Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30NİSAN1996SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
"DİSK'in
mücadele
çagrısı
• İSTANBL L (ANKA) -
DlSK Genel Başkanı
Rıdvan Budak. çalışanlann
,karşı karşıya bulunduğu
,,sorunlann çözümüne
yönelik oiarak Türk-Jş ve
KESK'le birlikte mücadele
etmenin devamından yana
oltiuklannı belirterek "Bu
beceriyi gösterelim.
birlikten kuvvet doğar"
dedi. Rıdvan Budak,
yaptığı açıklamada, şunlan
söyledi: "Bu biraraya
^geliş sadece kamu
sendikaları ve işçi
sendikalan ile değil.
demokrasi, eğitim. sağlık.
eşitlik. özgürlük diyen,
bunlardan sorunlu ve
şikâyeti olan herkesle,
bütün toplumsal örgütlerle
. olmalıdır. Bunu
becerebildiğimiz, bu
beraber mücadeleyi
saglayabildiğimiz ölçüde
ulkemizde demokratik
"gelişmeye katkı
"verebiliriz."
Türkiye'den
umudu kestilen
• ANKARA(ANKA)-
Yeni Demokrasi
Hareketi'nden(YDH)
Genel Başkan Cem
-'Boyner'in istifasıyla
-yaşanan şok. yerini
umutsuzluğa bırakıyor.
-.YDH Genel Başkan
Yardımcısı Mehmet Emin
Sever. "Ben Türkiye'den
Lumutlu değilim. Birkaç
tane güç var ve bu güçler
hiçbir şeye izin vermiyor"
dedi. Sever, Boyner'in
"silah zoruyla da olsa"
partinin başında
~tutulmayacak kararlıhkta
?
olduğunu söyledi. Sever,
rı
yaptığı açıklamada.
- Boyner'in karannın
^ardından partinin siyasi
faaliyetini devam
-ettirmesinin koşullannın
. büyük oranda azaldığını
söyledi.
Milletvekillerine
denetim
• ANKARA(UBA)-
Milletvekillerinin
TBMM'de yasama ve
"denetleme faaliyetlerinin
_bilgisayarla izlenmesini
Jayacak "yasama bilgı
.enjrjtûruluyof.",,. «;
5M\f Bîfgi Işfem • ^ " '•"•
Müdürlüğü tarafından
yürütülen çalışma ile
TBMM Başkanlığı'na
sunulan yasa önerisi,
KHK. tezkere. gensoru,
Meclis araştırması ve
sonışturması. yazılı ve
sözlü soru önergesi ile
genel görüşme önerilerinin
sonuçlandınlıncaya kadar
, izlenmesi hedefleniyor.
Yeni kurulacak sistemle
hem Meclis bürokrasisi
hem de eski yeni tüm
parlamenterler, Meclis
gündemini ellerinin
altındaki bilgisayarlardan
izleme imkânına
kavuşacak. Bu sistemle
hangi miletvekilinin ne
kadar çalışma yaptığı da
izlenebilecek.
Emlakbank'a
gözaltı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Mesut
Yılmaz'ın, Emlak
Bankası'nın geçen
rtonemdeki işlemlerinin
incelenmesi için bir
müfettiş
görevlendirilmesini
istediği öğrenildi.
Müfettişin göre\'e
başladığı ve bankanın
1993 yılından bu yana tüm
işlemlerini inceleyeceği
belirtildi. Edinilen bilgiye
göre bankanın geçen
dönemde kredi
işlemlerinde bazı kişi ve
kurumlara "ayncalık"
tanındığı iddialan artınca
Yılmaz. "Hiçbir ihbann
karanlıkta kalmasını
'istemiyorum. Bu iddialar
araştırılsın ve gereken
yapılsın" talimatını verdi.
Ögretim üyelerî
eylem yapacak
• ANKARA(.ANKA)-
Öğretim üyeleri,
Yükseköğretim Yasa
Tasansı için eylem
yapacak. Öğretim
Elemanlan Sendikası
Başkanı Prof. Dr. Atilla
Erden. Yükseköğretim
rKlurulu Başkanlığı'nca
hazırlanan tasannın
- yasalaşmaması için
J beyramdan sonra basın
J açıklamaları ve salon
.toplantılannı içeren bir
dizi aktivite
gerçekleştireceklerini
Lbildirdi. Erden. taslakta
yapılan değişiklikleri de
\eter!i bulmayarak "Bir
(cümle değiştirip
getıriyorlar. Biz maddelere
değil. taslağın tümüne
|-"karsıyız" dedi.
Çiller, soruşturma önergeleri konusunda ortağı ANAP'ı işbirlikçilikle suçladı
'Refah'a çanak tutuyorlar'•DYP lideri Çiller.
İstanbul ll
Merkezi'ndeki
bayramlaşma
töreninde koalisyon
ortağı ANAP'ı topa
tuttu. Eleştirilerinde
isim vermeyen
Çiller'in hedefi
Başbakan Yılmaz'dı.
İstanbul Haber Servisi -
DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller. Meclis'e
verilen soruşturma
önergelerinin.
başbakanlığını
engellemek için
yapıldığına hiç şüphesi
olmadığını söyledi.
Meclis'in tıkandığını ve
koalisyon ortağının.
"RP'nin uzattığı yeme
çanak rutnıak"tan başka
icraatta bulunmadığını
belirten Çiller.
Yeniköy'de satın aldığı
son gayrimenkulü de
"yalı falan değil, 50
metrekarelik > ıkık bir
yer" oiarak nitelendirdi.
DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller. tstanbul ll
Merkezi'nde partililerle
bayramlaştı. Daha sonra
gazetecilere açıklama vapan ve
sorulan yanıtlayan Çiller.
Başbakan Mesut Yılmaz'la
TOFAŞ önergesinin
görüşüleceği 9 mayısa kadar
Çiller. İstanbul'daki bayramlaşma töreninde RP'niıı başbakanlıgını önlemeye calı^tığıııı söyledi ve son aldıgı
yalı falan olmadıgını, 59 metrekarelik metruk bir bina olduğunu öne siirdü. (Fotoğraf: HATlCE TUNCER)
konuşmayacagı duyumlarına yolsuzluklarla mücadeleyi
ilişkin olarak şöyle dedi: ısrarla ben ko>durdunı. Ama siz
"Sayın Yılmaz 'Bir araya yolsuzlukların üzcrine gitmekle
gelelim' dedi. Ona. 'Üzgünüm. çamuratmak arasında bir
çünkü koalisyon protokolüne kanştırma yaptınız. Ve Refah
Partisi'nin komplosuna alet
oldunuz. Bu bızim tabanımızda
bir infial varatmıştır. Ben
arkadaşlarımı zorlukla ».abra
davetettim K.urdu2umuz
hükümete güven unsuru
sarsılmıştır. Ve önümüzde
TOFAŞ önergesinde
Refah'a tekrar destek
vereceksiniz. Bizim bu
konuda hiçbir talebimiz
yoktur sizden' dedim.
TOFAŞ önergesinden önee
bizim konuşmamız. belki
yanlış anlaşılabilir."
TOFAŞ davasının bir
hukuki ayıp olacağını öne
süren Çiller. " 'TOFAŞ
üzerinde fesat \ar" iddiası
üzerine açılan davada yargı
"Hayır fesat yoktur'
kararını verdi" dedi.
Vatandaşa söz verdiğı iki
anahtar sözlerinin "bir
simge" olduğunu da
söyleyen Çiller. "Mesut
Yılmaz, 'Koalisyondan
umudumu kestim' diyor, siz
de diyor musunuz" sorusu
üzenne şu yanıtı verdı:
"Şu ana kadar gö'rüyoruz ki
icraat tutuktur. Sadece
RP'ııin verdiği önergelere
veva benim parri içimin
birtakım meselelerine el
atılıp gün geçirilmektedir.
Bi/imle değil, memleketin
sorunlanvla uğraşılnıası
lazını. Ama bizimle mi
uğraşmak istivorlar?
Buyrun uğraşın."
DYP Genel Başkanı Tansu
Çiller. daha sonra partisinin
Bakırköv Belediye Başkan
Adavı Gürol.AsIan'ı basına
tanırtı.
venn
DYP'nin koalisyonu bozma şantajı bile Başbakan Yılmaz'a geri adım attıramadı
'Hükümetten gölge kalkmalı'BÜLENTSAR1OĞHJ
A.NTALYA - DYP'nin koalisyonu boz-
ma tehdıtlerine karşın soruşturma önerge-
leri konusundaki tavnndan geri adım atma-
yan Başbakan Mesut Yılmaz. usulsüzlük
sav lan nedeniyle hükümetin üzerine düşen
gölgenin kalkması için her türlü iddianın
araştınlmasından yana olduklarını söyle-
di .
u
Bunlann muhatabı bizde olahiliriz, or-
tağumzda" diyerek DYP'nin gündeme ge-
tirmek istediği Emlakbank soruşturması-
nadaNOğuk bakmadığını imaeden Yılmaz.
"Meclis"in denetim yetkisine en azından ge-
fişmiş ülkelerdeki kadar sav gı gösterileceğV
neinannorum" sözlerivie DYP Genel Baş-
kanı Tansu Çiller'i üstü kapalı olarak eleş-
tirdi.
Kurban Bayramı tatilini önceki gün açı-
lan Antalya Merit Arcadia Oteli'nde geçi-
ren Başbakan Mesut Yılmaz. dün DYP'li Dı-
şişleri Bakanı EmreGönensay ve Turizm Ba-
kanı IşılaySaygın ile birlikte önce DYP. da-
ha sonra ANAP il başkanlıkJannı ziyaret et-
ti. Yılmaz. D\'P il başkanlığında gazeteci-
•"Meclis'in denetim yetkisine en azından gelişmiş iilkelerdeki
kadar saygı gösterileceğine inanıyorum" diyen Yılmaz. DYP
Genel Başkanı Tansu Çiller'i üstü kapalı olarak eleştirdi.
lerin sorulannı yanıtlarken yolsuzluk iddi-
alanna ilişkin soruşturmalara onay verîl-
mesinin koali.syonu bozma ncdenı olama-
yacağını söyledi. Her ıki partinin de ko-
alisyon protokolüne baglı kalması duru-
munda hükümetin sürmemesi için bir ne-
den bulunmadığını belirten Yılmaz. "Bizü/e-
rimize düşen görevi yapmava kararlı>ız"*
dedi. Yılmaz, >abancıba.sın organlanndako-
alısyonun bitmek üzere olduğu yorumları
Aapıldıgmın anımsatılması üzerine. "Ö>le
kötümseryorumlara inannıavın. Dış kaynak-
lı vorumlan daha ihtiv atlı karşılanıak gere-
kir" görüşünü dile getirdi. DYP-ANAP or-
taklığının >eçimin ardından ortaya çıkan
tabloda Türkiye'nin siyasi istikrara kavıış-
ması için büyük bir fırsat olduğunu belir-
ten Yılmaz. şunian söyledi:
"Birlikteliğin şartlan betlidir. İki parti de
buna bağiı kaldığı siirece hükümet devam
eder. Denetim ayndır. icraat av ndır. tkisini
birbirine kanştırmamak lazını. Hükümetin
görvv i icraattır. Meclis'inkidenetimdir. Hü-
kümet kendi işini vapar. Meclis kendi işini
vapar. Bu konuiann basında olması gereken-
den daha fazla abartıldığı görüşündevim.
Meclis'in denetim görevine hiç olmazsa ge-
lişmiş ülkelerdeki kadar sav gı gösterileceği-
ne inanıyorum. Bundan dolav ı koalisyonun
sona ermesi zaten izah edilemez."
^'ılmaz. ANAP ıl başkanlığında DYP'li
bakanları sağ ve sol yanına oturttu. Yıl-
maz. buradaki sorular üzerine yolsuzluk
sav larının araştırılmasının koalisvon proto-
kolünde de hükme baglandığım anımsata-
rak "Açık ve şeffaf rejim istivorsak ortava
atılan bürün iddiaların araştınlması gerekir.
Yapılan da budur. Bunun muhatabı biz de
olabiliriz. başkalan da olabilir. koalisvon
ortağınıız da olabiiir. Önemli olan bu iddi-
alann hükümetin üzerindekigölgesinin kalk-
masıdır" dedi Yılmaz. "Güven bunalımı ka-
bine çalışmalannı olumsuz etkiler mi" so-
rusıına. "Etkilememesi lazını. En azından
bizim için etkilemez" vanıtını \erdi. Başba-
kan Yılmaz. D>'P lideri Çiller'in hükümet
çalışmalan için dile getirdiğieleştirilennin
anımsatılması üzerine. hükümetin bazı ya-
sa tasanlannı Meclis'e sunduğunu. 300 mil-
von dolarlık Özelleştirme çalışması gerçek-
leştirdigini ka>dederek bu icraatın gelecek
dönem için altyapı oluşturduğunu sövledi.
Yılmaz, Falez Otel "de yazar \ aşar Kemal
ve sanatçı Zülfij Livaneli ile yaptığı görüş-
menin içerigiyle ilgıli birsoru üzerine. yurt-
dıştna gidecek olan Yaşar Kemal'e uçağı-
nı vemıeyi önerdiğini, ancak vazann bunu
kabul etmediğini söyledi.
Yılmaz. dün akşam Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel ve Dışişleri Bakanı Emre
Gönensav "la yaptığı yemekli toplantıda Yu-
nanistan konusunun da gündeme geldiğini
belirterek Atına'ya ilettikleri banşçağnsına
olumlu karşılık bulmaktan memnun olduk-
lannı söyledi.
'Amaç
DYP'yi
parçalamak'
tZMİR (A.A) - DYP, DSP ve
MHP Izmir il başkanlıklannda
bayramlaşma töreni yapıldı.
DYP tzmir II Başkanı Metin
Tekin Özker. bayramlaşma
töreninden önce gazetecilere
yaptığı açıklamada. TEDAŞ ve
TOFAŞ soruşturmalannda.
Tansu Çiller'in hiçbir
sorumluluğunun bulunmadığını
söyledi. Özker. şövle dedi:
"Siyasi komplo başlamış ve
Meclis'teki oy çoğunluklanyla
soruşturmalar açılmava
başlamıştır. Bütün amaç 1 Ocak
1997"de Savın Çiller'i başbakan
yapmamak ve DYP'yi
parçalamaktır. Sav ın Çiller.
halkın çıkarlarını savunan tek
liderdir. Bu da birtakım menfaat
gruplanmn çıkaıiaruıı büyük
ölçüde zedelemiş ve rahatsız
etmiştir." DSP İzmır İl
Başkanlığf ndaki bayramlaşma
töreninde konuşan ll Başkanı
Rdat Mutlu. koalisyon ortağı
partilerin anlaşamamaları
halinde erken seçimin
kaçınılmaz olacağını,
kendilerinin de buna hazır
oldukJannı söyledi.
Ecevit, hüküıneti uyardı
'Koalisyon neredeyse çökme noktasına geldi. Aklınızı başmıza alın'
Ecevit DSP'nin Bakırköv 'de düzenlediği mitingde Tür-
kiye'nin erken seçime gidebileceğini sövledi.
İstanbul Haber Servisi- DSP Genel
Başkanı Biilent Ecevit. hükümetin
neredeyse çökme noktasına geldiğini
belirterek. "Eğer hiikümeti kuran
koalisvon ortaklan akıllarını
başlanna toplamazlarsa Türkive veni
bir erken seçime gitmek zorunda
kalabilir" dedi
Bülent Ece\it. dün Bakırköv
sahilınde düzenlenen mitingde. 2
haziranda vapılacak olan ara yerel
seçimlerde DSP'nin Bakırköy
Belediye Başkan adayı Mehmet
Başaran'ı halka tanıttı. Yaklaşık bin
500 kişinin katıldığı toplantıda
Ecevit. inşaat mühendisi olan
Mehmet Başaran'ın kooperatifçı
özellığını vurguladı.
Solun birinci partisi durumuna
geldiklerini. amaçlannın Türkiye'nin
birinci partisi haliııe gelmek
olduğunu belirten Ecevit. halkı
soyanlara hiçbir diyet borcu
olmadıgını söy iedi. Konuşması sık
sık "Başbakan Ecevit" sloganı ile
kesilen Ecevit. "Bizhükümete
destek sözü vermiş değiliz. Biz sadece
hükümet olmalannı sağladık" dedi.
Yıırttaşların. anahtann DSP'de
olduöunu sövlediklerıni belirten
Ecevit. "Anahtar DSP'dedirdivorlar.
O kadar da değil. Gerçi elimizde bir
anahtar var, ama henüz her kapıyı
açmıvor"di>e konuştu.
Kamu çalışanlarının gelirlerinin yan
\anya azaldığını. dev letin
taşeronculuğa öncülük ettiğini
vurgulayan Ecevit. hükümetle ilgiii
olarak da şunlan sö>ledi:
"Hükümeti çökerten biz
olmavacağız, başka muhalefet
parrileri de olmavacak. Çökerse
kendi içindeki kavgalar, koalisvon
ortaklan arasındaki kav galar
yüzünden bu hükümet çöker
demişrik. Nitekim şimdi ncredevse
çökme noktasına geldi. Tabii bunu
önlevebilmek bizim elimizde değil.
Ancak ontarı uvarıyoruz. Kendi
aranızdaki kavgalan ne kadar
sürdüriirseniz sürdürün. ama
dev letin işlerini ilımal etmevin. Deviet
işlerinde birbirinizi çelmeleverek
engeller çıkarmayın. .Ama eğer iç
çekişmelerini dev let sorunlarına. ülke
sorunlanna yansıtacak olurlarsa biz
istesek bile millet artık bu iktidarın
daha fazla devam etmesini istemez.
Hükümeti uvarmavı görev
bilivorum."
SlFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
ANTALYA-BELEK - Antal-
ya'ya bayram geldi. Bayramla
birlikte deviet de geldi. Antalya
Belek'in onbinlerce insanı ağır-
layacak kapasitedeki tesisîeri
Türkiye'deki bir değişimi sergi-
liyor.
Bu değişimin olumlu olup ol-
madığı tabii ki tartışmalı.
Bayramda açılışı yapılan Ar-
cadia Oteli'nde Başbakan Me-
sut Yılmaz kalıyor. Besim Ti-
buk'un yönetimindeki Merit
Otellerzinciri bu otelin işletme-
sini de üstlenmiş. Tibuk'la bir ge-
ce Türkiye'deki turizm üzerine
konuştuk. Hürriyet'ten Yalçın
Bayer, Milliyet'ten Oktay Ak-
bal ve işadamı Üzeyir Garih
de Tibuk'a sorular sordular. Ti-
buk, liberalizmin katı ve saf sa-
vunuculanndan. Türkiye'nin bü-
yük bir değişim ve büyüme po-
Deviet Antalya'ya Gelince...
tansiyeline sahip olduğunu an-
lattı.
Tibuk'un işaret ettiği değişim
potansiyelini Antalya'daki büyük
yatınmlarda da gözlemek müm-
kün. inanılmaz bir zenginlik ve
tüketım bütün sahillerde orta-
ya çıkmış. Milyonlarca dolarlık
tesisler büyük birzenginliğe işa-
ret ediyor.
Buzenginliği izlerken çok kez
dikkat çektığimiz iki Türkiye iyi-
ce ortaya çıkıyor.
Türkiye'de bir kesim, Hollan-
dalı gibi yaşıyor, büyük bir ço-
ğunluk ise Bangladeşli gibi...
Lüks otellerde farkı daha çok
hissediyorsunuz.
Yatırımlann bir başka sonucu
ıse doğanın gıderek çarçur edil-
mesi. Beton yığınlan. sahilleri
birer birer teslim alıyor. Turistik
gelişmenin yoksul ülkelere ne
getirip ne götürdüğü çok tartış-
malı. Ülkenin bütün zenginlik-
lerini. zengin ülkelerin turistle-
rine sunuyorsunuz. Her türlü
hizmet, temizlikten, mutfağa
kadar her şey turistlerin emri-
ne haz/r hale getiriliyor. Karşılı-
ğında ne kazanılıyor?
Son yıllarda büyük globalleş-
me projesine bağlı olarak, tu-
rizmden kazanılan parantn
önemli birkısmı da yabancı tu-
rizm şirketlerine akıyor.
Evet, çok modern ve gelişmiş
binlerce tesis kuruluyor. Kalite
yükseliyor. Bu gerçeği kabul et-
mek gerekiyor. Ama ne karşılı-
ğında?
En önemlisi de insan kalite-
si... Ne kadar yükseliyof? işte
bu da tartışmalı. Hele de Baş-
bakanla aynı otelde geçirdiği-
miz üç gün birçok gerçeği ye-
niden gözler önüne serdi.
Sıkıntı, otele girişimizde baş-
ladı. Bizi havaalanından otele
getiren otobüs otele giremedi.
Başbakan'a eşlik eden koruma
araçlan park yerine konulmamış
ve otelrn kapısına bırakılmış, dı-
ğeraraçların geçmesi de müm-
kün değil.
Başbakan birkaç adım atma-
yagörsün, bir kalabalık dalga-
lanıyor. Hertarafı korumalarsa-
nyor. Kendisini görmek, izleye-
bilmek imkânı yok.
Mesut Yılmaz'ı izlerken, Is-
veç'te gördüklerimi anımsadım.
Orada da mutlaka çok ciddi gü-
venlik önlemleri alınıyordu. Fa-
kat bunu hiç hissetmiyorsunuz.
Ticaret Bakanı sokakta pazar
çantasıyla dolaşabiliyor. Kim-
senin makam arabası yok.
Bir de bize bakın. Bir deviet
yetkilisi herhangi bir yere daha
ulaşmadan yer yerinden oynu-
yor. Arabesk bir koruma man-
tığı çevrenin altını üstüne geti-
riyor.
Isveç'le, Türk politikacıları
arasındaki en önemli farklardan
birisi de korunma biçimi. Bu
fark, aradaki uygariık farkına da
işaret ediyor.
POLİTİKA GÜINLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Kepiman Halis...
Kurban Bayramı'nın dün ikinci günüydü...
Bayram. baharı değil, sanki yazı getirmişti...
Şeriatçı vakıflar sabah sabah kurban derisi topla-
maya başlamışlardı...
Bu yıl yaklaşık 10 trilyonluk kurban derisi, zekât ve
fitre toplanacaktı. O nedenle vakıflar ne zamandır' te-
tikte'yüi ve sessiz sedasız 10 trilyonluk 'kurban pas-
tası 'ndan kendilerine düşecek payı almak için yolla-
ra koyulmuştu...
Gün onların günüydü. ANAYOL iktidarı şeriatçıla-
ra el altından haber salmıştı:
"Güriıltü çıkarmayın, derileri toplayın..."
Kurban Bayramı'na bir hafta kala şeriatçı vakıflar
bu yıl ilk kez değişik bir yöntem izlemişti. Kimi şeri-
atçı vakıflar şehit ailelerine yardım yapmışlar, bu ara-
da 'Mehmetçik Vakfı'na da para bağışında bulun-
muşlardı...
Şeriatçı vakıfların bu yardım ve bağışları 10 milya-
rı bile bulmuyordu. Ama kurban derisinden kendile-
rine düşecek pay ıse bir hayli yüklüydü. Bu şeriatçı
vakıfların en 'babası' olanı. başında 'tarikat baronu'
bulunanıydı. Işin ilginç yanı, vakfın genel müdürlüğü-
nü yapan kişinin de emekli albay oluşuydu.
Acaba 'tarikat baronu'nun başında bulunduğu,
emekli albayın genel müdürlüğünü yaptığı şeriatçı
vakıf, 1995 yılında ne kadar kurban derisi toplamış-
tı?
Hemen açıklayalım: 2 trilyonun üzerinde...
Askeri liselere sahte sağlık raporuyla öğrenci so-
kan vakfın, son yıllarda 'dokunulmazlığı' olduğu bir
gerçekti. Okulları çoğalmış, yurtları, dershaneleri,
hastaneleri Türkiye'nin sınırlannı aşmıştı. Şirketleri
Ege'den başlayarak İstanbul. Ankara gibi kentlere
yayılmıştı. Gaziantep'ten Van'a, Bursa'dan Edirne'ye
dek fabrikaları, inşaat, tekstil, gıda sektöründeki ya-
tırımlarıyla 'Anadolu'yu kuşatmıştı.
işler tıkır tıkır yürüyordu...
Okulların, yurtların, dershanelerin girişinde Atatürk
büstleri vardı. Heryurdun, herdershanenin, heroku-
lun her salonunda Atatürk büstleri. köşeleri bulunu-
yordu. Yani oyun kuralına göre oynanıyor. Ancak Ata-
türk büstlerine sabah akşam tükürülüyordu...
Son yıllarda vakıfların genel müdüriüğüne atanan
kişilerin 'emekli asker' olmaları, gerçekten hayli dü-
şündürücüydü. Askerlerle arasını bir türlü düzelteme-
yen 'tarikat baronu' emekli yargıç ve savcıları vakıf-
lara yerleştirdıkten sonra şimdilerde emekli askerle-
ri vakıflarına genel müdür yapıyordu.
• • •
Tarikat baronu, 'medya 'yla da arayı düzeltmişti. Ar-
tık kimse onun aleyhine haber yapmıyor, yazı yazmı-
yordu. Tarikat baronu en kızdıgı, mahkemeye verdi-
ği kimi gazetecilere bile bayram kartı gönderiyor. on-
lara 'aydın' diye sesleniyordu.
Eh, hilenin böylesi görülmemişti doğrusu...
Tüm bunlar olup biterken şeriatçılar, bir 'iç hesap-
laşma'run içine girmişlerdi. Milli Gazete 'tarikat şey-
hi'ne 'din baronu' olarak yükleniyor, işıkçılar'm ya-
yın organı Türkiye gazetesi 'Patriğe gizliziyaret' baş-
lığını atıp 'İlk hedef Ruhban Okulu 'nu açmak' diyor-
du. Fener Rum Patriği Bartholomeos'un fotoğrafı-
nın altında ıse 'Kin kustu' yazıyordu.
Oysa bir süre önce kamuoyunun Fethullah Hoca
olarak tanıdığı Fethullah Gülen. Fener Rum Patnği'yie
buluşmamış mıydı? Bu buluşma sırasında hoşgörü
adı altında Heybeliada Ruhban Okulu ve Batı Trak-
ya'da kurulması düşünülen Türk okulu konuşulma-
mış mıydı?
Acaba Fethullah Hoca'yla Fener Rum Patriği da-
ha neler konuşmuştu, hangi konuları gündeme ge-
tirmişlerdi?
Türkiye - Zaman, TGRT - Samanyolu TV arasında'/o-
yasıya birrekabet' vardı. Enver Ören ile Fethullah Ho-
ca 'siyaset - ticaret - cemaat' üçgeninde 'sermaye-
nin dili, kulağı' olma yolunda birbirferiyle yanş ediyor-
lardı...
Fethullah Hoca Fener Rum Patriği'yle görüşürken
sesini çıkarmayanlar, Avrupa Partamentosu Hıristiyan
Demokrat Grubu üyeleri Bartholomeos'u ziyaret edin-
ce neden 'Kin kustu' diyorlardı?
• • •
Müslüman kişı insanları aldatır mı?
Murat Bardakçı Hümyet'teyazdı. Yazısının başlı-
ğı şuydu: 'Keriman Halis'i televızyonda aldattılar...'
Murat Bardakçı bu aldatılma öyküsünü anlatırken
şöyle diyordu:
"Dünya güzellik tacını giymiş tek Türk kızıydı Ke-
riman Halis... 1932'de dünya güzeli seçilmiş, Tür-
kiye'yi bütün cihana duyurmuştu... Bu yazı 'milliyet-
çi ve mukaddesatçf olmakla övünen TVkanalının, şim-
di BO'lerinin bahannı süren Keriman Halis'e yaptık-
larının öyküsüdür..."
Milliyetçi ve mukaddesatçı televizyon kanalı, Fet-
hullah Hoca'yı sık sık gördüğümüz Samanyolu'dur.
Program bir aldatmaca üzerinde kurulmuştur. Aynı te-
levizyon kanalı, Hasan Tahsin için de düzmece bir
program hazırlamıştı.
Spa'da 64 yıl önce güzellik yarışmasının jüri baş-
kanı şöyle demiş:
"Bir Türk kadınını sahnede çıplak mayoyla teşhir
edeceğiz. Bu bizim için en büyük başarıdır."
Yani güzellik yanşmalan, Hıristiyan dünyasının ter-
tiplediği bir oyunun parçasıymış. Murat Bardakçı ya-
zısını şöyle noktalıyor:
"Onlara göre başta Keriman Halis olmak üzere ya-
nşmalara katılan herkes alet olmuştu bu oyuna...
Sonra, iş dönüp dolaşıp Atatürk Türkiyesi'ne getiril-
di. Keriman Halis 'in habersiz çekilmiş konuşmalan ke-
silip işlerine gelecek şekilde monte edilip verildi ve
memleketin ismini cihan âleme duyurmuş kim var-
sa, bir bir karalandı...
Bu TV kanalının piri 'Hoca Efendi', müridlerini 'is-
lami terbiye ve edep' vadilerinde irşad ederken, 'edep'
adı altında, 80'ini geride bırakmış hanımları aldatıp
onlara ekrandan hakaretler yağdırma dersi vermiş
olacak..."
Evet, öykü böyle...
Demek ki 'hilenin', yani 'takıyye'nin sının yok...
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR
TYS UYELERİNE
DUYURU
1 Mayıs Çarşamba günü saat 10.00'da,
Kadıköy Belediyesi giriş kapısı önünde,
sendikamızın flaması altında buluşuyoruz.
TÜRKİYE YAZARLAR
SENDİKASI