Katalog

• 14 EYLÜL1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Emeklilik Yaş sınırı tartışmaya yol açtı .BAMJ SALMAN ' ANKARA - Işçi emeklilik yaş sınınnın, >enı sigortalı olacaklariçin kadınlarda 50. erkeklerde 55'e "Tçıkarılması karan. tartışmalara yol açtı. Hak- Iş Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin 'Tannverdi. ışveren 'temsılcılerınin emeklilik îçin önce 60-65 düzeyinde »nerdiklen yaş sınınnın ^O-55'e çekilmesinden mcmnun olduklannı belırtti. SSK Genel 'Müdürü Kemal Kıiıçdaroğlu ise bu "düzenlemenin yeni -sigortalı olanlar için geçerli olacağını anınısatarak T ü r k i y e koşullannda bu, SSKMkurtarmaz" dedı. Hak-fş Genel Başkan Yardımcısı ve Hızmet-fş Sendikası Başkanı Hüseyin Tann\erdı. Cumhuriyet*e -yaptıgı açık/amada. daha önce 6Ü-65 yaş sının önenldiğine dikkat çekerek "Bizim işçi tarafı olarak bu yaşlara itirazımız vardı" dedı 'Altyapı yok' Sosyal taraflar olarak "•mezarda emeklilik" olmasın diye çalışmalara katıldıklannı belirten Tannverdı. "Avrupa standartlan 6(^65. İLO raporunda 55-60. Bizim Tiirkiye'de çalışma şartlarının altyapısıyok. Bir işsiziik sigortası yoksa. bir iş gmencesi vasası yoksa, bu iilkede -stgortalılığın sürekli olması miinıkün değil. Bu düzenlemeler öncelikle çıkanlmalıdır" dıve konuyu. SSK Genel Müdüru Kemal Kıiıçdaroğlu ıse 50-55 yaş sınınnın Türkiye koşullannda kurumun iyileştinlmesi yönünde bir adım olmadıgını. yaş sınınnın arttınlması gerektiğını söyledı 'Eskisinden iyT "Hacettepe Ünıversıtesi'nin en son yaptığı nüfus çalışmalanna göre. öliim yaş sınınnın yüksek olduğunu kaydeden Kıiıçdaroğlu. şöyle konuşru: "Türkiye'de 1950 yılında kadın \e erkekte emeklilik >aşı Türkiye'de 60'hr. 1969 yılında 55-60 oluvor. Ondan sonra günümüze kadar 58-43 olarak geliyor. Türkiye, bugün 1950'lerdeki koşullardan çok daha iyi. Bu bir aktüeryal denge, gelir ve gider hesabını ona göre yapmak lazım. Eğer bö\le>apılmazsa sistemdeki açıklar artarak de\am edecektir. Kaldı ki, bu >aşoranı 20-25yıl sonra yürürlüğe girecek. Kanun yüriiıiüğe girdikten sonra İlk kez sigortalı olanlar için geçerli olacak ve 4-4.5 milyon civarındaki sigortalılann tamamı geçiş süreci içinde kalıyor." Dev Maden-Sen Genel Sekreten Hüsnü Koçyıldız ise diin yaptığı açıklamada. Tiirkiye'de ortalama insan ömrünün kısaldığını vurgulavarak şu göruşleri "dile"getırdi: "Sendika başkanlığından gelen ve bugün Çalışma Bakanlığı vapan Necati Çelik'in emeklilik >aşının değiştirilerek mezarda emekliliği gündeme getirilmesi karşısında egemen çevreler karşısında sessiz kalarak işçilerden \ana tavır almaınası. işçilerce anlaşılacak bir durum değildir. Gelir dağılımının gittikçe .'joksulluk stnınna ;dayandığı. ortalama insan fbmrünün kısaldığı • ü'lkemizde bunu göz ardı İederekvapılacak •; belirlemeler, objektiflikten ,;uzak. sermayenin istemine jblur vermek olacaktır." *t ; İIYorumda uvuşmazlık jEmeklılik yaş sının jkapsamı dışında ;tutulacaklarda ıse 1986 vılında TurgutÖzalın paşbakanlığı döneminde çıkanlan 3246 sayılı yasanın geçicı maddesinin, yeni yasa yürürlüğe girdikten sonra korunacağı bildirilirken taraflar. yasanın yorumunda farklı görüşleri savundular. Emeklilik zırvesıne Hak- İş'i temsilen katılan Genel Başkan Yardımcısı -lüsev in Tannverdi. geçiş iürecinın henüz ıetleşmedığını. yeniden oplantı yapılacağını ınımsartı. Türkiye'nin en büyük ihalesi olan İstanbul Metrosu elektro-mekanik sistemi ihalesi iptal Metro geeikeeekİstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 1995 yılında yaptığı \e Türkıye'nin en büyük ihalesi olarak gösterilen İstanbul Metrosu'nun elektro-mekanik sistemi ihalesi iptal edildi. Belediye. bugünkü kurdan yaklaşık 20 rrilvon Iira rutan 224 milyon dolarhk ihaleyfkazanan SIEMEN'S- SİMKO-TÜYASAŞ konsorsiyumunun ıhalenin yapılmasının üzennden yaklaşık biryıl geçmesine karşın sözleşmeyi imzalamaması üzerine iptal etti. SlMKO yetkilileri ise sözleşmeyi ağustos ayında imzaladıklannı belırtti. 1997 yılının sonunda bitmesı planlanan ve /stanbul Metrosu'nun birinci aşamasını oluşruran Taksim-4. Levent arasındaki hattın elektro-mekanik sistemi ihalesinin iptal edilmesi, metronun hizmete girmesıni geciktirecek. Kazı çalışmaları tamamlanan ve yan yana iki tünelden oiuşan metronun elektro- mekanik sisteminin ihalesi 13 Ekim 1995 tarihınde yapılmıştı. Teklif fiyatlan üzennde yapılan pazarlıklarla önce vüzde 14, daha sonra da ortalama yüzde 4 indirim yapılmasıyla ıhaleyi. 224 milyon dolara SIEMENS-SİMKO-TÜVASAŞ konsorsiyumu kazanmıştı. Düşükfiyataihale edilmişti İstanbul Büyiikşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan. çeşitli toplantılarda >aptığı açıklamalarda. merroda çalışacak vagonların Türkiye'de yapılacak olması nedenıyle elektro-mekanik sistemi oldukça düşük sayılabilecek bir fiyata ihale ettiklerini söylemışti. İstanbul Büyükşehır Belediyesi yetkilileri. ihalenin. yapılan bütün uyanlara karşın korsorsiyumun aradan geçen bir yıl içerisinde sözieşmeyi imzalamaması üzerine iptal edıldığıni söyledi Konsorsiyum tarafından yatınlan 8.5 milyon dolarteminatın. sözleşmenin zamanında imzalanmaması üzerine belediyenin ugradığı zarara karşılık sayılacağını vurgulayan vetkililer. "Yeni ihalenin şartlan hazııianıyor. Yeniden uluslararası ihaleye çıkılaeak" dedi. SİMKO Ulaşım Sistemlerı Türkiye Sorumlu Müdürü Tayfun kalkan. bir haberleşme hatasının olabıleceğıni belirterek sözleşmelenn kendileri tarafından imzalandığını söyledi. Sözleşmenin imzalandığını belediyeye yazılı olarak bildırdiklenni belirten Tayfun Kalkan. "Belediyenrzaçısından herhangi bir sorunun olmaması gerektiğine inanıyoruz. Ancak. insanlann farklı konulardaki vaklaşınılan da farklı olabiJKor" dedi Belediyenin ihaleyi neden iptal ettiginı, neden bu şekilde biraçıklama yapmış olmalannı anlamanın mümkün olmadığını vurgulayan Tayfun Kalkan. şunlan söyledi: "İptal kevfiyeti nedir. arkasında ne olduğunu bilebilmek durumunda değiliz. Şu açıktır ki, \erdiğimiz tekiif olağanüstü düşük bir flyattır. Böylesine bir sözleşmenin benzerini bulmak da pek mümkün değildir. Bu, bi/im İstanbul'u yapmak istememizden ka> naklanan bir olavdır. İstanbul Metrosu'mı vapmak, bizim grubumuzda bulunan firmalar için önemliydi. Bu noktaya gelindikten sonra bunun yapılamaması, gerçekten enterasan bir olay. Biz temaslarımı/ı sürdürme>e gayret ediyoruz. SIEMENS, dünvada dürüstlüğii ile tanınır. Biz Ankara Mern>su'nu 518 milyon marka aldık. 518 milyon marka bitirdik. Ne rekor sayılabilecek bir sürv içerisinde bitirdik. Bizim firmamızın geleneği budur. SIEME.N'S ile çalışmak bir şans meselesidir." Bakan Celik 'İstediğim ekiple çalışınm' • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik, kararnameler onaylanmadan atayacağı kişileri basına tanıttı. Çelik'in bu davranışı skandal olarak nitelendirildi. ANK.^R.'V (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışma \e Sosya) Gûvenlık Bakanı Necati Çelik, "Benden öneeki bakanlarda \e hükümerlerde olduğu gibi benim de uygun gördüğüm ekiple çalışma hakkım vardır" dıyerek SSK'de başlattığı kadrolaşma hareketlerini savundu. SSK'de görevden alınmalara ilişkin kararnameler onaylanmadan. yerlerine atayacağı kişileri basına tanıtan Çelik. "ideolojik ve Refahsal" kadrolaşma içensınde olmadığını söyledi. Çelik, 9 kararnamenın Cumhurbaşkanlığı'nda bekletildiğini belirterek Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreten NecdetSeçkinöz'ü, kararnameleri Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e iletmemek ve kendisiyle atamalar konusunda pazarlık yapmaya girişmekle suçladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik. atamalara ilişkin olarak dün düzenlediği basın topiantısında. bakanlıktan Çankaya Köşkü'ne 27 kararname gönderildiğini. Cumhurbaşkanhğı'nda bulunan 9 kararnameden 6'sının 23 gündür. 3'ünün de 12 gündür bekletildiğini söyledi. Atamalarda. "geçmiş hizmetler, liyakat. tecrübe, bilgi ve birikim'" ölçütlerinin göz önünde bulundurulduğunu kaydeden Çelik. basın yayın organlannda bu konularda çıkan haberlerin asılsız ve haksız olduğunu söyledi Çelik. şöyle konuştu: "Şahsımın icraatlan hedef alınmıştir. Bakan olarak. ideolojik ve Refahsal kadrolaşma içerisinde değilim \e olmayacağımı da ifade ediyorum. Ancak, benden öneeki bakanlarda olduğu gibi benim de uygun gördüğüm ekiple çalışma hakkım vardır. Bu hak, her dönemde. her bakan tarafından çok büyük bir ideolojik kadrolaşma şeklinde kuİlanılmıştır." Çelik'in. Cumhurbaşkanı kararnameleri onaylamadan. SSK'de görevden alınacak olanlann yerlerine atayacağı Zekai Ö/can. Sabahattin Kahoncuoğlu ve Mahlu/ Güler'i basına tanıtması. skandal olarak degerlendirildi. Ankara'dan aldı Hammadi Saddam'a ıçkı goturdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Ülkesi ambargo altında bulunan Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in özel temsilcisi Hamit Yusuf Hammadi. Ankara'dan Bağdafa 2 koli viskı. 1 kolı votka götürdü. Hammadi. dün Diyarbakır'a hareket etmeden önce Esenboğa Havalımanı'nda Dışışlen Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi .\li Tuygan ile Irak'ın Ankara Büyükelçisı Rafi Dahham Mijvel El- Tikriti tarafından uğurlandı. Hammadi, VIP salonuna girdikten sonra Irak Büyükelçıliğı görevlilerinin taşıdığı 3 koli. gazetecileri şaşırttı. Johnnie Walker marka 2 koli viski ve Smirnoff marka bir koli votka. elektronik denetim aygıtından geçerken kutularda içki şişelerinin bulunduğu saptandı. Özel temsilcinin. Birleşmiş Milletler ambargosu nedenıyle büyük ölçüde ilaç sıkıntısı çeken ve son bırkaç yıldan beri alkollü içki alış-satışı yasak olan ülkesine viski ve vokta götürmeyi tercih etmesi dikkat çekti. Özel temsilcinin Bağdat'ta doğrudan devlet başkanlığı sarayına gidecek olması. "alkollü içkilerin Saddam'a ikraın olabik>ceği " yonımlanna neden oldu. Kuzey Italya 'da Padanya Cumhuriyetiyarın ilan ediliyor yrılığa çıplakprotesto Dış Haberler Senisi - Italya'nın kuzeyindekı sekiz bölge. Padanya Cumhuriyeti adıyla bagım^ı^lık ilan etmeje hazırlanıyor. Kuzey Ligi lıderı Inıberto Bossi. dün başlayan ve yaklaşık bir buçuk milyon kişinin katıldığı üç günlük şenliğin ardından yarın Venedık'te Padanya Cumhunyeti'nin kuruluşunu ilan edecek. Bossi'nın bagımsız Padanya Cumhunyeti'nin siyasal bir gerçekliğe dönüsnıesi çok uzak bir olasılık da olsa, Başbakan Romano Prodi. Bossi "yi uyararak İtalva'da bir Yugoslavya felaketi vaşanamayacağını belirtti. Italyan hükümeti. Bossi'nın güç gösterisine, ifade özgürlüğü yasası kapsamında izin verdi. Siyasal bir gösterinin , >asaklanamayacağını söyleyen Prodi, yasalara karşı gelinmesı ya da aynlıkçılık belirtıleri görülmesı durumunda çok sert önlemleralınacağinı belırtti. Geçen günlerde yapılan bir ara$tırma ise kuzey halkının yalnızca yüzde iki.sının Italya'dan avrılma taraftan olduğunu ortaya koydu. Geçen nisan ayındaki genel seçimlerde Kuzey Ligi, ülke genelındeki oylann yüzde onunu. kuzeyde ise oyların yüzde yirmisini almıştı. Kendıne çok güvenen Bossi ıse. pazargününün yalnızca bir başlangıç olduğunu. bir yıl içıiKJe tam bağımsızlık elde edilecegini söyledi. Şenlikler kapsamında, üzerinde Bossi'nın portresi bulunan sınırlı sayıda 100.000 liretlik banknotlar basıldı ve yeni kimlik kartlan hazırlanıyor. Padanya Cumhuriyeti. Italya'nın en zengin kentleri olan Venedik. Bolonya, Trieste, Milano, Cenova ve Tonno'dan oluşuyor. Yaklaşık 30 milyon kişinin yaşadığı kuzey İtalva'da yüzde 6.5 olan işsiziik oranı Italya genelınde yüzde 12.6'yı, yoksul güney bölgelerinde ise yüzde 21'i buluyor. PoKtikacılar çevreye duyarsız Burhaniye Ören'de düzenlenen sempozyuma katılacağı bildirilen Demirel, Erbakan, Çevre Bakanı Tokar ve Bahkesir Valisi'nin açılışa katılmaması tepkiyle karşılandı HAKAN DtRİK / KAZIM ÖĞÜN ÖREN - "Yaşanabilir bir çe%re" için Ören'debiraraya gelen çevreci bilim adam- lan. sorunlan ve çözüm önerilerini tartışa- cak yetkılı bujamadı. Burhaniye Ören'dedüzenlenen "Edremk l/luslararası ÇevreSempoz>umu"na katıla- cağı bildirilen Cumhurbaşkanı SûleyTnan Demirel, Başbakan Necmettin Erbakan. Çevre Bakanı Ziyaettin Tokar ve Balıkesir Valisi YahyaGiir açılışta yeralmadı. Özel- likle Valt Gür'ün çevre sempozyumu yeri- nei *M^rosaçdışı''nı yeğiemesi. yoğun eleş- tiri aldı. Gür'ün sempozyuma gönderdiği temsilcisinin mazeret olarak "Bahkesir'de önemli bir tören olması münasebetiyle vali- miz bu törenebenigönderdi 1 " sözleri de tep- kiyle karşılandı. Edremit UJuslararası Çevre Sempozyu- mu'nda çevTe sorunlanna çözüm aranırken özellikJe turistik yörelerdeki ıkincı konut is- tilasinın yarattığı sorunlarvurgulandı. Sem- pozyumun açılışmı gerçekleştıren Burhani- ye Belediye Başkanı Necdet UvsaJ. polirika- cılann ilgisizliğıne "Yönetinıler geMp geçi- cidir" diyerek tepki gösterdi. Kaymakam KadriÖnerde insanoğlunun doğayla birlik- te yaşamak yerine ona hükmetme yolunu seçmesınin ekolojik dengeyi bozduğunu söyledi. Ekonomik kalkınma için ekolojik dengenin ikinci plana atıldığını belirten Öner. "K'avbolan toprak, hava, iklim. su bir daha geri gelınez. Çevre. insan yaşamıyia öz- deştir. Hangi düzeyde olursak otalım, çevTe biimcine sahip olmanıız gerekir" diye ko- nuştu. Sempozyumun bilimsel altyapısı hakkm- da bilgi veren Prof Dr. AhmetSamsunlu. tu- ristik merkezlerin büyükşehır kapsamına aJmmasını istedi. Bu yörelerde birçok bele- diyenin daginık biçirnde yeraldığını belir- ten Samsunlu, bunlarui bir çatı altında top- lanarak büyükşehir belediyesi kapsamına alınmasının sorunlan azaltacağını vurgula- dı. Ege ve Akdeniz'ın Türkiye turizminde önemli yeri olduğunu kaydeden Samsunlu, şöyle konuştu: "Özeffikle ikinci konudardan doiayı hıdı bir kirienme yaşamyor. Elimizdeki değerie- re sahip çıkmnoruz. Ege ve Akdeniz'i kirte- ten sanay idurdurulmalı, Buralardakizeytin- \ağıfabrikalannınanhnasistenıiy«k. Deniz üzerinde vağ tabakası oluşmuş durumda. Buralardaki sorunlann derhaJüzerinegidil- meü ve çözülnıdL" Eskı Bahkesir Milletvekili MeHh Pabuç- çuoğlu. politikacılann sempozyuma ilgi gös- termemesine büyük tepki gösterdi. Pabuç- çuoğlu. "Halkımızın.özeliikiedepaıianıen- terlerin duvarsKİığı bi/Jeri uzdü; son derece rencideettiO>saduvariıuğm y ukandan baş- layıp halka kadar inmesi gerekir" dedı. Buca Cezaevi Avukatlann ayakkabılannı aramak istediler • Izmir Buca Cezaevi'nde müvekkilleri ile görüşmek isteyen bayan avukatlann ayakkabılannın aranması tepki gördü. İki bayan avukat görüşe katılmadı. NECATİ A\G1N İZ.MİR - Buca Ceza- evı'nde müvekkılleriyle görüşmek iste>en avukat- lann ayakkabılannın aran- masına başlanması sert tepki gördü. Hapishaneyö- netıcileri. "kuşkulandıkla- n " için böyle bir uygula- ma başlattıklannı açıİclar- ken İzmirBarosu'nundev- reye girmesıyle sorun çö- züldü. Cezaevlerinde başlatılan çeşitli uygulamalar. hem ıçendekıleri hem de dışarı- dakileri olumsuzyöndeet- kılıyor. Son olarak avukat- lann ayakkabılannın aran- maya başlanması. avukat- larla cezaevi yönetimi ara- sında sert tartışmaya yol açtı. Cezaevi girışınde ayakkabıları aranmak iste- nen av ukat Hülya Üçpınar ı le Zeyııep Sedef Özdoğan. görüşe katılmadılar. Uygu- lamanın çağdışı ve antide- mokratik olduğunu savla- yan Üçpınar ve Özdoğan. sorunun çözümü için ceza- evı savcısıyla görüştükleri- ni. ancak savcının kendile- rine katı davrandıgını öne sürdüler. Üçpınar vc Özdo- ğan. olayla ilgili gazetemi- ze şu açıklamayı yaptılar: "Müvekkillerimizle gö- rüşmek için cezaevine git- tik, çantalanmız lazerli ci- hazkontrolünden geçti. Biz de dedektöriü kapıdan ge- çerken sinyal çaldı. Görev- liler üzerimizi aradılar. bir şe> bulamadılar. İkinci kez dedektörle kapıdan geçtik. sinvalyeniden çaldı. Bu de- fa avakkabılarımızı ara- mak istediler. Biz. görevlile- re üzerimizde kemer ve ta- kılarımızın olduğunu, sin- yalin bu nedenle çaldığını anlattık. Ancak ayakkabı araması vapılmasında di- rendiler. Avakkabımı/ın içinde herhangi bir suq un- suru bulunmadığını kanır- lamak için çıkarıp lazerli ci- hazdangeçirdik,birşe> bu- lunmadı. Cezaevi savcısına giderek uygulamanın van- lış olduğunu söyledik. Sav- cı. uv gulamanın cezaev i vö- netinıince aiınan bir karar olduğunu belirtince biz de uygulamayı protesto ama- cıyla görüş yapmadan ay- nidık." Cezaev ı yetkilileri de bu- nun doğal bir uygulama ol- duğunu dılegetırdiler. Yet- kililer. "Dedektör sinval verd^j sürece, o kişinin üze- ri mutlaka aranır. Aranma- dan kimse iceri alınmaz. Bu bizim kişisel uyguiamamız değil" dedıler. Ayakkabı aranmasına karşı çıkan av ukatlann Iz- mır Barosu'na başvurma- lan üzerine harekete geçen İzmir Barosu. konuyu Jz- mir Cumhuriyet Başsavcı- sı Melih Tan'va götürdü. Izmır Barosu Başkanveki- li Cafer Özkan, Tan'yla konuyu uzun süre tartıştık- larını dıle getırerek "Baş- savcı, bundan sonra böyle bir sorunun yaşanmayaca- ğınısö\ledi"dedi. ÇHD İzmir Şube Yöne- tim Kurulu üyesi Ahmet Hamdi Yıldınm, olayı an- tidemokratik bir uygulama olarak degerlendirdi. Şevket Kazan'ın siyasi tutuklular arasında "çifte standart^uyguladığını be- lirten av ukat Kemal Bilgiç, "Adalet Bakanı kendi dii- şüncesine yakın bulduğu tutuklulara her türlü ola- nağı sağlarken kendi siyasi düşüncesine vakın görme- diği tutuklulara ise hiçbir hak tanımamaktadır. Ada- let Bakanhğı'nın böyle bir düzenlemeve gitmesinin hiçbirgerekçesiyok. "dedi. PKKvePRKRızgarida- vasından yargılananlar Na- zillı E Tipi Cezaevi'nde fu- tuklu bunurken diğer örgüt davalanndan tutukluların Bergama Özel Tip Ceza- evı'nde tutulmalannı eleş- tıren Bilgiç, Bergama Özel Tip Cezaevi'nin kapasite- sinin 500 kişilik olduğunu, tüm siyasi turuklulann Ber- gaına Cezaev ı'ne konul- masını istedi. AlDS'li aile taburcu oldu 'Bakanlık sözünü yerine getirmedi' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Test edilmeven kandan AIDS'e yakalanan Müzeyyen Işıkgöz ve kızı Rukive Işıkgöz, tedav i edıl- diklerı Numune Hastane- si'nden taburcu oldu. Has- tane Başhekimı Osman Müftüğlu, Işıkgöz ailesine Magic Johnson'ın kullan- dığı ilaçlarla tedavı yapıl- dığını belirtirken ailenin av ukatı Şe> hmus İnal. Sağ- lık Bakanlıgfnın vaatlerini yerine getirmediğini öne sürdü. Numune Hastanesi Baş- hekimi Osman Müftiioglu, dün taburcu edilen Işıkgöz ailesinin tedav isinin ta- mamlandığını. ancak aile- nin belli dönemlerde yeni- den kontrol edileceğini be- lirterek "HastanedekaJdık- lan süre içinde gereken te- dav i uygulandı" dedi. AlDS'li'basketbol yıldızı nın kullandığı ilacın Türki- ye'yegetirilerek Işıkgöz ai- lesinin tedavisinde kulla- nıldığını ka>deden Müftü- oğlu. "Hastanedekaldıkla- n süre içinde gereken teda- vi uygulandı" dedı. Işıkgöz ailesinin av ukatı Şeyhmus İnal. aileye has- tanede kaldığı süre içinde hiçbırtedavininyapılmadı- ğını öne sürdü. İnal, Magic Johnson'ın kullandığı ila- cın Türkiye 'deyeterinceta- nınmaması nedeniyle Işık- göz ailesinin tedavisinde uytıulanamadığını savun- dûr-Sağlık Bakanlığı, hiç- bir vaadini yerinegetireme- di" dıyen İnal. Işıkgöz aile- sinin moralinin çok kötü durumda olduöunu söyle- di. İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, ABD'nin uluslararası hukuku çiğnediğini belirtti ABD^nin ^Türkiye himayesinde Kürdistan planı 9 İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek İstanbul Haber Senisi- İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Rerinçek. Genelkurmay'ın özel istıhbarat rapor ve analizlerının. ABD'nin "Türkive himayesinde Kürdistan" planını. bütün bovutlarıyla ortaya kovdugunu söyledi. ABD'nin Ortadoğu'da bir Kürt dev letı kurmavı ve bölgenin haritasını değıştirmeyi önerdığı planda Tiirkıye'nın garantör devlet olması öngörülüyor. İP Başkanı Doğu Perinçek. partisinin il merkezinde düzenlediği toplantıda. 3.4 ve 22 Agustos 1995 tarihlerıni taşıyan ve üzerlerınde sav ı numaralan. mühür ve "incelendi" damgalan bulunan raporları gazetecilere göstererek ıçenklerinı açıkladı. Pennçek. bu rapor ve analizlenn. Türkiye ile ABD arasındaki iki önemli görüşme konusunda bilgi verdığını belırtti. Rapora göre ılk görüşmenin 23 Temrnuz 1995 tanhinde ABD'nin Kuzey Körf'ez İşleri Ista.syon Şefı Robert Deutsch ve Türk yetkililer arasında yapıldığını anlatan Pennçek. bu görüşmede ABD'nin önerilerınin aktarıldığını vurguladı. ABD'nın Ortadoğu'da bir Kürt dev letı kurmayı ve bölgenin haritasını değıştirmeyi önerdiği planda Türkiye'nin garantör devlet olması öngörülü>or. Raporda, • İP lideri Perinçek. dün düzenlediği basın topiantısında 3. 4 ve 22 Ağustos 1995 tarihlerini taşıyan. üzerlerinde sayı numaralan. mühür ve incelendi damgası bulunan iki raporu gazetecilere göstererek içerikleriyle ilgili olarak bilgi verdi. Perinçek, ABD'nin Ortadoğu'da bir Kürt devleti kurmayı ve bölgelerinın haritasını değiştirmeyi önerdiği planda Türkiye'nin garantör devlet olmasının öngörüldüğünü belirtti. federasyona dayanan bu planın daha önce de 27 Mayıs İ960 harekâtından sonra, 1965 ve 1974'te ABD tarafından önerildıği. bu kez ise Savunma Bakanlığı ile birlıkte Beyaz Saray'ın da önenye sıcak yaklaştığı belirtıliyor. Genelkurmay analizine göre. bu plan Iran ve Arap halklarına düşmanlık temelinde kuruluyor ve Türkiye'yi her an Kürdistan'a karşı sıcak çatışmalara sokma riski taşıyor. Kürdıstan'ın ABD himayesı dışında bir seçeneğinin olmadığı bu planda. Türkiye de ABD'nin dayatmalarına sürekli evet demek zorunda kalıvor ABD'nin önerisi ABD, bu plana uvması halınde Türkıve'ye Kerkük-Musul petrollerinden yüzde 5-6 pay önerirken. Türkiye'nin Kürdistan ile federasyonu kabul etmemesi durumunda Iran ve Irak'la birlikte parçalanacağı belirtıliyor. ABD'nin Türkiye- lran çatışmasını gündemde tuttuğu. a>nca Türki>e- Yunanistan gergınliğinin de ABD'nin çıkanna uygun olduğu vurgulanan raporda. fürkiye'ye Ortadoğu. Balkanlar ve Kafkaslar'da stratejik işbirliğinin dayatıldığının altı çızilivor. ABD'nin fürkiye'yı Orta Asya'da tramplen olarak kullanmak istediği belinilirken. Azerbaycan-Ermenistan sorununda ABD'nin ağırlığını arftırması buna örnek olarak gösterılyor İkinci görüşmenin. ünlü Dublin toplantısından sonra ABD Dışışlen Bakan Yardımcjsı Robert Pelletrau başkanlığındaki bir heyetle Türk heyetı arasında yapıldığının behrtildiği raporda. Türkiye'nin. ya ABD'nin Saddam'ın devrılmesine destek vermesinin istendıği ya da Kuzey Irak'ta kurulacak bir Kürt federe dev letini onaylamak zorunda olduğu kaydedilıyor. ABD'nin uluslararası hukuku çiğnediğini belirten İP lideri, Türkıye'nin Kürt sorununun çözümünde Amasya Görüşmesi. Erzurum ve Sıvas kongreleriyle belırlenen anayasal değerdekı pofirikalara geri dönmesi gerektığinı savundu.