Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5NİSAN1996CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Divan Şiiri
ÎVIELİH CE VDET ANDAY
Y
ıllar once bır defterım
vardı, se\dığım Dıvan
beyıtlerını. mısralannı
vazardım o dettere. bır
gun rahmetlı Numllah
Ataç gordu e\ımde o
deften, "Benim de boy le bir bir defterim
\ardır" dedı "bastıralım bunlan." Bas-
tırma fırsatını bulamamıştık
Şıırseverlenn butun sevdıklen şıırler
ıçındegıl (çunku sevdığımızşaırlerın şı-
ır kıtaplan elımızın altındadır). Dıvan şı-
ırınden seçtıklerı ıçın bo>le bır defter
turmalan lyıdır çünkudıvanlanevımız-
de bulundurmak kolav degıldır
Meğer rahmetlı Abdulhak Şinasi Hi-
sar'ın da boyle bır deften varmı^, "Aşk
İmiş Her Ne Var Âlemde" adı ıle 1955
vılında Doğan Kardeş Yavınları arasın-
da basılmış Demek o zaman gormemı-
şım, gozumden kaçmış
Şımdı bu kıtabı u
İyi Şe>ler" yayınevı
venıden çıkarmış Sevındırdı benı Bu-
rada "İvi Şeyler" >a>ınevının şıırkıtap-
lanndan okurlanma sozetmıştım yakın-
larda
Şunun uzennde duralım
Nedır D<\an şıın0
Ne demektır divan?
Turk Edebı>atı Ansıklopedısını açı-
yorum (Atilla Ozkınmlı) "drvan ar. Bir
şairin şürlerinin belli bir duzen gozetile-
rek toplandığı kitaba dhan denilir. Soz-
cuk Arapçada "toplanılan ver anlamın-
dadır. Bu nedenle eskiden de\ let işlerinin
goruşulduğu ve sadrâzamın başkanlık
ettiği toplantılara da dhan denilirdi.
Arap edebiyatında. onceleri çeşitli şa-
ir+erin seçme şürlerinin toplandığı anto-
loji anlamına gelen dhan, daha sonra tek
bir şairin defter-i eş'ân (şiir defteri) an-
lamında kullanıldı. Turkedebiyatına da
bu anlamıyla girdi."
Abdulhak Şınası Hısar'ın seçkısınebır
goz atalım
A$k derdininde\ası kabil-i derman de-
Terk-i can derler bu derdin muteber
dermanıma
Fuzûlî
•
Bahan neyleriz ol gıil-izâr-ı gonce fe-
min
Culıip açılması bin mevbahahara
değmez mi
Naılî-ı Kadîm
•
Hiç akla gelir miydi bu âşıklığım e> dil
Kim derdi ki bir gun bana divâne
desinler
(Meçhul)
•
Ne be> ân-ı hâle cur'et ne figâna taka-
tim>ar
Ne reeâ-vi vasla gayret ne firâka
kudretim var.
Vasıf-ı Enderunî
•
Neier çeker bu gönül söy lesem şikâyet
olur
Nefî
Bu şıınn se\enı, duşkunu artık yok de-
necek denlı azaldı bunu bılıyorum, lıse
son sınıflarda Dıvan şıırı okutuluyor
ama gençlenmızın bu estetığı (bu bıçe-
mı, bu bıçımı) tadabıldıklennı hıç san-
mıyorum
Gerçı onlan en başta dıl yadırgatıyor,
oysa bu engel buyutuldugu denlı kor-
kunç degıldır, aşılabılır; onemlı olan, o
şıınn çağı geçmıştır dıje duşünuyor \e
buna uzuluyorum
AbdulhakŞınası Hısar. seçkısıne vaz-
dığı onsözunbıryerınde, "Drvanşürimi-
zin en büy ük sekiz, on şairi arasında. de-
nilebilir ki, hiç olmazsa ikisi. biri ruh \e
diğeri \ ücut hislerini dahiyane ifade ediş-
leriyle dunya çapındadırlar" dıvor Bu
sozler, Hısar'ın. Dıvan şıınnı gereğı gı-
bı değerlendıremedığı kuşkusunu uyan-
dırdı bende
Adını vermedığı o ıkı şaınn Fuzulî ıle
\edım olduğunu sanıyorum, ama bun-
ların dunya çapı ıle olçulmelerı bana
yanlış gelıyor
Dı\an şıın ıçtenlıksız, zaman dışı, Do-
gu ınanışlarına dayanan tumden mate-
matık bır şıırdır Bu şıınn buyuğu kuçu-
ğu olmadığı gıbı Batı'da bır benzerı de
yoktur Bellı mazmunları kullanma zo-
runluğu ıçınde ozgun olabılmek ne guç-
tur'
Abdulhak Şınası Hısar'ın seçkısınde.
dıvan şaırı olmayıp aruzla yazmış >enı
şaırlerımızden de (Ahmet Haşim. Yahya
Kemal Beyatlı gibi_)dızeler alıntılanma-
sı benı durdurdu Aruz. evet. Dıvan şı-
ınnın veznıdır. ama her aruzla yazılmış
olan şıır, Dıvan şıırı degıldır Bılmem,
bunu yazmağa gerek var mıydır>
Yahya
Kemal ve Ahmet Haşim bızım Batılı şa-
ırlerımızdır
Seçkıden bırlıkte okumayı bıraz daha
surdurelım
Hep seninçundurbenim dunva cefasın
çektiğim
Yoksa ömriim vârı sensiz neylerim
dünyayı ben
Bâkî
•
Bugün şâdun ki y âr ağlar benimçun
(Meçhul)
•
N'esin sen ben de bilmem can mısın ca-
nân mısın kâfir
(Nedım)
Dıvan şıınnın bızım klasık şıınmız sa-
yılıp sayılamayacağı epey tartışılmıştır
Sozcufie verılecek anlama gore değışır
bu
Çağinı aşan, ılenye kalan anlamında
alırsak elbette klasık savamayız Dıvan şı-
ınmızı. bugun duşkunu yok onun. anım-
sayanı yok
Ornek olarak gostenlen şıır anlamın-
da da oyle
Ama bu estetığı tumden vıtırmemıze
de vazıklanmaktan alamıyorum kendı-
mı
Dil-i gamdidenin bir kerre handan ol-
duğun gördük
Ol nâşâdın hele bir kerre şadan ol-
duğun gorduk
(Meçhul)
ARADABIR
BEHZAT AY
Büyük İkiyüzlüler
Son uç aydır sıyasacılann konuşmalarını dınledık-
çe, davranışlarını gordukçe, onlardan daha da soğu-
duk Seçım oncesı konuşmalarındakı soyledıkleri ve
seçım sonrası koalısyon hukumetı kurma gırışımın-
dekı sozlen, davranışları, doneklıklerı tutarsızlıkları
banasıksıkBacon'ın "Kuçuksıyasacılar. buyukıkı-
yuzlulerdır" sozunu anımsattı
Seçım oncesı kışkırtıcı, uzucu konuşmalarına kar-
şın, ınsanlanmız sandık başına gıdıp oyunu kullandı.
Elbette sonuç bır surpnz değıldı
Ne var kı sıyasacılann seçım sonrası koalısyon kur-
ma gınşımındekı tavırları bıktırıcıydı Hele de uç haf-
talık bır surede ıkı partı başkanının ve yandaşlarının
sozlen, tutumları hıç ınandırıcı değıldı Bırkaç yıl on-
ce durup dururken, "Kanlı mı olacak, kansız mı ola-
cak?" sozuyle meydan okuyan bır partının başkanı
koalısyon goruşmelerıne, "Seçımden oncekı soyle-
dıklerımı unutun" dıyerek başladı Seçımden ıkı gun
once, bır partıyle masaya bıle oturmayacağını soy-
leyen başka bırı, o partıy^e tam uç hafta koalısyon pa-
zarlığı yaptı, opuşerek, koklaşarak Bu davranışlar
ne anlama gelıyor?
ikı aydır ozellıkle, sıyasayı uzlaşma adına yozlaş-
tırdıklarına tanık olduk Bırçok partılı partı genel mer-
kezlerının, ıl merkezlerının onunde oylannı gerı ıste-
dıler, partı kımlıklerını yırtarak Çunku, partı başkan-
lannın tutumlarını beğenmıyoriar, davranışlarından
utanıyorlardı Arıstoteles, "Insan styasal hayvan-
d;r"demış. Ama bızımkılerın yaptıkları sıyasa değıl
duzenbazlıktır, yatencılıktır, herturiu somuruculuktur
Kımılen de dupeduz Kemalıst devrım duşmanlığı ya-
pıyor Buna ornek Iran rejımını ovmektır Iran rejımı-
nı ovmek, dupeduz laıklık duşmanlığıdır Kemalızm
karşıtlığıdır Laık cumhurıyete saldırıdır Iran rejımı-
nı amaçlamaktır Boyle değılse, durup dururken ne-
den ıktıdara geldıklerınde Islam Dınan'nın kullanıla-
cağından soz edıyorlar? Turkıye'nın dışında, hıçbır
Islam ulkesınde laık cumhunyet rejımı kurulmamış ol-
duğuna gore Musluman ulkeler arasında geçerlı ola-
cak islam Dınarı ıle antı-laık rejıme gıreceğımızı mı
soylemek ıstıyorlar?
2000'e dort kala, yobazlıklannı, laıklık duşmanlık-
larını sergılıyorlar, sozlerıyle, davranışlarıyla Zaten,
yargıdan yakasını kurtarmak ıçın mılletvekıllığı zırhı-
na burunup Atatürk'un kurduğu TBMM'ye gırenler
yok mudur ıçlennde
9
Ekonomı altust olmuş, toplumsal dengeler bozul-
muş, guvence dıye bır şey kalmamış, ışleyenı belır-
sız (faılı meçhul) cınayetler çoğalmış, yolsuzluklar
korkunç boyutlara ulaşmış, ruşvet kurumlaşmış, du-
zen kokuşmuş her turlu cınayetler olağanlaşmış
Butun bu korkunç gerçeklere karşın, sıyasacılar (ken-
dılerını oyie sananlar) temel sorunları bırakıp yüzey-
sel sıyasa kavgalanylagunlerı, ayları, yılları harcıyor-
lar Insanlarımızın, ulkemızın sorunlarına sırtlarını
donmuş, salt çıkarfannı duşunen boylelerıne gerçek
anlamda sıyasacı dıyemeyız Halk dalkavukluğu, dın
ve başka turlu somuru yollarıyla mılletvekılı seçılıp,
TBMM'ye kapağı atarak mılyarları yutanlara mılletın
vekıllerı dıyemıyoruz Bunlar, daha hukumet kura-
madan once, kumar ve eğlence yerlerı ıçın uç katlı
luks yapıya butçeden 33 mılyarı yatırarak gerçek yuz-
lerını gosterdıler.
2 500 yıl once yaşamış olan ünlü devlet adamı Pe-
rikles, şoyle soylemış "Devlet ıştenne ılgı gosterme-
yenbırkımseyızararsızdeğıl,yararsızgoruruz "Bız-
ler, ulkemıze yararsız olmamak ıçın mılletvekıllerının
yurt yonetımınden ve devlet ışlerınden uzaklaşmala-
rını sureklı eleştıreceğız, yurtseverler olarak Zaten
yenı yenı gırışımler de olmuyor değıl Sevındırıcı son
duyumlardan bırı deMuğla'öan gelmedı mı? "Mıllet-
vekıllennı Izleme Komıtesı" kurmuşlar, selam Muğ-
lalılara1
Yargıdan yakasını kurtarmak ıçın TBMM'ye kapa-
ğı atanları. dın somurusu yapanları, yolsuzluklara bu-
laşanları kısacası dortte bırını ımam-hatıp lısesı çı-
kışlı mılletvekılının oluşturduğu TBMM uyelerını ay-
dınların, seçmenlerın yurtseverlerın ızledığı bır do-
neme adım atıyoruz Başı Muğlalılar çektı.
HA3ANTAHSEV
ÖZGENÇ',ımız
ıçm son görevını yapan, sonsuz
sevgılennı sunan tüm dostlanmıza ve
evlatlanmıza yürekten sevgıler ve
saygılar
ALİ İHSAN ÖZGENÇ
FATMA MtNE ÖZGENÇ
AYTEK ÖZGENÇ
Orman-Toplum Ilişkileri...
Prof. Dr. ABDt EKİZOĞLU IL Orman Fakultesı
B
ıhndığı ûzere, kapladığı arazı, ara-
zı ustündekı ağaçlarla obur bıtkı-
sel ve hayvansal canlılar ve çeşıt-
lı orman urununun hasadı >onle-
nnden ormanın bırçok ozellıklen
bulunmaktadır Bu ozellıkler or-
man-toplum ılışkılen açısından da onemlıdır
Vakın yıllara kadar ulkemızde genel olarak or-
man-halk ılışkılen kapsamında yalnızca orman-
kö> lu ılışkılen ele alınmıştır Ancak gunumuzde
ülkemız nufiısunun yandan fazlasının kentlerde
yaşaması ve bu nufusun da ormanlardan değışık
şekılde yararlanması biçim değiştirmiş olup or-
man-toplum ılışkılennın kentsel ve orman koy-
lerının de ıçınde bulunduğu kırsal nufusun or-
manlarla ılışkısı bıçımınde ele alınmasını gerek-
tırmektedır Değışık ıstemlerde bulunan bu top-
lum kesımlennın ormanlarla ılışkısı başta anava-
samız olmak uzere, Orman Yasası ve obur yasa-
larla duzenlenmış bulunmaktadır
Sozu edılen kentlerde yaşayan nufusun gıttık-
çe artması, ulkemızın hızla kentleşmekte oldu-
ğunu gostermektedır Yedıncı Beş V ıllık Kalkın-
ma Planfna gore kentlerde vaşa>anların ulke-
mız nufusu ıçındekı payı 1995 yılında yuzde 60 9
ıken2OO0yılındavuzde70 6'yaçıkacaktır Obur
alanlarda olduğu gıbı kentleşmenın doğurduğu
sorunlardan bın de, orman alanlan üzenndekı
olumsuz etkısıdır
Kentleşmeyle doğrudan doğruya ılgılı hukum-
ler bulunmamakla bırlıkte, ormancılık mevzu-
atımızda bır lasım orman alanlarının orman re-
jımı dışına çıkanlması hususundakı hukumlen,
dolavlı olarak kentleşmeye >onelık arsa uretımı-
ne ılışkın hukumler bıçımınde değerlendırebılı-
rız
Gerçekten yalnızca lstanbul'da Anadolu >aka-
sında Orman Yasası'nın 2 maddesınde yapılan
değışıklıkler sonucu ve yasadışı >erle^melerle
orman rejımı dışına çıkanlan alanlann toplamı
1973-! 993 ) ıllannı kapsayan donemde vaklaşık
12bınhektardır Bualan BelgradOrmanrnınüç
katına >akın bır mıktardır
Avnca ulkemızde kentsel nufusun artması ya-
nında ulaşım olanaklannın ve taşıt sayısının art-
ması, ekonomık vapıdakı değışıklıkler ve gelış-
meler. denız kıvisindakı >azlık ve dınlence ko-
nutlanna benzer şekılde ormanlık alanlarda da
konut edınme ve yapımı etkınlığının çoğalması,
kentsel nufusun orman urunlerınden ve orman
alanlanndan vararlanma taleplennı arttırmakta-
dır
Butaleplenn. 2924 savılı Orman Koylulennın
Kalkınmalarının Desteklenmesı Hakkındakı \a-
sada değışıklık yapan. 30 K.asım 1995 tarıhlı
4127 sayılıyasanınçıkanlmasındaçok onemlı ış-
lev ı olduğu değışık ortamlarda halen tartışılmak-
tadır
Yıne orman alanlanmızı etkıleyen bır başka ol-
gu tunzm sektorudur Ozellıkle 1970"lı yıllann
başından ıtıbaren ulkemızın guney ve batı bolge-
lennde tunzm buyuk bır gelışme go^termıştır
Bu sektordekı gelışme ormanlık aJanlarda da bel-
lı başlı tesıslenn yapılmasına neden olmuştur
Ote >andan. ormanlarla doğrudan doğruva ılış-
kısı olan orman ko>lulen kırsal nufusumuzun
yuzde 40"ını oluşturmakta ve 9 mılyonu aşmak-
tadır Bu ormanlarla ılışkısı olan kırsal nuftıs, Or-
man Yasamızın 31 ve 32 maddelen gereğınce za-
tı yapacak ve yakacak ıhtı>açlannı ormanlardan
karşılamaktadır Orman-halk ılışkılennın duzen-
lenmesı vedolavısıvlaormanlann korunması ba-
kımından ko> lu haİka tanınan bu turlu yararlan-
ma haklan. devlet ormanları uzennde ağır bır
>uk oluşturmaktadır
Orneğın Marmans Devlet Orman Işletme-
si'nde, buyasal haklarla venlen uçyıllık(1990-
1992) odun hammaddesı mıktan, aynı yıllarda ış-
letmece uretılen toplam odun hammaddelen mık-
tannın >aklaşık 1 5'ını oluşturmaktadır Bu du-
rum dığer yorelenmızde de benzer ozellıkler gos-
termektedır
Bundan başka. dev let ormanlanndan koylule-
re tanınan pazar satışlanna yonelık faydalanma
haklannı duzenleyen 6831 Sayıl» Orman Yasa-
sı'nın 34 maddesı sıksıkdeğıştırılmıştır Bu de-
ğışıklıkler, bazı ıstısnalar dışında, genellıkle so-
zu edılen haklan genışletme yonunde olmuştur
Gunumuzde, son seçimlerden once yıne Orman
Yasamızın (bazılanna değındığımız) 31, 32, 34
ve 37 vb maddelennde değışıklık yapılmasma
daır kanun tasansı hazırlandığı belırtılmektedır
Yukanda adı geçen maddede yapılan bu değı-
şıkhklerle koylulere ve kooperatıflere yapacak ve
yakacak odun verılmesı uygulaması geçmışte
bellı yörelerde ormanlann devamlılık ilkesini ze-
deler nıtelıkte olmuştur
Aynca ulkemızde uzun yıllardan ben devletçe
orman-halk ılışkılennın duzeltılmesı ve dolayı-
sıyla ormanlann konınması açısından buyuk
onem taşıyan orman koylulennın kalkındınlma-
sı uzennde dumlmuş ve hukuksal bakımdan bır-
çok duzenleme yapılmıştır
Gerçekten orman köy lulerınm tanm alanı ge-
reksinmelcrini karşılamakve bu yolla kalkınma-
larını sağlamak amacıyla orman alanlarının da-
raltılmasına yonelık bazı yasal duzenlemelere gı-
rışılmıştır Bu duzenlemelerden bırkısmı orman
tanımlannda değışıklık yaparak orman sayılma-
>an >erlen çoğaltmak, başka bır kısmı da orman
nıtelığını kaybetmış bazı alanlan orman rejımı dı-
şına çıkartmak >onunde olmuştur Orman rejımı
dışına çıkartılacak yerlenn. anavasamızın 170
maddesı gereğınce orman koylen halkının yer-
leştınlmesı ıçın bu halkın yararlanmasına tahsı-
sı ongorulmuştur Bu hukmun uygulanabılmesı
amacı>la da 1983 yılında 2924 sayılı "Orman
Koylerinin Desteklenmesı Hakkında Kanun" v u-
rurluğe konmuştur
Ana>asa kovucu bu madde>ı. orman ıçı ıskân
v e orman ko\ İerinin kalkındınlması sorunlarına
çozum bulmak amdcıyla duzenlemı^tır O>sa
2924 b>ayılı kanun ve değışıklıklen son çıkan
4127 sayılı kanun da dahıl, orman alaniannı hak-
sız suretle işgal eden ve kullanan kışılen odül-
lendırmeve ve toplumu bu tur suçlan ışlemeye
te^vık edıcı nıtelık taşımaktadır
Toprak kulturlen konusunda çalışanlarca ve
ılgılenenlerce bılındığı gıbı, orman nıtelığını kay-
beden topraklar erozyon ve sığlaşma nskı taşı-
makta, arazı iinıflan ıçensındetanm>apılmaya-
cak gruplara gırmektedır Buna ılave olarak ul-
kemızde toprak ısraf edılırcesıne kullanılmakta
olup, >eterlı venmlılık sağlanamamaktadır Bu
yaklaşım Orman Bakanlığı'nca da benımsenmış-
tır Gerçekten. bakanlığın bır vayınında. orman
koy, lennde arazının yetersız, parçalı, engebelı ve
venmsız, a>nı zamanda buyuk oranda erozyon
tehlıkesı ıle karşı karşıya oİduğu belırtılmekte-,
dnv Zaren 9-milvonu aşan orman koy lusünün
kalkındınlmasının valnızca Ormancılık Orgutu-
nun gay reti Ue mumkun olanıav acağı pek çok bi-
linı adamı \e meslektaş tarafından beıumsenmiş-
tir.
Yıne bu son yasa değışıklığı nedenlen arasın-
da bulunan gelışıguzel yerleşmelerın önlenmesı
gereğının goz onunde tutulduğu belırtılmekte-
dır Bu gelışıguzel yerleşmeler ulkemızde o bo-
yutlara ulaşmıştır kı, ormanlarla bırlıkte obür
sektorlen de olumsuz bır şekılde etkılemektedır
Bu konuda, ornek olarak Marmans yoresı kır-
sal alanındakı yapılaşma venlebılır Marmans ve
Datça ılçelennde beledıye ve mucav ır alan dışın-
dakı kaçak yapılann 1984-1994 yıllan arasında-
kı toplamı 400'un ustundedır Belırtılen kaçak
yapılann buyuk bır kısmı orman ıçı ve kenan
koylerde bulunmaktadır
Gunumuzdekı bu duruma. yenı çıkan 4127 sa-
> ılı yasanın sağladığı ortam sonunda oluşacak
yapılaşmalann ne bo> ut alacağını onceden tah-
mın etmek çok guçtur
TARTIŞMA
Prof. Gürüz ve Cumhuriyet
Pazar dahıl her gun gece, gunduz
hızmetınızdeyız
TÜRK KALP VAKFI
Tel.: (0.212) 275 12 44(7 Hat) Faks: 266 47 12
C
umhuriyet'ın
27 Şubat
1996gûnlu
sayısmda
arka sayfada
bır haber
vardı "Bursluşeriatçılığa
karşı \ OK dev rede;
Kemal Guruz, iddialan
yerinde incelemek için
ABD"yegittir\OKun
hızlı Prof lanndan ve
aynı hızla YOK'un başına
getınlen Kemal Giiruz.
soluğu Amenka'da almış
Amaç ulkenın yuce
menfaatlan Ataturkve
laıklık karşıtı
propagandalann aslını
esasını sorgulayıp
donecekmış Bılenler bılır,
ama bız bılmeyenler ıçın
soyle>elım
Kemal Guruz denen bu
zat, bırkaç yıl once
Trabzon KTU'de
(Karadenız Teknık
Lnıversıtesı) rektordu
Bu satırlann yazan da
aynı kurumda
bır oğretım gorevlısı.
felsefe okutuyordu
Sonradan oğrendım
Unıversıtede "Cumhuriyet'
okuyan ve bunu
sakınmadan<') gos>teren de
benmışım
•Cumhuriyet' gorunce
gunahlannı gorur gıbı
gozlen faltaşı gıbı açılan
Kemal Guruz"un
yaltakçılan el ele verıp
benı okuldan
uzaklaştırmışlardı
Hıçbın de 'suçumun' ne
olduğunu yuzume karşı
soyleyemedıler
Onlar. her soylenene kafa
sallayan. 'fıkri kor, vicdanı
kör, irfanı kor" oğretmenler
ıstıyorlardı
Kendımden soz etmemın
nedenı, 'mağdur' bır
oğretmenın sorununu
kamuya ıletmek değıl,
Kemal Guruz ve onun
gıbılerı tum resmı ve gayn
resmı gı>sılennden soyup
'çınlçıplak' goz onune
sermektır Şımdı, şenatçı
soylemlerden ve
etkınlıklerden sozde
şıkâyetçı olup aslında
varlıklannı laıklık-laıklık
karşıtı bır gergınlığın
varattığı siyasal
yapılanmanın
koşebaşlarını tutarak
"ikbal" aravan bu ınsanlan
tanımak ve tanıtmak
gerekıyor
Smıfını zorla geçen ve
kafa yapıian unıversıtede
herkesçe bılınen
oğrencılen, sen rut. odul
olarak doktora ıçın
ABD'ye gonder, goğsunun
ustunde 'Cumhuriyet'
taşımaktan başka suçu
olmayan oğretmenlen de
okuldan at Ve sonra,
gonderdığın oğrencıler
şenat propagandası
yapıyorlar. Ataturk'e
sovuyorlardıye
Amenka'ya uç
Neyı araştıracaksın
Prof Guruz
1
Onlar, Turkıye'de,
Trabzon"da, senın
kurumunda ne
yapıyorlardı ıse
ABD'de de aynı şeyı
>apıyorlar
Sen o zaman onlann
kuklası ıdın. şımdı de
hukumetın kulası olarak
'gurz'unu onlara
gostermek ıstıyorsun
Hıç çabalama. onlar
senden korkmazlar ne
olduğunu, hatta ne amaçia
geldığını de bılırler
Benı okuldan attığınızda,
aylarca ışsız guçsuz
dolaştım
Bu gunlerde, bır dostum
"Sana Hayyam'dan bir
dize okuyayım" demıştı
"Ûzülme, eşekeşeği
beğenir. hayır var sana
kotu demelerinde.." O
gunden bu >ana, senı
kışısel olarak kaleme
alacağımı hıç
duşunmemıştım
Ama benım okuldan
kov ulmama neden
olan (') 'Cumhuriyet'te.
senın Ataturkçu
endışelennı oku>oınca
dayanamadım
Okurlar da senı tanısınlar
ıstedım
Fransız Devnmı sırasında
yaşamış. soylulann ve
yaltakçılannın
ıkıyuzluluğune
dayanamadığı ıçın
sozunu esırgememış ve bu
yuzden hapse atılmış
Roch De Chamfort adlı
ganp bır fılozof
şoyle demış
-Dalkav uklara çok.
kızmayın.. Onlar, ayaklar
altında süriinürken
yitirdikleri kuyruklannı
yeniden bulunca sevinen
kertenkelelerdir."
Ama bugun dalkav uklar
yerlerde surunerek
onemlı •mevkiler'e
gelıyorlar ve gunlennın
çoğunu da rota
ABD olmak uzere
•gökjüzıi'nde
geçınyorlar
Kenan Sarıalioğlu /
Felsefecı
Geldiği melekler dünyasına
geri döndü.
03.04.1996
PENCERE
Laiklerin Ustüne
Turp Sıkayım...
Ruşvet nasıl bır suç? î
Tek başına ışlenmez..
Alan ve veren vardır..
Ruşvet alana murteşı denir.
Ruşvet verene raşı
Özal aılesının hısım akraba gıbı yakınlarından
ışadamı Selim Edes'le Engin Civan arasındakı Vr-
tışa' ılışkısı, gunumuzde surup gıdıyor Işadamı Se-
lım Edes, Emlak Bankası Genel Muduru Engın Cı-
van'a ruşvet vermış; Cıvan parayı cebıne koymuş;
ama ışı yapmamış
Cıvan murteşı..
Edes raşı
Olay Ozal'ın olumunden sonra raşı ıle murteşının
bırbırıne gırmesıyle ortaya çıktı Ozal olmeseydı, ır-
tışa ebedıyyen ortaya çıkmaz, ortulu odenek gıbı..
saklı kalırdı, çunku rahmetlı cerbezelıydı; bu ışı da-
kıkada çozumlerdı.
Ne var kı, raşı ıle murteşı arasındakı anlaşmazlı-
ğı çozmek ısteyen Semra Özal becerıksızlık edıp
ışı yuzune gozune bulaştırınca, olay patlak verdı. •
•
Herkes bıldığı ıçın 'Cıvangate' dıye anılan reza-
letı yeniden anlatmak gereksız
Sonuçta ne oldu?. ^
Raşı kollannı sallaya sallaya yurtdışına kaçtı... •,
Murteşı 7 5 yıl hapıs cezasına çarptınlmasına kar-
şın 1 5 yılda dışarı çıktı.
Bızım toplum artık her şeyı para ıle olçmeye alış-
tığı ıçın murteşının aldığı parayla yattığı gunler ara-''
sında hemen bır ılışkı kurdu
"250 mılyara 550 gun." j
Ceza az bulunmuştu
Ya da 7 5 yıllık hapıs cezasının hangı hesap so-
nunda 1.5 yıla ındırıldığıne aklı ermeyenler, şaşıp-
kalmışlar, tepkılerını dıle getırmışlerdı
Pekı, Engın Cıvan 1.5 yıl değıl, 7.5 yıl yatsaydı, •
vıcdanlar dıngınleşecek mıydı"?.
Özal aılesını dışarda bırakan yargılama, Cıvan'ın
hapsıyle vıcdanları doyurabılır mı?..
•
Ozal sızlere omur
Ama bugun dumanı tuten bır olay var kı medya
ozellıkle es geçıyor
Özalaılesı' gıbı 'Çıller aılesı 'nın de dosyaları ka-
barık Çiller aılesı ne Turkıye'dekı ne Amerıka'da-
kı malvarlığının hesabını verebılıyor ne de kotardı-
ğı ışlerde mızrak çuvala sığıyor, Tansu Hanım ıle
Ozer Bey'e ılışkın kıtaplar yayımlanıyor, yasadışı ış-
lemlerı bır bır sayılıp dokuluyor Çıller'lerın duşuk fa-
ızlı devlet kredılerıyle medyayı avcunun ıçıne aldı-
ğı soylenıyor
Tıs yok.
Derken Refah Partısı, Çıller aılesıne ılışkın tum
dosyaları Meclıs'e getırmeye başlıyor ı
•
llgınç değıl mı!.
Turkıye'de 'temız toplum' davası şenatçı partıye
mı bırakılacaktı?
Refah Pa/tısı dını sıyasette kullanıyor, ama, tur-
bansızTansu Çıller'ı Yuce Dıvan'a yollayacak dos- '
yalan bır bır Meclıs'e getırdıkçe, halk tabanında
desteğını arttıracak ve bu hukumetı çurutecek
Ulkenın yolsuzluklara karşı savunması, şerıatçı
partıye kaldıysa vay halımıze
Laiklerin üstune turp sıkayım ben ..
DEMOKRATİK CUMHURtY ET PROGRAMİ
Turki>e'\ı tam demokratık \e uretken
kılmak uzere geliştınlen onerılerıni tartı;ı\or.
YENÎ SÎYASAL STRATEJ!
TABTIŞMALARI
Ekim 1995/Mayıs 1996
-XI-
BiJişim Alt Yapısı
Yurtsan ATAKAN, BEKİR AĞIRDIR,
Attıla GÖNENLI, M Tınaz TlTIZ
6 \isan 1996, Cumartesi, Saat: 14.00
İTU Vakfı Maçka Sosyal Tesisleri
Ayrıntılı bilgi için:
Tel: 0212. 27510 00///Fax: 0212. 272 66 23
Yeırden 11
Genflik Sorunu Türkiye Sorunudur
* Katnu Emekçileri Kozandı
' Gençlik Yol Aynmında
* ÖDP ve Taban Demokrasisi
* DTciler Bu Ülkenİn At Koşuculandır
' EfiHik Yeniden
* Kırsal Alanda Devrimci Program
SAYI
ç
ı
K
T
I
İLAN
T.C.
ANTALYA 6. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'IVDEN
Dos,vaNo 1995 542
Davacı Ibrahım Boz tarafından davalı Yüksel Borekçı
aleyhıne açılan tescıl davasının yapılan yargılamasmda
venlen ara karar gereğınce
Davalı Yuksel Börekçı ye teblıgat yapılamadığı, zabı-
ta manfetıv le de adresının tahkıkı mumkun olmadığın-
dan adına ılanenteblıgat>apılmasmakararvenlmışolup,
duruşmanm bırakıldıği 10 6 1996 gunü saat 08 45'te ıb-
raz etmek ıstedığınız vesıkalar ıle bırlıkte mahkemeye
gelmenız \ eya vekıl gondermenız aksı takdırde gı> ap ka-
ran teblığ edılmeverek duruşmaya gıyabınızda devam
edıleceğı HLMK'nun 509 ve 510 maddelen gereğınce
davetıye yerıne kaım olunmak uzere ılan olunur
15 3 1996'
Basın 78591