Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 1997 PERŞEMBE
HABERLER
Düşünce suçlusu yazann tutuklanması, Avrupa Birliği zirvesi öncesinde Dışişleri'ni sıkıntıya soktu
Yağnıurdereü huzursuzhığuANKARA (Cumhuriyet Bürosn) -
Avukat-yazar Eşber Yağımırdereli'nın
dûşünce suçu nedemyle tutuklanarak ce-
zaevine gönderilmesi. Dışişleri Bakanh-
ğı'nda büyük rahatsızlık yaratt!. Diplo-
matlar, uluslararası tepkilere dikkatçeke-
rek genişleme sürecindeki Avrupa Birli-
ği'rıin (AB) aralık ayında yapacağı Lük-
semburg zirvesi öncesinde böyle bır tu-
tuklamanm Türkıye'yi zor duruma dü-
şürdüğünü kaydettiler. Adalet Bakam Ol-
tan Sunguriu. Yağmurderelı ıçın ''özel
bir çflzüm" bulunmasma çalıştldığını
açıkladı.
Yağmurdereli'nin bölücülük propa-
gandası yaptığı gerekçesıyle cezaevine
konması, Türkiye'nin tam üyelıği içın
AB ile sıkıbir pazarlık süreci geçiren Dı-
şişleri Bakanlığı'nda rahatsızlık yarattı.
Dışişleri Bakanlığı'nda görev yapan dip-
lomatlar. Yağmurdereli'nin tutuklanma-
sı ile arahk ayı öncesinde zaten zor olan
durumun daha da kötüleştiğini vurgula-
dılar. Diplomatlar, birliğin genişlemesi
ile ilgili kesin karann ahnacağı Lüksem-
burg zırvesıne iki ayhk bir süre kaldığı-
nı anımsatarak "Bu süre içinde vapdma-
sıgereken çok kapsamh olmasada bir Ki-
leşme idi. Ancakbunun tam tersine insan
hakları konusunda A\Tupa'dan büyük
destek alan bir kişi mahkûm edildi. Du-
rura, daha da zoriaşu* dediler.
Dışışlen Bakanhğı Sözcüsü Büyükel-
çi Ömer Akbel, dün düzenlediği basın
toplantısında, bir soru üzerine Yağmur-
dereli'nin tutuklanmasını eleştiren Al-
manya Dışişleri Bakanhğı'na tepki gös-
terdi.
Sungurlu. gazetecilerin konuyla ilgili
sorulanm yanıtlarken YağmurdeTeli'nin
Çankın Cezaevi'nde "daha rahat" ola-
cağı gerekçesiyle lstanbul'daki bir tutu-
kevine korvmadığınt bildirdi. Yagmurde-
reli'nin eski mahkûmiyetinin Türk Ceza
Yasası'mn 146. maddesinden verildiğini
anımsatan Sungurlu, şu görûşleri ilettı:
"Biz eskidosyalanmaraşünyoruz,ra-
ponı filan var mı diye. Çünkü kendisi
doktora gidip rapor almaktan kaçuuyor.
Halbuki âmâ (kör) bir vatandaşınnz. Ya-
ni zannedrvorum Cıunhurbaşkanımızm
affi açısından Uygunbir raporalabilir.Fa-
kat doktora gitmcktcn inıtina ediyor. Biz
dosyalan araştınyoruz. Eski dosyalan
varsa. ona dayalı bir işlem yapma şansı
olur mu ohnaz mı ona bakaeağız. Eşber
Yağmurderelicezaevindeyatmak için di-
reniyor, ama Türk kamuoyu da Eşber
Yağrnurdereli cezaevinde yatmasın di-
yor."
CHP İçel Milletvekili FıkriSapar, Eş-
ber Yağmurdereli'nin gözaltma alınma-
sını TBMM gûndemine getirdi. Sa|lar,
Yagmurdereli'nin tutuklanmasıru "yüz-
kjzarticr olarak nitelendirdi.
Almanya Dışişleri Bakanı Kbuıs Kin-
kel, Türkiye'nin insan haklannı iyileştir-
me konusunda verdiği sözü yerine getir-
mesini istedi. EşberYağmurdereirnin ce-
zaevine kormlması ve Türkiye İnsan
Haklan Demeği Başkanı Akın Birdal'ın
hapis cezasına mahkûm olması dolayı-
sıylaBonn'dabir açıklamayapan Alman-
ya Dışişleri Bakanlığı, insan haklan ko-
nusundaki dû2enlemenin yapılmaması
halinde Türkiye'nin uluslararası alanda-
ki imajının olumsuzyönde etkileneceği-
ni belirtti. Açıklamada, Kinkel'in Al-
manya'nın Ankara Büyükelçisi HansJo-
achimVergau'a talimat vererek, Bonn' un
tutumunu Türk hükümeti nezdinde tek-
rar dile getirmesini istediği de belırtildi.
Fransa da, Türkiye'de tutuklanan avu-
kat Eşber Yagmurdereli'nin serbest bıra-
kılması çağnsında bulundu.
Dosya adli hatalarla doluEşber Yağmurdereli, Temel Hak ve Özgürlükler mitinginde 5 dakika konuştu ve
aldığı 10 ayhk ceza nedeniyle 22 yıl 6 ay hapis yatmak üzere aranmaya başladı
HALtLNEBtLER
Eşber Yağmunkreti, 8
Eylül 1991 tarihinde insan
Haklan Demeği tstanbul
Şubesı taraftndan Abıde-ı
Hürriyet Meydanı'nda dü-
zenlenen Temel Hak \e
Özgürlükler mitinginde 5
dakika konuştu ve aldığı
10ayhkcezanedeniyle 22
yıl 6 ay hapis yatmak üze-
re gözaltma alındı. Hapse
atılamadı, çünkü ınfaz
tebligatı infaz savcılığın-
da yoktu. Diğer savcılık-
larda dolaştınldı. Olmadı.
Eşber Yağmurdereli, hap-
se konulamadı.
Bu dunım, Yağmurde-
reli"nin mahkûmıyetı sü-
recindeki ılkhataya da ek-
siklik değil. Böyle adh ha-
talarla dolu bir dosya ne-
deniyle 22 yıl 6 ay hapis
yatacak Yağmurdereli..
Dosyadaki hatalardan biri
şöyle:
Yagmurdereli'nin yap-
tığı konuşmada suç unsu-
ru olup olmadığına. polis-
lertarafından konuşma sı-
rasında çekilen \ ideo ban-
dma bakılarak karar veril-
mesi gerekiyordu. Buban-
dı çeken polisin savcıhğa
vermesi, savcıhk, mahke-
me ve Yağmurdereli'nin avukatlarının bu
bandı incelemesi, bant üzerinde hukuki
tartışmanın yapılması \ e karann ona gö-
re verilmesi. işlemesi gereken normal hu-
kuki prosedürdü. Oysa mahkeme süreci
böyle işlemedi.
Dosyadaki "bantçözümü" başlıklı tu-
Yurttaşının sofrasındaki ekmek her geçen gün daha fazla azalıyor diye
özgürlüğünü, sağlığını, huzurunu tehlikeye atan Eşber Yağmurdereli mi; ikibine iki
kaja devleti yahşi düşünce yasaklanyla yönetmeye çalışan sermaye memurtarı mı?
GÖZLERİ GÖRMEYEN KİM?..
Yaptığı bir
konuşmadan dolayı
23 yıl hapis yatacak
olan Eşber
Yağmurdereli mi;
Türkiye'yi "aydınına
zulüm yapan
utançlar ülkesi"
haline getiren
mevzuat vampirleri
mi?
GÖZLERİ
GÖRMEYEN KİM?..
Özel afft
reddederek onurun
ne olduğunu
sergileyen Eşber
Yağmurdereli mi;
medya
azmanlanmn
"Türkiye'de güzel
gelişmeler oluyor"
yutturmalartna
inanan toplum mu?
GÖZLERİ
GÖRMEYEN KlM?.. DİNOZOR tnizah dergisinin son sayısından almnuşür
tırlamıyorlar, imzalan
yok...
Bu kadar da değil. Yağ-
murdereli'nin beş yıla ka-
dar ağır hapis cezası iste-
miyle yargılanmasma. 10
ay ceza almasına. infaa-
nın yanmasma ve 22 yıl 6
ay hapis yatmasına neden
olan suç kanıtı bant. yargı
süreci boyuncaortada yok.
Hukuki olarak dosyada-
ki her kanitın sanık ve avu-
katlannın incelemesine
açık olması gerekiyor.
Mahkeme, polis taraftn-
dan gönderilen bandın na-
ip hâkim Abdurrahman
Polat tarafından izlenme-
sıne karar vermiş. Naip
hâkım, kasett ızlemiş ol-
duğunu belirten bır yazı
göndermiş. Naip hâkimin
yazısında ızledigı konuş-
mada bır suç unsuru olup
olmadığına ilışkın somut
bilgi yok.
Avukatlar, mahkeme-
den kaseti ızlemek ıçin ta-
tanakta altı polis memurunun imzası bu-
lunuyor.
Ancak bu altı polis memurunun, Yag-
murdereli'nin konuşma yaptığı mitingde
görevli olduklanna ılişkin bir görev yazı-
sı dosyada yok. Bu altı kişiden üçünün tu-
tanakta imzası da yok. Tutanakta imzanrn
eksik olması "Yargrtay'ın bozma neden-
ferinden" biri. Ama karar bozulmamış.
Tutanakta imzası olan polisler ise ola-
yı ve bantlan hatırlamadıklannı, imza at-
mayı unuttuklannı, yapılan işlemleri ha-
tırlamadıklannı söylemişler.
Olayı bilmiyorlar, bantçözümleriru ha-
keme reddetmiş. Üstelik
mahkeme de kaseti izle-
memiş. Geriye birtek usu-
lüne uygun düzenlenme-
yen polisbantçözüm tuta-
nağı kalmış ve karar buna
göre verilmiş.
Yağmurdereli'nin avu-
katı, itirazında söyle diyor: "Suçlamanın
ve davanın belki de cezalandırma karan-
nın tek gerekçesi olacakdelili görme ve in-
celeme hakkı tanınmadı. Yani savunma
hakkı kısıtlandı. Bu nedenle dosyada böy-
ie bir delilin\ar oMuğunu kabuledemiyo-
ruz."
'Çeteler içeri Yağmurdereli dısarı
y
tstanbul Haber Servisi - İnsan
haklan savunucusu avukat Eş-
ber Yağmurdereü'mn. önceki
gün Çankın Cezaevı'ne götürül-
meden önce, yakınlannı görebil-
mek için Bursa ya da Saray Ce-
zaevı'ne nakledilmesim istediğı,
ancakbu isteğinin Adalet Baka-
nı Oltan Sungurlu tarafından
reddedüdiği bildirildi. Elleri ke-
lepçeli olarak cezaevine götürü-
len Yağmurdereli "ye iki uzman
doktor tarafından sağlık muaye-
nesi yapıldı. Yağmurdereli, TB-
MM'de harçlan protesto etmek
için pankart açan vc Çankın Ce-
zaevi'nde bulunan öğrencilerin
koğuşuna konuldu.
Salt düşündüklerini söylediği
için 23 yıl 3 ay hapis cezasına
çarptınlan Avukat Eşber Yağ-
murdereU'nin önceki günÇankı-
n E Tipı Cezaevi'ne gönderile-
rek cezasmın infaz edilmesine
vönelik tepkiler çığ gibi. Çeşitli
demokratik sivıl toplum örgüt-
leri, çetecilerin, işkencecilerin.
mafyanın rahatça dolaştığı bır
ülkede demokrasi savunucusu
Eşber Yağmurdereli'nin derhal
serbest bırakılmasını istediler.
Şeriatçı uygulamalar ve Su-
surluk skandalma karşı gerçek-
leştirdıkleri protestolarla önem-
li bir kamuoyu oluşturan sivil
toplum örgütleri, şimdi de dü-
şüncenin suç sayılmaması için
tepki veriyor. Aydınlık için Yurt-
taş Girişimi. Yağmurdereh'nin
gözaltına almdığı Kanal D'nin
Mecidiyeköy'deki binası önün-
de bu aİcşam saat 20.30'da bir ey-
lem yapacaklannı bildirdi. Gıri-
şim, düşünce özgürlügündenya-
na olan herkesi, mumlan ve ka-
ranfılleriyle eyleme katılmaya
davet etti.
Almanya'da bulunan yazar
Yaşar Kemal, Eşber Yağmurde-
reh'nin serbest bırakılması ıçin
çaba göstereceğini söyledi. Al-
manyaKörler Demeği de Alman
Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel'e
gönderdiğı açık mektupta, ceza-
evinekonulan YağmurdeTeh'nin
serbest bırakılması için girişim-
de bulunulmasını istedi. Yag-
murdereli'nin de üyesi olduğu
ÇHD İstanbul Şubesi ise dün ya-
zılı bir açıklama yaparak, Yağ-
murdereli'ninhenüz infaz prose-
dürütamamlanmadan, dosyada-
ki eksiklikler giderilmeden. ka-
tıldığı bir TV programı çıkışın-
da skandala dönüşen bir şekilde
gözaltma ahndığını bildirdi.
Tüm Malıye-Sen Genel Sekre-
teri Nafi Maraş da düşünce suç-
lulannm derhal serbest bırakılıp
asıl suçlu çetelerın ve savas tacir-
lerinin yargılanmasını istedikle-
rinı vurguladı. Maraş, devlet yö-
neticilerinin düşünen, konuşan.
haklannı savunan kişileri ceza-
landırmada "çok yetenekK" ol-
duğunubu"kez daha kanıtladığı-
nı sasTindu.
TYS Başkanı Ataol Behra-
mogu ve PEN Yazarlar Derneğı
Başkanı Alpa\ Kabacalı da dün
ortaklaşa bir yazılı açıklama ya-
parak, Türkiye'nin hiçbır dö-
nemde demokratik bir ülke ol-
ma mutluluğuna erişemediğıni
belirttiler.
Tanm Gıda Sen de yaptığı
açıklamada, Yağmurdereli'nin
bir an önce serbest bırakılması-
nı istedi. Eski tstanbul Barosu
Başkanı Turgut Kazan, Yön
FM'de yaptığı konuşmada, Yağ-
murdereli'nin 22 yıl değil, yal-
nızca 10 ay cezaevinde tutulabi-
leceğini söyledi. Kazan, Yağ-
murdereirnin temel infaz yasa-
sındaki şartlı salıverilmeden ya-
rarlanmadığmı iddia ederek
"1991 Nisanı'ndan önce suç işle-
miş olanlardan 3713 sayıh yasa-
ya da\ anarak salrverilenler, baş-
ka suç işleseler bile. çekilmeven
ceza süresi sonradan yeni süreye
eklenemez" dedi. Kazan konuy-
la ilgili Yargıtay karan olduğunu
da belirtti.
Rahmi Kumas
^Insan
haklan
/oruıılu
ders olmah'
ANKARA (CumhuriyetBürosu)-
Eski parlamenter, hukukçu ve eğı-
timci, BirleşmişMilletler(BM)Türk
Demeği Genel Sekreteri Rahmi Ku-
mas, insan haklan derslerinin orta-
öğretimde zorunlu ders olarak oku-
tulması gerektiğini bildirdi. Rahmi
Kumaş'ın. yann kutlanacak olan BM
Günü nedeniyle Cumhuriyet'in, in-
san haklan eğitimi ve sivil toplum
kuruluşlannm çabalan ile ilgili soru-
lanna verdiği yanıtlar şöyle:
- BM Türk DerneğL, Türkiye deki
en eskisKil toplum kuruluşlanndan
biriolarakgözeçarpıvor. 50vıh aşkın
bir süredir faaliyette. Derneğin çalış-
matanile ilgili bilgiverebilir misinu.'
- Dernek, en çok yayın alanında
çalışmış ve bu konuda başanlı ol-
muştur. Bunun yanında yetkıli kişi-
lere belli konularda konuşmalaryap-
tırmak. açıkoturumlar ve konferans-
lar düzenlemek gibi etkinlikleri de
vardır. Ancak en önemli çahşması
yayınlardır. Dernek kurulduğu gün-
den bu yana 22 kitap çıkarmışUr. Bu
- yayınlar arasında insarvhaklan konu-
sunayönelik olanlan 6 tanedir. İnsan
haklan dışında, kişilere yönehk ya-
yınlan da vardır. tlk yayın "Ata-
türk"'ün 100. doğum yılı ile ilgili
basılan armağan kitaptır. ikinci bir
armağan kitap da derneğin onur baş-
kanlanndan Hrfeı Oğuz Bekata'ya
adanmıştır. 1997 yılı UNESCO'ca
Hasan ABYücelyılı olarak ilan edil-
diğinden dolayı, Hasan Âli Yücel'e
atfen de bir kitap çıkanldı.
- Türkiye'nin insan haklan duru-
mu nedir sizce?
- İnsan haklannın algılanması yö-
nünde bize yapılan eleştirilerin bü-
yük çoğunluğu doğrudur. Yani Tür-
kiye'de insan haklan kavramına say-
gı duymak gerekiyor. Özellikle bazı
güvenlik güçlerinin, Türkiye'nin
onuruna gölge düşürecek şekilde in-
san haklannı çiğnediği bir gerçektir.
Ülkemizde insan haklan konusunda
yeterli bir başan elde edildiğini söy-
leyemeyeceğim.
-Bu kozanmçahşmalannayönelik
bOgi verebulrmisiniz?
- Gönüllü kuruluşlann katılımıy-
la ortaya çıkmaktadır bu koza. Yani
buna bireyler de demekler de katıla-
biliyor. Benzeri ilgı alanlanndaki ku-
rumlar arasında bir dayanışma da
sağlanabiliyor. Bunlar halkrn katılı-
rrunın nasıl sağlanabileceğine yöne-
lik çalışmalar yapıyorlar. Kozalann
çalışmasıyla ilgili olarak BM Türk
Derneği yetkili kılındı. İlk toplann 6
şubatta yapıldı. Çok yenı ama Anka-
ra Yerel Habitafmın birinci hazırlık
toplantısınabizimkozadakatıldı. 15
Mart'ta TÜBİTAK'ta yapılan top-
lantıda kozanın, Yerel Habitat'a kat-
kısı ne olur diye tartıştık.
IFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR Oral.Çalış!ar(5 raksnet.com.tr
Sayın Adalet Bakanı,
Aslında size ne mektup yazmak
isterim ne de uzun boyiu konuşmak.
Sizin dünya görüşünüz ve hukuk an-
layışınızla bir yere varamayacağımı-
zı biliyorum. Bu görüşlerinizi değiş-
tirmenin de mümkün olmadığını an-
layacak kadar deney sahibiyim. Siz
"Komünizmle Mücadele Dernekle-
ri"nden geliyorsunuz. Yıllarcaher de-
mokrasi ve özgürtük talebini, "Kah-
rolsun Komünistler" sloganlarıyla
ezmek istediniz.
Siz, demokratik bir Türkiye olabi-
leceğini hiçbir zaman düşünmediniz.
Otoriter bir ülkede yaşamak hep
zevkverdi size. Sizler, bir kuşaksınız.
Her askeri darbe, benzerlerinizi par-
lattı ve siyaset sannesine çıkardı. Ön-
ceki gece Eşber'le ilgili açıklamala-
rınızı ve onun Çankın'ya gönderilme-
sini izledikten sonra, bu konudaki
yargtlanm daha da pekışti.
Eşber'i iki gün boyunca eziyet
ederek dolaştırdıktan sonra Çankın
Cezaevi'ne gönderdiniz. Neden? İs-
tanbul'un onca cezaevinde, ona ya-
Oltan Sungurlu'ya Mektup
tacağı kadar bir yer bulunamadı. Ne-
den? Diyelim ki cezasını çekmek için
bir başka cezaevine gönderilmesi
gerekiyordu. O zaman da, o gece ve-
ya birkaç gece Istanbul'da kalır, son-
ra durumu göz önüne alınarak uy-
gun bir cezaevine gönderilirdi. Eş-
ber'in güvenliği için böyle yaptığını-
zı söylediğiniz an, yüreğim öfkeyle
doldu. Siz inanıyor muydunuz söyle-
diklerinize?
Tam bir hukuk skandalı yaşanır-
ken mütebbesim bir çehreyle hiçbir
şeyden haberiniz yokmuş gibi gaze-
tecilere demeçler veriyorsunuz. Ge-
ce yansı ise Eşber'i güvenlik amacıy-
la adını saklı tuttuğunuz bir cezaevi-
ne bizzat gönderdiğinizi açıklıyorsu-
nuz? Söyleyecek söz bulmakta güç-
lük çekiyorum. Yazık bu ülkeye.
Adalet Bakanı, adalet kurumunun
başındaki insan anlamınageliyor. Bir
avukat, ellerinde hiçbir yakalama ve
tutuklama karan olmayan polislerce
gözarana alınıyor. Sonra, onun hak-
kındaki yakalama karannın aranma-
sına sıra geliyor. Hakkında cinayet-
ten tutuklamakaran olanlar, hırsızlar,
esrarve eroin kaçakçılan ortalıkta ci-
rit atarken polis bir avukatı gece ya-
nsı belgesiz, evraksızgözaltına alıyor.
Adalet Bakanı olarak asıl görevi-
nizın yurttaşın hakkını aramak oldu-
ğunu hiç aklınıza getirdiniz mi? Poli-
sin bir kişiyi bilgisiz, belgesiz gözal-
tına alması halinde bunu yapan gö-
revliler hakkında yapmanızgerekli iş-
lemler bulunduğunu hiç düşündü-
nüz mü? Kesinlikle eminim ki bunu
hiç düşünmediniz. Sizin kültürünüz-
de böyle davranma alışkanlığı yok ki.
Kanunsuzluk yapan polis hakkın-
da soruşturma açtırmak gerekirken
neyaptınız? Bu kanunsuzluğun üze-
rine tüy dikerek bir avukatı, bir dü-
'şünce adamını, yangından mal kaçı-
rır gibi dağ dere tepe aşırarak hiçbir
ihtiyacını dikkate almadan Anado-
lu'nun ücra bir cezaevine yolladınız.
Öyleyapınca gözlerden ırak olacağı-
oı düşündünüz. Tıpkı Metin Gökte-
pe davasında, Gazi Mahallesi katli-
amı davasında olduğu gibi.
Siz, nasıl bir Adalet Bakanı oldu-
ğunuzu hiç sorguluyor musunuz?
Siz, bu davranışlanmzın Avrupa Bir-
liği'ne girmek isteyen bir ülkenin han-
gi hanesine yazıtacağını düşünüyor
musunuz? Akşamki kûnuşmalannız
sırasında ilginç bir şey daha söyledi-
niz: Eşber'in bölücülük nedeniyie hü-
küm giydiğini ve böyle bir konuda
yasanın değiştirilmesini Meclis'e ge-
tirmenin ve kabul ettirmenin müm-
kün olmadığını anlatarak, bu ayıbı
kendi üzerinizden atmak istediniz.
Doğru söylemiyorsunuz Sayın Ba-
kan. Geçen dönemin sonundaSey-
fi Oktay ve arkadaşları, "Yazıişleri
Müdürierinin Cezalannm Ertetenme-
si Yasası "na bir küçük ek yaparak
Eşber'in durumunda olanların da bu
kapsam içine alınmasını önerdiler.
Bu bölücülüktür şeklinde bir tartışrna
falan da yapılmadı. Refah Partililer
de öneriyi desteklediklerini açıkladı-
lar. Bu sorun orada çözülebilır, bu
ayıp ortadan kolayca kalkabilirdi. Siz
ne dediğinizi hatırlıyor musunuz?
Ben hatıriatayım. "Bu öneriye hükü-
met olarak karşıyız" dediniz.
Sizin karşı çıkmanıza rağmen,
öneri çok küçük bir farkla reddedil-
di. Burada bazı DSP'li milletvekille-
rinin tutumunu da unutmamak ge-
rek. Onlar da sizin çıkışınıza destek
verdiler.
Sayın Bakan! Sizin zihniyetinizi
çok iyi tanıyorum. Türkiye ne yazık ki
son elli yıldır sizin anlayışınızdaolan-
lar tarafından yönetiliyor. Manzara
ortada. Eşber Yağmudereli içeride,
Uğur Mumcu'nun, Abdi Ipekçi'nin
katilleri yeşil pasaportla dışanda.
Ne diyeyim; "Türkiye sizinle gurur
duyuyor!"
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Solcu ve Demokrat
Obnada
NeOlursanOI!
Devletimiz kahraman...
Polisimiz, kolluk kuvvetlerimiz gözüpek, atıigan
veatmacagibi...
Bir de gözünü kırpmadan kanunlan uygulayan
yiğrt bir Adalet Bakanı olunca...
23 yıl hapis yatacak olan Eşber Yağmurdereli,
savcılığın infaz emri bile beklenmeden yıldınm hı-
zıyla ve kıskıvrak işte böyle yakalanır...
Ite kaka arabanın içine sokuşturularak Çankı-
n'ya işte böyle postalanırt...
Devletle, siyasetle el ele, iç içe; en büyük hırsız-
lann, en büyük rezillerin, en büyük soygunculann,
en büyük katillerin, en büyük namussuzlann cirit
attığı...
Ya hiç yakalanmadığı, ya korunduğu, ya kollan-
dığı. ya dışarı kaçınldıgı, ya baş tacı edildiği ve
hızla önemli mevkilere itelendiği...
Ya da her şey ayyuka çıkıncı bu en büyüklerden
birkaçının birkaç ay yatınlarak salıverildiği bu ül-
kede...
Salt düşüncelerini açıkladı diye Eşber Yağ-
murdereli hapse mahkûm ediliyorsa eğer...
işte yaşadığımız bütün zoıiuklann, bütün enf-
lasyonlann, bütün cinayetlerin, bütün savaşlann,
bütün yoksulluklann, bütün vurgunlann...
Soygunlann, utanmazlıklann...
Çektiğimiz bütün acılann...
Döktüğümüz bütün gözyaşlannın...
Yaktıgımız bütün ağıtlann...
İçine itelendığimiz bütün yalnızlıklann... ,
Dışlanmışlıklann...
Devletin ve ülkenin, insanlanmız ve dünya in-
sanlan karşısında boynu büküklüklerinin...
itilmişliklerin...
Kakılmışlıklann
Nedenlerini, kimse başka yerlerde, başka bir
şeylerde aramasın...
Ey, ekonomiyi düzeltmenin yolunu faiz, zam,
hisse senetleri, borsa vs'de arayan ekonomistler
ve ekonomi yazarian...
Ey, petrol boru hatlannın Türkiye'den geçme-
siyle her şeyin güllük-gülistanlık olacağı hülyasını
yayanlar...
Ey, dünyaya entegrasyonu kurtuluş yolu olarak
görenler...
Ey, diğerleri...
Hey! Hepiniz...
İşte Türkiye'nin bütün sorunlanndaki gerçek:
Düşünceye 23 yıl!
Katile, soyguncuya övgü! Şan! Şöhret! Para!
Refah! Zenginlik! Itibar!
Dünyanın sanki en gerçekçi ressamının fırça-
sından çıkan, en usta fotoğrafçısının objektifin-
den, Yağmurdereli'nin gözlerinden ve yüreğinden,
önümüze serilen Türkiye'nin bu en büyük g
ğini görmeyen herkes, boşa kürek çekecektir!
Jskenceci polisler davası
Sanık polisler
yüzleşmekten kaçıyor
TSTCATİ AYGIN
GÜLCAN GÖRDES
MANİSA - Manisa'da
gözaltındaki öğrencilere
işkence yaptıklan savıyla
yargüanan 10 polis. yüz-
leştirmenin yapılacağı
dünkü oturuma gelmedi.
Manisa AğırCeza Mahke-
mesi Başkanı Mehmet Yıl-
maz, polislenn önümüz-
dekioturuma getinlmeleri
için Manisa Emniyet Mü-
dürlüğü'ne yazı yazılma-
smı kararlaştırdı.
ManisaAğır Ceza Mah-
kemesi'nde görülen dava-
yı çok sayıda gazetecınin
yani sıra CHP milletvekıl-
leri ErcanKarakaş,Önder
Kırh, Yah>^ Şünşek, Sabri
Ergül, Almanya'nin tzmır
Başkonsolusu Manfred
Ungerdeizledi.
Yargılamada sanık ay\x-
katlan müvekkillerinin po-
lis olduğunu Terörle Mü-
cadele Yasası'na göre ba-
sın tarafından haklannda
haberler yazılarak deşifre
edildiklerinı. müvekkille-
riyle ilgili davanın A\TU-
pa'ya da yansıdığını, mü-
vekkiîlerinin duruşmaya
getirilmeden fotoğraflar
üzerindeteşhis edilmeleri-
ni ve gazetecilerin fotoğ-
raf çekmelerinin engellen-
mesini istedıler.
İşkence gören öğrenci-
lerin avukatlanndan Peün
Erda, Setna Pekdaş ve
Sabn Ergül. söz alarak da-
ha önce 3 eylülde yapılan
yargılamada mahkeme he-
yetinin sanık polisleri
mahkemeye çağırarak
mağdurlarla yüzleştirme
karan aldığını anımsattılar.
Mahkeme heyeti kara-
nnda bazı mağdurlann sa-
nık polisleri gerek duruş-
malarda geTekse fotoğraf-
lanndan teşhis ettiklerini
belirterek diğer mağdurla-
nn teşhisi için sanık polis-
Ierinduruşmaya getirilme-
si amacıylaManisaEmrni-
yeti'ne yazı yazılmasına
karar verdı. Mahkeme ay-
nca dava dosyasının savcı
tarafından incelenmesini,
her iki tarafın da iddialar-
la ilgili görüşlerini hazır-
lamalannı istedi.
Ara karann açıklanma-
sının ardından söz alan Er-
gül. şunlan söyledi:
"Maddi bir hata yapıh-
yor. Mağdurlarla sanıklar
yüzleştirilmedLSadece bir-
kaçı yüzleşti. Bu nedenle
mahkemenin 3 eylüldeki
karanndan vazgeçmeme-
sinivetüm sanıklannteşhis
için mahkemeye çagnlma-
suu talepedijorum. Bu da-
vanm Metm Göktepe da-
vasmadönmesiniistemivo-
ruz."
Daha sonra öğrencilerin
avukatlan mahkemenin
ara karannda maddi hata-
larbulunduğunubelirterek
bunlann düzeltilmesi için
yazılı başvuruda buluna-
caklannı açıkladılar.
Cazetecileri Koruma Komitesi
'Türkiye, gazeteciyi
en çok hapse atan ülke'
FUATKOZLUKLU
VVASHINGTON - Mer-
kezi New York'ta bulunan
"Uhıslararası Gazetecfleri
KorumaKonütesi", Türki-
ye'nin halen "dünyacunen
fazla sa>ıda gazeteciyi ha-
pis tutan ülkesi'" olduğunu
bildirdi.
Komitenin önceki gün
yayımlanan "1997yıh Tür-
kiye ara raporu"nda,
"ûhıslararastnca garanti-
knmiş ifade haklannı"
kuîlandıklan için 45 gaze-
teci ve yazann cezaevindı
yattığı vurgulandı.
Uluslararası Gazetecik
ri Koruma Komitesi, ön«
ki gün Washington'da Ulı
sal Basın Kulübü'nde b
toplantı düzenleyerek t
gece New York'ta dağıtıl
cakolan ^1997 Liuslarar
sıBasın Ozgürlüğû" Ödi
lenne ilişkin bilgi verdi.
Toplantıda aynca ara
nndaOcaklşkYurtçu'n
da bulunduğu çeşitli üll
lerden 6 gazeteci, başlaı
dan geçenleri anlattılar