Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 MART 1996 ÇARŞAMBA
10 DIŞ HABERLER
CHntm Kiiba'ya
ysptH'itıılspı
imzaladı
• W\SHINGTON (AA) -
ABD Başkanı Bill Clinton.
Küba'ya 30 yıldır
uygulanan yaptınmlan
ağırlaştıran yasa tasansını
imzaladı. Clinton, Beyaz
Saray'da yapılan imza
törenmde, "Bu yasa
tasansını 24 Şubat'ta
düşûrülen uçaklarda
bulunan dört kişi için
imzalıyorum" dedi. Beyaz
Saray'daki imza töreninde
Kübajetlen tarafından
dûşûrûlen iki sivil
Amerikan uçağında
bulunan ve ölen dört
kişinin akrabalan ile yasa
tasansını hazırlayan
senatörlerden biri olan
Jesse Helms de hazır
bulundu. Küba Hava
Kuvvetlen'ne ait iki jetin,
ABD'de yaşayan Havana
karşıtı gruplara ait iki uçağı
24 Şubat'ta düşürmesinin
ardmdan. ABD
Kongre'sinin iki kanadı ile
Beyaz Saray arasında
vanlan bir uzlaşmayla
hazırlanan yasa tasansı
Senato'da 22'ye karşı 74
oyla kabul edilmişti.
Tasan, Küba'da
Amerikalılar'a ait olup da
el konulan mallan satın
alanlann ABD'ye giriş
yapmalannın
yasaklanması,Küba'ya
yardım eden ülkelerin
cezalandınlması, Küba'nın
nükJeer tesislerinin
geliştirilmesine yardımcı
olan ülkelere ise yardım
verilmemesi ve ABD'nin
uluslararası finans
kunımlanndaki temsilcileri
için, Küba'ya borç ya da
kredü verilmesine
kesınlikle karşı çıkmalan
koşullannı getiriyor.
Ttaduyev yaşıyor7
• MOSKOVA (AA) -
Çeçen lider Cahar
Dudayev'in Estonya'daki
temsilcisi Imran Akhayev,
Dudayev'den "Raduyev
yaşıyor" mesajı aldığını
söyledi. "Yalnız Kurt"
adlı Çeçen güçlerin ünlü
komutanı Salman
Raduyev'in 6 Mart'ta
öldüğü yolundaki haberler
konusunda bir açıklama
yapan Akhayev, "Bu
haberler üzerine bir grup
Estonyalı milletvekili
Dudayev'e başsağlığı
mesajı gönderdi. Ancak
Dudayev'den gelen yanıtta,
milletvekillerine destekJeri
için teşekkür edilıyor ve
Raduyev'in yaşadığı
belirtiliyordu" dedi.
Çeçen Genelkurmay
başkanı Aslan
Mashadov'un yaralandığı
haberleri de. adı
açıklanmayan ancak
Dudayev'e yakın olduğu
bildirilen bir kaynakça
yalanlandı.
hcada
• SARAYBOSNA(AA)-
Saraybosna'nın batısındaki
Ilıca semtinde denetim,
Boşnak-Hırvat Federasyonu
polisınin eline geçtı.
Böigedeki gazeteciler,
önceden Sırp polisinin
denetiminde bulunan Ilıca
semtine federasyona bağlı
güvenlık güçlerinin dün
denetimi sağlamaya
başladıklannı belirttiler.
Başkentın Ilıca semtınden
sonra 19 mart tarihinde orta
kesimlerdeki Grbavica
semtinin de Boşnak-Hırvat
Federasyonu polisinin
denetimine geçmesiyle
birlikte Dayton Banş
anlaşmasımn Saraybosna ile
ilgili hükümleri yerine
getirilmiş olacak.
Cezayir'de bir
gazeteci
oMuraMu
• CEZAYİR(AA)-
Cezayir'in en eski haftalık
dergilerinden Cezayir
Aktüalite'nin foto muhabx
Celali Arabdiu'nun, dün
sabah başkentte uğradığı
silahlı saldında öldüğü
bildirildi. Cezayir'de basın
dalında birçok ödülün
sahıbi olan Arabdiu'nun
öldürülmesiyle ülkede aşın
dincilerin basma karşı
başlattığı saldınlarda ölen
gazetecilerin sayısı 53'e
yükseldi.
Çfeı uydusu düştü
• Çeviri Servisi - Otuz
aydır uzayda başıboş
sürüklenen bir Çin casus
uydusunun iki tonluk bir
parçası Atlantik
Okyanusu'nun güneyine
düştü. Uydu parçalannın
Afrika ve Güney Amerika
arasındaki bir bÖlgeye
düştügü tahmin ediliyor.
Uydunun bir Volkswagen
marka otomobil
büyüklüğündeki parçası salı
günü sabaha karşı dünya
atmosferine girmişti.
Bağdat yönetimi ile Birleşmiş Milletler arasındaki görüşmeler ABD'de sürüyor
Irak denetime izfaı verdiDış Haberler Servisi - lrak'la BM
arasında petrole karsılık gıda
görüşmelerinin ikinci turu ABD'de
sürerken Irak'taki kitle imha silahlannı
denetlemekle görevli BM uzmanlanyla
Bağdat yönetimi arasındaki denetim-izin
karmaşası da devam ediyor.
Kitle imha silah prograrrunın BM
uzmanlannca denetlenmesine önce yine
karşı çıkan Irak, ancak saatler sonra
Bağdat yakınlanndaki asken tesisinin
denetimine izin verdi. Birleşmiş Milletler
(BM) Güvenlik Konseyi Irak'ı, askeri
tesislerin BM uzmanlannca
denetlenmesinde sürekJi pürüz çıkarmak
ve kasıtlı olarak denetimi geciktirmekle
suçladı.
Irak kabul etti
Iraklı ve BM'li diplomatlann
açıklamasına göre, Irak'ın kitle imha
silah programının yok edilmesiyle
görevli BM uzmanlannın, Bağdat
yakınlanndaki başkanlık muhafız alayına
ait bir birliğin eğitim kampının
denetlenmesine önceki akşam saatlerinde
izin vermeyen Irak yönetimi inadından
vazgeçerek denetimi kabul ettiğini
bildirdi. Bağdat yönetiminin sorunu
hallettiği ve denetim koşullanna ilişkin
bir anlaşmanın sağlandığı kaydedildi.
Irak, cuma gecesi de Bağdat'ta aynı
şekilde bir bakanlık binasına BM
uzmanlannın girişini engellemiş, BM
uzmanları ancak 18 saat sonra sorunun
aşılmasıyla binaya girebilmişlerdi.
BM yetkilileri petrole karsılık gıda
görüşmeieri ile kitle imha silahlannın
denetimi arasında bağ bulunmadığını
vurguluyorlar. Ancak Irak'a karşı
uygulanan ambargonun tamamen
kalkması için Bağdat'ın BM
görevlilerine silahsızlanma programı ile
ilgili tüm bilgileri vermesi gerekiyor.
Cin, Tayvan açıklarında askeri tatbikat başlattı
Pasifik'te gerilim artıyorDış HaberlerServisi-
Çin, Tayvan açıklann-
daki gerçek mermilerin
kullanıldığı geniş çaplı
askeri tatbikatına dün
başladı. Uluslararası
kaygılara ve Vietnam
Savaşı'ndan beri bölge-
ye en büyük ABD filo-
lanndan binnin gelmiş
olmasına karşın Çin,
tatbikatını önceden ka-
rarlaştırmış oldugu 20
mart tarihine karar sürdürmeye
kararlı. Tayvan açıklannda bekle-
yen ABD donanmasından rahatsız
olduğunu ifade eden Pekin hükü-
meti. Washington'u Tayvanlı ay-
nlıkçılarla işbirliği yapmak ve on-
lara destek sağlamakla suçlayarak
"ABD'nin burnunu daha fazla
sokması halinde bunun savaşa yol
açabüeceğinr bildirdi. Çin Dışiş-
leri Bakanlığı Sözcüsü Şen Gu-
ofang. ABD'nin Tayvan'a geniş
çapta yaptığı silah satışının ve
Tayvan Devlet Başkanı'nın
ABD'ye ziyaretınin, Amerikalıla-
1 CÜCLER
Silahlı kuvvetler
Orta menzılli füze
Tank
Savaş gemisi
Denizaltı
DENCESİ
Tayvan
376 bin
0
570
38
4
1
Çin
2.9 milyon
70
7,500-8,000
50
52
nn Pekin ile yaptığı anlaşmalann
ihlali anlamına geldığıni söyledi.
Bu arada ABD de, Çin'in Tayvan
açıklannda yapmakta oldugu fü-
ze tatbikatına ragmen Tayvanlı-
lar'dan sakin olmalannı ve de-
mokratikleşme sürecini sürdür-
melerini istedi. ABD Dışişleri Ba-
kanlığı Sözcüsü Nicholas Burns
"Çin'in yapbğı tatbikata ve baskı-
ya rağmen Tayvanlılar'ın demok-
rasinin sürdürülmesi gerektiğini
anlayacaklannı uımryoruz" dedi.
Sözcü, Çinliler'in Tayvan açıkla-
nnda yaptığı tatbikatın Tayvan'a
yönelik bir askeri eylemin ilk adı-
mını oluşturmadığmı, bu-
nun Tayvanlılar'ı "sindir-
meye yönetik" olduğunu
düşündüklerini kaydetti.
Sözcü,"Umar ve dikriz
ki, Çin'in baskısıyla Tav-
vantılar demokratik ilke-
lerden uzaklaşmaziar" di-
ye konuştu. Çin'in 20
marta dek sürecek tatbi-
katından 3 gün sonra Tay-
van'da başkanlık seçimle-
ri yapılacak. Tatbikat sü-
rerken Çin lideri Jiang Zemin de
ordubirliklerinden Komünist Par-
tisi'nin arkasında saflan sıklaştı-
rarak rejimi korumalannı istedi.
Ulusal Halk Meclisi'nde konuşan
Jiang, Çin-Tayvan gerginliğinin
yükseldiği birdönemde ulusal sa-
vunmanın güçlendirilmesi gerek-
tiğini söyledi. Ordu birliklerinin
niteliklerinin arttınlmasını isteyen
Çin KP lideri, "Ordu herhalükâr-
da emiriere uymah ve KP ile mer-
kezi askeri komitenin beiirkdiği
çizgiden asla aynlmamah."diye
konuştu.
Tayvanb askerier Penghu Havaaiaıu çev resinde önlemler alıyorlar.
Rusya yeniden
komünizme
hazırlanıyorHAKANAKSAY
MOSKOVA - Ülkenin ve
dünyanın yazgısını etkileye-
cek 16 haziran deviet başkan-
lığı seçimlerine 3 ay kala,
Rusya'da Komünist Partisı li-
deri Gennadiy Zyuganov'un
seçimleri kazanma olasılığı
giderek artıyor. Bu durumu
bazı sağcı güçler de kabul et-
meye başlıyor. Siyasal çevre-
lerde komünistlenn iktidara
gelmesı durumunda ekono-
mik, toplumsal ve siyasal
alanda ortaya çıkabılecek de-
ğişiklikler üzerine tartışılıyor.
20'den fazla parti ve hare-
keti birleştiren Zyuganov gi-
derek güçlenirken Rusya sağı
ciddi birbunalım yaşıyor. Son
araştırmalara göre Başkan
Boris Yeltsin'in, reformcu lı-
der Grigoriy YavHnski'nin ve
aşın sağcı Vladimir Jirinavs-
ki'nin toplam oylannın, Zyu-
ganov 'un tek başına alacağı
oylan geçebileceğinin bile ga-
rantisi yok. Bu durum sağ
çevrelerde moral bozukluğu
yaratıyor.
Rusya'nın etkin sağcı lider-
lerinden Ninjiy Novgorod Va-
Iısi Boris Nemtsov'un geçen
günlerde yaptığı açıklama, bu
açıdan oldukça önemliydi.
Seçimlerde Yeltsin'in destek-
leyeceğını bildiren Nemtsov,
bununla bırlikte Zyuganov'un
kazanacağının artık belli ol-
duğunu söyleyerek bazı ön-
görülerde bulundu. Komü-
nistlenn kazanmasının de-
mokrasinin kendiliğinden yok
olacağı anlamına gelmeyece-
ğinı vurgulayan vali, ekonomi
siyasetinde de büyük değişik-
likler olamayacağını, çünkü
dış borçlann ve Batılı finans
kuruluşlanyla ilişkilerin gel-
diği noktanın buna izin ver-
meyeceğini belirtti. Solun za-
ferinin doğal görülmesi ge-
rektiğini savunan Nemtsov,
öteki Doğu Avrupa ülkelerini
ömek gösterdi.
Neo komünistier
Bilindiği gibi Doğu Avru-
pa'da iktidara gelen neo ko-
münist güçler, liberal yöntem-
lerden yararlanmaktan kaçın-
mıyorlar. Ideolojik ve siyasal
çızgilen sık sık sosyal demok-
rat olarak değerlendınliyor.
Bu değerlendirme -her ne ka-
dar kendisi kabul etmese de-
genellikle Zyuganov için de
kullanılıyor. Rusya komünist-
lerinin lideri, devrimci yön-
temlerden proleterya diktatör-
lüğünden, ateıst ıdeolojıden
vazgeçtiğini çoktandır söylü-
yor. Ekonomide genelde dev-
iet ağırlıklığına öncelık verse
de çok yapıh sistemi, yanı çe-
şitli özel mülkiyet biçimleri-
ni destekliyor. Kendini Stali-
nızmden uzak tutmaya özen
gösteriyor.
Öte yandan Nemtsov'un
söz konusu açıklaması, sağcı
güçler arasında ciddi tartış-
malara yol açmış durumda.
Kimisi, bunu "Sağuı çoktan-
dır ibtiyaç duyduğu gercekçi-
likdırygusu"olarak nitelendi-
nrken kimisi deu
Sağuı mora-
lini rvicc bozduğıT gerek-
çesiyle Nemtsov'u kınıyor.
Bağdat Pakü'nın yarattığı bunalımlar12 Ocak 1955'de Bağdat Bildirisi im-
zalandı. Hazırlanan pakta başka bir Arap
devletınin katılmasını önlemek üzere
Abdülnasır, Kahire'de 23 ocakta ivedi
bir Arap doruk toplantısı düzenlemişti.
Nasır toplantıda, 1950 Arap Ortak Sa-
vunma Paktı varken ve bölgede lsraıl
tehlikesi sürerken dışardan birpakt em-
pozeedilmeyeçalışıldığını ileri sürüyor
ve bunun reddıni ıstıyordu. Suudi Ara-
bistan Mısır'ı desteklemış, Ürdün, Lüb-
nan ve hiç değilse başlangıçta Sunye,
Irak hükümetinin kınanmasına yanaş-
mamıştı. Ancak ertesi ay AssaB hüküme-
tı kurulunca Suriye Mısır'a ayak uydur-
maya başlayacaktı. Nitekim 1956 yilın-
da ıngiltere ve Fransa, Israil'le birlikte
Mısır'a karşı Kanal Savaşfnı açınca Su-
riye, savaşın dı^ında kalmakla birlikte
Mısır'ı savunmuş ve Mısır gibı Sovyet-
ler Birliği ile sıkı bir ışbirliğine giriş-
mışti. Ondan silah, ekipman vb. yardım-
lan alınmakta, bu yardımlann gecikil-
memesı için anlaşmalar hazırlanıyordu.
Suriye bu arada Irak petrol kampanya-
sının Suriye üzerinden Akdeniz'e ulaşan
petrol boru hattmı tahrip ermıştı, kı o za-
mandan ben bu hat atıl dıu umdadır. Ar-
tık Bağdat Paktı kuruculan Türkıye ve
Irak ile karşı cephenın ba^lıca iki devle-
ti Mısır ve Suriye arasında gergin bir ha-
va oluşmuştu. Kahire'de Orientatin. da-
ha doğrusu propaganda bakanlığının
Türkıye'ye karşı her gün ortaya attığı ıf-
tira dolu kampanyanın yalanlanması,
bakanlık sözcüsü olarak benim çalışma
zamanımın belkı yansını alıyordu.
1957 Türkiye-Suriye bunahrm
Ortadoğu sı\asal tarihinde 1957 Tûr-
ki>e-Surrve Bunalım diye anılan gergin-
likkendısinin göstermekte gecikmemiş-
ti. Aslında bu gergınliğin temelınde
ABD ile Sovyetler arasında Ortadoğu'da
bir güç gösterisi yatıyordu. Olaylar şöy-
le gelişmişti: Sunye'de Sovyetler'le iş-
birliği yanlısı solcular ve Abdülnasır lı-
derliğindeki Arap dayanışmasını des-
tekleyenler, hükümete fıılen egemen ol-
muşlardı. Genelkurmayın başına komü-
nizm eğilimli Albay Bizri getirilmişti.
Bu durumda Suudi Arabistan artık ku-
lağını Kahire'ye değil, Vaşington'a ve-
riyordu. Aynı yıl Suriyeliler Mosko-
va'yla, başta silah yardımı olmak üzere
çeşitli alanlarda işbirliğine fiilen başla-
mıştı. Bu tehlikeli gidişi değerlendirmek
üzere Irak Kralı Faysal ve Ürdün Kralı
Hüseyin, Türk hükümet erkânıyla lstan-
bul'dâ 22 ağustosta görüşmeler yaprnış-
lardı. İki gün sonra ABD Dışişleri Ba-
kan Yardımcısı Handersonda gelince
gelişmeler üçlü olarak sürdürülmüştü.
Eylülde Suriye ve Sovyet hükümetleri,
Türkiye'nin Suriye smınnda asker yığ-
dığını ileri sürünce Menderes 24 eylül-
de verdiği bir demeçte, bunun doğru ol-
madığuıı, Suriye'nin Sovyetler'in silah
deposu durumuna geldiğini, dolayısıy-
la Türkiye için tehlikenin arrtığını açık-
lamıştı. Bu arada Sovyet Başbakanı Bul-
ganin Türkıye'ye sert bir nota vererek
Türkiye'yi Suriye'ye saldın hazırlamak-
la suçlamıştı. Menderes buna verdiği ya-
nıtta iddiayı yalanlamıştı. Öte yandan
21 eylülde Suriye'nin Lazıkiye limanı-
nı bir Sovyet fılosu ziyaret etmişti. Çok
geçmeden Türkiye Sunye smınnda ki-
mi olaylar çıkınca 8 ekimde Suriye, Tür-
kıye'ye bir nota vermişti. Türkiye 15
ekimde karşılık notasmda Suriye'nin
savlannı reddetmişti. Bu arada Nasır,
Türk kuvvetlerinin Suriye sınırlannda
manevTa yaptıklan gerekçesiyle Suri-
ye'ye 13 ekimde iki tabur asker gönder-
mişti.
Sorun ekimde Birleşmiş Milletler'e
intikal ettiği bir sırada Knıçev bir Ame-
y ve Sovyet hükümetleri, Türkiye'nin Suriye
sınınnda asker yığdığını ileri sürünce Başbakan
Adnan Menderes 24 Eylül 1955'te verdiği bir
demeçte, bunun doğru olmadığını, Suriye'nin
Sovyetler'in silah deposu durumuna geldiğini,
dolayısıyla Türkiye için tehlikenin arrtığını . u
açıklamıştı. Bu arada Sovyet Başbakanı Bulganin
Türkıye'ye sert bir nota vererek Türkiye'yi Suriye'ye
saldın hazırlamakla suçlamıştı. Menderes buna verdiği
yanıtta iddiayı yalanlamıştı.
rikalı gazeteciyle yaptığı söyleşide, Tür-
kiye'yi Suriye'ye saldın niyetiyle suçla-
mış, savaş çıkarsa bunun bir gün bile
sürmeyeceğini belirtmişti. Ertesi gün
ABD yaptığı bir açıklamada, Türkiye'ye
bir saldın olursa ABD, NATO yüküm-
lülüklerini derhal yerine geririp Türki-
ye'ye bütün gücü ile yardım edeceğini
bildirmişti. 16 ekimde güdümlü füze ta-
şıyan ABD'nin Camberra Kruvazörü lz-
mir'e bir dostluk ziyareti yapmıştı.
Kral Suud'un arabuluculuğu
Gerginlik sürerken Kral Suud ekım
ortalannda bunalımı yatıştınnak üzere
arabuluculuk girişiminde bulununca
Türk hükümeti, Deviet Bakanı 2^)rhı'yu
22 ekimde Cidde'ye yollamış, ancak Su-
riye aynı yolda kendisine yapılan dave-
teyanaşmamıştı. BM Genel Kurulu'nda
taraflann sunduğu karar tasanlan En-
donezya'nın önerisiyle geri çekiuniş, so-
run kapanmıştı.
1956 yılında Suriye'de hükümetin sa-
vunma bakanı olan, zengin bir aileden
gelme HaHt El-Azm'uı Sovyetler Birli-
ği'yle yaptığı anlaşmalarla âdeta sınır-
sız bir işbirliği kurması, ılımlı ve millı-
yetçi partilerde özellikle giderek gücü-
nü arttıran sosyalist partisinde (BAAS-
Yeniden Doguş) ülkenin komünizme sü-
rüklenmesi tehlikesiyle karşılaşabilece-
ği izlenimini yaratmıştı. Bunu önlemek
için Mısır ile birleşme isteği artmıştı.
Nasır'a başvurulunca 1 Şubat 1958'de
iki deviet Birteşmiş Arap Cumhurtyeti
adı altında birleşmişti. Bu olay üzerine
Suriye'den Halit El-Azm ve General
Bizri kaçmıştı. Ne var ki Nasır'ın çok
geçmeden Suriye'nin iç işlerine fazla
kanşması tepki uyandırmıştı. Bu tepki
Suriye'nin, 28 Eylül 1961'de birlikten
aynlması sonucu doğuracaktı.
Türk hükümeti Sunye'de komünizm
tehlikesini önleyeceği beklentisiyle, da-
ha doğrusu kötünün iyisi olarak, birliği
hemen tanımıştı. Ancak koşullar deği-
şince Suriye'nin aynlma karanndan
memnun olup onu ilk tanıyan devletler-
den biri olmuştu. Bu karar Mısır'ı kız-
dırmış, Nasır Türkiye'yle diplomatik
ilişkileri kesmişti. Türk hükümetlerinin
bu gibi durumlarda bir tarafın sempati-
sini kazanmak için acele kararlar alma-
sı (daha sonralan henüz kuramsal nite-
likteki Filıstin devletinı Özal'ın derhal
tanıması gibi) kanımızca gerçekten ta-
lihsiz ve zararlı olmaktadır.
CENTO Ankara'ya taşınryor
Irak'ın pakt üyelığı 3.5 yıl yıl kadar
sürecekti. HTemmuz 1958'de General
Kasun'ın yaptığı darbede Kral Faysal,
Kral Naibi Abdülillah ve Nuri Said Pa-
şa öldürülecek, Irak paktan fiilen, 1959
martında da resmen aynlacaktı. Paktın
adı Merkezi Andlasma Örgütü (CEN-
TX))olacak, örgüt Ankara'ya taşmacak-
tı.
Türkiye'nin Bağdat Paktı'nı lrak'la
başlatması ve başka Arap ülkelerini de
buna çekme girişimi tam bir fıyasko ol-
muştu. Bu, Arap kamuoyunun yanlış de-
ğerlendirilmesinin, ön etüdler yapılaca-
ğına önyargılara kapılmanın bir sonu-
cuydu. Bundan başka Menderes, bir
yandan Balkanlar'da Yunanistan ve Yu-
goslavya ile bir üçlü pakta (1954 Bled
irtifakı) öte yandan Ortadoğu'da Arap-
larla Bağdat Paktı'na koşarken ABD
önünde "Kraldan çok kraka'' rolüne
düşmüş ve Fransız basınında "Pactom-
mank"yani pakt hastası diye nitelendi-
rilmiştir. Aslında Ortadoğu girişimin-
den yalnız Menderes ve Nuri Sait so-
rumlu değildi. Irak'ın gerisindeki Ingil-
tere ve Ortadoğu'yu henüz tanımayan
ABD de sorumluydu. Paktın Araplarla
ilintısi kesilince CENTO bir süre daha
yaşayacaktı. Çünkü Türkiye, Iran ve Pa-
kistan gerçekten komünizm tehlikesinin
ilk hattı üzerinde bulunuyordu. Dışişle-
ri Müsteşan Melih EsenbeTden daha
sonra öğrendiğıme göre Menderes.
Araplar'la siyasal alanda ittifaklar ara-
manın yanlış olduğunu özel bir sohbet-
te itıraf etmiştir.
Mısır'dan aynlan Suriye, ertesi yıl
(mart 1962) Irakia bir ittifak imzala-
mıştı. Ama bunun ömrü kısa olmuştu.
Birdarbeyle BAASPartisi 1%3'de ikti-
dan ele almıştı. 6 Haziran 1%7'de Isra-
il ile Araplar( Mısır, Suriye, Ürdün Lüb-
nan ve bir ölçüde, Irak) arasında 6 Gün
Savaşı'nı yıne Israil kazanmıştı. Suriye
iyi bir savunma yapmasına karşın stra-
tejik Golan tepelerinden çekilmek zo-
runda kalmıştı. BM Güvenlik Konse-
yi'nin 242 sayılı karanyla taraflann es-
ki sınırlara (Statu quo ante) dönmelen ıs-
tenmişti. Bu durumda Türkiye, enerjik
biçımde Araplan desteklemiş, Israil'le
diplomatik temsilciliğını bir ait düzeye
ındirmişti. Ne var ki Türkiye, Ortadoğu
konusunda içtenlikle Araplann tezini sa-
vunurken Kıbns'ta 1963-1964'de Rum-
lann Türklere saldınlanna karşı Suriye,
.\rap ülkelerinin çoğunlugu gibi Maİca-
nos ve Yunanistan'ı tutuyordu. Türkiye
bunu sorun yapmak istemeyecekti. Sab-
retmeyi yeğledi.
Suriye, 1961'de Mısır ile "birfikten"
aynldığından beri bölgede büsbütün yal-
nız kalmıştı. Israil ile zaten 1948'den be-
ri savaşan durumdaydı; Irak, Ürdün ve
Lübnan ile hiçbir zaman dostluk kura-
mamıştı. Sınırlannın ötesinde yalnız
Sovyetler Birliği ile sıkı işbirliğını sür-
dürüyordu. Bununla birlikte BAASpar-
tısi ülkede komünistlerin güçlenmesini
önlenmekte başanlı oluyordu.
llişkiler düzeliyor
Türk-Suriye ilişkileri 1967'de 3.
Arap-lsrail savaşından sonra sınırlı da
olsa biraz düzelme eğilimi göstermişti.
Nitekim Sunye Dışişleri Bakanı Had-
dam'ın davetlisi olarak Türk meslekta-
şı HalukBayüIken 18-23 Aralık 1972'de
Şam'da görüşmeler yapmış ve Cumhur-
başkanı HafizEsattarafından kabul edil-
mişti. Ertesi yıl Haddam bu ziyarete kar-
sılık olarak Ankara'ya gelmişti. Dışişle-
ri bakanlan arasındaki bu ilk ziyaretler-
de elle tutulur bir gelişme olmamıştı,
ama dostça ilişkilerin sürdürülmesi ve
güçlendirilmesi dileği açıklanmış, ege-
men ve bağımsız Kıbns'ta Rum ve
Türklerin meşru haklanna saygı göste-
rilmesi gereği ve Türk-Suriye ekonomik
ilişkilerinin ele alınacağı belirtilmiş,
bundan böyle yılda en az iki kez topla-
nılması -ki bu gercekleşmeyecektir- ka-
rarlaştınlrruştı.
1974'te Türkiye'nin Kıbns müdaha-
lesi üzerine Suriye, Kıbns ve Yunanis-
tan'ı desteklemiş; Türk kuvvetlerinin
çekilmesini ve iki toplumun eşitliğine
dayanan bir çözüm bulunmasıra istemiş-
tir. Türkiye de 1976'da Suriye'nin Lüb-
nan'ı işgal etmesini iyi karşılamadığını
göstermiştir. Suriye 1978-79'daMısır'ın
Israil ile Camp David prensip anlaşma-
sma, arkasından banş yapmasına karşı
çıkmış; 1980-88 Irak-lran savaşında
Arap komşusu Irak'a karşı tran'ı destek-
lemiş; 1992'debaşlayan Ortadoğu Banş
Süreci'nin (Israil ile Filistin Kurtuluş
Orgütü ve Ürdün) fiilen dışında kalmış-
tı. Ancak komünizmin ve Sovyetler Bir-
liği'nin çöktüğü bir sırada çıİcan 1990-
91 Körfez Savaşf nda ilk kez ABD'nin
yanında yer almışsa da Vaşington'un.
Suriye'nin Israil ile banş ve bölgede te-
rörüdesteklemekten vazgeçmesi yolun-
daki teşvikleri henüz bir sonuç verme-
miştir.
YARIN: HAFIZ ESAD SURİYE'Sİ
VE TÜRKİYE