Katalog

21 MART 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cumhurbaşkanı Demirel Ankara'da koşu başlatacak, Başbakan da Iğdır'a gidiyor Nevrıız bugün kutLaınyorANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet) - Tûrkler ile Ortadogu halklannın kıdadıklan Nevruz Bayramı, resmi okrak bugûn çeşitli etkinliklerle kutlanacak. Başkentteki resmi kutlamalar, bugün saat 10.30'da "Nevruz Koşusu" ile başlayacak. Cumhurbaşkanı Sûleyman Demirel in Çankaya Köşkü önünde başlatacağı koşu, Milii Egemenlik Parkı'nda son bulacak. Bajbakan Mesut Yılmaz da bugün, "2. Uluslararası Nevruz Şenliği''ne kanlmak üzere, ses sanatçılannın da bulunduğu bir heyetle Iğdır'a gidecek. Yılmaz, yann Kars üzerinden Ankara'ya dönecek. Nevruz için yapılacak resmi geçit saat 12.30'da Sıhhiye Zafer Anıtı ile Miili Egemenlik Parkı arasında yapılacak. Resmi geçit sırasında Zafer Anıtı önûnde şölen ateşi de yakılacak. Nevruz kutlamalannın halka açık gösterisi Atatürk Spor Salonu'nda saat 18.00'de başlayacak. HADEP'in, resmi kutlamalara alternatif olarak hazırladığı program, 10.00-15.00 saatlen arasında Ankara Selim Sım Tarcan Spor Salonu'nda gerçekleştirilecek. Mezopotamya Kültür Merkezi'nin katkılanyla • Nevruz'un "yeni bir ümif'anlamına geldiğini belirten Demirel, "Her bayram gibi Nevruz'un birleştirici, geçmişte kalma yerine geleceğe bakıcı özelliği vardır. Nevruz bir gelecektir" dedi. • Milletler ve insanlan birleştiren en büyük olgunun kültür olduğunu bildiren Demirel, şunlan söyledi: "Kültürde düşmanlık yoktur. Çeşitli topluluklann kültürleri, eğer aynı kaynaktan kök alıyorsa ve aynı tarihi bölüşüyorsa, bu, kardeşlik ve beraberlik demektir. Bu insanlann birbirinden geçmişte uzak kalmalan hiçbir önem taşımaz. Çünkü geleceğe bakılacaktır. Nevruz Bayramı'nın ortak kutlanması dünya banşı için bir adımdır. Burada aynmcılık ve bölücülük yoktur." hazırlanan programda, parti yetkilileri de konuşmalar yapacaklar. Nevruz gelecektir' Resmi Nevruz kutlamalan çerçevesinde Cumhurbaşkanı Demirel, Kültür Bakanı Agâh Oktay Gûner, TfKA Başkanı Büyükelçi Umut Ank başkanlığındaki Türk cumhuriyetleri kültür bakanlan, büyükelçiler, sporcu, sanatçı ve yerel halk danslan topluluklanndan oluşan kalabalık bir heyeti dün Çankaya Köşkü'nde kabul ettı. Kültür Bakanı Güner, Demirel'e "Nevruz Bayramuuzı teforik ediyorum" dedi. Konuşmasına, Nevruz'un "yeni bir flmit" anlamına geldiğini belirterek başlayan Demirel. "Her bayram gibi Nevruz'un birleştirici, geçmişte kılma yerine geleceğe bakıcı özelliği vardır. Nevruz bir gelecektir " dedi. Nevruz'un daha çok Türk kökenli topluluklar tarafından kutlandığını vurgulayan Demirel, milletler ve insanlan birleştiren en büyük olgunun kültür olduğunu bıldirdi. Demirel, şunlan söyledi: "Kültürde düşmanlık yoktur, iyilik vardır. Çeşitli topluluklann kültürleri, eğer aynı kaynaktan kök aiıyorsa ve aynı tarihi bölüşüyorsa, bu, kardeşlik ve beraberlik demektir. Bu insanlann birbirinden geçmişte uzak kalmalan hiç bir önem taşımaz. Çünkü geleceğe bakılacaktır. Nevruz Bayramı'nın ortak kudanması dünya banşı için bir adımdır. Burada ay nmcılık ve bölücülük yoktur." Cumhurbaşkanı konuşmasmı, "Nevruz felsefesine ve Nevruz olaylanna inananlara nice güzel bayramlar diliyorum" sözleriyle tamamladı. Kültür Bakanı Agâh Oktay Güner ve beraberindeki konuk heyet, kabulün ardından Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk'ün mozolesine çiçek koydu. Kutlama gendgesi Milli Eğıtım Bakanlığı da dün yayımladığı genelgeyle, Nevruz'un Türk cumhuriyetleri ve topluluklanndan gelen öğrenciler tarafından sade bir törenle kutlanmasını istedi. Kutlamalarda, Türk cumhuriyetlennden gelen öğrencilere ulusal yemeklerin ikram edilmesi, okullarda, banş, kardeşlik konulu resim, şiir ve kompozisyon yanşmalan düzenlenmesi, yerel kuruluşlarla işbidiği içinde ağaçlandırma yapılması istendi. Okullara. genelgeyle birlıkte gönderilen kutlama mesajında şöyle dendi: "Sevgjli öğrenciler, Sultan Nevnız BayramTnız kutlu olsun. Bayramlar, miİletçe bir ve beraber olmanın sembolüdür. Atalanmız, Türklerin yurtlan olan Ergenekon'dan çıkış günü olan 21 Mart gününü, asırlardır bahar bayramı olarak kuüamışlardır. Bugünii, SuJtan \evruz olarak adlandırmıştır." Kültür Bakanı Agâh Oktay Güner. önceki gün Türk cumhuriyetlennden gelen kültür bakanlan ve heyetleri onuruna bir resepsiyon verdi. Resepsiyona, Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemir, milletvekillcn Ercan Karakaş.Yasûı Hatipoğiu. Yaşar Okuyan. Saffet Ankan Bedük. Muhsin Yazıcıoğlu. Kâmran İnan ve çok sayıda bürokrat katıldı. Türk cumhuriyetleri kültür bakanlan resepsiyondan önce de Milli Piyango'nun, büyük ikramiyesini 40 milyar lira olarak belirlediği Nevruz Bayramı Özel Çekilişi'ne konuk oldular. Nevruz öncesi gözaltılar G.Doğıı'da kuş uçurulmuyor • Ikinci kez resmi bir bayram olarak kutlanan Nevruz dolayısıyla poliste izinler kaldınldı. Başta Güneydoğu olmak üzere çok sayıda yerleşim yerinde sıkı güvenlik önlemleri alındı. Yiırt Habeıieri Servisi - Nevruz Bayramı bu yıl ıkıncı kez resmi olarak kutlanırken başta Güneydoğu illen olmak üzere Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı Çukurova bölgesi ve çevresinde meydana gelebi- lecek olaylara karşı yoğun gü- venlik önJemleri alındı. Polis- te izinler kaldınlırken Bat- man ve Adana'da çok sayıda kişi gözaltına alındı. HA- DEP'm Batman ve Dıyarba- kjr'da yapmak ıstedıği Nev- ruz kutlamalanna valihkler- ce izın venlmezken Avru- pa'dan çok sayıda kişi de göz- lemcı sıfatıyla Güneydo- ğu'ya geldi. Diyarbakır'da NevTuz Bayramı bazı semt- lerde lastiklerin yakılmasıyla başlarken bazı çocuklar PKK lehine sloganlar attı. Diyarbakır'da ilk göstenler saat 17.30 sıralannda Bağlar Beldesi Fatih Mahallesi'nde- ki bir ara sokakta lastiklerin yakılıp halay çekilmesiyle başladı. Daha sonra yerli ve yabancı basın mensuplannın olay yerine gelip çekim yap- maya başladığını gören yaşla- n 7 ile 14 yaş arasında deği- şen yaklaşik 150 çocuk, PKK örgütü ve AbduUah Ocalan lehine sloganlar atmaya baş- ladı. Çevrede geniş önlemler alan güvenlik güçlen, göste- riyi sürdüren çocuklara engel olmadı. Bu olaydan sonra Is- tasyon, Lefkoşe, Hatboyu ile Bağlar beldesmde bazı yer- lerde de lastıkler yakıldı. Ba- zı yabancı basın mensuplan- nın, çocuklara zafer ışareti yaptırarak poz vermelerini si- temeleri dıkkat çekti. Olağanüstü Hal (OHAL) Bölge Vali Yardımcısı Ahmet Ertfirk, bugün yapılacak Nevruz kutlamalan sırasında, kitlesel gösteriye ve bölücü örgütle ilgıli pankart açtlma- sına kesinükle izin vermeye- ceklenni bildırirdı. Doğu ve Güneydoğu'nun hemen he- men tüm kentlerinde valıler önderliğinde kültür müdür- lüklerince kutlamalar yapılı- yor. Diyarbakır'da Nevruz konulu panelle kutlamalan başlatan valilik, HADEP'in açık alanda Nevruz'u kutla- ma istemini geri çevirdi. HA- DEP'in, parti binasında alter- natif kutlama yapması bekle- rüyor. Nevnız kutlamalannı izle- mek için Güneydoğu'ya ge- len 4 kişilik Alman Sosyal Demokrat Parti üyelerinin Dıcle Oniversitesı'ndekı kut- lamalan ızleme girişimi ıse engellendi. Güvenlik güçleri, ögrencilerin kutlama yapma- sına da izin vermezken 5 ög- renci gözaltına alındı. Alman heyetin sözcüsü Steffen Ti- pach, Ankara'daki temaslan sırasında Nevruz'un bölgede rahatlıklakutlanacağının söy- lendiğine dikkat çekerek "Ancak gördüğümüz kada- nyla resmi kutlamalar dışın- daki törenlere izin verilmiyor. Hılkın Nevruz'u kutlamadı- ğuıı gördük" dedi. HADEP Adana ll Başkanı Sfileyman Kıhnç, Nevruz kut- lamalan öncesi Adana'da özellikle Kürt kökenlilerin yoğun olarak yaşadtğı mahal- lelerde polisler tarafından bü- yük baskı uygulandığını ileri sürdü. Mersin'de de Nevnız kutlamalan geçen yıl olduğu gibi bu yıl da HADEP ve di- ğer demokratik kıtle örgütle- n tarafından bugün Yenıpa- zar Mahallesi'ndekı boş bir alanda kutlanacak. Nevnız nedeniyle güvenlik önlemlerinin arttınldığı bir il de Batman. Yetkililer, strate- jik noktalara güvenlik ekip- lerinın yerleştinldığmı bıldir- diler. TPAO, TÜPRAŞ, BÖ- TAŞ gıbı petrol kuruluşlann- da da güvenlik ÖnKmleri art- tınlırken Batman da bazı şüp- helilerin de gözaltına alındı- ğı kaydedildi. Nevnız kutla- malannı izlemek için 14 Al- man ve bir ABD'liden oluşan 15 kişilik yabancı heyet Bat- man'a geldı. Nevruz, Şanlı- urfa'da da 11 Kültür Müdürlü- ğü'nün düzenleyeceğı bir programla kutlanacak. Iğdır ve yöresınde önceki gün baş- layan 2. Uluslararası Nevruz Şenlıkleri, çeşitli etkinlikler- le devam ediyor. NevTuz, Istanbul'da da çe- şitli etkinliklerle kutlanacak. Okmeydanı Demokratik Kit- le Örgütleri Platformu bugün 19.30'dan sonra Haşim lşçan (Fatma Girik) parkmda "Nev- roz ŞenfigT düzenlıyor. CHP lstanbul 11 yönetıcilen ile ka- dın ve gençlik kurullan bu- gün saat 11.00'de Taksım Cumhuriyet Anıtı'na çelenk bırakacaklar. CHP'liler ayn- ca 1992 Nevruzu'ndaki olay- larda yaşamını yıtırenleri anacaklar. lstanbul Teknik Üniversi- tesi (İTÜ) Maslak Kampu- su'nda öğle saatlerinde yakla- şik 200 öğrencı toplanıp las- tik yakarak Nevroz Bayra- mı 'nı kutladı. "Yaşasın halk- lann kardeşliğT sloganlan atan öğrencıter yaptıklan açıklamada, devletin resmi kutlamalarla NevTuz Bay- ramı'nın ıçini boşaltmak is- tediğini belırttıler. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART İzmir Beledije Başkanı: Vatandaşlarunıza Nevruz'da vaknıaJan için lastik vereceğiz. \ Devlet kesesinden kurultay HAZALATEŞ ANKARA-Türk Dünyası 4. Dostluk. Kardeşlik ve Işbirli- ği Kurultayı hazırlıklan ta- mamlandı. Kurultayı, Türk Devlet ve Topluluklan Dost- luk, Kardeşlik ve Işbirliğı Vak- fi (TÜDEV) Başkanı MHP li- deri Alparslan Türkeş organize ederken, harcamalann devlet tarafından karşılaması dikkati çekti. TÜDEV Genel Sekrete- ri Prof. Dr. Haluk Çav, Cum- hurbaşkanı Sülevmaıı Demirel ve DYP Genel Başkanı Taıtsu Çifler'le yapılan görüşmelenn ardından, devletin kurultay gı- derlerinı karşılandığını söyle- di. TÜDEV tarafından bu yıl dördüncusü düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Süleyman De- mırel'ın himayesınde gerçek- leştırilen Türk Dünyası Kurul- tayı 24-26 mart günlerinde An- kara'da yapılacak. TÜDEV Ge- nel Sekreteri Prof. Dr. Haluk Çay, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, kurultayın sıyası bir nitelik taşımadığını belirte- rek, "Kurultayın amacı, Türk cumhuriyetleri arasındaki iş- birtiğini serbest forum haliode ortava kmarak geliştinnektir. En önemlisi de Türkive'nin ta- nıölmasıdır" dedi. Nevruz'a 6 devlet şenliği 9 eleştirisi ANKARA/ tSTANBUL (Cumhuriyet) - Demokratik kitle örgütleri, Nevruz Bayramı nedeniyle yayımladıklan mesajlarda, resmi kutlama törenlerini ve Nevruz'un "devlet şenüğine'' dönüştürülmesini eleştirdiler. Eğitim, Bilim ve Kültür Emekçileri Sendikası (EĞİTİM- SEN), yayımladığı mesajda devletın Nevruz Bayramı'nı "kullandığmı" ileri sürülerek, "Devlet 'Nevruz'u, halk ise 'Nevvroz'u kudamaktadtr. Halklannuz bu >ıl Nevvroz'u, banşı, kardeşliği, hoşgöriiyü eşidikçi temelde bir arada yaşamanm bir adımı olarak kudamaktadır" dendi. Mesajda, 1992 yılındaki kanlı NevTuz kutlamalan anımsatılarak, "Kürt halkının üzerine tankla topla yürüyerek, bu bmramı katliama dönüştürdükleri görmezden gelinerek, bütün devlet kurumlan Nevvroz'un içinin boşaltılması için seferber edilmiştir" görüşü savunuldu. Mesajda, Nevruz'un devlet ve diger kanallar tarafından çıkarlar doğrultusunda kullanılmaya çalışıldığı öne sürüldü. Demokrasi ve Banş Partisi Genel Başkanı Refîk Karakoç "Bugün bir yandan Nevruz'un içeriği boşaltılmava, öte yandan Nevruz ü/erinde oyunlar oynanmaya çalışılmaktadır'" dedi. DİSK Genel Sekreteri Kemal Daysal, herkesin kendi inançlan ve düşünceleri doğrultusunda baynmını özgürce kutlaması gerektiğinı bildirdi. Daysal. "İktidann vatandaşlann bayramına çeşitli davarmalarta müdahale etmesi, hiç şüphesiz yaJnızca kutuplaşmanın artmasına neden olacakür" görüşünü dile getirdi. CHP lstanbul ll Başkanı Mehmet Afi Ozpolat da yaptığı yazılı açıklamada bazı kesimlerin bu günü provoke ermeye çalıştığını vurgulayarak NevTuz Bayramı'nın coşku içinde kutlanması gerektiğini söyledi. MHP Genel Başkanı Arparslan Türkeş de, Nevruz'un banş ve kardeşlik günü olmaktan çıkanldığını belirterek, "Nevruz, kan, kin, nefretdolu ve bölücüğü köriîkleyen bir güne döndü" dıye konuştu. Eski Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı Nusret Demiral da Nevruz'un Türk bayramı olduğunu vurgulayarak "Bugüne kadar kutianmıyor obnasının nedeni, Türklüğe sahip çıkılmamış olmasındandır" dedi. Hak-lş Genel Başkanı Salün Ushı da, Nevruz'a, ideolojik ve şovenist anlamlar yüklenmemesi gerektiğini kaydederek Nevmz'un külrürel zenginliğımiz olarak kabul edilmesi gerektiğini söyledi. 'Kürt sorıınu anketT kararını Yargıtay bozdu UFUKTEKİN ADANA-Yargıtay 9. Dairesi, iki sağlıkgö- revlisine Kürt sorunuyla ilgili yaptıklan an- kette "bölücülük yapnklan" gerekçesiyle ve- rilen hapis cezalannı bozdu. Tüm Sağlık- Sen tarafından yapılan ve "Sizce Kürt soru- nunasılçözülmetîdir'', "Sizce 'uluslann ken- di kaderinı tayın hakkf nedetnektir" gibi so- nılann yer aldığı anketle ilgili karann bozul- ması üzerine Adana Devlet Hastanesi heki- mi Mehmet Antmen v e hemşire Vedia Gü- lûm görevierine döndüler. Adana Devlet Hastanesi hekimi Mehmet Antmen v e hemşire Vedia Gülüm hakkmda, 1993 yılı sonunda Tüm Sağlık-Sen üyeleri- ne yönelik olarak hazırladıklan ve içinde "Sizce Kürt sorunu tıasıl çözülmetidir? Ulus- lann kendi kaderini tavin hakkı ne demek- tir? Kürtlerin ulus olduğuna inanıyor musu- nuz? 1 ürkiye'de Kürt sorunuyla ilgili bir' kir- DANİMARKA12-13 MART GÜNLERİNDE TOPLANMALARINA ÎZtN VERMİŞTt Kürt Parlamentosu'na protestoANKARA (Cumhuriyet Bfirosu)-Türkiye, sözde Sürgünde Kürt Parlamentosu'nun (SKP) 12- 13 mart günlerinde Kopenhag'da toplanmasına izin verdiği gerekçesiyle Darrimarka'yı yann protesto edecek. Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Büyükelçi Ömer Akbet, dün düzenledıği basın toplantısmda, bir soru üzerine, Danimarka'nm yann Ankara'daki büyükelçiliği nezdinde protesto edileceğıni bildirdi. Akbel, Büyükelçi NieJs Hefekov 'un Dışişleri Bakanlığı'na çağnlarak, Türkiye'nin söz konusu toplantınm Danimarka topraklannda yapılmasından duyduğu tepkinin dile geririleceğini kaydetti. Türkiye. SKP'nin 12-13 mart günlerinde toplanacağını Kopenhag Büyükelçisi Faruk Loğoğlu aracıhgıyla Danimarka Dışişleri Bakanlığı yetkililerine ıleterek, söz konusu toplantınm durdurulmasını istemişti. Uyanlara karşm, toplantının yapılmasının engeilenmemesi üzerine Danimarka Büyükelçisi, Dışişleri Bakanlığı'na çağnlmış ve toplantınm durduruJmaması durumunda iki ülke arasındakt ilişkilerin olumsuz etkileneceği bildirilmişti. Savunma sanayii alanmda Danimarka fırmalannın Türkiye'deki ihalelere katılamaması ve askeri işbirliğinin askıya alınması anlamına gelen "kırmızı BsteT> de bulunan Danimarka ise SKP'nin hükümet izni ahnmadan yapılmış bir toplantı olduğunu; ifade ve toplanma özgürlüğünün Danimarka Anayasası'ndan kaynaklandıgı savunmasını yapmıştı. SKP, geçen yıl Hollanda ve Rusya'da da topianmış; Türkiye'nin her iki ülkeyle ilişkileri gerginleşmişti. Türkiye, bunun üzerine SKP'nin yapıldığı ülkelere verdiği tepkide bir yumuşama göstennişti. li savaş'yaşandığma inanıyor musunuz?" so- rulannın yer aldığı anket nedeniyle Malatya DGM'de dava açıldı. Malatya DGM, bölü- cülük propagandası yaptıklan gerekçesiyle iki sanıkla ilgili 12 Eylül 1994'te"Herikisa- nığın bölücülük propagandası yapması ne- deniyle eylemlerine uyan 3713 sayilı yasanın 8/1. maddesi uvannca ikişer vıl ağır hapis ve 50'şer mihon lira ağırpara cezasıy la cezalan- dınlmalanna_" karar verdi. Antmen ve Gülüm'ün DGM'nin verdiği karan temyiz etmesi üzerine Yargıtay 9. Ce- za Dairesi, oy birliğiyle bozma karan verdi. Yargıtay'mbozmagerekçesinde şöyle denil- di: "Tüm Sağbk-Sen üyesi sanıklann seçe- nckli olarak düzenledikleri anket fonnlan, görevli olduklan hastanede sınırlı sayıdaki personele dağırmaktan ibaret kaldığı anlaşı- İan evlemlerinde, fornılann seçenekli olarak düzenlenmiş olması. doldurulup \avımlan- mamış bulunması hususlan da nazara alın- dıgında T.C. devletinin ülkesi ve milletiyle bö- lünmez bütünlüğünü bölmeye yönelik propa- ganda suçunun unsuriannın bulunmadığı gö- zetilmeden mahkûmiyetlerine karar verilme- si nedeniyle temyiz irira/lan yerindegörüldü- ğünden hükmün bozulmasına_" Yargıtay'ın bozma karannın ardından ida- re mahkemesinden de yürürmeyi durdurma karan alan Dr. Mehmet Antmen ve hemşire Vedia Gülüm eski görevierine döndüler. ARAYIŞ TOKTAM1Ş ATEŞ Başarıya Acıkmak... Bir haftadan fazla zaman geçti, hâlâ Efes'in Av- rupa Koraç Kupası'nı kazanmasının keyfini sürü- yoruz. Maazallah. eğer bir basketbol takımımız değil de; Fenerbahçe, Trabzon vb. gibi bir futbol takımımız böylesine buyük bir başarı kazansaydı, hertıalde ülke bir atış poligonuna dönerdi ve çok 'telefatırpız' olurdu... Maddi ve moral sıkıntılar içinde olan insanları- mız, başarıya acıkmış durumdalar. Zaten futbol maçlarından sonra çıkan olaylar da bunun bir so- nucu. Tuttuğu takım, eğer maçı yitirirse, dünyanın sonu geldi sanıyorlar. Ve o kızgınlıkla, dört bir ya- na saldırmak istiyorfar. Eğer tuttuğu takım maçı ka- zanmışsa. kimileri kendini dünyanın hâkimi sanı- yor. Avaz avaz sokaklara dökülüyoriar, silah ata- rak mutluluklarını kendilerince dile getiriyorlar... Bakıyorum da dünyanın fukara ülkelerinde hep aynı fotoğrafı görüyorum. Spor alanında kazanı- lan bir başan, çılgınca kutlamalara ve kimilerinin ciddi bir biçimde canlarının yanmasına neden olu- yor. Almanya, dünya futbol şampiyonu olduğu za- man da kutlamalar oluyor, yüzbinler sokağa dö- külüyor, ama Brezilya dünya şampiyonu olduğu zaman, kutlamaların şiddeti, birkaç kışiyi canından ediyor. Almanya ve Brezilya'yı karşılaştırmamın nede- ni, bundan beş-on sene önce Almanya'dayken izlediğim bir futbol maçı oldu. Maç, Almanya ve Brezilya arasında idi. Maçı televizyondan anlatan Alman spiker, sanki Brezilya'yı tutuyor gibiydi. Maç, bence başabaş geçen bir maçtı. Ama Alman spiker, yanındaki arkadaşına, "Ben Brezilya'yı da- ha çok beğendim" diye konuşuyordu; *'Alman- ya'nın girdiği pozisyonlar hep rastlantı sonucuy- du, Brezilya ise ne yaptığını biliyor." Hele ikinci yanda hakem Aimanya'nın lehine bir de penaltı verince spiker iyice sapıttı!.. "Hakem penaltıyı uydurdu" diye yorumunu yaptı. Ve kim olduğunu şımdı anımsamıyorum, Alman futbolcu penaltıyı kaçırınca, "Hak yerini buldu" diye ışin içinden çıktı. Eğer bizim spıkerlerden biri bir ulusal maçı böy- le anlatsa, vallahi adamın kellesini isterler. TRT'de ise kızağa alınır. Özel kanallardan birindeyse, ka- pının önüne konulur. Ama haklı, ama haksız... Böy- le bir anlatım tarzı, ulusal duygularımızı 'rencide eder' çünkü... Bizım spikerlerimiz, spor karşılaşmalannı anla- tırken numara yapmıyorlar. Gerçekten heyecan- lanıyorlar, gerçekten bağırmak istiyoriar. Hele biri bir maç sonrasında 'ağlamak istemişti' de zaten 'hüngür şakır' olan izleyici ve dinleyiciler gözyaş- lannı koyvermişlerdi. Çünkü toplum olarak başarı açlığı içindeyiz. Çünkü bu toplumun bireyleri, kendi bireysel mut- luluklarını, bu tur başanlaria sağlamaya çalışıyor. Çünkü başka yerlerde mutluluğu yakalayabilme şansları, yok denecek kadar az. Aynca bu tür spor başarılan, insanlaı arasında neredeyse ortadan kalkmış bulunan eşitliği yeni- den gündeme getirıyor. Bir başarıya heyecanla 'ortak olmuş' insanlar arasındaki 'eşitsizlikduygu- ları' ortadan kalkıyor. Milyarder rantiye ite işsizi/ emekçı; trılyoner sanayici ile asgari ücrete talim e- den işçi aynı mutluluk çerçevesinde kaynaşıyot 1 ' 11 lar. "Emekçiyi, işçiyianladık, amaozenginlehn böy- lesine heyecanlanmalannın nedeni ne" diye so- rabilirsiniz. Elbette bunlann bir 'eşitlik' sorunu yok. Fakat bunlar da aynı toplumun insanlan ve aynı duygularla bezenmiş insanlar. Kimbilir, belki aralarından biri Zürih Havalima- nı'nda pasaportunu gösterince, "Geç bu yana" komutunun acısını yaşamıştır. Belki bir başkası, Türkiye Cumhuriyeti pasapor- tunu taşıdığı için ikinci sınıf insan muamelesi gör- müş ve yürekten yaralanmıştır. Başka biri, yurtdışında bir ülkeden diğerine ge- çerken başka ülke vatandaşlarının bagajlarına bakmak gereğini bile duymayan gümrük memur- lannın, kendi bagajını didik didik etmesinin acısı- nı duymuştur. 'Ulusalkonular'söz konusu olduğu zaman; böy- lesine duygusal ve heyecanlı olmamızın elbette ciddi nedenleri var. Zira, sürekli olarak 'itilip-kakı- lıyoruz.' Ne Batılı olabiliyoruz, ne Doğulu olabili- yoruz, Geçenlerde de değinmiştim. Batı bizi hâlâ, ül- kesini tehdit eden 'Doğu kılıcı' olarak görüyor ve değerlendiriyor. Islam dünyası ise laik ve çağdaş cumhuriyetimizden ötürü bizi kendinden saymı- yor. Ve bu iş, yıllardan beri böyle sürüyor. Ingiltere'deki bir otelin lobisinde süt dökmüş ke- di gibi olan Kuveytli. Katarlı zengin, Türkiye'ye gel- diği zaman aslan kesiliyor. "Cebımdeki para ka- dar konuşurum" diye düşünüyor. Şımanklaşıyor, küstahlaşıyor. Ve bızim insanlanmız üç kuruşun hatın için bunlara katlanmak zorunda kalıyor. Ve ardından kazanılan bir başan, insanlann içlerinde- ki kızgınlıkları dile getirmelerine yol açıyor. Başarıya müthiş acıkmış durumdayız. Bu açlı- ğımıza bir de duygusallığımız eklenince, işler şi- razesinden çıkıyor. Bilmiyorum, bu ışler nereye kadar sürecek? Ve inanın, ulusal düzeyde bir ba- şarı elde ettiğimiz zaman beni bir korku sanyor. "Acaba bunu nasılkutlayacaklar?" diyorum, duy- duğum sevinç gölgeleniyor. Demokraside, Yeni bir Yerdbirderm