25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30AĞUSTOS1996CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 'Ninfa PJebea'- Sevgiden Öte "Le Huitieme Jour' - Sekianci Gün 'lip ciose and Personal'- Çok Vakın ve Özel leni mevsnnmfîh ııleıi - 2Yenı mevsimin filmlerıni tanıtmaya geçen hafta kaldığımız yerden devam edıjoruz Avşar Fılm. Belge Film, Film Pop. Lmut Sanat'ın lıstelerinden sonra bu haftadaÖzen Film. Pinema. UlPve VVB'nın edınebıldiğimiz yeni mevsim fiimlennı sunuvoruz. ÖZBUFİLM Yıllardırişinilayıkıylayapandışalım- eı firmalarımızdan Ozen Film'in çok renlclı yelpazeyi andıran yeni mev sim lis- tesi. herçeşitten filmi içeriyor yine, her zaman olduğu gıbi. Listedeki, tanınmış Italyan kadın yönetmen Lina VVertmul- fer'ın s>on filmi S'ınfa Plebea- Sevgıden Öte si (fngılızce adı The Nymph), bugün gösterımegınyor. DomenicaRea'nın ro- manından uyarlanan 'Sevgıden Öte 'nın. gerçeklığı masal düzeyine indirebilen Barok bır anlatıma elverişli. güçlü bır konusu \ar Masumiyeti ve duyarlılıgı kişılığinde uyumla birleştirmiş. giizel, hayat dolu bir genç kızın (Lucia Cara) övkusü bu. Napolıli yazar Domenica Rea'nın. çok iyı bildigi taşranın o sefil özellıklenni ortaya çıkaran film, unutul- maz karakterlerle dolu. Saf. kıbar. neşeli ama nemfomanyak bir anne. Nunzıatina, (Stefania Sandrel- li). Güçsüz, aşık. cefakâr, sabırla aılenin namusunu korumaya çaJışan terzı bırba- ba, Gıoacchıno {Ennio Coltorti). I943'ün savaş atmosferiyle kuşatılmış- lar. Askerierin, subayların devreye gir- mesıvlegençkızınyaşamı. trajediler, ih- tiraslar. ölümler. riiyalar. günahlar \e gizlı zevklere gömülüyor yavaş yavaş... Ve Italya'nın bır verinde. zamanın içinde hareketsizce yaşayan \e sa- vaştan pek etkılenmeven birılerı. bu savaşın tablosunu çiziyor ... 15 yaşındakı başrol oyuncusu Lucia Cara'nın, çok genç olması- na rağmen duygusallığıyla kay- naşmış. utangaç görüntüsüyle mü- kemmel biroyunculuk sergilediği filmın müziğiyse, 'Ivi. Kötü ve Çirkin '. Bir Ka<, Dolar Içın ', '1900', Ceımet Sıneması'. 'Bııgsy', Dokunulınazlar'vb. gı- bi fîlmlerden tanıdığımız ünlü, us- ta besieci Ennio Morricone"nin. 1980'li>ıllannpopülerkomedi- si RıskyBıniness dan.Oscarada- yı Kızarmış Yeşil Domatesler'e kadar bir çok sevimlı veduygusal filme imza atan yönetmen Jon Av- net. bu kez de Robert Redford ve Michelle Pfeifferlı romantik bir filmle buluşturacak sınemasever- !eri: L'p C/ose and Personal-Çok Yakm ve Özel'. Bir haber bürosu- nun iç dünyasını, o dünyadaki re- kabeti ve acımasızlığı tiim açıklı- ğıyla izleme fırsatı \erirken. Red- ford \e Pfeıffer'ın oyunculukları Çok Yakın \e Çok Oze/'i nostal- jik bir aşk hikâyesine dönüştürü- yor. Tally Avvater (Pfeiffer). hırslı ve yetenekli bir tele\ ızyon haber- cısidir. Bulunduğu noktaya gelme- sini sağlayan akıl hocası ünlü ga- zeteci VVarren Justice (Robert Redfordjıse öğrencısınin emin adımlarla yükselerek kendisini geçmesine rağmen çırağına karşı hayranlık beslemektedır. Ve arala- nndaki gıtgıde derinleşen roman- tık ilişki. artık açık seçık ortada- dır... 'Up Close and Penonal' 13 ekimde göstenlecek. Özen'in lıstesınde. vaz mevsi- minde ABD'de haviı ılgi uyandı- ran bır başka gözalıcı üstün yapım da . 'Kurtuhtş Giinü' adıyla gös- tenlecek olan 'Independence Day'. 1994'ün 'hif bilimkurgusu 'Stargate' filmıv le kendini Holly- yönetmenliğe soyunduğu 'That Thing Yoıı Do'. 196O'lı >ıllann ünlü rock gru- bu The VVonders'ın hikayesini anlatıyor. Başrolse Tom Everett'ın . Gösterişli. yeni ve 'süper' bir macera- aksıyon filmi olan TheFan'. fanatikten de öte. kafadan çatlak bır taraftarla, hay- li korkulu anlar vaşatacağı, başanlı bir beyzbol oyuncusunun gerilimli ilişkisi- ni hikaye ediyor. Tony Scott'un yönetti- gi The Fan da, ünlü Robert De Niro'ya Wesley Snipes ve Ellen Barkin eşlik edi- yor. Madimir Nabokot "un tanınmış roma- nının yeni uyarlaması Lolita' da, Özen Film listesinın ağır toplarından. 36 yıl öncesinin, James Masonlı. Sue Lyon'Iı, Stanley Kubrick yapımı 'Lolita nın bu yenı versıyonunda, Jereım Irons'la Dominique Swain var. Shelley VVinters'in anne rolün- deyse Melanie Griffithboy gösteri- yor. Bu yeni Lolita"nın yönetmeni. kışkırtıcı yapıtlarıyla gişeyi sagla- ma almasını hep bilmiş, uyanık Ingili- zAdrian Lyne. Bir ba$ka deneyimli tngiliz yönetme- nin. Ken Rusyll'ın imzaladığı 'Afind- bender da, Terence Stamp, zihin gücüy- le nesneleri hareket ettırebilen ünlü Uri Geller'i canlandınyor. Çağdaş parapsı- kolojinin bu inanılmaz yaşamöyküsünü karşımıza getırecek 'Mindbender'. bır dönemın usta yönetmeni Ken Russell'ın eski başanlanna erişıp erişmedıginı gös- terecek. Özen FiJm listesinın bir başka önem- li filmiyse, bağımsız sinemanın yüzakı PİNBVIA Mev sim boyunca, kuşkusuz sinemase- verlenn ilgısiz kalamayacağı türden filmlerden (24) oluşan Pinema'nınlıste- si, ikı gün önce başlayan 53. Venedik Film Festıvali'nın de açılış filmi olan. yönetmen Barrv Levinson'ın Robert De Niroyla Brad Pitt'i bir araya getırdıği Sleepers la başlıyor. Bu yıl Cannes'da en iyi erkek oyuncu ödülünü paylaşan Daniel Auteuil ileger- çek bir özürlü olan Pascal Duquenne'in oynadığı, uzaktan uzağa ')ağmur Adam 'ı çagnştıran Fransız yapımı Le Huitieme Jour-Sekizinci Gün se. Pine- SUNGU ÇAPAN ma'nın bugün gösterime giren bir başka filmi. Geçen mevsimde, 'karafilm'i yenile- yip yineleyen, beklenmedik küçük bir başyapıt niteliğindeki. osoluk kesici '5e- ven 'le parlayan yönetmen David Finc- her'ın JodieFoster lı. Michael Dougias'lı yenı filmi The Game . yınegeçen mev- sım, beklenmedik bir başanyı örnekle- yen 'L'sualSuspects 'ledikkati çekenyö- netmen Bryan Singer'ın yenı çalışması Apt Pupil' ve yıne geçen mev sim. gele- neksel İcara film türünde iş tutan 'Shal- la\v Grave- Mezannı Derin Ka: 'la siv- Ya da günümüzün kuşkusuz en çok ragbet gören Amerikalı sinemacıian ara- sında başı çeken ismi Quentin Taranti- no'nun senaryosunu yazıp. arkadaşı Ro- ger A\an 'nin yönettiği. INastassia Kins- ki, Matt Dillon ve Jean-Hughes Angla- de'ın oynadığı 'RPM'de. kesınlikleme- raklısının sabırsızlıkla yolunu gözledigı bır başka ilginç fılm. Pinema'dan. Pinema'nın 1996-97 sinema mev simı listesi, genelde. çogunluğu aşk ve mace- ra filmlerinden oluşan şu yapıtlarla ta- mamlanıyor: Çocuk edebi>atının ünlü eserinin son versiyonu olan, Steve Bar- ron'un Pinocchio' (Martin Landau,Jo- nathan TavlorThomas). PeterHyams"ın The Re/ic'(Penelape Ann ıVfiller. Tom Sizemore). Uu Grosbard'ın Georguı (Jennifer Jason Leigh. Mare \Vinningham, Ted Levine), Pamuk Prenses masalının modern uyarlaması 'Snow Whıte' (kötü kalplı kraliçeyi Sigourney Weaver oynuyor), Paul VVeiIand'ın 'Rose- unna s Grave \Jean Reno, Mercedes Ru- ehl). Stephen Kaj'in The Last Time I Commited Suicıde' (Keanu Reeves). Andrevv Davis'in Steal BigSteal Little' (Andy Garcia. Alan Arkin), Jonathan MoscoM'un Breakdov,n (Kurt Russell. Cameron Diaz). Donaid Pefrie'nin. kurt- larsofrası Wall Street'te mücadeleeden başanlı bır zencı kadının öyküsünü an- latan 'TheAssoaate'(VVhoopiGoldberg, Dianne VVest, Cli Wallach). Farhad Mann'ın TheLawnmoverMan-2'(Paf- rick Bergin,CamillaCooper), Sahil Gü- venlik adlı TV dizisiyle üne kavuşan. si- 1- Trainspotting. 2-Survi\ing Picasso, 3-> Diabolique< - Şevianca, 4- 'Independence Da>" - Kurtuluş Günii, 5- Pinocchio vvood'a kanıtlayan. Alman asıllı yönet- men Roland Emmerich v e yapımcısı De- an De\ün ıkilisi. Mısırgizemini dokuya- rak elde ettikleri başanyı şimdi veni bir beylik 'çok kahramanlı felaket fîlmi''yle perçinleme yolunda. 'EvTende>-alnızmı- \iz' sorusunun 'sonunda'. -hem de bır 4 temmuz gününde- yanıtlandığı ve tüm insanlık kaderinin değişmesınin. gözalı- cı özel efektlerle anlatıldığı 'Kurtuluş Gününde başrolleri VVill Smith, Bill Pullman. Jeflf Goldbfum ve Marry IMcDonnell pa> laşıvor. Özen Film'ın önümüzdeki mevsimde sinemaseverlere sunacağı ötekı filmler- den bazılan şunlar: Nicholas H>tner"in yönetmenlığıni vaptığı.'Coc/; Kaza- nı 'nın yeni bır versiyonu niteligındekı The Cruable'. Başrollerde Daniel Da\ L«wis ve VVinona Rjder var 'The Crıı- cible da. Bu hafta sinemalanmızda 'The Juror-Tuzak'f\\m\ gösterilen ve günü- müzde Holly\vood'un en pahalı kadın yıldızı sayılan Demi Moore'un sansasyo- nel oyunculuguyla gündeme verleşen. yönetmenliğinı .ÂndrewBergman"ın üst- lendıği 'Striptease 'ise. özellikle erkek seyircinin merakla beklediği bir 'ihtiras veşehvet' kokte> lı. Iki Oscar'lı tanınmış oyuncu Tom Hanks'ın ilk kez kamera arkasma geçip sa>ılan yönetmenlerden John Sayles'in çağdaş uestern denemesi Lone Stone'. Kris Kristofferson, Elizabeth Pena ve .Matfhew McConaughey'in oynadığı 'Lone Stone'. küçük bir Teksas kasaba- sinda geçen, seyre ve ilgiye değer. mo- dern bir vvestern kuşkusuz. Özen Film'ın sözüedileceköteki film- leri de şöv le sıralanabılır: TheSubstitu- te '(Yön. Robert Mandei. o>. Tom Be- renger. Diane V'enora), Prince Valiant' (Yön. Anthonv Hickox). 'Evita '(Y'ön. Alan Parker. ov Madonna, Antonio Banderas). Romeo and Jııliet' (Yön. Baz Luhrmann. o)'. Leonardo DiCaprio, Claire Danes). Looking for Richard' {Yön. Al Pacino. oy.VMnona Rvder, Al Pacino, Alec Baİdwin). l'nhook the Star.s (Yön. ı\ickCassa\ettes. oy.Gerard Depardieu, Marisa Tomei). 'Smüla's Sen>>e o/ Snon ' (Yön. BiUe August, o>. Julia Ormond), "Bound' (Yön. Larry ve And> VVachovvski. oy. Gina Gerslion, Jennifer Tilh, Joe Pantoliano). One Fi- ne Dav '(Yön Michael Hoffnıan. oy. Mkrhelle Pfeiffer, George Cloonej). 'Co- ıınıge ıınder Fire' (Yön. EdnardZ«ick. ov r !Vfeg Rvan.DenzelVNashington). 'The Great ii'hite Hype' (Yön. Reginald Hudlin. oy Jeff Goldblum, Samuel LJackson), \b... rilen genç yönetmen Danny Boyle'a 1996'nın en iyi Ingilız yönetmeni ödü- lünü. başroldeki Ewan McGregor'a da en iyı Ingiliz aktörii ödülünü kazandıran yenı filmleri Trainspotting', Pine- ma'nın listesinde ilk bakışta göze çarpan filmler. Avustralya kökenli kadın yönetmen Joceljn Moorhouse'un Michelle Pfeif- fer'laJessicaLan^'i)önettiği 'IOOOAC- res' ve vönetmenliğiyle nerdeyse oyun- culuğunu geride bırakacağa benzer Jodie Foster'in. kadın kalbinin sevecenliğı ve duyarlığıyla ışlenmiş, sevimli aile güldü- rüsü HomeFor TheHolidays gibi film- leri de, Pinema'nın listesini zengınleşti- ren yapıtlardan. Fil Adam la(1980) başlayarak. son dönemedamgasını vunnuş Bluel'elvet' ya da 'H'ild at Heart' (hattaTu//? Pe- aks') gıbı filmlerivle özel havranlar edinmış David Lynch ustanın, kendi ben- liginingirdaplanndayiten. kişilik bölün- mesıne ugrayarak geçirdiği cinnet sonu- cunda kansını katleden bırinin öyküsü- nü, birtürlü uyanılamayan birkarabasan halınde anlatan. Rosanna Arquette. Bill Pullman.Robert Blake, Robert Loggia ve BalthazarGettj'nın başlıca rollerinı üstlendiği yeni filmi Lost Higln\av'\n\ ben merakla beklıyorum şahsen. likonlu. Amerikalı yeni sanşın seks bom- bası Paınela Anderson Lee'nin bol bol bedeninisergilediği Barb H'ire yla Gift Wrapped\ geçen mevsim 'Sen.se and Sensibılıty 'yle yıldızı parlayan Kate NVinslet'in oynadığı. yine 19.>üzvıl İn- gılteresı'nde geçen Jude', Christopher Gans'ın, Japon ve Çın mafyası arasında geçen çatışmalarla seri cinayetlerin hika- yesini aktardığı. Theck> Karyo,JulieDo- uglas, Marc Dacascas'ın oynadığı Cıy- ıng Freeman \ e Johnm Depp- Juİie Delpyçiftinin oynadığı 'American Were- \\olf ın Paris '.. VIMRNB) BROS Geçen >azıda v urguladığımız. Avşar Film'in Kan.sas Cin'. 'Chamanku' ya da Film Pop'un 4 yönetmenli (Quenn'n Tarantino. Robert Rodriguez, Allison Anders. Alevandre Rockwell), 4 bölüm- lü Foıır Rooms ' ya da Fronı Tıısk Till Down' gibi ilginç filmlerinin de. yeni mevsimde işletrnesini ve dağıtımını üst- lenen \\arner Bros listesinde, şimdiden mevsimin gişe şampiyonu olmaya aday nitelikte. son derece gösterişli ve sürük- leyicı bır Arnold Schwarzenegger aksı- yonu var: Eraser-Silicı'. Kasıntı, ınsa- nüstü güce sahip Arnie amcanın. yine önüne çıkanı silip dümdüz edeceği 'Sı- lici', 6 eylülde vizyona giriyor. Fransız sinemasının, Hitchcockla ya- nşan gerilim ustası Clouzot'nun unutul- maz 'Les Diaboliques- Şeytan Ruhlıı In- ianlar'(]954) klasiğinin Amerikalılar- cayeni çevrilen versiyonu Diabo/ic/ı/e- Şeytcınca ' (Sharon Stone, Isabelle Adja- ni, Chazz Palminteri), Ted Demmeın 'Beatifııl Girls-Harika Kızlar' (Uma Thurman, Lauren Holh). JoeiSchumac- her'ın 'A Tıme To AT;7/'(SandraBullock, Samuel L. Jackson, Kevin Spacej, Do- nald Sutherland). Harold Ramis'ın 'Multıphcity' (Andie lVIacDonvil, Mic- hael Keaton). Ron Sheltonın Tin Cııp- Aşkm Gık ü (Ke\in Cosdıer,Rene Rus- so, Don Johnson). Hollyvvood'un yeni kahkaha kralı Jim Carre>"nin son kome- dısı 'Cable Guv- Başbelası (yönetmen Ben Stiller), Anthonv Hopkins' in son de- rece başanlı bir Picasso'ya dönüştürül- dügü James I\or> yapıtı Suniving Pi- casso'. AJan Pakula nın 'Devil's Own- Şeytanın Ta Kendisi (Harrison Ford, Brad Pitt). Tim Burton'un Man At- tacts'(Jack Nkholson,SarahJessica Par- ker, Pierce Brosnan) v e Tim Pope'un de- vam filmi 'The Crow: City of An- gels (Vıncent Pertz, Mia Kershner) vb. gıbi yapıtlar. mevsim boyunca arzı en- dam edecek VVB filmleri. Meraklısını tam anlamıyla aydınlata- masa da azıcık bilgilendirmeyi amaçla- yıp yığınla film ve kişı adını peş peşe di- zerek gitgide pehlivan tefrikasına dönen bualışılmısmevsimbaşı tanıtımyazımı- zı noktalarken. son anda gelen ilaveleri katmadan da edemedik. Örneğin UmutSanatÜrünleri'nin Heaven's Prisoner \yön. Phil Jo- anou. ov. Alec BakMin), The Long Kiss Goodnight' (yön. Rennv Har- lin, oy Geena Davis£amuel LJack- son), Mother \ight' (yön. Keith Gordon. oy Nick IVolte, Sheriy Lee, David Straitharn) ve 'Last Man Stamlmg '(yön.WaJterHill, oy. Bnı- ce VVlllis, Christopher YValken. Bru- ce Dern) gibi okkalı action'lannı. The Stupids' (yön. John Landis. oy.Tom Arnold), 'Large as Life' (yön. Hovard Franklin. oy. Bill Murray, Ellen Barkin). 'Micha- el (yön. Nora Ephron, oy John Tra- volta, Andie .\lacdoweil) ve 'Tno Much' (yön. Fernando Trueba. oy.MelanieGriffith, Antonio Bande- ras, Daryl Hannah, Danny .Ajello) gıbı komedilerini es geçtik. Asıl unuttuğumuzsa, Umut Sa- nat'ın kuşkusuz sıkı sinemaseverle- nn agzının suyunu akıtacak cınsten şu dört filmi oldu: Peter Greena- vvay'in geçen yıl Venedik'te gösteri- len" 'The Pillow Book 1 (Ewan McGregorAlvan Wu), Lars Von Tri- er'ın bu yıl Cannes'da jüri büyük ödülünü kazanan Breakmgthe Wa- ves' (Emily VVatson. Katrin Carüid- ge, Jean-Marc Barr), yine geçen yıl Caırington ia çıkış yapan Ingilız senarist-yönetmen Christopher H ampton'ın 'TJıe Secret Agent'(Ge- rard Depardieu, Patricia Arquette, Robin VYiIliamsJBob Hoskins) ve Ridlej Scott'ın 'İVhite SquaW (Jeff Brid^s, John Savage, Caroline Go- odall). . Hollyvvood'a kendini kabul ettir- me savaşımındakı Yeni Zelandalı yönetmen Lee Tamahorinın 'Mull- holland Falls unda Nick NolteJVfe- lanie Griffith, John Malkovich ve Rob Lowe'dan oluşan parlak kadro- ya ılgısız kalamayanlan cezbedecek öteki Umut Sanat filmleri de. John Frankenheimer'in Marlon Brando, Val Kilmer ve David Thewlis'i yö- nettiği. fantastik-bilimkurgusal si- nemanın tanınmış örneklerinden, Doktor Moreau nun Adası nın yeni versıyonu. Sandra Bullock, \Villiam Hurt, Chris O'DonneB'ın rol aldığı, de- neyimli yönetmen 'Sir' Richard Attten- borough'un son epic-romance'ı 'In Lu- ve and War'. Bob Rafelson'un JackNic- holson'lu. Jud> Da\is"lı erotik-heyecan denemesi Blood and Wme', soft-ponıo uzmanı Zalman King'in. Paulina Poriz- kma, Amy Madigan, Tilda Swinron gibı dılberleri topladığı, son erotik çalışması Female Pen-ersions"... Bu yıl Fransız sinemasının Oscar'lan sayılan Cesar ödüllerinin nerdeyse rü- münü toplayan, Emmanuelle Beart'a da Montreal festivalınde en iyi kadın oyun- cu ödülünü getiren, Claude Sautet'nın Melly ve Mösyö Arnaud' da, Umut Sa- nat listesinin bir başka önemli filmi. Yine bu yıl Cannes'da Yönetmenlerin Onbeş Günü bölümünde gösterilip se- naryo ödülü alan. senaryosunu ünlü ya- zar Gabriel Garcia Maıtjuez'in yazdığı, Jorge Ali Triana'nın yönettiği Meksika yapımı 'Edipo Alcalde' ve bu yıl Berlin film festivalinde Gümüş Ayı ödülünü ka- zanan. tanınmış Isveçli yönetmen Bo \Viderberg'in tsveç-Danımarka yapımı 'Lust Och Faehhng Stor (Giizel Genç- lik Yıllanj' da Belge Film'in sinemase- verlere yenı mevsim armağanlan. KEDIGOZU VECDİ SAYAR Özepkleştipemediklerî- mizden misiniz? (II) Geçen hafta değindiğimiz, kültür alanının özelleş- tirilmesı ya da özerkleştirilmesi tartışmasına katılan- lann saytsı her geçen gün artıyor. Kendilerini rejimin gerçek sahibi ve teminatı olarak gören bazı kedilere göre, özerkleştirme düşüncesi de özelleştirme kadar sakıncalı. Böylebiruygulamanın, hertürlüdüşünce- nin gelişip, serpilmesine yol açabileceğini, dolayı- sıyla rejim düşmanı eğilimlere çanak tutabileceğini savunuyorlar. Diyorlar ki, Diyanet tşleri Başkanlığı'nın lağvedilip, camilerin ve imam-hatip okullannın cemaatlere dev- redilmesi önerisi, bu ülkede bir şeriat devleti kurul- masını isteyenlerin işine yarar ancak. Devletin bu alandaki tüm kontrolü yitirmesi, ülkeyi tehlikeli bır noktaya götürür. Ideal ölçülerle yola çıkarak, üst ya- pı kurumlarının özerkleşmesini savunanların üzerin- de düşünmesi gereken bir konu kuşkusuz. Peki, sa- nat alanında da aynı kaygılar geçerli mi? Türkiye'de din konusunun taşıdığı hassasiyet ne- deni ile din ile sanat konularını birbirinden ayrı tut- mak gerekir diyenlere kulak vermek gerekiyor. Sanat alanında sağlanacak mutlak bir özgürfüğün, dinsel örgütlenmeye verilecek özgürlükle aynı "rıskı" taşı- mayacağı savunulabilir rahatlıkla. ister dincı olsun, ister aynlıkçı, hiçbir görüşün yasaklanarak altedile- bildiği görülmemiştir çünkü. Sovyetlerin uyguladığı baskıcı entegrasyon polıtıkalarının sorumluluğunu tartışmadan, bugün Doğu, Doğu Avrupa ülkelerinde hortlayan milliyetçilik ve dine sanlma eğilimlerini yo- rumlamak mümkün mü? Bana öyle geliyor ki, sanat alanının özerkleşmesi ya da özeileşmesi tartışmasına tabulanmızdan, kor- kularımızdan sıyrılarak girmekte yarar var. Dinsel ör- gütlenmenin devlet denetımmden çıkartılmasını sa- yunanlar da zaman zaman aynı düşünceleri dile ge- tirseler bile. Örneğin, dünkü Hürriyet'te "Türkiyemiz nasıl düz- lüğe çıkar?" başlıklı soruşturmaya verdiği yanıtta Prof. Ali Kılıçbay, ilk öneri olarak dinsel örgütlenme- nin cemaatlere devredilmesini getirirken. hemerjar- dından, "Devletin elindeki tüm sanat kurumları özel- leştirilsin veya çalışanlarına bedava verilsin" diyor. Tabii kı, üzerinde fazla düşünülmeden ortaya atıl- mış bir öneri bu. Çünkü, tüm sanat kurumlarının "özelleştirilmesi" ile çalışanlarına devredilmesı ya da çalışanlann yönetimine bırakılması arasında dağlar kadar fark var. Özelleştirmenin, hele Türk usulü yapılan özelleş- tirmelerin, neye yaradığını, kimlerin çıkarına hizmet ettiğini görmek o kadar zor değil herhalde. Mümtaz Soysal'ın, Emin Çölaşan'ın ve daha pek çok gaze- tecinin sütunlarına şöyle bir göz atmak, özelleştirme serüveninin bizi nereye götürebileceğıni göstermiyor mu? Islamcı sağın, sanat alanında özelleşmeyı savun- ması pek de şaşırtıcı olmaz. (Henüz böyle bir politi- ka açıklanmış değil; üzerinde yeterince düşünüldü- ğünü desanmıyorum.) Çünkü bu yaklaşımın, kendi- leri için tehlike/i saydıklan alanlann devlet desteğin- den mahrum kalarak, birölüm ka/ım savaşına girme- sine yol açabileceğini ve bu savaştan bazı kazamm- lar elde edebileceklerinı düşünebilirler. Kullanabile- cekleri bazı alanları ise kendi şırketleri elıyle gül gibi finanse ederter. Ama, kültür-sanat alanının özerkleşmesine razı ola- bileceklerini pek sanmıyorum. Nereden çıkarıyorsun bunlan diye şoracak olursanız, ister kedi sezgısi de- yin, ister RTÜK, TÜBİTAK gibi özerk olması gereken kuruluşlara ilişkin uygulamaların birsonucu. Liberal sağın özelleştirme politikasına gelince (ki hemen söy- leyeyim, onların da bu konuda ciddi bir önerisi, tu- tarlı bir çalışması yok) kendi çıkarlan açısından da- ha tutarlı görünüyor ilk bakışta. içki, sigara reklamı kısıtlanan sermaye gruplarının kendılerine "saygın " bir reklam ortamı aramalarından daha doğal ne ola- bilir? (Tabii, bu genellemeyi doğrulamayan istisnalar var -iyi kı de var- va hep olacak. Sanata katkısı, özel ilgilerinin doğal bir sonucu olan ve bu desteği ucuz bir reklam aracı olarak kullanmayan ışadamlan da var. Türkiye'de ve dünyanın başka köşelerinde.) özelleştirmenin, sermaye açısından da uzak vade- de tuzaklar taşıması muhtemel. Çünkü bu politika- nın doğal bir uzantısı, özel şirketlerin desteğinin da- ha popüler alanlara kaymasıdır. (Türkıye'deki örnek- lerden bunu kolayca görebilirsiniz.) Zor alanlara ya- tırım yapmak yerine, izleyici potansiyeli yüksek alan- lara yatırım yaparişadamı. Uzak vadede yoksullaşan, sığlaşan bir kültürun, o ülkenın geleceği için pek de iyi bir yatınm olduğunu düşünmeden. Hep sağdan söz ediyorsun, solun polıtikalanndan ne haber, dedığinizı duyar gbi oluyorum. Size nasıl bir yanıt versem bilmem ki? Doğrusu yıllardırbu konuda ciddi bir çal/şma ya- pılmadı. Sanat alanının özerkleştırılmesine yönelik tasarılar bürokratlann çekmecelerinde tozlanmaya terkedildi. Sol, bu alanda da topu sağa bırakmış gi- bi görünüyor, karşı tarafın hamlelerine kısa yanıtlar vererek işi geçiştirmeye çalışıyor" mu desem? Yoksa, biraz daha iyimser olmaya çalışıp, "Haksız- lık etmeyin canım, koalisyon hükümetlerinin prog- ramlarını okumadınız mı, özerk kurumlaşmaya yö- nelik güzel cümleler vardı o programlarda. Ustelik Fikri Sağlar döneminde somut adımlar da atıldı. Demokratik sanat kuruluşlan ile ortak etkinlikler dü- zenlendi. Özerk sanat konseyine ilişkin birprotoko- le imza koydu bakanlık" mı desem? Doğrusu, bu sorunun yanıtını sosyal demokrat po- litikacılarımızın biraz düşünmesini isterdim. Örneğin Büfent Ecevit'in. Yetmişlı yıllarda, Özerk Kültür ve Sanat Kurumu'nun kurulması gerekliliğine inanan, tam kültür Bakanlığı'nı kaldırmaya karar vermışken, koalisyondakı bakanlık sayısı nedeniyle bu düşünce- sini erteleyen Sayın Ecevit, yıllardır bu konuda tek bir sözcük bile etmiyor. (Parti programındaki birkaç "mahcup" ifadenin dışında.) Acaba, oda mı korkar oldu özerklik sözcüğünden? Uttera'nm altıncı cildi tamamlandı Kültür Servisi - Ürün Yayınlan'nın heryıl hazırladığı 'Littera Edebiyat Yazılan'nın altıncı cildi yayımlandı. Bu sayısında. "Cahit Külebi Fransızcada" başlıklı özel bir bölümün yeraldıgı Littera'da: Ahmet Özer, Salih Bolat, Hüsamettin Olgun. Oğuz Tansel. Abdullah Akay, Bertolt Brecht, Christına Rossetti. Mario Verdone, Federico Tozzi, Ramon Delgado, Eugenio Montale, Victor Hugo'nun şiirlerı bulunuyor. Littera"da yeralan diğer edebiyat jazılan ise şö> le: Mehmet Güler'in 'Kent Kültüriimüz". Gürsel Aytaç'ın 'Edebiyat Üzerine", Ender Ateşman'ın "Postmodern Yeni Hayat'. Metin Turan'ın 'Oğuz Tansel ve Şiin". Süheyla Öncel'ın "Eugenio Montale', Nevin Özkan'ın 'Dino Buzzati - Yaşamı ve Sanatı'. Nuran Özver'ın 'Bruckner'in Türk Kızı Lale\ Nan A Lee'nin "Çağdaş Kore Romanının 1920'li Yıllardaki Özellikleri ve"Bu Yıllardaki Edebiyat Faaliyetleri'. M. Hamit Çalışkan'ın 'Hicivde Ironi. Defoe. Svuft. Nesin' başlıklı inceleme ve değerlendirme yazılan. i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle