Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26MART1996SALI OLAYLAR VE GORUŞLER Gençlik'le Cumhuriyet Savcılan.. BAHİR M. ERURETEN T ürk devriminin ve onun ürünü olan anayasal düze- nin sürekliliği, iki sivil giiç'ün koruma ve kollama- sına emanet edilmiştir. Bunlardan birincisi. Türk Gençliği'nın kararlı etkinliği. öbüriiyse. dev letın hukuksal >aptırım gücünü tem- sil eden C. Saveılıkları'dır Gençligın toplumsal alandaki gücü. dev rimın Halkçılık ilkesinden kaynakla- nır. Halkçılık. Atatürk'ün devrim süreci içinde etkin olarak yaşama geçirdiği, dtfirimcı. >urtsever gençliğin bilinçli oluşurmjna katkı sağlayan. en kapsamlı MV il toplumörgütünün dinamiğidır. Ata- türk bu kapsamlı örgütü "TürkGençü- ği" olarak tanımlanır. Gerçekten de. Atatürk'ün vaşama ge- çırdiûi dev rimlerin ilk belgesi. 13 Eylül 1 920günlü-HalkçılıkProgramrdır Bu proiiramı kendisi hazırlamış. 18 Eylül 1920 tarihinde 1. Büyük Millet Me'cli- si'ııın onayından geçirerek somutlaştır- mıştır. Bu program. daha sonra kabul edi- leıı 1921 Anayasası'nın ve onu izleyen dev rimlerin temeli v e ilkresmibeJgesi'dir. Atatürk lıalkçılığında. sosyalizmden avrık olarak. .sadece bir sınıfın egemen- lığine da>alı iktidar söz konusu değildir. Taııı tersine. oluşan toplumsal sınıflar arasında hiçbir av rıcalık ve seçkincilikya- pılmadan. tüm toplumun gönencine>ö- nelik. sınıflar arası bir uzlaşmanın, de- nıokratikortamda var olmasını sağiama- yaçalışmak,asılamaçtır. Bunun için. her alanda. etkin ve eğitimii bireyler oluş- turmak. ulusal kiiltürün yükseltilmesi. devrimci cumhuriyetin bu şekilde halka özümsetilmesi için öğretime birinci ön- celik verilmesi, biryandan. de\letin üst- lendiği zorunlu öğretim yanında. Hal- kevleri. Halkodaları gibi sivil kurulus- larla de\ rimlerin gelecek kuşaklara ta- şınması amaçlanmıştır. Büyük Atatürk, daha sonra 1927 yılın- da. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ku- rultayında okuduğu Bü>ük Nutuk'unda cumnuriyeti. yukanda özetlediğimiz et- kinlik içinde yetiştirilecek devrimci gençlere emanet etmiştır. Bugençlersöz- cügüyle amaçlanan anlam. fiziksel ya:> olarak anımsatmaktan öre. Atatürk'ün devrimlerine ve ilkelerine inanmıs. dü- şüncejaşı genç vedinamik kalmavı ba- ^armış büyük bir halk kitlesidir. Bu kitle. biryandan devrimleri. gere- ğınceözümserken.öte vandan çeşitli ne- denlerle bunlara karşı koyma eylemle- rinde. gerekli tepkiyi uygar kimliğiyle ve çeşitli etkinliklerle ortaya koymaktançe- kinmeyecektir. Ancak devrim karşıtı ey- lemler. suç boyutuna v ardığında, yasala- rın yaptırım gücünü uygulamakla görev - li bulunan adalet örgütü dev reye girecek- tır. Bütün öbür suçlarda olduğu gibi. dev - rim yasalanna karşı olan ve suç sayılan eylemlerin takipçileri Cumhuriyet Savcı- lan'dır. Görevlerinin gereği gibi yerine getirilmesı, savsaklanmaması. sorumlu- luklandır. Güçleri ise. devleti tüm gücü ıle temsil etmelerinden kaynaklanır. Bu nedenle. suç oluşturan eylemlere hosgö- rü ile bakılması söz konusu olamaz. Kuşkusuz. devlet kurumlarının hepsi. cumhurivetin kurumlandır. Ancak. hiç- bir resmı örgüt içinde yer alan bürokrat- ların. görevlerini belirten sözcüklerin önünde. "Cumhuriyet'* sözcüğü kulla- nılmadıöı halde. özeilikle. savcılıksözcü- ğiinün önüne Cumhurivet sözcüğü geti- rilerek kullanılması vasal zorunluluktur. Asıl amaç. de\ rimlerin yaptırım gücünü temsil eden örgütün ve o işlev i yerinege- tircn göre\ literin. cumhuriyet devrimci- lerinın temsilcileri olduğunu kamuovun- da her an anımsatmaktır. Devrimleri her türlü etkinlikle va^atına görev ı gençlerin. buna karsın. dev nmlere direnerek suç iş- lev enlere karşı, \ asatarın yaptınnı gücü- nü uNgıılamak cumhuriyet savcılıkları- nın görev idır. Dev rimlerin yaşama geçirilmeye ba^- lamasının hemen ardından. dev rinıci lıu- kukçulara olan gereksinimı karşılam:>k üzere Ankara Hukuk Okulıı açıldı. Bii- v,ük Atatürk. bu okulun açılışında. 5 Ka- sım 1925 günü yaptığı konuşmada "... Ankara Hukuk Okulu ile, cumhuriyet hukukunu. yalnız görünüş v e söylem ola- rak değil, fakat bilinçli \e anlamlı niteliği ile, yasaları ve hukukçulan ile açıklaya- cak >esavunacak önlemlere yönelmiş bu- lunuyoruz. ...Her dev rimin kendine özel yaptırımlannın bulunnıası zorunludur. Bütünüv le veni vasalar \aparak. eski hu- kuk esasları ile, ABC'sinden (alfabesin- den) öğretime başlayarak veni bir hukuk- çu kuşağı vetiştirmek için bu kurumu açı- yoruz, Bütün bueylemlerdearkadaşlan- mız: veni hukuku. bizimle birlikte. sövle- diğim nitelikte anlamış olan seçkin hu- kuk uzmanlarımızdır. ... Cumhuriyetin v aptırım gücü olacak bu büv ük kurumun açılışında duvduğum mutluluğu, hiçbir girişimdeduymadım. Bunuaçıklamakve belirtmekten knançlntm..." diyordu. Bu tarihsel söylem ve devrim süreci içinde hukukun üstünlüğü ilkesine veri- len önem. devrim vasaları ile bunların gereği gibi uvgulanmasının. kişisel algı- lamalara göre değil. hukuka u>gun bi- çimde uvgulanmaMnın sağlanmasına vi- nelik olmuştur. Türkıve Cumhuriyeti tarihinde. 1920- 1945 arasındaki dönenı. Türk devrimle- rinin aşama aşama gerçekleştirildiği et- kin bir süreçtir. Bu döneınde. devrimle- re karşı vönelen gerici evlemlcre karşı. birtürvargiMZintazasladüşünülmemİ!;- tir. En haince işlenen siıçların sanıkları. mahkemelerde vargılanmışlar. sav unma haklarını sonuııa kadar kullanmışlar: mahkemelerce verilen kararlar kesinleş- tikten sonra. yargı kararı olarak yerine getirilmiştir. Örneğın Atatürke karşı gi- rişilen İzmir >uikastının. Menemen kat- liamının ve hatta doğuda isvan eden şe- riatçı avaklanmanın sanıkları mahkeme- lerde yargtlandıktan sonra. suçları sabit olanlar. yargı kararı ile cezalarını çek- mişlerdir. Çok partiii demokratik sürecegirrldik- ten sonra.özgürlükleri kötü amaçlan için kuHanmava kalkan kesim, önce eğitim- den başlavarak dev rimlerin getirdiği ku- rumları vıpratmava koyulmuşlar, dinsel bağnazlığı siyaset aracı vapmaktan çe- kinmemişlerdir. Geçirilen bunca acı de- neyimlerden sonra. üzülerek kabullen- mek gerekir ki. halkı v e gençliği, etkin va- tandaşlar kimliğinden uzaklaştınp, edil- gin v urttaşlarolarak umutsuzluğa vönelt- mişlerdir. Atatürk'e ve devrim yasalanna karşı girişilen eylemlerin. bugün >anı duvar- lılıkla karşısına çıkılmamaktadır. Örne- ğin eskiden. bu tür eylemlere kalkışanla- ra gereken vanıtlarvenlir. çeşitli toplan- tı ve gösterilerle duyulan tepkiler açıkça dile getirilirdi. Bunun gibi. dev rim yasa- lanna karşı girişilen eylemlerde. suç öğe- si saptananlar hakkında gerekli kovuş- turma hemen başlatıhr. sanıklar adalet huzuruna çıkarılırdı. Şimdilerde, bunun tersi vaşanmakta. karşıdevnmciler.açık- ça vasaları çiğnemekte, sokaklarda. gör- >el medvada bir tür kabadayılık sergile- mekten çekinmemektedirler. Tepki gör- medikçede işi azıtmaktadırlar. Anayasa- va ve Siyasal Partiler Yasası'na karşı açıkça eylemde olan kuruluşlar hakkına. nedense. hiçbıryasal ışlemyapılmamak- ta ve haklı olarak ~HaniCuınhuri>etSa\- cılan?" denmektedir. Ovsa. demokrasi- niıı baş düşmanı. toplumsal tepkisizlik- tir. Bu tepkisizlik. giderek. saldırgan ve bağnazbirazınlığın iktidarasahipolma- sının gerekçesini oluşturur. Bunun için ısrarla yinelıyoruz: Cumhuriyet savcıla- n ve devrimci güçler görev başına... ARADABIR NEŞE DOSTER >;,.-,„ ö. Ben Öğretmenim... Ben öğretmenim... Ülkemin aydınlık geleceği için çarpan yürek, konuşan dilim. Bu meslek bizler için özlemle anımsanan birgeç- mış; yaşanması, korunması gereken bir gelecektir. Öğretmen kışiliğimizi ve eğitimci kimliğimızi özenle korumak görevimizdir. Eğitimin anahtarlanndan biri önce anlamak, son- ra anlaşılmayı beklemektir. Biz eğitimciler anlıyo- ruz. ama anlaşılamıyoruz. Günümüzde bizim mes- leğe bulaşmayan ya da bızim bulaşmadığımız iş kaldı mı? Ancak koşullar ve seçim (mesleğin seçi- mi) ne olursa olsun bu mesleğin fiyatını kimse öde- yemez. Çünkü fiyatı fikirdir, idealdir, insandır, insan- lıktır. Eğitim ve öğretim kurumları bizim eserimizdir, bizim sesimizdir, bızim geleceğimizdir. Ama neyler- siniz ki en çok kıyıma uğrayanlar öğretmenlerdir yurdumuzda. Hele öldürülen öğretmenler bıçak gi- bi saplanıyoryüreğimize... Okulsuz öğretmenler ka- ranlıklarımızı arttırıyor. Son yıllardaki öğretmen kıyı- mı, teröre kurban edilmiş öğretmenler yüreğimizi karartıyor. Ülkemizin bir bölgesinde böylesi acılar yaşanırken köşemizde rahat olabilir miyiz? Bu dönemi aşacağız elbet, aşmak zorundayız. Güç birliğiyle, sevgiyle, umutla aşacağız yokuşları. Bu yokuşları aşarken değerler sıstemi bozulmakta olan bir toplumun eğitim emekçileri, yerini hak et- mış ve bedelini ödemiş insanlan olarak görevimizi yetkinlikle yerine getirmeliyiz. Yönetime ve yasalara saygıya evet... Ama eğitim ilkelerine, eğıtimde fırsat eşitliğine, çağdaş ve laik eğitime ve mesleğin bağımsızlığına saygı beklemek de hakkımızdır. Söylemimiz acı bir mesaj olarak al- gılanmamalıdır. Bızim meslekte olan ve olması ge- reken sağduyu, insan sevgisine dayalı umudun gü- ven kaynağıdır. Eğitim yaşamımız bizden çok başkalannın ellerin- de. îthal sıstemler, yerleştirilmeye çalışılan yeni gö- rüş ve değerler. Çoğu kez yanılgılarla dolu sonuç- lar. Bazı yerlerde olması gerekenlerin olmayışı bir yazgı olsa gerek! Geriye dönüp baktığımzda pek çok güzel başlangıç ya da olgunun tarih olduğunu gözlemliyoruz. Sınıflardan, sıralardan taşan anılarımız, kendi öz duygularımızla renklendirdiğimiz, sayfalara, konuş- malara sığmayan tutkularımız var. Mesleğin özü de, güzelliği de burada değil midir? Eğitim yurdun ka- lesidir, sorumluluğumuz büyüktür. Bu bağlamda ve anlamda zorunlu görevlerimiz de vardır. Güzellikle- rı ve doğruları paylaşmak, uygar ve çağdaş eğitim- den yana olmak, katılımcı olmak, 'birşeyleriyaptık, bir şeyleri başardık' diyebilmek. doğru ve saglıklı bir geleceğın onu hak edenler için var olduğunu unut- mamak... Kimimizin isteksizce başladığı, kimimizin yürek çarpıntılarıyla sürdürdüğü, sonra da vazgeçemedi- ği bu meslek, eğitim yaşamlannın sorumluluğunu al- dığımızinsanlar adına yaptıklarımızlasınırtıolmama- lı. Onlara özgü düşlerimiz öylesine sınırsız ki, akta- racaklarımıza ve paylaşacaklanmıza sınır koymaya- lım. 16 mart günlü Cumhuriyet'te M. Sadık Aslan- kara'nın (2. sayfada) çıkan "Nerde O Öğretmen- ler?" başlıklı yazısını okumadınızsa kendinizi talih- siz sayın. Coşkuyla yineliyorum: Ben öğretmenim; ülkemin aydınlık geleceği için çarpan yürek, konuşan dil'im. Bütün öğrencilerimize de sevgiyle... ((ÇAĞDAŞ YAYINLARI Ahmet Taner Kışlalı SEÇİMSİZ DEMOKRASİ Her seçim demokratik değildir. 12 Eylül '\ seçmene benzerler arasında seçim yapma hakkı tanıdı. Ahmet Taner Kışlalı bu kitabında okuyucuya kendi köşesinden farklı perspektifler sunuyor. 180.000 TL (KDV Dahıl) Çağ Pazarlama A.Ş. Yerebatan cad. Saikımsoc Cağaloğlu-lstanbulTei:5ia0i 9 3&İTEYE M HMAYAN BftŞARI LİSE1 BEŞİKTAŞ '• 258 00 58 B a r b a r o s Bu.var, İETT öğrenci pasomu •kaybettim. Hükümsüzdür. GÜLSERES TAŞDÖĞES Parlez-Vous Français? Fransızca konuşur musunuz? ^ FRANSIZCA DİL KURSLARI Kurs başlangıç tarihi: 1 NİSAN 1996 Kayıtlar ve Test: 25-30 MART 1996 Saat: 10.00-18.00 arası İFKM IEFIİSTANBUL FRANSIZ KÜLTÛR MERKEZI INSTTTUT D •ETUDES FRANÇAISES D'ISTANBUL Istiklal Cad. No: 8 Taksitn Tel: 252 02 62 s&YEŞİL ELMA \ s Seyahat AcentasıOnur Topartak rehberligınde Başka İstanbul Gezileri Kara Surları Güney Haliç 31 Mart 96 Pazar 1.4O0.000TL Yurt içi - yurt dışı ekonomik uçak biletleri Duyurularımızı, her salı ve perşembe Cumhuriyetie izleyebilirsiniz İStiklal Cad. 81/1 Beyoğlu-İST Tel. 0212 249 52 11 Fax: 0212 293 20 76 Bahar indirimi ASSOS 1.10O.OOOTL SATILIK Ford TAUNUS GTS 2.0 93 model, Ehliyetimı kaybettım. hükümsüzdür. Tel: (0212)512 81 36 ABL'ZER DEDE SATILIK 1981 model Audi 100 512 05 05/420 Satılık giriş katı daire Şişli Kocamansur'da, işyeri için çok uygun Tel: (0212) 241 61 98/225 93 62 Bodrum Akçabükte satılık devre mülk. Şahane manzaralı Tel: (0212) 225 93 62/241 6198 Nüfus cüzdanımı. tren kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. SUZAN KARABULLT 34 ZD 875 no.lu aracın ruhsatı, ehliyet ve sağlık karnemi kaybettım. Hükümsüzdür. MEHMETZİYA DEMİRBAŞ BAŞBAKANL1K GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI HALK.\LI GİRİŞ GL\IRİK MÜDÜRLÜĞÜ Akta Han No: 4-404 Eminönü-İstanbul adre- sınde mukım Ham Tanm Ürünleri San. veTic. Ltd. Ştı. firması adına gümrük giriş beyannamelennden doğan ve karşılarında miktarlan göstenlen ka- mu alacaklannın tahsılı için çıkartılan teblıgatlar. fırmasının adreste bulu- namaması sebebiyle iade edilmiştir. 7201 sayılı Teblıgat Kanunu'nun 28 \e 31. maddeleri gereğin- ce tebligat yerine kaım ol- mak üzere ılanen tebligı- ne karar verilmıştır. Yukanda belirtilen ne- denlerleanılanadreste fa- aliyet gösteren şırketin belirtilen borcunun 30 gün içinde gümrüğümüz saymanlığına ödenmesi. aksı halde 6I83 sayılı A.A.T.U.H. Kanunu'nun 55-60 ve l I4"üneü mad- deleri geregince işlem ya- pılacağının bilinmesi ila- nen tebliğ olunur. Ilhan Hmcal. Gümriik Miidürü. Dosya No: Bevanname No / farihi: Amme ala- cağı miktan: 16I89-155 28615- 5.4.1993 3.807.000.-TL. Basın: "'7329 Çalışma gün ve saatleri içinde veya dışında MUHASEBE, BİLGİSAYAR, INGİÜZCE ÖĞRETMENLERİ ve YÖNETİCJLER ARANIYOR Meslekî ve yasal niteliklere sahip isteklilerin Merkez Müdürlüğümüze başvurmaları rica olunur. rAMPlVOI İTİ \AKFI Tl RİZM-OTELCİLİK EĞİTİMİ BakırVoy I İZEl DMTTİLO KKBETEF «lİlfiİMYM nmSUUU | Beyaııt Mıiha! Paşa Cad 14 1 Allıyoı Kuşdıiı Caddesı, 6 3 Abıdeı Hurrıyet C Hasat Sok. 15 Husrevtye S 18'4 (Mıgros sırası» Tel (0212l 517 92 57 51"" 92 58 Tel (02161336 11 50 338 08 42 Tel (0212) 230 90 37 234 30 43 Tel '02121 561 29 06 57' 31 31 Turiznı Eski Bakanı 27 Mart 1996 Saat: 14.00 İTÜ Vakfı Maçka Sosyal Tesisleri, Konferans Salonu Tel: 243 24 74 - 231 21 00 PENCERE Tahrik?.. "Tahrik" sözcüğü, son günlerde yine siyasal gün- demin baş köşesine oturdy. Niçin?.. Çünkü, üniversite öğrencileri "paralı eğitım"e kar- şı eylemler düzenliyorlar: "parasız eğitim" istiyorlar; büyükler de cık cık edip başlarını sallıyorlar, çok bil- miş oldjukları için diyorlar ki: - Öğrencileri birileri tahrik ediyor, bunun ardında bir iş var... Ben kendimi bildim bileli, kuşaklar değişir; üniver- sitelerde eylemden geçilmez... •• Kim tahrik ediyor bu gençleri?.. , : • 'l Tahrik, Osmanlıca birsözcük; hareketegeçiren, kı^ mıldatan, kışkırtan, körükleyen. uyaran, kamçılayari anlamlarına geliyor; yaşamın çok çeşitli boyutların^ da tahrik rol oynuyor... Gençleri kim tahrik ediyor?.. Ola ki memeleri göğsünde çifte tabancalı kovboy gibi patır patır patlayan ünlü bir Holivut güzeli, ka- dınsızlıktan bunalmış gençlerimizi tahrik ediyordur... Hayır.. Olamaz... Çünkü tahrik edilenler yalnız delikanlılar değil, ey- lemciler arasında kızlar var... Bir genç kızı ne tahrik edebilir?.. : Kuyumcu vitrininde kuzu kuzu yatan bir çift elmas1 küpemi?.. Yoksa Parisetiketli birgiysi mi?.. Yeniyet-' me bir pop yıldızı mı?.. Yine olmadı... Üniversiteli gençleri sokağa döken ve eylemeyön- lendiren tahrikçi, siyasal bir kimlik mi taşıyor?.. • - Peki, kim bu?.. Bilinmiyor... 5 Bilinen şu: Gençleri tahrik eden kişi ortaya çıkarı-î lamazken, üniversite öğrencilerıne ver yansın edili- yor; polis, "Bu çocuklan Allahyarattı" demiyor; ana: ların babaların fiske vurmaya kıyamadığı kızlara re- va görülen şiddet, insanı ürkütüyor... Şu tahrikçiyi bir bulsak?.. Ne iyi olacak!.. Ne "faili meçhul cinayetler"\n katillerini ortaya çı- karabiliyoruz ne de öğrencileri kışkırtıp eyleme sü- ren tahrikçileri yakalayabiliyoruz; otuz yıldan beri bu iş böyle sürüp gidiyor. Üniversıtelerimizın kötü düzeninden, profesörler, rektörler, dekanlar, doçentlerimiz de yakmıyor: top- lumdaki adaletsizlikten devlet ve hükümet büyükle- ri de şikâyetçidir; ama, gençlerimizi bir türlü anlaya-, mıyoruz; bu çocuklara sevecenlikle yaklaşmaya ça-' lışan yok!.. Yükseköğretimde, demokratik örgütlen- meye katlanamıyoruz; sonra da başıbozuk eylemler başladı mı: - Tahrik var!.. ' Hukukta tahrik, cezanın hafifleticı nedeni sayılır,' tahrik edilen kişiye verilen ceza hafifletilir; ama, genç-_ lik eylemlerinde bu temel kural gözardı edıliyor. öğ- rencilere hoşgörüyle ve sevecenlikle yaklaşmak şöy- le dursun, hep birlikte bağırıyoruz: ı - Vurabalıya!.. ı • < "İnsan devlet için değildir, devlet insan içindir" kuralı geçerli mi?.. 1 insanın gencine karşı, insanın yaşlısının, devlet 1 adına bu kadar acımasız davranmasına aklım ermi- yor: Bu ne şiddet, ne celal?.. Dökülen kanlar sonra olmaz sana helal!.. Heeey yaşlılar, kendinizegelin!.. . ; ÇAĞDAŞ YAYİNLARİ Necati Cumalı GÜZEL AYDINLIK Şiirler 1 Bizfakirdik ama iyi insunlardık Bolluk yülannia da Felakeıgünlerinâe de Seniyam başımda gördüm Güzel aydınlık Tatlı aydınlık 300.000 TL(KDV içinde) Cohrmt KH«pfafiMC«j fmtfcm k$ TthSI4 f! 96 <$ ÇAĞDAŞ YAYİNLARİ Çetin Yiğenoğlu METELİKTEN MEDYAYA "Tl RİZM SEKTORL VE GELECEĞİ" Şaban Ali ^ AŞAROGLU Dr. Alev COŞKLN Bu kıtabın sayfalarını çevirdikçe, önemsiz görülen önemliyle. küçük sayılan büyük' olayların harmanında medyanın meteliğe kurşun atanlarla, medyada kurşununa metelik atılanlann öykülerini okuyacaksınız. Ilhan Selçuk Fiyatı:150.000TL. (KDV pahil) Çağ Pazarlama A.Ş. Yerebatan Cad. Salkımsöğüt Sok. No:9/I Cağaloğlu-İstanbul Te:514 01 96 İSTANBUL VALİLİĞİ'NDEN 11 Idare Kurulu'nca verilen 18.01.1996 tanhlı ve 1996 23 sayılı men'ı muhakeme karan müşteki Reyhan Özgür'e tüm aramalara rağmen tebliğ olunamamıştır. 7201 sayılı Teblıgat Kanunu hükiimlerıne göre muha- tabına ilanen tebliğ olunur. Basın: "7420