07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 MART1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Abnak'a soruşturma rekoru •IANKARA (ASKA) - Şımak eski bağımsız milletvekılı Mahmut Almak. hakkındaaçılan I 7 ayn ceza sonısturmasıyla rnilletvekılleri arasında bir rekor kırdı. Alınak, son olarak bir işkence olayı nedeniyie göreve çağırdığı dönemin İçışleri Bakanı Musıafa Kalemli'ye hakaret ettifi gerekçesiyle savcılıkta ifade vermeye ç-ağrıldı. Türkıye'de en belalı işlerden birınin de hakkıyla politika yapmak olduğunu belirten Alınak. yaptığı açıkfamada. "iş takipçiligı ygpmamişsanız. insanlığın ayaklar altına alınmasına seyırci kaltnamışsanız, ödeyeceğiniz faturanın bedeli ağırdır ve işiniz de zordur" dedi. BAP'aBM cfesteği • ANKARA (AÎNKA)- ÜAP tdare Başkanlığı'ndan yapılan acıklamaya göre. BM Kalkınma Programı ile Turk Hükümeti arasındaki teknik işbirliği programı ve ülke strateji notu kapsamında. "GAP bplgesinde entegre bölgesel kalkınmanın güçlendirilmesi \e sosyo- ekonomik farklılıklann eiderilmesi proıe paketi" oluşturuldu. 1996-2000 dönemi için beraberce uygulamaya konacak paket. 28 projeden oluşuyor. Toplam 4.2 milyon dolartutarındaki proje pakctinın finansmanı BM Kalkınma Programı. GAP idaresi ve liçüncü ülkeler tarafından üstlenıldi. "Suriye'ye fazla su veriyoruz" • GAZİANTEP(AA)- Güneydoğu ıle itgili işlerin koordanisyonundan sorumiu Dev let Bakanı Abdülkadir Aksu. Suriye"ye ihtıyacının üzerjnde .su verildiğini belirterek "1987 yılında. Fırat^tan bu ülkeye saniyede 500 metreküp su \erilmesi konusunda anlaşmışız. Bu anlaşmaya bağlı kaldığımız gibi. \erdiğımiz su da öngörülenin iki katı düzeyınde" dedi. Surıyenin su konusundaki tepkisinin su ihtiyacından ka>naklanmadığını söyleyen Aksu. "Suriye'nin su konusundaki tepkisi biraz keyfi. biraz da siyasi" dive konuştu. HADEP'ten Yılntaz'a zjyaret • ANKARA (ANKA)- Başbakan Mesut Yılmaz'm hükümet kurma çalışmaları sırasında HADEP'i ziyaretiyle bu partiyle arasında kurulan diyalog, sıcaklığını koruyor. HADEP. Yılmaz'ın Ne\ ruz konusunda izlediği tutumu. "'olumlu bir adım" olarak değerlendirdi. HADEP MYK önümüzdeki hafta toplanarak Yılmaz'ı zivaret konusunu görüşecek. HADEP Genel Başkan Yardımcısı Jsmail Arslan. ""Genel çerçevesiyie bu Nevruz'da izlenen rutumu Kiirt sorununda ortaya konacak politikalann işareti olması açısından da olumlu bir adım olarak görüyoruz" dedi. '96 bütçesi komîsyonda • Ankara (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM Pla'n \e Bütçe Komısyonu. 1996 bütçesini bugünden itıbaren görüşmeye başhyacak. Komisyon. her gün yaklaşık 15 saat çalısarak 1996bütçesini genel kurula bir ayda tarrumlavacak. Bugıin ilk olarak. bütçenın geneü üzerinde görtşmeler yapılacak, milbtvekilleri tasarının tümj hakkındaki düşincelerini açıkayacaklar. Maliye Bakını da elestirileri yanıtla>acak. Salı günü ise Başbakanlık, Denzcilik. Dış Ticaret, Günrük. Müsteşarlıklar. DİEBaşkanlığı. Tapu \e Kadısrro Genel Mücürlügü bütçeleri görişülecek. Şeriatçı basm, Refah Partisi ve Büyük Birlik Partisi, orduyu hedef aldı Orduya şeriatçı baskıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ibade- te yönelik yeni düzenlemeler getiren genel- ge nedeniyie şenatçı basın. RP ve BBP. or- duyu hedef aldı. Bir süredir Türkiye Cum- huriyeti'nin ulusal bağımsizlıksavaşı sonra- sındaki kazanımlanna yönelik "iftira" nite- liğindeyayınlar vapan şeriatçı basın. tçişle- ri Bakanlığı'nın genelgesini çarpıtarak "din diişmanlığı"olarak yorumladı. RP Diyarba- kır Milletvekili Yakup Hatipoğlu genelgey- le ılgili olarak TBM.M Başkanlığfna soru önergesi verirken. BBP Genel Başkanı Muh- sin Vazıcıoğlu "Orduyla milleti karşı karşı- ya getirmeyin. Orduda ibadete talimatla mü- dahale iddialannın üzerine gkülmelidir*" de- di. Içişlerı Bakanlığı'nca. geçen haftayayım- lanan \e "Yenicanıiyapılmayacak.bidonıni- narelery ıkılacak. mescitlere rütbeli personel girmeyecek, kışla cami vv mesritJerinde ho- parlörden ezan okunma>acak. askeri imam- lar normaJ er kıyafeti ile görev yapacak ve ta- rikat yayınları mescitlere sokulmayacak" maddelerini içeren genelgenın ardından RP RefaH, bayraktarllk yapiyor RP Diyarbakır Milletvekili Hatipoğlu: Orduda ibadete yeni düzenlemeler getiren genelgevle ilgili ıddîalar araştırılmalı. BBP Genel Başkanı Yazıcıoğlu: Orduda ibadete müdahale iddiaları soruşturulsun. Milli Gazete: Halkla savaşmayın. Akit: Yasakçı, Teoman Koman. \eşeriatçı basın TSK'yi hedef gösteren "kış- kıröa" yay ınlara başladı. Akit gazetesinın dün- kü manşetinde Jandaıma Genel Komutam Teoman Koman hedef gösterilerek. ordu için- de, uluslararası >özleşmelerdeki dm \e vic- danhürnveti ıle ilgili hükümlereaykın işlem- leryapıldıgı ıddiaedıldi. **\a$akçı, Teoman Koman" ba^lıklı haberde, şu ıddialara >er ve- nldı: "Ordudaki rütbeli aşktrin kışlalardakj mescitlerde namaz kılmasını \asaklavan. > i- ne kışlalardaki camilerde ezan okunmasına yasak getiren, kışlalann içindeki hidonlar- dan \apılan minareferin \ıkılmasını, cami du>aıianndaki Aiiah, Allah Rtsulii >e Saha- belere ait Arapca le\ halann indirilmeşini em- reden kişüıin İçişleri Bakanı Teoman Ünüsan değiLJandarma Cenel Komutanı Orgenera) Teoman Koman olduğu ortaya çıktı. Genel- genin altında Genelkurnıa> Başkanlığı'nın da imzasının bulunmaması ve geneigenin tüm ordu\a gönderilmesi de olavın bir başka bo- >utu." "Halka savaşaçma>uı" manşetiyle yayım- lanan Millı Gazete'nın dünkü sayısında da. "Sizi ujanvonız: Gittiğiniz ycrf batıl. Tarihte halkının inancına karşı sa\aş açıp da muzaf- fer olmuş tek kurunı, tek devlet bulamazsı- nız" dendı. Milli Gazetenin haberinde, ay- rıca "Jandarma Genel Komutanlığrnın ktş- lacamilerinde ezan \e nanıazı \asaklayan ge- nelgesine kimse hicbiranlam \eremi\T)r" den- dı. RP Diyarbakır Milletvekili Yakup Hati- poğlu.jandarma birliklerinegönderildiğı bıl- İkinci Ergenekon Runıltaydaki %4 bozkurtr 'lu lazer gösterisi salonu coşturdu. Çekiçle örsteki demiri döven Cumhurbaşkanı Demirel, Türk dümasııu bir araya getiren bu toplaodan kinısenin gocunnıamasını istedi. D^ P Genel Başkanı Tansu Çiller de kurultay ı. ** ikinci Ergenekon" biçiminde tanımladı. (Fotoğraf: AA) 4. Türk Devlet ve Toplulukları Kuruitayı, Ankara'da başladı Devlet,örste dınlen \e ibadetlerle ilgili bazı düzenleme- leri içeren genelgenin doğru olup olmadığı- nı sordu. Hatipoğlu. İçişleri Bakanı L'lkü Güney'in yanıtlaması istemiyle TB.VIM Ba:>- kanlığı'na verdiği soru önergesinde. genel- gede yüksek rütbeli personeün orduya ait te- sislerdeki mescitlerde namaz kılmalarının vasaklandığını ileri siirerek. şu göriişleri di- İegetirdi: "Yine genelgede, kışla içindeki mescitler- de bundan sonra ezan okunma>acağı4 ses ci- hazlannın snküleceği de belirtilirken, rnescit \e camilerde bulunan Di\anet İşleri Başkan- lığı'na mensup inıamlann resmi kıyafeti olan cübbe \e sankJarın kullanılma\acağı, Silah- lı Kuv\etler Kararnamesi'nde belirtilen ha- ki renkli özel imanı giysisi giyeceği belirtili- \or. Doğru mu? Bu husus anavasamn din \e \icdan hürri\etine ters düşmüyor mu?" Hatipoğlu. Harp Okullannda okuyan öğ- rencilerin namaz kıldıklan gerekçesiyle okul- dan atıldıkları iddialarmı anımsatarak. bu savlann da dogru olup olmadığını sordu. RP Genel Sekreteri Oğuzhan Asiltiirk de. "Türkiye'de çarpık zihnivet- li Batı takJitçisi insanlar, laik- liğigerçekanlamından saptn rarak, din düşmanlığı yapa- rak, adeta insanların dini inançlan ile ala\ edivorlar. Din düşmanlığı. \apana da yapılana da bir fayda getir- mez" dedi. Büyük Birlik Partısi'nin (BBP) Genel Başkanı \e Sı- vas Milletvekili Muhsin Ya- zıcıoğlu. ordu \e milletin kar- şı karşıya getırilmek ıstendi- ğıni vurgulavarak. "Orduda ibadete talimatla müdahale iddialannın üzerine gidilme- li" dedi. Yazıcıoğlu. "Ordu- da ibadete talimatla müda- haleiddialannın üzerinegidil- melidir. Ordu-millet bütün- leşmesini zedele> ecek u\ gula- nıalardan uzakdunılmalıdır. Ordu .Mehmetçiktir, Meh- metçik küçük Muhammed demektir. Bu se\gi>izedeleme- ye kimsenin hakkı yoktur" dıye konuştu. Içışlen Bakanlığı'nca >a- yımlanan genelge şöyle: "Din >e inanç hürriyeti te- mel hak\e hürri\etlerdendir. Bunlara herkesin sa>gı göster- mesi esastır. İbadet bir ihtiyae olmakla biriikte de\let mev- zuah resmi dairelerde cami ve mescit açılmasına cevaz vermemektedir. Ancak kişile- rin 24saatini av nı verdegeçir- mek zornııda olduklan kışla ve>atılı askeri okullarda iba- det için cami >e mescitler açı- labilir. Bundan bövle ihtiyaç halinde mescit açılabilirse de büvük masraflaria cami va- ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 4. Türk Dev let \e Toplulukları Dostluk. Kardeşlık ve Işbirliğı Ku- rultayı, örs üzennde demir dövülerek ve Ergene- kon'dan çıkışın anlatıldığı "bozkurflu lazer gösteri- leriyle başladı. Cumhur- başkanı Süleyman Demi- rel. "Türk dünvasını bir arava getiren bu toplanudan kimse gocunmasın" dedi. MHP Genel Başkanı Al- parslan Türkeş, "Başbuğ" slogonlan arasında demır döv erken konuşmasını. "*Ne mutlu Türküm diyene"' sözleriyle sona erdıren Cumhurbaşkanı Demirel. uzun sü- re alkışlandı. Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel'eTürkeş. "kurtbaşlTbirbas- ton armağan ettı. Türk Devlet veTopluluklan Dost- luk. Kardeşlik ve Işbirliği Kurulta- yı. dün Selim Sırn Tarcan SporSa- Dışişleri: Duma'nm kararı uygulanamaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Dışişleri Bakanlığı. Rusya Federasyonu Devlet Duması'nın Sovy et Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'ne (SSCB) son veren anlaşmanın geçersiz olduğuna dair karannın devletler hukuku \e uygulanabiliriik yönünden bir sonucunun olmasının mümkün olmadığını bildirdi. Duma. 15 Mart 1996 tarihinde aldığı kararla. Bağımsız Devletler Topluluğu'nu kurmak üzere SSCB'ye son veren 8 Aralık 1991 tarihli anlaşmanın geçersiz olduğunu açıklamıştı. Bu kararı, tarihin akışını değiştirmeye yönelik bir girişim olarak niteleyen Dışişleri Bakanlığı, yaptığı yazılı açıklama ile yeni bağımsız devletlerin egemenliklerinin ve bağımsızlıklannın desteklenmesine devam edileceğini açıkladı. lonu'nda başladı. Kurultava Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel. Kül- tür Bakanı \ e hükümet sözcüsü Agâh Oktay Güner. MHP Genel Başka- nı Alparslan Türkeş. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller. Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan. dev let ba- kanları A\-vaz Gökdemir v e Yaşar Dedelek. DYP istanbul Milletveki- li Namık Kemal Zeybek ıle ülkele- rinı üst düzevde temsil eden Türk cumhuriyetleri yetkilileri ve 7(K)de- lege katıldı. Türklenn tarihınin lazerle anlatıl- dığı özel gösterıde. "*Çökmeyince gökler. varılmavınca toprak. ülke- mizde istfmev iz başka bav rak" ses- ienişı salondakıleri coşturdu. Lazer gösterisi sırasında. "TürklerTann'- nın kılıcı olarak varatıldı" dendi. Lazer şovu Atatürk'ün Türkiye Cumhuriveti dev letini kurmasının anlatımı ve Mehter Mar- şı'yla sona erdi. Ergenekon"dan çıkış örs üzerinde demir dövülme- siyle veniden canlandınl- dı. Demiri ilk olarak Cum- hurbaşkanı Demirel döv- dü. Demiri döven Alpars- lan Türkeş ve A>vaz Gök- demir salonda en fazla al- kışalan sivasetçileroldular. TansuÇiller. KKTC Başba- kanı Hakkı Atun. Kırgızis- tan. Türkmenistan. Azer- baycan temsılcılen de de- mir dövdüler. Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel. konuşmasının başında İkin- ci Dünva Savaşf ndan sonra dünya- dakı siyasi ve sosyal gelişmeleri özetledi. 1990"h yıllarda SSCB'nin kendi- liğinden dağıldığını kavdeden De- mirel. "Dünva ilk kezkansız bir sah- neye tanık oldu. Türk dünyasının üzerindeki örtü kaldınldı" dedi. pınuna gidilmevecektir. Mev- cutlar. maksadına uvgun şe- kilde muhafaza edilecektir. Devlet parası sarf edilerek nerhangi birişe varanıavan bi- donlann kavnaklanması su- retivle yapılan minareler yıkı- lacaktır. Mescitlere rütbeli personel ile sivil memur ve iş- çiler girmeyecek. bunlar dini- mizin hoşgörüsünesığınarak ibadetlerini evlerinde ve siv il kıvafetli olmak ka> dıv la her- kese açıkcamilerdevapacak- lardır. Ancak gerek kışla içe- risinde gerekse dışında vapn lacak ibadet saatlerinde me- sai saatk'rineriayetesas alına- caktır. Kışla mescitlerinde ve camilerindec/anokunmava- cak, bunun için askeri ınak- satlarla verilmiş ses vavın ci- hadarı kullanılmay'acak.ezan dışandaki camilerden dinle- necek ve>a saate göre ibade- te başlanacaktır. RP. anayasa değişikliği önerisi hazırlıyor Milletvekillerine holding yasağıANK.ARA (Cumhuriyet Bürosu)- DSP v e ANAPtan sonra, RPdemilletvekillen- nin özel banka ve holdingler- de görev almalannın önlen- mesi için anayasa değişikli- ği yapılmasıru önerdi. Millet- vekillennin özel sektörkunı- luşlannın yönetim kurulla- nnda görev almalarının de- mokrarik sistemin sağlığı v e geleceği açısından endişe ve- ricı olduğunu bildiren RP Grup Başkanvekili Necati Çeük. mılleuekillennın ya- Erbakan- pamayacakJan işlerin tanımiandığı 82. madde için değişiklik önerisi hazırladı. Kamuoyımun büyük tepkısine yol açan milletvekillerinin özel banka veholding- lerde yöneticilik görevi almalarının ön- lenmesi için başlatılan girişimlere RP de katıldı. Sabancı Holding Yönetim Kuru- lu üyesi ANAP İzmirMilletvekili IşınÇe- lebiveDSP'nin ardından. RP Grup Baş- kanvekili NecatiÇelik, anayasanın mil- letvekilliğiyle bağdaşmayan ışlerı dü- zenleyen 82. maddesinde değişiklik ya- pılmasını önerdi. Necati Çelik. anayasanın 82. madde- sine. "TürkTicaret Ranunu hükümleri- ne göre kurulmuş veva özelleştirme kap- samında özelleştirilmiş sermave şirketle- ri ile üst kuruluşu olan holdinglerin. Ban- kalar Kanunu hükümlerine göre kurul- muş olan milli veya vabancı sermaveli bankalann veya fînans kuruluşlannın, Dalan'a karşı. Türkiye'de vatırını va- pan vabancı sermaveli kurunı veya kuruluşla- nnın yönetim ve dene- tinı kurullanndagörev alamazlar. vekil oiamaz- lar. tıerhangi bir taahhüt işinidoğrudan veya do- lavlı olarak kabul ede- me/ler. temsUcifa'k\e ha- kenılik v-apamaztır" pa- ragrafının ekienmesıni istedi. "Kurallann her- kesi bağladığı" ilkesi- nın demokratık hukuk devletinın özünü oluşturduğunu ve TBMM'nın saygıniığı açısından da önem- li olduğunu söyledi RP Genel Başkanı N'ecmettin Erba- kan, Bedrettin Dalan'ın İstanbul V'alili- ğlne getirilmesi \olundaki görüşler hak- kında "Bedrettin Dalan'ın valiliği halk- la savaşmakhr" dedi. Necmettın Erbakan. Ankara Altın- park'ta düzenlenen "\erel Yönetimler2. V ıl Sergi ve Fuarı"nda konuştu. Bedret- tin Dalan'ın seçimkaybetmişbirkişi ol- duğunu. şimdı kendısinin valı olarak se- çilmiş bir belediye başkanının üstüne atanmak ıstediğini belirten Erbakan. "Halkın istemhorum dediği bir kişivi şimdi bu başkamn üstüne kmamazsınu. Bu halkla savaşmaktan başka anlam ta- şımaz, demokratık bir ülkede bu oyun- lar > ürütülenıt'/. Bu ara dönenı inşallah sona erecektir" dedi. HLKUKSAL BASK1 OLUŞTURULMAK İSTENİYOR^ Düşünce^ önce mahkûııı sonra tecil edilîyor LMİTOTAıN İZMfR- Düşüncenın suç sayılması. yargı- lanması. mahkûm edilmesine tepkiler sürer- ken "cezanın tecili' de venı bir tartışma konu- su oldu. Türkiye İnsan Haklan Vakfı İzmir temsilcisi Prof. Dr. Yeti Lök. kişinin sürekli fik- rini söy leyememe konumuna getırılmesini "iş- kence" olarak nitelerken DlSK Genel Başka- nı Rıdvan Budak. kamuoyuna "Ayağınızı denk alın" mesajı verildiğini söyledi. Hukukçular. tecıl kurumunun olumlu olduğunu. ancak bu- nun düşüncenin suç olmadığt ülkeler için ge- çerli olduğunu belirttıler. Gazeteci-yazar Ahmet .41tan"ın biryazısı nedeniy- ie yargılanıp mahküm ol- ması ve 5 yıl tecil edilen ce- zasının \argıtay'ca onay- lanmasının ardından. ünlü yazar Vaşar Kemal'ın de düşüncelerınden dolayı mahkûm edilip cezasının tecil edilmesiyle ilgili tartış- ma giderek büyüyor. Işken- cenin ortaya çıkarılıp ispat edilmesinde büyük katkılar sağlayan. yıllar önce yapılmışişkencelerinde yeni yöntemler- le saptanmasına öncülük eden Türkiye İnsan Haklan Vakfı İzmir temsilcisi Prof. Dr. Veli Lök. insanlan düşünmemeleri için baskı altı- na almanın da ışkencenın ayrı bir türü oldu- ğunu söyledi. Lök. şöyie konuştu: "Düşünen kişi için bir nevi potansiyel baskı varatılıyor. Düşüncenin belirtilmesinden do- ğacak bir suçıı hiçbir şekilde kabul etmemiz mümkün değil. Bu da bir nevi işkence. Kişivi sürekli fıkrini söylevememe konumuna getir- me. hukuksal bir baskı ve işkence olarak dü- şünülebilır. Aynca ülkemizin gelişmesi. hür ira- • Hukukçular, tecil kurumunun olumlu olduğunu söylüyorlar ancak düşüncenin cezalandınlması ve cezanın tecil edilmesinini evrensel hukuk kurallanna aykırı buluyorlar. demizle fıkir üretilmesinden geçmektedir. Bu- nu önleyen siyasal iktidarva da mahkeme ka- rariannın olumsıı/luk getireceğini. kabul edi- lemeveceğini düşünüyorum. Her mahkeme ka- rannın doğruluğunu. toplumsal gelişmenin yardımcısı yönünde olduğunu kabul etmek de mümkün değil. Bu karariar siyasal yapıdan sürekli etkilenir. Son günlerde yaşananlar, av- dınlara mesaj olabilir. İnsan haklanyla ilgile- nen tüm kuruluşlann, ay dınlann bu konunun üzerinde hassasiyetle durmalan gerekir." Rıdvan Budak daögretmenlerin Ankara'nın ortasında döv ülmesinin. liseii çocuklann işken- ceden geçiri 11p DGM'lerde yargıl-nmasının.yazarların düşüncelerınden dolayı mahkûm edilmesinin v e bu cezaların tecil edilmesinin baskıcı dev let yönteminden kaynaklandığınıbelirtti. Hu- kukçular. tecil kurumunun olumlu olduğu konusunda görüş birliğindeler. Yaşa- mında bir kez istemeyerek de olsa bir suç işlemiş kişi- nin cezasının ertelenmesıni o kişinin topluma veniden kazandınlması yö- nünden faydalı buluyorlar. Ancak düşüncenin suçlanması. cezalandınlması. ardından ceza- nın tecilinin evrensel hukuk ılkeleriyle çakış- madığını belirtiyorlar. Yaşamında ilk kez ek- mek çalan ya da istemeyerek karşısındakine zarar veren bir kişinin cezasının tecil edilme- sinin "*aynı suçu veniden işlememe 1 " y önünden olumlu sonuçîanna dikkat çeken hukukçular. "Düşüncesinden dolayı yargilanan, mahkûm edilen bir yazann aldığı cezayı tecil etmek.' Beş yıl süreyie aynı biçımde düşünmeyecek.sin." an- İamına gelir ki, işte vahim olan nokta burası- dır" diyorlar. POLİTtKA GUNLÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA Üfürükçü... Nefesi kuvvetli hocalar, Ankara Bayındır Hastane- si'nde RP Milletvekili Aydın Menderes'i okuyup üf- leyip iyileştirmeye çalışıyorlar... 1996 Türkiyesi'nde izJiyoruz bu çağdışı görüntüle- ri. Büyücülerin, üfürükçülerın, medyumların, kınk çı- kıkçılann kol gezdiği bir ülkede. talihsiz bir trafik ka- zasısonucu 'felçolan' Aydın Menderes, birsüreson- ra ayağa kalkarsa siz seyreyleyın gümbürtüyü. Bizim 'şerafç/öas/n'ıntakkeliliboşlanvetosuncuk- lan 'dört kol çengi' örneği nefesi kuvvetli hocaları ta- nıtıyor, onların 'ölüyü bile diriltecek güce sahıp' olduk- larını anlatıyor. Son günlerde 'kara mizah'm en çarpıcı örneklerini sergiliyor bizım şeriatçı gazeteler. Ben okudukça gü- lüyorum. Ama üzülüyorum da. Türkiye'nın hiçbir dö- nem böylesine karanlığa doğru gömüldüğüne tanık ol- madığımız için. RP Tokat Milletvekili Ahmet Fevzi İnceöz, Aydın Menderes'e uygulanan tedavı yöntemleri hakkında bilgi verirken 'şifa masası'na günde bin kişinin baş- vurduğunu açıklıyor. Eh, Azerbaycanlı Tevfik Dadaşet bu işe ne der bı- linmez, ama şu 'manda yağı' önerisi bizce denenme- li. Biyoenerjiden sonra manda yağıyla tedavi belkı işe yarayabilir. Şeriatçı gazete 'ilginç tedavi yöntemleri''nı açıklar- ken aynen şunları yazıyor: "Bir vatandaş Aydın Menderes 'in koyun derisine sa- rılıp içinde uyumaya terk edılmesini ıstiyor. Bir başka vatandaş Aydın Bey'ın hamama götürülmesini, gö- bek taşma yerleştirilen, içinde manda yağı bulunan kazanın ıçine atılmasını, burada bir süre bekletilme- sini istiyor..." Aynen böyle yazıyor şeriatçı gazete... Gülmeyın, bu bir Türkiye fotoğrafıdır. Milas'ta 'cın çıkarmak' için bir kız çocuğunun kafasını duvara vu- ra vura öldürenlerı anımsayın. Anne ve teyze şımdı Ma- nisa Akıl ve Sinrr Hastalıkları Hastanesi'nde yatıyor... Toplumu böylesine çürütenler politikacılar değil mi? Yoksulundan zenginine dek her kesımden insanlar. kurtuluşu cıncı hocalarda, medyumlarda, falcılarda, bü- yücülerde aramıyor mu? • • • Bir başka şeriatçı gazeteden bir köşe yazısını bir- iikte okuyalım: "Kitaplarda şu duayı okursan, şu şu dertten kurtu- lur, şıfa bulursun. denıyor Bizde yazılana uyuyor, du- ayı okuyoruz, ancak vaadedilen şifayı bulamıyoruz. Sı- kıntımız, derdimiz. aynen devam ediyor. Bunun hik- metı, izahı nasıldır? Niçın okuduğumuz duadan şifa bulamıyor, yazılanın vakı olduğunu göremiyoruz? Ya- zılan mıyanlış, yoksa okuyan mıyanlış okumaktadır?" Şeriatçı yazar bu soruya yanıt verirken 'bir avuç kum'un, Fatihaokuyuncanasıl 'külçealtın'olduğunu anlatıp şöyle diyor: "Dualar aynı dualardır. Ancak okuyanlar aynı oku- yanlar değildir. Maneviyatı ileride bin bir duayı okur, şifaya kavu- şur, aynı olmayanlaraynı duayı okur, aynı sonucu ala- mazlar. Bunun sebebi aynı duayı farklı ağızlann, fark- lı iman ve ihlas sahiplerinin okumuş olmasıdır Bu ıti- barla kitaplarda "Şu duayı okuyan şu şu derdıne de- va bulur' der de okunduğu halde vaadedüen şifa el- de edilemezse şüpheye düşmemeli, okuyanın ıhlası- na, ilticasına bakmalı, netıce alanlann tam bir ıman-. ve ihlas içinde okumuş olduklannı düşünmelidir." • • • Aydın Menderes. Amerika'ya gidiyor, fizik tedavi için de manda yağı dolu kazana girmekten, koyun pos- tuna sarılmaktan kurtuluyor... Bakalım, "Fatiha'ya davet" diyen Necmettin Erba- kan Hoca şimdi ne yapacak? Ülkemizdekı 'din simsarlan' giderek çoğalıyor. Tak- keli liboşlar, takkeli tosuncuklar 'din sömürüsü' yapıp çıkarlarını kolluyor. Şeriatçılar 'diniyaşamıyor'. bunun apaçık 'f/caref'ini yapıyor... Aydın Menderes'in talihsiz bir trafik kazası sonucu 'kısmi fe/ç' olmasından sonra yaşadıklanmız, Türkı- ye'yı ortaçağın karanlığına götürmek ısteyenlerın mas- kelerini bir kez daha düşürdü... Aydın Menderes'e geçmış olsun diyoruz. Ameri- ka'da uygulanacak olan fizık tedavının onu eskı sağ- lığına kavuşturmasını diliyoruz... • • • Şeriatçı basının İBDA-C kolu olan 'günlük gazete' Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik saldırılarını sürdürü- yor. Bu gazete kimi baro başkanlarını, üniversite rektör- lerini, okul müdürlerini hedef göstermekle tanınır. Gü- müşhane Baro Başkanı Av. Ali Günday'ı da hedef gös- termışti aynı gazete. Günday. bir süre sonra izzet Kı- raç adlı bir şeriatçının kurşunlarıyla yaşamını yıtirmış- ti. Son günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri'ni ve Jandar- ma Genel Komutanı Orgeneral Teoman Koman'ı he- def gösteren İBDA-C yandaşı 'şeriatçı gazete'ye RP'nin sahip çıkması da dikkati çekiyor... Laik. demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin temeline dinamit koyan 'şeriatçı basın'\ kimler koruyor, kimler kolluyor? Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet Cetinkaya " Planet.com. TR Küçükçekmece'de ÖDP şenliği İstanbul Haber Servisi - Özgürlük ve Dayanışma Partisi. Avcılar. Kadıköy. Y'alova. CsküdarveBahçe- lıev ler'den sonra Küçükçek- mece'de de ilçe örgürünün kuruluşunu. şenlıkle kutla- dı. ÖDP II Başkanı Meh- met Atay. ozanlar Arif Ke- mal ve MuzafterÖzdemır'in de bulunduğu şenlikte. w Söz, yetki.kararemekçilere"* slo- ganı atıldı. Sefaköy'de bir düğün ^alonunda yapılan kutlamada. DİSK Genel-İş ve Birleşık Metal-lş Sendi- kaları temsilcileri ve işçile- rı. "Bugüne kadar bizim partimizolmadı. iştebu par- ti bizim partimiz" diyerek de-sfekleritıi açıklndılar. "Her yerden, hep biriikte. yan yana geldik. Özgürlük ve Dayanışnıa'yı kurduk" sloganının sıkça y inelendı- ği salonda konuşan ÖDP İl- çe Başkanı Mehmet Tetik. partilerınin 'emekçı taban partisi' olduğunu y ineledi. Şenliğe Esenyurt Belediye- si Cocuk Korosu ile sanat- çı Sevinç Eratalay yırkıla- rıyla renk kattılar. (Fotoğraf: Filiz Gümiiş)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle