27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17MART1996PAZAR HABERLER Başbakan Mesut Yılmaz'ın çeşitli kentlerden gelen heyetleri kabul günü, mitinge dönüştü 'Ortadireğin hükümeti olacağız' saidi Nursi'ye anma Cumhuriyetin bakanı, Nurcu toplantısında Yılmaz ve Mentese'den telgraf Devlet Bakanı Cemil Çiçek, Yeni Asya gazetesince düzenlenen Nurculuğun lideri Said-i Nursi'nin 36. ölüm yıldönümü toplantısına katıldı. Başbakan Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Nahit Menteşe ve RP lideri Necmettin Erbakan da toplantıya birer telgraf gönderdiler. ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - Nurculuğun önderi Said-i N'ursi, ölümünün 36 y ılında "Yeni Asya CemaatTnin yayın organı Yeni Asya gazetesı tarafından düzenlenen "2000'liyıüara Bediüzzaman'dan mesajlar" konulu bır toplantıyla anıldı. Toplantıya, Nur cemaatine yakınlığıyla bilinen Devlet Bakanı Cemil Çiçek de katıldı. Kınkkale Ünıversıtesı öğretim üyesı Doç. Dr. Hikmet Özdemir, Türk ulusunun tarihiyle banşmaya başladığını belirterek "Bu tarihi banşmaiçin yapılan araştırmalar bizi Bediüzzaman'a götürecek" göriişünü öne sürdü. Yeni Asya Gazetesi Ankara Temsilciliği tarafından düzenlenen ve Kocatepe Camısi konferans salonunda yapılan toplantıda, konuklar "haremlik-selamnk" biçıminde, kadın-erkek aynlarak oturdu Yeni Asya Cemaati lideri ve gazete sahibi Mehmet Kutlular'ın geç kalması nedeniyle açılış, konuşması yapamadığı toplantıya, Nur cemaatine yakınlığıyla tanınan ve "Flört fahişeliktir" açıklamasıyla kamuoyunun dikkatını çeken Devlet Bakanı Cemil Çiçek ile yıne bu görüşe yakınlığıy la tanınan DYP Genel Başkan Yardımcısı tsmafl Kösede katıldılar. Başbakan Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Nahh Menteşe \e RP lideri Necmettin Erbakan da toplantıya bırer telgraf gönderdiler. Programı belirlendi Bayan Clinton'm dostluk gezisi FUATKOZLUKLt' WASH1NGTON - ABD tarihınin Beyaz Saray'da en çok giice sahip başkan eşı olarak ünlenen Hillary Rodham CKnton'ın Türkı>e programı belirlendi. Beyaz Saray'dan önceki gün yapılan açıklamaya göre, Başkan Bill Cünton'ın eşi. mart ayı sonunda başkent Ankara, Efes ve Istanbul'da çeşıtlı temaslarda bulunacak. Bayan Clinton'ın, Türkiye'ye gelmeden önce de Bosna'da NATO Banşı Koruma Gücü'nde görev yapan Amerikan bırliklerinı ziyaret edeceği bildirildi. "Fırst Lady"nin basm sekreteri Usa Caputo, önceki gün gazetecilere yaptığı açıklamada, Hillary Clinton'ın 23 mart-1 nisan tarihleri arasmda gerçekleştırileceği, 10 gün sürecek "iyi niyet" seyahat programında Bosna'nm yanı sıra, Italya'da Aviano üssü, Yunanistan, Türkiye ve Almanya'nın yer aldığını bildirdi. Verilen bilgiye göre Bayan Clinton, Türkiye seyahati sırasında, tstanbul'da Islam Tarihi Sanat ve Kültür Araştirma Merkezi'nde düzenlenecek bir toplantıda, çeşitli inançlann temsilcileriyle bir araya gelecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Mesut Yılmaz'ın, çeşit- li kentlerden gelen heyetlen kabu- lü, Başbakanlık 'ta mini bır miting gö- rünümü yarattı. 4 yıllık DYP-CHP hukümetinin ardından, DYP-ANAP koalisyonunun başbakanlığını yü- rüten Mesut Yılmaz, "Rantiye hükümeti olmayaca- ğız. Biz, koylünün. çiftçinin, memurun, emeklinin, or- tadiregin hükümeti olacağK" dedi. Türkiye'nin pa- halılık, işsizlik, terör ve dış sorunlar gibi olağanüstü sorunlan bulunduğunu kaydeden Yılmaz, "Devletin mali durumu iyi değil. İyi bir tablo devralmadık. Hiç yatınm y apılmadığı hakle, ocak-şubat ay larında büt- çe, 150 trilyon açık verdi" dedi. Hükümeti kurduktan sonra yaptığı ilk açıklamada, "Seremoniye gerek yok. Bakanlar. haftanın sadece belirii bir gününde kııtlama heyetlerini kabul etsinler" açıklamasım yapan Başbakan Mesut Yılmaz, kendi- sinin de cumartesi günlerinı yurdun çeşitli yerlerin- dengelecek heyetlereayırdığını bildirdi. Yılmaz, dün Konya, Karaman, Zonguldak, Adana. Bartın, Rize ve Gaziantep heyetleriyle görüştü. Başbakanlık'ta ger- çekleştirilen zıyarete sayılan bine yakla>an bir grup- la gelen Konya heyeti, kabul salonunda ızdıhama ne- den oldu. Yılmaz, kendisini "Mesut, Mesut" slogan- lanyla karşılayan Konyalılara yaptığı konuşmada, hükümetin çok ağır bir görev üstlendiğini, Türki- ye'nin önünde olağanüstü sorunlar bulunduğunu be- lirterek "Bizim hükümetimiz, ortadircğin hükümeti olacakür. Ö> le bazılannın dediği gibi rantiyecilerin hü- kümeti olmayacaktır" dedi. Yılmaz'ın RP'yi eleşti- ren açıklamalan sırasında, salondan bazı yurttaşlar, "En büyük rantiyeci Erbakan. NiyeErbakan'aoy ver- diniz" diye bağırdı. Heyetlerden en kalabalığını Kon- ya'nın oluşturduğuna dikkat çekerek "Bizsizi bu ka- dar kalabalık beklemiyorduk" diyen Yılmaz, hükü- met programı vekabine>apılanmasında Konya'yaçok önem verdiğini, hükümette Konya asıllı 4 bakan bu- lunduğunu anlattı. Kısa süre içinde şekerpancan üre- tıcilerine iyi haberler vereceklerini, buğday üretici- lerinin de eski dönemdeki sorunlarla karşılaşmaya- cağını söyleyen Yılmaz, ziyaretteki yurttaşlann anım- satması üzerine. hayvan üreticilerini zor durumda bı- rakan et ithalatının arttınlması konusunda çok şikâ- yet aldığına dikkat çekti. Yılmaz. partisinin muhalefet döneminde olanak- lan kısıtlanan ANAP'lı belediyeler ile Konya'yayö- nelik hizmetlerin arttınlacağını belırterek "Yapaca- ğımız hizmetler sonucunda, Konya kalesinden başka bayrağı indireceğiz, ANAP bay rağını çekeceğiz" de- di. Konya heyeti. Başbakan lık'tan çıktıktan sonra Konya Milletvekılı olan Bayındırlık ve Iskân Baka- nı Mehmet Keçecüer'in bakanlık makamında toplan- dı. Başbakan Yılmaz. Gaziantep heyetini kabulünde de Türkiye'nin pahalılık, işsizlik, terör ve dış sorun- lan olduğuna dikkat çekerken hükümet olarak da ra- hatolmadıklannt, koalisyon ortağiyla ve Meclis'te de yeterlı çoğunluklan bulunmadığı ıçın dığer partiler- le anlaşmak zorunda olduklannı belirtti. Yılmaz, ken- dilennden istenenlerin tümünü yapmalannın olanak- sız olduğunu belirterek şunlan söyledr "Devletin mali durumu iyi değil. İyi bir tabto dev- ralmadık. Şu anda geçki bütçe uv gutanıyor. Geçki büt- çedemek, devletin > atınm y apmaması demek. Şu an- da sadece maaşlar ve devletin borçlan ödeniyor. Hiç yatınm >apılmadığı hakle ocak-şubat aytannda büt- çe 150 trilyon açık verdi." Yılmaz. belediyelerin so- runlanna ilişkin olarak "Koalisyon ortağımızla da bu konuyu görüştük. Şimdi, ANAP'h belediyelerin geç- miş 4' yıkla uğradığı haksızlığı telafi etmek için sene sonuna kadar fondaki kaynaklan geniş ölçüde kendi belediyelerimi/için kullanacağı/" dedi. Başbakan Yılmaz. heyet kabullerinden sonra Sa- yıştay Baskanı Vecdi Gönül'le de bır süre görüştü. Di- ğer heyetlere yanm ya da birer saat ayıran Yılmaz'ın, milletvekılı seçıldiğı Rıze'den gelen hemşenlerine 2 saat ayırması dikkat çekti. Esin Afşar kayıp eylemine katılarak destek verdi Annelere insan hakları ödülütstanbul Haber Servisi - Galatasaray. bir kez daha ağlayan anneleri konuk etti... Ağlayan ve "Çocuklanmızı geri verin, çocuklanmız kaybedilmesin" diye bağıran anneleri... Her zamanki gibi, sırtlanndakı yükü zorla taşıyormuş gibi ağır adımlar ve gözyaşlanyla geldiler Galatasaray'a. Ellennde, kucaklannda kayıp çocuklannın ve yakınlannın posterlenni taşıdılar Düzgün Tekin, Aysel Malkaç, Kenan Dogan, Hüseyin Toraman ve diğer kay ıplar, fotoğraflanndan izlediler annelerinin acılı çığlıklannı. Dün kayıp annelerine destek vermek için bir de 'ünlü' anne vardı Galatasaray'da: Esin Afşar. Metin Göktepe, Hasan Ocak ve Düzgün Tekin' in annelennin yanı başında oturdu o da. Tam 44 haftadır, kaybedilen çocuklannın bulunması için her cumartesi "devlete" seslenen anneler ve onlann inatçılığı, bir de ödül aldı bu hafta. istanbul TabıpOdası, Diş Tabibi Sevinç Ozgüner. İnsan Haklan, Banş ve Demokrası Ödülü'nü gazeteci Metin Göktepe ve "Cumartesi AnalarTna verdi. Hekimler, dün Galatasaray'da annelerle buluştular ve onlara ödüllerini sundular. Prof. Dr. Metin Özek,ödülleri Fadime Göktepe ve Hasan Ocak'ın annesi Emine(Jcak"a verdi. Dr. Mustafa Sutlas ise şu açıklamayı yaptı: "Tıpkı Metin Göktepe gibi katiedilmiş, ama bulunamadıgı için Her cumartesi günü Calatasaray Lisesi önündeki 'kayıp' eylemine sanatçüar da destek veriyor. (Fotoğraf: H ATİCE TUNCER) adına şimdilik 'kayıp' denilen insanlanmız için, en başta analan olmak ü/en? duvariı kesimler kayıptan doğan bu 'ayıp'ı ortaya koymak için, yağmurda, karda, soğukta olmaİarına karsın. tam 44 haftadır Calatasaray Meydanı'nda inançla, güvenle. onurla direniyoıiar. Vedinndiklfrini tüm ülkeyc duy urmaya çalışıyorlar. İşte taşb ve dikenli bir yolda yapılan bu ağır yok-uluğun insanlanndan, herkesin ögrenecegi çok şey \ar. Buna dikkat çekmek için, onlara bir parça destek olmak için, bu yıl ödülün ikinci ortagı olarak 'cumartesi analan 'nıseçtik." Sonra mikrofonlar annelere uzandı. Fadime Göktepe. "Benim için hepiniz Metin'siniz" dedi. Düzgün Tekin'in annesi, "Devlet neden çocuğumu bana göstermiyor. Devlet bizden ne istiyor" diye sordu. Hasan Ocak'ın kardeşı Hüseyin Ocak ıse kayıplann bulunması çabasında "umudu yeşerterilere'' teşekkür etti. "Cumartesi Analan"nın seslenişleri bir sonrakı cumartesiye kadar Galatasaray'dan aynlırken. oyuncu Orhan Aydın'ın scsı duyuldu. "Bir sonraki hafta burada daha çok insanı bekliyoruz." Ezanın Türkçe okunmasını savunduğu için parti içinde tepkilere neden olmuştu Nusret Demiral MHP'den ihraç edildi Demiral-Acıkiama yapmadL ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcısı Nusret DemiraL üyesi olduğu MHP'den ihraç edıldı. MHP Ankara ll Başkanı tzzet Küçüker, partinin ideallerini paylaşmadığı. tüzük ve programlardaki esaslara uymadığı için Demiral'ın ihraç edildiğini söyledi. 24 Aralık seçimleri öncesi katıldığı bir toplantıda "ezanın Türkçe okunmasını" savunduğu için parti içinde tepkilere neden olan Nusret Demiral. MHP'den ihraç edıldı. MHP Ankara ll Örgütü, dün toplanarak Demiral'ın ihraç istemini görüştü. ll dısiplın kurulu üyeleri. Demirarın ihraç edilmesıni kararlaştınrken tl Başkanı Izzet Küçüker, Demiral'ın yaptığı açıklamalarla parti içinde polemiğe neden olduğunu söyledi. Küçüker, 24 Aralık seçimlerinden önce "ezanın Türkçe okunması^nı gündeme getiren Demiral'ın. partinin oy kaybetmesine neden olduğunu belirterek. "Disiplin kurulu toplanarak konuyu inceledi >e Demiral'dan yazılı >e söziü savunma istedi, ama Sayın Demiral hiçbir savunma göndermedi" dedi. ihraç karan konusunda Cumhuriyet'in sorularını yanıtlayan Demiral, karann resmen kendisine teblığ edilmediğini, bu nedenie şu an açıklama yapmayacağını söyledi. MIKRO DİNÇ TAYANÇ Inançsız Inanç! Çocukluğunda kelebek koleksiyonuna merak sar- mıştı... Kelebekleri yakalar, öldürür, gövdesine iğne batınp kurutur, sonra da gelene gidene gösterip öv- gü beklerdi büyüklerinden... Öylesine güzel kele- beklerdi ki öldürdükleri, koleksiyonunu görenler "öl- dürme" güdüsünü gözardı edip "Bu çocuk sanatçı olacak" diye överdi büyükleri... BüyükJerin hiçbiri de akılcığının köşesinden bile ge- çirmezdi doğanın kelebeklere de "yaşama hakkı" ver- miş olduğunu! Biraz büyüyünce, kelebek aviadığı kırtardaki çiçek- lere taktı merakını... Çiçeklen yolar, saplanndan bağ- layıp baş aşağı asarak kurutur, sonra da özenle bir vazoya yerleştirip çocukluk öygülerinin yinelenme- sinı beklerdi büyüklerinden... Öylesinerengârenkçi- çeklerdi ki kuruttukları, vazolardolusu görenler "ku- rutma" güdüsünü gözardı edip "Sanatçı bu çocuk" diye överdi büyükleri... Büyüklenn hiçbiri akılcığının köşesinden bile ge- çirmezdi, doğanın tıpkı kelebeklergibi, çıçeklerede "yaşama hakkı" vermiş olduğunu! Ergenhğe enşıp de ilk sevileri yaşamaya başladı- ğında, merakı sevip de erişemediği sevgililerinin saçlarına takıldı... Ne yapıp eder; kara, san, kızıl bir tutam saça makası vuruverirdi... Sonra da bir güzel kurdeleleyip, nasıl öveceklerinin utangaç beklenti- siyle, büyüklerinin bulabilecekleri gizliliklere saklar- mış gibi yapardı... Öylesine güzel saçlardı ki nice gü- zel baştan kopartırcasına kestikleri, gizlenirmiş gibi gözlerinın önüne bırakılan kurdeleleri gören büyük- leri; duyurmamak istermişçesine duyurarak "Sanat- çılığı sevilerine yansıdı" diye yerermiş gibi överler- di... Büyüklerin hiçbiri akılcığının köşesinden bile ge- çirmezdı doğanın "yaşama hakkı" verdiği saçlarakur- delelerde kurumanın değil, rüzgârla savrularak baş- ların üzerinde yaşamanın yaraştığını! Koca adam olup da kelebeklerin. çiçeklerin ve de saçların "yaşam hakkı" alınmış sevgilenn övgülerle "yaşayamayacağını" kavrayınca, yaşanmamış sev- gilen öldürüp, kurutup, kesip iç dünyasının karanlı- ğında yaşatmaya koyuldu. Artık ne övgü bekliyor- du ne de sevgiden umudu kalmıştı... Büyüklerin hiçbiri akılcığının köşesinden bile ge- çirmıyordu ke'ebekle, çiçekle başlayıp saçlarla sü- ren "ölü seviciliğin" onu nerelere götüreceğini! Yaşatmayı, sevmeyı öğrenemediğınden duygula- n kurutmak, düşünceleri öldürmekle başladı işe... Duy- gulara da düşüncelere de çok kızıyordu! Nasıl kız- masındı ki.. duygular da, düşünceler de yaşamaya, yaşatmaya yönelik olduktan sonra! Kelebeklerini, çiçeklerini ve de saçlannı öven bü- yüklerinin yerini alacak başka büyükler bulmakta gecikmedi... Kuruttuğu duygulann yerini kin diken- leri, öldürdüğü düşüncelerin yerini geçmiş özlemle- rinin karanlığı kapladı... Yeni büyükleri, akılcıklannın köşesinden asla ek- siketmeden övüyoriardı onun "kurutuculuğunu"ve de "öldürücülüğünü"\ Kin dıkenlerini batıran yazılar döşendi, geçmiş öz- leminın karanlığında aldı silahı eline... Kin karanlığın- da önce yazılarında ölüm kustu sevginin, yaşamın, yaşatmanın aydınlık duygu ve düşüncelerine... Yetmedi! Yeni büyükleri, akılcıklannın köşesinde asla eksik etmeden övüyoriardı kinini de, silahlannı da! Yüreğinde kini, elinde silahı; aydınlık duygulu, ay- dın düşünceli insanlan öldürmeye başladı... Kininin, karanlığının üstüne "kan gözülük" eklendi... "öldû- rün" dedi.. Yetmedi!! Öldürdüü! Öylesine güzeldi ki öldürdüğüne "inandığı" duy- gular, düşünceler; öylesine güzel insanlardı ki öl- dürdüğü aydınlık duygulu, aydın düşünceli "insanlar, hâlâ yaşıyorlar! Akılcığı; aydınlık duygulann, aydın düşüncelerin, aydınlık duygulu, aydın düşünceli ınsanlann ölüm- lerde yaşayıp, öldürülmekle çoğaldıklanna ereme- yince de, eski ve de yeni büyüklerinin övgüleri ara- sında kinine ve karanlığına "inanç" deyip tapmaya başladı!!! Ana fikir Yok etmeye yönelik inanç, "inanç" de- ğildir. Ana fikrin ana fikri: Yok edeceğine inanan, yok olurü! Gazeteciyehapis, dünyanın sorunu Dünya Basm Konseyleri Başkanı Mc Gregor, hükümetlerin medyayı kontrol etmekle yetinmeyip gazetecileri de hapse attığını söyledi. İstanbul Habcr Servisi - Dünya Ba- sın Konseyleri Birliği (World Associ- ation of Press Council- WAPC) Yürüt- me Kurulu Başkanı Prof. David FBnt, düııyada hükümetlerin medyayı büyük çapta kontrol ettiğini. kontrol etmekle kalmayıp gazetecileri hapse attığını söyledi. WAPC ile Basın Konseyi 'nin ortak- laşa düzenlediği ve sınır ötesi yayınlar- dan doğan şikâyetlerin inceleneceği mekanizmanın kurulmasının ele alın- dığı "Sınır ötesi yay ınlarla ilgili şikâyet- ler" konulu toplantıda konuşan WAPC Yürütme Kurulu Başkanı Prof. David Flint. bu yüzyılın başında başlayan, 'Gazeteler artık ürün pazarlıyor' ADANA (Cumhuriyet Güncy tOeri Bürosu) - Gazetelerin, promosyon ve kupon yanşma girmesiyle biriikte gerçek işlevi olan haber venne niteliğinden uzaklaştığı ve "zûccaciye dükkânına dönö^ap"ne dikkat çekıldi. Çevreyi ve Tüketiciyi Koruma Dernegi'nin (ÇETKO) düzenlediği panelde, basınm içine düştüğü durum bir kez daha dile getirildi. ÇETKO'yu temsilen konuşan Esin Oztaş, medyadaki reklamlar nedeniyle tüketicilerin pusulasını • şaştrdığını belirterek "Gazetder topkuna haber ve fikir verme özeffiğinden hızla uzaklaşıyvriar. Gazctder arasındaki rekabetm doğru ve hızlı haber verme konusunda obnası gerekirdL Oysa malların tükettirilmesinde öne çıkryor. Haber, fikir d c p de ürün pazarlaıuyor" diye konustu. ÇÜ Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Aşkuı Karadayı, konuşmasına "ReakM ve böyök gâzetekr gazete mi yoksa tabak, çanak, beyaz eşya satan zücadye dükkânı mı?" diyerek başladı. Basının el atmadığı tek sektörün fiıhuş olduğuna işaret eden Prof. Dr. Karadayı, K.ardak kayalıklan bunaûmına da değinerek gazetelerin bundan böyle tank, top ve helikopter de verebileceğini söyledi. Karadayı, sözlerini " Yaşasm 4. büyük güç, yaşasm müyaıian olan büyük patronlar; yaşasm \atan. milkt, .Möliyct, Hirriyet. Sabah. Akşam, Sabaha Karşı" diye Boktaladı. radyo ve televizyon yayınlannın sınır ötesine geçmesiyle biriikte sansür me- kanizmasının işlemeye başladığını söy- ledi. Medyayla ilgili konrol mekaniz- masının başında da özgür basınm ol- ması gerektiğine dikkat çeken Prof. Flint, "Basının tüm ülketerde özel bir statüsü bulunmabdır. Uluslararası med- yanın kontrolü, hiçbir zaman hükü- metlere bırakılmamabdu-" dedi. WAPC Başkanı Lord McGregorda gelişen teknolojiyle biriikte tüm düıı- yada sınır ötesi yayınlann yaygınlaştı- ğını dile getırdi. Mc Gregor, fikir öz- gürlüğünün önemli olduğunu. ancak vatandaşlann rahatsız edilmemesi ge- rektiğini belirterek "Burada önemli olan medya değil, mesajdır" diye konuş- tu. Basın Konseyi Başkanı Oktay Ek- şi de bugünkü toplantının. sınır ötesi- ne taşan yayınlardan mağdur olan ki- şi, kurum ya da hükümetlerin haklılı- ğını kanıtlamalan için hangi mekaniz- maya başvurabilecekleri konusunu be- lirlemek için düzenlendiğini belirtti. Ekşi, ulusal çaptaki haberler için yerel basm konseylerinin cevap hakkı ve yar- gı mekanizmalannın bulunduğunu, an- cak sınır ötesi yayınlar için şimdiye kadar böyle bır düzenlemenin yapıl- madığını anlattı. En az bir hafta yoğun bakımda kalacağı söylendi Menderes felçli kalacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Af- yon'un Sandıklı ilçesi yakınlannda önceki gün trafık kazası geçiren ve omurilığınde- ki zedelenme nedeniyle kollan ile bacakla- nnda felç gözlenen RP İstanbul Milletve- kili Aydm Menderes'in bundan sonraki ya- şamını îelçli olarak sürdüreceği bildirildi. Aydın Menderes'e, dün akşam 8 doktor tarafından konsültasyon yapıldı. Konsül- tasyon sonunda açıklamada bulunan Prof. Dr. Tuncalp Ozgen, Menderes'in boyun omuriliğinde ciddi şekilde zedelenme bu- lunduğuna dikkat çekerek halen uygulan- makta olan tedaviye devam edilmesinin ge- rektiği kanaatine vanldığını kaydetıi. Men- deres'in şuurunun yerinde olduğunu anla- tan Prof. Dr. Özgen, kendisine sağlık du- rumuyla ilgili bilgi verildiğini de söyledi. Prof. Dr. Özgen, Menderes'e halen ha- yati tehlikeyi ortadan kaldıncı bir tedavi- nin uygulandığını, felçli durumunun dü- zelmesi için ise "birumutbulunmadığmı" belirterek "Bundan sonraki yaşantısı böy- ledevamedecek'" dedi. Menderes'e daha son- ra rehabilıtasyon tedavisi uygulanacağını kaydeden Prof. Dr. Özgen, "Buakutdönem geçildikten sonra, kendi kendisineyeterli ve mevcut felciyle yaşamasını öğretme tedavi- sinin uygulanacağı birrehabilitasyon prog- ramına girilmesinin uygun olacağı kanısı- na vardık" şeklınde konuştu. Bayındır Tıp Merkezi yetkililen, Men- deres'in omuriliğindeki zedelenme nede- niyle kol ve bacaklannın felçli olduğunu, an- cak bir hafta sonra yoğun bakımdan çıka- bileceğıne dikkat çektiler. Doç. Dr YamanZorlutuna. Menderes'in yasam bulgulannın düne göre daha 'stebiT durumda olduğunu ve ağızdan normal bes- lenmesine başlandığını söyledi. Mende- res'in bilıncinin açık olduğunu ve kolaylık- la iletişim kurduğunu kaydeden Doç. Dr. Zor- lutuna. "Maalesef ilk gün betdenen olumlu geiişmeye rasttanmadu Boyundan aşağı böJ- gesinde bir felç hali mevcut Kollan ve ba- caklan tutmuyor durumda" dedi. lstanbul'dakı temaslannı tamamlayan RP liden Necmettin Erbakan da önceki gece Ankara'ya dönerek Bayındır Tıp Merke- zi'nde tedavi altında bulunan Menderes'in sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Yakla- şık bir saat süren görüşmeden sonra gaze- tecilerin sonılannı yanıtlayan Erbakan. "Ay- dm Bey, 65 milyon insanın gönlünde taht kurmuştur" dedi. Almanya'dan uzman getiyor Erbakan, dün akşam Bayındır Tıp Mer- kezi'nden aynlırken, 5 profösörün Mende- res'e konsültasyon yapacağını ve Alman- ya'dan da bır uzmanın yola çıktığını bildir- di. Bir soru üzerine doktorlann Mende- res'in ancak pazartesi günü görülebilece- ğini söylediklerini belirten Erbakan, şu an için Menderes'in yurtdışına gönderilmesi- nin sözkonusu olmadığını söyledi. Kısa ...Kısa. • Anakent Belediye Başkanı Aytaç Durak ile Seyhan Belediye Başkanı A. Cevdet Yağ arasında tarüşma konusu olan katlı otopark ve ticaret merkezi projesi Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu tarafından incelemeye alındı. • Ankara'da, Mali Şube ekiplerinin yaptığı operasyonlar sonucu, piyasaya sahte para süren bir şebekeyle. 500 adet sahte bir milyonluk banknot ele geçirildi. • Gûneydoğu Anadolu'dan getirdikleri 22 kilo esrarı İzmir ve Turgutlu'da pazarlamaya çalışan çayocağı işletmecisi Ahmet Ersatıcı, Nevzat Kanduman ve Mehmet Şah Saçaklıdır, güvenlik güçlerince sürdürülen operasyon sonucu gözaltına alındı. H Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, sürekli hastalıklan nedeniyle Ramazan Şen, Recep Şarlak ve lsmaıl Işık'ın mahkûmiyetlerini affetti. • Başbakan Mesut Yılmaz, Japon basınında "Gülmeyen prens" olarak tanımlandı. Yomıuri Shimbun gazetesinde yer alan yazıda Yılmaz için "Elit bir insan olmasına rağmen, insanlan kendisine çekme kabiliyetinin yetersiz olduğu söyleniyor" denildi. • Nakıt sıkıntısı çeken CHP'nin bir yıllık aidatı olan 2 milyar lirayı ödeyemediği için Sosyalist Enternasyonal üyeliği de tehlikeye girdi. H Karayolları Genel Müdürlüğü'nün, Bayındırlık ve İskân Bakanı Mehmet Keçeciler'e sunulmak üzere Boğaziçi ve Fatih köprüleri ile otoyollardaki geçiş fiyatlarının yüzde 100 ile 200 oranlarında arttınlması istemini içeren bir öneri hazırladığı öğrenildi. • Türkiye Kamu-Sen Başkanı Resul Akay, Posta Işletmesi Genel Müdürlüğü'nde çalışan posta görevlilerinin ücretlerinın 15 marttan geçerli olmak • üzere yüzde 30 oranında arttınlacağını bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle