27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 MART 1996 PERŞEMBE CÜMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 TBMM Başkan Arjantin'de • BUENOSAIRES(AA) - Arjantin Senato Başkanı Carlos Ruckauf un konuğu olarak Buenos Aireste bulunan TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, resrni temaslanna bugûn başlıyor. Arjantın'e gelişinde havaalanında kendısıne fahri hemşerilik unvanı ve beratı verilen Kalemli için dün öğleden sonra da senatoda resmi karşılama töreni düzenlendi. Çin'de deprem: İ4ÖIÜ • PEKtN (AA) - Çin'in kuzeybatısındaİd Xinjiang özerk bölgesi şiddetli bir depremle sarsıldı. Resmi kaynaklar, Richter ölçegıne göre 6.9 şıddetındeki yer sarsıntısının, Sanxiang köyünde 24 kişinin ölümüne. 56 kişinin yaralanmasma neden olduğunu belirttiler. Sarsıntının Kaşı, Jıaşi ve Başu bölgeierinde de hissedildiği kaydedildi. Ancak bu yörelerde can ve mal kaybı olup olmadığı henüz bilinmiyor. Depremin merkez üssünün Artux yöresi oldugu bildirildi. Irak, en büyük tehdit • VVASHINGTON (AA) - Basra körfezindeki Amerikan kuvvetlerinin komutanı General Binford Pcay, Irak'ın Ortadoğu'da hâlâ en büyük tehdit unsuru olduğunu söyledi. Senato Sılahlı Kuvvetler Komisyonu'nda konuşan Amenkalı komutan, Irak'ın Körfez Savaşı sırasında uğradığı büyük kayba karşın Ortadoğu'da hâlâ en büyük tehdit olmaya devam ettiğini ifade etti. General Peay, BM yaptınmlannın kaldınlması halinde Irak'ın yenıden silahlanma politikasına hız vereceğini, ancak Iran'ın da uzun vadede bölgede büyük bir tehlike olacağını söyledi. BM'ye kişisel destek • NEWYORK(AA)h Amerikan hükümetinin Birleşmiş Milletler'e olan borcunu ödememesinden utanç duyan ABD vatandaşlan, BM'ye kendi paylanna düşen borcu, kişisel olarak ödeme yanşına girdiler. BM kaynaklanndan alınan bilgiye göre şimdiye kadar 462 Amerikan vatandaşı, paylanna düşen 4 dolar 40 sentlik borca tekabül eden çekleri uluslararası teşkilata postaladılar. Fransa'da ordu tarüşılıyor • STRASBOURG (AA>- Fransa'da Alain Juppe hükümetinin, profesyonel askerliğe geciş konusunda getirdiği yasa teklifi dün parlamentoda görüşülmeye başlandı. Juppe hükümetinin, parlamento dışında belediye başkanlannın da profesyonel askerliğe geçiş konusundaki görüşlerini almak için girişimde bulunduğu bildirildi. Solana Moskova'da • MOSKOVA(AA)- NATO Genel Sekreteri Javier Solana, ittifakm Doğu Avrupa yönünde genişlemesine şiddetle karşı çıkan Rusya'nm başkenti Moskova'da yaptığı açıklamada "Bu ülkeler, banşçı ve demokratik ülkelerin topluluguna (NATO) üye olmak istiyorlar ve bu onlann hakkı" dedi. Kongre'de Farrakhan goraşiıldu • VVASHINGTON (Cumhuriyet) - Amerikan Kongresi'nde senatörlerin 'ajanhkla' suçladığı lslam Ulusu lideri Louis T. Farrakhan'ın 'Dünya Kardeşliği' adını verdigi ' gezisi, önceki gün Kongre Soruşturma Komitesi'nde ele alındı. Komite, lslam Ulusu lidennin gezilerinde ABD yasalannı ihlal ettiğini savunarak, yeterli soruşturma yapmadığı gerekçesiyle Clinton yönetiminı sert bir şekilde eleştirdi. Louis T. Farrakhan' ın müridleri görüşmeler sırasında kongrede olay çıkardı. Çin, Tayvan Boğazı'nın güneyindeki hava ve deniz tatbikatlannı sona erdirdiğini açıkladı Savaş oyıımıiKİa son perdeDış Haberier Servisi- Çin Halk Cumhuriyeti, Tayvan Boğazrntn güneyinde 12 martta gerçek mermilerle baş- lattığı hava ve deniz tatbikat- lannı sona erdirdiğini açıkla- dı. Dün TSİ 12.00'de Xinhua Haber Ajansı'na bir açıklama yaparak askeri tatbikatlannın ikinci turunu sonra erdirdiği- ni açıklayan Çin, gerçek mer- milerle gerçekleştirdiği tatbi- katlann ülkenin askeri gücü- nün bir göstergesi olduğunu ifade etti. Xinhua'dan bir yetkili tatbi- katlann, katılanlann sayısı, sa- vaş uçaklannın tipleri, uçuş sayısı ve kullanılan gerçek mermilerin miktan açısmdan önceki yıllarla karşılaştıldı- ğında normal olarak değerlen- dirilebüeceğini ifade etti. Ajans aynca Çin'in tatbi- katlann gerçekleştiriJdiği 17 bin kilometre karelik bölgenin deniz ve hava trafigine açıldı- ğı konusunda açıkiama yaptı- ğını da bildirdi. Bununla birlikte Çin ordu- sundan yetkililerin, Çin top- raklanndan bir milimin bile aynlmaması gerektiği konu- sunda ısrarlı olduğu ifade edil- di. Gerçek mermilerle yapılan tatbikatlann sona erdirilmesi *,- -ı u- • n-ı • »J ••»/ • *s *• • • J *m üe b.rl.kte, Çin'.n g e r ç e k l e ş t i r - K u ^ b l r Ç 0 C u k P f e k m d e k l VasakKent'ın ıçınde egıüm yapan askerterinarasındakaybolmuş,kendisinebirçıkışyoluanyor. diği tatbikatlar zintinnin son aşamasınage- lindiği belirtildi. Tayvan Boğazı'nın güne- yinde, Haitan adasının açıklannda devam edileceği bildirilen söz konusu 9 günlük ha- vadan denize son tatbikatın kötü hava şart- lan dolayısıyla gerçekleştirilemediği kay- dedildi. Tayvan Savunma Bakanlıgı'nın bir açık- lama yaparak yalnızca birkaç savaş gemi- sinin atış taJimı yaptığmı belirtti. Çin'in Ha- ita adası açıklannda gerçekleştireceği son tatbikat, Tayvan'da 23 martta yapılması planlanan ilk dernokratık devlet başkanlığı seçimleriyle aynı zamana denk düşüyor. Çin hükümeti yetkilileri, tatbikatlann 25 martta sona erdirileceğini kaydettiler. Çin'in Tayvan adası açıklannda gerçek- leştirdiği askeri tatbikatlara rağmen Tay- van'da seçim hazırlıklannın son hızla de- vam ettiği belirtildi. AFP'den alınan bilgiye göre ada sakinle- rinin bile yerleşim bölgelerine oy kullan- mak için geri dönme hazırlıldannda oldu- ğu kaydedildi. Çin, 1949 yılındaki sivil sa- vaşın bitiminden bu yana "hain eyaJefola- rak tanımladığı Tayvan'a seçimlere gide- rek Çin'den aynlmaya kalkarsa sal- dıracağmı söyleyerek tehdit ediyor. Cenevre görüşmeleri sürüyor Çinli yetkiiilerdün Cenevre'de gerçekleş- tirilen Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ile gö- rüşmelerde bulunarak uluslararası ticaret topluluguna girebilmek için son bir giri- şimde bulundular. Cuma gününe kadar sü- receği bildirilen görüsmelerde uluslararası camianm, Tayvan Boğazı'nda askeri tatbi- katlar gerçekleştıren Çin'in örgüte katılı- mına sıcak bakmadığı kaydedildi. AFP, top- lantinın başlamasından önce bazı diplomat- lann Çin'in WTO'ya girebilmek için 9 yıl- dır sürdürdüğu kampanyanın başanlı olma- sından endişe ettiklerini belirtti. Görüsme- lerde birçok psiko-politik faktörlerin rol oy- nayacağı belirtildi. Bunlann arasında Çin'in Tayvan Boğazı'nda gerçekleştirdiği askeri tatbikatlan ve ABD'de yapılması beklenen seçimler olduğu kaydedildi. Israil G.Lübnan'ı bombaladıRAŞAYA (AA) - Israil helikop- terlerinin, dün akşam saatlerinde Güney Lübnan'daki Hizbullah mevzilerini bombaladığı bildirildi. Suriye'nin kontrolündeki Bekaa Vadisi'nin güneyini bombalayan helikopteTİer, özellikle Cebal Ebu Raşid, Cabl Kotrani ve Birkit Cab- bur tepelerini hedef seçtiler. Hiz- bullah, bombardıman sırasında ka- yıp vermediğini açıkladı. Israil saldınyı dünkü Hizbullah intahar saldınsına mısilleme ola- rak gerçekleştirdi.Güney Lüb- nan'da, aşın dinci Hizbullah mtlis- lerinin dün Israil askerlerine karşı düzenlediği intihar saldınsında bir Israil askeri ölmüş, 6 askeri de ya- ralanmıştı. Güvenlik birimlerinden edinilen bilgilere göre saldın Güney Lüb- nan'ın Israil tarafından kontrol edi- len bölgesinde meydana gelmişti. Israil Başbakanı Şimon Peres. Lübnan'da Hizbullah militanlan- nın saldınsı sonucu yaralanan on kadar Israil askenni hastanede zı- yareti sırasında yaptığı açıklama- da, "Lübnan'da ılımlı politika iz- lemiyoruz. Hizbullah'ı zamanı gelince ve uygun şekilde vuraca- ğız" demişti. Çatışmalann önlen- mesi için ABD'nin diplomatik bir müdahalesinin söz konusu olup ol- mayacağına ilişkin bir soru üzeri- ne Peres, kimsenin sözüne bel bağ- lamayacaklannı, kendi politıkalan- nı ve hareket tarzlannı bölgedeki duruma göre belirleyeceklerini de belirtmişti. Peres Suriye'yi suçladı Israı! Başbakanı Şimon Peres, aşın dinci Hizbullah örgütünün saldınlan dunnadan, Suriye ile banş olamayacağını söyledi. Is- rail'in kuzeyindeki Karmiel ken- tindegazetecilere bir açıklama ya- pan Peres, yaklaşık bir ay önce as- kıya alınan lsrail-Suriye banş gö- rüşmelerinin başlamasından önce, Suriye'nin, Lübnan'da faaliyet gösteren Hizbullah'a verdiği des- teği kesmesi gerektiğini kaydetti. Suriye ile bir banş anlaşması im- zalanmasının şartlanndan bırinin, Hizbullah'ın Lübnan'daki faali- yetlerinin sona crmesi olduğunu ifade eden Peres, "Hizbullah İran'a bağlıdır. Ancak Suriye de onları desleklemektedir. Eğer Hi/bullah'ı. banş göriiş- melerine paralel olarak İsrail'e karşı bir baskj aracı gibi düşü- nüyorlarsa, çok yanılırlar" di- ye konuştu. Israiİ'de 25 Şubat-4 Mart tarihleri arasında, aşın dinci Hamas örgütünün düzenlediği in- tihar saldınlannda 62 kişinin öl- mesinden sonra, ABD'de yürütü- len lsrail-Suriye görûşmeleri as- kıya alınmıştı. Lübnan'da faaliyet gösteren Hizbullah örgütünün son günler- de Israil karşıtı saldınlannı yoğun- laştırması üzerine, ABD'nin, Su- njce'den örgüt üzerindefcı nüfuzu- nu kullanmasını istedıgi de birdi- rildı. Beyaz Saray Sözcüsü Mic- hael McCurry, Suriye'den Hiz- bullah'ın Güney Lübnan'da Israil hedeflerine karşı saldınlannı dur- durması için örgüt üzerindeki et- kisinı kullanmasını istediklerini bildirdi. Bosııa resmen ikiye bölündü• Sırp Cumhuriyeti ile Boşnak-Hırvat Federasyonu arasında çizilen sınınn önceki gece yansı yasallaştığı bildirildi. Dayton Banş Anlaşması uyannca, Bosna topraklannın yüzde 51 'ine sahip Boşnak Hırvat Federasyonu ile topraklann yüzde 49'una sahip Sırp Cumhuriyeti, artık kendi toprakJannda tam söz sahibi oldular. Dış Haberier Servisi- Bosna topraklan, Dayton Banş Anlaşması uyannca Boşnak-Hırvat Federasyo- nu ile Sırp Cumhuriyeti arasında önceki gece yan- sı TSİ 01.00'den itibaren resmen ikiye bölündü. Bosna Banş Plam'na göre Dayton anlaşmasının uygulanmasından sonraki 90 gün içinde, Bosna'daki Sırp Curnhuriyeti ile Müs- lüman-Hırvat Federasyonu arasında çizilen sınınn ön- ceki gece yansı yasallaştı- ğı bildirildi.AFP Haber Ajansından alınan bilgiye göre federasyon ile Sırp Cumhuriyeti arasında Day- ton Anlaşması uyannca es- ki ateşkes hattında, 4 km. eninde 1.030 km. boyun- daki Taraflar Arası Sınır Hattı'nda (1EBL) askerden anndınlmış bir bölge oluş- turuldu. Bu ara bölge, si- villerin özgür dolaşımını engellemeyeceği belirtildi. Dayton Banş Anlaşma- sı ABD önderliğinde 1995 kasım ayında parafe edil- miş, 14 aralıkta da Paris'te imzalanrruştı. Anlaşma uyannca, Bosna toprakla- nnın yüzde 51'ine sahip Boşnak Hırvat Federasyo- nu ile topraklann yüzde 49'una sahip Sırp Cumhu- riyeti, artık kendi toprakla- rında tam söz sahibi oldu- lar. Taraflar, savaş sırasın- da yitirdikleri, ancak daha sonra görüşme- lerle takas ettikleri bölgelerde yeniden si- lahlı kuvvet konuşlandırabilecekler. Dayton Anlaşması 'nm askeri yönlerinin önceki geceyansı tamamlanmasından son- ra dikkatlerin anlaşmanın sivıl yönlerine çevrildiği kaydedildi. Bosna savaşmın baş- langıcından 4 yıl sonra, Müslüman, Hırvat ve Sırplann etnik birleşiminden oluşan ço- kuluslu bir Bosna'dan ve özellikle de ço- kuluslu başkent Saraybosna'dan geriye çok az şey kaldı. Dayton Banş Anlaşması her ne kadar çokuluslu bir Bosna yaratmayı hedefliyorsa ve her ne kadar Bosna halkı- Saraybosna'nın kronolojisi 4 yıllık kuşatma Nisan 1992: Yugoslavya ordusu Bosna'nın başkentini kuşattı ve havaalanının kontrolünü ele geçırdı. 29 Haziran 1992: BM ordulan havaalanının kontrolünü geri aldılar. 7 Mayıs 1993: Saraybosna BM tarafından "güveoli bölge" ilan edildi. Ancak çatışmalar kasım 1995'deki ateşkese kadar devam etti. 5 Şubat 1994: Saraybosna'da pazar meydanında bom- ba patlaması sonucunda 68 kışi öldû, 200 kişı yaralandı. 9 Şubat 1994: Sırplar ve Bosna hükümeti yeni bir ateşkes anlaşması ımzaladılar. NATO, Sırplar'a şehrin 20 kiiometre uzağına çekibneleri için 10 gün süre tanıdı. Rus baskısı ve NATO'nun hava saldınsı tehdidi altındakı Sırplar bu sûreye uydular. 20 Aralık 1994: Eski ABD Başkanı Jimmy Carter, 1 ocakta yürürlüğe girecek 4 aylık bir ateşkese aracılık yaptı. 1 Mayıs 1995: BM'nin ateşkesi uzatma girişımleri başansız oldu. 26 Mayıs 195: Sırplar 400 BM askerinı ve gözlemci- leri rehin aldılar 18 Haziran 1995: SonrehinBM askeri serbest bırakıldı. 28 Ağiıstos 1995: Yine pazaryerine isabet eden bir mer- mi 41 kişinin ölümüne 84 kişinin yaralanmasma yol açtı. 30 Ağustos 1995: NATO Sırp mevzilerine hava akınlannı başlattı. 14 Eylül 1995: Sırplann anlaşma isteği üzerine NATO hava akınlan sona erdi. 21 Kasım: Dayton Banş Anlaşması'nın 15 aralıkta Paris'te ımzalanması kararlaştınldj. 30 Ocak 1996: Sırp bırlıkîen Saraybosna'dan çekildil- er. 25 Şubat 1996: IFOR birlikleri ve Bosnalı Sırplar, Bosna'daki Sırp mahallelerindeki Sırplann tahliyesinde anlaştılar. 19 Mart 1996: Son Sırp mahallesini Bosna polisi anlaşma uyannca Sırplar'dan devraldı. na daha önce yaşadıklan evlere geri dön- me hakkı verilmiş ise de yetkililer bunun gerçekleşmesinden pek umutlu olmadıkla- nnı belirtiyorlar. Öte yandan NATO yetkililerinden alı- nan bilgiye göre Bosna ordusuna ait yüz- lerce askerin, Saraybosna'nın askerden anndınlmış bölge olması yönündeki an- laşma gereğince orduya ait tüm ekipman ve araçlarla birlikte ve NATO gözetimin- de bölgeden çekildikleri açıklandı. Day- ton Banş Anlaşması 'nda, Bosnalı askerle- rin önceki geceyansı Saraybosna'dan çekil- mesi öngöriilüyordu. Yeniden bir börön olan Saraybosna savaşın acılannı uzun süre taşıyacak. Vaşlı bir ka- dın, önceki gün Sırp denetiminden Boşnak-Hırvat Federasyonu denetimine geçen Grbvaçina böigesmde yıiak bir binanın önünden geçrj'or. (Fotograf: REUTERS) POLMKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Çin Sorunu Tayvan'da cumartesi günü yapılacak Devlet Başkan- lığı seçimlerine iki gün kala bölgede gerginlik doruğa ulaşırken dünyanın dikkatlen de Uzakdoğu'ya çevrildi. Seçımleri Pekin'in 'aynlıkçı' olduğunu iddia ettiği Lee Teng-Hui'nin kazanması, Çin'in tutumunu sertleştir- mesine ve tansiyonun daha da yükselmesine yol aça- caktır. Uzakdoğu ya da 'Çin sorunu' aslında Tayvan krizi ol- masaydı da yakında dünyanın gündemine tüm ağırlı- ğıyla oturacaktı. 1.2 milyar nüfuslu Çin, Deng-Şiao-Ping'in 1979'da ekonomik reformlan başlatmasından bu yana yılda % 10-12 gibi göz kamaştıran bir büyüme hızı gerçekleş- t'rmektedir. Gerçi Çin'in zenginleşmesi, bu dev pazara gözünü di- ken Batılı ülkeler için sevindirici bir gelişme. Ama Pe- kin'in savaş sonrası Japonyası'nı bile geride bırakan ekonomik büyüme oranına koşut olarak orduyu hızla modernleştirmesi, dış polrtikada giderek daha saldırgan tutuma girmesi tabloyu degiştinyor; Asya'nın dogusun- da ABD, Çin ve Japonya arasında amansız bir rekabe- tin başlayabileceği ortamı hazırlıyor. Bu üçlü oyuna ya- kın bir gelecekte Rusya'nm da katılma olasılığı giderek güçleniyor. • • • Çin'in başına buyruk davranışlan sadece Tayvan'ı değil, Vıetnam, Filipinler, Singapur, Tayland, Malezya ve Endonezya gibi bölge ülkelerini de ürkütüyor. Güney Çin Denizi'nin hemen tümü üzsrinde hak id- dia eden Pekin, Paracel ve Spratley takımadalannın kendine ait olduğunu ileri sürüyor. Oysa tartışmalı olan bu adalar üzerinde Vietnam ve Filipinler de hak iddia ediyor. Ne var ki Pekin 'Hak güçlünündür' görüşü uya- nnca 1974 yılında Vietnam'ın denetimindeki Paracel takımadalannın bir bölümüne el koydu. 1988'de ise Spratley adalanndan yedisini işgal etti; 1991'de sekiz ada daha Çin tarafından yutuldu. Pekin'in iştahını kabartan olgu, bölgede zengin pet- rol yataklannın bulunması. ••• Bu noktada Çin'in bölge ülkelerini kaygılandırması- nın nedenleri de ortaya çıkıyor. Çin'in tanmsal üretimi nüfus artışını karşılamaya yetmiyor. Pekin, geçen yıl ilk kez tahıl ithal etti. Bu yıl bu ithalatın daha da artacağı bildiriliyor. Çin'in başdöndürücü ekonomik büyümesi ise enerji gereksinimini hızla arttınyor, ülkenin enerji kaynaklan ekonomik büyüme hızına yetişemiyor. Enerji ve tahıl sıkıntısı çeken, otoriter yönetime sa- hip, 1,2 milyarlık ülke hızla silahlanıyorsa bu olgu hem komşulan arasında panik yaratır hem de bölgede den- gelerin altüst olmasına yol açar. Vietnam, Çin'den korkusundan geçen yıl ASEAN'a (Güney Doğu Asya Ulkeleri Birliği) girdı. Singapur, Ma- lezya, Tayland ve Filipinler, Ortadoğu ülkelerini aratma- yacak bir hızla silahlanıyorlar. • • • Fakat en çok korkulan olasılık Çin'in saldırgan tutu- munun Japon militarizmini hortlatması ve Japonya'nın silahlanmaya başlaması. Pekin'in, ticaret yollannın geç- tiği Güney Çin Denizi'nin büyük bölümü üzerinde hak iddia etmesi Tokyo'yu da cıddi biçimde tedirgin ediyor. Böylece bölge ulkeleri; bir yanda hızla silahlanan Çin, öte yanda mılitarizmin her an hortlayabileceği Japon- ya arasında kalmış durumundalar. Bu noktada ise gözler ABD'ye çevriliyor. Bölgede ABD'nin güçlü varlığının Çin'i dengeleyeceği, Japon- ya'nın da bu ortamda silahlanmaya gerek duymayaca- ğı düşünülüyor. Aslında ABD, bölge ulkeleri kendine ihtiyaç duyma- sa bile, yaşamsal çıkar alanı olarak gördüğü Pasifîk'i terk etmek niyetinde değil. Bu bakımdan Çin'in hızla güçlenmesinden VVashington da tedirgin. ••• Peki, kendisine yönelik bir ABD-Japon rttifakıac kar- şı Çin hangi ülkeye dönebilir? Işte bu noktada da Rusya gündeme qeliyor. Çin, or- dusunu modernleştirmek için ihtiyaç duyduğu tüm ge- lişmiş silahları büyük döviz sıkıntısı çeken Rusya'dan kolaylıkla sağlayabilir. Hele haziran ayında yapılacak başkanlık seçımlerini komünist Gennady Zyugonov- kazanırsa, Rusya güçlü bir olasılıkla Çin'in yanında yer alır. Böylece Pasifık'te ABD-Japon ittrfakına karşı Çin- Rus ekseni oluşur. ABD'nin, Rusya'nm Çeçenya'yı yerle bıretmesini ne- den görmezlikten geldiği, Orta Asya ve Kafkaslar'ı ne- den Rusya'nm etkinlık alanına bıraktığı, Başkan Clin- ton'ın neden Boris Yettsin'ın üzerine titrediğı Pasifik'te değişmeye başlayan dengelerin ışığında daha iyi anla- şılır. 21. Yüzyılda asıl büyük rekabetin Pasifik'te olacağı- nı iyi bilen ABD, 'Çin tehlikesine' karşı Rusya'yı yanına çekmeye çalışmaktadır. 'Çin sorunu' birkaç yıla kadar dünyanın siyasal kon- jonktürünü belirleyecek niteliğe kavuşmaya aday görünüyor. Rııs seçimleriııin iptali gündemde HAKANAKSAY MOSKOVA - "Sovyetler Bıriiğı dirilıyor mu?"Yanıtı olumsuz olan bu soru, kısa sürede yenni çok daha gün- cel bir başka soruya bıraktı: "16 haziran devlet başkanb- ğı seçimleri iptal edilecek mi?" Parlamento ait meclisi Du- ma'nın 15 martta aldığı ka- rarla Sovyetler Birliği'ni da- ğıtan 12 Aralık 1991 tarihlı parlamento karannı geçersiz ilan etmesi, Rusya'da siyasal gerginliği arttırdı. Kjmileri, 1993 ekimindeki parlamento bombalamasını anımsatarak Başkan Boris Yetain'ın Du- ma'yı feshedebıleceğını öne sürüyor. Geçen cuma attık- lan adımla bir yandan eski Sovyet cumhuriyetlerinin ye- niden yakınlaşmasını isteyen seçmenlerin sempatisini tor> lamayı, bir yandan da 12 Aralık 1991 'deZyuganov'un deyişiyle "akıilan kanşörü- mış oWuğundan"yanlişlıkla Sovyet devletıni dagıttıklan için özeleştiri yapmayı he- defleyen komünistlerin en büyük kazancı ise şuydu: Sc- çimlerde Zyuganov'u des- tekleme karan alan, ancak aralannda ciddi çelişkiler bu- lunan 50'ye yakm sol örgüt birbirine daha sıkı kenetlen- miş oldu. Ne var ki komü- nistlerle ötekı demokratik güçler ve BDT yönetimlen arasmdaki ılışkılergenjinleş- ti. Ve nihayet, iktidar ilk kez 16 haziran seçimlerimn erte- lenmesi olasılığından söz et- ti. Atamalarla belırlenmiş parlamento üst meclisi fede- rasyon konseyinı. seçımle başa gelmiş ait meclis Du- ma'ya karşı kışkırtan Yeltsin, kısmen başanlı oldu. Fede- rasyon Konseyi'nin Krem- lın'e yakın üyeien, "Ya Du- ma 15 mart tarihli karannı geri alır ya da 16 haziran se- çimleri erteleııir" ultimato- munu vermekte gecikmedi- ler. Sonuçta biraz daha dip- lomatik bir dille, Duma'dan karannı gözden geçirmesi ri- ca edildi. Dün konuyu görüşen Du- ma, Federasyon Konseyi'nin isteği üzerine söz konusu ka- rannı yeniden ele almaya ra- zı oldu, ancak sorunun şım- dilik parti meclislerinde tar- tışılacağını bildirirken ilgili Duma oturumunun ne za- man yapılacağına değınme- di. Duma'nın tükürdüğünü yalamak yerine sorunu ge- çiştireceği ya da gerekirse karannı biraz yumuşatacağı sanılıyor. Bunun Kremlin'e yeterli olup olmayacağı bel- li değil. Ancak seçim öncesi anketlere göre hâlâ Zyuga- nw'un oldukça gerisinde olan Veltsin'ın bu durumu kullanarak seçimlen iptal et- mek için kendine yenı bir gerekçe yarattığı kesin.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle