Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 ŞUBAT 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMt
Enflasyonda endeks tartışması, beklenenin altında çıkan fiyat artışınm sonraki aylara dönük yansımalannı gölgeledi
Hesabı değfl, geleceği kuşkulu• Fiyat artışlannın 1987 bazlı hesaplamalarda
düşük çıkması, seçimlerden sonra zam yapılan
KÎT ürûnlerinin özel sektörde ara mal olması
nedeniyle endekse henüz yansımamaması
olarak açıklanıyor.
• 1994 yılı baz alınarak yapılan enflasyon
hesaplannda, fiyatlann yine beklenenin altında
çıkması ise yzmanlara göre DlE'nin endeks
için hane halkı araştırması yaptığı 1994 yılında
tüketim eğiliminin düşük olduğu bölgeleri
seçmesinden kaynaklanıyor.
AHMETÇELİK/
BARIŞKARCIOĞLU
Farklı endekslere göre enflasyon hesabı
Eski endeks (1987 bazlı)
Toptan Eşya Fiyat Artışı (%)
Ocak ayı
1995
8.4
1996
8.1
Yılhk
Aralık
1995
rtıbanyla
64.9
Ocak
1996
ıtıbanyla
64.5
Tüketici Fiyat Artışı (%)
Ocak ayı
1995
6.8
1996
7.7
Yılhk
Araiık
1995
ıtıbanyla
78.9
Ocak
1996
rtıbanyta
80.5
Yeni endeks (1994 bazlı)
Toptan Eşya Fiyat Artışı (%)
Ocak ayı
1995
10.2
1996
9.8
Yılhk
Aralık
1995
ıtıbanyla
65.6
Ocak
1996
ıtıbanyla
64.9
Tüketici Fiyat Artışı (%)
Ocak ayı
1995
7
1996
8.3
Yılhk
Araiık
1995
ıtıbarıyıa
76
Ocak
1996
ıtıbanyla
78.1
Enflasyon hesaplamalann-
da eski- yeni endeks tartış-
malan bir yana, asıl her iki
endekste de ocak ayı enflas-
yonunun beklenenin altında
çıkmasının dikkat çekici
olduğu vurgulandı. 24 araiık
genel seçimlerin ardından ge-
len büyük KİT zamlan nede-
niyle yüzde 10'u aşacağına
kesin gözüye bakılan ocak ayı
enflasyonu 1987 yılı baz alı-
narak yapılan hesaplamalar-
da tüketicide yüzde 7.7, top-
tan eşyada ise 8.1 olarak ger-
çekleşirken, 1994 yılı baz alı-
narak yapılan hesaplamalar-
da ise tüketicide 8.3 ve toptan
eşyada da 9.8 oldu. Fiyat ar-
tışlannın 1987 bazlı hesapla-
malarda düşük çıkması se-
çimlerden sonra zam yapılan
KİT ürünlerinin özel sektör-
de ara mal olması nedeniyle
endekse henüz yansımama-
ması olarak açıklanıyor.
KİT ürünlerinden oluşan
hammaddelere yapılan zam-
laryerine nıhai ürünün deger-
lendirmeye tabi tutulduğunu
belirten uzmanlar, bu neden-
le KİT zamlannın fiyat artış-
lanna eksik ve gecikmeli ola-
rak yansıyacağına dikkat çe-
kiyorlar. 1994 yılı baz alına-
rak yapılan enflasyon hesap-
lanndaki fiyatlann yine bek-
lenenin altında çıkması ise
DlE'nin yeni endeks içın ha-
ne halkı araştırması yaptığı
1994 yılında tüketim eğilimi-
nin düşük olduğu bölgeleri
seçmesine bağlanıyor.
Prof. D-. Esfender Kork-
maz'a göre seçimlerden son-
ra yapılan zam 1ara rağmen
enlasyonun düşük çıkması-
nın nedenı, zam yapılan ürün-
lenn tümünün endekse yansı-
mamış olması. Kamudaki mal
ve hizmetlerin özel sektörde
ara mal ya da girdi oîduğunu
belirten Korkmaz,
u
Bu maliara yapılan
zamlann piyasava yansıması biraz zaman
aJır. Bu açıdan baküdığuıda asıl >ansıma
ocakve şubat aylannda olacağından şubat
ve mart a>unda gerçekleşecek fiyat arnş-
lan çok daha yüksek oiacak" dedı.
Prof. Dr. Erdoğan Alkin de. ocak enf-
lasyonunun düşük çıkmasının endeksteki
kamu ağırlıgının giderek düşmesınden
kaynakJandığını belirtti. Alkin, "Özellik-
TOPTAN EŞYADAKİ ARTIŞ 'KALICI YÜKSEK ENFLASYONUN' HABERCİSİ
Prof. Dr. MÜKERREM HİÇ:
İstanbul İ niversitesi İktisat
Fakültesi Öğretim İJyesi
Ocakta maliyetlerden İcaynaklanan
enflasyon, talep enflasyonunun
üzerine eklendi. KİT zamlannın
yükselttiği
maliyetlerin
sonuçlan kendini
göstermeye
başlayacaktır.
Önümüzdekı
aylarda talep
daralmazsa
maliyet
enflasyonunun
ilk etkileri görülmeye başlar.
Ocakta maliyetlerden kaynaklanan
enflasyon, önümüzdeki 3- 3.5 aya
da damgasını vuracak, tüm
mallann fiyatı artacaktır. Yoksa
talep daralır, stoklar şişer ve daha
kötü olur.
DOÇ. Dr. AHMET ÇAKMAK
Marmara Üniversitesi
İktisat Fakültesi
Girdi maliyetlen yükseldiği için
toptan eşya fiyat endeksi daha
yüksek çıktı. Ancak kısa bir süre
ıçınde maliyet
artışının etkisi
parakende
fiyatlara
yansıyınca tüketici
eşya fiyat endeksi
tekrar toptan eşya
fiyat endeksini
geçecektir. 1995
yılının Ocak,
Şubat ve Mart aylannda TEFE,
TÜFE'nin üzerinde seyretmişti.
Ancak takip eden aylarda maliyet
artışının satış fıyatlanna yansıması
sonucu TÜFE hemen TEFE'yı
geçmişti.
Bu sefer de öyle oiacak.
ERDOĞAN ÖZTÜZÜN:
İSO uzmanı
Toptan eşya fiyatlapnın yüksek
çıkması maliyet enflasyonunun
başladığının göstergesidir. Önceki
aylarda tüketici eşya fiyat endeksi
daha yüksekti ve talep
enflasyonu söz konusu
idi. Yüksek talep hâlâ
etkisini sürdürmesine
rağmen maliyet
enflasyonunun etkisine
yavaş yavaş giriyoruz. Maliyet
enflasyonu başlayınca üretım düşer.
Stagflasyon diye tabir edilen aşın
düzeyde fiyat artışlan başlar. Henüz
erken ama yakında maliyet
enflasyonunun tüm kötü etkilerini
yaşamaya başlayabiliriz.
Önümüzdeki günlerde toptan eşya
fiyatlannda herhangi bır azalma
olmadan perakende fiyatlar toptan
eşya fiyatlannı yakalayacak.
MEHMET YILDIRIM:
İstanbul Ticaret Odası Başkanı
Toptan eşya fiyat endeksinin
tüketici eşya fiyat endeksine göre
daha yüksek çıkmasını etkileyen
yan etkiler var. TÜFE'nin düşük
çıkmasında
gümrük
birliğinin
ucuzluk
getireceğine
yönelik
beklentilerin
sürmesi de
etkili oldu.
Beyaz eşya ve
otomotiv sektöründe ucuzluk
geleceğine yönelik beklentiler
sürdüğü için bu mallann tüketimi
kısıldı. Önümüzdeki aylarda bu
mallann ertelenmiş tüketimleri de
başlayınca enflasyon iyice
artacak.
Asgari ücretli 12.5 gün doyuyor
ÜMfTOTAN
IZMİR - Işçi sendikalannın
dört kişilik bir aileyi baz
alarak yaptıklan "geçinme
endeksi hesaplan" çok
genlerde kaldı. Artık
hesaplar, yalnızca bir işçi baz
alınarak yapılıyor. Bu
hesaplara göre bir işçi, asgari
ücretiyle ancak 12.5 gün
geçinebiliyor. Sendikacılar,
emeğiyle aç kalanlarla,
devlete verdikleri borç paranın
rantıyla "krallar gibi
Yaşayanlann" çelişkisine,
toplumun daha fazla
direnemeyeceğini söylüyor.
Türk Metal Sendikası lzmir
Şubesı'nin 1996'nınocak
fıyatlanyla bir kişinin aylık
asgari harcamalannı
hesaplamak için yaptığı
, araştırmaya göre yetişkın bir
işçinin ekmek, peynir, zeytin,
margarin, şeker, sebze. meyve,
un, haftada üç yumurta ve
günde 100 gram etten oluşan,
günde 3500 kaloriye karşılık
gelen gıda giderleri için bir
gün için gerekli en az para 161
bin 872 lira. Bir kişinin
bannma, ısınma, gi> im,
elektrik, su giderleri günde bir
gazete ve ayda bir kitaptan
oluşan beslenme dışı
giderlerinin aylık asgari
toplamı 7 milyon lira.
Beslenmeye ayda 5 milyon
lira gideri ekJediğimizde 12
milyon liralık bir toplama
ulaşılıyor. Türk Metal
Sendikası lzmir Şube Başkanı
Ydmaz Turan, asgari ücretli
bir işçinin bu hesapla ancak
12.5 gün geçinebileceğini
belirtirken asgari ücretin
yeniden belirlenmesinı ıstiyor.
Emeğiyle aç kalanlarla. devlete verdikleri borç paranın rantıyla "krallar gibi
yaşayanlann" çelişkisine toplumun daha fazla direnemeyecek.
Zeytinyağı
fiyatlan
5 kat arttı
MERİHAK
tZMİR - Zeytinyağı fiyatla-
n fırladı. Ispanya, Portekiz ve
Italya gibi üretici ülkelerde ya-
şanan üretım sıkıntının neden ol-
duğu fiyat artışı sonucu Türki-
ye'de zeytinyağının tonu 1.350
dolardan, 5 bin dolara çıktı. Na-
türel yağda da iç piyasalarda fi-
yatlar katlandı ve ortalama yüz-
de 500'Iük bir artış oldu. tç pi-
yasadaki dengenin kurulması
için zeytinyağı ithali istenirken
üreticiler, tüccann standart al-
tında zeytinyağını Türkiye'ye
getirmek istediğini savunuyor.
İç tüketimde geçen yıllarda
pek ilgi görmeyen, fiyat bakı-
mından da düşük kalan zeytin-
yağı "altın" oldu. TARlŞ'ten
edinilen bilgilere göre geçen
ocak ayında bir litrelik Riveria
90 bin liraya satılırken bu yil fi-
yat 375 bin liraya çıktı. Tariş'in
bir litrelik sızma yağı 120 bin
lıradan 430 bin liraya; ekstra
ekstra yağı da 105 bin liradan
410 bin liraya yükseldi. 1994-
1995 sezonunu 42 bin lira baş
fiyatla açan TARlŞ, bu sezon fi-
yatı 170 bin liradan başlattı.
Yüzde 500'e yaklaşan ve iç
tüketimde "altuı" olan zeytin-
yağı ne oldu da bu kadar de-
ğerlendi? lzmir Ticaret Borsa-
sı Yönetim Kurulu Başkanı ve
Ekiz Yağlan ortaklanndan Hü-
seyin Ekiz, fiyat artışmı, zeytin-
yağı üreticisi ülkelerinde yaşa-
nan krize bağladı. Geçen yıl
başfıyatın 42 bin liradan açık-
lanmasının ardından üreticinın
"bu fiyata mahmı satamam"
endişesine kapıldığını belirten
Ekiz, Portekiz, tspanya, ttalya
ve Kuzey Afrika'da yaşanan ku-
raklık sonucu fiyatlann bir an-
da arttığını söyledi. Gelecek
yıl Türk zeytinyağına gümrük-
lerin yeniden konulacağını sa-
vunan Ekiz, bunun kısa vadelı
bır kâr olduğu görüşünde.
TARlŞ Zeytin ve Zeytinyağı
Birliği Başkanı CahitÇetin ise
ürünün gerçek değerini buldu-
ğu görüşünde.
le toptan eşya fiyatlan endeksi incelen-
diğinde kamu kesiminin ağırlığının çok
az olduğu dikkat çekiyor. Kamu kesimi-
nin payı dfişükse yüksek kamu zamla-
n toptan eşya fıyatlanna büyük oran-
da yansımıyor. toptan eşya fiyatlann-
daki ağırlık özel kesimdc, örneğin ben-
zin ve motorin falan hep özel sektör ola-
rak görünüyor. Sanki doğnıdan KİT'ler-
den satışı yapılan girdi niteliğindeki
mallarda zamlar kamu tarafından ya-
pılmış gibi, bayi tarafından dağıtılan-
maddelerde ise zamlar ö/el sektör tara-
fından vapılmış gibi gözüküyor" dedi.
Alkin tüm bunlara rağmen KİT zamla-
n sürdüğü müddetçe fiyat artışlannın top-
tan eşyada yüksek çıkacağını ve bunun da
tüketim endeksine yansıyacağını söyledi.
1994 yılı baz alınarak yapılan enflas-
yon hesaplamalannda fiyat artışlannın dü-
şük çıkmasının tüketimdeki bölgesel eşit-
sizliklerin endekse yansımasından kay-
naklandığını belirten Prof. Dr. Doğan Ker-
gül ise "Bu araşürmada 1552'si kentte
636'sı kırsal yerlerde olmak üzere toplam
2188 örnek hanc\e dönüşümlii olarak gi-
dikü. 1994 yüında > apılan hanc halkı aras-
Ornıasındal)İF'ninara')tırnıa\aptığıböl-
gelerin tüketimdcıı aldığı pa> düşük oldu-
ğu için yeni endekse göre yapılan hesapla-
malarda fiyat artışlan düşük çıkryor*' de-
di. Kargül ~ \'eni endekste toptan eşyada
devfet ve özel sektör a> ırunı kaldınldL DİE
artık tek genel endeks hesaplayacak. Bu-
nun özelleştirme nedenivle de\letin üre-
timdcki ağırlığının sürekli değişmesinden
kaynaklandığ] belirritrvor. 1987 >üı bazlı he-
saplamalarda devteu'n yüzde 27.7 olan ağır-
hğıyeni endeksteyüzde214'edüştü.Bunun
icin endeks düşükçıkn" şeklınde konuştu.
KÜÇÜK VE ORTA BOY KİT'LER ARKA ARKAYA SATILDI
(ieçici hükümet, sabp savurdu
ESRAYENER
ANKARA -Özelleştirmede 1995 yılı başında açık-
lanan 5 milyar dolarlık satış hedefı, yıl sonunda 600
milyon dolarda kaldı. Hükümet, geçen yıl satılması
programlanan Ereğli Demir-Çelik Fabrikası (Erdemir),
Türk Telekomünikasyon AŞ, Tüpraş, Petrol Ofisi gi-
bi kuruluşlann özelleştirilmeleri için gereken altya-
pı çalışmalannı tamamlayamazken küçük ve orta boy
işletmeleri arka arkaya elden çıkardı. 1 yıl içinde Süt
Endüstrisi Kurumu (SEK), Et ve Balık Kurumu
(EBK), Orman İşletmeleri (ORÜS), Sümer Holding
ve Turban'ın işletmelen satıldı. Yeni hükümet kvıru-
luncaya kadar görevini yürüten ve ancak zorunlu ka-
rarlan almakla yükümlü olduğuna dikkat çekilen
DYP-CHP hükümeti, son 1 ayda ORÜS'ün 10, Sü-
mer Holding'in de 7 işletmesinin satış karannın al-
tını imzaladı.
Özelleştirme Idaresi Başjcanlığı'nın verilerine gö-
re, 1995 yıl sonu itibanyla Özelleştirme Fonu'nda 54
trilyon 852 milyar 911 milyon liralık gelir elde edil-
di. Aynı dönemde, fondan 45 trilyon 814 milyar 495
milyon liralık da harcama yapıldı. Fona sağlanan ge-
lirlerin, 42 trilyon 369 milyar lirasını özelleştirme
uygulamalan, 8 trityon 118 milyar 987 milyon lira-
sını da kâr eden KlT'lerden alınan temettüler oluş-
turdu. Idare^ 1 trilyon 263 milyar liralık da borçlan-
maya gitti. Özelleştirme Fonu'ndan KlT'lere 29 tril-
yon 537 milyar lira aktanldı. Fondan yapılan harca-
malann 5 trilyon 345 milyar lirasını özelleştirme uy-
gulamalan için yapılan ödemeler, 1 trilyon 270 mil-
yar lirasını da borç geri ödemeleri oluşturdu.
Dünya Bankası'nm, özelleştirmede danışmanhk
yapacak fırmalara ödenmek üzere verdiği 100 mil-
yon dolarlık kredinin de yaklaşık 25 milyon dolarlık
bölümünün kullanıldığı öğrenildi.
Özelleştirmede, tüm KIT'ler içjn ayn ayn mali ve
idari danışman fırmalar görev yapıyor. Aynca, yine
Dünya Bankası kredisi ile gerçekleştirilen "işgücü
uyum projesi'' ve KlT'lerin dış borçlannın çözümü
içın yürütülen diğer bir çalışma için iki ayn danış-
man firma görev yapıyor.
Büyük KIT'ler satüamadı
Hükümetin 1995 yılı başında satılacağını açıkla-
dığı Erderrur, PTT'nin T'si, Tüpraş, Petrol Ofisi gi-
bi kuruluşlann özelleştirmeleri, gereken altyapı ça-
lışmalan tamamlanamadığı için gerçekleştirilemedi.
Erdemir içın geçen yıl ocak ayında açılan ihale, öne-
ri veren firmalann, kuruluşun 1 milyar dolara yakla-
şan dış borçlannın ödenmesini ve yatınmlann sür-
dürülmesini üstlenmeyi kabul etmedikleri için tıkan-
dı. Hükümet, büyük KlT'lerin özelleştirilmelerinde
dış borçlan ve yatınmlan için nasıl bir formül hazır-
lanacağını belirlemek üzere Dünya Bankası aracılı-
gıyla yeni bir danışman firma tuttu. Yine geçen yıl
Başbakan Tansu ÇiBer tarafından satılacağı açıkla-
nan PTT'nin T'sinin satışında danışman fırmanın se-
çimi için açılan ihale ise hâlâ tamamlanamadı.
Gelir beklediği büyük KlT'lerin satışını yapama-
yan hükümet, özelleştirme uygulamalannda küçük ve
orta boy işletmelere ağırlık verdi. SEK'in 23 işletme-
si ıle EBK'nın 7 kombinası yaz aylannda satıldı.
EBK'nin geri kalan 23 kombinası için de kurumda
BAYKAL'DAN SEÇİM SONRASI DEĞERLENDİRME
avantajlam yetersiz'
ÇUkr
satmadan
gjtmeyecek.
Sektör sektör özelleştirme
Ekonomi Servisi -Türkiye'nin özelleştirme tec-
rübeleri, kitap haline getirildi. Gazeteci Noyan Do-
ğan tarafından hazırlanan
"Sektör Sektör ÖzeUeştir-
me" adh kitap, özellikle 1980
sonrası tarihsel süreç içinde,
gerçekleştirilen özelleştirme
uygulamalannı, sonuçlan ile
birlikte irdeliyor. KİT genel
müdürleri ve ilgili sektörlerin
görüşlerinin de yansıtıldığı ki-
tap bu alanda iyi bir kaynak ni-
teîiği taşıyor.
s Sektör
1
Sektör
Özelleştirme
çalışan işçilerin örgütlü olduğu Özgıda-lş Sendikası
ile pazarhğa oturuldu. Hükümet, ekim ve kasım ay-
lannda Kümaş, Köytaş ve Testaş'ın Aydın işletme-
sinin satışını onayladı. Petlas için açılan ikinci ihla-
de de teklif veren olmadı. Petlas için Koreli bir şir-
ketle pazarhğa oturanÖtB sonuç alamadı. Hükümet,
geçen yıl kasım ayında Sümerbank' 1103 milyon 460
bin dolara lpeks adlı bir şirkete satışını onayladı.
Türkiye Gemi Sanayii'ne aıt Pendik, Camialtı, Ha-
liç ve Alabey tersaneleri ile Pendik Motor Fabrika-
sı'nı araiık ayında kurumda çalışan işçilerin örgütlü
olduğu Dok Gemi-Iş Sendikası'nın 5 yöneticisinin kur-
duğu GESTAŞ şirketine satılması karan veren hükü-
met, seçimlerin ardından karannı iptal etti.
Postayla ithalat olanağı
ANKAR\(CumhuriyetBün)su)-Gümrükbirliği-
ne uyum amacıyla yapıİan düzenlemelerin, vergi ve
fonlann kaldınlması veya düşürülmesi nedeniyle it-
halatı ucuzlatmasına karşın, gerçek kişilerin ithalati
açısmdan fazla birkolaylık sağlamadığı belirlendi. An-
cak, kişiler yurtdışından ticari olmayan amaçla, kişi-
sel gereksinimleri için getirdikleri mallan PTT'de
KDV ödeyerek ithal edebilecekler.
Gümrük birliği düzenlemeleri ile vergi numarası
olan gerçek kişilere de ithalat olanağı sağlandığı açık-
lanmıştı. Ancak, daha önceki mevzuata göre de ger-
çek kişilerin ithalat yapmasının mümkün olduğu, il-
gili mevzuat bilinmediği için bu olanağın fazlaca kul-
lanılmadığı belirlendi.
Mevcut mevzuata göre gerçek kişiler, gümrük ver-
gilerini ödemek suretiyle posta yoluyla ithalat yapa-
biliyor. Yılbaşından itibaren AB ve EFTA ülkeleri için
sanayi malı ithalatında gümrük vergisi kaldınldığı,
üçüncü ülkeler için Ortak Gümrük Tarifesi (OGT) dü-
zeyine çekildiği için postayla gönderilen eşya ile it-
halatta da yeni düzenleme yapmak gerekiyor.
Gümrük Müsteşarlığı'nın 1996 İthalat Rejimi'ni dik-
kate alarak yaptığı yeni düzenlemeye göre, gerçek ki-
şiler, AB ve EFTA ülkelerinden sadece ödeyerek ti-
cari nitelikli olmayan eşyayı ithal edebilecekler. Bu-
na göre, gerçek kişiler. ticari olmayan mallan posta
yoluyla getirterek. postanede KDV'sıni ödeyerek it-
hal edebilecekkr. Yolculann beraberinde getirdikle-
ri mallar içın de gümrük kapılannda KDV alınacak.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 24 araiık se-
çımlen öncesınde Avnıpa Birliği ile gümrük birli-
ği anlaşmasına imza atan CHP Genel Başkanı, Baş-
bakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Deniz Bay-
kal, GB'nin, Türkiye'ye dönük avantajlar açısın-
dan oldukça yetersiz kaldığını belirterek, "Ancak,
ststem içindesağladığıyer açKmdan Türkiye'nin önü-
nü açıyor" dedi. Türkiye'nin AB'ye üyelik şansı-
nı önceki dönemlerde kaçırdığını kaydeden Bay-
kal, "Gümrük birliğiyle, giden treni daha ileri bir
noktadan yakalamaya çauşıyonız" değerlendirme-
sini yaptı.
CHP lideri Baykal. dün Ankara Ticaret Oda-
sı'nca düzenlenen "Gümrük Birliği ve Beklenen Et-
kileri" konulu sempozyumun açılışında yaptığı ko-
nuşmada, gümrük birliğinin bir pazar ve yeni iş ola-
naklan yaratacak bir oluşum olarak değerlendiril-
memesi gerektiğini söyledi. Baykal, şöyle konuş-
tu:
"Gümrük birîiği Türkiye'ye dönük avantajlar
açısından oldukça yetersiz gözüküyor. Ancak, sis-
tem içinde sağladığı yer açısmdan ise Türkiye'nin
önünü açıyor. Yani Türkiye, gümrük birliği ile ön-
ceden kaçırdığı Avrupa'v a entegrasyon trenini, da-
ha ileri bir noktada yakalamaya çahşıyor. Bu aşa-
madan sonra yapılacak en önemli iş, tarüşmalara
son verip, ekonomi) i gümrük birliğinin gerekleri-
ne göre yeniden düzenlemektir."
Büyûme hızını etkiler
Dünya Bankası'nın yaptığı bir hesaplamaya gö-
re, gümrük birliğinin Türkiye'nin büyüme hızına
doğnıdan yüzde 1.5 katkı sağlayacağını, yurtdı-
şında yatınm yapan 50 bin kadar Türk işadamının
da Avrupa ile ilişkilerde olumlu etki yaratacağını
belirten Baykal, Türk özel sektörünün de üretimi-
ni 430 milyon kişilik bir pazan düşünerek realize
etmesi gerektiğini söyledi. Gümrük birliği konu-
sundaki en önemii şanssızhğın, bir hükümet belir-
sizliği ile enflasyonun yüzde 80 düzeyinde seyret-
tiği yapısal sorunlara denk düşmesi oîduğunu be-
lirten Baykal, şu görüşleri dile getirdi:
"Türkiye, gümrük birliği sayesinde, doğnıdan
yatınmlan sınırlan içine çekecek uygun bir yapıya
kavuşmahdır. Bu önemli vesileden yararlanmanın
önündeki en önemli sorun ise, siyasi istikrardır. Tür-
kiye'ye doğnıdan yabancı yatınmlann gelmesüıi
sağlamak için ülkede siyasi istikrar ve güven orta-
mının sağlanması, yabancı \atınmcılara, bir siyasi
kanuiıhğm gosterilmesi gerekir. Türkiye'nin güm-
rük buiiğine bakışı netleşmeli. Bu konuda muhale-
fetteyken ortaya atılan temalann. iktidar dönemin-
de ne derecede geçeıii olacağının ya da olmayaca-
ğının ortaya çıkaruması gerekir."
Ankara Ticaret Odası Başkanı Ahmet Çavuşoğ-
hı da, gümrük birliğinin yeterince anlaşılmadığını
belirterek, "Türkiye, gümrük birliği ile tam üyelik
uçağmda kendine yer ayırttı. Şimdi bekleme döne-
minde, ancak yolcu sayısı çok olduğundan, boş dur-
mayıp uçağa binmek için çok çahşmamız gerekir"
ded"i.
IŞÇEVINEVRENEVDEN
ŞUKRAN SONER
Insansıdaştırma
Faksın sayfa sonunu kesmiş olması nedeni ile adı-
nı okuyamadığım izmir'den bir okur, çalıştığı ban-
kadan atılmasının öyküsünü veriyor. Nedenini araş-
tırdığında 1989 yılında katıldığı ve gözaltına alındı-
ğı bir yürüyüş oîduğunu öğreniyor.
Doğal olarak bu haksız çıkarmaya karşı sendi-
kasına gidiyor. ILO sözleşmesinden söz açtığında,
"Burası Türkiye"; İş Yasası'nın 13. maddesi gerek-
çe gösterilerek atıldığını söylediğinde ise "Yasanın
emredici hükmü, bir şey yapılamaz" yanrtlan ile
karşılaşıyor.
Hak savunma adına sendikada görev yapanla-
nn kapılan kapatması üzerine, işçiyeyakın partinin,
çalıştığı banka ile bağlantılı üst kademe yönetici-
sine gidiyor.
Önce, "Böyle şey olur mu, araştıracağım, gere-
keniyapanm" sözleri ile karşılıyor. Aradan iki ay ge-
çiyor. Bir ses çıkmıyor.
Son olarak bankanın genel müdürüne birtanıdık
aracılığı ile ulaşıyor. O da sözde araştınp yanıtla-
yacağı konusunda söz veriyor. Olumsuz da olsa bir
yanrt gelmiyor.
Okur mektubu, "Herhalde yürüyüş-mürüyüş gi-
bi tehlikeli(t) eyleme katılan biradamı tekrar alma-
yı düşünmemiş, hatta ürkmüş olmalı... Bütün bun-
ları neden anlattım: Insansızlaştırmalar heryerde
artıyor. Şaibeli Dışbank satışı; bünyesinde yolsuz-
lukyapmış insanlarhâlâ bankamızda çahşıyor Öte
yandan düşünceleri dolayısıyia ceza almamış da-
hi olsa, insanlaryaşam boyu cezalandınlıyor... Hak-
sızlığa uğramış bir insanın çığlığına kulak verme-
nizi umut ediyorum..." diye devam ediyor.
• • •
Dün okullarda yanyıl tatili sona erdi. Geçen haf-
ta sözünü ettiğim, panikle yanyıl içinde emekli olan
öğretmenler olayına Eğitim-Sen açıklık getirdi. 50
bin öğretmenin emeklilik yolunda olduğundan söz
etti. 50 bin öğretmenin topluca emekliye aynlma-
sı, bir anda okullarda milyonlarca öğrencinin öğ-
retmensiz kalması anlamına geliyor. Bu açığın her-
hangi bir biçimde kapanması olanaksız.
Zaten çok olumsuz koşullarda olan, çökmüş bir
eğitim sistemindeki bu çok büyük yeni darbeye
karşı bir yetkilinin, daha herhangi bir önlemden söz
ettiğini duymadım. Seçimde harcadıkları eski mil-
letvekilleri, parti büyükleri için kamu kuruluşlann-
da yer bulan, hızla atamalar yapan Çiller hüküme-
ti sanki bir başka ülkedeymiş gibi bu güncel, eği-
tim için yaşamsal sorun üzerinde durmaya gerek
bile duymuyor.
Yeni sömürü düzeni, globalleşmenin Özal'dan son-
raki simgesi Sayın Çiller böyle bir sorunu ağzına alır
mı? Alırsa çalışanlann emeklilik hakları, sosyal dev-
let kavramı ve sorunlanna da bulaşmış oiacak. Oy-
sa sözünün geçeceği, başbakan olacağı yeni hü-
kümeti kurabilirse, ilk yapmak istediği işlerden bi-
ri, gündemindeki bu konuya ilişkin, öğretmenler ve
kamu çalışanlarını panikle emekliye aynlmaya zor-
layan yasa değişikliklerini gerçekleştirmek.
Bu konu pariamentodan yasa değişikliği gerek-
tirdiği için bugüne kadar bekledi. Globalleşmenin
diğer sac ayağı özelleştirmede, yetkisiz hükümeti
ile yangından ma! kaçırma, yağmalama düzeyin-
de özelleştirmelerin ardı arkası gelmiyor. ÇEAŞ'ta
özelleştirmeciler bile Uzanlar'ın hukuk oyunlarına
isyan ederken hukuken ortadan kalkmış satışın bı-
raikınız iptalini, yönetim yeniden Uzanlar'a teslim edi-
liyor.
Neyin karşılığında? interstar'ın haberlerini, aylar
içindeki akışı izlemek bir yargıya varmak için ye-
terli ölçü olabilir.
Yine gazete haberlerine göre, Mümtaz Soysal
Hoca bu kez, son günlerin denizcilik işletmelerin-
deki özelleştirme yağmaları, hukuk dışı uygulama-
larına karşı Anayasa Mahkemesi'ne gitme hazırlık-
lan içindeymiş. Hoca yetişebiliyorsa bizdenanım-
satması yine yakın günlerin satışlan ORÜS'lere de
bir el atsa çok iyi oiacak. Deniz işletmelerindeki gi-
bi dost-akraba ilişkisi çıkar mı, bilemiyorum; ancak,
çok haksız, kirli işler döndüğü konusunda orman
mühendisleri çığlık atıyorlar, ancak duyan pek ol-
muyor.
•••
Bu arada CIA için hazırlanan raporda, demokra-
sisi tehlikede olan ülkeler listesine girmişiz. Pakis-
tan, Mali, Haiti, Brezilya, Bolivya, Bangladeş ve Er-
menistan arasında, siyasi kaostan etkilenerek de-
mokrasisi en fazla tehdit altında olan ülkeler ara-
sında sayılmak hoş bir şey değil. Baktım da özel-
leştirmenin, globalleşmenin, ekonomik mucizenin
ülkesi olarak bize gösterilen ve örnek almamız is-
tenen Brezilya da bizimle aynı listeye girmiş.
Özelleştirme mucizesinde, enflasyonu düşürme-
de (!) Brezilya örneği ile beynimizi yıkayanlar, böy-
lesi haberleri hep atlıyorlar nedense.
Atladınızsa Ergin Yıldızoğlu'nun dünkü "Ekono-
miye Bakış" köşesinde, Dünya Ekonomik Forumu
ile bağlantılı, globalleşmeye ilişkin verdiği en taze
bilgilere bir göz atın. 15 yıldır ekonomik liberalizm
ve globalleşmeyi tek model olarak savunanlann
"insansıztaşbrma" ile yarattıklan dünya düzenini, çık-
mazı özetliyor.
BANYIT . . .
RAMAZANINDIRIMI
İŞTE PERAKENDE FİYATLARIMIZ
Poşetii bütün piliç:
141.260 TL
Tabaklı bütün piliç:
151.63O TL
banW" P İ L İ C İ N A D I "