Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyeC
tmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Ortıan Erinç #
Genel Yayın Koordinatöru Hiknıet
Çetinkava 9 Yazıişlerı Müdurleri
IbrahimYıldız,DinçTavanç (Sorumlu)
9 Haber Merkezi Müdürü Hakan Kara
9 Gorsel Yönetmen- Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu • Kuhbarat
Cengiz Yüdırım • Ekonomr Bülent Kı/aıılık
0 Kultur Handan Şenköken 9 Spor
Abdülkadir Viicelman • Makaleler Sami
Karaören 9 Duzeltme Abdullah \ azıcı
0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge
Edibe Buğra • \ urt Haberlen Vlehniet Faraç
'laymKuruıu UhanSdçuk(Başkan).
Orhan Erinç, Oktay Kurtböke.
Hikmet Çetinka\ a. Şükran Soner.
Ergun Balcu Dinç Ta> anç, tbrahim
Vıidız. Orhan Bursalı. Mustafa
Balbav. Hakan Kara.
AnkaraTemsıIcısr Mustafa Balba\ 0 Haber Mudunı Doğan
Akın Ataturk BuKan No 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 ı"'hat). Faks. 4195027 0 İzmır Temsılcısı
Serdar Kısk, H. Zıva Bh 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks
44191 l7
0AdanaTemsılcibi.ÇetinViğenoğlu. tnonuCd
119 S No lKat 1. Tel. 363 12 11. Faks-363 12 15
Muessese Mudürü Erol Erkut 0
Koordmator \hmet Korulsan •
Muhasebe Bülent Vener # ldare
Hüseyin Gürer 9 lşletme Önder
Çelik • Bılgı-tşlem Nail İnal •
BılgısavarSıstem Mfirüvet ÇOer
MEDYA C: 0 Yonetım Kurulu
Başkanı - Gene! Mudur Gûlbin
Erduran 0 Kaordınator Reha
Işıtman 0 Genel Mudür Yardımcısı
Mine Akdağ Tel 514 07 53 -
5139580-5138460*1,Faks 5138463
YaMinU?an ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı, Baiin \e V avıncıhk A S
TUJMC^I Cad 39 41 Cağaloğlu 34334 Ist PK 246 lstanbul fel 10 212) 512 05 05 120 hatl Faks <0 212ı 513 85
OCAK 1997 îmsak:5.50 Güneş: 7.22 Ögle 12 19 Ikındi: 14.41 Akşam: 17.03 Yatsı: 18.29
Persil'in yeni
neklam filmi
• Haber Merkezi - Henkel
tarafından üretilen Persil
Yeşil Güç'ün yenı reklam
rılmınde. Süperman
fîlminin yıldızı
Christopher Reeve'nin
dublörü Donald Stunden
oytıuyor. BBDO İstanbul
reklam ajansının
gerçekleştirdiği ve bu ay
içınde yayına gırecek olan
yeni Persil reklam filmleri
Avusturya, Macanstan,
Çek Cumhuriyeti ve
Polonya'da da gösterilecek.
Hırka-i Şerlf
ziyanete açıUı
• İstanbul Haber Servisi -
Hazreti Muhammed'ın
hırkasının bulunduğu
Hırka-i Şenf. dün Devlet
Bakanı Ahmet Cemil Tunç
tarafından ziyarete açıldı.
Tunç. "'Kutsal emanetlen
konımak ve gelecek
kuşaklara aktarmak, Türk
milletının en büyük
görevıdir" dedi. Hz.
Muhammed'ın ölümünden
5 yıl sonra Veysel
Karani've teslim edilen
Hırka-i Şerif.
Müslümanlarca "kutsal
emanet" olarak
tanımlanıyor.
Taşkın'a suç
duyurusu
• Haber Merkezi -
Bergama'nın Ovacık
köyünde siyanürle altın
çıkarmak için çalışmalar
yapan Eurgold Madencilik
AŞ. Bergama Belediye
Başkanı Sefa Taşkın
hakkında savcılığa suç
duyurusunda bulunacağını
bildirdı. Eurogold şirketi
Basın Danışmanı Avukat
Selçuk Ömerbaş.
açıklamasında, "'Taşkın'ın
yıllardır sürdürmekte
olduğu kampanya artık
doyma noktasına gelmiştir.
Bundan sonrakı eylemleri,
toplumsal gerilimi
körüklemekten başka
netıce veremez"
görüşlerinı dile getirdi.
Öğrenci borçları
silinecek
• ANKARA(ANKA)-
Yüksek Öğrenım Kredi ve
Yurtlar Kurumu
(YURTKUR). öncekı
yıllara aıt kredi
borçlanndan, takip
edılmesinde yarar
bulunmayanlan silecek.
YURTKÜR Yetkı
Yönetmeliği'nde.yapılan
değişiklıkle, harç kredisine
başvuran öğrencıler,
kayıtlar sırasında harç
ödemeyecek ve katkı
paylan, kurum tarafından
üniversite hesaplanna
yatınlacak. Öğrenciler
tarafından, harç ve
öğrenım kredisı ıçin
hazırlanacak
taahhürnamelerdeki iki
kefil zorunluluğu da
kaldınlırken öğrencinin
imzası yeterli sayılacak.
Talim ve Terbiye Kurulu ders kitaplanndaki sözcükleri değiştiriyor, anlam bozukluklanna dokunmuyor
Ders ldtaplarında4
özgürlük' yok
T ü r k c e y i k u l l a n m a b e c e r i s i z a y ı f l ı y o r
Anlatım bozukluğuna örneklerDers kitaplan. Türkçe karşıltğı
olduğu halde kullanılan Osmanlıca
ve Batı dillennden gelme
sözcüklerle dolu. Kitaplarda yazım
kurallan ve dizgi yanlışlanna.
anlatım bozukluklanna sıkça
rastlanıyor.Eğitımci Gülsiin Özalan.
yöneticisi olduğu Çağdaş
Dershane'de Türkçeyı kullanma
becerisi açısından her yıl bir
öncekinden daha zayıf öğrencılerle
karşılaşınca. 'Mılli Eğitım
Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu'
onaylı ders kitaplanndan 20"sini
gelişigüzel seçip okumaya karar
vermiş. Okudukça da dehşet içinde
kalmış. Özakın'ın incelemesi
sonucunda bulduğu çarpıcı
örneklerden bir bölümü şöyle:
- Vatandaşhk Bilgileri: (8. Sınıf.
Konca Gezer, Özer Yayınlan)
Sayfa 28:...Herkes ıstediğı zaman
anlaşıp kendi başına e\ lenip
ayrılamaz. Kanunun yetkıli kıldığı
merci tarafından uygulanması
zorunluluğu vardır.
Sayfa 33:... Çeşitli düşüncelerden
değişik fikirler orta> a çıkar.
Sayfa 37\..Eğitim. insanın kurallara
uyan. ıyi bir vatandaş olmasının
yanında şahsıyetınin gelişmesi.
ahlak yönünden olgunlaşıp. topluma
uyumlu olması. eğitimle olur.
Sayfa 40:...Okuma yazma
öğrenmedıği halde. sonradan
kurslara katılan \eya asker ocağında
okuma yazma öğrenen pek çok kışı
vardır.
- Türkçe: (8. sınıf, Ali Çiçekh.
Gendaş) Yazar önsözde,
'anlamlarını an)a>ıp
kullanabileceği kelime ve sözleri
sözlükten bulması öğrenciden
istenmiştir' dıyor. Bu sözcükler
şunlar: ahval. kamil. hümakuşu.
gevher. parşömen kağıdı. konsolıde,
mehabetli, şerha. tebah, seyyıe,
muveç. nenhel.
11 Bye ınsan
hakları ödiilü
• TTB'nin ödülü. PHR'nin 10. kuruluş
yıldönümü nedeniyle 12 nisanda ABD'nin
Boston kentinde düzenlenecek törende verilecek.
FİGEN ATALAY
Türkiye'de ders kitaplan nasıl yazı-
lıyor biliyor musunuz? Emıniz bu so-
ruyayanıtınız "hayır". Eğerbılseydı-
niz. işınizi gücünüzü bırakıp ders ki-
tabı yazardınız. Çünkü. Türkiye'de
ders kitabı yazmaktan daha kolay bir
şey yok.
Millı Egitım Bakanlığı Taiim ve
Terbiye Kurulu. "Ders Kitaplan Yö-
netmeliği''* ile sayfa sayısmdan punto-
ya, konulann nasıl işlenmesi gerekti-
ğinden başlıklara kadar her şeyi. ya-
zar içın önceden belırlemiş. Size yal-
nızca başhklann altını kurulun istedi-
ği biçımde doldurmak kalıyor. Bu ara-
da, "ulus". "özgürlük". "çağdaş" gi-
bi sözcükler kullanma *hata"sına dü-
şerseniz. işiniz daha da kolaylaşıyor.
Çünkü o zaman kurul, cümlelen de sı-
zin yerinıze yazıyor. Bu girişten son-
ra ders kitabı vazmaktan daha kolav
• Ders kitaplan bırakın
içeriğindeki teksesliliği,
neredeyse aynı cümlelerle
yazılıyor. Buna karşın
her ders yılı öncesi
okullarda, aralannda
bir fark varmış gibi
"hangi ders kitabını
seçsek?" diye komisyonlar
oluşturuluyor.
bir şey olmadığını herhalde anlamış-
sınızdır ama biz yine de işi baştan an-
latalım.
Bir yayımcı. bir yazardan ya da öğ-
retmenden ders kitabı yazmasını isti-
yor. Yazar da kitabı, Ders Kitaplan
Yönetmelıği'ndekı esaslara göre ya-
zıyor. Kitap tamamlandıktan sonra
onaylanması ıçin Talim ve Terbiye Ku-
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Uluslararası "ın-
san Haklan İçin Hekimler
Örgütü"n_ün (PHR), "İnsan
Haklan Ödülü"ne. ışken-
ceyle mücadele ve ışkence-
ye karşı hekım egıtimı ko-
nusundaki çabalan nedeniy-
le Türk Tabıplerı Bırlığı
(TTB) deger görüldü.
PHR yönetıcılennden Le-
onard S. Rubenstein, TTB
Merkez Konsevi Başkanı
Dr. Füsun Saşek'e gönder-
dıği yazıda, örgütün 10. ku-
ruluş yıldönümüne rastla-
yan İnsan Haklan Ödülü'ne,
TTB'nin değer göruldüğü-
nü bildirdı. Rubenstein, TTB
üyesi Dr. Ata Sover'ın baş-
kanlığında. işkenceyle mü-
cadele ve ışkenceye karşı
hekim eğitimi konusunda-
ki çabalan dikkate alınarak
TTB'nin ödüle değer görül-
düğünü belırttı.
TTB'nin yanı sıra hem
lsrail hem de Filistin yöne-
timi sırasında verdığı sağlık
ve insan haklan mücadele-
sı nedeniyle Gazzeli hekım
Eyad el-Serraj ile kara ma-
yınlannın yasaklanması ça-
balannın önde gelen isimle-
rinden ABD'lı senatör Pat-
rick Leahy of V'ermont a da
İnsan Haklan Ödülü \eril-
mesinın kararlaştınldığı bil-
dinldı.
TTB'nın ödülü. 11-12 nı-
san günlerinde PHR'nin
ABD'Boston'dakı merke-
zinde yapılacak bir toplan-
tının ardından 12 nisan ak-
şamı düzenlenen bıryemek-
te venlecek.
PHR. 1986 yılında, ulus-
lararası insan haklan ıhlal-
lenni önlemek ve doküman-
tasvona yonelık tıbbi ve bı-
lımsel gelişmeyı sağlamak
amacıyla kuruldu. Örgüt.
dünya çapında insan hakla-
nnı korumak ıçin yapılma-
sı gerekenler konusunda sağ-
lık personeli eğınyor ve mağ-
durlara yardım sağlamaya
çalışıyor. PHR. lOyıllıks'ü-
rede çok say ıda ülke ve böl-
geve 75'in üzerinde heyet
gonderdı. Bu çalışmalarda
elde edilen bulgulardoğrul-
tusunda hükümetler, ınsan
haklan ıhlallerı konusunda
uyanldı. Elde edilen bulgu-
lar uluslararası basının ya-
nı sıra tıbbi vayınlarda da
işlendi.
Tv'pE
WoodyAllen 'ın ilkmüzikaliWood> Allen,
"Everyone Says 1 Love
You-Herkes
Seni Sevdiğimi
Söylüyor" isimlison
filminin galasına
sonradan sevgilisi olan
ü\ey kıa Soon-\1
Previn ilegeldi. (sağda)
Allen'ın yazıp yönettiği
bu ilk müzikal Ncw
York,Paris\e
Venedik'te çekildi.
Filmde rol alan
sanatçılardan l)rcw
Barrymore(üstte
solda) ve Goldie Hav>n
(üstte sağda) cüretli
dekolteleri ile dikkat
çektikr. (Fotoğraflar:
REUTERS)
Kanser hastasına psikolojik tedavi
e-posta : tan 'a vol. com. tr
Çeviri Servisi - Kanser tedavisinde büvük
ölçüde yol alındı. ancak tedavinin bıraktığı
izler \ e kanser sonrası \ aşam konusunda faz-
labir şev bilinmıyor. Bu sürede dırenme (ım-
mun) sısteminın ciddi yardıma gereksinimı
oluyor.
Amerika ve Avrupa'da bir çok klinik kan-
ser tedavıleri sonrasında görülen saç dökül-
meleri. mide rahatsızlıkları. böbrek ve kara-
cığer hastalıklanna karşı terapılere başladı-
lar. Bu klınıklerden çoğu kanser tedav isiyle
eş zamanlı bir uygulama başlatabıliyorîar.
Örneğın göğüs kansen tedavisinın aşamala-
n genellikle önce amelıyat .sonra kemotera-
pidir(ılaç tedavisi). Buklinıklerdedahaame-
liyat öncesinde başlatılan psikolojik terapi-
ler. kemoterapı başladığında onun yan etki-
lerinı gıderecek tedav iyle birleşerek hastanın
kanserden kurtulduktan sonra diğer rahatsız-
lıklarla karştlaşmasını engelleyebiliyor.
Kemoterapi sırasında kullanılan ilaçlann yan
etkileri nedeniv le özellikle mide-bağırsak ra-
hatsızlıklan görülüyor. Saç dökülmeleri ve ağız
ıçinden başlayıp mıde borusundan mıdeye
ve bağırsaklara inen yaralar da hastalann
kanser sonrasında uzun süreler tedav i görme-
lenni gerektıriyor. Mıde rahatsızlıklannın ya-
nı sıra kanser ilaçlan beynin denge merkezi-
ni de zedelediğınden, hastalarda sık sık baş
dönmesı ve kusma hallerine rastlanıyor.
Bu rahatsızlıklann giderilmesinde yapıla-
cak öncelikli işlem. direnme sistemının tek-
rareskidayanıklılığinakavuşturulması.Diren-
me sıstemını ayağa kaldırmanın ılk yolu psi-
kolojik terapıden geçiyor. Moral olarak tek-
rar toparlanan hasta, ilaç, fizık tedavı ve be-
den hareketleri kanşımı bir tedav ı sürecine
ginyor. Hasta, amelıyat öncesinde ise diren-
me sisteminin güçlendirilmesine bu aşama-
da başlanması. operasyonun sonucunu olumlu
etkıleyen bir unsur olarak kabul ediliyor.
Kanser sonrası terapi sürerken hastanın da
bu sürece katkılan olabiliyor. Bunlar önce-
likle beslenme şeklinin değışmesiyle başlı-
yor. Önerilen besinlerin başında taze sebze
\e mey^e geliyor. Mineraller ve taze vita-
minler ilaçlarla yerine konamıyor.
Medıtasyon ve yoga bu tedavı sırasında
önerilen olgulardan diğerleri. Çünkü stres in-
san bedenınde direnci kıran baş etkenlerden
bıri olarak görülüyor.
rulu'na gönderiliyor. Çünkü, Türki-
ye'de bu kurul tarafından onaylanma-
van kıtaplar, okullarda okutuîamıyor:
Sonra kıtap, komisyonlar tarafından iri-
celemeye alınıyor. Kurul üyeleri, her
inceleme için forma başına >ayımcı-
dan ücret alıyor. Ders kitaplannın dört-
beş kez kurul tarafından geri çevrilme-
sı sıkça rastlanan bir durum. Kitaplar
kurul tarafından neden geri gönderi-
liyor?
Bunun yanıtı çok basıt. Birçok ya-
zar kurul üyelennin sevmediklen söz-
cüklen, ifadeleri kullanıyor. Bunun
sonucunda da yayımcıya 40-50 sayfa-
lık raporlar geliyor.
213 'önerT ~
Aşağıda ıçinden örnekler vereceği-
miz 54 sayfalık bir raporda tam 213
"öneri"bulunuyor. Bunlar yayımcı ta-
rafından önen değil. emir olarak ka-
bul ediliyor.
Çünkü istenen değışıklikler yapılma--
dığı takdirde kıtap onaylanmıyor. ln-
celediğimız rapordakı "öneri"lerden
birkaçı şöyle:
-"denevimlerinden" ifadesinin "tee-
rûbelerinden" şeklinde düzeltilmesi
daha uygun olur.
-"egemenKk" ifadesinin yerine "hâ-
kjmiyet'* ifadesinin kullanılması da-
ha uygun olur.
-"öldü" ifadesinin yenne "şehitedil*
di" şeklinde düzeltilmesi daha uygurl
olur. (cümle bozukluğu kurula ait)
-"elegeçirmesi" yenne "fethedilme-
si" ifadesinin kullanılması daha uy-
gun olur.
-
u
Şii"ifadesinin çıkarılması daha
uygun olur.
-"•uygarük" v e "uygar" ıfadelerinin
yerine "medeniyet" ve "medeni" ifa-
delerinin kullanılması yaygınlığı açı-
sından daha uygun olur.
Tek sesli kitaplar
Bu örnekler uzayıp gidiyor. Bu uy-
gulamanın sonucunda. ders kitaplan bı-
rakın içeriklerindeki teksesliliği, nere-
deyse aynı cümlelerle yazılıyor. O za-
man insanın aklına, "piyasada neden
tek bir tarih ya da Türkçe kitabı değil
de bir sürü kitap dolaşıyor?
v>
sorusu
geliyor.
Üstelik her ders yılı öncesinde, okul-
larda. sankı aralannda bir fark varmış
gibi "hangi ders kitabını seçsek?" dı-
\e komisyonlar oluşturuluyor. Bu ara-
da kurul üyelen tüm dikkatlerini söz-
cüklenn, ifadelenn değiştirilmesine
vennce. kitabı anlatım bozuklukları
açısından ıncelemeye doğal olarak za-
manlan kalmıyor. O zaman da ders ki-
taplan, Türkçe yanlışlanyla dolu ola-
rak piyasava çıkıyor.
u
Bütün kitaplann merni
aynı
w
Ders kitaplan editörü Abdullah Öz-
kan. yaşadıkları sıkıntıları şöyle anla-
tıyor:
"Taliın ve TerbiyeKurulu, yönetme-
likle, bir ders kitabının nasıl yazılma-
sı gerektiğini alt başhklara kadar be-
lirlemiş. Bu kadar beliıienmiş bir alan
içinde özgürce bir şey ler yapmanın ola-
nağı yok. Yazara düşen yalnızca aynı
konuyu a\ nı cümlekrİe vBzmak. Bütün
kitaplar aslmda tek metin. Örneğin
hiçbirinde ulus yok, özgürlük yok.
Talim ve Terbiye Kurulu özellik-
le tarih ve Türkçe konusunda çok
hassas. İncelemeler. bir kelime feti-
şizmine dönüşmüş durumda. Sayfa-
lar dolusu raporgönderiyorlar. Din-
sel yerine dini, siyasal yerine siyasi.
egemenlikyerine hâkimiyet istiyor-
lar. Biz de onay alabilmek için keli-
meleri değiştirmek zorunda kalıyo-
ruz.
Ders kitaplan 1993-1996 arasın-
da 1993'de çıkan imla kılavuzuna
göre yazıldı. Yani ilkokul. kayınva-
lide gibi birleşik kelimeler ayrı ya-
zılıyordu. İ ç yıl bu kelimelerin ay-
rılmasıyla geçti. 1996'da yeni bir kı-
lavuzu çıkarıldı \e bu kelimeler ye-
niden birleştirildi. Şimdi tüm ders
kitaplannın buna göre düzeltilme-
si gerekiyor.
Ders kitaplan bir de Atatürkçü-
lük konusunun işlenmesi açısından
yeniden elden geçirilecek. Yayım-
cıların bunlara karşı çıkması
gerekiyor ama boyun eğiyorlar."
MESELA DEDIK ERDAL ATABEK
A klınıza hemen kötü bir şey gel-
xx. mesin.bızçalgılardansözediyo-
ruz. Şu Sırbistan memleketinde mu-
halefet 'düdük'çalarak başanya ulaş-
tı ya. sesıni duyurmak için yeni bir yol
açılmış oldu.
Öyle ya, söylüyorsun duyulmuyor,
anlatıyorsun dinleyen yok. iyisi mi
bulursun bir çalgı aletı. çalar durur-
san. Bir de bunu denemeli, bakarsın
sonu iyi gelır. Bizimkilerin aklına he-
nen 'davul zurna' gelir ya. milletin
kulağı ona alışık. Davul zurnayı du-
>unca akıllanna muhalefet gelmez.
şenlık var sanırlar. Biraz sonra da ha-
lay başlar. işin rengi değişir. Bir de ola-
vınagöredüşünmelı. Herçalgıylaher
olay protesto edilmez ki. Acaba neyi
nerde çalmalı? Çalmalı da ne çalma-
h?
Kös dinleyenlere kös
çalmalı...
Ousurluk meselesinde tarihi büyük
O daviilu. 'kös'ü çalmalı. İşin için-
dekıler nasılsa yıllar boyu 'kös dinle-
niş'lerdir, onların kulağı alışıktır.
Çalmalı da Ne Çalmalı?...
Ama 'kös' büyük bir davul olduğu
ıçin milletin kulağının pası gider. Ya-
pılanlar yıllardır ortadâ. Yapanlar da
aşağı yukan belli oluyor. Ama sonuç
ne° İncelemeler. araştırmalar. onu
dinlemeler, bunu dınlemeler.
Asık suratlar, hakkı yenmiş gibi
durmalar, "Şu günler bir gecsin de biz
işimize bakalım, hele sonrası ne olur,
siz görürsünüz' tavırlan. Masalann
başında otunıp dinleyenler panel iz-
leyicilen gibi dinleyip duruyor. Yaz
avlannda bir de Susurluk'ta "Birinci
Geleneksel Çete FestivaB' yapılır. Kam-
yoncu Hasan Bey davet edilir, Sedat
Bucakmuhterem, onur konuğu olur.
Abdullah Çatlı'nm şiirleri okunur.
Ortaya geleneksel kös konur. Vur kö-
se. çal kösü. Vur köse, çal kösü. Bu
işlerin erbabı nasılsa çok kös dinle-
miştir, biraz da vatandaş dınler, ku-
laklar köse iyice alışır Zaten kös din-
ledikten sonra kimsede başka bir şe\
dinlemeye mecal kalmaz.
Kazanın olduğu yere de bü\ ük bir
kös konur. Gelen vurur, giden vurur.
Çevresi de millı park ilan olunur.
Düdük nerde işe yarar?...
adime Hanım'ın başına gelen-
ler' meselesı de mıllete uyku-
suz geceler geçırttı. 'Süreyya'nuı ne-
den çocuğu olmuvor? 'konusununbü-
tün kadınlara dert olup da kanlı göz-
yaşlan döktürüşünden beri bö> le bir
acıklı meselemiz olmamıştı. Eski Türk
filmlerinın bütün ıç paralayıcı, men-
dil mendil ağlatıcı nesı varsa 'Fadi-
me Hanım'ın başına gelenler'de de
var çok şükür Fakıraile kızı Fadime
ünıversıteyı bıtirip kendine yol arar-
ken bulduğu bir telefon numarasın-
dan bir dergâh şeyhıne vasıl olur. O
ünıversıtenın kapısında 'En Hakiki
Mürşit İlimdir' diye bir söz vardır
ama. Fadime Hanım'ın başı yerde.
gözünde perde olduğundan bu yazı-
yı görememıştir.
Kendisini hida>ete erdirecek, fey-
zini arttıracak bir mürşit arar. Herne-
dense Fadime Hanım aradığı feyzi il-
le de dergâh şe>hlennden almaya me-
rak sardırmıştır. Hidayete ermesine er-
mistir ama. şeyh başkalanna da hida-
yet vermekle görevli olduğu içın Fa-
dime Hanım mıadını doldurur. O da
ne yapsın, çaresiz kalıp başka bir der-
gâh şeyhine vasıl olur ki içindeki sı-
kıntıyı atsın. Bu kez de üzennde bü-
yü olduğunu öğrenır. Bu şeyh de Fa-
dime Hanım'ın büyüsünü kaldırma-
yauğraşırken ganpbirbaskınauğrar-
lar. Bırdenbıre Fadime Hanım'jn gö-
zü açılır. üzerindekı büyü kalkıverir.
Ağzı açılır, dili çözülür, konuşmaya
başlar.
Bu iş düdüklük birmeseledir. Dü-
dük çalınması münasiptir.
Çalparalar çıksın, tam
zamanıdır...
»illerailesınin malvarlığı dizı ro-
manını okuyor musunuz? Aile-
riuı üstüne dört koldan bereket yağ-
mış. Anneden miras kalıyor, milyon-
luk dolarla, marklar. Baba Özer Çil-
ler ış yapmış. para yağmış. Oğul sün-
net olmuş, milvar para gelmış. Yan-
lannda çahşan kadından birkaç mil-
yarcık akmış. Yani Tansu Hanım ne
yapsın? Bunlan ret mı etsın? 'Aman
laf olmasın' diye elını bu paracıklara
sürmesin mı? Parayla el kırlenir mı?
Kırlenir de elıni y ıkarsın, paralar ka-
lır. Şımdı gözünüzü dikıp de 'Ne be-
reketli el canun, neye değse para ya-
ğıyor' diye hasetlenmenin âlemi var
mı? Sız de meraklıysanız gider. Tan-
su Hanım'ın elinı size değdirmesine
çalışırsınız. Aıleden kimın eli değse
bereket yağıyor. Çocuğun harcama-
ları bıle söz konusu edilmış. Ama
Tansu Hanım böy le şeylere pabuç bı-
rakır mı? Sorulara ağızlannın payını
vermiş 'Oğlunuzne kadar para har-
cıyor?" sorusuna çok güzel yanıt v er-
mış, "Akranlan kadar'. Çok güzel.
çokmünasipvanıtlar 'Akranlanka-
dar', 'emsali gibi', Şeteri miktarda",
'ne gerekiyorsa'. Bunlan bir kenara
kaydedin. Size pek lazım olmaz ya,
çoluk çocuğa öğretmekte fayda var.
Pek canınız sıkılıyor, sesinizi duyur-
mak istıyorsanız. 'çalpara' çalacak-
sınız. 'Çalpara', parmaklara takılan
küçük zillerdir. Parmağınıza geçirir-
siniz 'çalpara'yı. Şıkırdatıp durur-
sunuz. Aldıran olmazsa hem çalar
hem oynarsınız, olur biter.