Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 MAYIS 1996 CUMA
Dr. Levent Kutlu
'îşkence
artık
daha
bilimser
Turkı\e lıisan Hakları
\aktı na(TİH\ )baş\uran
ışkence kurbanhnnı tedavı
surecını başlatan
hekımlerden Levent Kutlu
ışkente bulgulannı
saptamada gelışen
vontemlere karşılık
ışkenı-ecılenn de artık
"daha bilimsel vontemlerle
çalıştıklarını" anlattı 3
\ ıldır kullandıkları yenı
vontemlerın vardımıvla
yıllaronce >apılan
ışkeiKev ı de
saptavabıldıklerını sovleven
Kutlu Adlı Tıp
Kurumu nda ışkeıue
kurbanlanna rapor
hazırlanııken "*Gi\in,
swun" dcmekten oteve
gıdılmedığınt sav undu
Kutlu gozlemlerını \e
îşkencenın saptanmasinda
gelişen son vontemlerı
aktardı
- İşkencenin saptanmasında
kullanılan veni \ontemleri
anlatır mısınız?
- lşkenı.enm uzerınden çok
zaman geçınesine karşın
bunu saptamava ba^ladık
Ornegın aıadan 10 \ıl
geçse bılc talaka\ ı kcmık
sıntıgratiM \aparak
anlavabılıvoruz Kemık
travına sonrası bunu bır
uvarı olaıak algıla\aıak
kendını teda\ ıve başlıvor
- Flektrik işkencesini
saptamada \eni bir \ontem
\ar mı.
1
- Deııden bıvopsı alarak
patoloıık ınceleme ıle
elektrığın spesıtık
bulgulannı
vakaiavabıhvoruz Bunu 3
senedır \apıvoruz
Elektnklı ışkenı.emn dende
varattığı lezvon I hafta
ıçınde vok olu\or \ormal
muavenede anlaşilmaz ve
kanıtlanamaz duruma
gelıvoı Aına derıden alınan
bıvopsivle daha uzun
zaman sonıa da bunu
anlavabılıvoruz Demırle
vapılınişsa bunu bıle
anlavabılıvoruz
- Adli Tıp Kurumu
raporları nasıl
dûzenleni\or?
- Malıkemede geçerlı olan
•\dlı Tıp raporları Anıa
Fılistın askisina alınmiş bır
ınsanın omuzlarındakı
morluk bırkaç gun ıç'nde
geçıvor Geçınce bunu Adlı
Tıp ın vontenılcrı\le
saptamak zoı Ama bız
F\1G vaparak 1-4 hatta
geçmış oKa bılc anlı\oıuz
\vni_a teda\ının \e
muavcnenın masraiını
ustiendıgımız it,m mağdur
masratı odemek zoıunda
kalımvor
Bızım raporlarımız bılıınsel
vontemleıle \apıldığı ıçtn
ukıslararası d'izevde daha
geçerlı olu\or
Adli Tıp'a alternatif
- Bu vontemlerle rapor
hazırlıvor musunu/.'
- Adlı Tıp a alteınatıl rapor
Izmırde duzenlemvor
Mağdur TtH\ ve
geldığınde eğer rapor
ıstıvorsa Tabıp Odası'na
dılekçe \en\or
- Bu teda\i \e bulgulama
yontemleri. işkence
biçimlerini de etkilhor mu?
- Işkencecılerde daha
bılımsei çalışmava başladı
Orneğın artık elektrık
\enlenlerde daha az
lezvona raatlıvoruz Hangı
surede ve hangı akınıla
lezvon oluştuğunu
oğrendıler Askıda da ov le
Eskıden daha uzun
tutarlardı \e lezvon
oluşuıdu Şımdı daha az
tutuvor olmalılar Lez>on
oluşturmadan ındırıvorlar
Falakav ı da çok azalttılar.
çunku çok kolav
saptanabılıvor Sık
kullandıkları bırvontem.
araba lastıgının ıçıne oturur
şekılde sokup elleıı avakları
bağlamak ve gozunu
kapatarak dov mek
- Daha çok hangi işkence
\akalangeli>or?
- Elektrık verılmışse
dığerlerı de vapılmiş oluvor
Askı bıraz daha az
uvgulanan bırvontem
Kaba davak hepsmde var
Klatnıa voğun Bazısinda
vantılatoı tutuvoılar
bazisinda soguk zemıne
vatmvoılar Kurutup tekrar
ıslatıvorlar Geçen vıl vaz
av larında Tansu Çiller ın
"\letleri kaklınn"
açıklamasindan sonta
elektrık çok azaldı Tek
avak uzerınde durdurnıak.
tek parmakla saatlerce
duvara davandırnıak - En
çok hangi işkence vontemi
insanlan etkilivor?
- Erkeklerde genellıkle
penıse elektrık verılmesı
Eıkekler bundan çok
koıkuvorlar ve ılk
sordukları şey.
eıkeklıkleıını vıtırıp
Mtırmeveceklerı oluvor
HABERLER
D ü n y a d a v e T i i r k i y e ' d e i ş k e n c e / 4
Zaliıııiıı ıııiDi\eti yokDünyada yapılan taramada Zaire'deki 'kahvaltı'nın kurbana kendi idrannı içirmek anlamına
geldiği ve Şili'deki işkencecilerin kendilerine 'doktor' denilmesinde ısrar ettiği belirlendi
ECETEMELKLRAN
ANKARA-Kanada'dakı Ottavva Unıver-
sıtesi Knmınolojı Profesoru Ronald Cre-
linsten ın butun dunya ulkelerını kapsa>an
araştırması nasıl ışkencecı olunduğunu ve
ışkentecı eğıtımını ırdelerken işkence çe-
şitlerı ve ışkence jargonu konusunda or-
neklen de ortaya kovdu
Hollanda Insan Hakları Enstıtusu'nun
(SIM)Cumhuri>et'eaktardığıaraştınnaya
gore Perulupolıs. "ikinciligdefiıtbolojna-
mak" ıçın. Polonyalı polıs. -işyerie\ine>a-
kın olsun" dı>e ışkencecı oldu
Dunva işkencejargonunda vapılan tara-
mada Brezıl\a"da "Özgürluk He>keli" dı-
>e adlandırılan vontemde. çıvıler ıızerıne
çıkarılan kurbanın elıne venlen ağırlıkları
kaldırması ıstenıldığı ortaya çıktı
Zaire'deki "•kah»altı"'nın kurbana kendı
idrannı ıçırmekanlamınageldıği veŞılıde-
kı işkencecilerin kendılenne "doktor" de-
nılmesınde ısrar ettığı de arastırmada belir-
lendi
İşkence dilindeki kara mizah
Arastırmada. nkence dılındekı kara mı-
zah ve acımasız !?akalar ıçın Brezılyalı bır
işkence kurbanının anlattıklan ornek verıl-
dı "İşkenceciler elektrik şoklarını \erip
darbelerini indirirken kendi aralarında şa-
kalaşı>or ve atçılık ovnuvorlardı. Bir >an-
dan da Biıieşnıiş Milletler İnsan Hakları
Bildirgesi'niokuvorlardı. IştCjimdı bıldır-
gev ı uvgulamanın zamant' dtrken benipa-
pagan tunegine bağlıvor. bir vandan da be-
denimdeki kabtolan sıkılaştımoriardı."'
işkencenin. ulkelere gore tarklı takma
adlannın sıralandıgı arastırmada **ça> par-
tisi, tostlu çaj partisi" adlannın kulldiııldı-
ğı ışkencecı jargonun genellıkle tıp. ye-
mek va da tarıh gıbı alanlara gonderme
>aptığı anlatıldı Zaire'deki işkence seans-
larındakı aşamaların bujargona gore adla-
rı >o>le sıralanıyor
Türkiye însan Haklan Vakfı psikiyatristi Sezai Berber
'Işkenceci, otobüsteki adam'
TİH\ ">ebaşvuran işkence kur-
banlanna psıkolojık danışmanlık
vapan ve psikıvatnk vardımda bu-
iunan psıkıvatnst Sezai Berber. ın-
Nanların ışkenceye "alışarak" kat-
landıklarını anlattı
Kadınlann ışkence>e daha dav a-
nıklı olduklannı sovleven Berber.
"Kadınlar. inandıkİarı konularda
kararlı tutumlannı daha uzun za-
mana \a\abili\orlar*1
dedı "Insa-
nın o/de ijiolduğuna" guvenen kı-
şılerın işkenceden çok daha fazla
zarar gorduğuııu sovleven Berber.
"Kendini işkence>e hazıriamak
miımkun değir dıve konuştu
Berbeı ışkenceden sonra psıko-
lojık ve psıkıyatnk vardım ıstemıv-
le yapılan başvurulardan edındıgı
gozlem ve ızlenımlennı Cumhuri-
>et e aktardı
- Hiçbir işkenceci ile göruştunuz
mu?
- \akıf kanalıyla ya da bu kım-
lıkle degıl Derın olmavan bır go-
ruşmede. vaptıklarından rahatsız
olduklannı belırttıler Sonuçta on-
larda bu havatın ıçınde Işkencecı.
Kafdağı'nın ardında yaşavan zeba-
nı degıl. belkı otobuste \an vana
durduğunuz adam
- Kadınlarla erkeklerarasında iş-
kenceden etkilenme duzeyi olarak
bir karşılaştırma vapmak olanaklı
mı?
- Benım bırevsel gozlemım ka-
dınlar sankı daha davanıklı Belkı
yaşam bıçımlerınden dolavı Ka-
dınlar bılımsel olarak bedenen da-
ha davanıklı
Kadınlann işkenceyıalgı|a>ışbı-
çimlerı de tarklı Cınsel ıçenklı iş-
kence tecavuz cop sokma. çıplak
bırakılma kadınlan erkeklerden da-
"Kahvaltu kurbana kendi idrarı içirilir;
oğlen venieği. sistemli olarak kurbanın
umuzlanna vurulur; shah rvjirıı, kurbana
vemek \e su verilmez."
Araştırmavagore. Kolombıva'nın işken-
ce jargonunda "ıslak denizaltı" kurbanın
başını suda tutmavı anlatırken "ızgara"
kurbanın metal bırvatağa\atırılarake!ekt-
rık verılmesını ıtade edıvor
!>ılıdekı işkencecilerin "dokfor" olarak
çağırılmakta "ısrar ettiklerinin"* sovlendı-
ğı raporda. kurbanın varı yatardurumda ve
korunmazsız bıçımde dovulduğu masava
da **ameli\etmasasrdenıldığı kavdedıldı
Şılı işkencejargonunun dd orneklendırıl-
dıgı araştırmada Şılılı iş-
kencecilerin ıslak eldıven-
lerle kurbanın ıkı kulağına
bırden v urduğu ve genellık-
le sağırlığa yol açan teknığe
"telefon" denıldığı belırlen-
dı Brezılya'da vavgın ola-
rak kullanılan "Ozgürluk
He>kdi"adlı ışkenceyonte-
mınde. kurbanın sıvrı çıvı-
ler uzennde durdurulup elle-
rıne ağır tısımler verıldığı
ve bunları >ukarı kaldırma-
sı istenıldıöı belirlendi
ha çok rahatsız edıvor Ancak kj-
dmlar. ırıandıklan konularda karar-
lı tutumlannı daha uzun sureye ya-
vabılı>orlar
Belkı de işkencecilerin çoğu er-
kek olduğu ıçın. kadınlann dunva-
sinı anlanıak daha zor oluvor
- İşkence> i nasıl anlatıyorlar?
- İlen derecede sjşkınlık )aşı>or-
lar Ilk donemden çıktıktan sonra ı-
kı tarklı tutum gorunuyor Bazıları
bu olayın değışık vonlerını tazlaca
konuşuvorlar
Bazıları da hıç konuşniınorljr
Fazla konuşaıı kışide. işin duvgusal
boyutunu yakalamak zanıanla sağ-
lanıvor Daha az konuşan ve yal-
nızca gonışmede ışkencev ı anlatan-
da ıse daha fazla duygusal tepkı ve
katılım bulabılıvoru7 Bır kısmın-
da da "izolas\on" dedığımız bır sa-
\ uııma nıekanızması oluşuvor Acı-
larını ve sevınçleıını gostermeme
veya koreltme gıbı
4
îşkence9 politik bir uygıılama
9
TIH\ Baskanı '\a\uzOnen. ış-
kencenın Turkıve de polıtık bır uy-
gıılamaolduğunubelırterek herşe-
ve karşin işkence>ı engellemenın
miımkun olduğunu so> ledı Onen.
sorulamızı şov le vanıtladı
- İşkence>i engellemek gerçekten
olanaklı mı?
-Olanaklı Bubırsıvasıprogram
Dev let va da dev letın bazı organla-
n y a da hukumet bır takım duşman-
lar tanımlıvor ve oduşmanı vok et-
meye yonelık progranılar vapıvor
İşkence. faılı meçhul de bu progra-
mın parçalan Dev lete duşman kav -
ramını yaratanlar ve buna gore ha-
reketedenler, buvaklaşımlarınıde-
ğıştırarlerse işkence de bıter
- Si>asi dengelerden bağımsız ola-
rak dev let kav ramıv la işkence ara-
sında bir nedensellik bağı var mı?
- Işkencev ı varatan mekanızma
bır butun Sıvasi partılerı. parla-
mentovu vanzı sistemını. devletın
dığer kurumlannı sorumlu olarak
ılgılendıren bır şekılde bakmak ge-
rek İşkence. Turkıve de. ozunde
polıtıkbıruygulamadır Turkıve'de.
dev let kendını korumak ıçın butun
"kutsal" değerlerıvle her zaman
karşımızdadır Devletyalnızişken-
ce >apmaz. ınsanoldurebılır. insan-
lan evınden edebılır. kovlen yaka-
bılır ve sııreklı ve sistemli olarak
ınsan oldurebılır Genelkurmav
Başkanı İsmail Hakkı Karadavı.
Gunevdoğu'da 30 şehıt vermev ı do-
ğal karşılıvor orneğın "'Oleceğiz,
çaresi vok. olmeden olrna/" dıyor
Turkıve'de sıstem bır butun olarak
ınsanı zaten teda etmış
- İnsan hakları savunuculuğu
vapmakoldukça guç. Si/in de kork-
tuğunuz zamanlar oluvor mu?
- Bır sabah kontak ahantannı çe-
v ınrken arabanın patlayacağını ka-
bul ettım Bunu kabul etmeden ol-
muvor
[şkencecinin işe giri^i
Crelınsten'ın araştırma-
sında işkencecilerin 4 vol-
danyaratıldıgı anlatıldı Ra-
porda bınncıyol orduyada
polıs orgutu ıçınde "elit" bır
bırım oluşturulmaM ıkıncı
vol "dogrudan çağn" ola-
rak olarak gosterıldı
2 yontemı besleyen kay-
nağın aşağı sinıttan. eğıtım-
sız ve rejıınle avnı ıdelojıvı
pavlaşan aılelerın genç yaş-
takı çocukları olduğunun
soylendığı raporda. kaçırıl-
maya benzer bır çağnya or-
nek olarak Nıkaragualı ış-
kencecının ışe başladığı do-
neme ılışkın ıfadelerıne yer
verıldı
"Birçok kez oradan kaç-
ma şansım olduğunu kabul
edivorum. ama vapnıadım.
Orada kalmak. ailenıin vanı-
na donmekten daha eğlence-
livdi. Beni kaçırdıkları doğ-
ru, o zaman onlann gucunu
hissedivorsun. Bu zaten bir
izlenim veriyordu. Gerçek-
ten heyecanlanmıştım."
"Beklenmedik şeyler bul-
ma he>ecanı" olarak tanım-
lanan 3 volun -ironik" ola-
rak nıtelendığı raporda şu
•orneklerever verıldı
"Honduraslı işkenceci,
önceleri «o/altı memuru ola-
rak çalışıvordu, ancak gece
işi onu ailcsinden a> ınvordu.
Bu nedenle bir gunduı işi ta-
lep eden memur. işkence bi-
rimine tavin edildi. Poloma-
lı bir deminolları polisi de
evine yakın bir iş istemesi
üzerinee\ ine tek >akın çalış-
ma >eri bir işkence merkezi
olduğu için işkenceci olmav ı
kabul etmişti. Bu ornekler
içinde en ilginç olanı da Pe-
rulu işkenceci. Perulu polis.
2. ligde futbol o\ nav abilnıek
için gi/li senisin işkence bi-
rimine geçti."
BİTTİ
YAZI /ORHAN BİRGİT
Oncekı gun 1 Mayıs kutlama-
larını yıne kan ve olumle orten,
onune gelen ışyerıne. araca sal-
dıran terorun ışçı sınıfıyla da
emekle de uzaktan yakından
ılışkısı yoktur
Televızyonlar Kadıkoy Ala-
nı'nda estırılen tedhışın ardın-
dan, tum dunyadakı 1 Mayıs
kutlamalarına da yer verdıler
Sadece onlardakı ve bızdekı
bu goruntuler farklı toplumlar-
da 1 Mayıs ıçın alanlan kapla-
yan etkınlıklet ıle Istanbul'da
tezgâhlanan teror senaryoları-
nın arasındakı genış uçurumu
ortaya koyuyor
En kapıtalıstınden, tekrar
ayağa kalkmaya hazırlanan
sosyalıst hareketlere kadar, 1
Mayıs ıçın alanlara çıkanlardan
hıçbırısı maskelı değıl, sopalı
degıl bozguncu ve terorıst hıç
değıl Oysa, o ulkelerde radıkal
goşıst orgutler de var, terorle ıç
ıçe o'anlar da
Ama o ulkelerde orgutlu halk
kesımlerı de var, bılınçlı ışçı sı-
nıfının temsılcısı olan sendıka-
lar da Turkıye, 198O'lı yıllara
dogru, bata çıka bır ışçı sınıfı bı-
lıncını yerleştırıyordu 1960
Anayasası'nın getırdığı haklar-
la sendıkalar, en solundan sa-
ğa doğru ama yureklerındekı
ışçı olmanın. emekten yana ol-
manın ulusal gelırın adaletle
dağılımının ne olduğunu bılme-
nın gereklerı ıçerısınde yetışıp
olgunlaşmak uzereydı 12Mart
1972 darbesını de, 12 Eylul
1980 baskınını da planlayan
guçler buyuyup yetışmekte
olan bu fıdanı kırıp atmak ıçın
Terörü Üreten Ortam
bır dızı provokator yetıştırdıler
Sendıkaların, kooperatıflenn or-
gutlenmış btr sosyal demokra-
sı ıçın en onemlı guç olduğunu
bılenler 1 Mayıs Bayramı'nı bı-
le Turk ışçısı ıçın çok goren
boyle bır bayramın kutlanması
bılıncının gelenekleşmesınden
apaçık korkan, urken kımseler-
dı
Bu kımselere en buyuk des-
tek, sınıf bılıncıne ulaşmanın
onemını kavramadan ışçı lıder-
lığıne soyunan kımı sozde sen-
dıkacı ıle onlara arka çıkan sah-
te devrımcılerden geldı Bu ıkı
grubu one surmeyı başaran ka-
ranlık guçler 1 Mayıs 1977'de
Taksım Alanı ndakı katlıamı oy-
lesıne ınce aynntılarla planladı-
lar kı aradan geçen bunca yıla
karşın bu kathamın perde gerı-
sını belgeleyeöılen olamadı
Ama o tur karmaşalar ve kat-
lıamlarda dokulen kanlar. 12
Eylul darbesının başlıca daya-
nakları arasına gırdı
Darbeden sonra başta Dev-
rımcı işçı Sendıkaları Konfede-
rasyonu'nun (DİSK) lıderlerı ol-
mak uzere kımı sendıkacılar ve
polıtıkacılar tutuklanıp işkence
gorurken, onlann yargılandıgı
salonlarda aıle bıreylerıyle go-
revlı gazetecıler dışında hemen
hemen bır tek ızleyıcı gorulme-
dı Salt o goruntu bıle, orgutsuz
toplum olmanın belgelı kanıtla-
rından bırısıydı 12 Eylul Ana-
yasası nı hazırlayanlar 1980
oncesı 1 Mayıs kutlamalarına
bol bol gondermeler yapıp ışçı
haklarının ıçlerını boşaltmayı,
orgutlu sendıka modelı yerıne
kâğıttan kaplan sendıkacılığı
one surmeyı yeğledıler De-
mokratık kooperatıfler yerıne
gostermelık kuruluşları one çı-
karttılar Taşeronlaşma toplu-
sozleşmeye bındırdı Emegın
en yuce değer olduğunu soy-
leyenlerın karşısına "Safsatayı
bırak, bılgı toplumu olmanın
avantajina bak" sloganıyla çı-
kıldı
1 Mayıs 1996 kutlamalarının
Fransa'dan Japonya'ya, Rus-
ya'dan Kuba'ya kadar buyuk
kuçuk tum ulkelerde olaysız
kutlanmasının karşısına dıktığı-
mız kanlı Kadıkoy Iskele Ala-
nı'ndakı goruntuler, sol adına,
ışçıler adına o alanlara surulen
maskelı, unıformalı, aslında
korporatıf faşızmı çağrıştıran kı-
mı goruntulerın bolucu orgut-
lerın hazırlıklı ve bılınçlı provo-
kasyonudur Bugun 3 Mayıs
1996 O provokasyonları tez-
gâhlayanların ulaştıkları ılk so-
nuç, Kadıkoy Alanı'nda olen
yaralanan ınsanlarımızın, kırı-
lan dokulenlerın, ulke gunde-
mınden Tansu Çiller olayını ge-
rıye ıttırmelerı olmuştur
Taşı, sopayı kullanan kırıp
dokenlerın onemlı bır bolumu
ışsız, bır bolumu de 8 467 000
lıralık burut, 5 641 000 lıralık net
asgarı ucretle bır ay geçınme-
ye zorlanan ve her gun karşılaş-
tıkları bunca olay ıle toplumda
patlama çızgısıne ıtılen kımse-
ierdır
Devlet devletse, gozaltına alı-
nanların meslek gruplarını yan-
sız bır sosyal araştırmanın bu-
yultecı altında değerlendırerek
soruşturmayı değerlendırmelı-
dır
Bayram sonrasının polıtıka
tartışmalarında Çiller aılesıne
bu tıme-out'u sağlayanların
kımlere hızmet ettıklerının tek
orneğı de değıldır bu planlı olay
Partıler arasındakı tartışmaların
darbe getıreceğı soylemlerının
gundeme surulduğu bır sırada,
demokrası dışı çağrışımlan da
yenıden başlatmaya yol aç-
maktadır
1 Mayıs 1996'da Kadıkoy'de
ıçlerı boşaltılmış sendıkalar ye-
rıne bılınçlı ışçı orgutlerının tem-
sılcılen çoğunluk sağlamış ol-
saydı mıtıng kursusunu bu ka-
dar ucuz ele geçırmeyı. kımı bo-
lucu ve kışkırtıcılar ruyalarında
bıle goremezlerdı
Guçlu ve orgutlu sendıka mo-
dellerınden korkanların bu tu-
tumları suregelırse, bır gun ış-
yerlerınde de bu tur kışkırtma-
larla ışverenlerden avanta ko-
partmayı meslek edınen radı-
kal uçların mafya ıle ışbırlıgı et-
mış çetelerı boy gosterecektır
Istanbul'un yenı Valısı'nın de
Emnıyet Muduru'nun de Içışle-
rı Bakanı'nın ve hukumetın de
bu olan bıtenden başarısız çık-
tıklarını soylemelıyız
Gerçı ılk bakışta bu olay ıle ıl-
gılı goruntu, polısın 1 Mayıs kut-
lamalannı hoşgoru ıle ızleyıp
şıddete başvurmaktan kaçındı-
ğı ızlenımını vermektedır Baş-
bakan'ın da Istanbul olayını ya-
kından ızleyıp devlet guçlerıne
devamlı olarak serınkanlı dav-
ranmalarını soyledığı bu ızlenı-
mın pekıştırılmesı ıçın kamu-
oyuna duyurulmaktadır
Halkın elbette 1 Mayıs ıçın
gosterıde bulunma hakkını kul-
lanmasına, devlet serınkanlı bır
yaklaşımla yardımcı olacaktır
Ama o toren ıçın tıpkı 197O'lı
yıllarm kanlı pazar olayı gıbı tor-
nadan çıkmış bınlerce sopa ha-
zırlanırken, kımı yasadışı orgut-
ler faşıst bırlıkler gıbı, bır ornek
gıysılerle gıydırılır uygun adım
yurume egzersızlerı yaptırılır-
ken bunca yasadışı dovız ha-
zırlanıp kent varoşlarından Ka-
dıkoy Alanı'na getırılırken, dev-
let guçlerının habersız olmasını
duşunmek mumkun değıldır
Şayet sıyası ıktıdar 1 Mayıs kut-
lamalarının ılla bır bela getırece-
ğı duşuncesını yurttaşlarının bı-
lınçaltına yerleştırmek ıstemı-
yorsa, o alanda toren yapma
hakkını kullanmak ıçın her turlu
yasal ıznını alan, sılahsız ve sal-
dırısız toplumları serserı guru-
hundan korumasının kendısıne
duşen gorev olduğunu unut-
mamalıdır
Oyle değıl mı parlamento-
muzun sus çıçeğı olmaya ken-
dılerını adamış gorunen sol par-
tılen'?
BIR BAKIMA [
SERVER TANİLLİ
Kendi Adım Koymak...
Simone de Beauvoir, olumunun 10 yılında anılı-
yor
Kıtaplarından çok once kışılığı ıle etkılemıştı bızle-
rı Daha gencecık bır kızken, aılesının dayattığı katı
kalıplara karşı çıktığını bılıyorduk, ona, Sartre'ın ar-
kadaşı olması eklendı Ikıncı Dunya Savaşı ertesın-
den başlayarak gozlerını kultur dunyasına çevıren
genç kuşaklar arasında bır Tanrı gıbıydı Sartre, onun
arkadaşı da -ıster ıstemez- ılgı odaklarından bırı ola-
caktı
6O'lı yılların sonlarından kalkarak eserlerı çevrılme-
ye başlandı Romanları, ozyaşamını anlatan kıtapla-
rı, denemelerı
O denemelerden en unlusu, Ikıncı C/ns'tır
1949 yılında yayımladığı bu tanınmış eserınde, ka-
dınlan, onlann gerı plana ıtılışlennı anlatır Beauvoir
Yazara gore, kadının doğasından değıl, tanhten ılen
gelen bır durumdur bu Tarıh boyunca, "kozmolojı-
ler, dınler, boşınançlar, ıdeolojıler, edebıyatlar", ya-
rattıkları kadın ımgesıyle, boylesı bır ıtılışı hazırlayıp
durmuşlardır Ve Beauvoir buyuk bır cesaretle yaptı-
ğı çozumlemelerden yola koyulup, bu mıtosların kar-
şısına. kadınlann ''yaşadıklarıdeneyımı", "bahtsızlık-
lannı ve şanslannı, kaçışlarını ve gerçekleştırdıklen-
nı" çıkanp ortaya koyar
Yetmmezbununla "Kadınındoğası", "ebedıkadın"
dıye adlandırılan şeye de karşı çıkar Cınsler arasın-
dakı farklılıklar toplumun yarattıklarıdır, doğadan gel-
mezler onun unlu formuluyle, "Kadın olarak doğul-
maz, kadın olunur'" >_
Ne yapılacaktır pekı?
Başta kadın kendısmı her an gozetleyen ve adım
adım arkasından gelen "yabancılaşma" tehlıkesıne
karşı mucadele etmek zorundadır. burjuva uygarlığı
çerçev^sınde ozgurluğunu gerçekten kullanabılme-
sı aklın alacağı bır şey olmasa da, kurtuluşu bu mu-
cadeleye bağlıdır yıne de
Kadın hareketının bugun de kutsal kıtaplanndan bı-
rıdır bu eser
Simone de Beauvoir ıse hele hele kadınlann unut-
mamaları gereken ve unutmayacakları da bır ad
Sız tarıhın cılvesıne bakınız, Turkıye'de kadınlar,
kendı kurtuluşlarının onune gelıp dıkılmış yığınla en-
gelle savaşırken, ozellıkle şu son yıllarda, dıncı ıde-
olojının -aynı zamanda- "kadının doğası"na da getı-
rıp bağladığı bır alay abuk sabuklukla karşı karşıya-
lar Işın daha da uzucu yanı, hemen hemen butun Or-
tadoğu dınlerı gıbı bır "erkeklerdını"olan Islam'ın ka-
dına bıçtıgı "ıkıncı sınıf ınsan" statusunu, yığınla ka-
dının "Cenab-ı Zulcelâl'ın emn" deyıp kabullenme-
lerı ve ortalıga dokulmelerı
Elbette "kadının doğası"ndan ılen gelmıyor bu ter-
sıne bılınçlenme Ama gerçek şu kı, ulkemızde kadın-
lann kurtuluşu hareketı daha da çetınleşmıştır şımdı
Dun, "çokboyutlu" ıdı kavga, bugun dunkunden de
fazla
1
Bu sureçte gerıcılığe karşı, kadının emeğıne, be-
denıne ve geleceğıne sahıp çıkmasını destekleyıp
susturucu yanıtlar getıren eserienn oynayacağı rolu
de gozardı etmemelı ,
Onlardan bırı şu son aylarda yayımlandı
Fatmagül Berktay'ın. Metıs Yayınlan'ndan çıkan
Tektanrılı Dınler Karşısında Kadın adlı kıtabından soz
etmek ıstıyorum
Eser ataerkıl sıstemın ortaya çıkıp kurumlaşması
surecınde, Ortadoğu'nun tektanrılı dınlennın, ozellık-
le de Hırıstıyanlık ve Islam'ın, kadının ıkıncıllığını do-
ğal gorup onun bedenı uzerınde toplumsal denetıme
gıdılmesını ve bu denetımın en somut gostergesı ola-
rak da ortunmeye zorlanmasını "meşrulaştırma" ça-
basını pek cıddı bıçımde gozler onune setıyor
Aydınlattığı başka onemlı sorunlar da var kıtabın
Kadınlara duşen nedır bu ortamda"?
Kendılenne dayatılan tanımlara karşı çıkmak, ya-
zarın deyımıyle "kendı adım koymaya cesaret et-
mek
1
"
Gunumuz Islam dunyasında, kımı ınanan kadınla-
nn dının daha eşıtlıkçı bır yorumu uğrunda verdıkle-
rı mucadeleyı -kendı ıçınde- tutariı da gorse şunu ek-
lıyor Berktay "Fanatık Islamcıları ve koktendıncılerı
tutahı savlardan çok, şenata koşulsuz sadakat ılgı-
lendırmektedır Laık topluma olan nefretlennın kay-
nağı da ışte budur Çunku bır toplum derınden laık-
leştıgınde bır cınsın otekı uzerındekı ıktıdan, en de-
ğeıiı meşrulaştırma araçlarından bırım yıtırır Iktıda-
rın tanrısal dayanağı ortadan kaldınldığında, erkeğın
kadın uzerındekı 'doğal' ustunluğu efsanesının yıkıl-
ması yolu da açılmış olur."
Fatmagül Berktay, yazdığı kıtapla, bu yolu açan-
lardan bırıdır bugun, "kendı adım koyma"da goster-
dığı cesaretı ornek edıneceklerın sayısının hızla arta-
cağına ınanıyorum
Kadının kurtuluşuna dev bır katkıdır bu eser.
KI SA KISA...KISA KISA...KISA..
• İzmir Kmnıvet Muduıiuğu'nde gorev li bir polis
memuru. Borno\a'da kimliği belirlenemeven uç kişi
tarafından kaçınldı. \sa>iş Şube Mudurlüğıi'ndc
gorev li Celal kınmşakioğlu'nu kaçıranlann. polis
memurunun uzerinde bulunan silah ve kimliğini
aldıktan sonra kaçtıklan bildirildi.
B Cankava Cınnah Caddesi nde geçırdığı trafık
kazasında olen eskı > OK Başkanı Ihsan
Doğramacı'nın kardeşı Sadıve Doğramacı Çelebı'nın
cenazesi dun Ankara'da toprağa venldı
• İzmir'in Tire ilçesinde ee/aevinden iki mahkûm flrar
etti. Cezae\i gore\lileri, dun sabah yaptıkJan
kontrollerde hırsızlık suçundan hukumlu Hacı Murat
l ncu ile Erkan Diler adlı mahkûmların demir
parmaklıkları keserek cezae\ inden kaçtiklannı
belirlediler.
H Posta Işletmelerı Genel Mudurluğu. kayıp mektup
ve kolıler ıçın bu\uk tazmınatlar odu>or Genel
mudurluk. bır >ıl ıçınde 8 mılvar lıra tazmınatı. kayıp
posta malzemesı ıçın odedı ,
Eskı Mıllı Eğıtım Bakanı ve \N\P Bolu Mıllervekılı .
\\n\ -\kvol venı kurulacak unıversıtelerde oğretım ,
uvelerınde vaş sınırı aranmaması ıçın vasa onensı
v erdı #
• lıirkivelş\eren Sendikalan Konfederasyonu
(TİSK). hukumet programında da yer alan ekonomik
ve sosval konsevi. uluslararası du/evde katılımla
gerçekleştireceği bir seminerle tartışmava açnor.
Seminer. 14-15 mayıs tarihleri arasında Ankara'da
vapılacak.
• Karavolları Genel Muduru \aman Kok. mevcut
otovollardakı tesıslenn çok ıvı hızmet verdığının
soylenemeyeceğını vurgulavarak "Bu konuda herhalde
bıraz denevımsiz davrandık Bazen aldığı tşı çok kısa
siırede tamamlamavj ongoren teklıf. en uygun teklıf
değıldır ' dedı
• Devlet Bakanı İmren \vkut. çeşitli temas ve
incelemelerde bulunmak uzere Umanva'va gitti.
B Fran-^a nın kuzevındekı Lılle kentınde Ingıltere
plakalı bır kamvonun vedek lastıgı ıçıne gızlenmış 22
kılogram eroın bulundu Ozel eğıtılmış kopeklerın
yardımıyla ele geçırılen eroıııle ılgılı olarak kamyonun
Turk şofbrunım gozaltına alıtıdığı bılıdınldı