvekilleri Seyfi Oktay, Ercan Karakaş, Şahin Ulusoy, Atila Sav, Yahya Şimşek ve Aydın Güven Gürkan; TMK'nin geçıcı 1. maddesi uyannca şartlı salıverilen hükümlü- ler bakımından başka bir değişiklik önergesi verdiler. CHP milletvekili Seyfi Oktay, Eşber Yağmurdereli ve aynı durumda olanlan doğ- rudan ılgilendiren değişiklik önerılerınin ge- rekçelerini açıkladılar. Dedilerki; "...Şimdı Eş- ber Yağmurdereli, sadece düşûncesi nede- niyle 10 ay hüküm giyiyor. Bu suçta herhan- gi bir tahrik söz konusu değil, bu suç, herhan- gi bir şiddet içermiyor; doğrudan doğruya düşûncesi nedeniyle 10 aya mahkûm oluyor. Bu durumda şimdı ne olacak... 10ay mahkû- mıyetinedeniyle bu defa 10 ayı değil, geçmış- ten kaian 23 yılı da biriikte çekmek durumun- da kalıyor. Yıllar sonra bu durum, bu insanın başına geliyor. Şımdi, hem 'demokrasilerde düşünce suçu yoktur, böyle kavram söz ko- nusu değildir' diyoruz hem de düşünceyi, bu yolla katmerii bir biçimde cezalandınyorvz. 10 ay yatacak, 23 yıl daha yatacak. Öyle sa- nıyorum ki bu durum hepımizi üzecektir..." CHP, bugün karşılaşılan ve Eşber Yağmurde- reli'nın hapse atılması ile çıkan sorunu daha o günden böylece çözmek ve "demokrasi" yolunda bir adım daha atmak için "fırsatı" oy- larınıza sundu. Bu önerge oylandı ve redde- dildi. DSP yıne ret oyu kullandı. Sorumlu yazıişleri müdürleri ile ilgili olan ta- sarı kanunlaştı ve hapisteki gazetecılerden sadece sorumlu müdür olanlar tahliye edildi. Işık Yurtçu dışan çıktı. Avukat Eşber Yağmur- dereli ise yanına "özgürlüğünü" aldı ve siz onu Çankın Cezaevi'ne postaladınız. Şimdi bu ayıptan nasıl kurtulacağınızı düşünüyor- sunuz... Hiç düşünmeyin.. DSP'lılerin haberi olsun... CHP milletvekilelri Önder Sav, Prof. Dr. Oya Araslı, Nihat Matkap, Atila Sav ve Yılmaz Ateş hazırtadıkları tasarı ile TMK'nin geçıcı 1. maddesinin son fıkrasının değiştirilmesini is- tiyorlar. 24 Ekim 1997 günü Meclis'te basın toplantısı yaparak gerekçelerini kamuoyuna açıkladılar. Sözünü ettiğim sorumlu yazıişleri müdürleri ıle ilgili olan tasannın TBMM'de ko- nuşulması sırasındakı DSP tavrına da gön- derme yaparak, "13.8.1997 tarihinde CHP milletvekiliarkadaşlanmızın.. şeklindeki öner- gesi ANAP ve DSP gruplanna mensup mil- letvekilleri tarafından reddedilmemiş olsaydı Eşber Yağmurdereli bugün cezaevinde olma- yacaktı. Şımdi kimse ahlayıp vahlamasın.. timsah gözyaşlan dökmesin. CHP Grubu ola- rakyeni biryasa önensını bugün TBMM Baş- kanlığı'na veriyoruz, kimlerıçtenliklı kımlerde- ğil göreceğiz" diyortar. Evet Sayın Hikmet Sa- mi Türk ve DSP'nin dığer milletvekilleri "gö- receğiz". Güneri Cıvaoğlu "Durum" programında Hikmet Sami Türk'e açık bir soru sordu. CHP'nin bu "tasansı" karşısında tavnnız ne olacak? Destekleriz dediniz, ama net tavır ko- nusunda net değilsiniz. DSP Milletvekili Hik- met Samı Türk bu tasarı Meclis'e gelebilirse "evet" oyu verecektir. Öyle dedıniz. Peki ya DSP hangi oyu kullanacak? "Özgür" avukat Eşber Yağmurdereli'nın özgüriüğü için evet mi diyeceksıniz? Hayır mı diyeceksiniz? "Kim-. ler içtenlikli, kimler değil?" Milletvekillerine tek tek sorulsun ve oylama açık yapılsın... Is- ter misinız? Sahi unutmadan; hükümetinizin "düşünce özgüriüğü" konusundaki çalışmalan ne âlem- de? Yol almanız için hapishaneye daha kaç ki- şı istersinız? Yazar mı olsun? Romancı mı? Avukat mı? Öğrenci mı? Kaç "gazeteci" ister- siniz? Avrupa insan Haklan Mahkemesı'nden daha kaç karar çıkmasını beklıyorsunuz? Top- latılacak kitap basmamız için kaç yayıncıya ih- tiyacınız var? Hapse atarak, kişiler için "teke tek" yasalar yapmak daha mı kolayınıza geli- yor?.. Düşüncelerini ifade edenlerin yargılan- dığı TMK'nin 7. maddesinden mahkûm olmuş "gazeteci" örneğı işinızi görür mü? Bekleyin yakında sızi rahatlatacak, "düşünce özgüriü- ğü" ve "demokrasiyi" konuşmanıza fırsat verecek ve cezaevine atınca bol bol konuşa- cağınız bir gazeteci/yazar örneği daha ge- tıreceğım sevgıli ve sayın milletin vekilleri...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle