25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-17 TEMMUZ 1996CARSAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mikpop bankası fuırufacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna. Türkiye'de bulaşıcı hastalıklann önlenebilmesi için mıkrop envanteri çıkanldığını bildirerek, "Bu bilgilerin ışığında Refîk Sa>dam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı'nca da hastalıklann önlenebilmesi için ülkemizde kullanılması gereken aşı, serum ve diğer biyolojik ürünlenn üretimme yönelik araştırmalar başlatılmıştır" dedi. Aktuna, dün düzenlediği basm toplantısında. Türk ırkına özgü mikrop çeşitlerinin araştırılarak. bir banka kurulacağını kaydetti. Avrupa Birliği'nin bu proje için Türkiye'ye l trilyon 100 milyar lira hibe edeceğini bıldirdi. Açlık grevi ertelendi • İZMİR(Cumhuri>c( Ege Bürosu) - Toplusözleşme görüşmelerinin tıkanmasını protesto amacıyla Belediye- lş Sendika yöneticilerinin dün Konak Beledıyesi önünde başlatacakları açlık grev i genel merkezin ısteği dogrultusunda ertelendi. Belediye-Iş 4 No'Iu Şube Başkanı Hüseyin Güneş. açlıkgrevini. belediye başkanlarının tutumunda değişiklik olmaması durumunda en son eylem olarak gerçekleştireceklerini belirtti. Güneş. Konak ve Karşıyaka belediyelerine de bu hafta içinde grev karannı asacaklannı açıkladı. Almanya'daki Türk çocukları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Çalışma \e Şosyal Güvenlik Bakanlıgı, Türkiye ile Federal Almanva arasındakı sosyal güvenlik görüşmelerinde. çocuk paraları hakkında yeni gelişmeler sağlandığını bildirdi. Görüşmelerde. Almanya'da bulunan Türklerin çocuklan için ödenmekte olan çocuk paralannın. i Ocak I996tarihinden itibaren geçerli olmak üzere arttmlarak ödenmeye devam edilmesi ve çocuk parası verilmesinde kabul edilen üst yaş sınınnın 16'dan 18'e çıkarılması hükümleri karara bağlandı. Mercümek komisyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP-Süleyman Mercümek ilişkilerini araştırmak üzere kurulan komisyonun göre\ süresi iki ay uzatıldı. Mercümek Komisyonu Başkanı Mustafa Kul'un gerekli bilgi ve belgelerin toplanamadığı gerekçesiyle iki aylık uzatma istemi TBMM Genel Kurulu'nda dün kabul edildi. 13 haziranda yönetimini belirleyen komisyonun görev süresi 13 temmuzda doluyordu. 45 müteahhrte ihale yasağı • ANKARA (AA) - Milli Savunma Bakanlıgı, 45 müteahhitin çeşitli sürelerle dev let ibalelerine katılımlannı yasakladı. Bakanl'ğın Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan duyurusunda. inşaat ihaîeleri dişındaki ihaleler nedeniyle. 9 müteahhitin 3 a\. 6 müteahhitin 6 ay, 30 müteahhitin de birer yıl süreyle. dev let ihalelerine katılımlarıın 2886 sayılı kanunun 84. maddesine göre yasaklandığı bildinldi. Açıklama • Haber Merkezi - Başbakanlık Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı. 13 temmuz 1996 tarihli gazetemizin "Başbakanlık'tan fişleme" başlıklı habenmizde ver alan emniyet müdürlüklerine gönderılen bir resmi yazıyla bölgelerinde faaliyet gösteren meslek odalannın yöneticilerine ilişkin şahsi bilgilerin formlara doldurularak gönderilmesinin ıstendiğine ilişkin ıddialann doğru olmadıSını bildirdi. Güvenoylamasında ret oyu kullanan milletvekillerinin dilekçeleri TBMM'ye ulaştı Seldz retçifetifaettiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - REFAHYOL hükümetinin güvenoylamasında ret oyu kullanan 8 milletvekili DYP'den istifa etti. Antalya Milletvekili Emre Gönensay. Aydın Milletvekili tsmet Sezgin, Bursa Milletvekili CavitÇağlar. Bartın Milletvekili Köksal Toptan, Gazıantep Milletvekili Mehmet Batallı. Izmir Milletvekilleri Mehmet Köstepen ve Rıfat Serdaroğlu ile Ordu Milletvekili Refaiddin Şahin'in istifa dilekçeleri, TBMM BaşkanlığVna ulaştı. Istıfalarla DYP'nin TBMM'deki sandalye sayısı 120'ye düşerken, bağımsız üye sayısı 9'a yükseldi. Sezgin, toplantının ardından ortak bildiriyi okudu. Bildiride. hür ve demokrat Türkiye çizgisini kendisine yaşam tarzı kabul eden milletvekillerinin. siyasi ocağına veda etmek zorunda bırakılmalannın. kaderin \e rastlantılann sonucu olmadığı belırtıldı. Istifacılar, DYP yönetiminin sergilediği tutumun. • Güvenoylamasında grup karanna karşı REFAHYOL koalisyonuna kabul oyu vermeyen DYP'li 8 milletvekilinin istifasıyla D\T'nin TBMM'deki sandalye sayısı 120*ye düştü. "kendisinin varoluş nedenini oluşturan değer, kural ve ilkelerle taban tabana nt bir kimliğe büründüğünü" belirttıler. İstıfalarla birlıkte TBMM'deki son durum şöyle oldu: RP (159). AN'AP (130). DYP (120), DSP (75). CHP (49). BBP(7), BTP(l). Bağımsız(9). DYP Grubu Dış politikada koalisyon ortağı RP tarafından by-pass edilme girişimlerine hedef olduğu gözlenen DYP Genel Başkanı. Ba^bakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller, "sessiz diplomasi" yürütüldügünü söyledi. Batı ülkelerinin RP'li koalisyona ilişkin ka>gılannın giderildiğini savunan Çiller, DYP'yj RP ile"koalısyon ortağı yapanın halk ölduğunu öne sürdü. Partisinin grup toplantısında konuşan Tansu Çiller, Dışişleri Bakanlığf ndaki çalışmalanyla ilgili bilgi verirken, kendisini övdü. Dışişleri 'nde "sessiz diplonıasi" >ürütüldüğünü söyleyen Çiller. REFAHYOL hükümetinin Batılı ülkeler tarafından *Türkiye*ye ne oldu? Bu hükümet ne yapacak?" sorularıyla karşilandığını ve çeşitli tedirginliklerin dile getinldiğini anlattı. DYP'nin, içinde bulunduğu hükümette "teminat" olarak görüldüğiinü ve dünya konjonktüründe. "Bekleyeüm ve icraatına göre desteklcvclim" görüşünün egemen duruma geldiğini savunan Çiller. "Bu kendi kendine değil, büvük çabayla oldu"dedi. Çekiç Güç'ün Türkiye'deki görev süresinin uzatılması konusunun "bu gücün ülke cıkarlanna daha iyi hizmetle devam etmesi için" TBMM gündemine getirileceğini ve partilerin tartışmasına açılacağmı bilıliren Çiller. olaganüstü hal uygulamasının da TBMM gündemine geleceğini belirtti. Olaganüstü hal uygulamasının yerine konulacak yasalann hızla çıkanlmasını amaçladıklarını belirten Çiller. yasalann çıkanlma hızıyla doğru orantılı olarak u>gulamanın kaldırılacağını söyledi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde boşaltılan köylerle ilgili bilgi veren Çiller. 2 bin 700"e yakın köy ve mezradan göç eden 330 bin kişinin güvenlikleri sağlanarak köy lerine dönmesinin amaçlandığını bildirdi. Mılli Savunma ve Içişleri bakanlıklannın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) ile birlikte özel bir "köye dönüş" programını hızla yürürlüğe koyacağını bildirdi. Çiller. köylerine dönecek olan yurttaşlar için konut yapımı, hayvancılık ve yardım konulannın da aynı program dogrultusunda ele alındığını söyledi. TRT ile TÜBA. Erbakan'da Devlet bakanlannm görevleri azaldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-REFAHYOLda sayılan arttınlan devlet bakanlanna geçmiş hükümetler dönemine göre daha az görev düştü. Görev dagılımı yapılan devlet bakanlannın büyük bölümüne. "parlamento üe ilişkiler" adını taşıyan zayıf işlerliklı bir görev le bir ilgili veya bağlı kuruluş verildi. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun(SHÇEK) RP'ye verilmesi nedeniyle DYP'lı Devlet Bakanı Işıiay Saygın. Kadın Müsteşarlığı'nın kurulmaması sonucu yasal statüsü boşlukta kalan iki kurumu devraldı. REFAHYOL hükümetinin protokolünde adı geçmeyen Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) ile Türkiye Bilımler Akademisi (TÜBA), Başbakan Erbakan'a baglandı. Başbakan Necmettin Erbakan'ın dün ya>ımladıgı genelgede, DYPve RParasındaki dev let bakanlıklan dağılımında hükümet protokolünde öngörülen koşullara uyuldu. Başbakan Erbakan'a.'MlT. MGK Genel Sekreterligı, Merkez Bankası. TRT ve Türkiye Bilimler Akademisi bağlandı. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller de Dev let Planlama Teşkilatı'ndan sorumlu oldu. RP Genel Başkanı Erbakan'ın. feshedilen SHP'nin eskı Genel Başkanı Erdal lnönü tarafından kurulan TÜBA'yı kendisine baglaması dikkat çekti. Diğer dev let bakanlannın sorumluluk alanlan ile baglı ve ilgili kuruluşlan sövle: Fehim Adak: GAP Idaresi Başkanlığı. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu. Milli Prodüktivite Merkezi Başkanlığı. Nevzat Ercan: Parlamento ile ilişkiler. Diyanet Işleri Başkanlığı. Abdullah Gül: Kıbns ile koordinasyon işleri. Türk cumhuriyetleri ve toplulukİan ile kardeş topluluklarla ilişkiler. Türkive Kalkınma Bankası. Işıla> Sajgın: Atatürk. Kült'ür. Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı. Kadının Statüsü \e Sorunlan Genel Müdürlüğü. Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüsü. Sabri Tekir: TÜBİTAK, DlE.Zıraat Bankası. Vakıflar Bankası. Nafiz Kurt: Tekel Mehmet Altınsm: Parlamento ile ilişkiler Toplu Konut Idaresi Başkanlığı. Namık Kemal Zeybek: Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü. Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü. Lütfü Esengün: Parlamento ile ilişkiler, Danıştav'la ilgili konular. insan haklanyla ilgili konular. Devlet Personel Başkanlığı, Yüksek Denetleme Kurulu Başkanlığı. Salim Ensarioğtu: Parlamento ile ilişkiler. Türk Standartlan Enstitüsü. Ahmet Cemil Tunç: Parlamento ile ilişkiler. Vakıflar Genel Müdürlüğü. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü. Bekir Aksoy: Parlamento ile ilişkiler. Köv Hizmetleri Genel Müdürlüğü. Gürcan Dağdaş: Denizcilik Müsteşarlığı. Ufiık Söylemez: Hazine Müsteşarlığı. Özelleştirme Idaresi Başkanlığı. Türkiye Halk Bankası. Türkiye Emlak Bankası. Türkiye Ihracat \e Kredi Bankası. Rıza Güneri: Parlamento ile ilişkiler. Etibank. Ayfer Yılmaz: Sermave Piyasası Kurulu Başkanlığı. Dış Ticar^t Müsteşarlığı. Gümriik Müsteşarlığı. Sacit Günbev: Parlamento ile ilişkiler. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu. Türkiye Ortadoğu Amme Idaresi Enstitüsü Genel Müdürlüğü. Bahattin Şeker: Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Futbol Federasyonu Başkanlığı. Ahmet Demircan: Çay Işletmeleri Genel Müdürlüğü. Mekke Camisiimamı Mectis'ikanştinü Türk asıllı Mekke Azize Camisi imamı Nimetullah Hafız, dün toplanan RP gnıbuna milletvekillerinin itirazı üzerine alınmadı. Meclis'c beraberinde bir müridh lc giden sanklı. cüppeli ve uzun sakallı Nimetullah Hafız. Başbakan Necmettin Erbakan'ın katılnıadığı RP grubunu Ldemek istedi. Be>az cüppesi ve başındaki sarıgıyla ilgi çeken Nimetullah Hafizl baa RP millervekilleriyle tanıştıktan sonra grubu izJemek istediğini belirtti. Ancak RP milletvekilleri bu isteme karşı çıktı. RP İstanbul Milletvekiti Slukadder Başeğmez'in, çevresindekilere, "Bunlar şm men" dediği duyuldu. Gmba alınmavacağmı anlayan Hafız, Meclis'ten avnldr. DYP kongresi Muhalif grubun çabası liste ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP'nın 5. olağan bü- >ük kongresi. 21 temmuz pa- zargünüyapilacak. Genel mer- kez yönetiminin ağırlığını kov - duğu il kongrelerinin ardından gerçekleştinlecek büvük kong- rede. Başbakan Yandımcısı Tan- su ÇiDer'in açık farkla yeniden genel başkanlıga seçilmesı. par- tide kalan muhaliflenn Genel Idare Kurulu (GİK) listesini delmek için çaba göstermesi bekleniyor. Atatürk Spor Salonu"nda ya- pılacak kongrede. genel baş- kan. GlK ve Merkez Karar Ku- rulu (MKK) üyelikJeri için se- çım vapılacak. Gündem mad- deleri tamamlanıncaya kadar bırgün için planlanan kongre- de, GlKin 4ü, MKK'nın 70 üyesi belirlenecek. Tüzük uya- nnca büyük kongreye. il örgüt- lerinden gelen delegeler ile do- gal delegeler katılacak. Seçıl- miş delegeler, TBMM üye tam- sayısının iki katından fazla ol- mamak üzere ıl kongrelerinde belirlenirken doğal delegeleri, parti ü>elikleri kesintiye uğra- madan devam eden kurucular, parti üyesi bakanlar ve millet- vekilleri, büvük kongrenin top- lantı tarihinde görevde bulu- nan genel başkan. GİK. MKK ile Yüksek Haysiyet Dıvanı üyeleri oluşturuyor. İl kongrelerindeki seçimler- de genel merkezin ağırlığına dikkat çekilerek büyük kong- reye gelen delegelerin Tansu Çiller'i açık farkla yeniden seç- melerine yüksek olasılık tanı- nıyor. 1993 yılındaki delege listelerinde adlan yer alan 200 civannda partilinin, nisan ayı içinde yaptıklan olaganüstü kongre başvurusu. dilekçeler- deki sayının beşte bir oranına ulaşmadığı gerekçesiyle mah- keme tarafından reddedılmiş- tı. Yeni belırlenen listelerde, muhalif delegelerin yer alma- ması nedeniyle olaganüstü kongre isteyen genel merkez karşıtı kesımin. Çiller'in lider- liğini tehlıkeye sokamayacağı- nadikkat çekildi. Muhaliflenn baskısı ve parti içindekı çalka- lanma nedenıvle DYP'nin ilk kez temmuz ayına rastlayan sı- cak yaz döneminde kongre dü- zenlemek zorunda kaldıgına işaret edildi. DYP'nin genel başkanlığı için dune kadar sa- dece MKK üyesi Nurullah Ay- dın adaylığını açıkladı. IRMIKI AYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr Önce doğruluğu, yanlışlığı pek de tar- tışılmadan, çiğnene çiğnene sakız ol- muş bir genel kabul: Türkiye halkı çok politizedir. Politikayla çok ilgilidir Doğru mu bu? Eğerpo//fee olmak, politikayla çok il- gilenmek, akşam saatlerinde televizyon- lann başına çöküp haber izlemekse, hat- ta Kanal 6 ya da HBB'den başlayıp Ka- nal 7'den çıkmacasına haber program- larını sıraya dizmekse, doğru. Halkımız pek politize. Ama politikayla ilgilenmek dlkkatle(?) izlenen haber programlarından sonuç- lar ve yargılar çıkarmak ve en önemlisi, ürettiği yargıların gereğini yerine getirip politik eylemlilik içine girmek, 'tavır al- mak'sa, hayır, Türkiye halkının politi- kayla ilgililiği, sadece kulağa hoşgelen bir palavradır. "Nabız tutmak" bahanesi ve şakasıy- la dört günlük bir tur attım. Arabanın burnunun gösterdiği yöne seçmesizce ilerleyip, kimi kez bir kahvede oturup çevreye kulak verdim, kimi kez eski ah- baplarla sohbet ettim. Iç Ege'den girip, Ayvalık - Çanakkale ekseninden geri döndüm. Birkaç gözlem: Yakıcı temmuz güneşinin altında iç Ege'nin kasabalan, kentleri sürekli bir Kutuplar ve Ekvator Kadar siesta (Siesta: Akdeniz ülkelerindeki ge- leneksel öğle uykuları) halinde. Zaten okulların tatile girmesiyle bjrlikte kasa- ba ve kentler deniz kıyılarına ya da yay- lalara doğru boşalmış. (Cuma günü öğ- leden sonra Sındırgı çarşısında üç beş sokak iti ile enayi bir gazeteciden baş- ka kimse yoktu). Ayvalık'tan kuzeye Ege kıyı şeridine ge- lince... (Gelmesek daha mı iyi oluraca- ba?) Güzelim kıyılan beton çöllehne dö- nüştürmüş 'tatil siteleri'nde çocukları denize salmış, karılannı salata doğra- mak, patlıcan közlemekle görevlendir- miş, plastik terlikli, atlet fanilalı, diz ka- pağı dolaylarına inmiş gülünç şortlu ve bıyıklı ve çoğu göbekli bir erkekler ordu- su mangal yakma telaşındalar. Az son- ra gökyüzüne yığınsal bir ızgara ayininin dumanlan yükselecek. Haber saati ve po- litikayla çok ilgili halkımız televizyonla- rını da açmıştı: -... İstanbul 'da Cumartesi Annelerinin göstehsı bu kez olaysız geçerken Iz- mir'de gene coplar konuştu. Öte yan- dan... - Kim gonuşmuş lan? - Cabbar mı ne. Kaçırdım orasını. - Hangi partidenmiş ki? - Hah hah haaaaa ! -... öte yandan hapishane koşulları- nın düzeltilmesi için bir sürediraçlık gre- vi yapmakta olan tutuklulardan bazıla- rının yaşamsal tehlike sınınnt aştıklan ve beyin fonksiyonlarında... - İbram Abi be ! Bunlar niye grev ya- pıyor beee? - Gazteyazıyordu ama... Birsürü şey istiyorlar işte... Poropaganda yapıyoıiar yani. Bunlar teröristyahani... Açlık gre- vi bahane... Hüseyin, şu pirzolalan uzat bakayım... Şimdijandarmayı. polisiso- kacaksın koğuşa, dayayacaksın namlu- yu beynine, "Ye lan şu somunu. Yoksa yedin mermiyi beynine" diyeceksin... Ver bakayım iki üç kalem daha pirzola şuraya... ••• Kaçamak gezi bitti. Pazartesi öğleye doğru gazeteye döndüm. Az sonra da haberi geldi: - Bizim Hatice TuncerV polisler sille tokat sürükleyip almışlar. Kaan Sağnak da iyi bir hırpalanmış. Global muhabiri- ni bizim Cemiyete (Türkiye Gazeteciler Cemiyeti) dalan ağzı köpürmüş bir çe- vik kuvvet polisi zorla kapmaya kalkmış. Cemiyetin önünde kendiliğinden biri- ken gazeteciler. Polisin düşman gördü- ğü, düşman gibi davrandığı gencecik gazeteciler. Başkan'ın, Nail Güreli ağa- beyin yüzündeki çizgiler daha bir derin- leşmiş gibi. Öfkeli ve.. ve çaresiz. Polis, üyelerini dövmüş. Polislerin başı vali. belki yüzüncü kez "Özür dileriz. Bir da- ha olmaz"\a geçiştirme pişkinliğinde... Genç ve mesleğimizin yüzaklarından bir gazeteci, Shovv TV'den Tayfun Gö- nüllü saygıyla soruyor: -Can güvenliğimizyok başkanım. Top- lumsal olayları izleyen bizlerin can gü- venliğiyok. Polis açıkça 'Sizi kaybede- riz lan' diye tehdit ediyor. Neyapacağız başkanım. ? Koskoca Nail Güreli çaresiz: - Elimizden geleni yapacağız arka- daşlar. Elimizden geleni... Tayfun Gönüllü, boynunu büküyor: - Demek polisten dayak yemeye de- vam edeceğiz... işte Türkiye'den iki kesit. Birbirlerin- den Ekvator'la Kutuplar kadar uzak, bir- birlerinden Ekvator'la Kutuplar kadar farklı iki Türkiye... Siz hangi Türkiye'de yaşıyorsunuz? ÜĞÜPOLTltKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Ölü Bir Güvercin... El değmemiş bir giz yanıyor gözlerinde... Ayak seslerinin yankısı otomatik silahların kan ku- san haykırışı içinde kayboluyor... Bir kız sesi çınlıyor kulaklarda... Ölüm bir kez daha önlerinden geçiyor. Baharın şafağı bakıre bir çan gibi Antonio Mac- hado'nun ürkek bakışlarında yemyeşil kırlar ve be- yaz bir patika ortasında değil, mavi tepelerde bile dingin sabahı kucaklamıyor. Meydandaki kalabalık çoğalıyor. O kalabalık belli ki az sonra 'ölüme alkış' tutacak. Parmaklar zafer işaretiyle daha çok çoğalacak... Nefretin ve kinin dalgası, gecenin gri bir yalnızlıkla buluştuğu saatlerde, yüreklere derin acıları keskin bir bıçağın ucuyla kazıyacak... Kan ve ölüm kusan silahlar susmuyor... Sabah çiy gibi ışırken tenlere, dört genç ölü sev- dalı şahınlergibi Andrew Marvell'in dızelerinden za- manın boşluğuna yuvarlanacak... El değmemiş bir giz yanıyor gözlerinde... Gün yavaş yavaş ışımaya başlıyor... Ölüme alkış tutanlar, o kan gölünde yaşamaya alı- şanlar gencecik dört genç ölünün üzerinde yürüye- rek yeni bir sefere hazırlanıyor... Sonsuz bir gölgenin kanatlarında bir Şili, bir Arjan- tin fotoğrafı düşüyor o meydandaki kalabalık arası- na. Pablo Neruda'nın yüzerken mezariıklarda, karşı ko- şan büyük ırmaklardaki zamanın üzgün ve çürümüş sesi duyuluyor. Bir yargısız infaz provası alkışlar ara- sında son buluyor... Dört genç sedyeyle götürülüyor, çoğalan kalabalı- ğın ölüme övgü yağdırılan saatleri içinde. Ölümleri ve öldürenlere alkış tutmayı seven bir top- lum kendi kaderini kendi çiziyor. Sağ kolunu havaya kaldırıp eliyle 'kurt işareti' yapan genç, dişbudaktan kadehlerle kan ıçmeyi sevıyor... Şafaksöküyor... Meydanlarda çoğalan kalabalık birden kayboluyor. Ölü bir güvercin karanlık bir adanın ortasına düşüyor. Mavi ve yeşil bir kılıç uzatılıyor cellatlarm, keskin ni- şancıların, işkencecilerin bahtsızlıkla dolu düşlerine... • • • Üzerlerine kurt köpekleri salınan kadınlar, çocuk- lar. Saçlarından sürüklenerek götürülen Hatice; dö- vülen Alper, Kaan, Efe, Yüksel, Irfan, Muhittin, Şa- ban ve TGC'nin genel sekreteri Leyla Tavşanoğ- lu'nun söyledikleri: "Adam copu havaya kaldırdı, bana da vuracaktı..." Uğur Mumcu, Musa Anter, Çetin Emeç... Gömül- memiş çocukların çizilmiş mezar taşlanyla... Metin Göktepe, Hasan Ocak, Sinan Demirbaş. Baba Hüseyin Demirbaş'ın çığlığı: "Oğlum ışkenceyle öldüruldü..." Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Turan Dur- sun... Yüzlerce faili meçhul... Sınır boyunda pusuya düşürülen Hasan, Ali, Os- man onbaşı, teğmen Zafer, Ali. öğretmen Ayşe, Tur- gut ve diğerleri. Nöbet sırasında alçakça katledilen polis Ahmet, Rı- za, Ibrahim Meydanlarda çoğalan kalabalık ve ölümlere alkış tutanlar... Meydanlarda coplanan anneler, Izmir'de üzerleri- ne köpekle saldırılan genç kızlar... Her an ölüm, ne çok bitmemiş ölüm törenleri!.. Meydanlarda çoğalan kalabalık, kan ve ölüm ku- san makineli tüfekler, karanlık bir adanın ortasına dü- şen bir ölü güvercin... • • • Derin bir gecede yürüyen gölgeler. Demir parrnak- lıklar arkasında ölümün olanca soğukluğunu yaşayan insanlar. iki yüreğin çırpınışı ve yaşanmamış günlerin çoğa- lan yalnızlığı... Ölüme meydan okuma tutkusu... Gelecek zamanlardan gülümseyen yüzler... • Kapkara bir gece ve dört genç ölü... Çocuk mezarları çoğalacak mı benim ülkemde? Si- lahlar hep kan ve ölüm mü kusacak? Vahşi otlar mı büyüyecek evrene açılan o mavi vadide? Gecenin ka- ranlığında küçük bir yıldızcık doğmayacak mı? Ölü- me hep alkış mı tutulacak? Kan çiçekleri yerine, öz- gürlük çiçekleri açmayacak mı? Adım, adım ölüme giden cezaevlerindeki çocuklarımıza 'dur' denilme- yecek mi? Güneş içimizi sevinçten ısıtmayacak mı? Acımasızca atılan ilmeğin içinde çoğalan kalaba- lık, oir hapishane parmaklıklarının arkasındaki yaşa- nan acıyı, yargısız infazları içine sindirerek mi yaşa- yacak hep!.. Belki de bu toplum korkudan dilleri tutulmuş ola- rak kapkara gecelerde kanayan yürekler içinde ya- şadfğını sanacak... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya u* Planet.com. TR Yılmaz: Bonkör davranmışım ANK.\R\ (Cumhurivet Bürosu) - AN AP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. partisinin Meclis grup toplantısında. hem parti içi muhalefete. hem de REFAHYOL hükümetine vüklendi. Yılmaz. bir süredir basında sert demeçleri yayımlanan partiIi milletvekillerini uyararak. "Bir günlük manşet olma uğnına. aykın görüşler dile getirirek partinin birlik ve bütünlüğüne zarar veımeyin rl dedi. Hükümetin de kavnağı olmayan yatınmlar yaptığını. popilıst politikalar uyguladıSını belirten Yılmaz. "Bunun kaymağını RP yiyecek, Tansu Çiller isezor durumda kalacak. Ben hükümete 6 a> ömür biçerken bonkör davranmışım. Hükümetin ömrü daha da kısa olabilir" dıye konuştu. ANAP grubu dün basına kapalı olarak toplandı. Yaklaşık 2.5 saat süren toplantının önemli bölümünde hükümetin kaynak arav'işı ile ilgili görüşler dile getirildi. Mesut Yılmaz da. hükümetin memur maaşlanna yapılan zamlarla kendilerinin öngördügü bütçe açığını 860 trilvondan %() trilyona çıkardığını sövledi. Başbakan Erbakan'ın Konya mitingi sırasında açıkİadığı \aatler dikkate alındığında bütçe açığının 1 katrilyon olacağını kaydeden Yılmaz. "2 katrilyon bütçesi olan bir ülkede bütçe açığı 1 katrilyon olursa 1996Vı sağlıklı çıkarmak mümkün degir dedı. Hükümetin. \aatlerini yerine getirmek ve memur maaşlannı karşılayabılmek için. sistem dışı para basacağını ^avunan Yılmaz. kaynak ara_\ışına vönelık olarak TBMM'de vapılacak genel görüşmenin de sonuç \ermeyeceğini sövledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle