Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
i 3MAYIS1996CUMA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11
KKTC bayramı
bombalarla
uğurladı
• LEFKOŞA
(Cumhuri\er>- Başkent
Lefkoşa'da dün sabahın
erken satlerınde ıki ayn
verde bombalar patladı.
Patlamanın bınsi koalisyon
ortağı Cuhurivetçı Türk
Partisı'nin Lefkoşa ılçe
bınasında. diğeri ise gece
kulübünde meydana geldi.
Patlamalar nedenıy le
KKTC polısı de ül'ke
çapında geniş bır arama-
tarama operasyonu başlattı.
ABD'nin terör
raporu
• ATİNA (AA) - ABD
Dışişleri Bakanhğı'nın.
böliicü terör örgütiinün bır
kolunun Atina'da da
faalıyet gösterdiöıne ver
veren 1995 vılı "Global
Terönzm" raporu.
YunanıstarTın başkentinde
sıkıntı yarattı Yunan
hükümet sözcüsü Dimitris
Reppa». Yunanistan'da
bölücülenn faalıyetlerinin
engellenemedıği ve "17
Kasım" ıle dıger Yunan
terör örgütlerinin
çökertılemedığı de
kaydedılen raporu.
"hizmete özel bır belge"
olarak nıteledı
Yunanıstarûn bölücülen
destekledıği yolundaki
görüşlerin ıftira olduğunu
iddia eden Reppas. Yunan
hükümetinın. böliicü örgüt
PKK'yı bır terör örgütii
sayıp saymadığına ilişkın
bir sonı\xı cev apsız bıraktı.
Bartolomeos'dan
kampanya
• ATİ.VA (AA) - Utanbul
Fener Rum Patngı
Bartolomeos'un.
Heybelıada Ruhban
Okulu'nun veniden açılması
ıçın Türkiye'ye baskı ıçin
propaganda kampanyası
başlattıgı bıldınldi.
Atina'da vapılan
açıklamalara göre
Bartolorneos bu çerçev ede.
Türkıye'de bavram tatılını
fırsat bılerek Yunanlı ve
Avrupalı polıtıkacılan kabul
edıp yaptıgı özel
görüşmelerde. Heybelıada
Ruhban Okulu'nun
açılmasına ızin verilmesi
ıçin Ankara'ya baskı
yapılmasını istedi.
Çeçenya
yine gergin
• MOSKONA (AA) -
Çeeenya'nm güneyındekı
Şali kentını uzun bır süredir
kuşatma altında tutan Rus
bırlıklerının. kentte
bulundugunu belırttikleri
Çecen güçlere. silahlannı
bırakmaian v e kenti terk
etmelen ıçin \erdıkleri
ültımatom. dün sona erdi.
Çeçenya'dakı Rus bırlikleri
karargâhından yapıfan
açıklamada. sıvıllerın
kentten a>nlnıalanna
olanak sağlanacağı. daha
sonra da saldınya
geçıleceğı belırtıldi.
Avrupa Birliği'nin Batı Avrupa Birliği ile entegrasyon karan alması halinde Türkiye, Batı savunmasında devre dışı kalacak
Türkiye BAB'dan dışlanabüirLALE SARIİBRAHİMOĞLU
ANKARA - A\rupa Birliği'nin
(AB) savunma kolu Batı Avrupa Bir-
liği (BAB) ile birleşme karan alması
halinde Türkiye'nin Batı savunmasın-
da bütünüyle devre dışı kalması ola-
sılığı bulunuyor.
Türk askeri ve sivil yetkilileri. bu
yöndekı bir gelışmeye karşı AB'ye
tam üye olmayan ülkelenn BAB'a da
tam uye alınmayacaklan yolundaki
kararın. bırlıgın genışlemesi konusu-
nun ele alındığı hükümetler arası kon-
feransta degiştirilmesi için yoğun ku-
lis faaliyetı yürütüyorlar
• AB'ye tam üye olmayan ülkelenn BAB'a tam üye olamayacağı yolundaki kararın kaldırılması için yoğun
kulis faaliyetı yürüten Ankara, ortak üye olduğu BAB'a böylece tam üye olarak katılma yollarını arıyor.
Genelkurmay Başkanı Karadayı, geçen ay gittiği Brüksel'deki NATO toplantısında müttefik ülkelere "Avrupa
savunmasının NATO içinde güçlendirilmesi ve Türkiye'nin de BAB'da eşit haklarla yer alması gerektiğini" iletti.
Türkiye, hükümetler arası konfe- olumsuz bir gelişme olarak değerlen-
ransın BAB'a tam üyeliğinönünüke- dirilivor. Türkive'nin en önemli ko-
sen kararını kaldırması halinde Nor- zunun ıse. Avrupa savunmasının NA-
veç ve izlanda ıle birlikte 1992 yılın-
dan bu yana ortak üye olduğu Avru-
pa'nın savunma koluna tam üye olma-
yı hedefliyor. AB'nin güçlü ülkeleri
Türkiye'nin lobi faaliyetleri çerçe-
vesinde Genelkurmay Başkanı Orge-
neral İsmail Hakkı Karadayı'nın da
geçen ay sonlanna doğru gittiği Brük-
sel'deki NATO toplantısında Türkı-
ye'nin müttefiklerine**Avrupa savun-
masının NATO içinde güçlendirilmesi
ve Turki\e'nin de BAB da eşit haklar-
la yer alması gerektiğini" ılettığı öğre-
nildi.
TO içinde güçlendirilmesine destek
veren Ingiltere olduğu belirtiliyor.
Tam üyelik
Fransa ve Almanya'nın da AB ile
BAB'ın entegrasyonundan yana polı-
tika izlemeleri Ankara açısından
Dıplomatik kaynaklar. AB'nin
BAB ile birleşme kararı almasa da
Türkiye'nin BAB'a tam üye olarak
katılması gerektıöının altını çızıyor-
lar.
Türkiye. çalışmalarının büyük bölü-
mü NATO'dan BAB'a geçen Batı Av -
rupa Silahlanma Grubu'nun (WEAG)
faaliyetlerine eşit haklarla katılıyor.
ancak BAB'ın aldıgı kararlarda söz
hakkı bulunmuyor.
Türkıye'nin BAB'a ortak üyelik
statüsünün de yasal zemını bulunmu-
Türkiye-İsrail askeri anlaşması
Mısır ikna oldu
ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- İsraıl ıle "askeri iş-
birliği ve eğitim anlaşması"
ımzalayan Türkiye, anlaşma-
nın sadece eğitim amaçlı ol-
duğu ve üçüncü taraflara kar-
şı olmadığı konusunda Mısır'ı
ikna erti. Ankara'da resmi te-
maslarda bulunan Mısır Dışiş-
len Bakanı Amr Musa. Türk
yetkilileri ile vaptığı görüşme-
lerde anlaşma ıle ilgili aynn-
tıların ele alındığını befirte-
rek. "Anlaşmanın sadece eği-
tim amaçlı olduğu volundaki
açıklamalardan tarmin ol-
dum"dedı. Cumhurbaşkanı
Sülevman Demirel'e. Mısır
Dev îeı Başkanı Hiisnii Miiba-
rek'ın mesajını ıleten Musa,
bugün de Başbakan Mesut
Yıbnaztarafindan kabul edile-
cek.
Mısır Dışi^leri Bakanı, dün
Cumhurbaşkanı Demırel tara-
fından kabul edıldikten sonra
birbasın topfantısı düzenledi.
Görüşmeler kapsamında,
Türk-lsrail askeri anlaşması.
Ortadogu ve dünyadaki son
gelişmeler ıle iki ülke arasın-
daki ilişkılenn tüm boyutlan-
nın irdelendigini belirten Mu-
sa. "Ortadogu'da askeri an-
laşmalara değil banşa gerek-
sinimimiz var" dedı. Musa.
Cumhurbaşkanı Demırel ıle
vaptığı görüşmede. Türk-İs-
rail askeri anlaşmasının gün-
deme geldiğini kaydederek,
konuyla ilşiîi bir yanlış anla-
manın olduğunu vurguladı.
Türki>e'nın başka ülkelerle
de bu tür anlaşmalar ımzaladı-
gını söyleyen Musa, "Anlaş-
manın bir pakt olmadığı, stra-
tejik bir amaç taşımadığı v e sa-
dece eğitim amaçlı olduğu vo-
lundaki \ anıtlar bizi tamamen
tatmin erti. Anlaşma, bunlann
ötesinde hiçbir şe> i kapsanu-
yor" diye konuştu.
Ortadogu banş süreci kap-
samında kesin bir sonuca ula-
şılabilmesi için Kudüs. mülte-
cıler. su ve yerleşım gibi so-
runlann çözüme bağlanması
gerektiğine dikkat çeken Mu-
sa. şunları kaydetti:
"4 mavısta Taba'da yapıla-
cakgörüşmeler.olumlu birso-
nuç alınması volunda iyi bir
işarettir. Filistin sorunu, Arap-
İsrail sorununun öıtidiir. Bu
sorunun çözümü için. kap-
samlı görüşmeler yapılacaktır.
Ortadogu "ya banş gerekmek-
tedir."
Musa. bir soru üzenne.
Cumhurbaşkanı Demirel ıle
yaptığı görüşmede terör ko-
nusunun da gündeme geldiği-
ni belırterek. "Türkiyede Mı-
sır da. terörden çekeıi iilkeler-
dir. Terörün her tiirlüsüne
karşıyız" söyledı. Musa, Suri-
ye'nin PKK terör örgütüne
destek vermesı konusundaki
bir soruya da. şu yanıtı ver-
dı"Mısır ile Sııriye arasında
geniş îltşkiler vardır. Türkiye-
Surive arasındaki sorunlann
masa başında çözülmesi ge-
rektiğine inanıvoruz"
Musa, bir başka soru üzeri-
ne, gereksinim duyulduğu
takdirde Mısır'ın. Türkiye ve
Suriye'nin masaya oturması
konusunda yardımcı olabile-
ceğini de kaydetti.
Bosnay
da gol sevinci
Dış Haberler Servisi - Bosna'da 4 yıl süren savaş sonrası, hayat normale dö-
niiyor. Saravbosna'da savaş sonrası mnanan ilk futbol maçında. savaşta sakat
kalan eski askerler bir gol anında geçen kanlı çatışmalan unutup maç heveca-
nını yaşıyor. Daha önce Sırplann elinde bulunan Grbavka kentinde dün ov na-
nan Saravbosna -ZeJjeznkar maçı öncesi Bosnalı çocuklar >üzlerce gUvencini
serbestbırakarakSırp/ulmündenkurtulup, hürolmanıntadmıçıkardılarMa-
çı, kalabalık bir Bosnalı seş irci ile birlikte Bosna Cumhurbaşkanı Aliva İzzetbe-
goviç ve Başbakan Hasan Muratmiç de Ldedi.
yor. aneak siyasi bağlayıcılık taşıyor.
BAB'ın kuruluşuna ilişkin 1948
Brüksel Anlaşması'nda ortak üyelik
statüsüne ilişkin bir madde >er almı-
yor.
BAB'a ortak üyelik statüsüne yasal
zemin kazandırmak ıçin hükümetler
arası konferansın karar alması gereki-
yor.
BAB'ın geteceği tartışüıyor.
AB 1991 yılındayapılanMaastrıcht
zirvesinde BAB'a tam üyelik için
AB'ye tam üyelik koşulunu getirdi.
Aday üye ülkelerin davet edılmele-
rine karşın Türkiye'nin çağrılmadığı
hükümetler arası konferans. genişle-
me konusunu ele almak üzere mart
ayında başlattıgı toplantılannı 1 yılsü-
reyle devam ettirecek. Hükümetler
arası konferansın gündem maddeleri
arasında yer alan BAB'ıngelecegiyle
ilgili birlik içinde ortaya çıkan üç ay-
n seçenek şöyle:
Üç seçenek
# BAB'ın özerk bir örgüt olarak
devam etmesi ve hem AB hem de NA-
TO ile ılişkilerının sıklaştınlması. Bu
Türkiye'nin tercih ettiği bir formül.
•BAB. yine özerk bir örgüt olarak
kalacak. ancak AB tarafından alına-
cak kararlan uygulaması zorunlu ha-
le getirilecek. Bu seçenek ileride
BAB'ın AB ile bütünleşmesinı öngö-
rüyor.
• Orta vadede AB ve BAB'ın bü-
tünleşerek tek anlaşma zemininde bu-
luşması. Halen AB'nin bir ortak dış ve
güvenlik politikası var. Güvenlık ko-
nusu BAB'ın kontrolünde. Bütünleş-
me gerçekleşirse AB ortak polıtıkala-
nna savunma ve silahlanma konulan
da eklenecek.
Diplomatik kaynaklar, savunma ve
silahlanma konularının da AB bünye-
si içine alınmasının, Av rupa "da sa\ un-
ma alanında işbirliği olanaklanndan
Türkiye'nin yararlanamayacağı anla-
mına geleceğine işaret ettiler.
'Geçerliliğjni yitirdi'
Diplomatik kaynaklar. Maastricht
zırvesınin AB'ye tam üye olan ülke-
lerin BAB'a tam üye olabıleceğı yo-
lundaki karannın o tarihte dayandırdı-
ğı mantığın birlik üyelerıyle BAB
üyelerinin eşitlenmesi olduğuna dık-
kat çektiler. Aynı kaynaklar. bu man-
tığın bugün içingeçerlilığinıyitırdiği-
ni çünkü birlik üyesi Avusturya, Ts-
veç, Finlandiya, trianda ve Danimar-
ka'nın ulusal politikaları nedeniyle
BAB'a tam üye olmamayı tercih ettik-
lerini anımsattılar.
ABD Başkanı Clinton Kıbns raporunu Kongreye yolladı
Kıbrıs girişimine çözüm hazırhğı
VVASHINGTON (AA) - ABD Baş-
kanı BillClinton. Kıbns'ta çözüm için
başlatacaklan ginşımin "zemüıiııi ha-
zırİadıklannr söyledi. Adıl ve kalıcı
bırçözümün mümkün olduğuna inan-
dıklarını belirten Clinton. "Taraflar
her konuyu masada müzakere edebil-
melidir*' dedi. Başkan Clinton. şubat-
mart aviarını kapsayan Kıbns raporu-
nu Amenkan Kongresi 'ne yolladı. BM
Genel Sekreteri'nın lyi niyet misyonu-
nu desteklediklennı kaydeden Bill
Clinton, Kıbns için ABD girişimini bu
yıl başlatmayı umduklannı ifade etti.
Başkan Clinton. şöyle devam etti:
"Toplumlar arası bir anlaşma için iki
taraf da gerekli olan siyasi iradeye sa-
hipolursa, Kıbns'ta adil ve kalıcı birçö-
zümün mümkün olduğuna inanıvoruz.
Bu amaca ulaşmak için Türkive ve \u-
nanistan'ın aktif desteği gereklidir. Ka-
çınılmaz olaylar Kıbns girişimimizin
başlamasını crtelemiştir. ancak bu gi-
rişimin zeminini haarlnoruz. Bu çer-
çevede. VVashıngton'a ziyareti sırasın-
da, Cumhurbaşkanı Sülevman Demi-
rel Ue vararlı bir görüşmede bulundum.
Cumhurbaşkanı Demirei Türk Hükü-
meti'nin çözümeyardımcı olma volun-
daki arzusunu diie getirdi."
"Giiçlü bir girişim'
Clinton. ABD'nin Lefkoşa Büyü-
kelçisı Richard Boucherın. 5 şubatta
Rum kesimı lideri Clafkos Klerides ile
görüştüğünü ve VVashıngton'un
1996 da "güçlü bir girişim" başlatma
arzusunda bulunduğunu söylediğinı
belırtti. Raporda KKTC Cumhurbaş-
kanı Rauf Denktaş'ın da. Klendes ile
doğrudan görüşmelere hazır olduğu
kavdedildi
ÇETİIM ALTAN
FLASHda
/TANJUERDEMfmet/ij»™/ (4)
Bu akşam
22.30'da
Ege Sorununa Banşçı Çözümler-FIR hattı (Uçuş Bikjılerı Bölgesi) sorunu:
FIR (Uçuş Bılgıiendırme Bölgesi) uluslararası sı-
vil havacılık örgütü tarafından sınırîan tescil edılen
ve ıçersınde uçuş bılgılen, hava trafık kontrolu ve
arama-kurtarma hizmetlennın yürütüldüğü bır böl-
ge olup. bunun sınfrtanna FIR hattı denilmektedir.
Yunanıstan 1952 yılında kabul edilen ve Ege'yi
kapsayan Atına FIR hattını hava sahasının hudut-
lan olarak göstermek suretiyle Ege hava sahasın-
da da egemenlık kurmak ıstemiştir. Yunanıstan'a
göre Atına FIR hattını geçen Türk asken uçaklan
uçuş plan ve bılgılerini FIR otoritelenne vermelı ve
onların kontroluna girmelidir. Böylece Türkiye'nin
Ege'nın açık denız sahalan üzerındeki hava saha-
larında uçakların harekatını kısrtlama hevesınde ol-
muştur. 1974 2'inci Kıbns Harekâtı öncesınde, Tür-
kiye Yunanistan'dan gelmesı olası bır hava saldı-
nsına karşı bır güvenlik önlemi olarak 714 sayılı
nota ıle Türkıye'ye yönelecek uçakların Ege kıyıla-
nmıza 50 deniz mili yaklaştığında kimliklerini rapor
etmesını ıstemiş. Yunanıstan ıse buna karşılık ola-
rak Ege'nın tümünü tehlıkelı bölge ılan ederek
Ege'nın sıvil havacılığa kapanmasına yol açmıştır.
Bu süreç 1980 yılına kadar devam etmıştir. Bu sü-
reçte Ege'nin uluslararası hava sahalannda eğitim
yapan uçaklarımız ile Yunan uçaklan arasında ger-
ginliğı tırmandırıcı durumlar yaşanmıştır.
Türkiye 22 Şubat 1980'de ABD'nin etkısıyle iyı
nıyet gösterısi yaparak tek taraflı olarak aldığı bır
kararla, 714 sayılı notayı yürürlükten kaldırmış, ay-
nı gün Yunanıstan hükümeti de Ege hava sahası-
nı sıvil hava trafiğine açmıştır. Yunanıstan NATO'ya
yenıden askeri entegrasyonunu mümkün kılan Ro-
gers Planı uygulaması sonradan Yunanistan tara-
fından reddedilmiş olup FIR hattını Ege'nin ortası-
na çekmeye yönelik Türk önenleri halen dondurul-
muş durumdadır. Özellikle asken uçaklann Ege ha-
va sahasında uçuşlarından doğan sorunlar devam
etmektedır.
Boğazönü ve Doğu Ege Adalannın silahsızlan-
dınlması sorunu:
Yunanıstan egemeniığine venlen Boğazönü ve
Doğu Ege adaları ıle On iki Adalar, Rodos ve Me-
is'ın Türkiye'nin güvenliği açısından askerden ve
tahkımattan arındınlacağı hususuna ilgili anlaşma-
larda yer venlmışti. Yunanıstan, 1960 yılından ıtı-
baren bir kısım Ege adalarını, On iki Adalan ve Ro-
dos'u anlaşmalar hılafına sılahlandırıp tahkime
başlamıştır. Buna gerekçe olarak da olası potan-
sıyel Türk tehdıdine karşı meşru savunma ihtiya-
cını ortaya koymaktadır. Boğazönü adalannın ise
1936 Montreux Anlaşması sonrası sılahlandırılma-
ya açık hale geldiğini ıddia ettiği gibi 1990 önce-
sinde Sovyet tehdidine karşı Akdeniz'in savunul-
masında Ege'nin arzettiği önemi gereKçe göstere-
rek bu adalarda, özellikle ümni'de, NATO ittifakı-
nı kullanarak NATO altyapı fonian kanalıyla üs kur-
ma ve böylece duruma meşruluk kazandırmak is-
temiş. Türkiye ise NATO'da buna karşı çıkmıştır.
Deniz ve hava komuta sorunu:
Yunanistan NATO içinde Hava ve Deniz Komu-
ta-Kontrol sahalanna, Ege'yi tümüyle Yunanistan
sorumluluğuna bırakacak tarzda çizilmesini iste-
mekte bu ıstemı 1974 yılından sonra Türkiye tara-
fından kabul görmemektedir. Sorun 1986 yılında
zamanın NATO Komutanı Bernard Ragers tarafın-
dan çözüme kavuşturulmak istenmişse de Yuna-
nistan'ın çözümleri oyalaması nedeniyle bir sonuç
olmamıştır.
Sonuç ve çözümler:
Son yirmi yılın deneyırnleri, Türkiye ile Yunanis-
tan'ın özellikle iç içe yaşadıklan Ege'de beklenme-
yen bır zamanda tırmanan bir gerginlik ortamında
sıcak bir çatışma içıne girebiteceklerinı göstermek-
tedir. Ancak böylesine bır çatışmanın maliyetinin
her ıki ülke içinde çok büyük olacağı muhakkaktır.
Bu itibaıia tarafların şımdiden bu potansiyel olası-
lığı düşünüp sorunlarını iyi niyetle çözmeleri ve
Ege'yi müşterek çalışmalanyla bır banş gölü hali-
ne getirmeleri uygun ve örnek bir hareket tarzı ola-
caktır.
Türkiye ile Yunanistan arasında meydana gelen
sorunlann temelinde şunlar yatmaktadır:
- Yunanistan'ın Megali ıdeasının hâlâ yaşatılma-
sı,
- Emperyal güçlenn Türk-Yunan ıhtilaf ve çatış-
malarında desteklerini genelde Yunanistan lehıne
kullanmalan,
- Bunun sonucu Anadolu yanmadasının çok ya-
kınında bulunan ve Anadolu'nun desteğiyle ayak-
ta durabılecek, Anadolu'nun doğal uzantısı olan
adalann adaletsiz şekilde Yunanistan'ın egemen-
iığine terki.
- Türkiye'nin denizci devlet niteliği gösterme-
mesı, denizlerdeki hak ve menfaatlerıne zamanın-
da yeterınce sahıp çıkamayışı, Ege'de denizege-
menliğmi sağlayacak bir denız gücüne sahip ola-
namayışı,
- Yunanistan'ın mevcut anlaşmalara sadakat
göstermeyışi ve Ege'nin özel durumunu ve koşul-
lannı dikkat nazanna almayarak dıyalogdan kaçın-
ması.
Kanımızca bu itilaflann banşçı şekilde çözümü
için polıtik ve bürokratik sorumluluk taşıyanlann
durum saptaması yapıp, lyıleştirmecı önlemler ive-
dilikle alması bugün zorunlu hale gelmiştir. Türki-
ye'nin ulusal göç unsuriannın (polıtik, ekonomık,
endüstri. mali, kültürel psiko-sosyal yönleriyle den-
geli güçlendirilmesi gerekmektedir. Kamu malıye-
sı çöküntüye uğramış getir dağılımı bozulmuş, ye-
terince yatırım yapamayan, üretemeyen, yolsuz-
luklann olduğu, işsizliğin, fukarafığın yaygınlaştığı
özgür düşüncenin ve demokratık haklann zaman
zaman saldınya uğradığı. radıkal dınci ve şovenıst
akım ve kadrolann kamudayuvalanarak, etkınliğin,
iç banşın bozulduğu, dış polıtikasında emperyal
hayaller peşınde koşuyor ızlenımi verirken sınır
komşulan ülkelerle dostluk ılışkilen gelıştirmeyen,
bu rtıbaria güvenliği, dış banşı tehlıkede olan bir ül-
kede milli güç unsuriannın dengelı güçlendirilme-
si olanaklı değildir. Böyle bır ortamda kaynaklar si-
lahlı kuvvetleri ne denli moralize etmeye kullanılır-
sa kullanılsın bu güçler ve bunun sürdürülmesi sı-
nıriı olacak. Ekonomik ve mali çöküntüye koşut; sı-
lahlı güç kısa sürede ulusal kaynaklardan yetenn-
ce desteklenemez hale gelecektır. Ülkede, güven-
lik ve refah dengesı bozulacaktır. Bu durum düş-
man güçlenn ıştihasını celbedecektir. Tarih bunun
örnekleriyle doludur. Bu tabloda görünen aydınlık
nokta bugünkü asken liderliğın çağdaş sağduyu-
ya dayanan yapılanması ve davranışlandır. Potan-
siyel gücünü, iyi biryönetimle az zamanda en yük-
sek noktasına çıkartabilecek olan Türkiye, bu gü-
cü adaletli kullandığında Yunanistan'la soaınlan-
na çözümler getirebılir. Bunun dayolu, iki ülke ara-
sında iyi niyete, güvene dayanan birdiyalogun te-
sisı ve bu diyalog sonrası; Türkiye'nin Ege'de hıç-
birtoprak talebı olmadığını, Yunanistan'da karasu-
lan için bugünkü statüyü koruyacağını, adalann sı-
lahsızlandınlacağını, Ege'nin nimetlerinı Türkiye ile
hakça kullanacağını. diğer sorunlann ıkili müzake-
relerie çözüme açık olduğunu bıldıren bır saldır-
mazlık ve işbirliğı anlaşmasının ımzalanmasıdır.
BITTI
V
ŞİMDİ... FLASH İZLENİYOR