Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MART 1996 PERŞEMBE CÜMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11
TBMM Başkan
Arjantin'de
• BUENOSAIRES(AA)
- Arjantin Senato Başkanı
Carlos Ruckauf un
konuğu olarak Buenos
Aireste bulunan TBMM
Başkanı Mustafa Kalemli,
resrni temaslanna bugûn
başlıyor. Arjantın'e
gelişinde havaalanında
kendısıne fahri hemşerilik
unvanı ve beratı verilen
Kalemli için dün öğleden
sonra da senatoda resmi
karşılama töreni
düzenlendi.
Çin'de deprem:
İ4ÖIÜ
• PEKtN (AA) - Çin'in
kuzeybatısındaİd Xinjiang
özerk bölgesi şiddetli bir
depremle sarsıldı. Resmi
kaynaklar, Richter
ölçegıne göre 6.9
şıddetındeki yer
sarsıntısının, Sanxiang
köyünde 24 kişinin
ölümüne. 56 kişinin
yaralanmasma neden
olduğunu belirttiler.
Sarsıntının Kaşı, Jıaşi ve
Başu bölgeierinde de
hissedildiği kaydedildi.
Ancak bu yörelerde can ve
mal kaybı olup olmadığı
henüz bilinmiyor.
Depremin merkez üssünün
Artux yöresi oldugu
bildirildi.
Irak, en büyük
tehdit
• VVASHINGTON (AA) -
Basra körfezindeki
Amerikan kuvvetlerinin
komutanı General Binford
Pcay, Irak'ın Ortadoğu'da
hâlâ en büyük tehdit
unsuru olduğunu söyledi.
Senato Sılahlı Kuvvetler
Komisyonu'nda konuşan
Amenkalı komutan,
Irak'ın Körfez Savaşı
sırasında uğradığı büyük
kayba karşın Ortadoğu'da
hâlâ en büyük tehdit
olmaya devam ettiğini
ifade etti. General Peay,
BM yaptınmlannın
kaldınlması halinde
Irak'ın yenıden silahlanma
politikasına hız vereceğini,
ancak Iran'ın da uzun
vadede bölgede büyük bir
tehlike olacağını söyledi.
BM'ye kişisel
destek
• NEWYORK(AA)h
Amerikan hükümetinin
Birleşmiş Milletler'e olan
borcunu ödememesinden
utanç duyan ABD
vatandaşlan, BM'ye kendi
paylanna düşen borcu,
kişisel olarak ödeme
yanşına girdiler. BM
kaynaklanndan alınan
bilgiye göre şimdiye kadar
462 Amerikan vatandaşı,
paylanna düşen 4 dolar 40
sentlik borca tekabül eden
çekleri uluslararası
teşkilata postaladılar.
Fransa'da ordu
tarüşılıyor
• STRASBOURG (AA>-
Fransa'da Alain Juppe
hükümetinin, profesyonel
askerliğe geciş konusunda
getirdiği yasa teklifi dün
parlamentoda görüşülmeye
başlandı. Juppe
hükümetinin, parlamento
dışında belediye
başkanlannın da
profesyonel askerliğe geçiş
konusundaki görüşlerini
almak için girişimde
bulunduğu bildirildi.
Solana
Moskova'da
• MOSKOVA(AA)-
NATO Genel Sekreteri
Javier Solana, ittifakm
Doğu Avrupa yönünde
genişlemesine şiddetle
karşı çıkan Rusya'nm
başkenti Moskova'da
yaptığı açıklamada "Bu
ülkeler, banşçı ve
demokratik ülkelerin
topluluguna (NATO) üye
olmak istiyorlar ve bu
onlann hakkı" dedi.
Kongre'de
Farrakhan
goraşiıldu
• VVASHINGTON
(Cumhuriyet) - Amerikan
Kongresi'nde senatörlerin
'ajanhkla' suçladığı lslam
Ulusu lideri Louis T.
Farrakhan'ın 'Dünya
Kardeşliği' adını verdigi
' gezisi, önceki gün Kongre
Soruşturma Komitesi'nde
ele alındı. Komite, lslam
Ulusu lidennin gezilerinde
ABD yasalannı ihlal
ettiğini savunarak, yeterli
soruşturma yapmadığı
gerekçesiyle Clinton
yönetiminı sert bir şekilde
eleştirdi. Louis T.
Farrakhan' ın müridleri
görüşmeler sırasında
kongrede olay çıkardı.
Çin, Tayvan Boğazı'nın güneyindeki hava ve deniz tatbikatlannı sona erdirdiğini açıkladı
Savaş oyıımıiKİa son perdeDış Haberier Servisi- Çin
Halk Cumhuriyeti, Tayvan
Boğazrntn güneyinde 12
martta gerçek mermilerle baş-
lattığı hava ve deniz tatbikat-
lannı sona erdirdiğini açıkla-
dı.
Dün TSİ 12.00'de Xinhua
Haber Ajansı'na bir açıklama
yaparak askeri tatbikatlannın
ikinci turunu sonra erdirdiği-
ni açıklayan Çin, gerçek mer-
milerle gerçekleştirdiği tatbi-
katlann ülkenin askeri gücü-
nün bir göstergesi olduğunu
ifade etti.
Xinhua'dan bir yetkili tatbi-
katlann, katılanlann sayısı, sa-
vaş uçaklannın tipleri, uçuş
sayısı ve kullanılan gerçek
mermilerin miktan açısmdan
önceki yıllarla karşılaştıldı-
ğında normal olarak değerlen-
dirilebüeceğini ifade etti.
Ajans aynca Çin'in tatbi-
katlann gerçekleştiriJdiği 17
bin kilometre karelik bölgenin
deniz ve hava trafigine açıldı-
ğı konusunda açıkiama yaptı-
ğını da bildirdi.
Bununla birlikte Çin ordu-
sundan yetkililerin, Çin top-
raklanndan bir milimin bile
aynlmaması gerektiği konu-
sunda ısrarlı olduğu ifade edil-
di. Gerçek mermilerle yapılan
tatbikatlann sona erdirilmesi *,- -ı u- • n-ı • »J ••»/ • *s *• • • J *m
üe b.rl.kte, Çin'.n g e r ç e k l e ş t i r - K u
^ b l r
Ç 0 C u k P f e k m d e k l
VasakKent'ın ıçınde egıüm yapan askerterinarasındakaybolmuş,kendisinebirçıkışyoluanyor.
diği tatbikatlar zintinnin son aşamasınage-
lindiği belirtildi. Tayvan Boğazı'nın güne-
yinde, Haitan adasının açıklannda devam
edileceği bildirilen söz konusu 9 günlük ha-
vadan denize son tatbikatın kötü hava şart-
lan dolayısıyla gerçekleştirilemediği kay-
dedildi.
Tayvan Savunma Bakanlıgı'nın bir açık-
lama yaparak yalnızca birkaç savaş gemi-
sinin atış taJimı yaptığmı belirtti. Çin'in Ha-
ita adası açıklannda gerçekleştireceği son
tatbikat, Tayvan'da 23 martta yapılması
planlanan ilk dernokratık devlet başkanlığı
seçimleriyle aynı zamana denk düşüyor.
Çin hükümeti yetkilileri, tatbikatlann 25
martta sona erdirileceğini kaydettiler.
Çin'in Tayvan adası açıklannda gerçek-
leştirdiği askeri tatbikatlara rağmen Tay-
van'da seçim hazırlıklannın son hızla de-
vam ettiği belirtildi.
AFP'den alınan bilgiye göre ada sakinle-
rinin bile yerleşim bölgelerine oy kullan-
mak için geri dönme hazırlıldannda oldu-
ğu kaydedildi. Çin, 1949 yılındaki sivil sa-
vaşın bitiminden bu yana "hain eyaJefola-
rak tanımladığı Tayvan'a seçimlere gide-
rek Çin'den aynlmaya kalkarsa sal-
dıracağmı söyleyerek tehdit ediyor.
Cenevre görüşmeleri sürüyor
Çinli yetkiiilerdün Cenevre'de gerçekleş-
tirilen Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ile gö-
rüşmelerde bulunarak uluslararası ticaret
topluluguna girebilmek için son bir giri-
şimde bulundular. Cuma gününe kadar sü-
receği bildirilen görüsmelerde uluslararası
camianm, Tayvan Boğazı'nda askeri tatbi-
katlar gerçekleştıren Çin'in örgüte katılı-
mına sıcak bakmadığı kaydedildi. AFP, top-
lantinın başlamasından önce bazı diplomat-
lann Çin'in WTO'ya girebilmek için 9 yıl-
dır sürdürdüğu kampanyanın başanlı olma-
sından endişe ettiklerini belirtti. Görüsme-
lerde birçok psiko-politik faktörlerin rol oy-
nayacağı belirtildi. Bunlann arasında
Çin'in Tayvan Boğazı'nda gerçekleştirdiği
askeri tatbikatlan ve ABD'de yapılması
beklenen seçimler olduğu kaydedildi.
Israil G.Lübnan'ı bombaladıRAŞAYA (AA) - Israil helikop-
terlerinin, dün akşam saatlerinde
Güney Lübnan'daki Hizbullah
mevzilerini bombaladığı bildirildi.
Suriye'nin kontrolündeki Bekaa
Vadisi'nin güneyini bombalayan
helikopteTİer, özellikle Cebal Ebu
Raşid, Cabl Kotrani ve Birkit Cab-
bur tepelerini hedef seçtiler. Hiz-
bullah, bombardıman sırasında ka-
yıp vermediğini açıkladı.
Israil saldınyı dünkü Hizbullah
intahar saldınsına mısilleme ola-
rak gerçekleştirdi.Güney Lüb-
nan'da, aşın dinci Hizbullah mtlis-
lerinin dün Israil askerlerine karşı
düzenlediği intihar saldınsında bir
Israil askeri ölmüş, 6 askeri de ya-
ralanmıştı.
Güvenlik birimlerinden edinilen
bilgilere göre saldın Güney Lüb-
nan'ın Israil tarafından kontrol edi-
len bölgesinde meydana gelmişti.
Israil Başbakanı Şimon Peres.
Lübnan'da Hizbullah militanlan-
nın saldınsı sonucu yaralanan on
kadar Israil askenni hastanede zı-
yareti sırasında yaptığı açıklama-
da, "Lübnan'da ılımlı politika iz-
lemiyoruz. Hizbullah'ı zamanı
gelince ve uygun şekilde vuraca-
ğız" demişti. Çatışmalann önlen-
mesi için ABD'nin diplomatik bir
müdahalesinin söz konusu olup ol-
mayacağına ilişkin bir soru üzeri-
ne Peres, kimsenin sözüne bel bağ-
lamayacaklannı, kendi politıkalan-
nı ve hareket tarzlannı bölgedeki
duruma göre belirleyeceklerini de
belirtmişti.
Peres Suriye'yi suçladı
Israı! Başbakanı Şimon Peres,
aşın dinci Hizbullah örgütünün
saldınlan dunnadan, Suriye ile
banş olamayacağını söyledi. Is-
rail'in kuzeyindeki Karmiel ken-
tindegazetecilere bir açıklama ya-
pan Peres, yaklaşık bir ay önce as-
kıya alınan lsrail-Suriye banş gö-
rüşmelerinin başlamasından önce,
Suriye'nin, Lübnan'da faaliyet
gösteren Hizbullah'a verdiği des-
teği kesmesi gerektiğini kaydetti.
Suriye ile bir banş anlaşması im-
zalanmasının şartlanndan bırinin,
Hizbullah'ın Lübnan'daki faali-
yetlerinin sona crmesi olduğunu
ifade eden Peres, "Hizbullah
İran'a bağlıdır. Ancak Suriye
de onları desleklemektedir.
Eğer Hi/bullah'ı. banş göriiş-
melerine paralel olarak İsrail'e
karşı bir baskj aracı gibi düşü-
nüyorlarsa, çok yanılırlar" di-
ye konuştu. Israiİ'de 25 Şubat-4
Mart tarihleri arasında, aşın dinci
Hamas örgütünün düzenlediği in-
tihar saldınlannda 62 kişinin öl-
mesinden sonra, ABD'de yürütü-
len lsrail-Suriye görûşmeleri as-
kıya alınmıştı.
Lübnan'da faaliyet gösteren
Hizbullah örgütünün son günler-
de Israil karşıtı saldınlannı yoğun-
laştırması üzerine, ABD'nin, Su-
njce'den örgüt üzerindefcı nüfuzu-
nu kullanmasını istedıgi de birdi-
rildı. Beyaz Saray Sözcüsü Mic-
hael McCurry, Suriye'den Hiz-
bullah'ın Güney Lübnan'da Israil
hedeflerine karşı saldınlannı dur-
durması için örgüt üzerindeki et-
kisinı kullanmasını istediklerini
bildirdi.
Bosııa resmen ikiye bölündü• Sırp Cumhuriyeti ile Boşnak-Hırvat Federasyonu arasında
çizilen sınınn önceki gece yansı yasallaştığı bildirildi. Dayton Banş
Anlaşması uyannca, Bosna topraklannın yüzde 51 'ine sahip
Boşnak Hırvat Federasyonu ile topraklann yüzde 49'una sahip Sırp
Cumhuriyeti, artık kendi toprakJannda tam söz sahibi oldular.
Dış Haberier Servisi-
Bosna topraklan, Dayton
Banş Anlaşması uyannca
Boşnak-Hırvat Federasyo-
nu ile Sırp Cumhuriyeti
arasında önceki gece yan-
sı TSİ 01.00'den itibaren
resmen ikiye bölündü.
Bosna Banş Plam'na
göre Dayton anlaşmasının
uygulanmasından sonraki
90 gün içinde, Bosna'daki
Sırp Curnhuriyeti ile Müs-
lüman-Hırvat Federasyonu
arasında çizilen sınınn ön-
ceki gece yansı yasallaştı-
ğı bildirildi.AFP Haber
Ajansından alınan bilgiye
göre federasyon ile Sırp
Cumhuriyeti arasında Day-
ton Anlaşması uyannca es-
ki ateşkes hattında, 4 km.
eninde 1.030 km. boyun-
daki Taraflar Arası Sınır
Hattı'nda (1EBL) askerden
anndınlmış bir bölge oluş-
turuldu. Bu ara bölge, si-
villerin özgür dolaşımını
engellemeyeceği belirtildi.
Dayton Banş Anlaşma-
sı ABD önderliğinde 1995
kasım ayında parafe edil-
miş, 14 aralıkta da Paris'te
imzalanrruştı. Anlaşma
uyannca, Bosna toprakla-
nnın yüzde 51'ine sahip
Boşnak Hırvat Federasyo-
nu ile topraklann yüzde
49'una sahip Sırp Cumhu-
riyeti, artık kendi toprakla-
rında tam söz sahibi oldu-
lar. Taraflar, savaş sırasın-
da yitirdikleri, ancak daha sonra görüşme-
lerle takas ettikleri bölgelerde yeniden si-
lahlı kuvvet konuşlandırabilecekler.
Dayton Anlaşması 'nm askeri yönlerinin
önceki geceyansı tamamlanmasından son-
ra dikkatlerin anlaşmanın sivıl yönlerine
çevrildiği kaydedildi. Bosna savaşmın baş-
langıcından 4 yıl sonra, Müslüman, Hırvat
ve Sırplann etnik birleşiminden oluşan ço-
kuluslu bir Bosna'dan ve özellikle de ço-
kuluslu başkent Saraybosna'dan geriye çok
az şey kaldı. Dayton Banş Anlaşması her
ne kadar çokuluslu bir Bosna yaratmayı
hedefliyorsa ve her ne kadar Bosna halkı-
Saraybosna'nın kronolojisi
4 yıllık kuşatma
Nisan 1992: Yugoslavya ordusu Bosna'nın başkentini
kuşattı ve havaalanının kontrolünü ele geçırdı.
29 Haziran 1992: BM ordulan havaalanının kontrolünü
geri aldılar.
7 Mayıs 1993: Saraybosna BM tarafından "güveoli
bölge" ilan edildi. Ancak çatışmalar kasım 1995'deki
ateşkese kadar devam etti.
5 Şubat 1994: Saraybosna'da pazar meydanında bom-
ba patlaması sonucunda 68 kışi öldû, 200 kişı yaralandı.
9 Şubat 1994: Sırplar ve Bosna hükümeti yeni bir
ateşkes anlaşması ımzaladılar. NATO, Sırplar'a şehrin 20
kiiometre uzağına çekibneleri için 10 gün süre tanıdı. Rus
baskısı ve NATO'nun hava saldınsı tehdidi altındakı
Sırplar bu sûreye uydular.
20 Aralık 1994: Eski ABD Başkanı Jimmy Carter, 1
ocakta yürürlüğe girecek 4 aylık bir ateşkese aracılık yaptı.
1 Mayıs 1995: BM'nin ateşkesi uzatma girişımleri
başansız oldu.
26 Mayıs 195: Sırplar 400 BM askerinı ve gözlemci-
leri rehin aldılar
18 Haziran 1995: SonrehinBM askeri serbest bırakıldı.
28 Ağiıstos 1995: Yine pazaryerine isabet eden bir mer-
mi 41 kişinin ölümüne 84 kişinin yaralanmasma yol açtı.
30 Ağustos 1995: NATO Sırp mevzilerine hava
akınlannı başlattı.
14 Eylül 1995: Sırplann anlaşma isteği üzerine NATO
hava akınlan sona erdi.
21 Kasım: Dayton Banş Anlaşması'nın 15 aralıkta
Paris'te ımzalanması kararlaştınldj.
30 Ocak 1996: Sırp bırlıkîen Saraybosna'dan çekildil-
er.
25 Şubat 1996: IFOR birlikleri ve Bosnalı Sırplar,
Bosna'daki Sırp mahallelerindeki Sırplann tahliyesinde
anlaştılar.
19 Mart 1996: Son Sırp mahallesini Bosna polisi
anlaşma uyannca Sırplar'dan devraldı.
na daha önce yaşadıklan evlere geri dön-
me hakkı verilmiş ise de yetkililer bunun
gerçekleşmesinden pek umutlu olmadıkla-
nnı belirtiyorlar.
Öte yandan NATO yetkililerinden alı-
nan bilgiye göre Bosna ordusuna ait yüz-
lerce askerin, Saraybosna'nın askerden
anndınlmış bölge olması yönündeki an-
laşma gereğince orduya ait tüm ekipman
ve araçlarla birlikte ve NATO gözetimin-
de bölgeden çekildikleri açıklandı. Day-
ton Banş Anlaşması 'nda, Bosnalı askerle-
rin önceki geceyansı Saraybosna'dan çekil-
mesi öngöriilüyordu.
Yeniden bir börön olan Saraybosna savaşın acılannı uzun süre taşıyacak. Vaşlı bir ka-
dın, önceki gün Sırp denetiminden Boşnak-Hırvat Federasyonu denetimine geçen
Grbvaçina böigesmde yıiak bir binanın önünden geçrj'or. (Fotograf: REUTERS)
POLMKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Çin Sorunu
Tayvan'da cumartesi günü yapılacak Devlet Başkan-
lığı seçimlerine iki gün kala bölgede gerginlik doruğa
ulaşırken dünyanın dikkatlen de Uzakdoğu'ya çevrildi.
Seçımleri Pekin'in 'aynlıkçı' olduğunu iddia ettiği Lee
Teng-Hui'nin kazanması, Çin'in tutumunu sertleştir-
mesine ve tansiyonun daha da yükselmesine yol aça-
caktır.
Uzakdoğu ya da 'Çin sorunu' aslında Tayvan krizi ol-
masaydı da yakında dünyanın gündemine tüm ağırlı-
ğıyla oturacaktı.
1.2 milyar nüfuslu Çin, Deng-Şiao-Ping'in 1979'da
ekonomik reformlan başlatmasından bu yana yılda %
10-12 gibi göz kamaştıran bir büyüme hızı gerçekleş-
t'rmektedir.
Gerçi Çin'in zenginleşmesi, bu dev pazara gözünü di-
ken Batılı ülkeler için sevindirici bir gelişme. Ama Pe-
kin'in savaş sonrası Japonyası'nı bile geride bırakan
ekonomik büyüme oranına koşut olarak orduyu hızla
modernleştirmesi, dış polrtikada giderek daha saldırgan
tutuma girmesi tabloyu degiştinyor; Asya'nın dogusun-
da ABD, Çin ve Japonya arasında amansız bir rekabe-
tin başlayabileceği ortamı hazırlıyor. Bu üçlü oyuna ya-
kın bir gelecekte Rusya'nm da katılma olasılığı giderek
güçleniyor.
• • •
Çin'in başına buyruk davranışlan sadece Tayvan'ı
değil, Vıetnam, Filipinler, Singapur, Tayland, Malezya ve
Endonezya gibi bölge ülkelerini de ürkütüyor.
Güney Çin Denizi'nin hemen tümü üzsrinde hak id-
dia eden Pekin, Paracel ve Spratley takımadalannın
kendine ait olduğunu ileri sürüyor. Oysa tartışmalı olan
bu adalar üzerinde Vietnam ve Filipinler de hak iddia
ediyor. Ne var ki Pekin 'Hak güçlünündür' görüşü uya-
nnca 1974 yılında Vietnam'ın denetimindeki Paracel
takımadalannın bir bölümüne el koydu. 1988'de ise
Spratley adalanndan yedisini işgal etti; 1991'de sekiz
ada daha Çin tarafından yutuldu.
Pekin'in iştahını kabartan olgu, bölgede zengin pet-
rol yataklannın bulunması.
•••
Bu noktada Çin'in bölge ülkelerini kaygılandırması-
nın nedenleri de ortaya çıkıyor. Çin'in tanmsal üretimi
nüfus artışını karşılamaya yetmiyor. Pekin, geçen yıl ilk
kez tahıl ithal etti. Bu yıl bu ithalatın daha da artacağı
bildiriliyor.
Çin'in başdöndürücü ekonomik büyümesi ise enerji
gereksinimini hızla arttınyor, ülkenin enerji kaynaklan
ekonomik büyüme hızına yetişemiyor.
Enerji ve tahıl sıkıntısı çeken, otoriter yönetime sa-
hip, 1,2 milyarlık ülke hızla silahlanıyorsa bu olgu hem
komşulan arasında panik yaratır hem de bölgede den-
gelerin altüst olmasına yol açar.
Vietnam, Çin'den korkusundan geçen yıl ASEAN'a
(Güney Doğu Asya Ulkeleri Birliği) girdı. Singapur, Ma-
lezya, Tayland ve Filipinler, Ortadoğu ülkelerini aratma-
yacak bir hızla silahlanıyorlar.
• • •
Fakat en çok korkulan olasılık Çin'in saldırgan tutu-
munun Japon militarizmini hortlatması ve Japonya'nın
silahlanmaya başlaması. Pekin'in, ticaret yollannın geç-
tiği Güney Çin Denizi'nin büyük bölümü üzerinde hak
iddia etmesi Tokyo'yu da cıddi biçimde tedirgin ediyor.
Böylece bölge ulkeleri; bir yanda hızla silahlanan Çin,
öte yanda mılitarizmin her an hortlayabileceği Japon-
ya arasında kalmış durumundalar.
Bu noktada ise gözler ABD'ye çevriliyor. Bölgede
ABD'nin güçlü varlığının Çin'i dengeleyeceği, Japon-
ya'nın da bu ortamda silahlanmaya gerek duymayaca-
ğı düşünülüyor.
Aslında ABD, bölge ulkeleri kendine ihtiyaç duyma-
sa bile, yaşamsal çıkar alanı olarak gördüğü Pasifîk'i
terk etmek niyetinde değil. Bu bakımdan Çin'in hızla
güçlenmesinden VVashington da tedirgin.
•••
Peki, kendisine yönelik bir ABD-Japon rttifakıac kar-
şı Çin hangi ülkeye dönebilir?
Işte bu noktada da Rusya gündeme qeliyor. Çin, or-
dusunu modernleştirmek için ihtiyaç duyduğu tüm ge-
lişmiş silahları büyük döviz sıkıntısı çeken Rusya'dan
kolaylıkla sağlayabilir. Hele haziran ayında yapılacak
başkanlık seçımlerini komünist Gennady Zyugonov-
kazanırsa, Rusya güçlü bir olasılıkla Çin'in yanında yer
alır. Böylece Pasifık'te ABD-Japon ittrfakına karşı Çin-
Rus ekseni oluşur.
ABD'nin, Rusya'nm Çeçenya'yı yerle bıretmesini ne-
den görmezlikten geldiği, Orta Asya ve Kafkaslar'ı ne-
den Rusya'nm etkinlık alanına bıraktığı, Başkan Clin-
ton'ın neden Boris Yettsin'ın üzerine titrediğı Pasifik'te
değişmeye başlayan dengelerin ışığında daha iyi anla-
şılır.
21. Yüzyılda asıl büyük rekabetin Pasifik'te olacağı-
nı iyi bilen ABD, 'Çin tehlikesine' karşı Rusya'yı yanına
çekmeye çalışmaktadır.
'Çin sorunu' birkaç yıla kadar dünyanın siyasal kon-
jonktürünü belirleyecek niteliğe kavuşmaya aday
görünüyor.
Rııs seçimleriııin
iptali gündemde
HAKANAKSAY
MOSKOVA - "Sovyetler
Bıriiğı dirilıyor mu?"Yanıtı
olumsuz olan bu soru, kısa
sürede yenni çok daha gün-
cel bir başka soruya bıraktı:
"16 haziran devlet başkanb-
ğı seçimleri iptal edilecek
mi?"
Parlamento ait meclisi Du-
ma'nın 15 martta aldığı ka-
rarla Sovyetler Birliği'ni da-
ğıtan 12 Aralık 1991 tarihlı
parlamento karannı geçersiz
ilan etmesi, Rusya'da siyasal
gerginliği arttırdı. Kjmileri,
1993 ekimindeki parlamento
bombalamasını anımsatarak
Başkan Boris Yetain'ın Du-
ma'yı feshedebıleceğını öne
sürüyor. Geçen cuma attık-
lan adımla bir yandan eski
Sovyet cumhuriyetlerinin ye-
niden yakınlaşmasını isteyen
seçmenlerin sempatisini tor>
lamayı, bir yandan da 12
Aralık 1991 'deZyuganov'un
deyişiyle "akıilan kanşörü-
mış oWuğundan"yanlişlıkla
Sovyet devletıni dagıttıklan
için özeleştiri yapmayı he-
defleyen komünistlerin en
büyük kazancı ise şuydu: Sc-
çimlerde Zyuganov'u des-
tekleme karan alan, ancak
aralannda ciddi çelişkiler bu-
lunan 50'ye yakm sol örgüt
birbirine daha sıkı kenetlen-
miş oldu. Ne var ki komü-
nistlerle ötekı demokratik
güçler ve BDT yönetimlen
arasmdaki ılışkılergenjinleş-
ti. Ve nihayet, iktidar ilk kez
16 haziran seçimlerimn erte-
lenmesi olasılığından söz et-
ti. Atamalarla belırlenmiş
parlamento üst meclisi fede-
rasyon konseyinı. seçımle
başa gelmiş ait meclis Du-
ma'ya karşı kışkırtan Yeltsin,
kısmen başanlı oldu. Fede-
rasyon Konseyi'nin Krem-
lın'e yakın üyeien, "Ya Du-
ma 15 mart tarihli karannı
geri alır ya da 16 haziran se-
çimleri erteleııir" ultimato-
munu vermekte gecikmedi-
ler. Sonuçta biraz daha dip-
lomatik bir dille, Duma'dan
karannı gözden geçirmesi ri-
ca edildi.
Dün konuyu görüşen Du-
ma, Federasyon Konseyi'nin
isteği üzerine söz konusu ka-
rannı yeniden ele almaya ra-
zı oldu, ancak sorunun şım-
dilik parti meclislerinde tar-
tışılacağını bildirirken ilgili
Duma oturumunun ne za-
man yapılacağına değınme-
di. Duma'nın tükürdüğünü
yalamak yerine sorunu ge-
çiştireceği ya da gerekirse
karannı biraz yumuşatacağı
sanılıyor. Bunun Kremlin'e
yeterli olup olmayacağı bel-
li değil. Ancak seçim öncesi
anketlere göre hâlâ Zyuga-
nw'un oldukça gerisinde
olan Veltsin'ın bu durumu
kullanarak seçimlen iptal et-
mek için kendine yenı bir
gerekçe yarattığı kesin.