05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 EKİM 1997 SALI HABERLER Sabiha Gökçen Antatya'da • ANKARA (AA) - Atatürk'ün manevi kızı ve ilk Türk kadın savaş pilotu Sabiha Gökçen, "Türk kadını erkekler kadar cesurdur" dedi. Antalya Endüstri Meslek Lisesi'ndekı konferansta konuşan Gökçen gençlerden Atatürk'ü anlamaya çalışmalannı isteyerek '"Eğerbunu yaparsanız, gelecekte bu ülkenin sahipleri olarak Türkiye'nin ileriye dönük ufkımu genişletmiş olursunuz" dedi. TİKKO operasyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - PKK ile işbirlıği yaparak Karadeniz bölgesınde eylemlere girişen yasadışı TKPML-TİKKO örgütüne ait olduğu iddia edilen bir yiyecek deposu ele geçirildi. Ankara Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, başkentte TÎKKO'ya yönelik bir operasyon sonucu. 5 kişi gözaltına alındı. Bu kişilerin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda 2 tabanca. 94 adet çeşitli çap ve markada mermi, Rus yapımı bir el bombası, çok sayıda gaspedilen nüfus cüzdanı bulundu. Baykal'ın tarım açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye Ziraat Odalan Birlığı (TZOB) Başkanı Faruk Yücel ve beraberindeki heyetle görüştü. CHP lideri Baykal, enflasyondan kaynaklanan en ağır sıkıntıyı tanm kesiminın yaşadığını belirterek tanmın ulusal gelir içindeki payının çok büyük ölçüde azaldığını vurguladı. Dünyanın her yerinde tanmın devlet tarafından desteklendiğini kaydeden Baykal, tanmın gerilemesi sürdükçe büyük kentlere göçün artacağına işaret etti. Hüseym Toraman anıldı • İstanbul Haber Servisi - Kocamustafapaşa'da 27 Ekim 1991'de eşinin ve pek çok görgü tanığının önünde kaçınlan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Hüseyin Toraman dün evınin önünde Uluslararası Gözaltında Kayıplara Karşı Mücadele Bültenı (ICAD) tarafından anıldı. Polis müdürteri mahkemede • İstanbul Haber Servisi - "Söylemez Kardeşler" olarak bilinen organize suç örgütü üyelerine rüşvet karşılığı yardımcı olduklan ıddiasıyla yargılanan, aralannda polis müdürlerinın de bulunduğu 10 kişiyle ilgili davaya devam edildi. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya tutuksuz sanıklar eski İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Deniz Gökçetin, eski istanbul Asayiş Şube Müdürü Sedat Demir, eski Cinayet Büro Amiri Erdal Durmaz ve Başkomiser Halim Apaydın katıldı. Sözen'in yargılanması • îstanbul Haber Servisi - İstanbul eski Büyükşehir Belediyesı Başkanı Nurettin Sözen ile eski İSKI Genel Müdürü Ergun Göknel'in de aralannda bulunduğu 11 kişinin "Personel taşıma ihalesine fesat kanştırmak" suçundan haklannda verilen beraat karannın Yargıtay tarafından bozulmasından sonra yeniden yargılanmasma îstanbuj 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Mahkeme heyeti, Yargıtay'ın bozma karanna uyulup uyulmaması konusunda heyetin dosyayı inceleyebilmesi için duruşmayı erteledi. Başbakan Yılmaz, 1998'de enerji açığının 6 milyar kilovat saat olacağını söyledi 'Niıldeerden vazgeçemeyiz'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Mesut Yılmaz. Türkiye'nin kısa za- manda enerji sıkmtısına çözüm bulabilme- si ıçın yenı termik santrallannın yanı sıra nükleer enerjiden de vazgeçemeyeceğini söyledi. Yılmaz. toplumun çevre duyarlılı- ğını saygıyla karşıladıklannı ancak bunun bilgısızliğe ve bağnazlığa dönüşmesıne göz yummayacaklannı bıldirdi. Devletin özel- leştırme politikası çerçevesinde var olan ter- mik santrallan satışa çıkanrken aynı alanda yeni yatmmlar yapılacağını açıklaması çe- lişki olarak değerlendirildi. Başbakan Yılmaz. dün Başkanlık Diva- nı toplantısının ardından yaptığı açıklama- da, Türkiye'nin enerji sıkıntısı, 30 Kasım'da yapılacak nüfus sayımı ve yerel yönetimler reformunun ele alındığını söyledi. Yılmaz, 1998 yılında ülkenin enerji açığının 6 mil- yar kilovat saat olacağını belirterek, sorunun kısa zamanda aşılmasının zorunlu olduğu- nu kaydetti. Bunun için 5 yeni termik sant- ralının yapılacağını, Yatağan ve Gökova santrallannın da baca antma tesislerinin ya- pılarak çalıştınlacağını kaydeden Yılmaz, "Türkiye'de son zamanlardaçevre konusun- da bir bilinrin ortaya çıkması memnunluk- la karşılanmaktadır. Ancak. bunun bilgisiz- liğeve bağnazlığa dönüşmesinianlayışla kar- şılayamayız. Enerji yatırunlarının çevreye zararlannın önlenmesi için azami önem gös- terikcektir'' dedi. Enerji ile çevre duyarlılığınm mantıklı bi- çimde bağdaştınlacağını kaydeden Yılmaz, ne çevre İçin enerjiden ne de enerji için çev- reden fedakârlık edilebileceğini belirtti. Enerji kesintisının Türkiye'nin sanayileşme ve eğitim çabalannı sekteye uğratacağını anlatan Yılmaz, sorunun 1991 yılından iti- baren enerji yatınmlannın ihmal edibnesin- den kaynaklandığını bıldirdi. Yılmaz, ter- mik santrallannın yanı sıra nükleer santral- lann da kurulacağinı kaydederek, "Türki- ye'de nükleerenerjiye geçmesi vazgeçflemez bir zorunluluktur" dedi. Termik santrallan zaranna özel sektöre devreden hükümetin. özelleştirme gelırle- rinden santral yapımına pay aynlacağını va- at etmesi çelişki olarak nitelendirildi. Ana- yasaya aykın olmasına karşın Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanlığı tarafından ihalesi gerçekleştirilen 10 termik santral, 1.6 mil- yar dolar karşılığvnda 20 yıllığına devredi- liyor. Başbakan Mesut Yılmaz. önceki gün Diyarbakır'dan Istanbul'a dönerken yaptığı açıklamada, 1998 yıl sonuna kadar 2 milyar dolan TEAŞ'tan, 1 milyar dolan Telsim'den olmak üzere 10 milyar dolarlık özelleştirme gerçekleştirileceğini ve sağlanacak kayna- ğın otoyol ve enerji santrallannın finansma- nında kullanılacağını bıldirdi. Buna göre, devlet 2 milyar dolarlık yatınmı, 2.2 milyar dolarlık borçlan ve 20 yılda sağlayacaklan 9 milyar dolarlık kârlanyla toplam 13 mil- yar dolar zaranna özel sektöre devredilecek santrallar karşılığında sağlayacağı 1.6 mil- yar dolarlık geliri yine santral yapımına kul- lanmayı vaat ediyor. Siyasi partiler Terörle Mücadele Yasası'nda değişikliğe temkinli yaklaşıyor Yağmıırdereli için luııut yok ANKARA/ İSTANBUL (Cumhuriyet) - Düşünce suçlusu avakat- yazar Eşber Yağmıırdereli ıçın TBMM- de de somut adun atılamı- yor. CHP'nin Yağmurdere- İı'nin özgürlüğe kavuşması- na olanak tanıyacak Terörle Mücadele Yasası degişikliği önerisine, ıktıdar gruplan ve diğer siyasi partiler temkin- li yaklaşıyor. Başbakan Me- sutYılmaz, "Türldye'yeiha- net edenterin" piyonu ol- makla suçladığı Yağmurde- reli'nın düşünce suçlusu ol- madığını savunarak pışman- lığını açıklaması durumun- da af çıkanlabileceğini söy- ledi. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit de Yağmurde- reli'ye verilen cezanın fikir suçundan değil terörist ey- lemlere katılmasından kay- naklandığını söyledi. Yağmurderelı için hükü- met ortaklan "Cumhıırbaş- kanraffi" dtşında çözüm göstermeye yanaşmıyor. Ecevit, İstanbul'dan Anka- ra'ya hareketinden önce Ata- türk Havalımanı 'nda yaptığı açıklamada. düşünce ve an- latım özgürlüğünü sadece Yağmurderelı meselesı ola- rak almadıklannı söyledi. Ecevit, **Af etme yetkisi de Cumhurbaşkanı'na aittir. Ancak mahkûm başvuruda bulu- nursa Cumhurbaşkanı da o yetki- sini kullanır. Yağmurdereli basvu- ruda bulunmadı'' dedi DSP'li AK Ilıksoy. ılke olarak "kişiseJ" yasal düzenlemelere karşı çıktıklannı be- lirterek düşünce suçlanna yönelik daha genış bir yasa degişikliği ça- lışmasının hükümet düzeyinde sür- düğüne dikkat çekti. CHP'nin ya- sa degişikliği önerisinin "Idşiye özel" yasa nıteliğinde olacagına dikkat çeken Ilıksoy. Adalet Ba- kanlığı ve Devlet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün başkanlığındaki In- t n s a n H a k l a n Demeği ve demokratik kitk örgütü ^fcitei, dün Gabtasaray Postanesi'nden Cum- hurbaşkanı, Başbakan, başbakan yardımcılan. siyasi parti genel başkanlan, grup başkanvekillerine ve parla- menterlere, "Eşber Yağmurdereli ve Düşünceye Ozgürlük" kartlan postaladılar. İHD tarafından 14 Tem- muz'dan beri her pazartesi günü gerçekleştirilen eylem öncesi basın açıklaması yapan İHD İstanbul Şube Baş- kanı Ercan Kanar, "Cezaevlerindeki tüm Eşber Yağmurderelfler, İsmail Beşikçiler serbest kalmadan düşün- ce özgüriüğünden bahsedilemez" diye konuştu. İnsan Haklan ve Mazlumlar tçkı Dayaıuşma Dernegi İstan- bul Şubesi (Marium-Der)yönetkileri de hazniadıklan " Düşüncenin Suç Otabfleceğini Düşünemryoruz" 1 kart- lannı siyasi üdertere postaİadıktan sonra İHD'nin eylemine destek verdDer. (Fotoğraf: HATlCE TUNCER) san Haklan Koordinatör Üst Kuru- lu'nun düşüncenin ifade özgürlü- ğünün genişletilmesi yönündeki çalışmalanmn tamamlanmak üze- re olduğunu bıldirdi. CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal, Cumhurbaşkanı Süteyman De- mirel ile Başbakan Mesut Yıl- maz'ın "Yagmurdereü terörsuçun- dan hüküm giydi. Her şey yasalara uygun"' yönündeki açıklamalannı kastederek, af konusunda devletin onurunun öne sürülmesinin doğru bir yaklaşım olmadığını söyledi. Yılmaz, dün ANAP Başkanlık Divanı toplantısı sonrasında yaptı- ğı açıklamada, hıç kimsenin kendi durumunu istismar ederek ülkenin bütünlüğüne aykın davranma lük- süne sahip olmadığını belirterek "Hükümetimiziki gözü ama bir ki- şinin hapistE kahnasuu istemez. A- ma bir kişinin de Türkiye'ye ihanet eden baa odaklara alet obnamaya özen göstermesi gereldr" diye ko- nuştu. Affin hangı durumlarda çı- kabileceğinin belli oiduğunu anla- tan Yılmaz, Demirel'in affına sı- cak baktığını açıkladığını kaydetti. Yağmurdereli'nin düşünce suçlusu olmadığını savunan Yılmaz, "O- lay, bötücü propagandaveTürkas- kerini tahkir etme gibi suç sayılan bireyiemdenkayTiaklanmışür" de- di. Yağmurdereli'nin tutuklanarak cezaevine gönderilmesine sert tep- ki gösteren DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un. hükü- metin bu konudaki tutumundan ra- hatsız olduğu bildirildi. DTP'nin, anayasanın 87. maddesinde deği- şiklik yapılarak Yağmurdereli için özel af çıkanlmasına yönelik bir anayasa degişikliği önerisi hazırla- dığı bildirildi. Rıdvan Budak c Geç emeklilik hak gaspı' İstanbul Haber Servisi - DlSK. Genel Başkanı Rıd- van Budak, Başbakan Me- sut Ydmaz'a, emeklilik ya- şının yükseltilmesi konu- sunda yaptığı uyanda bu- nun 'reform değU, hak gas- pı' oiduğunu söyledi. Başbakan Yılmaz'ın dünkü gazetelerde emekli- lik yaşının yükseltileceğine dair sözleri üzerine bir açıklama yapan DlSK Ge- nel Başkan Rıdvan Budak, "Sosyal güvenlikte reform- dan söz eden iktidann, so- runu yalnızca yaş sınınna indirmesi, tam anlamıyla iddialann alünda kalınması anlamına gelmektedir" de- di. Sosyal güvenlik hakkın- dan doğrudan etkilenen emekçilere söz hakkı tanm- mamasını da eleştiren Bu- dak, "4.5 milyon sigortab- nın hakkına el koymaya kal- kışmak. düpedüz bu insan- lara 'sokağa ınin' demek- tir" diye konuştu. "60 yaş- na geien bir insanı kaç TU- SİAD ayesi çahşünr" diye sorari Budak şöyie devam etti: "Bu ülkede iş gflvencesi olmadan, sosyal güvenlik kurumlan demokratik bir yapıya ka>uşturulmadan, kayıt dışı ekonomi ka> ıt altj- na alınıp tüm çahşanlar sos- yal güvenfik şemsiyesi altına ahnmadan yaş konusu taro- şıbmaz. Çahşma şansı bile olmayan insanlann 60 ya- şında emekli olmasını iste- mek. mezarda emeklilik de- mektir. Biz çözüm istiyoruz; sizler de Türkiye"nin sorun- lannı çözmek istivorsanız sırça köşklerinde yaşayan- lann değil. halkın sesine ku- lakverin." MGK'nin gündemi Kanal 7 ve terörANK\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu (MGK), ekim toplantısın- da ağrrlıldı olarak Karadeniz'deki terör ey- lemleri, ahnacak önlemier ve Kuzey Irak'ta gerçekleştınlen son sınırötesi harekâtı görü- şecek. Yunanistan'ın, Güney Kıbns Rum yo- netımıyle birlikte gerçekleştirdiği "Nikilb- ros" tatbikatının ardındanyaşananbunalımın masaya yatınlacağı toplantının önemli gün- dem maddelerinden birini RP'nin yayın or- ganı Kanal 7 ve partilı belediyelerin bu ku- ruluşa yaptıklan maddi yardımlar oluştura- cak. MGK, aylık olağan toplantısını 31 Ekim'de Çankaya Köşkü'nde Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel başkanlığında yapacak. Top- lantının ana gündemini iç ve dış güvenlik ge- lişmeleri oluşturuyor. Toplantıda, tçişleri Bakanı Murat Başesgi- oglu, hafta sonu Ordu ve Giresun ile ılçele- rindeki incelemelerine ilişkin olarak kurul üyelerini bilgilendirecek. Terör eylemlerinin yayılmasının önüne geçilmesi ve ortadan kal- dınlması için yapılacak idari düzenlemelerde toplantıda ele alınacak. Genelkurmay yetki- lilerinin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Kuzey Irak'ta gerçekleştirdiği "Şafak" ope- rasyonunun sonuçlan hakkında kurul üyele- rine brifing vermesi bekleniyor. Toplantıda, TSK'nin Kuzey Irak'ta gerçekleştirdiği hare- kâtın ardından bölgede bulunan Kürt grupla- n arasında başlayan çatışmalann da değerlen- dirileceği bildirildi. MGK'nin ekim toplan- tısında aynca, Yunanistan'ın Güney Kıbns Rum yönetimi ile birlikte gerçekleştirdiği Ni- kiforos tatbikatının ardından yaşanan Türk- Yunan gerginliği de masaya yatınlacak. MGK toplantısında, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın partililerden, "dhat Içm" Kanal 7'ye maddi katkıda bulunmala- nnı istediğı konuşmasının da gündeme gel- mesi bekleniyor. Kurul üyelerinin Kanal 7 olayı çerçevesinde irticai faaliyetlerin finan- sal desteğini ve şeriatçı vakıflar konusunu da yeniden gündeme getirecekleri bildirildi. BaşbakanJık Tera'ş Kurulu Başkanlıği'nın eşgüdümünde yürütülen RP'li belediyelerin Kanal 7'ye maddi desteklerine ilişkin soruş- turma çerçevesinde dün akşam saatlerinde Başbakanlık'ta, içişleri ve sanayi bakanlıkla- n müfettişlerinin katılımıyla bir toplantı ya- pıldı. RTUK Başkanı Prof. Orhan Oğuz'un Kanal 7 olayından önce MGK Genel Sekre- terliği'ne çağnldığı, kendisine yasadışı kuru- luşlar ve irtica nitelikli yayınlar konusunda bilgi verildiği öğrenildi. SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR Oral.Çalış[email protected] YaşarOkuyan'ı hepiniztanır- sınız. Ben daha da yakından ta- nınm, çünkü onunla aynı ceza- evinde iki sene birlikte hapis yat- tım. Daracık bir mekânda iki se- ne boyunca en çok konuştuğum MHP yöneticilerinden birisi Oku- yan'dı. Bu aynntılı bilgiyi vermemin sebebi, Yaşar Okuyan'ın iki gün önce Eşber Yağmurdereli ile il- gili yaptığı açıklama. Okuyan, Eşber Yağmurdereli'nin "fikir suçlusu" olmadığını söylüyor, devletin biriiği ve bütünlüğünü bozmak için çalıştığını belirtiyor. Bu konudaki iddialar, Eşber'in THKP-C Samsun bölge sorum- lusu olmasından kuyumcu soy- gunu yaptığına kadar uzayıp gi- diyor. Yaşar Okuyan'ı tanıdığım gibi Eşber Yağmurdereli'yi de tanı- yorum. Eşber, eski bir arkada- şım, çok uzun yıllara dayalı bir dostluğumuz olduğunu da söy- leyebilirim. Davasıru ve yargıla- ma aşamalannı da yakından iz- ledim. Eşber'in idam cezası al- masına neden olan olay, bir ku- Eşber'i Hain İlan Edenler yumcu soygunu. Kuyumcudan alınan altınlar Eşber'in kaldığı apartmanın tavan arasında bu- lunuyor. Işkence altındaki ifade- lerle kuyumcu soygununda bu- lunduğu söylenen gençlerden Eşber'in aleyhinde ifadeler alını- yor ve THKP-C Acilciler orgütü- nün liderlerinden birisi olduğu gerekçesiyle sonunda idam ce- zasına çarptınlıyor. 12 Eylül koşullannda, birtaş- ra mahkemesi böyle bir karar ve- riyor. Yargıtay da o günün hava- siyla onaylıyor. Eşber'in soygu- na katıldığına ilişkin bir iddia yok. Söz konusu soygunda ne yara- lama ne de öldürme var. Sırf iş- kence ile o zaman gencecik ço- cuklardan alınmış bir iki ifade, Eşber'in örgüt lideri olarak nite- lenmesine, en ağır cezaya çarp- tnlmasına neden oluyor. Üstelik Eşber, bu sudan iddi- alarta tam 13.5 yıl hapis yattı. Cezaevı cezaevi dolaştırıldı. CHümlerden döndü. Çekmediği eziyet ve acı kalmadı. 1978 yılın- da girdiği hapishaneden 1991 yılında tahliye edildi. Yaptığı bir konuşma nedeniyle bu kez Te- rörle Mücadele Yasası'ndan ye- niden mahkûm olunca, şartlı tahliye nedeniyle, Samsun'da i- dam karannı veren mahkeme bu kez infazını yaktı ve 22.5 yıl da- ha hapis yatacağına hükmetti. Çokfarklı suçlamalar olduğu için Eşber'in avukatlan infazjn yakıl- maması gerektiğini belirtmeleri- ne ve yasal gerekçeler göster- melerine rağmen Samsun mah- kemesi böyle bir karar verdi. Yağmurdereli sırf düşüncele- rini açıkladığı için infazı yandı. Bu nedenle 23 yıl yatmak zorun- da kalacak. Okuyan diyor ki "Eş- ber bölücü, onun fHdrieri suç." Yaşar Okuyan 12 Eyiül'de 5 bin kişinin öldürülmesinden sorum- lu olan MHP'nin yöneticiliğini yaptığı için idamdan yargılandı. Çok büyük bir moral bozukluğu içindeydi. Başkalarının ışlediği cinayetlerden kendilerinin so- rumlu tutulduklannı söylüyor. feryat ediyordu. MHP Genel Merkezi'nde o dönemde boğ- ma zinciri dahil birçok suç aleti bulunmuştu. 7 TlP'linin öldürül- mesi dahil, birçok cinayetin so- rumlusu olarak mahkûm edilen ülkücülerin hamisi yine Yaşar Okuyan ve arkadaşlanydı. Onla- n aynı avukatlar savunuyor, ay- nı siyasi hareketin bir parçası ol- maktan gurur duyuyorlartlı. Çatlı'lar, Oral Çelik'ler, Haluk Kırcı'lar, ibrahim Çrftçi'ler ki- min fıkirdaşlanydılar? Onlann ağabeyleri kimdi? Yaşar Okuyan diyebilir ki bunlann bir kısmı mahkûm oldu, ama bir kısmı da beraat etti. Ehü! Haklı da sayılır. Devlet onlara yeşil pasaportlar bile verdi. Pek] Abdi Ipekçi'yi, savcı Doğan_Öz'ü, çok değerli aydınlanmız Ümit Kaftancıoğ- lu'nu, Cavit Orhan Tütengil'i, Ümit Doğanay'ı ve Kemal Türkler'i kurtlar kuşlar mı öldür- dü? Devlet bunlann katillerini bir türiü yakalamadı. 12 Eylül döneminde ülkücü- lerin ifadelerine bakın, cinayeti kimlerin işlemiş olduğunu görür- sünüz. Yaşar Okuyan'ın ceza- evindeki halini de biliyorum. Ya- kınımızda insanlara işkence ya- pılmasına, sırf kişisel rahatını dü- şündüğü için tepki göstenmemi- zi engellemeye çalışıyordu. Yap- tıklan birçok şeyden pişman ol- duğunu da belirtiyordu. Bu ne- denle cezaevinden sonra MHP'den aynlıp ANAP'a girdi. Insanın parti degiştirmesi, kafa- yı değiştirdiği anlamına gelmi- yor. Okuyan hâlâ MHP'li. Allah onu ANAP'a bağışlasın. Cezaevinde Eşber'le de bera- ber oldum. Onun haksızlıklar karşısındaki olgun ve dirençli tu- tumunu da biliyorum. Birisinde hâlâ bitmeyen bir şo- venizm yaşıyor, diğeri ise kar- deşlik, eşitlik, özgüriük ve banş için ezalara cefalara katlanmaya devam ediyor. Bu da ülkemizin gerçeği. Değişmesi için yola de- vam edeceğiz. Cumhurbaşkanı Demirel 'Herkes sağlık hizmetinden yararlanmalı' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Cumhur- başkanı Süleyman Demi- rel, herkesin sağlık hiz- metinden yararlanması gerektiğini kaydederek. "yeşfl kart" uygulama- sıyla hastanelerde para- sızlık sonucu rehin kal- ma olaylannın kalmadı- ğını söyledi. Demirel, si- gorta sistemine geçilme- den yeşil kartın kaldınl- maması gerektiğini bil- dirdi. Demirel, dün Ankara Numune Hastanesi ve Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi işbirliğiyle düzenlenen "2. Birleşik BUünsel Sempoz\Tim"un açılış törenine katıldı. Demirel, Türkiye'de sağ- lık hizmeti ve hekimliğin dünyanın diğer ülkele- riyle yanşmak için çır- pındığını kaydederek, "İnsanlık bugün şu idrak içindedir ki, herkes sağ- hk hizmetinden yarar- lanmabdır" dedi. Yurttaşlara istenildiği kadar sağlık hizmetinin verilemediğine dikkat çeken Demirel, bunun gelir dağılımıyla da ilin- tili olduğunu söyledi. Demirel, "Eğer herhan- gi bir ülkenin nüfusunun yüzde 20'si ancak milli geUrin yüzde 4.5-5'ini ah- yorsa, bu gelir grubunun sağlık hizmetinin bedeli- ni ödevecek dunımu ol- maz. O zaman devlet devreye girer. Dünyanın her tarannda insanlann aradığı şey önce sağhk, onunla beraber eğitim hizmetleridir. Sosyal dev- let olmak gibi iddiamız ohnasa bile devlet zaten sosyal bir müessesedir. Bunlan gözetmeyen dev- let ohnaz. Herkesin sağ- hk hizmetinden yarar- landtğını devletin görme- si lazun" diye konuştu. Türkiye'nin çağa uy- ması bakımından sigorta sistemini getırmesi ge- rektiğini vurgulayan De- mirel, ödeme gücü olma- yanlann sigorta primle- rinin devlet tarafindan ödenmesi ve yeşil kartın yerini sigortaya bırak- ması gerektiğini bıldirdi. Saghk Bakanı İbra- him Ozsoy da Numune Hastanesi'nin sağlık re- formu kapsamında bi- limsel özerklik ve özel- leştirme kapsamına alı- nacağını bildirdi. Özsoy, "Finans yönünden kendi ayaklan üzerinde duran, bOimsel açıdan ve eğitim yönünden en üst seviyede hizmet veren bu ve bu- nun gibi hastanelere ken- di kendine idare şekliyle yeni bir statü kazandır- ma çahşmalan devam et- mektedir. Bürokratik en- gellerden kurtararak. ye- ni bir hüviyet kazandıra- cagimız"dedi DTP lideri Cindoruk 'Bizde enişte ve bacanak yok' ADANA (Cumhuriyet Güney tfleri Bürosu)- DTP Genel Başkanı Hüsamet- tin Cindoruk. Başbakan Mesut Ydmaz ile DYP li- deri Tansu Çffler'e gönder- me yaparak "Benim ailem- de enişte, bacanak, damat var mı" dedi. DTP'nin "müteahhitlerin ve bazı zengin işadamlannın par- tisi olmadığını" söyleyen Cindoruk. dokunulmazlık- lann daraltılması konu- sunda imza kampanyası başlatırken de DYP lideri Çiller"i kastederek "Rejim tehlikesine yol açan bir li- der yeniden iktidar olmak için çare an\or. Bunu ya- pacağına kaçacak yer ara- sa çok daha i>i olur" diye konuştu. Partisinin il binasının açılışı için Adana'ya gelen DTP Genel Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk, kent merkezindeki "fiiH mi- ting"de bir konuşma yap- tı. Milletvekilleri ve yöne- ticiler Yıldınm Aktuna, A>seliGöksov. Rıfat Serda- rogJu, Metin Işık, Mehmet Batallı ve Hamdi Üçpmar- lar'ın da eşlik ettiği Cindo- ruk "haysiyet abidesi", "inanan amgesi" ve "yok- sul halkın asukaü" olarak tanıtıldı. Hükümetebirtek şey için: demokrasi ve cumhuriyete karşı bir hü- kümetten kurtulmak içöı girdiklerini vurgulayan Cindoruk. "Bir tehhkeyi atlatnk O tehlikeye yol açan bir lider yeniden ikti- dar olmak istiyor" dedi. Türkiye'de son dört yıldır yaşanan birçok soruna " kendisini veenistesini dü- şünenler"in neden olduğu- nu öne süren DTP lideri, Başbakan Yılmaz'a da imalı eleştirilerde buluna- rak şöyle devam etti: U DTP öyle bir parti ki ge- nel başkanı benim. Benim ailemde enişte. damat, ba- canak var mı; yok. Bir ai- leye bir siyasetçi yeter. Ge- nel başkanım bugün hangi potu kıracak. eniştemiz hangi dağda keklik vura- cak diye endişe edecek du- nımunuz yok" Öte yandan DTP, DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler'in eşi Özer Çiller'in malvarlığı ile ilgili yaptığı araştırmayı, 30 Ekim per- şembe günü yapacağı bir basın toplantısı ile açıkla- yacak. Araştırmayı sürdü- ren DTP Kınkkale tl Baş- kanı ve parti kurucusu Sa- dık Avundukoğlu, konu ile ilgili olarak ABD'den de yeni bilgi ve belge edin- dikkrini söyledi. DYP lideri geri adım attı Çiller, orduya çatmaktan vazgeçti ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Muhalefete düştükten sonra eleştiri oklannı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile Türk Silahlı Kuvvetle- ri'nin (TSK) komuta ka- demesine yönlendiren Tansu Çiller, partinin ki- lit ismi Necmettin Cev- heri ve ekibinin kıskacı karşısında geri adım at- mak zorunda kaldı. Çiller. bundan böyle meydanlarda gerilimi tır- mandumayan, hedefıni sınırladığı bir yöntem iz- leyecek. Çok parçalı bir görün- tü sergileyen DYP'de Çiller, bağımsız millet- vekili Yalım Erez'm kontrolündeki ekip, mi- ting ve gezilerine katıl- mayan Mehmet Ağar ile Cevheri ve 10'a yakın millervekilinin kuşatma- sıyla sıkıntılı sürece gir- di. DYP'yi "marjinaT parti konumuna getirdi- ği, kavgacı bir tavır ta- krndığı gerekçesiyle Cevheri ve Esat Kıratn- oğhı'nun eleştirilerine hedef olan Çiller, genel başkan yardımcılan Mehmet Gölhan ve Hay- ri Kozakçıoğlu'nun da hoşnutsuzluklan nede- niyle muhalefet strateji- sinin TSK ile ilgili bölü- münde değişiklik yap- mak durumunda kaldı. DYP'nin kilit isimle- rinin, Çiller'e, "Siz bir gölgeyie kavga ediyorsu- nuz. Hedef odağmız ve mesajınız toplumda ania- şılmadı. Herkes sizin or- duyla kavga ettiğinizi sa- nıyor. Ortaya doğrudan mesaj veren ancak genel- lestirmeyi içermeyen da- ha lokalize bir söylem koymamz doğru otacak- ûr" dedikleri öğrenildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle