Katalog

4 MART1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Devrim yasalannın kabul edilişinin 72. yıldönümü nedeniyle panel ve açıkoturumlar düzenlendi HiJifeliğiıı kid<hrdısı kutLandıHaber Merkezi - Halifeliğin kaldınlışının ve başta Tevhid-i Tedrisat Yasası olmak üzere bazı devrim yasalannın kabul edilişinin 72. yıldönümü kutlanıyor. Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan, yayımladığı mesajda, öğretimin birleştirilmesine dönük yasasının, Türkiye'nin çağdaş uygarlık yolunda ulaştığı seviye bakımından çok büyük anlamı, değeri ve yeri bulunduğunu belirtti. Atatürkçü Düşünce Derneği Ankara Şubesi'nce "Tevhid-i Tedrisat, Laik Deviet ve Laik Eğitim" konulu açıkoturum düzenlendi. Açıkoturuma kattlan Prof. Dr. Özer Ozankaya. politikacılann çıkar kaygılan nedeniyle eğitimin dini temellere oturtulma aşamasma • Bir mesaj yayımlayan Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan, öğretimin birleştirilmesiyle ilgili yasanın, Türkiye için büyük değeri olduğunu söyledi. Yıldönümü nedeniyle Istanbul'da Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, 'Laik Düzene İlk Adım: 3 Mart 1924' konulu bir panel gerçekleştirdi. getirildiğini söyledi. Prof. Dr. Sina Akşin de imam-hatip okullannın Türkiye'nin en büyük sorunlanndan biri olduğunu belirterek 8 yıllık zorunlu eğitimin de imam-hatip ortaokullannın kapatılacağı endişesiyle getirilemediğine işaret etti. İstanbul'da ÇYDD paneü Istanbul'da Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, 'Laik Düzene İlk Adım: 3 Mart 1924' konulu bir panel düzenledi. Sepetçiler Kasrı'nda gerçekleştirilen, Prof. Dr. Jale Baysal'ın yönettığı panele Prof. Dr. Suna Kili. Doç. Dr. Süheyl Batum ve avukat Merih Sezen konuşmacı olarak katıldı. Prof. Dr. Suna Kili, çağdaşlaşmanın toplumun ve insanın özgürleşmesi olduğunu belirtti. Ulusal kimlik bilincinin yaşatılması ıçin ulusal ve laik bir eğitim anlayışının benimsenmesi gerektiğini kaydeden Kili, şöyle konuştu: "Laiklik, çağdaşlaşmanın anahtandır. İslamcılık peşinde olanlar. bugün Atatürk'e şükran duvmaJılar. Çünkü İslamcılık. dünyada gericiliğin ve terörün simgesi oidu. Mustafa Kcmal, bütün dünyaya, çoğunluğu Müslüman olan bir ülkenin çağdaşlığa ve demokrasiy e geçebileceğini gösterdL" Laikliğın, durağan toplumdan dinamik topluma geçişin temeli olduğunu savunan Doç. Dr. Sühey! Batum, laik toplumda hukuk kurallannı, din kurallan yerine insan unsurunun belirlediğini söyledi. Batum. "Bugün Türkiye'de 'Dinimizce ayıptır' diye söze başlayan ama Bosna-Hersek paralannı iç eden bir zihniyet var" dedi. Son olarak söz alan avukat Merih Sezen ise tüm öğrermenleri ve üniversite hocalannı. imam-hatip okullan konusunda Milli Eğitim Bakanlığı'na bir dilekçe yazmaya çağırdı. tzmir'de de hilafetin kaldınlması ve eğitimin birleştirilmesi nedeniyle kutlamalar yapıldı. Ege Bölgesi'ndeki tüm illerin baro başkanlannın katılımıyla gerçekleştirilen Cumhuriyet lanı'ndaki törende, baro başkanlannca Atatürk anıtım çelenk kondu. Daha sonra ortak bir açıklama yaplıdı. Atatürkçü Düşünce Derneği Mersin Şubesi'nce de bir konferans düzenlendi. Kamu-Sen Eylem takvimi belirlendiNEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Memurlar, ANAYOL hükümetinden grevli-toplu sözleş- meli sendika hakkı istedi. Türkiye Kamu Ça- kşanlan Sendikalan Konfederasyonu (Kamu- Sen) Genel Başkanı Resul Akay, taleplerinin yerine getınlmemesi durumunda, 30 martta kitlesel olarak bütün illerden başkente yürü- yeçeklerini bildirdi. Ürgüp'te yapılan Türkiye Kamu-Sen Ge- nişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı dün sona erdi. Toplantıda alınan kararlara ilişkin açıklama yapan Kamu-Sen Başkanı Akay, memurlara sendikal hak verilmesi ve toplu görüşme yasasının çıkanlması için bir dizi eylem gerçekleştireceklerini kaydetti. Akay'ın açıklamasına göre toplantıda alman eylem kararlan şöyle: - Grevli. toplusö/leşmeli sendikal haklarU ilgili talebimiz saklı kaimak kaydı> la. yeni ku- rulacak AİSAYOL bükümerinin memur sen- dikalan yasasını 19% y ılı içerisinde yürürlüğe sokacağinı koalisyon protokolüne \e bükümet protokohıne açıkça yazması için 5 Mart 19% Urihinde DYP, A.NÂP, DSP genel merkezkri- ne kitlesel faks çekümesL - 13 martta kitlesel basm toplantısı. -16-17 mart siyasi partilere kitlesel ziya- retier. . - 1 9 mart tarihınde kurumlarda ve kalaba- İık merkezlerde bildin dağıtılması. - 26 Mart 1996 tarihınde kurumlar önünde basın açıklamaları yapüması. - Bu eylemlerin sonuç vermemesi duru- munda 30 Mart 1996 günü bütün illerden An- kara'ya kitlesel yürüyüş yaparak DYP, ANAP ve DSP genel merkezleri önünde sendika ya- sası talebinin yinelenmesi. 3 günde 3 mevsim yaşandı fstanbullular son üç günde üç mevMmi bir arada yaşadılar. Soğuk sonbahar gününden sonra önceki gün açan güneş, sanki bahann müjdecisivdi. Ancak Istanbullular dün sabab uyandıklannda da kışın geri geldiğini gördüler. Gece yansından sonra başlayan yağış sonucu Istanbul'un yüksek semtleri karla kaplandı. Çocuklar, yine parkiarda kartopu oynayarak, kardan adam yaparak neşelendikr. Öğleden sonra hava sıcaklığının yükselmesine karşm meteoroloji vetkiBleri kar yağışının devam edeceğini bildirdiler. Ne>\ Vork'ta da kar kalınlığı 159.5 santimetreye ulaştı. 50 yıl önce kar kalınlığının en çok 158 santimetreye ulaştıgına dikkat çeken NeM York Meteoroloji Müdürlüğü yetkilileri bu yılın tarihe 'en fazla kar y ağışı olan yıl" olarak geçecegini beİirttiler. \etkililer, New Vbrk'ta kış mevsiminin henüz sona ermediğini ve önümüzdeki haftalarda yeni kar fırtınalanmn beklendiğini kaydettiler. (HATİCE TUNCER) TBMM Başkanı 'Azınlıklar dostluk koprusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanı- Mustafa Kalemli, Türki- ye'nin Batı Trakya'dakı Türk azınlığı ile olan bağlanna bü- yük önem verdiğini belirte- rek. azınlıklann Türkiye ile Yunanistan arasında bir dost- luk köprüsü ve gü\en ortamı oluşturacağına inandığını be- lirtti. Kalemli. Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Ku- rulu Başkanı Ahmet Faikoğ- hı, Jskeçe Müftüsü Mehmet Emin Ağa. Gümülcıne Müf- tüsü İbrahim Şerif ve kurulun diğer üyelerini dün TB- MM'de kabul etti. Faikoğlu ziyaretleri sırasında. siyasi, dini ve adli baskılarla İcarşı karşıya bulunduklannı belir- terek şunlan söyledi: "Medeniyetin beşiği olan, her yerde insan hak ve hürri- yetkrine ne kadar saygıh ol- duğunu dile getiren Yunanis- tan, gönül isterdi ki, Batı Türk azınlığını hiçbir hak ve hürriyetten yoksun bırakma- suı ve her gittiğimiz yerde bu- nu dile getirip, Yunan de\ leti- ne teşekkür edeSm." Kalemli, Batı Trakya Türk azınlığının Lozan ve diğer uluslararası anlaşmalarla te- minat altına alınan hak ve hürriyetlerini çağdaş ölçütle- re uygun bir şekilde kullana- bilmelerinin en doğal hakla- n olduğunu söyledi. Öğrenciler velflerinden şikâyetçi •250 ilk ve ortaokul öğrencisi arasında yapılan araştırma, çocuklann aileleriyle ciddi sorunlan olduğunu ortaya jçıkardı. Şikâyetlerin başmda, 'ders çalış' baskısı, hoşgörü ve ilgi azlığı ile üstün kişilerle kıyaslanma yer aldı ANKARA (ANKA) - tlkokul ve ortaokul öğrenci- î lerinin anne-babalanna yönelik yakınmalan arasında, ; ders çalışma konusunda baskı yapılması, gezmeye ve • eve geliş saatlerine fazla kanşılması, hoşgörü ve ilgi ! eksikliği, dayak ve hakaretin ilk sıralarda yer aldığı bil- I dirildi. Ankara'da 250 ilk ve ortaokul öğrencisi arasın- 1 da yapılan araştırmada yalnızca 37 öğrenci aileleriy- ' le ciddi sorunlan bulunmadığını belirtti. ', Ankara Özel Ilkem Lisesi öğretmen ve öğrencile- ; rindenolusanbırgrup 1 l'iilkokul, 119'uortaokullas- ; mındaolmaküzere250öğrenci\e'4 Aiknizinsiziüzen, • intiten, şikâyetçi oJdugunuz davraıuş ve sözleri neler- : dir", "Siz nâsd davranmalannı bekJerduıiz" ve "Bek- lediğiniz, fakat aüenizden göretnediğmiz da\ranışlar nderdir" sorulannı yönelttiler. Anket sonuçlanna gö- re 16öğrenci 'dersçahş'baskısını;, 13 öğrenci gezme- ye, eve geliş saatine kanşılmasını; 13 öğrenci. hoşgö- rü, ilgi, güzel söz ve özgürlük eksikliğini; 12 öğrenci derslerin zayıf olması durumunda, kötü davranılma- sını; 5 öğrenci üstün kişilerle karşılaştınlmayı; en çok şikâyet ettiği konu olarak gösterdi. Ankete katılan 131 ilkokul öğrencisinden 21 'i aileleriyle ciddi sorun olmadığını belirtirken geri kalan 110 öğrenci, yanıt kâ- ğıtlannda ailelerinden şöyle dert yandı: # Annem, bazen şikâyet ettiğiınde beni döver. Bir daha beni dövmemeferini isterim. ı Kötüiüklerimi başkalannın yanındayüzüme vur- maları beni üzer. # Annemle babamın taroşöktan sonra hemen ba- nşmalanıu istiy«rum. # Babam çok sinirli. Benimle çok az oynuyor. Bu hoşuma gitmıyor. # Ben, annemin eve çok geç gelmemesini isrivo- rum. Ankete katılan ortaokul öğrencilerinın yanıt kâğıt- lanndan yansıyan şikâyetler de özetle şöyle: # Demokratik bir ülkede yaşıyoruz. Benim ailem- de de göstermelik demokrasi var. Bazı konularda fik- ri/n ahmyor. Ama sanıyorum ki, bunlar gö'z ardı edili- yor. # Babamın en ufak hatamda bana bağınp çağırma- sından ve bana 'geri zekâfa' dıye hıtap etmesinden hıç hoşlanmıyonım. # Su- veriyonız, ama hemen gidip öğretmene >eya birbirierine söyiüyorlar. # Dertleşmek ıstiyoruz. Dert ortağı olmuyorlar. # Gizli saklımı öğrenmek istiyoriar. Neden diye sorduğumda "Senın lyılığıru düşünüyoruz' diyorlar. Ben bazı adımları atarak tecrübelenmek isriyo- rum. # Ailemm davranışlannda sorun yok, ama ilgi çok az. CUMHURIYETTEN OKURLARA ORHAN ERİNÇ Dönüşümlü Dönem Başladı 24 Aralık milletvekili erken genel seçiminin ardından geçen 70'inci günde ANAYOL'u yaşama geçirecek protokol Sayın Çiller ile Sayın Yılmaz arasında dün törenle imzalandı. Bu sonuca ulaşmak için Sayın Yıl- maz, hükümeti kurma görevini aldıktan sonra 30 gün- lük bir süreçten geçmiş, ANAREFAH'ın kurulmasına da ramak kalmıştı. ANAYOL'un gündeme gelmesinden sonra medya- da izlemeye alıştığımız değerlendirme ve yorumlama başarılanna tanıklığı, geçen hafta da sürdürdük. Once. kuaılacak hükümetin bir reform hükümeti olacağı manşetlerfe duyuruldu. Her hükümetin, TB- MM'ye sunacağı programda, görev süresinde yapa- caklannı biraz da iddialı bir biçimde dile getirmesi, bu- güne kadarki tüm hükümetlerin uyguladığı biryöntem- di. 53'üncü hükümetin de aynı yolu ızlemesi, bu ge- lenek gereği zorunluydu. Önemli olan 12 Eylül sonra- sında açılan TBMM'de programlannı sunan hükümet- lere benzeyip işleri eline yüzüne bulaştırarak sorunla- rı daha da ıçinden çıkılmaz duruma düşürmemesiy- di. Eskiler, birisini normalden fazla övmenin aynı za- manda yerme ve küçümseme sonucu doğurduğunu belırtmiş ve bu yönteme "gulu" demişlerdi. Sıyasal ta- rihimizdeki en tipık örneği de Gazi Ahmet Muhtar Pa- şa'nın kurduğu "büyük kabine" ıdi. Sonu benzeme- sın diyelim ve 12 Mart 1971 ertesinde Nihat Erim'ın kurduğu "reform hükümeti"nüen 25 yıl sonra manşet- lerin yeniden "reform" gördüğünü anımsatalım. Ancak iş bununla kalmadı. Daha ortada koalisyon yok, yumurta yok denecek bir süreçteyken 2000 yılı- nın hesaplan da görülüverdi. ANAYOL'un genel baş- kanlanndan biri. başbakanlık görevini sürdürürken di- ğen, görev süresi bitecek olan Sayın Demirel'den bo- şalacak cumhurtıaşkanlığını üstlenecektı. Parti tem- silcileri, büyük bir sorumluluk anlayışıyla koalisyon koşullannı ve bakanlık paylaşımım bir yana bırakıp başbakanlık ile cumhurbaşkanlığı adaylarını medya- mızın yüksek yeteneğı sayesinde konuşmuş oldular. • ANAP ve DYP arasındaki hükümet kurma çalışma- lannı ve partiler arasındaki pazarlıklar, Türey Köse, Osman Aydoğan, Dürdane Kocaoğlu, Ergün Ak- soy ve Bülent Sanoğlu'nun haberleriyle kamuoyu- na duyuruldu. • Anayasa Mahkemesi'nin PTT'nin T'sinin özelleşti- rilmesinı düzenleyen yasanın, Özelleştirme Yüksek Kurulu ve Özelleştirme Idaresi Başkanlığı'na yetki ve- ren madelerini iptal etmesinin ardından, tüm KİT sa- tışları için aynı kurul ve idareye yetki veren Özelleştir- me Yasası da tartışmaya açıldı. Ankara Haber Müdü- rümuz Doğan Akın, Anayasa Mahkemesi'nin Türk Telekomünıkasyon AŞ'nın özelleştırilmesine ilişkin ya- sadaki yetkileri iptal etmesinin ardından, tüm KİT sa- tışlarının iptal noktasına gelebileceğini kamuoyuna duyurdu. • Çekiç Güç'ün NATO'nun şemsiyesi altına alınması ve terörle mücadeleye de destek vermesi için yurü- tülen çalışmafan Lale Sanibrahimoğlu haberleştirdi. • Üniversite ve Anadolu liselerine hazırlayan ve yıllık cirolan 10 tnlyon lirayı aşan yaklaşık 1300 dershane- nin eğitimde kapladığı yeri Emine Kaplan yazdı. • Üniversite öğrencilerinin harçlan protesto eylemini, Istanbul Haber Servisi'nden ilk günden itibaren Figen Atalay, Günnur llhan, Hülya Topcu, Kerem llgaz ız- ledi. Hatice Tuncer, Kubilay Tüntül fotoğrafladı. Ay- kut Küçükkaya da oğrencilerle bırtikte üniversıtede sabaha dek kalarak 21 saatlik işgalin öyküsünü yaz- dı. • Özürtü çocuklann ailelerinin de desteğe ihtiyacı bu- lunduğunu, Figen Atalay haberleştirdi. • Manisa'da liseli öğrencilere yapılan işkence, çok ki- şinin ruh sağlığına zarar verdi. Insanlık suçunu izleyen büromuz, Manisa Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastane- si'ne tedavi ıçin başvuran Manisalıları haberleştirdi. • Izmir Cumhuriyet Savcısı Okay Gûngör, bir hırsız- lık suçundan ötürü 12 yaşındaki bir çocuğa işkence yapan iki polis hakkında Memurin Muhakematı Yasa- sı'nı dikkate almadan doğrudan dava açtı. Bu önem- li uygulamayı Necati Aygın çiKardı. • Izmir Büromuz F. C. Jessup Ulusfararası Hukuka İliş- kin Farazı Mahkeme Yanşması'na katılacak Dokuzey- lül Üniversitesi ekibini kamuoyuna tanrttı. VVashing- ton'da yapılacak "Deviet destekli terörün ve insan haklan ihlallerinin önlenmesinde ülkelerin sonımlulu- ğu" konulu yanşmaya 5 hukuk öğrencisi katılıyor. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir haf- ta geçirmeniz dileği ve saygılanmızla. Ermeni, Rum, Musevi ve Osmanlı - İslam gruplannın dini ve din dışı müzikörnekkri Cemal Reşit Rey KonserSalonu'ndasergilendi. (Fotograt. DL\ R1M BARAN) Farklı kültürlerşarkdarda buluştuKültür Servisi - Cemal Reşit Rey Konser Salonu, 2 mart 1 cumartesi gecesi hem sanatsal, hem kültürel hem de tarih- sel bakımdan çok büyük önem taşıyan ve son yıllarda ül- kemizde gerçekleştirilen en ilginç İconserlerden bırine ev sahipliği yaptı. •Istanbul'da Müzik, Etkilesun ve Hoşgörü' başlığını ta- şıyan. Ermeni, Rum, Musevi ve Osmanlı/Islam gruplan- nın dini ve din dışı, tek ve çoksesli müzik örneklerinın ser- gılendiği gecede CRR Konser Salonu, tarihsel bir Istanbul konumuna son derece uyan, sanatçısı ve seyircisiyle bü- tünleşen çoksesli, çok kültürlü, çok zengin ve çok renkli bır konser atmosferine tanık oldu. Gönül Paçacı'nın koordinatörlüğünde gerçekleştirilen gecede belge ve bilgilere dayanılarak yapılan açıklamalar ve espriler ışığında, asırlarca 'hoşgörü' kavramıyla iç içe yaşayan Osmanlı Imparatorluğu'nun Balkanlar'dan Mezo- potamya'ya, Kafkaslar'dan Arap yanmadasına dek uzanan geniş coğrafyasında. çok çeşitli İcöken. din ve kültürü bir arada, başanyla, yüzyıllar boyunca yan yana bulunduran modelinın 'müziksel öyküsü' anlatıldı... Sahnede 'mes'lerle ilahiler, klasik musiki ile II. yüz>ıl Bizans halk şarkılanndan örnekler, Ermeni cemaatinin müziğiyle hicaz şarkılar, Ispanya'dan 500 yıl önce göçen Musevilerin şarkılarıyla Istanbul türküleri buluşmuştu. Otantik örneklerin her birinin kendi içine serpiştirilen bir- takım 'esprüer'de geceyi ilginç kılıyordu. Opera sanatçısı (tenor) ve aynı zamanda Fener Rum Patrikhanesı'nde baş mugayin (koro şefi) olan Leonidas Asteris, Haflz Karaca ve Dersaadet Oda Müziği Topluluğu ile birlikte ilk kez Rum asıllı bir klasik Türk müziği bestecisi olan Zahar- yan'ın bir bestesini, Bizans notalanndan transkripsiyonu yapılmış haliyle seslendirdi. Opera sanatçısı Jaklin Çarkçı'nın Ermeni asıllı Türk musikısi bestekân olan Bimen Şen'ın bir eserini seslendi- rirken bugün artık aramızda olmayan Musevi asıllı Türk müziği icracılanndan Isak Algazjnin okuduğu gazel gece- nin hoş sürprizlerinden birisiydi. Günümüz dini müziğinin önemli icracılanndan hafız Kani Karaca da konsere katkı- da bulunan sanatçılar arasında yer alıyordu. Geceye katı- lan ve farklı din ve mezhebi temsil eden sanatçılann bir ara- da 'İstanbuJ şartalan'nı seslendirmesi ise kültürel mozaiği oluşturan ilginç bir tabloyu gözler önüne seriyordu. biztam L0KMAN HEKIM SAGLIK VAKFI Levent Tel (0212)264 07 40 278 95 36 Faks :(0212)278 70 62 Gebze Tel (0262)74419 09 744 44 83 Faks : (0262)744 44 82 BİZ insanlann bedenen, ruhen sağlıklı bir yaşam hakkı olduğuna inanıyoruz. Herkesin cinsiyeti, dili, dini, ırkı, statüsü ve ekonomik gücüne bakılmaksızın bu haktan en etkin şekilde yararlanması gerektiğini düşünüyoruz. Tam 10 yıldır Gebze Beylıkbağı nda "nitelikli sağlık hizmeti"nin hakkını vererek, yüzbinlerce dargelirlinin sağlık sorunlarını çözüyoruz. Ücretsiz tedavi edilen hasta sayısının 10 yılda 50.000'e yaklaştığını görüyor; düşünce ve uygulamalarımızda ısrar ediyoruz.1986 yılında 3 idealist hekimle başlayan bu proje, 10 yılda 37 hekim, 1 hastane ve 1 polikliniğe ulaştı. Biz bu projeye gönül verdik; bir yaşam tarzı oluşturduk; y ü r ü t e c e ğ i z ! Gebze Beylikbağf'nda başlayan "herkese nitelikli sağlık hizmeti" projemiz ilginizle büyüyecek, desteğinizle genişleyecek. Biz 10. yılımızda da sabit fikirliyiz. Dostlar, ya siz?