Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 1997 PERŞEMBE 12 KULTUR Kültür Bakanlığı 'Eşkıya'yı seçti ama sinema örgütleri 'Hamam'ı göndermekte kararlı 'Eşkıya', 'Hamam'ı basbfj CUMHUR CANRAZOĞLU Kültür Bakanlığı, 1997 Yabancı Film Oscan dalmda beş asıl aday arasına girmek için Türkiye adına Yavuz Turgul'un 'Eşkrya'sının yanşmasına karar verdi. Kül- tür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı HaHt Toraman başkanlığında Gürbüz Mırthı (Telif Haklan ve Si- nema Genel Müdür \ ekili), Mahmut TaH Ongö- ren. OğuzOnaran, Burçak Evren,Tanju Gür- su ve Yusuf Kurçenli'den oluşan komisyo- nun oybirliğiyle seçtiği 'Eşkıya'nın, akıcı, etkileyici sinema di- li, oyunculann olaganüs- tü özellikleri, titiz se- naryo ve görüntü çalış- ması ve Türk halkı ta- rafindan büyük ilgi gör- mesi nedeniyle tercih edildiği açıklandı. Bakan- lığın 'Eşkıya'yı seçme- si birkaç gündür süre- gelen sivil sinema ör- gütleriyle Kültür Ba- kanlığı arasındaki Os- carçekişmesini de alev- lendirdi. Kültür Bakanlığı, siyil sinema öıgütlerinin (ÇA- SOD, SODER, SE-SAM, TÜRSAK, Film-Yön, Ft-YAP, Türk Sinema Vakfi) 'Haımuıı' fılmini tek aday gösterme- sinden sonraaday sayısını üçe çıkarmalannı istemiş, olum- suz yanıt alınca İcendi oluşturduğu komisyona aday belir- leme görevi vermişti. Sivil sinema örgütleri dün yaptığı açıklamada bakan- lığın 8 Ağustos 1997 tarihli bir yazıyla Yabancı Film Os- can'nda Türkiye'yi temsil edecek filmı seçme görevini kendilerine verdiğini, daha sonra da bu bildirimi yok sa- yacak başka bir bildirim göndermediğini belirterek, ba- kanhğın tutumunu protesto ettiklerini. Ferzan Ozpetek' in 'Hamam'ını bakanlıktan bagrmsız olarak Oscar'a aday gös- tereceklerini açıkladı. Böylelikle 3 Kasım taribine kadar Akademi'ye bildi- rilmesi gereken Türkiye'nin aday adayı olacak tek filmi için büyük çekişme başladı. Kadri Yurdatap (Türk Sine- ma Vakfi) tüm dünyada Oscar adaylannı sivil kuruluşla- nn seçtiğini ve 'Hamam'ın seçiminin kurallara uygun ol- duğunu belirtiyor: "Arkadaşlarla uzun sûre smemalarda, kaseöerde fOmleri izledik ve oybirtiğrvie Hamam'ı seçtik. Karanmızı bakanhğa bDdirdik. Bu da\ ranış Akademi'nin kurallanna uygun. Bakanhk kalkıp Köpekler Adası'nda roi alrruş Tanju Gürsu. iki bürokrat, sinema alanından iki danışman ve Paris'ten seçunini bildiren Yusuf Kurçen- K'den oluşan bir komisyondan veniden seçim yapmasuu istedi ve onlar Eşkrya'yı seçti. Bu bizi bağtamıyor, biz de Hamam'la Akademi'ye başvuracağız". 'En böyükjüri Türk kamuoyunun beğenisi' Kültür Bakanlığı Sinema Işlerinden Sorumlu Müste- şar Yardımcısı HaMt Toraman ise kendilerinin olaya iyi niyetle yaklaştığuıı ancak sivil sinema örgütlennin uzlaş- maz tutumu nedeniyle olayın büyüdügünü söylüyor "Her vatandaşistediğifilmigönderebüir. Ben onlara. bunu yap- mak istiyorsanız yetkiniz olsun olmasın bize müracaat edin. taşın alüna elinizi koyup biz yapacağız deyin, para- yı da bulun. Biz de buyrun. sorumiuluğu alın diyeürru de- dim. Ancak öyle bir başvuru yapılmadı. Niye yapdmadı? Çünkü bunlar ortahğı kıoş.tınp belli filmlerin reklammı yapmak istiyorlar. CMay bu aslinda. Biz filmleri izlerken en büyük jüri Türkiye kamuoyunun beğenisini göz önü- ne aJdik. Eşkrya'yı 25 mihonun üzerinde insan seyTetmiş, Almanya'da kapalı gişe gidiyor. Teknik olarak bakük, dünya standartiannda. Bunlan düşünüp oybirliğiyle ka- rar akhk_ Eşkıya'nın Oscar masrafimn ne olacağı bel- li değil, filmin altyazılan yazılaeak. oraya birileri gön- derilecek. Reklamı y apılacak. bir lobi oluşturulacak. Bunun faturası ne kadar olur, bilinmez. Kayıtlara baktım, 1994'te bu iş için bugünün parasıyla 50 mil- yar harcandığını gördüm." Bu ışlemlenn ne kadara mal olduğunu,bugüne dek Yabancı Film Oscan'naaday adayı olan son Türk filmi 'Manisa Tarzanı'nın yapımcı- sı Cengiz Ergun'a (aynı zamanda 'Hamam'ın Türk ya- pımcısı) sorduk:"Fümin teknik kaütesini arurmak ama- ayla 0 günün parasıyla 80 milyon verdiler. Ondan sonra da filmin elden geçmiş kopyası bizhndir diye geri istedi- ler. Kopyanın fryaü 160 milyon. dolayısıyla paraalmak bir yana 80 milyon içeriye girdim. " Pozitif ve Açık Radyo'nun düzenlediği îstanbul Müzik Şenliği cumartesi günü başlıyor IstanbulmüzikleşenlenecekKültür Servisi- Îstanbul Müzik Şenli- ği-1, müzikle ilgili her kesımden ınsanı tek bir çatı altında buluşturmak amacıy- la 25-26 Ekim 1997'de Harbiye Askeri Müze Kültür Sitesi "nde düzenleniyor. Po- zitif ve Açık Radyo 94.9 işbirliğiyle dü- zenlenen şenliğın programmda konserler, atölye çalışmalan, çocuklar için özel et- kinlikler, söyleşiler ve paneller yer alıyor. tki günde saat 10.30-20.30 arasmda. yir- mi yedi sanatçı ve grubun konser vere- ceği -İstanbul MüzikŞenliği-1 "de, her yaş- tan müzik tutkunlanyla müzisyenler, me- najerler, plak şirketleri, müzikle ilgili der- nekler, enstrüman yapımcılan ve tamır- cileri, DJ'ler, müzik okullan. müzik oto- riteleri ve yazarlann buluşması amaçla- nıyor. 'Dünyalarca Müzik' teması çevre- sinde popüler isimlerle müzikseverlerin buluşabilecekleri imza masalan, müzik- le ilgili kitap ve yayınlar ile CD satışla- nnın da yer alacağı şenlikte, çeşitli ülke- lerin yemekleri 'OtlarlaDans' mutfağın- da sunulacak. Şenlik kapsamındaki tüm etkinlikler için, 1.500.000 TL olarak belirlenen gün- lük giriş fiyaü öğrenci, ögretmen ve ernek- liler için 1.000.000 TL. Etkinliklerin ilk gününde Önder Fo- can Grup, Zen, Mutiu Torun ve Grup Mediterrane, tlhan Erşahin Trio, Dersa- adet Oda Müziği Topluluğu, ŞükriyeTut- kun, Hasan CihatOrter, Nurdan tpek, Îs- tanbul Blues Kumpanyası, Yansımalar, Se- ma-VVoUgangSchrötner, Kırklarelili Mis- ter Raci ve Arkadaşlan ile Tura Dörthl- İKİ GUN BOYUNCA MÜZİKLE İLGİLİ HERKES BIRARADA 25-26 Ekim '97 • H a r b i y e A s k e r i M ü z e v e K ü l t ü r S i t e s i • imıımu, Ü V uJJ t ı;ıı sü'nün yanı sıra Can Kozlu-Uğur Yü- cel'in 'Işgücü-Ton', UfukÜııver'in 'Bfl- gisayar ve Müzik', Evin tryasoglu nun K^daşMüzflbiÇağdaşMüziğiıniz', Lw- rence 'Butch' Morris'in 'Şefük ve Do- ğaçlama Yönetmek', Gökhan Akçura- Cemal Ünlü'nün 'Taş Plakta Erken Pop', Pentasram'ın 'Rock Dünyası' ve Erkan Oğur-îaııaiHakfaDefnircioğlu nun Halv Müziğimiz' başhklı söyleşileri yer alı- yor. 'Teüf Haklan ve Komşu Haklan', İs- tanbul'un Müzik Mozaiği', 'Popüler Mü- ziğin Anatomisi' panelleri de şenliğın ilk günü izlenebilecekler arasında. Cumar- tesi akşamı saat 21 .OO'de ise Çağdaş Ca- zın önde gelen ismi Lawrence 'Butch' Morris yönetiminde 18 Berlınli müzisyen- le, neyzen Kudsi Erguner'in lider- liğindeki 6 klasik Türk Müziği ic- racısının bir araya geleceği 'Doub- le Skyscraper' konseri yer alıyor. 26 Ekim Pazar günüyse müziksever- ler, Bonısan Oda Orkestrası, Şeno- va Ülker Caz OrkeâfaAsı, Muammer Ketencoğlu ve Arkadaşlan, Kerem Görsev-Voikan Hürsever, Yıkhz tb- ranimova-Edol Erdinç, Los Paşaros Seferadis, Bülben Uz Hoffmann, AyşeTütüncü. 'Pıyano-Perküsyoıı Grubu' Necdet Yaşar Topluluğu, Kapsül, îstanbul Oda Korosu, Ber- lin Skyscraper konserlerini izleye- bilirler. Gece konserleri kapsamın- da saat 21.OO'de KJasik Hint Mü- ziği ustalanndan SumitraGuha ve topluluğunun seslendırccegi Gand- harva Veda Müziği' konseri var. Dans Fabrikası'nın 'Denge-Kon- tak', Feza Tansuğ'nun 'Didridu Çahna Teknigi". AvikneÇakıcı Ar- rindeUden 'RumbaveÇaÇaDans- lan' ve Îstanbul Oda Korosu'nun 'Koral Parça Çahşması' başhklı Saat 10:30-20:30 arası 27 Konser, 14 Dinleti-Söyleşi, 5 Panel, 5 Atölye, Çocuk Etkinlikleri, Tanıtım Masalan, CD ve Kitap Satışı, Sergi, İmza Masalan Biletlcr: Tüm Yakkorımalar ve Jenlik girijinde Tam Bılet: 1,500,000 TL Öğrenci, emekli, ögretmen: 1,000.000.TL Jenlığe günlük bıletle gırilecek «e giin boyunca jenlik kapsamındaki tüm etkinlikler ücretsiz olarak izlenebılecektir. lliEczacıbaş EESBANK I KARMCALAR ULUSLARARASi TA$IMAC1LIK A Ş total CumhuriyeC ve Jıjlı Btledıve Bajkanlığı'nın katkılarıyla. 'üzikle ilgili her kesimden insanı tek bir çatı altında buluşturmak amacıyla 25-26 Ekim'de Harbiye Askeri Müze Kültür Sitesi'nde îstanbul Müzik Şenliği-1 düzenleniyor. Şenliğin programmda konserler, atölye çahşmalan, çocuklar için özel etkinlikler, söyleşiler ve paneller yer alıyor. atölyeleri de pazar günkü etkinlikler kap- samında izlenebilecek. Etkinlikler kapsamında ayrıca Sumit- ra Guha 'Gandhavra VedaMüziği', Ibra- him Can ve Naci Keskin 'Karadeniz Mu- zigi', Süleyman Erguner 'Müzik Kapitü- lasyonlan-.\lla Turca Müzik', thsan Öz- gen 'Klasik Türk Müziği'ııinÇağdaşYo- rumu', Mehmet Uluğ-Voikan Terzioğlu 'GünümüzdeGeteneksd Türk Müziğf nin Üretimi Orhan Gencebay 'Arabesk ve Pop Müziğin Ilişkisi'. TUMATA-Türk Musikisinı Araştırma ve Tanıtma Grubu 'Türk Müziği'nin Terapi Değerleri' baş- lıklı söyleşı ve dinletilenyle müzıksever- lerle buluşacakJar. Önder Focan. Can Kozlu, Neşet Ru- acan. Sadettin Davran, Hürya Tunçağ, Cem Yegül'ün katılacakJan. Attila Aksoy tarafindan yönetilecek 'Türkiye'de Caz Müziği' konulu panel de pazar günü yer alacak etkinlikler arasında. Karikatürist Turhan Seiçuk TEMA Başkaru Hay rettin Karaca Yönetmen Lürfi Akad Organizasyon: Pozitif / Açık Radyo 94.9 '/turkworl<î.com/ muziksenfigi,turknct Cumhurbaşkanlığı Kültür ve SanatBüyük Ödülleri bugün törenle veriliyor ÖdüllerAkad, Seiçuk ve Karaca y ya EMEKLILER*KADINLAR»GENCLER Yaçadığımız mekana sahip çıkalım, onun gellşimini biz biçimlendirelim İ l k A d ı m : B I L G I L E N M E "KENT, YEREL SİYASET VE DEMOKRASİ" Sertifika Programını Başlatıyor 3 Kasım -16 Kasım Haftada 2 Akşam Dost. sıcak ve demakıatık bir ottaında, Orta Dogu Teknik Univeısitesı. Bdkent Üniveısilesı, Bogaaçı Unıversitesı, Yüdız Teknik Universitesi, AÜ - Sıyasal Bılgıler Fakültesi, Îstanbul Unıversitesı ilgili bolumlen degeriı öğretim uyelen ve deneyımli polıtıkaalar, bügı \e dene>imlennı sızmle paylasacaklar. tartısacaklar. Bflgi ve kayıt için: Tet 0.212.512 62 69 Faks: 0^12.519 00 60 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat bü- yük ödüllerinin bu yıl, sinema yönetme- ni Lütfı Akad, karikatürist Turhan Sei- çuk ile "Erozyon Dede" diye adlandın- lan Türkiye Erozyonla Mücadele Vakfi (TEMA) Başkanı Hayrettin Karaca va verilmesi kararlaştınldı. Ödüller, bugün Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde düzenle- necek törenle Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafindan sahiplerine verile- cek. Cumhurbaşkanlığı Sanat Başdanış- manı Dinçer Sümer düzenlediği basın toplanûsında, DeğerleDdirme Kurulu'nun, 1997 ödülleri için Türk sinema sanatının değerli ustası yönetmen Lütfı Akad, ka- rikatür sanatının seçkin ismi Turhan Sel- çuk ile toplumda doğa ve çevre kültürü bilincinin oluşumuna büyük katkılan ne- deniyle Hayrettin Karaca'yı seçtiğini bil- dirdi. Sümer, 1995'ten bu yana her yıl Cumhuriyet Bayramı Haftası içinde, hlz- met ve yapıtlanyla kültür-sanat yaşamı- na önernli katkılarda bulunan 3 kişıye ve- rildiğini kaydetti. Sümer, geçen yıllarda bu ödüllerin Burhan Doğançay, Adalet Ağaoğlu, Şefika Kutluer, Cahit KükbL Yekta Kara ve Arif Sağ'a verildığinı anımsattı. 1916 îstanbul doğumlu olan Lütfi Akad, Galatasaray Lisesi ile Îstanbul Yüksek Ticaret ve tktisat Okulu'nu bi- tirdi. Yapım ve yönetmenliğe 1946 yılın- da başlayan Akad, ilk filmini Halide Edib'in "Vurun Kahpeye" adlı romanı- nı sahneye uyarlayarak 1948 yılında ger- çekleştirdi. 1977 yılında gird'igi TRT'de 6 yıl çalışan Akad, ÖmerSeyfettin ile Fa- nik Erem'in "Bir Ceza Avıikatmın Anı- lan" adlı yapıtından toplam 8 kısa film çekti. Kültür Bakanlığı'nın 1988 yılın- daki "Kühürve Sanat" büyük ödülünün yanı sıradegişik festivallerde bırçok ödül aldı. Mimar Sinan Universitesi Sinema Televizyon Bölümü'nde 1974'ten bu ya- na öğretim görevlisi de olan Akad. bu- güne kadar 46 uzun film yaptı. Akad'ın başlıca filmleri şöyle:"Lüküs Hayat", •'Kanun Namma", "Beyaz Mendfl", "Yal- nızlar Rıhümı", "Vesikah Yarim", "Ge- Bn",''Düğün'', u Dryet'' Turhan Seiçuk, 1922'de Milas'ta doğ- du. Şaka, Akbaba, Tasvir ve Aydede der- gilerindeki karikatürleriyle ün kazandı. 1954'te Milliyet'in başkârikatürcusü ol- du. ttalyan mizah dergisı tl Travaso'nun kadrosuna 1962'de girdi, çok sayıda ka- rikatüralbümüyayımlandı. "İnsan Hak- lan" adını taşıyan sergisi, Strasbourg, Nürnberg, Dortmund, Usküp, Lefkoşe, Leipzig ve Frankfurt'tan sonra dünyanın birçok kentinde devam ediyor. Îstanbul Gazeteciler Cemiyeti, Italya-Bordighe- ra KarikaturYanşması, Alun Pabniye, Ae- ro Gümüş Kupa, Gümüş Hurma. îppo- campo-Vasto, 1971 Türkiye Sanatçılar Birliği Halkın Sanatçısı, ltalya Vercelli Bienali ödüllerini kazandı. 1994'te Sıvas Cumhuriyet Üniversitesi'nin Orunsal Bi- lim Doktoru unvanma değer görüldü. Yapıtlan halen ABD, Kanada, ltalya, Bulgaristan, Isviçre ve Polonya karika- tür müzelennde sergilenmektedir. 1922'de Bandırma'da doğan Karaca, 1949"da ilerde Karaca Holding'e dönü- şecek olan Karaca Orme Sanayi'yı kur- du. 1980 yılında Türkiye'nin ilk özel ağaç müzesini Yalova'da kurdu. Müze- de bugün 14 bin bitki yaşıyor. Türki- ye'nin doğası ve erozyon tehlikesini be- lirleyen 45 binden fazla slayt çekti ve belge nıteliği taşıyan bir arşiv oluşturdu. 1992 yılında Tekfen Holding kurucu or- taklanndan Nihat Gökyiğit'in desteği, önderliği ve yardımlanyla TEMA Vak- fi 'nın kurulmasını sağladı. Çocuklar ara- smda "Erozyon Dede" olarak da tanınan Hayrettin Karaca 1990 yılında Karade- niz Cniversitesi Orman Fakültesi 'nce fahri doktora, 1992'de BM Çevre Prog- ramının "Giobal§00RolofHoDour"ödü- lü, 1993'te Uluslararası Olimpiyat Ko- mitesi'nce"Çe\TeÖdülü", 1995'teOD- TÜ tarafindan "FebefeOnurDoktoraa"na değer görüldü. IŞILDAK VE YELPAZE ATİLLA BİRKİYE Beyoğlu 'Muhabbeti' Beyoğlu'nun en "kiç" binalanndan biri de Vakko binasıdır. Beyoğlu'nun mimari dokusunu bozan bi- nalann başında gelir. Beyoğlu'nun kalrtına ihanet eden bir yapıdır. Oysa Istiklal Caddesi'nin eski dokusu inanılmaz derecede güzeldir. "Estetik" egemendir. O eski ka- rarmış binalann karşısına geçip izlemek bir başka tat verir insana. Ama ne yazık ki sonradan yapılan bazı binalar, sonradan görmeler gibidir. Vakko bina- sı da işte böylesine, caddeye hiç yakışmayan bir bi- nadır. Binaya yoldan geçerken şöyie bir durup baktığı- nızda, zaten moraliniz bozulur ya, tepeden tımağa biralaturkalığın egemen olduğunu görürsünüz. Üs- telik kendini modem sanan bir alaturkalık. • • • Geçenlerde Beyoğlu Güzelleştirme ve Koruma Derneği'nin altıncısını gerçekleştirdiği ve birçok ün- lünün katıldığı "Geleneksel Çıçek Pasajı Geces/"nin haberi vardı. Beyoğlu için para toplanmış, Vrtali Hakko, "öe- yoğlu'nu cennet haline getireceğim" demiş, birile- rine katkılanndan dolayı özel plaket verilmiş; Gönül Yazar, Mustafa Sandal ile göbek atmış ve sonuç- ta Beyoğlu'nu güzelleştirmek için kollar srvanmış. Zaten bu demek, ne hikmetse uzun bir zaman- dır, Beyoğlu'nu güzelleştirmeye çalışıyoıi • • • Hiç kuşkusuz, Beyoğlu eski Beyoğlu değil. Ola- maz da. Zaman hep bir şeyleri değiştirin şu veya bu şekilde. Ama önemli olan değişimin felsefesini doğ- ru oluşturmak, mantığını doğru kurmaktır. Özellikte Istiklal Caddesi, trafiğe kapandıktan son- ra Beyoğlu'nun da çehresi değişti. Yine geçenler- de Doğan Hızlan biryazısında, anımsadığım kada- nyla Beyoğlu'nun dokusunun değişmesinden söz ediyordu. Doğrudur; ancak bu doku değişiyor. Nurettin Sözen zamanında, Büyükşehir Beledi- yesi'nin Istiklal Caddesi'ni trafiğe kapatması bazı çev- relerce eleştirilmiştir. Oysa şimdi ne kadar da doğ- ru bir iş yapılmış olduğuna, tüm şehir halkı olarak tanık oluyoruz. Önceki belediyenin niyeti burayı bir kültür "sem- ti" yapmaktı. Şehrin kültürmerkezi yapmaktı. Doğ- rusunu söylemek gerekirse doğrusuyla yanlışıyla bu yolda ciddi adımlar atıldı. Şimdiki belediye değil ama; duyarlı iş sahipteri, kül- türel, sanatsal işlerie uğraşanlar, özellikle yayıncılar ile sinemacılar, bu fikre sahip çıktılar. Dediklerine gö- re altmış civannda yayınevi varmış Beyoğlu'nda. Bu da son yıllarda olan bir şey. Yeni yeni sinema salonlan açıldı. Film piyasasına yeni bir hava geldi. Özellikle bankalann bünyesin- deki kültür merkezleri ile resim galerileri açıldı. Bir- çok ressam, heykettıraş Beyoğlu'na atölyelerini ta- şıdı. Birçok sanatçı, yazar evlerini Beyoğlu'na taşı- dı (ilk akla gelen adlardandır Onat'ın adı)... Kttapçılar çoğaldı. Kitapçılann yoğunluğu eski- den Cağaloğlu'ndaydı. Şimdi Beyoğlu'na, Istiklal Caddesi'ne doğru kay- dı. Beyoğlu, eskiden yalnızca alışveriş merkezi ve sinemalann bulunduğu bir semtken şimdi giderek bir kültür semti olmaya doğru yol alıyor. Son yıllarda açılan temiz kafeler de insanın bir dostûylcMk+çtft laf edeceği uygar ortamlar. ••• Kuşkusuz öte yandan, semtin eski "yapılan da ayakta. O eski tip üçüncü sınrf pavyonlar; sokak aralannda pis oteller, hâlâ duruyor. Gerçi bunlann sayısı da giderek azalıyor. Bakryorsunuz, bir pavyo- nun yanında bir kitapçı dükkanı açılmış. Derken o pavyon bir süre sonra yerini başka bir işyerine bı- rakıyor. Ya da bırakmıyor; farklı ve çeşitli "küttür"\ec bir- likte yaşıyor... Hiç kuşkusuz ki Beyoğluyalnızca "turistlere" sa- tış yapan bir "alışveriş merkezi" olmaktan çıkıp ger- çek bir kültür merkezine dönüşmeli... Özcesi, Beyoğlu'na sahip çıkanlar arasında, yal- nızca Vakko binasını yapan "anlayışlar" yok. Baş- kalan da var: "Beyoğlu'yum ben rüzgârfaröğrencUeryağmur- lar kadar eski Dünyanın ilk günleri ilk sakinleh gibi eski". 11Oyuncu,7Dil,1Epiog • Kültür Servisi -Tiyatro tasanmcısı Naz Erayda davet edildiği Danimarka'da '11 Oyııncu, 7 Dil, 1 Epilog' başhklı bir workshop gerçekleştirdi. Kopenhag'da kurulu Terra Nova Tiyatrosu'nun düzenlediği ve oyuncu-yönetmen Toni Cots ve Peter Bensted koordinatörlüğünde yürütülen workshop / laboratuvar çahşmalanna uluslararası profesyonel oyuncular katılıyor. Nazlı Erayda'nm çahşması tek bir metinle tek bir oyun parçasmm (Fırtına, William Shakespeare, epilog) çeşitlemeleri. ilişkileri üzerine kuruldu. Workshop'ta 7 ayn ülkeden 11 oyuncu aynı metni ve aynı oyun parçasını 7 ayn dilde oynama çahşması gerçekleştirdi. Çalışma süresince, anlamı aynı olan ayn dildeki sözcüklerin ayn ses. ayn giysi. ayn hareketlerle kurduğu ilişkilerden oluşan ayn oyunlar sergilendi. Emek Sinemasrnda konserlep • Kültür Servisi -Istanbul'un kültürel hayatında önemli bir yere sahip olan Beyoğlu, şimdi de yeni bir kültürel etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Emek Sineması cuma günleri kapılannı bu kez de müzikseverler için açıyor. "18 hafta 18 konser" olarak tasarlanan Emek Sineması'ndaki cuma konserlerinin ilk konuğu Yeni Türkü müzik grubu. 24 Ekim'de Yeni Türkü ile başlayacak olan konser dizisi, Bulutsuzluk Özlemi, Erkin Koray, Ezginin Günlüğü, Moğollar. Onur Akın, Yavuz Bingöl ile devam edecek. Ezginin Günlüğü 7 Kasım'da müzikseverlerle buluşacak. Yeni Türkü konserinin adı "Ya dışmdasmdır çemberin ya da içinde" olarak belirlendi. (Ayrıntılı bilgi için: 244 28 39) Devlet resim ve heykel sergisi yanşmalan sonuçlandı • Kültür Servisi - Kültür Bakanlığı'nca 58.'si düzenlenen Devlet Resim ve Heykel Sergisi çerçevesinde, 4 dalda düzenlenen yanşmalann sonuçlan açıklandı. Resim dalmda Osman Altıntaş, Ahmet Atan ve Cahit Koççoban, heykel dalında Nurbiye Uz, Seiçuk Yılmaz ve Ercan Yılmaz, seramik dalmda Mehmet Kutlu. Hüseyin Özçelik ve Kemal Uludağ, özgünbaskı dalında Belgin Onar Durmaz, Emin Koç ve Caner Karavit ödüle layık görüldü. Toplam 135 yapıtın sergileneceği '58 Devlet Resim ve Heykel Sergisi', 15 Kasım"a dek gezilebilir.