07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26MART1996SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Nurettin Sözen, RP'li Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 2 yıllık çalışmasını değerlendirdi 'Belediyede siyasi kadrolaşma var'Istanbul Haber Servisi - RP'li tstanbul Büyükşehir Beledıyesı yönetıminın iki yıl- fik çalışmasını değerlendiren. eskı Büv ük- şehir Beledıyesı Başkanı Nurettin Sözen, belediyede büyük çapta "siyasi kadrolaş- ma"yaşandığını sövledı. Kendısımn baş- kanlık yaptığı dönemde bır tek kışivı dahi işten çıkarmadıgını savunan Sözen. "çalı- şanlann bazüannı resen emekliye ayırdı- far. 29 jil siciü pekiv i olanlara 30. j ıl sıfir ve- rerek sicillerini bozdular" dedı. Sözen. ba- ğış alınan kaçak ınşaatlann ise görmezlik- ten gelındığını ılerı sürdü. Istanbul Büyükşehir Beledıye Meclisi DSP Grup Başkanvekilı Hasan Karaoğlu. beledıvenın halkın menfaatlerıyle özdeş bir hizmet yaptığını sövlememn mümkün ölmadığını belirterek. RP'nın. partızanlı- ğınenbüyûkömeklerını verel yönetimler- deverdığinı söviedı. Personel arasında bü- yük bir kıvım va^andıâmı ıddıa eden Ha- san Karaoğlu. "Belediyedeki kadrolaşma- yı. ellerinden gelen her türlü olanağı kulla- narak »apfılar \e yapmava da devam edi- vorlar"dedı. Karaoğlu. Florya'dakı kamu- ya aıt tesıslerın. RP'li \e onun yan kuru- luşlan olan leşkılatların mısafirhanesi ola- rak kullanıldığını iddıaeftı. 27 Mart 1994 yerel seçimlerinde lstan- bul Büvükşehir Belediyesı ve birçok çev- re belediyedeyönetimegelen RP'nin ıki yı- • Belediye için kendi dönemlerinde kurulan "Önce İnsan Vakfı"na. belediye ile doğrudan ilişkisi olanlardan bağış kabul etmediklerini anlatan Sözen, yeni dönemde söz konusu vakfa, özeilikle kaçak inşaatlardan bağış alındığı yolunda çok sayıda duyum aldığını açıkladı. lını. eski Büv ükşehır Belediye Başkanı Sö- zen. DSP ve ANAP yetkilıle'rı değerlerlen- dırdi. RP yönetimi kendı anlavışını önce Büyükşehir Belediyesi'nin santralında "İyi günler" yerine "Hayırü günler" diverek başlattı. Bu değişikliği yine Büyükşehir Belediyesi'nde 3 adet olmak üzere. Bele- diyeye bağlı her kuruluşa birer mescit aç- ma yarışıyla sürdürdü. llk bir yıl içınde basını sık sık eleştıren Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tavyip Erdoğan. s,on zamanlarda bundan vazgeçtı. Eskı Istanbul Büyükşehır Bele- diyesı Başkanı Nurettin Sözen. kendısının başlatmış olduğu pek çok büyük projeyı >enı başkan Tayyıp Erdoğan'm devam et- tırdiğini belirterek Büyükşehir Beledıyesi ve y an kuruluşlannda büy ük bır sıyası kad- rolaşma yaşandığına dıkkat çekti. Bu kar- dolaşmay ı son derece sakıncalı bulduğunu söyleyen Sözen. şöyle de\am etti: -Çok sayıda insanı işten çıkardılar. Onun karşısında bol miktarda kendi siyasi görüş- lerine uygun insanlar aldılar. iETT'de İS- Kİ'de ve diğer kumluşlarda. Bu kadrolaş- ma tamamen siyasidir. Ben de başkanlık yaprım. ama bir tek insanı işten çıkarma- dım. Hergelen başkanın kendi siyasi göriis- lerine uygun insan alnıası olmaz. Hatta ba- zılannı resen emekliyeayırdılar. 29 \ıl sici- li pekiyi olanlann 30"uncu yıl sıfir vererek sicillerini bozdular." KendiMnın ba^latmış olduğu birçok pro- jenın de\am ettirıliyor olmaMndan mem- nuniyet duyduğunu belirten Sözen. "Bun- lann devam ettiriliyor olmasından nıem- nuniyet du>anm. Devam ettirilmemesi de zaten söz konusu olamazdı. Çünkü bunlar İstanbul'un yaşamsal konulandır" dedı. Tramvayla ılgilı çahşmaların çok yavaş ılerlemesinden. yenı yönetımın bu konuda pek fazla bır şey yapınamasmdan yakınan Sözen. kredısı kendi dönemlerinde sağla- nan çöp projesının devam ettırılmesinın memnunluk \erıcı olduğunu söyledı. Doğalgazın bütün projesının kendı dö- nemlerinde tamamljndıgını, 190 bin abo- ne>le venı yönetıme de\rettiklerıni. yenı yönetımın bu konuda yaptığı çalışmanın abone ->ay ısını arttırmak olduğunu \ urgu- layan Sözen. bu konuda daşudeğerlendir- meyı >aptı: "Bizim projelerimiz İstanbul için elzem olan projelerdi. Bir doğalgaz pro- jesi. bir Istranca Dereleri projesi. lOOyıllık özlem olan metro projesi. Bunlann devam ettiriliyor olmasından mcmnıunluk duyu- yorum. Ama si/.in dosyamzda. sizin prog- ramıııı/da ne gibi projeler var. Onu acın bakalım. Ben şu ana kadar bir şe> göreme- dim." ErdoğarTa eleştiri İETT ıçın 0 kılometre 1650 tane otobüs aldıklarını. bunlann ıçerisindeyeralançift katlı otobüslerın, Kara>olları Yönetmeli- gfnde belırtilen standartlardan 15 santım daha > üksek olduğu içın. genel müdür da- hıl 16 İETT görevhsınin yenı yönetim ta- rafından yargıya gönderiİmesinı eleştiren Sözen. bu konuda şunları söyledı: "Gerçi \argıj a gönderilenler geçenlerde beraat et- tiler. ama bu nasıl bir anlay ış'.' Hatta yargı- \agöndermegerekçesindeotobüslerinpla- kası/ olduğu da belirtilhor. O zaman sen de calıştırma. İnsanlar karda kışta duraklar- da bekierken otobüsler garajlarda çürü- me>e bırakılamazdı. Şimdi ben di\orum ki biz 1650 otobüs aldık. Siz de bunun iizeri- ne 1651 otobüs alın o zaman bizim yaptığı- nıı/ı aşmış olursunuz. Ben 5 bin kıİometre su bonısu dösedim. Kendisi de en a/ından 5 bin bir kilometre döşesin. Var olan geliş- melere göre bunun iki üç katının \apılma- sı lazım. Ama ben bundan vazgeçtîm, beş bin bir kilometre döşesin." Çalışmalar konusunda sonuçta halkın karar vereceğıni, Tayyip Erdoğan'ın yol- suzluklar ve suiistimaller konusunda ge- nelieme yapmasının yanlış olduğunu belir- ten Sözen. 32 bin kişınin çalıştıgı bir \er- de bazı olaylann yaşanmasının kaçınıimaz olduğunu vurguladı. Bu konuda. başkanın nasıl bir tutum ta- kındıgının önemlı olduğunu. İSKİ olayın- da konunun araştınlması içın kendisinın müfertış ıstedığinı anlatan Sözen."Bu tiir konularda genelleme yapmak yanlıştır. Ben de o zaman bu tür ola> lann en çok bu dö- nemde olduğunu sö\İerim. Önemli olan başkanın tutumudur" diye konuştu. Kaçak inşaatlardan bağış Belediye ıçın kendı dönemlerinde kuru- lan "Önce İnsan Vakfi"na, belediye ile doğ- rudan ilişkisi olanlardan bagış kabul etme- diklerini anlatan Sözen. yeni dönemde söz konusu vakfa. özellikle kaçak ınşaatlardan bağış alındığı yolunda çok sa>ıda duyum aldığını açıkladı. Böylelikle kaçak yapıla- rabiranlamdaafçıkanldığını savunan Sö- zen. "Tabr bunun bir resmiyeti yok, ama görmezlikten geliniyor'"dedi. Belediyede taşeronlasma SUSER'in işini 3 ayn fîrma yapıyor • tstanbul: Topkapı. Beyoğlu ve Anadolu Yakası olmak üzere üç bölgeye ayrıldı ve SUSER'in yaptığı sayaç okuma, fatura dağıtma, açma-kapama. yüksek tüketim birimindeki işlemleri şimdi taşeron şirketler yapıyor. GÜNMR tLHAN SUSERAŞ - yi"İSKİ,as- li işini başka bir şirkete yap- tıramaz" gerekçesiyle ka- patan RP'li yöneticiler. aynı işleri. aralannda RP içinde- ki etkinliğiyle tanınan Al- bayraklar'a ait Sistem AŞ'nin de bulundugu 3 ta- şeron şirkete ihale etti. Tes- Iş 5 Nolu Şube Başkanı Şe- nol AJtunsoy. taşeron şirket- lerin işçilerine reel olarak SUSER işçisine \erilen üc- retin dötte biri kadar iicret ödediklerinı belirterek "İS- Kt, taşeron şirketlere her okunan sayaç için ? bin li- ra ödüyor. Bu paranın sa- dece 1500 lirası işçiye veri- liyor. Aradaki para. taşe- ron firmanın kasasına gi- rivor" dedi. Belediyelerde yaygınla- şan taşeron uygulamasının en çarpıcı örnegini RP'li Büyükşehir Belediyesi gös- terdi. SUSER AŞ'yi. ağus- tos ayında Içişlen Bakanlı- ğı'na bağlı bakanlık müfet- tişlerinin hazırladığı rapor \e Lstanbul Valiliğı'nin "ge- reğinin>apümasrnı isteyen yazısının ardından Agustos 1994'tekapattı. 1200Tşçide kapının önüne konuldu. Ge- rekçe. "SUSER Su Servisi Ticaret AŞ'nin İSKİ'nin gö- rev alanına giren işleri >ürü- tüyor olması. bu işlerin İS- Kl'ye devredUmesi hatinde ise SUSER'in işsiz kalma-sı". Ancak İSKİ Genel Müdü- rü Yeysel Eroğlu. aradan al- tı ay geçmeden SLSER'in yaptığı işlenn "taşeron şir- ketlere devredileceği m üjde- sini" \erdi. Istanbul. Topkapı. Be- yoğlu \e Anadolu Yakası ol- mak üzere üç bölgeye aynl- dı \e SUSER'in yaptığı. sa- yaç okuma. fatura dağıtma. açma-kapama. yüksek tüke- tim birimindeki işlemleri şimdi taşeron şirketler yapı- yor. İstanbul'un Topkapı böl- gesindeki lSKt'\e ait işler, RP içindeki etkinlikleriyle tanınan Albayraklar'a ait Sistem AŞ'ye ihale edildi. SİSTEM AŞ ayrıca bu böl- gedeki sayaç deSiştirme işi- ni de aldı. Beyoelu Bölgesi. BİLTAÇ AŞ : >e"de\redılir- ken Anadolu Yakası'ndaki işler ise ELSAN Elektronik Sanayii Mamülleri Pazarla- ma AŞ'ye \erildi. İSKİ. "yüksek tüketim" birimindeki sayaç okuma, açma-kapama. fatura gön- derme işlerini ise tıpkı SU- SER gibı belediye ortakhğı olan BELBİM isimli şirke- te. tankerle su dağıtma işini is/e Hamidıv e Sulan' na dev- retti. SUSER işçilerinin üyesi b\ılunduğu Tes-İş Sendikası 5 Nolu Şube'nin başkanı Şt?nol Altunso\. RP'lilerin SLSER'ı kapatarak *"bir taşla birc<en çok kuş \ urduk- lannı" s.öyledi. Altunsoy. S USER'ı kapatan RP'lilerin bir yandan bu şirkette çalı- şan demokrat işçilerden ""kurtulduklannı" bir yan- dan ise kendi yandaşlanna iş olanağı sağladıklarını söy- ledi. "Emekten yana görün- me>e çalışan RP'lilerin as- lında diğerlerinden hiçbir farkı yok" dıyen Altunsoy. RP'lilerin sendikalı 1200 SUSER işçisini atarken şimdi bu işleri sendikasız. güvencesiz ve SUSER'de ödenen ücretin yaklaşık dörtte birini ödeyerek yap- tırdığını kaydetti. Altunsoy şunlan söyledi: "Örneğin Elsan isimli ta- şeron şirkette bir işçiye, her okuduğu sayaç başına 1500 lira ödeniyor. Fatura teslim etme karşılığı ise 1250 lira. İSKİ'nin her okunan sayaca karşıhk ödediği para ? bin lira. fatura başına ödediği para ise 4 bin lira. Bir işçi günde ortalama 300 savaç oku>abilir. ^ani taşeron işçi- sinin bir ayda alacağı azami para 12 mihondur. Ancak okuma konusunda sınııia- malar \ar ve bir işçinin eline ay da 9-10 milyon lira arasın- da para geçiyor. SUSER iş- çisinin iki >ıl önce aldığı iic- ret, günlük 500 bin liraydı. Yanj bugün. bir taşeron işçi- sinin aldığı ücret. reel olarak SUSER işçisinin aldığı üc- rettin dörtte biri kadar. 'E- mek yanlısı'RP'liler taşe- ronlaşmanın her türlü ni- metlerinden yararlanıyor- lar." Refah Partili beledi>eyönetimlerisadeceİstanbul'dayaklaşık3 bin 700işçinin işineson\erdi. (Fotoğraf: CUMHURh'ET) RP'libelediyelerişçiçikartma rekortmeni İstanbul Haber Servisi - Siyasal etkilenmelere en açık işyerleri arasında yer alan belediyelerde vönetim değişiklığinin faturasını yine işçiler ödedi. Yerel seçimlerin ardından geçen iki yıl içinde tüm Türkiye'de yaklaşık 16 bin işçinin işine son verildi. RP'lilerin yönetiminde bulundugu belediyeler. işçi çıkarmada 5 bin 360 işçiv le "rekor kırarken" RP'li belediye yönetimleri sadece İstanbul'da yaklaşık 3 bin 700 işçinin işine son verdi. Yerel seçimlerin ardından geçen iki yıl içinde belediyeler. yönetimlerine gelen kadroların siyasal egilimine göre yeniden biçimlendi. Bu biçimlenişin acısını ise işçiler çekti. Belediyelerde. emekliliğe zorlanarak. yıllar önce açılmış sınavlan "usulsüzlük" gerekçesiyle iptal ederek. işyeri kapatarak. hiç yöntem kalmazsa ihbar \e kıdem tazminatlannı ödeverek bimerce işçinin işine son verildi. Belediyeler arasında "bu önemli çabşmayr en yoğun sürdüren RP'li belediyeler oldu. RP'li belediveler başta büyiik kentler olmak üzere pek çok kentte kendilerinden önceki dönemlerde alınmış işçilerin işlerine son verdiler. İstanbul'da Büyükşehir Belediyesi ve yan kuruluşlanndan bugüne dek yaklaşık 3 bin 700 işçi çıkanldı. Son iki yıl belediye ortaklığı olan İSTON ve İSBAK'taki 133 işçinin işine son verildi. Belediye-Iş ve Genel- İş Sendikası'ndan alınan verilere göre işçi çıkaran bazı RP'li belediyeler ve işlerine son verdikleri işçi sayılan şöyle. "Pendik Belediyesi. 234 işçi: Gebze Belediyesi. 720 işçi ve memur: Csküdar Belediyesi. 78 işçi: Altındağ Beledivesi. 174 işçi: Sincan Belediyesi. 719 işçi: Siirt Belediyesi. 204 işçi; Van Beledivesi 281 işçi." Sonbiryıl içinde İSKİ'den yaklaşık 1000 işçiyi, zorla emeküye ayırarak ve istifaya zorlayarak işlerine son veren RP'lilerin son "icraatı" ise üç yıl önce açılan sınavı "usülsüz" bularak 69 şoförün işlerine son vermeleri. RP'lilerden sonra en fazla işçi çıkaranlar ise ANAP'lı belediyeler. ANAP'lılar. belediyelerdeki iki yıllık iktidarlan boyunca 4 bin 950 işçiyi işten çıkardılar. ANAP'lı belediyelerin rekorunu ise 1000 işçinin işine son vererek Mersin Belediyesi kırdı. Bunu 270 işçi ile Eminönü Belediyesi. 219 işçi çıkararak İskenderun Belediyesi. 200 işçiyle de Adana Yüreğir Belediyesi izledi. RP ve ANAP'tan sonra, en fazla çalışanının işine son veren belediyeler partilerine cöre şöyle: "MHP. 2704 işçi; D\ P, 1650 işçi; CHP. 910 işçi; DSP. 500 işçi; DP'li ve bağımsızlann vönetimde bulundugu belediyelerden ise toplam 230 işçi işten çıkanJdı." D S P ' n i n d e ğ e r l e n d i r m e s i Florya kamplan Milli Görüş'ün İstanbul Haber Servisi- Istanbul Büyükşehir Belediye Meclisi DSP Grup Başkanvekilı Hasan Karaoğlu -RP'lilerin partizanhğın en bü>iikör- nekieriniyerel>önetimlerdeverdikle- rini" öne sürdü. Üniversıte öğrenci- lenne verilen kredı konusunda bıle bunun en somut bır şekılde yaşandı- ğını belirten Hasan Karaoğlu. kredi v erilmesı olav ını bir v urttaş olarak gi- dip yennde izlediğinı söyledi. Karaoğlu. ızlenıminı şöv le aktardı: "Milli Gençlik \akfi elemanlannın kredi alnıaya gelen öğrencileri nasıl kapmava çaltştıklannı gördüm. Alı- yorlar öğrenciyi görürüp kayit >aptı- morlar \e orada bir işaret ko>Ti\-or- lar. Daha sonra da o işaret doğrultu- sunda o kişi krediyi hemen alıyor. Bu- nu iztedik." Reklam panolan ihalesinin, ihale- den 22 gün önce kurulmuş olan bır firmaya venldığinı. bu konuyu mec- lis toplatısında gündeme getirerek bu firma kuruculannın ısımlerini özel- likle söylediğını behrten Karaoğlu. "Tarikatçılann ağıriıkta olduğu bir firma" dedı. Büyüşehır Beledıye bi- nasının hemen yanında camiler bu- lunmasına karşın. yeni vönetımin be- lediye ıçerisine 3 tane mescit açtığı- nı, personelde büyük bir kıyım yapıl- dığını. belediveye çok sayıda sivil plakalı araç kiralandıgını. bu araçla- nn hangı fırmadan kaç paraya kira- landıgını sormalanna karşın kendıle- rine bır cevap venlmediğını anlatan Karaoğlu. diğer uygulamalaraılışkin şunlan söyledi: "Florya'da kamplar vardı. Buradaki kamplar Milli Genç- lik teşkilatının ve Türkive'nin çeşitli bölgelerinden gelenler burada çeşitli egitinıe tabi rutuluvor. Burası kamu- nun malıdır. Böyle bir uygulamanın vasal olmayacağı konusunda meclis önergelerimiz vardır. Ama bizim bu önergelerimiz hiçbir zaman dikkate alınnıadı. Şu anda Güneş motellerin- de birkaç tane Uok. o insanlara tah- sis edilmiş durumda. Yaz a\ larında pek çok dargelirli İstanbullunun yararlandığı Güneş Plajı. gerekçe gösterilmeksizin kapatildı. Ayrıca 1995 araiık avında. Ada'daki Yö- rükali Plajı'nı. eğitim semineri ya- pılacağı gerekçesiv le kapattılar." RP'hlenn ıktidarda olduğu ilçebe- lediyelerine Büyükşehir Belediyesi'- nin çok büyük ımkânlarının seferber edildığini anlatan DSP'li Karaoğlu. buna örnek olarak ISFALT ve IS- TAS ın hizmet alanlan ile "imar" ko- nusunda ılçebelediyelerinin işlemle- nni. meclise doğru dürüst bilgi ver- meden teklif karar olarak çikarmala- rını gösterdı. Karaoğlu. " Dikkat ederseniz be- lediyelerde fahri elemanlar çalışır. Fahri elemanların maaşları. ken- dilerinin >an kuruluşları olan Mil- li Gençlik V'akfı'ndan karşılanıvor. Milli Gençlik N'akfı'ndan karşıla- nan bütün bu paralar da \asal ol- mavan inşaatlardan makbuz karşı- lığı bağışla alınmaktadır. Bana gö- re. imarı ıslah etmek değil. kaçak yapılaşmavı teşvik anlamında bir uvgulamaİarı var." DYP'nin değerlendirmesi Komisyonlar RP'nin elinde DYP'li İstanbul Büyükşehir Beledi>e Meclisi Grup Başkanvekili ve Beşiktaş Belediyesi Başkan Yardımcısı Namık Kemal Bilge ise çalışmalarla ilgili gerçek değerlendirmenin bu yıl olacağını söyledi. İlk yıl Meclis'teki bütün komisyonlann muhalefet partilerinin elinde olduğunu, ikinci yıl ise komisyonlan RP ve ANAP'lılann aralannda paylaştığını anlatan Namık Kemal Bilge, "Şimdi bütün komisyonlar RP'nin elinde. Komisyonlann iyi çaüşmaması nedeniyle birçok dosyanın beklediğieleştirisi yapılıvordu. Bu yıl ne olacağını göreceğiz" dedi. DYP grubu olarak yapılan bir çalışma varsa onun için teşekkür etmenin ilkeleri olduğunu. hizmette kıskançlık olamayacağını savunan Bilge. su konusunda gösterilen performansın İSKİ'nin iyi çalıştığını gösterdiğini söyledi. A N A P ' ı n d e ğ e r l e n d i r m e s i Yurttaşm belediye notu 'nötr' İstanbul Haber Servisi - Istan- bul Büvükşehir Belediyesi'nin 2 \ ıliık çalışmasını değerlendiren ANAP Meclis Grup Başkanvekili ve Avcılar Belediye Başkanı Tahsin Salihoğlu. RP'li yöneticiler için yurttaşın notunun "nötr" olduğunu belirtirken DSP Meclis Grup Baş- kanvekili Hasan Karaoğlu. RP'li vöneticileri partizanlık vapmakla cleştirdi. DYP'h Grup Başkanvekili Na- mık Kemal Bilge ise Büyükşehir Be- lediyesi'nin çalışmalarıvla ilgili gerçek değerlendirmenin bu yıl so- nunda yapılabileceğini belirtti. Muhalefet partileri içerisinde en çok üyeye sahip ANAP grubu adı- na değerlendirme yapan Tahsin Sa- lihoğlu. Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan ve onun altındaki kadrola- n ayrı ayn kefelere koyuyor. "Tayyip Erdoğan'la ilgili şu ana kadarki şahsıyla ilgili kanaatim dü- rüst birisi"di)en Salihoğlu. "Ama ekibinde şunu görüyorum: \aatleri veya verdikleri görünüm dogrultu- sunda icraatlan yok" dedi. Erdo- ğanın. Sözen ve Dalan'dan kalan projelenn devamını sağlamasının Istanbul halkının yaranna olduğunu belirten Salihoğlu. şöyle dedi: "Siyasi bir tavır içerisine girerek "Bunu ben yaparsam o yaptı olur" şeklinde da> ranmaması iyi bir hare- ket." Yapılan işlerde reklama çok ağırlık verdiklerinı belirten Salihoğ- lu. vaptıklan işleri "Allah nzası için yaptıklarım" savunarak "Sijasi çı- kan doğrulrusunda harcamaya hak- kı yok. Nedir bunlar? Çok sık açılış- lar. törenler" dedi. ANAP'lı Tahsin Salihoğlu. RP'li beledivenın ıki yıl içinde "Şuşu iş- leriyaptı" denilecek büyük projele- ri oİmadığını. ancak vatandaş ara- sında hiçbir şey vapmadığmı veya şaibesi de ölmadığını kaydederek değerlendirmesini şöv le özetledi: "Yann seçim olsa belki oyunu mu- hafazaedebilir. Ama "İyi ki bu insa- nı seçtik' takdiri de. şaibesi de yok. Şu anda nötr. Bir yıl içinde daha, in- sanları cezbedici büyük projelere başlamazsa büyük projeler varata- mazsa onun için başan grafiği yük- selmez. Çünkü biryıl sonra dûşüne- ceği projelerin, başlama noktası bir v ıl daha sonra gelir ki o işler de se- çim yatınmı olarak kabul edilir." Büyükşehir Belediyesı'ne ait ar- saların satıldığına ilişkin duyumla- rı olduğunu. ama emin olmadan "Şunlarsatıldı r> demeyeceğini anla- tan Salihoğlu. su ile ilgili çalışma- lann iyi gittiğini söyledi. Su fiyatının döviz kuru gibi sü- rekli zamlanmasının adil bir durum ölmadığını vurgulayan Salihoğlu. " Böyle giderse benzin fiyatına su içe- ceğiz. Zaten musluktan akan suyu içemiyoruz. Artık İstanbul'daki su, kullanma suyudur. içme suyu değiT dedı. ARAYIS TOKTAMIŞ ATEŞ Gösteriş Merakı Başbakan Mesut Yılmaz'ın kimi jestleri çok hoşu- ma gidiyor. Makam arabası saltanatına son vermeye yönelik kimi davranışları, o saçma sapan "başba- kanlık forsunu" iptal etmesi, "koruma" ve "korun- ma" endişesinden çok. "fiyaka yapma" ve kompleks tatmin etmeye yönelik gibi görünen "escortlann" azaltılması, şoföründen kırmızı ışıklarda durmasını is- temesi... Doğrusu böyle şeylere ihtiyacım varmış. Zira son on beş yıldır öylesine görgüsüzlükler yaşadık ve öy- lesine sinirlendik ki kimi devlet adamlarının "normal" davranışlanna bile sevinir olduk. "Yapılması gereke- ni" yapana madalya verecek durumlara girdik. Vatan- daşa zorluk çıkarmayan, güler yüz gösteren memu- run heykeli dikilecek neredeyse. Her şey öylesine ait üst edildi. Bu işler, kimilerinin hâlâ "özlediklerini" dile getire- rek beni çıldırttıkları Turgut Özal'la başladı. Kimi kö- şe yazarlarının, kendilerini altta, yanı sökülmüş pija- ma ve üstte de atletle karşıladığı için "mutevazı" ve "halkçı"olarak değerlendirdikleri Turgut Özal, devle- tin, yani "halkın kesesinden" öyle bir gösteriş harca- masına girişti ki o günlerden kalan pislikler hâlâ te- mizlenemiyor. Hele cumhurbaşkanlığı döneminde ortaya çıkardı- ğı alışkanlıklar, kimi boyutlarıyla bugün de süruyor. Tüm aile bireylerine ayn ayn lüks arabalar ve çok sa- yıda koruma tahsis edilmesi vb gibi. Örneğin Özal başbakanken başbakanlık için bir uçak alınmıştı. Ar- dından başkaları da alındı. Sonra cumhurbaşkanı olunca, o uçak "cumhurbaşkanlığının" uçağı olmuş- tu. Ama Özal'ın dilinde ve anlayışında, o uçakların tü- mü "benim uçağım" olarak değerlendiriliyordu. Özal ailesinin tüm bireylerinin devlet tarafından "tahsis edilen" çok sayıda arabaları vardı. Etrafların- da korumalar, arkalarında "magazin basını" diye ken- dilerine bir de srfat yakıştıran, ne idüğü belirsiz bir ga- zeteci "güruhu", bir eğlence yerinden bır başka eğ- lence yerine dolaşır dururlardı. Biz de kimi "cıddi ga- zete" olmaya çalışan gazetelerde bunları okurduk. 12 Eylül öncesinde Çankaya'da uzun bır süre Fah- ri Korutürk oturdu. Emekli bir amiraldi. Ve bir cum- hurbaşkanının nasıl davranması gerekiyorsa, öyle davranırdı. Eşi Emel Korutürk'ü ünlü bir ressam ol- duğu için tanırdık. Ve iki oğlu olduğunu duyardık. Ge- çenlerde, o günlerde Çankaya'da görev yapmış olan emekli bir memurdan, Korutürk'ün bir de kızı oldu- ğunu öğrendim. Hiç duymamıştım. Gene aynı memurun anlattığına göre Korutürk'ün çocukları, kamu araçlarıyla okullanna gıder gelirler- miş veözel günler dışında Korutürk'ün sofrası, emek- li bir paşanın sofrasından farkh değilmiş. Aynen Is- met Paşa'nın sofrası gibi. Tanrım, ne günlerden ne günlere geldik. Koru- türk'ün ardından, gene emekli bir paşa olan Cevdet Sunay, cumhurbaşkanı olmuştu. Geçerken yolların kesilmesi ve kalabalık eskortla gitme huyları o dö- nemde başladı. Bizler de hababam fıkra üretirdik. Fakat gelenler, Sunay'ı da arattılar. Kenan Evren, eşi vefat edene kadar (diğer olum- suzluklar bir yana) ciddi bir cumhurbaşkanı izlenimi- ni uyandırdı. Fakat eşinin vefatından sonra o da işi cıvıttı. Kimi şarkıcıların Çankaya maceralarınt, kulak- tan kulağa dinlerdik. Ve Özal. Özal hepsini arattı. O günlere kadar Tür- kiye böyle şeyler yaşamamıştı. Dudaklarımız uçuk- lardı. Özal'ın sayın eşinin şimdilerde eski neşesine ka- vuştuğunu görüyoruz. Bir de hayırlı bir izdivaç yapar- larsa, o zaman "dörtbaşı mamur" bir iş yapmış olur- lar... Özallar öylesine bir ikbal sürüyorlardı ki Çanka- ya'dan indikten sonra da bu "e/ kesesi" tüketimi de- vam etti. Kendilerine tahsis edilen arabalar, geri alın- dığında çok üzülmüşlerdi. Küçük oğullannın askerii- ğini nasıl yapacağını da hâlâ merak ediyorum... Özallar'ın bu tavnnı, Sayın Tansu Çiller sürdürü- yor. Çankaya'ya belli bir ağırlık gelmesine karşın, Tan- su Çiller (hemen her konuda olduğu gibi) Özal'ın yo- lunda. Zaten yukarıda yazdıklarımı aklıma getiren de Sayın Çiller'in tükenmeyen gösteriş merakı oldu. Geçen cuma günü evime gidiyordum. Fındıkzade kavşağına yaklaştığımızda. tüm yolların kesildiğini gördüm. "Acaba kim ge//yor"diye düşünürken bak- tık ki gelen, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller. Önde escort, arkada escort... Düdüklerini öttüre, öttüre ge- liyoıiar. Hatta ambulansları bile eksik değil... Benim bu işe aklım ermedi. Zira Tansu Hanım ne- tice olarak bir "eski" başbakan. Bu fiyaka ne oluyor? Aynı zamanda "müstakbelbaşbakan" desek. acele- ye gerek yok. Beklesin, başbakan olduğunda yolları kapattırsın ve bizi o zaman rahatsız etsin. Şimdiden ne oluyor? iktidar ortağı bir partinin genel başkanı olarak dü- şünsek, gene de böylesi şamataya hakkı yok. Mane- vi ortak Ecevit, hiç böyle şeyler yapıyor mu?.. Gösteriş merakı ya da hastalığına kapılan insan pek "iflah olmuyor." Ve bu nedenle ne denli antipa- tik ve gülünç olduğunu görmüyor. Oysa ki bugün is- yan ettirdikleri insanlardan, yann oy ısteyecekler. Ne yüzle?.. 1997 Havaoyunları hazarlıklan yoğunlaştı (Cumhuri>et Bürosu) - ilkı 1997 vılında Türkiye'de yapılacak Ülusla- rarası Havaovunlan'na >öne- lık hazırlıklar yoğunlaştınldı. Olimpiyat nitelığinde önem- li bir sporetkinliği olarak de- ğerlendirılen Lluslararası Havaoyunları çerçevesinde 17 dalda yanşma düzenlene- ceği bildinldı. Yarışmalann. hava rallisi, paraşüt formas- yonları. hava sörfü. model uçak. akrobasi. balon. yelken kanat. planör ve helikopter ana dallarında vapılacağı kaydedildı. Türk Hava Kurumu Basın- Yayın Halkla ilişkilerMüdü- rü Jülide Gülizar. Uluslara- rası Havaoyunlannın ılkinin Türkiye'de yapılmasının. ül- kenın tanıtımı açısından bü- vük bir fırsat olduğunu »öv- îedi. Lluslararası Havacılık Federasyonu'nun (FAI) ya- nşmalann Türkiye'de vapıl- ması yönünde koyduğu tav nn büyük bir onur olduğunu be- lirten Gülizar, şugörüşlerı dı- legetırdi: "Fransa ve Yunanistan da- ha önce etkinliğe talip olmuş. ancak organizasyonun getir- digi büyük >ükün alnndan kaikamavarakçekilmişti. Da- ha sonra Türkiye talip oldu. FAl'nın Antalva'da vapılan 87. genel kurulunda. Türki- ve'nin gösterdiği performans vetkilileri büvülemişti. Türk Hava Kurumu Başkanı Atil- laTaçov 'un Baikan Havacılık Birliği'nin de başkanı olması, Türkiye'nin havacılık külrii- ründeki köklü birikimi.etkin- liğin Türkive'de vapılmasına neden oldu." Gülizar. 1? dalda vapıla- cak varışmalann 8 ayrı mer- kezde gerçekleşeceğinı kay- detti. Gülizar. lstanbul Sa- mandıra. Ankara Gölbaşı. Iz- mir Efes. Eskışehır inönü. Denızlı Honaz Dağı. Kapa- dokva ve Avdın'da vapılacak varışmalarda. havaalanları- nın gereklı altyapıya sahıp ol- duğunu vurguladı. Etkinlikler çerçevesinde 1. Havaoyunları Organızasyo- nu Merkezi ve Danışma Ko- mıtesı kurulduğunu. FAl'nın isteğı doğrultubunda da ça- lışma takv ımı oluşturuldıığu- nu bildıren Gülizar. 12-21 Eylül I997"de yapılacak ya- rışmalarönce>ınde2S Ağus- tos 1996'da birprova vapıla- caöını bö\ledı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle