05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 EYLUL 1996 PAZAR HABERLER 'Onun arabası yok' • ADANA/ tSKENDERUN(AA)- Türk Hafif Müziği Sanatçısı Mustafa Sandal'ın turneye çıktığı otobüs, dün sabah Hatay'ın Iskenderun ilçesinde kaçınldı. tçinde milyarlarca lira değerinde cihazlar bulunan otobüs. Adana"da terk edilmiş halde bulundu. Emniyet görevlileri. Adana'da otobüs şoförünü bulmaya çalışırken Mustafa Sandal'ın menajeri Aykut Kutluer. lskenderun'da yaptığı açıklamada, "Sürücü Orhan Koçarlı'nın kendisini telefonla aradığını ve silah zoruyla kaçınldığını söylediğini" bildirdi. İstanbul'da asayiş I İstanbul Haber Servisi - Esenler'de kardeşleriyle oyun oynarken üzerine gardrop devrilen 2 yaşındaki kız çocuğu Gülsüm Gök öldü. Öte yandan, Beyazıt Ordu Caddesi Kalaycı Şevki Sokak üzerinde bulunan elektrik trafosunda, saat 17.00 sıraîannda patlama oldu. Patlama sonucu. aynı sokakta bulunan İstanbul Iş Merkezi'nin zemin katındaki Nuri Enez'e ait eşarp dükkânında yangın çıktı. Fatih ltfaiye Ekipleri'nin müdahale ettiği yangın sonucu dükkânın büyük kısmı yandı. Keskin'in efeştirileri • DENİZLİ (Cumhuriyet) -CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, RP-DYP ortakhğının, ülke sorunlanna çözüm getiremeyeceğinin anlaşılmasının yanı sıra Türkiye'nin gündemine yeni sorunlar aktaracağının gün ışığına çıktığını öne sürdü. Tansu Çiller ile Necmettin Erbakan'ın, mal varlıklannın kaynaklannın araştınlması taleplerini gündem dışına itmek, yolsuzluklan örtmek amacıyla koalisyon ortaklığı kurduğunu iddia eden Adnan Keskin, hukuk devletinde görülmeyen bir anlayışla, çalışanlann zorunlu tasarnıf hesabında biriken 428 trilyon lirasına da "'el konulduğunu" söyledi. Osmanoğlu topraga venildi • İZMlR(AA)- Ingiltere'de geçirdiği uçak kazasında ölen Hürriyet gazetesi Londra bürosu stajyer muhabirlerinden Yunus Osmanağaoğlu, Güzelyalı Hâkimefendi Camii'nde kılınan namazdan sonra Işıkkent MezarlığVnda toprağa verildi. CHP'den şiip yarışması • KAYSERİ(AA)-CHP Kayseri tl Başkanlığı, partinin kuruluş yıldönümü nedeniyle şiir ve kompozisyon yanşması düzenledi. CHP İl Başkanı Kemal Nakipoglu. "Cumhuriyet ve Atatürk" konulu şiir ve kompozisyon yanşmasına, ılk ve orta dereceli okul öğrencilerinin katılabileceğini. ilk üç dereceye giren öğrencilere. ücretsiz dersjıaneye gitme imkânı sağlanacağını söyledi. Nakipoglu, yanşmaya katılmak isteyenlerin CHP'nin kuruluş yıldönümü olan 9 eylüle kadar şiir ve kompozisyonlannı parti sekreteriiğine teslim etmelerini istedi. 3 milyarlık transfer • AMCARA(ANKA)- DYP eylül ayı içinde partıye belediye başkanlan düzeyinde katılımlar saglamak için harekete geçtı. Son olarak Ordu Yoğunoluk Belediye Başkanı eski CHP'li Nuri SekmenTe görüşme japıldı. Sekmen'in, DYP'ye geçmek için belediyeye 2-3 mılyar lıralık finansman sağlanmasını istediği öğrenildi. DYP Genel Başkanı Tansu ÇiHer Öze! K.alem Mûdürü Akın lstanbullu aracılığıyla Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan'a not göndererek bu durumu değerlendirmesini istedi. Demokratik kitle örgütleri, 1 Eylül Dünya Banş Günü'nde herkese seslendi 'Bütün silalılar sııssıın'Haber Merkezi- Demokratik kitle örgütleri. çeşitli dernek ve kuruluşlar. 1 Eylül Dünya Banş Günü dolayısıyla yaptıklan toplantılarda "barış" çağnsında bulundular. 46."sını kutlayacağımız Dünya Barış Günü çerçevesinde dün düzenlenen etkinliklerde ve açıklamalarda. dünvanın ve ülkemizin içinde bulunduğu durum anlatılarak. "herkesi banş için adım atmava çağmyoruz" denildi. Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı avukat Şenal Sanhan. yaptıgı açıklamada, emperyalizm ayakta durdukça savaşın da süreceğini belirterek, "Savaşı önlemenin birinei yolu, emperyalizmin kaynaklarını kurutmaktır" dedi. Sarıhan. şöyle devam etti: "Onlar savaşın tutsaklandır. Banşa bizim ihtiyacımız var. İşe en yakından başlayalım. Ülkemizde kışkırtılan savaşın destekçisi olmayalım. Bunda bizim yaranmız olmadığını bilelim. * Aralannda TMMOB. TTB. Türk Diş Hekimleri Birliği, Türk Eczacılar Birliği gibi kuruluşlann bulunduğu Meslek Birlikleri Platformu da bir basın toplantısı düzenledi. Meslek Birlikleri adına açıklamayı yapan Türk Eczacılar Birliği Başkanı Mehmet Domaç. sa\aş ve şiddet kültürü üzerinde biçimlendirilmeye çalışılan Türkiye'nin, düşünce. örgütlenme ve basın özgürlüğünün kısıtlandığı bir ülke haline geldiğini vurguladı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Akın Birdal da düzenlediği basın topiantısında, 1 Eylül Dünya Banş Günü'nün. 2. Dünya Savaşı'ndan sonra bir daha böyle bir trajedi yaşanmaması için insanlığa armagan edildiğini anımsattı. Ancak, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra da savaşlann dunnadığını \e bölgesel ölçekli çatışmalarda binlerce insanın hayatını kaybettiğini anlatan Birdal. u Bugün cesaret savaşta değil banştadır. Öldürmekle sorun bitecek olsaydı, bugüne değin biterdi. Bitmedi. Savaş her gün hepimizden bir şeyler alıp götürüyor" diye konuşru. Bursa'da banş bildirisi Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı tbrahim Yetkin de, son 50 yılda yalnızca BM'nin gözetiminde 25'ten fazla savaş yaşandığını belirterek. silahlanma yanşının aldığı boyutlara dikkat çekti. Yetkin, "Dünyada ve Türkiye'de banş ancak sevgi ortanıı yaşatarak mümkündür" dedi. TMMOB Inşaat Mühendisleri Odası'ndan yapılan açıklamada da REFAHYOL hükümetinin icraatlan eleştirilerek, banşı bozanlann hiçbir koşulda karlı çıkamayacaklan vurgulandı. Bursa'da da CHP, ÖDR EP, HADEP, Demokrasi Platformu. TMMOB. İHD, KESK. DtSK ve bağlı sendikaları ile Bursa Kadın Platformu üyelerinin oluşrurduğu Bursa Banş Platformu, 1 Eylül Dünya Banş Günü dolayısıyla imza kampanyası başlartı ve "Banş Bildirisi" okudu. İHD Dı>arbakır Şubesi'nden yapılan "Hemen barış, onuıiu banş" başlıklı açıklamada da. "Savaş yıkımdır, tahribarhr. ölümdür. Savaştan çıkarı olan bir avuç rant sahibi dışında, milyonlarca insan için acı. gözyaşı ve sefalettir" denildi. JTALATTURKOGL 1 KAYBEDILMEKISTENIYC- * ATTURKOGLU'nı * Ğ İSTİYORUZJ K a y ı p e y l e m i 6 8 ' i n c i h a f t a s ı n d a Aııneler barış istedi Cumartesi anneleri yaptıklan açıklamada, Banş Cünü"nü de anınısatarak "SüahJar sussun.Akankandursun. İnsanlarölmesin, banşgelsin." dediler. (KAAN SAĞANAK) İstanbul Haber Servisi- 68. haftasına gi- ren "Cumartesi AnnelerTnin oturma eyle- mi, dün yine Galatasaray Lisesi'nin önünde gerçekleştirildi. Polis eylem yerine herkesten önce gelip. Ingiliz Konsolosluğu'nun bulunduğu cadde- yi ekip otolan ve otobüsleriyle boydan bo- ya doldururken, gazeteciler de Beyoğlu Pos- tanesi'nin önünde toplandı. Oturma eyle- mıne katılacak olanlar ise saat 12.00'deki randevuya sadık kalarak tam zamanında li- senin önüne birer ikişer gelmeye başladı. îç- lerinden biri elindeki tebeşirle yere uzun bir çizgi çekip. birkaç metre önüne de 'Basın' yazdı. Yaklaşık 250 kişiyi bulan eylemciler hep birden sessiz bir şekilde çizginin geri- sinde kalan bölümde oturdular. Eyleme ka- tılanlar arasında daha önceki haftalarda gör- meye alıştığımız annelerden çok gençler bu- lunuyordu. Tam o sırada yakında bulunan ka- setçiden tatlı bir mandolin sesiv le çalınmak- ta olan 'Santaluchia' değiştirilerek, yerine Se- zen Aksu'nun 'Cumartesi Anneleri'' için yaz- dığı single'ı çalmaya başladı. Kimsekonuş- muyor, kimse ağlamıyor, kimse haykırmıyor- du. Ancak oturanlann bakışlan donuklaşmış, gözyaşlan adeta göz bebekleri içinde hap- sedilmişti. Gözaltındayken öldürülen ya da gözaltı- na alındıktan sonra bir daha kendisinden ha- ber elde edilemeyenlerın çocuklan, arka- daşlan, sevgiIilen, kardeşlen için orada otur- mak ve bakmak yeterlivdi. Çevreye sadece -bakmak..:. Yol özerinden felip gecerken gö» 1 ucuyla kendilerine bakan ama yanlanna ge- lip oturmayanlara bakmak... Eylemleri sı- rasında haftalarca dayağını yedikleri polis- lere bakmak... Ve sonunda yüzlerinde pat- layan flaşlara bakmak... Aglamadan, sızlan- madan, kinle değil ama inatla bakmak... Bakışlann böylesine birbirine kenetlendi- ği bir anda sessizliği güvercinlerin kanat çır- pışlan bozdu ve sanki oturanlara 'Banşisti- yoruz' diyen bir fon oluşturdu. Arkada iki yana açılmış güvercin kanatları açılıp kapa- nırken, önde ise kayıplann fotoğraflan otu- ranlann elleriyle havaya kaldınldı. Fotoğraflann altında izzetTuğalyazıvor- du, FehıniTosun,YusufAktaş,TalatTürkoğ- lu yazıyordu. Daha kimler yazmıyordu kı... Metin Göktepe, Hasan Ocak. Hasan Gülü- nay. Kenan Bilgin, Hüse>in Morsünıbül, Er- doğan Şakar, Nurettin Yedigül. Yusuf Erişti, Düzgün Tekin. Aysel Malkaç. Hüsamettin Yaman \ e fotografı orada bulunmav an baş- kalan... Yapılan açıklamada ise kayıplann arası- na bir de Ahmet Ürün'ün katıldığı bildiril- dı. Açıklamaya göre. 5 yıldır Köy Hizmet- leri Şırnak İl Müdürlüğü'nde çahşan ve 5 ço- cuk babası olan Ürün'ün cesedinin, koman- do giyimli kişilerin kendisini alıp götürme- sinden biray sonra Şırnak Tugay Komutan- lığı'nın çöplüğünde bulunduğu bildırildi. Konak Alam'nda da eyiem Izmir Büromuzun habenne göre, 'Cumar- tesi Anneleri', kendilerine destek v eren genç- lerlebirlikte dün Konak Alanı'nda otuma ey- lemi yaptı. Ailelerdençokshil \eresmipo- lisin ızlediği etkinlikte. 'Cumartesi Annele- ri* gözaltındaki kayıplann bulunmasını is- tediler. Anneler ve gençler açıklamanın ar- 'dından. "OizAında ka>ıp*an» s « A "Sos- ma, sustiıkça sıra sana gelecek", "Devrim şefaitleri ölümsüzdür", "Işkencecilerden he- sap sorulacak" sloganlarını atarak tepkile- rini dile getirdiler. Hasan Tahsin Anıtı önün- de oturma ev lemini gerçekleştiren grup da- ha sonra dağıldı. NOKTASII OR.4L ÇALIŞLAR ANTAKYA - Büyükçe sayılabi- lecek bir köy meydanı. Yaşları 6- 13 arasında değişen 50 çocuk, Italyan direnişçilerinin ünlü mar- şı Bella Çav"\ söylüyor. Ardından Nâzım Hikmet'in "Hiroşıma"s\. Köy meydanını dolduran 10 bine yakın izleyici çocuklara eşlik edi- yor. İki gündür İskenderun-Antak- ya yöresindeyim. lskenderun'da "Özgürlük ve Dayanışma Parti- s/"nin düzenlediği açıkoturuma katıldım. Ardından bir kitabevin: de söyleşi ve imza gününde Is- kenderunlu okuyucularla sohbet ettik. Güneyin nemli sıcağında su gi- bi terleyip Iskenderun'u dolaştık. Akşama Tavla'ya doğru yola çık- tık. Tavla. Türkiye'nin neresinde diye sorabilirsiniz. Ben de bundan 1 ay kadar önce Hayrettin tele- fon edip daveti bildirdığinde ay- nı soruvu sormustum. Tavla, Ha- Tavla, Türkiye'nin Neresinde? tay ilinin merkezi Antakya'ya 15 km. uzaklıkta, 4000 nüfuslu bir belde. Tavla'da belediye iki yıl önce ku- rulmuş. Tavla'da CHP'li bir bele- diye başkanı var: Hasan Turunç. Gündüzün insanın içine işleyen sı- cağından sonra akşam Tavla köy meydanına ulaştığımızda büyük bir kalabalıkla karşılaştık. Köyde serin bir akşam rüzgârı esiyordu. Tavla'nın iki katı bir kalabalığın bu meydanda nasıl toplandığını anlamakta zorluk çektik. Tavla'da CHP son seçimleri yüzde 60 gibi yüksek bir oranla kazanmış. Türkiye'de esen sağ- cı rüzgârın ardından Tavla mey- danındaki özgürlükçü havadan moral depoladık. Bölgede yeni örgütlenen ÖDR meydanda ağır- lığını duyuruyordu. İki gündür bu bölgede örgütlenme çahşmaları için dolaşan ÖDP Genel Başka- nı Ufuk Uras, gece yapılacak açıkoturum için kürsüye geldi- ğinde, büyük bir kitlenin "Yaşa- sın özgürlük, yaşasın dayanış- ma" sloganlarıyta karşılandı. • • • "Tavla Kültür ve Sanat Festiva- li" bir özgürlük bayramına dö- nüşmüştü. Ilk gece "Ülkemizde Son Siyasi Gelişmeler ve Solun Görevleh" açıkoturumu yapıldı. Zürfü Livaneli'nin, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras'ın ve CHP'nin bölge milletvekili ve eski Bakan Nihad Matkap'ın katıldığı açıko- turumu binlerce Hataylı ilgiyle iz- ledi. Gece Tavlalılarla sohbet ettik. Genç Belediye Başkanı Hasan Turunç, yaptıklannı keyifle anla- tıyordu. Türkiye'nin güney ucun- daki bu küçük kasabaya ilişkin il- ginç bilgiler verdi. Bu beldenin bir kadın futbol takımı varmış. Sa- nırım Türkiye'de ilk kez böyle kü- çük bir yerde böyle bir girişimde bulunuluyor. Tavla'nın yüzde 98'i okuma yaz- ma biliyor. Üniversitelerde 168 öğrencisi okuyor. Tavla şenliğini de belediye yerine kitle örgütle- rinin temsilcileri hazırlamış. Çeşit- li mimar ve mühendis odalannın başkanları, sivil toplum örgütle- rinin temsilcileri kolektif bir çaba ile 3 gün süren zengin bir prog- ram hazırlamışlar. Gece sohbetinde Ufuk Uras da vardı. Hatay'ın ilçesi Saman- dağ'da gördüğü ilgiden çok mem- nun kalmıştı: "Sokaklardan geçer- ken kadınlarpencerelerden üze- rimize kolonya döküyorlardı. Bir saate yakın bir süre şehirde ko- lonya banyosu yaptık" diye an- latıyordu. • • • Solun bittiğinin söylendiği bir dönemde bu bölgedeki canlılık ve dinamizm yüreğimizi ferahlat- tı. Bu ülke sürprizlere çok açık bir ülke. Güneydoğu'daki savaş bu bölgede de ciddi bir duyarlık yaratmış. Barış sözcüğü Antak- yalılarca kuvvetli şekilde dile ge- tiriliyor. Savaş buralarda da en- dişeler uyandırıyor. Silahlar sus- sun istiyorlar. Tavla meydanında binlerce insan bu isteği saatler- ce sloganlarla ifade etti. Hatay'da yaz sıcağında umut depoladım. Sizlerle bu mutluluğumu pay- laşmak istedim. ÖDP Ifderi Ufuk Uras İskenderun'da konustu 6 Ya savaş ya barış seçimimizi yapalım' • ODP Genel Başkanı - Ufuk Uras, radika] bir muhalefetin gelişmesiyle resmi muhalefetin ipliğinin pazara çıkacağını söyledi. İSKENDERUN (Cumhurijet Günev1 İlleri Bürosu)-ÖDP Genel Başkanı UfiıkUras, Türkiye'nin bir yol aynmında bulunduğunu belirterek. herkesin savaş ve banş arasında tercıh yapmak durumunda olduğunu bildirdi. Hatay'ın Iskenderun ilçesinde basınla bir sohbet toplantısı yapan Ufuk Uras, barışı sivil toplum örgütlerinin sağlayacağmı vurgulayarak. "Türkiye'de radikal bir muhalefetin gelişmesi, resmi muhalefetin bütün ipliğini pazara çıkartacaktır. Biz sadece REFAH\OL hükümeti ile değil sağııı hızlı yükselmesinin nedeni olan anlayışlaria da hesaplaşmak durumundavız. Türkiye'de sağ bu denli jıikseliyorsa geçmiş dönemierin politik icraatlan nedeniyledir" dedi. Önümüzdeki süreçte herkesin sa\aş ve barış arasında tercih > apmak durumunda olduğunu da kaydeden Uras şunları söyledi: "Bu hemen bir günde olacak bir şev değil. Ama sonbahar-kış döneminde yani 1996-97"de herkes tercihini yapmak durumunda. Ya banştan yana tutum alacaklar ya da savaştan yana. \'a 13 >ıldır süren sa\aş de\am edecek, silah tüccarlan >e uluslararası tekelciler kâr etme>i sürdürecek, analar ağlamaya de\am edecek ve ülke ekonomisinin üçte biri bu savaşun silahlanmasına aktanlacak \a da savaş hızla bitecek. İnsanlar tercihini yaparken ya başlanna o miğferi geçirecekler, bir sa\aş partisi gibi davranacaklar ya da banşı gerçekleştirecek tutum içerisinde bulunacaklar." Toplantı sonrasında partililerle birlikte Iskendenın sokakJannda "banş bildirisi" dağıtan Uras. partisi ve demokratik kitle örgütlerince düzenlenen Gaziantep'teki banş etkinliğinin valılıkçe yasaklanmasını hükümetin ayıbı olarak nitelendirdi. Dümanın hiçbir ülkesinde banş etkinliğinin engellenmediğini bildiren Uras. "Faşistler, Naziler bile hiç değilse laf olsun di>e izin veriyor" dı\ e konuştu. ÖDP Iskenderun ılçe örgütünün düzenlediği "Türki\e'deki son gelişmeler" üzerine konulu panelde konuşan gazetemiz \ azarı Oral Çauşlar da Türkıye'ye barışın geleceğını belirterek' 'Bunda ülke sosyalistleri ile solculara bü> ük görev düşüyor" dedi. EĞİTİM SİSTEMİNDE ÇÜRÜME ÖZEL DERS MAFYASI NASIL ÇALIŞIYOR? ÇERKES ETHEM'E IADE-1ITIBAR! YEGENİ GÜNER KUBAN'DAN MÜTHİS AÇIKLAMALAR!.. OTOMOBİL SAVAŞINDA SON DURUM ROCKER OLMANIN DA ADABI VAR! BEKARET TABUSU BİR İTALYAN FİLMİYLE YENİDEN GÜNDEMDE •R.VTIN6 KLHUMLı AGBYE t\HP GEUV'OR: •HADYOURDA THİF DÛZENİNASE İŞÜYOIP •C\N.\N ÇELF.BIOGLL İLE DOBRA DOBH\ •BTMEZ TÜKENMEZ GEYİK MUHABBCTLERİ •DOCA.N \T SABANa MN \HJAHTLAR] \,\Sa EV1ENDP Nokta Dergtii, irrtemet Web Adre»i:hnp: »u».ro«l>aıe«.a>mnokıa NoMa Derg»i, E-Maü Atkcsi: noktafemcdıatext.com MÎKRO DINÇ TAYANÇ Dünya Savaş Günü! "Insanoğlu var olduğundan bu yana kaç savaş, kaç banşyaptı?" diye soruyorum kendi kendime; ya- nıt yok! "Savaşlar boyunca insan eliyle öldürülen in- sanların sayısı mı daha fazladır, yoksa barış süreçle- rinde doğurulan insanların mı?" sorusu geliyor aklı- ma; yanıt yok! "Peki, insanlar öldürmek için mi do- ğunırlar insanlan ya da insanlar savaşlarda öldürül- mek için mi doğartar?" diyorum; yanıt yok! "Ya insa- noğlundan doğmuş insanların kaçta kaçı savaşlarda öldürülmek ister?"\ yanıt yok! Bakıyorum yanıtsızlıktan öleceğim, bu kez soruyu değiştiriyorum; "Insanoğlu neden savaşır?" Sormaz olsaydım! Bu kez de yanıt bolluğundan öl- melerdeyim... "Parasızlıktanparalılıktan. yoksulluktan zenginlikten... Açlıktan tokluktan, oburluktan... Yok- luktanbolluktan... Hırslılıkianhırssızlıktan... Hırsızlık- tan namusluluktan... Arsızlıktan utançtan..." diye bir- biri ardınca sıralanıyor olasılıklar kafamda. Tümünü kovalayıp "ortak payda" keşfine(!) girişi- yorum. Insanlığın bilinen en eski savaşlarından bu yana sa- vaşın ortak "bir" nedeni var: biri (genellikle güçlü olan biri) çıkıyor ve kendinde olmayan ya da az olan bir şeyi diğer birinden (genellikle güçsüz birinden) "isti- yor"! Eğer istenen şey, o diğer birinin kendi gereksinimi- ne yetmekten öte değilse, isteyenin aldığı yanıt "ver~ mem"; vermem diyenin aldığı yanıt da "alınm" olun- ca, sonucun adı da "savaş" oluveriyor! Ister bireyler arasında, ister aileler. boylar, etnik gruplar, uluslar ya da ulus toplulukları arasında çık- sın; istenip de verilmeyip de alınmaya kalkışılan ister para, ister mal mülk, toprak; savaşın nedeni hep bu istenip de verilmeme, verilmeyince alınma ilkesine da- yanıyor... Bu ilkeye "kutsalmülkiyet" mi desem, yoksa "eko- nomik çıkar çatışması" mı bilemiyor ve sürdürüyorum keşifsel sorgulamamı... "Peki, bu verme vermeme ya da alma alamama sa- vaşlan binlerce yıldır sürüp gidiyor da, kimin aldığı elinde kalıyor?" sorusu takılıyor bu kez aklıma.. kim- senin! Kalsa; cihan imparatorluklarından somurge impa- ratQrlukiarına,.bi^eşik krallıklardan cumhurjyetier bir- liği bloklarına art arda yıkılıp gider miydi her kurulan? Ya ne oluyor? Almak isteyen ile vermek istemeyen öle öldüre, so- nunda bitkin düşüyor. Bitkin düşünce de akıllarına si- hirli bir sözcük geliveriyor: Barış! Barış dedikleri aslında durup soluklanacak ve so- luklanırken de yeni savaşlar için hinlikler düşünecek zaman kesiti! Insanoğlu bu, düşüne düşüne önce teker teker sa- vaşmaktansa dünyayı "iyiler"\ıe "/<öfL//er"(iyilerekö- tü gelen kötüler için iyi, kötülere kötü gelen de lyiler için iyi olmak koşuluyla) kamplarına ayırmayı akıl edi- yor(!) Böylelikle bağlaştklıklar kuruluyor ve bağlaşık- lar arası paylaşım savaşları başlıyor. Bu savaşlarda, bağlaşıklardan biri diğerini alt edi- yor etmesine ama, kendi de tükenmiş oluyor ve ge- ne aynı sihirli sözcüğe, banşa sığınılıyor: gene hinli- ğe yatma zamanı kazanılıyor! Insanoğlu bu, düşüne düşüne bu kez "Ulan, bizbir- birimizi yiyerek dünyayı paylaşacağımız ve kendimi- zi de tehlikeye atacağımız yerde, paylaşacağımız toprakların insanlannı birbirlerine yedirsek daha iyi ol- maz mı?" diyor. Ve; böylece dünyayı "etki bölgeleh- ne", "egemenlik alanlanna" ayırıp bir yandan evren- sel barış nutukları atmaya, beri yandan da o bölge- lerdeki insanlara silah satıp "ölüm tacirliği"y\e zen- ginleşmeye koyuluyor. Bir süre sonra "savaştırılan" insanlar da insanoğ- lu olduklannı anımsayıp, kendi sorunlarını kendi ara- lannda çözümlemeye koyulunca, bir kez daha barış masalına dönülüyor ve gene hinliğe yatılıyor. Bu kez bulunan, ulusal sınırlar içindeki etnik ve ay- nlıkçı grupların ulus devletlerin başına sarılması olu- yor. "Savaş Yüzyılı" adını almaya çoktan hak kazanmış(!) olan Yirminci Yüzyıl'ın son yıllarında dünyayı payla- şan güçler bir yandan gelişme olasılığı yüksek ulus devletlerin başını belaya sokarak ekonomik egemen- liklerini pekiştiriyor, bir yandan da ölüm tacırliğını ala- bildiğince sürdürüyor... Ana fikir Banşa ulaşmanın tek yolu, savaşı öldür- mektir! Ana fikrin ana fikri: Savaşlarda alınıp verilen tek şey insan canıdır ve insanoğlu, canını vermek is- temiyorsa savaşa karşı olmak zorundadır. Muhalefet Anayasa Mahkemesi yolunda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Muhafefet partile- ri. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de karşı çıkması- na karşın parlamentodaki san- dalye çoğunluğu ile istedik- leri yasafarı TBMM'den ge- çiren REFAHYOL hüküme- tine karşı. yargı yolu ile "Dur" demeye hazırlanı>orlar. ANAP.DSPveCHP.Mec- lis'in olağanüstü toplantısmın ardından. çalışma süresini uzatarak hükümet ortaklan- nın oylanvia Meclis'ten ge- çirilen 8 yasadan 6'sını Ana- yasa Mahkemesi'ne götür- mekıçın harekete geçtı. Mu- halefet bu çerçevede ilk ola- rak hükümete kamu kuruluş- lannda "kadrolasma" olana- ğı sağlayan yasa için Anaya- sa Mahkemesi'ne başvuruda bulunulacak. DSP ve CHP'nin. olağanüstü hal uy- gulamasının kaldınlmasma yönelik düzenlemeleri içe-' ren yasayı da Anayasa Mah- kemesi"negötürmek içinha- zırlık vaptığı bildirilirken ANAP'ın bu gırişime destek \ermediği bildırildi. DSP\e CHP, zorunlu tasarruf kesın- tisine son veren yasayı da. hükümet, çalışanlann tasar- rufu Teşvık Fonu'nda biri- ken paralarının geri ödeme- si konusunda gü\ence \er- medıği için Anavasa Mahke- mesi'ne götürmeye hazırlanır- ken ANAP. fonda biriken pa- raların dövıze çe\rıldıkten sonra düşük kurdan bozdurul- ması nedeniyle ortaya çıkan 80 trilyonluk kayıpla ılgılı Meclıs soruşturma önergesı verecek. Muhalefet partile- rinin ayrıca. peşın ödemede vergi indinmi. kamu kurum ve kuruluşlannın taşınmaz mallannının satışı \ e Yap-lş- let Devret Yasası'nda değışik- lıkyapan yasalan da Anâ\a- sa Mahkemesi'ne götürmek için hazırlık vaptıeı bıldinl- di.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle