Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EYLÜL 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DSP'de ikinci
kıpultay
başvupusu
M ANKARA (ANKA)-
I Ü S P Edirne Milletvekili
Ercal Kesebir. partisinin
«olajjanüstü kurultayını
t o p amak ıçin bir başv uru
«daha yaptı DSP Genel
I3a^karıı Bülent Ece\ it
tarsfından. daha önce
,>aptığı I4l imzaİJ
b»aş. urusu ımzalar vetersiz
olduğu gerekçesiyle
reddedilen Kesebir. bu kez
165 imzalı birdilekçeyle
Çarkaya İlçe Seçim
K.urulu"na başv urdu.
"Diickçenin birörneğinin de
t»ugJn genel merkezlere
iletüeceği belırtilirken ihraç
isteıniyle dısiplin kuruluna
s>e\ l edilen Kesebır'in.
sa\ Lnmasını dün uönderdiği
bıldrildi.
TİHV davası
karara kaldı
• .ANKARA (ANKA) -
T/iirkive İnsan Haklan Yakfı
Adana TemsilcLsi Mustafa
Cinkılıç \e temsilcilik
doktoru Tufan Köse
hakkında \akıf çalışmalan
nedeniyie açılan davaya
'devam edildi. Duruşma.
sanık \e sanık avukatîannın
savunma yapması \e
dava>'la ilgili kararın
açıklanması istemiyle 8
kasım tanhıne ertelendi.
Adana 4. Sulh Ceza
Mahkemesı'nde devam eden
davanın bugünkü
duruşmasını işkence
kurbaniarı Rehabilitasyon
"Merkezi. Amerikan Bilim
Tjeliştirme Derneği.
Amerikan Hukukçular
Komıtesı. Isıeç Kızılhaç ve
Danimarka Tabipler Birliği
.yetkilılen ızledi
Tansu Çillen'e
Kuşadası sorusu
fl A.NKARA(ANKA)-
Aydın MılIetvekıJi Yükse)
,Yalo\a. Başbakan
Yardımcısı ve Dışışleri
Bakanı Tansu Çıller"e
Kuşadası"nda yaşanan sel
jelaketinden dolayı bölgeye
yardım yapılıp
yapılmayacağını sordu.
"Yalova. yazılı soru
önergesinde sel nedeniyie
•KuşadaM'nda büyük maddi
•aararın mevdana geldiğini.
-kanaJizasyon şebekelerinin
•işlevini \itırdığinı bildırerek
.bölgenin afet bölge^i ilan
f dilıp edilmeyeceğıni sordu.
Trilyonlarca liralık hasann
etkisini azaltmak için
de\ letin felaketzedelere
yardım yapıp
yapmayacağını soran
Yalova. soru önergesinde
"Gelecek sezona kadar
altyapı çalışmalannın
tamamlanması ıçin ödenek
aynlmasını düşünür
müsünüz?" dedi.
Ensarioğlu
şikâyetçi
• ANKARA <l BA) - Devlet
Bakanı Salını Ensarioğlu.
bankalann Güneydoğu
illerıne vaklaşımlarından
şikâyetçi. Kamu bankalan da
dahıl. sektörün Günevdoğu
'illerindeki işadamlarına
kredi verirken binbir dereden
Su getirdiklenni belirten
Ensarioğlu. bankalann
Güneydogu'ya bakışları
-degişmediği takdirde 21
ildeki işadamlarına hizmet
verecek GAP Kalkınma
Bankasfnın kuruluş
.sinyallerinı verdi.
Ensarioğlu'nun.
Güneydoğu"daki iş
dünyasının temsılcileri ve
Odalar Birliği yönetimiyle
yaptıâı görüşmelerde de bu
konuyu ısrarla dile gerirdiği
öğrenıldi.
Mahkemede
öerginlik
• İstanbul Haber Servisi -
Kâğıthane'de evıne gittikleri
kadını öldürdükten sonra
zjynet eşvalannı alarak
kaçmaktan sanık karı-
kocanın yargılanmastna
(stanbul 2. Ağır Ceza
MahkemeM'nde de\am
edildi. Sanık a\ukatlannın
katılmadığı duruşma.
tenıklann dinlenebılmesi \e
delıllerin toplanabiimesi için
%leri bir tanhe bırakıldı.
"Ouruşma çıkışında
Arapoğlu çiftine saldıran
Avşe Koç'un yakınlan
güvenlik güçlerince
çngellendi.
Ataşehir'de
okullar
• İstanbui Haber Servisi -
£nılak Baııkası. 1996-199?
eğitim ytlında hizmete
girmek üzere, istanbul
Anadolu yakasındaki
'AtaşehirprojesindeM temel
eğitim okulu ile 1
%naokulunu. İstanbul
Valiliği Mıllı Eğitim
Müdürlüğü'ne bağışladı.
Tellioğlu ve ekibi, il binasını boşaltmayarak RP yöneticilerine karşı savaşımı sürdürüyor
Ankara örgütü direnişteANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- RP Genel Merkez yöneticı len. ken-
di adaylanna karşı seçimi kazanan \e
"Hoca'va itaat ehnedigi" gerekçe-
sıy le göre\ den aldıklan VlehmetTel-
lioğlu'na destek v eren delegeleri. 24
eylüJde tekrarlanacak Ankara il kong-
resınde saf dışı bırakmaya çalışıyor.
RP yönetıcilerinin. üçüncü bir isim
ara.vışında olduğu. yeni isıın iizerın-
de uzlaşılması durumunda. Tellioğ-
lu'nun adav lıktan çekılebıleceğı öne
sürüldü.
RP Genel Başkan Yardımcisi Rı-
zallucak. Çankava. Mamak ve Al-
tındağ ilçe teşkilatlannın eski dele-
geleriyle seçunlere katılaeağinı açık-
larken. Ankara ıl koneresınde "de-
RP Genel Merkezi, tabanın desteklediği
Mehmet Tellioğlu'nu 24 eylülde
yinelenecek olan kongrede saf dışı
bırakmaya çalışıyor. RP kurmay heyeti
üçüncü bir isim arayışını sürdürüyor.
legeoyunu" vaşanacağı haberleri il-
çe teşkılatlarında tedırginfik varattı.
İlçe teşkilatlannın. partı içınde ya-
şanan sıkıntılardan RP genel başkan
yardımctları Ahmel Tekdal \e Ulu-
cakı sorumlu tuttukları bildirildı.
Ulucak. Tellioğlu \ e ekibinin Çan-
kava ve Mamak ilçe delegelerinin il
konresıne katılmasını engelledikle-
rini ılen sürerek. ıptal edilen Altın-
dağ teşkilatının da e^ki delegelerle
seçımekatılacağıııısöv ledı. Llucak.
Ankara il başkaniığına adav olarak
üçüncü bir ismin geçip geçmedığı ko-
nusunda açıkfama vapmaktan ka-
çındı. RPvönetımınin seçımleri kav-
betmesine karşın Ankara ıl başkan-
iığına atadığı ZekiÇelik'ın adav lık-
tan çekilmesı halinde. Ortadoğu Sa-
nayı ve Ticaret Merkezı (OSTİM)
Başkanı Orhan Aydın'ın adavlığı-
nın söz konusu olabileceöi öne sü-
rüldü. Ankara il başkanlığı görevi-
ne son \ erilen Tellioğlu ve ekibi ıl bi-
nasını boşaltmadı. Zekı Çelik debu
nedenle \!K^K tarafindan atandığı
il başkanlığı görevıni devralamadı.
RP Genel Merkez Disıplın Kurulu
üyesı Mehmet Ali Bulut. dün yaptı-
ğı vazılı açıklamada, Tellioğlu'nun
hbtesindeyeralmadığını belırterek.
™Si>asi Partiler'NasasneRPtüzüğü-
ne görv disiplin kurulu ü>eleri parti
teşkilatlarında göre\ alamaz" dedi.
Bulut, şu ana dek Tellioğlu ve ar-
kadaşlan ıçin disıplın kuruluna baş-
\ uru olmadıgını .söv ledı. Bulut.
"Oluna ne>aparsınız" sorusuna da
"Hâkimler. önkrine gelmedik dava
konusunda kunuşmazlar" dedi.
ÇİZMEDEN YLKARI MUSA KART
RP-BBP
Taban
kavgası
tırmanıyor
ANK.AR.A (Cumhurhet
Biirosu)-Büvük Birlik
Parti.si (BBP) Sıvas
Milletvekili .\e»zat
Vanmaz. RP'nın tabanını
kaybetmekten korktuğunu
öne sürerek, "Biz şeriatçı
parti> i/. RP, içindeki
sancılardan doğabilecek
kopmalann partimize
geçmesinden korkujor ve
bunları önlemek islivor"
dedi. Yannıaz. kendileri
için "Biziın Hamas'ımız"*
dediğı ilen sürülen RP
Genel Başkanı ve
Başbakan Necmettin
Erbakan'dan açıklama
beklediklerini kavdederek.
"RPordudüzeniile
vönetilen bir parti. Herkes
kendi partishle uğraşsın"
diye konuştu.
'RP'de askeri düzen'
BBP Sıvas Milletvekili
Yanmaz. Başbakan
Erbakan'ın Merkez Karar
Yürütme Kurulu (MKYK)
toplantı^ında bürün
partilerin RP'nin uzantısı
olduğunu kavdederek,
-BBP bizim Hamas'ımız*"
sözlerinı söylememış
olmasını dilediklerinı
sövledi.RPvı "askeri
düzenleyönetilen parti"
dive nitelendiren BBP
Sıvas Milletvekili Yanmaz.
"Erbakan komutan.
diğerleri asker. Asker
komutanlara karşı gelemez.
Ankara il kongresini
iptalinin nedeni de
generallere karşı
çıkılmasıvdı" dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel Denizli'de
'Zenginleşmeye
ınecbııruz'
OMER YURTSEVEN
DENİZLİ-Cumhurbaş-
kanı Sük'vnıan Demirel.
Türkive'nin mutlu ve retah
birülkeolabılnıesi içinbu-
günekadarvaptıklannı kat-
lamaya ve zenginleşmeye
'mtcbıır" olduğunu söv ledi.
Demirel. "Geleceğimize
olan ümidimizi kırmavaiım.
Türkiye. sanav i hamlesi icirv-
de. Bu ülkenin her köşesi
yeşerecek. bundan kuşku-
nuzolmasın"dedı.
Denizli'ye 60 kılometre
uzaklıktaki Çardak'ta Özde-
mirSabancıadıyla kurula-
cak organize sanav i bölge-
sinın temelıni atan ve Kut-
sal Teks Fabnkasf nın açı-
lışını vapan Demirel: Deniz-
li'nin. Türkive'nin dünva-
ya açılan bir pencere>ı İıa-
line geldiğini söv ledi. Tür-
kiye'nin. Denizlininşana-
yileşmesinden 'mesaj' al-
ması gerektiğinı vurgula-
yan Demirel. kendisinden
önce konuşan Sanayi Oda-
sı Başkanı KadirUslu'nun
ülkeyı vönetenlere vönelik
söv lediöi. "Bizim önümü-
zü açın, >erdiğiniz sö/leri
tutun"' sözlerine değınerek
şöyle konuştu:
~Bu st-sin ividuv ulması la-
zundır. Ben bunun için mev-
danlardavım. Bu söz her-
kes tarafindan söv lenmeli,
her yerden de dujulmalı-
drr. Bü\ ük Türkhe projesi
için bu söz çok anlamlı bir
mesajdır. Türkiye'nin fu-
karalıktan. cahillikten, iş-
sizlikten kurtulmasının tek
çaresi, sanav inin gelişmesi
\e sanay icinin önünün acıl-
masıdır."
Türkiye nüfusunun v üz-
de 75"inin40_vaşın altında
olduğuna dikkat çeken
Cumhurbaşkanı. ülkenin
her yerinden müteşebbis
gücün sesinin yükseldiğini
kaydetti.
Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel. öğleden son-
ra Denizli"deki ihracatçılar-
la yaptığı toplantıda. dev le-
tin sanayi ve ticaretin için-
den çıkması gerektiğini be-
lirtti. Demirel. "Devletözel
sektörüvle rekabet içine
giremez. Bu yanlış olur"
dedi.
'Batt Türkiyeiçinkaymlı'NEW VORK / İSTANBI L (AA)-
Sosyalıst Enternasnoyal m BNt'nin
Nevv York"takı merkezınde devam
eden 20. Kongresi'nde. "sosyalizmin
öldüğii yolundaki şaviaların
çıkanlması için \aktin henü/ erken
oldugu" görüşü vurgulandı.
Türkıve'den CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal ile Prof Dr Erdal
İnönü'nün katıldığı Sosvalist
Enternasvonal Kongresi sonunda
yayımlanan bildiride. -Serbest pazar
»e ekonomik >eniden düzenlemeler,
serbest rekabete daha fazla açılım,
refah \aratmada başarısız kaİmıştır.
Aksine endişeli, korkulu beklentiler
ve adaletsizliğin \avılmasını
getirmiştir" denıldı.
Dünyadaki tüm sosyal demokrat
partilerin katıldığı üç günlük
Kongre'nın bıldirisinde. dünya
ekonomisinın globalleşmesinin
çokuluslu şirketler ve döv iz
piyasalan spekülatörlerinin gücünü.
"demokratik ilermelerdeki kayıplar
pahasına" artırdığına dikkat çekildi.
Bildirgede. serbest pazarlar ve
ekonomik veniden düzenlemeler.
yeniden yapılanmalar felsefesinın.
vaat ettıklerıni veremediği ve daha
önce hıç görülmedik ölçüde sosyal
denge^izlikler. eşitsizlikler. endişeler.
korkular ve adaletsizliğin
yavılmasına neden olduğu ifade
edildi. Demokratık ülkeîerden.
politikalarını. piyasalardakı kazanç.
verimlilik artışlarını feda etmeksizin
halklarının yaranna. refahına
varayacak şekılde vönlendirmelerı
ıstenilen bildirgede. "Sosyalıst
Enternasvonal. işsi/lik >e eksik
istihdanıın kaçınılmazlığını reddeder
ve tam istihdam arayışında ulusal ve
çokuluslu çabaian destckler" denıldi.
Sos>alıst Enternasvonarin 20.
Kongresi'nde 20 veni siyası parti üye
kabul edilerek sosvalist ve sosyal
demokrat partilerden oluşan üye
savısı 140'a çıkarıldı.
Sosyalıst Enternasvonal'ın
toplantısından dönen Denız Baykal.
Atatürk Havalımanfnda düzenîediğı
basııı toplantı.sında. sosyal
Sosyalıst F.nternasyonal toplanasından
dönen Baykal, türkiye'nin prestij
kaybetmekte olduğunu söyledi.
demokrasının bütün dünya
ülkelennde yeni birönem
kazanmakta olduğunun Sosvalist
Enternasvonal toplantılarında açıkça
ortaya çıktığını söyledi.
Sosvalist Enternasyonal
toplantılarında Türkiye'yi vakından
ilgilendıren konularda gereklı
açıklamaları yaptıklannı kavdeden
Baykal. ^'unanistan ve Kıbrıs Rum
kesımının. daha önceki toplantılarda
da vaşanan Türkıye've vönelik
girişimleri karşısında gerekli
açıkiamalarda bulunduklarını ıfade
ettı. Bavkal. toplantılarda
"Türkiye'yi çok tahrik edecek,
bugüne kadar sö>lenmemiş veni
suçlamaların ortava atılması gibi bir
durumyok" dedi.
Baykal. şövle konuştu:
"Türldye'nin konumu ve durumuyla
ilgili bir olumsuz gelişmeler
vaşanmakta olduğu açıkça görülüyor.
Sosyalıst EnternasvonaJ'de bundan
önce katıldığım uluslararası
göriişmelerde görme>e alıştığım
vaklaşımın dışında bir anlavışın
Türkiye ile ilgili olarak şekiİlenmekte
olduğunu gördüm. Bir anlamda
Türkive bir kavgı konusu. bir ü/ünrii
konusu haline dönüşmeve başlamış.
Türkive'yi dünyadaki gelişmeler
karşısında daha belirleyici turnıa
konusundaki irademizin vavaş yavaş
kaj bolmakta olduğu. inandıncılığını.
yönlendiriciliğini. etkinliğini
kav betmekte olduğu gibi bir izlenim
aldığımı ifade etnıelivim."
IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr
FRANKFURT - On iki yıl bir
kentte yaşadıysanız orada izle-
riniz vardır ve kent sizde izler
bırakmıştır.
Kimı okuyucu biliyor, bu sa-
tırlann yazarı. 12 Eylül dönemin-
de Çanakkale ya da Eskişe-
hir'deki "Etipi bir konuf'ta ika-
met etmek yerine siyasal göç-
menlikte yaşama şansını elde
eti. Yaşamının tam on iki yılını (bir-
kaç ay da fazlası var) Alman-
ya'da. Main ırmağı kıyısında,
Frankfurt'ta geçirdi.
Şimdi, Türkiye'ye dönüşün-
den dört yıl sonra yeniden Frank-
furt'ta. Bu yazının ilk cümlesi
pek doğru. Yaşamınızın 12 yılı-
nı bir kentte geçirdiyseniz ora-
da izleriniz vardır ve kent sizde
silinmez izler bırakmıştır. Geliş-
miş Batı Avrupa'nın, bu kıska-
nılası refah toplumlarının. refa-
hın tavana vurduğu kentlerin-
den birinde. Frankfurt'ta kısa bir
kaçamak olanağı doğdu.
Kendi izlerimi sürüyorum.
Nasıl sürmem. Tam altı yıl bu
kentte taksi şoförüydüm ben.
Bu kenti avucumun içi gibi bili-
yorum. Her köşesini. sokağını.
Ağaçlar tanıdık. Köprüler. kah-
veler, meyhaneler ve hava tanı-
dık. Ve ille de sokaklar...
ilk tanıyan, 12 yıl boyunca
Bir Kent Yaşammdan Kesitler
oturduğum evin yakınındaki tü-
tüncü oldu. Gülümsedi. "Uzun
süredirgörünmediniz" dedi ve
ben bir şey söylemeden 'be-
nım" pipo tütünümü uzattı. Bi-
liyorum okuyucu için anlamı yok.
Ama dört yıl aradan sonra içti-
ğim pipo tütününü anımsama-
sı sımsıcak bir duygu. Kentin
futbol takımı Eintracht Frank-
furt'un ikinci lige düşmesini ko-
nuştuk.
Bütün suç o Yugoslav antre-
nörStephanoviç'inmiş. Tütün-
cüm öyie dedi. Ama bu yıl eve-
lalah yeniden birinci lige çıkacak-
mışız.
Onu onayladım,
"Biliyorum" dedim, "bu yıl
mutlaka gene birinci ligdeyiz.
Kesin. Başka yolu yok."
iz sürüyorum ya bir araca bin-
meden, eski mahallemde he-
defsiz dolanıyorum. Kendimi
birden küçük bir mitingin için-
de buldum. Üstelik aralarında
tanıdıklar da var. işte bizim oğ-
lanın eski arkadaşı Katja'nın
annesi bayan Jost. köşedeki
marketin bıcırık tezgâhtarı (Yaş-
lanmış biraz. Ben onun gençli-
ğini bilirim) Schiesskanone (Atış
Bataryası) adlı elma şarabı mey-
hanesinin sahibi Karl Heinz
(Kalli Baba). sağır eczacı ve ta-
nımadığım sekiz on kişi daha.
Konumuz: Çocuk yuvasının
önünden hızla geçen arabalara
karşı bir yaya geçidi çizilmesi
için belediyeyi uyarmak. Mini
mahalle mitinginin nedeni bu.
Bir genç anne heyecanla yanın-
dakilere 'ajitasyon" yapıyor:
''Bu hızdelileri, otomobilleri-
ni insanlardan daha çok seven
bu oto-manyaklaryüzünden ço-
cuklanmız ölecek. Belediye uyu-
yor. Kent Trafik Dairesi uyuyor.
Buna dur demek zorundayız."
Vay canına! Bunlar da anne.
'Cumartesi Anneleri' de... iki
dünya arasında uçurumun bü-
yüklüğü ürkütücü.
Son dört yılda, 12 yıllık Al-
manya yaşamında edindiği bü-
tün alışkanlıkları çabucak yitir-
miş bir Istanbullu olarak sor-
dum:
"Yaya geçidi çizildi diye du-
racak mı arabalar, hızkesecek-
ler mi?"
Aydan gelen bir adama bakar
gibi baktı Katja'nın annesi. Ka-
lın çizgili yaya geçidinde bir sü-
rücü yavaşlayacak, geçmek is-
teyen varsa duracak ve geçip
öbür kaldırıma varıncaya kadar
da ayağını fren pedalından çek-
meyecek... Bunun tersi nasıl dü-
şünülebilir ki?
Bense. Beylerbeyi'nde kuca-
ğında bir bebek. öteki eliyle ço-
cuğunun elinden tutmuş bir ka-
dıncağıza yaya geçidinde (hani
kalın çizgilerle. zebra derisi gi-
bi çiziliyor) yol verdiğimde. ar-
kadaki arabadan sarkan sürü-
cünün katmerli bir Urfa ağzıyla
haykırışını anımsıyorum:
"Yörrü lan gıro, burdan baş-
ka istambol yokh!.."
Hayır, hiç beklemeyin, bu Tır-
mık'ta, Batı Avrupa'nın. öme-
ğin Almanya'nın, örneğin Frank-
furt kentinde yaşayan Alman
yurttaşlarının eriştıği bu refahta,
emperyalizmin yoksul ülkelerı
iliğine-kemiğine kadar sömür-
mesinin payını sorgulamaya iliş-
kin cümleler olmayacak.
Beni. kentte bütün öncelikle-
rin insana, otomobillere değil
insana tanınması bilinci ilgilen-
diriyorşımdi. Bunun önkoşulu-
nun ille de emperyalist sömürü
sonucu refaha ulaşmak olmadı-
gını düşünüyorum. Kentliliğin
bir kolektif yaşam biçimi oldu-
ğunu kavramak ıçin göçebe ata-
lardan kalan yaşam alışkanlık-
larını aşmanın daha ne kadar
süreceğini düşünüyorum.
Kapısında "Frankfurt'un en
eski birahanesi, kuruluş yılı
1217" yazan birahanede bira-
mı içerken, istanbul'da Konya-
lı Lokantası'nın kapısına "tarihi"
olduğunu vurgulamak için 1872
yazıldığını düşünüyorum.
Frankfurt'taki tarihi birahane-
de gazete okuyorum, Bir haber:
"Trafik ışıklarında yayalara ay-
rılan sürenin kısa olduğu ve en
az iki katına çıkanlması istemiy-
le Frankfurt Yurttaşlar Girişimi
yerel idari mahkemeye başvur-
du. ilk duruşma önümüzdeki
salı günü..."
Siz bu yazıyı okuyadurun ben
kent yaşamının tadını çıkarma-
ya gidiyorum. Nasıl olsa bırkaç
gün sonra kürkçü dükkânına
döneceğim ve Beylerbeyi'nde-
ki yaya geçidinde arkamdaki
sürücü bana "Yörrü langıro"d\-
ye kükreyecek.
Şu birkaç günü değerlendir-
meliyim...
POLİTİKA GU1VLÜGÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
CIA, ABD ve Türkiye...
Başbakan Necmettin Erbakan, Irak lideri Sad-
dam'a şu mesajı gönderdi mi:
"Biz ABD müdahalesinde tarafdeğiliz; Türkiye in-
cirlik'ten uçaklann havalanmasına ve bombardıma-
na izin vermeyecek..."
Ajanslar bu haberi geçtiği saatlerde Adana Incir-
lik'te hareketli saatleryaşanıyordu. Ankara'da Dışiş-
leri Konutu'nda ıse Dışişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı toplantı yapıyordu.
Bir süredir konuşmayan Başbakan Erbakan sus-
kunluğunu bozmuştu. RP içindeki radikal kanat ta-
rafindan yöneltilen "Hocam nıçin susuyor" sorusu-
na da Erbakan 'görüş bildirerek' yanıt vermiş oluyor-
du...
Burada önemli nokta Başbakan Erbakan'ın ABD'ye
karşı serttavır yerine yumuşak bir tavıralmasıydı. Ho-
ca, hem ABD'yı üzmüyor hem de Saddam'a sıcak
yaklaşıyordu. Böylece Hoca, kendince 'bir taşla iki
kuş' vurmuş oluyordu.
Aynı saatlerde ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yar*
dımcısı Glyn Davies Türkiye'yi çok yakından ilgilen-
diren bir açıklama yapıyordu.
Açıklama şöyleydi:
"Mülteciler 3 aylık bir süre için Silopi'ye yerleşti-
rilecek. Iraklı mültecilere ABD aılelenyle birlikte si-
yasi sığınma hakkı verecek..."
Acaba bu Kuzey Iraklı mülteciler kimlerdi?
Bunlar CIA ajanıydı ve sayıları 2 bin 50û"ü buluyor-
du...
ABD Dışişleri Sözcüsü Nicholas Burns ise, Ku-
zey Iraklı mültecilerin salt ABD adına değil, Türkiye,
İngiltere ve Fransa adına da çalıştıklarını. bu neden-
le 'siyası mültecı' sayılabileceklerini açıklıyordu...
Kuzey Iraklı CIA ajanları demek ki Türkiye de da-
hil, üç dört ülke tarafindan ajan olarak kullanılmıştı...
Bu mülteciler şimdi Silopi'debulunuyorvekimiçev-
reler şu soruyu soruyor:
"ABD'nin Kuzey Irak'ta 2 bin 500 CIA ajanı oldu-
ğuna göre acaba 63 miiyon nüfuslu Türkiye kaç CIA
ajanı besliyor?"
• • •
Başbakan Necmettin Erbakan suskunluğunu boz-
du ve konuştu. Hoca, Irak liderine "ABD, Bağdat'ı
bombalamayacak" demedi ama, "Ben size ABD 'den
bilgiakışını sağlanm" mesaj/nı gönderdi.
Türkiye ikili mi oynuyor?
Galiba öyle!..
Hem 2 bin 500 CIA ajanını Türkiye'ye alıyor, hem
de Saddam'a "yanınızdayız" mesajı venyor.
ABD, Türkiye'nin bu tavrını bilmiyor mu?
Elbet biliyor, ama şimdilik göz yumuyor...
Neden göz yumuyor?
Talabani, iran'a sığın/nca durum değişti. Barza-
ni şimdi K. Irak'ta duruma egemen. Saddam'la ilış-
kisi var, ama ABD bunu pek önemsemiyor. Çünkü
BM'ye baskı kurup Saddam'ı ekonomik olarak sıkış-
tınr. Bu noktada da Türkiye'yi rahatça kullanabilir. Ya-
ni ABD kendi çıkarları ıçir her şeyi yapar.
Bu noktada Erbakan'ın açıklaması ise daha ilginç.
Hoca diyor kı:
"Petrol boru hattının bir an önce açılmast gerekir.
Irak-Ürdün arasında ticari münasebet neyse Türki-
ye-lrak arasında ticari ilişkı öyle olmalıdır. Irak'a am-
bargodan en büyük zararı Türkiye görmüştür..."
Hoca, ABD'ye mesaj veriyoraklınca. Bu mesaj şu:
"Biz ABD'nin her dediğiniyapanz, yeterki Yumur-
talık boru hattı açılsın..."
Galiba Hoca, ABD'nin her söylediğine başını sal-
layıp onay veriyor...
Eh. bu da ABD'nin işine gelıyor...
• • •
RP, Ürdün'ün yaptıgı gibi BM ambargosunu del-
meye çalışıyor ve bu nedenle de hem Saddam hem
de ABD ile 'yumuşak bir ilişki' sürdürmeyi hesaplı-
yor...
Erbakan Hoca. Saddam Hüseyin'in danışmanı
Hamit Yusuf Hammadi'ye "Biz Irak'ın en büyük
yardımcısıyız" deyip, ardından 2 bin 500 K. Iraklı CIA
ajanını Silopi'ye yerleştirirken de ABD'ye mesaj ve-
riyor:
"Türkiye de Ürdün gibi ambargoyu delecek..."
Ambargo delinirken Çekiç Güç'ün çalışmalan da
Adana incirlik'te sınırlı tutulacak, ayrıca Erbil yöre-
sindeki Türkmenlerin de en az Kürtier kadar korun-
masının güvencesi alınacak.
Gelinen bu noktada ABD ne yapacak? Saddam'ın
Türkiye üzerinden petrol satmastna izin verilecek
mi? ABD. Bağdat'ı bombalayacak mı, yoksa ekono-
mik kıskacı daha da daraltacak mı?
Soruları çoğaltabiliriz...
Ama yanıtlamak ise oldukça zor...
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya uı Planet.com. TR
Yılmaz'dan bedelsiz oto tepkisi
'Kararda RP'nin
kötü niyeti var'
BLRSA (Cum-
huriyet) -ANAP
Genel Başkanı Me-
sut^ılma/. RP'nin
bedelsiz oto ithala-
tı ile partiye kay-
nak aktaracağını i'd-
dıa ettı. Mesut \i\maz. bu-
gün vapılacak "Yerli İ'reti-
meSaygı" mitingı öncebin-
de bir açılış ıçin geldıgi Bur-
sa'da. Türk-İş Genel Başka-
nı Bayram Meral \e Türk
Metal Sendıkası Genel Baş-
kanı Mustafa Özbek ile or-
tak basın toplantısı yaptı.
Yılmaz. bu karar ile sadece
otomotiv sanayiinin değil.
tüm Türk ekonomisinın za-
rargöreceğini savundu.
Mesut Yılmaz, basın top-
lantısından sonra verel AS
TVde canlı va> ında kendi-
sine soruian soruları yanıt-
ladı. Yılmaz. burada yaptı-
ğı açıklamada. bedelsiz oto-
mobil ithalatı ile ilgili kara-
rın Türk ekonornisine dü-
zenlenmiş bırsuıkastolaca-
ğını belirtti.
Yılmaz. "Kara para mı
aklanacak" sorusu üzerine,
"Sadece Avmpa Milli Gö-
rüş teşkilatlanndan
para gelmesi söz ko-
nusu değil. Bu ka-
rarda RP'nin kötü
niveti \an Doğrudan
doğnıya partneka>-
nak aktarma var"
yanıtını verdı.
\'ılmaz. bedelsiz ithalat
karamamesinın Cumhurbaş-
kanı Sülejman Demirerden
döneceğıne ınandığını. Cum-
hurbaşkanı 'nın son haftalar-
dakı tavrının bu volda umut
venci olduğunu savıındu.
Yılmaz. bu kararın mimarı-
nın Başbakan Necmettin Er-
bakan. kalfasının da Tansu
Çiller olduğunu söv ledi.
Türk-lş Genel Başkanı
Meral de hükümeti geri adım
atmava davet etti. Meral.
"Yanlış hesap Bağdat'tan
döner. Bunu vapnıasınlar.
Türkiye'nin sorunlarına iş-
si/ler ordusunu katmasın-
lar" dedi.
Mustafa Özbek ise *esle-
rini mutlaka Cumhurbaşka-
nı'na duyuracaklarını. işçi
ve işverenin ortak mücade-
lesi ile sonuç alınacağını
söv ledi.