Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EKONOMI
alan ABG Ortak Girişimi, 1700 metrekarelik arsayı 10 milyar liraya satmaya çalışıyordu
•• •
Köytaş'ın satışını OIB engelledi
30NİSAN 1996 SALI
Şirketi satm
CANAN SOY SAL
• Köytaş'ın bin 700 metrekarelik arsasını 10 milyar liraya
satmaya çalışan ABG Ortak Girişimi. Özelleştirme İdaresi
Başkanlıgf ndan gelen uyan üzerine geri adım attı. Arsayı
satmak için Muğla-Ortaca'daki emlak piyasasını haberdar
ettiği belirtilen Köytaş'ın sahiplerinin, şimdi de söz
konusu arsayı el altından satmaya çalıştığı ileri sürülüyor.
su arsayı el altından satmaya ça-
lıştıgı ileri sürülüyor. 8 Nisan
1996 tarihinde Cumhurıyet'te
yayımlanan "Köytaş bilmecesi
çözüldü" ısimli "haber üzerine
harekete geçen Özelleştirme İda-
resi Başkanlığı (ÖİB) ise şirketin
1995 yılı bilanço raporunu ıste-
dı.
ÖlB'nin bu talebı üzenne. 40
bin 700 metrekarelik arazıleri 8
mılyara devletten alarak sadece
EKÖNÖMİ
ABG Girişimi, 1700 metrekarelik araziyı 10 mılyara sabşa çıkardı
Köytaş bilıııecesi çözüldü
Köytaş'ın bin 700 metrekare-
lik arsasını 10 milyar liraya sat-
maya çalışan ABG Ortak Girişi-
mi. Özelleştirme İdaresi Başkan-
lıgı'ndan gelen uyan üzenne ge-
ri adım attı.
Arsayı satmak için Muğla-Or-
taca'daki emlak piyasasını ha-
berdar ettiği belirtilen Köytaş'ın
sahiplerinin. şımdı de söz konu-
t i M ' k B ^ t M M M 'i III
bin 700 metrekarelik arazi ıçın
10 milyar lira ısteyen ABG giri-
şımi. bu satıştan sözde vazgeçtı.
Bu arada Köytaş ıle ılgıli iddı-
alar da ortaya çıkmaya devam
ediyor. Köytaş'ın ortaklarından
olan Refah Partısi Bursa Millet-
yekilı Cemal Külahlı'nın oglu
Ömer Külahlı ile ÖtB'nin yeni
başkanı l'ğur Bayar arasında es-
kilere dayanan bir arkadaşlik ol-
duğu vurgulanırken bu dostlu-
ğun Uğur Bayar'ın babası, eski
milletvekili Nuri Bayar ile RP
Bursa Milletvekili Ömer Külah-
lı'ya kadar uzandıgı belirtiliyor.
ÖİB başkanıyla görüşme
Öte yandan ABG Ortak Ginşi-
mi'nin Yönetım Kurulu Başkanı
Ahmet Baybars Göğeç, geçen
günlerde Ankara'da ÖİB Başkanı
Ugur Bayar ıle bir araya geldi.
Bayar'ın bu görüşmede Köy-
taş'ta kasım ayından bu yana sü-
regelen özelleştirme uygulamala-
rıyla ilgili bilgi aldıgı öğrenildi.
Göğeç'in ayrıca bir yandan
ANAP Genel Merkezi'ne öte
yandan Rüşdü Saracoğlu'na ula-
şarak Köytaş üzerındeki ipotek-
leri kaldırmaya çalıştığı. ortaya
atılan iddıalar arasında. Söz ko-
nusu ipotekler yüzünden Köy-
taş'ın üç sahıbi Ahmet Baybars
Göğeç, Cemal Külahlı ve Faik
Köleoğlu arasında ciddi huzur-
suzluklar da su yüzüne çıkmaya
başladı. Ahmet Baybars Gö-
ğeç'in sonradan ortaya çıkan ipo-
tekler yüzünden rahatsızlık duy-
duğu ılen sürülürken Köytaş ça-
lışanlannın 5 aydır ücretlerini
alamadığı belirtiliyor.
Hazinefaizlerindeki düşiiş, etkisini gösterdi
Kredifaizlerinde
bayram indirimi
Ekonomi Servisi - Kredi kartı faizleri
bayrama indirimli girdi. Merkez
Bankası'nın desteğinın de etkisi ıle
Hazine faizleri gen gelince önce
mevduat faizleri, ardından ıse kredi
faizleri düşmeye başladı. llk olarak
. Türkiye Iş Bankast tüketici kredilerine
uyguladığı faiz
oranlannı 19 nisan
cuma gününden geçerli
olmak üzere tüm
vadelerde ortalama
yüzde 0.25 oranında
aşağıya çektığini
duyururken Yapı Kredi
ve Vakıflar Bankası da
kredi faiz oranlannı
yeniden düzenledıler.
Öcak ayına yüzde 224
faiz oranı ile adım atan
\e bu rakamı yüzde
113'ekadarçeken
Hazine. bono
faizlerinde mart ayında
yaşanan sıçramanın ardından yeniden
aşağıya dogru bir süreç başlattı.
Hazine'nin peşıne takılan bankalar ise
faiz oranlannı tekrar düzenlemeye
başladılar. Büyük bankalann mevduat
faizlerini indirme yanşına katılan en son
temsılciler ise Sümerbank ve Esbank
• Merkez
Bankası'nın
desteğinın de etkisi
ile Hazine faizleri
geri çekilince, önce
mevduat faizlerini
aşağıya çeken
bankalar, bayram
öncesi kredi kartı
faizlerini de
düşürdüler.
oldu. Son olarak bu kervana katılan
Sümerbank. 1 ay \adeli mevduata
uygulanan faiz oranın yüzde 83 "ten
yüzde 81 'e. 3 ay \adehde yüzde 87"den
yüzde 85'e, 6 ay vadeiide yüzde 95'ten
93'e düşürdü. Esbank ise mevduat
faizlerinde 5 ile 10 puan arasında
indirime gitti.
Esbank'tan yapılan
açıklamaya göre
mevduat faizleri bir ay
vadelıde yüzde 85"ten
yüzde 75'e. üç ay
\adelide yüzde 90"dan
yüzde 80'e. altı ay
\adelide yüzde 92'den
yüzde 85'e. bir yıl
vadeiide ise yüzde
95'ten yüzde 90"a
indırildi.
Vakıfbanka ı«>e bayram
öncesi son gün kredi
kartı kullanımında
gecikme faizlerini
düşürdüğünü duyurdu. Buna göre daha
önce kredi kartı gecikmeli ödemelerinde
yüzde 10 olan faiz. yüzde 9'a indirildi.
Yapı Kredi Bankası da 1 nisan itibanyla
perakende alışveriş net faizini yüzde
10a, nakit çekme net faizini ise yüzde
10.5'e düşürdü.
2000 yılına kadar dış borç alınmasa da 30 milyar dolar geri ödenecek
Dış borçta karanbk tablo
• 1994 yılı krizinden
bu yana dış borç
bulmakta zorlanan ve
dış borç faizlerini iç
borçlanma ile
sağlayan Türkiye'de
kişi başına düşen
milli gelir 2 bin 600
dolar ıken, kişi
başına düşen dış borç
miktarı ise 1200
doları buluyor.
Ekonomi Servisi- Türkıye
4 yıl boyunca hiç borç
almasa da 2000 yılında 30
milyar 392 milyon dolar
geri ödemede bulunmak
zorunda. 1994 yılı
krizinden bu yana dış borç
bulmakta zorlanan ve dış
borç faızlennı ıç
borçlanma ile sağlayan
Türkiye'de kışı başına
düşen milli gelır 2 bin 600
dolar iken, kişi başına
düşen dış borç miktan ıse
1200dolan bulu>or.
2 katnlyona ulaşaıı iç borç.
73 milyar doları aşan dış
borç stoku ıle "karanlık
bir tablo çızeıT Türkiye.
2000 bin > ılına kadar hıç
borç almasa da makûs
talihıni değiştiremeyecek.
Türkiye'nin dış borç yapısı ıy
o$
r ° - ° ~ ! ToplamBorç
Kısa Vadetı
Orta-Uzun Vadelı
Merkez Bankası verilenne
göreyenı dış
borçlanmalara gıtmemesi
halinde Türkiye. 4 yıl
sonra24 milyar 556
milyon dolar anapara, 5
milyar 836 milyon dolar
faiz ödemesi
gerçekleştirecek. Söz
konusu tarih itıban ile dış
borç geri ödernelerinin
30 5 milyar dolannı kamu
sektörü. 2 milyon dolarını
Merkez Bankası. 800
milyon dolannı da özel *
sektör ödemeleri
oluşturuyor.
Hesaplamalara göre
Türkiye'nin sadece 96 yılı
ödemeleri 11 milyar dolan
bulacak. 1997'de 10.6
milyar dolar. 98'de 10.2 ve
99'da da 7.9 milyar dolar
dış borç ödemesi bulunan
Türkiye için bu rakamlar
borçlanamaması
durumunda geçerli.
Halen kredi notu
yükselemeyen Türkiye'nin
kısa vadeli olarak borç
bulabıldiğı hesaplanırsa
bu rakamlann artacağı
ortada
MALİYE BAKANI KAYALAR:
Borçlanma
yatınm ve
üretim için olacak
ANKARA (AA) - Ma-
lıye Bakanı Lütfullah Ka-
yalar. ekonomık faaliyet-
lerin tümünün vergilendi-
nlmesınin sağlanabilmesı
için, yasal düzenlemelere
gıdıleceğıni belırttı. Kaya-
lar. bundan böyle borçlan-
manın, cari açıkların ka-
patılması ıçın değıl, yatı-
nm ve üretimın arttınlma-
sı ıçın yapılması gerektıği-
ni de vurguladı. Kayalar.
bütçede yatırımlara 239
trilyon ayrılmasına rağ-
men, faıze 1 katrilyon 296
trilyon lıra ayrılmasının,
Türkıye'de devletin görev-
lerının bıttığı anlamında
yorumlanmaması gerektı-
ğinı söyledi. Kayalar.
"Ancak. personcl giderlcri
Ue faiz ödemelerinin bütçe
içindeki paviannın yüksel-
miş olması sebebiyle, büt-
çenin maliye politikasının
aracı olma fonksiyonunu
vitirdiğini söjle>ebilirim"
dedı.
Yapısal reformlar ve
özelleştırme gerçekleştik-
çe. \ergiler arttıkça kamu-
nun borçlanma ıhriyacının
azalacağını ve faizlerın
düşeceğini kaydeden Ka-
yalar. böylece kamunun
kullandığı kaynakların
özel sektöre yöneleceğıni,
vatınm \e üretimın artaca-
ğını. bunun da enflasyo-
nun düşmesını sağlayaca-
ğını bildirdi. Kayalar he-
deflenen çalışmaları da
şöyle sıraladı:
"Yeni \ergiler ihdası ye-
rine, ekonomik l'aaliyetle-
rin tümü\lc ka\ranarak
ka\ıt dışı ekonominin ver-
gilendirilmesi ve böylece
mükellef $a\ısının >e \ergi
gelirlerinin arttırılması.
Yatınm ve istihdam arttı-
ran faaliyeder dışındaki is-
tisna ve muafiyetlerin da-
raltılması ile vergi mevzu-
atinın izlenen ekonomik ve
sosyal politikalara uyumu-
nun sağlanması. Kentleş-
me>le \e konut ihtiyacı ile
birîikte ortava çıkan kent-
sel gayrimenkul rantları-
nın vergilendirilmesi.
Bir kişilik işin
maliyeti 6 milyar
ANKARA (ANKA) -
Ortalama 6 milyar liralık
yatınmla bir kişıye iş >3-
ratılabıliyor. Geçen yıl
teşvik belgesine bağlanan
toplam 2.2 katrilyon lira
tutanndakı yatınm proje-
lerinde. 376 bin 113 kişi-
lik istihdam öngöruldü \e
yaratılacak her bir kişilik
işe düşen vatınm tutarı
yaklaşık 6 milyar lira ol-
du. Bir kişilik iş >aratma-
nın maliyeti 3 milyar lira
ile (en düşük) tarım sek-
töründe bulunuyor. Bu tu-
tar madencilıkte 3.4 mil-
yar. hızmetler sektöründe
3.9 milyar lıra olarak ger-
çekleşti.
Imalat sanayiinde bir
kişilik iş için yapılacak
yatınm tutan 6 milyar lira
olarak belirlendi. Alt sek-
törlerden tekstilde 6.5
milyar lira olan bu tutar.
gıdada 2.4 milyar liraya
kadar iniyor.
Bu arada. teknoloji-yo-
ğun nıteliği ve ıstihdamı
düşük olan eneıji yatınm-
larında ıse bir kişilik iş
için yapılacak yatınm 80
milyann üzerinde bulunu-
yor.
Geçen yıl deşvik belge-
sine bağlanan 1.9 katrıl-
yonluk imalat sanayii ya-
tınmı ile 318 bin 294 kişi,
198 trilyonluk hizmetler
yatınmı ile 50 bin 456 ki-
şi. 13.4 trilyonluk maden-
cilık yatınmıyla 3 bin 893
kişi. 8.5 trilvonluk tarım
yatınmıyla 2 bin 846 kişi-
\e iş varatılacak.
SUNUŞ Türkiye 1980'lerle
birlikte gerçekten de
çok îuhaflaştı. Çok ama çok değişti bu
güzel ülke. Kentleriecüş bücüş oldu,
hyıları yağmalandı; sııyıı, havası ve
denizleri kirlendi. ÖzdemirAsafın dediği
gibi, bütün renkler gibi kirleniyordu her
şey. Birinciliği de insanımıza verdiler
sanki. Bozuldukça bozulan bir ekonominin
neden olduğu işsizlik, özenti ve çabasız
çokpara kazanma kültüriiyle birleşti.
Bencil, paragöz bir kuşak çıktı. Önemli
olan kazanmaktı. Yöntemi, şekli ne olıırsa
olsun önemli değildi. îşte Türkinvest,
böylesi bir sürecin üriinü olarak çıktı
karşımıza. Nasrullah Ayan'la birlikte
anlattığımız Türkinvest olayı ilk değil. Bu
gidişle son da olmayacak. Yazıda "bir
kötiiyegidiş"te başka kimlerin rolü
bulunduğunu da ortaya koymaya çalıştık.
Ve gördük ki Ayan yalnız değil. Etkili ve de
yetkili olanlar "göztemekle"yetinmişler
çoğunlukla. Suçluları ve kusurlulan
vurgulamaya çalışırken, gördük ki "bizler"
de üzerimize düşeni pek yapmamışız.
Aynaya bakıncafark ettik ki hâlâ "o kadar
safiz"...
Ayan, Türkinvest ve adım adım sahtekârlıkIstanbul'da 4 kişilik bir aıle-
nın mııtfak masrafının 25 bin lı-
ra olduğu günlerdı. Banş Derne-
ğı'nin beş yönetıcısı tutuklan-
mıştı. Yazarlar Sendikasf nın
yöneticileri yargılanıyordu.
Adana'da Sümerbank satış ma-
ğazasının elemansızlıktan açıla-
madıgını yazıyordu gazeteler.
1982 yılı
başlarıy-
dı. Ve '
Türkiye; sorunlara, düş kınklık-
lanna gebe bir bahar ayına gin-
yordu. Bu sırada bir reklam.
hem gazetelerde hem de TVde
yayımlanmaya başladı. Bu albe-
nisi müthiş reklamda. güven tel-
kin etmeye çalışan bir bankenn
adı ve unvanı vardı. Cüneyt Ar-
kın, Ekrem Bora \ e Eşref Kol-
çak gıbı Türk sinemasının ünlü
aktörlenni yanına alarak sahne-
ye çıkmıştı. Bankalann ayda
yüzde 2-3 faiz verebıldığı bir
dönemde o. yüzde 5. hatta \üz-
de 6 oranında faiz teklif edıyor-
du. Cevher Özden'le. nam-ı dı-
ğer Banker Kastellı'vle ilk kez
ışte bu şekılde tanışıyorduk.
Ayda yüzde 6 net faiz. hem
de taş atıp yorulmadan kazanıla-
caktı. Anadolu'nun dört bir ya-
nında. hatta Frankfurt'ta bıle şu-
be açmıştı Kastelli. Adı-sanı du-
yulmamış onlarca. hatta yüz-
lerce kışı •'ban-
ker" diye
çıkmıştı
piyasa-
ya. Üs-
' t e l i k
Kas-
tel-
lı'den de çok ven>orlardı. Böy-
lece "faize hücum" başladı.
Yüzde 7. 8. hatta 9. olmadı 10.
bilemedın 12. beğenmedıysen
yüzde 15 net aylık faiz vermeyı
taahhüt ediyordu bu "banker-
ler". Yüzbinlerce kışiden yüz
mılyarlarca lira para toplanmış-
tı. Sonrası bilinıyor. Batan, bat-
mış gözüken. uçan. kaçan. intı-
har eden (') banker ö\kiileri, al-
datılan yüzbınler. yıkılan e\lı-
likler ve daha neler. neler...
I982'de Türkıye'yı sallayan.
baştan aşağı sarsan bu ilk para
pıyasası knzınden, çok değıl 12
yıl sonra bu kez aktörlen farklı
olsa da senaryosu benzer. ">asal
çerçeveli'", yanı "güvenceli"
ıkıncı sermaye pı\asası krızını
yaşayacaktı Türkı>e. "Taş atıp
yorulmadan kazanma" anlayışı
Ozal sonrası Türkı>esi'nde
epevce taraftar bulacaktı.
Bu defa sahnenın tam orta ve-
rine. adı savısız \olsuzluk olayı-
na kanşmış bir adam çıkıyordu:
Nasrullah A>an. Günün modası-
na u>up yarısı Tiirkçe. kalanı
lngilızce (Türk-ln\est) iki söz-
cüğü bırleştırerek kurulan şırke-
tı aracılıgıyla bınlerce kışıyı
mağdur edecektı. Ama ışın suyu
o kadar çıkacaktı kı: Ayanın.
yanına bazı siyasilerden başka
gazetecılerı (!). hatta eskı dev-
rimciierı (!) alması batışı engel-
lemeye vetmeyecekti. "Ka-
zandıran akıllı çocuk" rolü
dört yıllık balayının ardın-
dan sona erecek \e fakat
yine "sahnede" kala-
caktı. Ancak olan.
aldatılan yatırım-
cıya olacak.
yuvası yıkı-
lan. bozulan.
yine ıntihar
edenler çıka-
caktı. Evını.
arabasını.
tarlasını sa-
tarak. ikra-
* nı ı y e s ı n ı
kulîanarak
T ü r k ı n -
vest'e yatı-
ranlar bir kez daha yanılacaklar-
dı Çünkü burası Türkıye'>dı ve
"hafiza-i beşer". henüz ilk der-
sın üzennden 12 yıl geçmışken
"nisyanla malul" olacaktı. Sıra-
dan halkın dışında mirasyedısı.
avukatı. mühendisi, doktoru.
profesörü. savcısı. yargıcı ve
hatta gazetecısıyle hep birlikte
yine aldatılacaktık. Çünkü yine
"fazla faiz'* gözlen kör etmışti.
Çok izlenen bir özel TV ka-
nalının "para hattı"" programını
hazırlayan Türkinvest. 30 Tem-
muz 1981 "de çıkarılan 2499 sa-
yılı Serma>e Piyasası Kanu-
tam anlamıyla krizdi ve gittikçe
derınleşmekteydi.
Işte bu aşamada hükümet çev-
relerınde sık sık "ekonomik ön-
lcmler paketi"nden söz edilme-
ye başlandı. Kamuoyu mu hazır-
İanıyordu yoksa? Ve paket açılı-
yor, içınden herkesin bildığı çok
>üksek oranlı zamlar ile yeni
yenı vergiler çıkıyordu. Türkiye
tam bir döviz darboğazına doğ-
ru sürüklenmekteydi. Rezerv bir
hafta içerısinde 803 milyon do-
lar azalarak 3 milyar 285 milyon
dolara ınmışti. Dolar fırlamış 32
bin liraya yükselmışti. Tuncay
Türkinvest. cıddi bir huzursuz-
luk kaynağı olmaya başlamıştı.
Ne repoya para yatıranlara öde-
me yapılabilıyor ne de tahvılinı,
bonosunu ve hisse senedini elı-
ne almak ısteyenlerin talebı kar-
şılanabıliyordu. Ve SPK, sonun-
da 28 Nisan 1994'te Türkin-
vest'ın bütün faalıyetlerini dur-
duran kararını verdı. Gerekçe
son derece açık.s uçlama sa>-
makla tükenmeyecek kadar çok-
tu: "Mevzuata aykırı işlemler
gerçekleştiriyor", "müşteri he-
saplarını kullanı\or", "şirket
emanetine bırakılan hisse senet-
Bu defa sahnenin tam orta verine, adı savısız volsuzluk
olayına kanşmış bir adam çıkıyordu: Nasnıİlah Avan.
Giiniin modasma ııyııp varısı Tiirkçe, kalanı İngilizce (Tiirk-
Imest) ikisözcüğii birleştirerekkıınılan şirketiaıvcılığıvla
bınlerce kişivi mağdur edecekti. Ama işin suyu o kadar
çıkacaktı ki; Ayan ın, yanına bazı siyasilerden başka
gazeteciîeri (!), hatta eski de\ıimci\eri (!) alması batışı
engellemeye vetmeyecekti. "Kazandıran akıllı çocuk" ıvlü
dörtyıllık balayının ardından sona erecek ve fakat vine
"sahnede " kalacaktı.
nu'na göre faaliyete başladığın-
da 90'lann başı\dı. Yasa gereğı
Sermaye Pıyasası Kurulu'nun
(SPK) \erdığı ızınle göre\ıne
başlamıştı. SPK'den ızinlı oluşu,
süreklı denetlenip kontrol edıl-
dığı kanısının bulunması, lüks
döşeli, bilgisayarh. genç. güzel
kız \e erkeklenn bulunduğu ts-
tanbul. Ankara. Izmır. Adana \e
Bursa'dakı Türkinvest büroları-
na gihen duyulmasını sağlıyor-
du. Üç. hatta dört yıl sürecek bir
balayı. yine başlamıştı.
24 Mart 1994'te borsa bileşik
endeksi. tarihinde ilk kez 13 bin
puanın da altına düşmüştü.
Uluslararası kredi kuruluşu
Standart and Poors. Türkiye'nin
kredi notunu iki kademe birden
düşürmüştü. Bu. ayak seslerı
duyulan sermaye piyasası knzi-
nin yola çıkması demektı. Enf-
lasyon oranı yine yüksekti. Bu
Artun. İ\lKB'\e başkan olmuş.
iki gün sonra 7 Nisan 1994'te
dolar kesın hâkimiyetinı ilan et-
mıştı: 40 bin lira.
Pıyasadakı aşın hareketlilik.
spekülatıf ortam borsayı daha da
düşürünce SPK, repo işlemlen-
ne çekıdüzen verme gereksınimı
duydu. Artık "tahvil ve bono
karşılığı olmayan repo işlemi ya-
pılama>acak"tı. Ne \ar ki kriz
durmuvor. daha da genışlıyordu.
11 Nisan 1994'te TYT Bank ba-
tıyor. bunu 20 nisanda Marma-
rabank'ın, 23 nisanda da Impex-
bank'ın batışları izlıyordu. Yani
Türkiye 1980'lerdeki Hisarbank
ve lstanbul Bankası olaylarını
yeniden yaşamaya başlamıştı.
Yani tarıh. (pardon kriz) tekerrür
etmiştı.
SPK'nın beklenen müdahalc-
si, sonunda geldi. Son bırkaç
haftadır ödeme krizine düşen
lerinin bir kısmını saöyor", "re-
po işlemlcrini. gerçekte \arolma-
yan devlet tahvili \e Hazine bo-
nolan üzennden \apiyor1
*, "repo
işlemlerinde özkaynak-işlem
hacmi dengesini gözetmivor".
"SPK'den izinsiz olarak Bursa
şubesi açılarak faaliyet yürütü-
yor*" biçımindekı suçlamalar ra-
porlarda >er alıyordu.
Bir gün sonra da SPK. Anka-
ra Nöbetçi Asliye Ticaret Mah-
kemesı'ne başvurarak Türkin-
vest'in bütün gayrimenkul ve
menkul varlıklarına tedbir koy-
durdu.
SPK her şe\i biliyordu
Türkınvest'e müdahalede çok
gecikildiği. faalıyetin durdurul-
masından kısa bir süre sonra an-
laşılacakti. Türkimest'ın öteden
ben "hukuka avkırı işlemler
yaptığının devletçe bilindiği**, sa-
dece bırkaç teftış. uyan \e göz-
lem ile yetınıldiğı bellı oldu.
SPK yöneticileri Yaman Aşıkoğ-
lu (Başkan). Rıfkı Danışman
(vekıl). Kadriye Şişman. İsmet
Kenıal Öztek, Aslan Akkerman.
V'ural Günel \ e tlhan Başbuğoğ-
lu tarafından verılen bir kararla
Türkinvest daha 1992 yılında
denetlenmiş ve yakın takibe
ahnmıştı. 28 Mayıs 1992'de ha-
zırlanan bir raporda durum açık
seçık biçımde ortaya konmuştu.
SPK denetçileri daha o tanhler-
de Türkinvest'in "açığa satış
>aptığınr'. "İMKB ye teslimler
için diğer müşterilerin hisse se-
netlerini kullandığını" saptamış-
lar bir de not düşmüşlerdi:
"Bankadan alınan krediler
için müşterilerin hisse senetleri
teminata verilhor. M«cut olma-
yan Hazine bonosu satişı yoluyla
emanet makbuzu düzenlenerek
halktan para toplanıyor. muha-
sebe ka>ıtian sağlıklı değil, \asal
defterler usulüne uygun tutul-
mu>or...""
Ölay önceden bılınmekteydı.
Yetkililer nedense Türkinvest'in
üzerine pek fazla gitmemişlerdi.
Kamuoyuna bir uyarıda da bu-
lunmuyorlardı. \'e tabıı Türkın-
vest, üstelık müşteri sayısını da-
ha da arttırarak Hazine bonosu.
tahvili. hisse senedi alım satımı-
na aracılık etmeyi sürdürdü.
Hukuksal sakatlıklan bir bir
belirleyen SPK'nin Türkinvest'e
kendisini düzeltmesi için bir ay
süre veTdığı de anlaşıldı. Bu sı-
rada Nasrullah Ayan. SPK'ye
bir mektup yazıyor, "Şirketimiz
başta Sermaye Piyasası Kanunu
olmak üzere mevzuata harfiyen
riavet edecektir" dıye taahhütte
buîunuyordu. Ancak ne var ki
Ayan. bu taahhüdünü yerine ge-
tirmeyecek. SPK de taahhüdün
yerine getirılmediğıni 30 Eylül
1992'de açık seçik ıkinci kez be-
hrlevecektı.
Uzmanlar Ne«at Öztangut ıle
Hamdi Bagcı ve L'zman Yardım-
cısı Akın t'ysal tarafından yapı-
lan denetim sonrasında hazırla-
nan ikinci raporda Türkin-
vest'teki sakatlıklann altı bir kez
daha çızıldı Uzmanlar bu kez
de Türkinvest'in muhasebe ka-
vıtlanna bakmışlar. gerçek du-
rumu vansıtmadığını. "me%cut
olma>an Hazine bonosu satışı
\oluyla halktan para toplamayı
sürdürdüğünü"" belgelemışlerdi.
Bu kez uzmanlara göre. hukaki
sakatlıklann yanı sıra "sahte-
kârlık da yapılmakta">dı. Yanı
Nasrullah A\an. "Başkalannın
parasını kulîanarak çocuklan>la
birlikte zenginleşmekte>di~:
".Aracı kurumun hisse senedi
>aıiıklarının hesaplanmasında:
ka>ıtiarda aracı kurumun mali-
ki olarak gözüktüğü tutarlar \a-
nında. Nasrullah A\an'ın oğuİla-
rı Zekı Hıkmet Âyan \e Suat
Avan "a ait tutarlar da aracı ku-
rumun hisse senedi \arhğı ola-
rak dikkate alınmaktadır. Söz
konusu \arlıklann gerçekte ara-
cı kuruma ait olduğu. bunlann
fiktif Hazine bonosu satışından
sağlanan fonlaria alındığı..."
A\an'ın yaptıgı. basıt bir he-
sap kaydırma işıydi. Başka bir
ifadeyle halk Hazine bonosu ve-
>a tahvil aldıgını sanarak Tür-
kinvest'e para yatırıyor. eline
karşıhk (belge) olarak bir mak-
buz verıliyor. o\sa ortada ne
tahvıl ne de bono bulunuyordu.
Ortaya çıka çıka Nasrullah
Ayan'ın çocuklannın hisse sene-
di portföyü çıkıyordu. Bu da öy-
lesine bir portfö>dü ki 1993 yılı
başında değeri 25 milvar lira
ıken. yıl sonunda yanm trilyon
liraya ulaşı>ordu. Bir yıl ıçınde
tam 20 kat zenginleşme her na-
sılsa Ayan'ın 8-10 yaşındakı ço-
cuklanna nasıp olmuştu.
SPK. saptadığı. ikinci kt^
"yakaladığı" bu olumsuzluklara
karşın faaliyetını durdurmadı
Türkınvestın. Başmda ''Akıllı
çocuk Nasrullah A\an" oldu-
ğundan mıdır bilınmez. sadece-
"gözlemekle'" yetındı; bir de ko-
misyon oluşturdu.
Yarın Nasrullah
Ayan'ın dokunulmaz
ağırlığı