Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURfYET 6 ŞUBAT1996SAL
4 HABERLER
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, cinayet için araştırma açılmasını istedi
Göklepe için MecKs'e başvuru• Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti, TBMM Başkanlığı
ve siyasi parti liderlerine
başvurarak Metın Göktepe'nin
öldürülmesiyle ilgili olarak
Meclis araştırması açılmasını
istedi.
• Çağdaş Hukukçular
Derneği üyeleri ise Eyüp
Cumhuriyet Başsavcılığı'na
başvurarak zanlı polislerin
tutuklanması talebinde
bulundular.
İstanbul Haber Servisi - Türkiye
Gazetecıler Cemiyeti (TGC) Başkanı
Nafl Güreli ve Genel Sekreter Leyla
Tavşanoğlu, parti başkanlanna
başvurarak gazeteci Metin
Göktepe'nin öldürülmesiyle ilgili
Meclis araştırması önergesi
verilmesini ve buna destek
olunmasını istediler. Çağdaş
Hukukçular Derneği istanbul Şubesi
üyesi avukatlar da Eyüp Cumhuriyet
BaşsavcılığVna başvurarak cinayet
zanlısı polislerin tutuklanması
isteminde bulundular.
Meclis araştırması istendi
TGC Başkanı Güreli ve Genel Sekreter
Tavşanoğlu, TBMM Başkanı Mustafa
Kalemli, Başbakan ve DYP Genel
Başkanı Tansu ÇiDer. Başbakan
Yardımcısı ve CHP Genel Başkanı
DenizBaykal. ANAP GeneJ Başkanı
91 avukat Eyüp Cumhuriyet Başsavcılıgı'na verdikleri dilekçede Metin Göktepe'nin katillerinin rutuklanmasını istediler.
Mesut Vilma/ ve DSP Genel Başkanı
Biilent Ecevit'e yaptıklan başvuruda
Göktepe'nin öldüriilmesinin aydınlığa
ka\ uşturulması için Meclis araştırma
önergesi verilmesini istediler. Hukuk
devletinin üstünlüğü anlayışının
yerleştirilmesi için gerekli duyarlılığın
gösterilmesi isteminin dile getirildiği
başvuruda, bu konuda TBMM
Başkanlığı'na \erilen önergeye destek
olunması da istendi.
Aralannda ÇHD İstanbul Şubesi
Başkanı LeventTüzeTin de bulundugu
91 avukat ise Metin Göktepe'nin ailesi
ve ÇHD istanbul Şubesi adına Eyüp
Cumhuriyet Başsavcıhğı'na dilekçe
vererek cinayet zanlısı polislerin
tutuklanmasını istediler. Göktepe'nin
öldürülmesi ve zanlı polislerin
saptanması olaylanna yer verilen
dilekçede, adli soruşturmayı yürüten
Eyüp Cumhuriyet Savcısı Erol
Canözkan'ın, olay yerine gider gitmez
orada bulunan görevlilerin ifadelerini
almayarak "görevini yapmadığı*" ileri
sünildü. Göktepe'nin öldürülmesiyle
ilgili olarak kamovunu >anıltıcı "Çay
bahçesüıde bulundu". "Darp izi yok"
gibi açıklamalann yine Eyüp
Cumhuriyet Başsavcılığı'nca
yapıUiıgına dikkat çekilen dilekçede,
şu görüşlere yer verildi:
'Metin Göktepe'nin öküirülmesi,
polisin "ıdari'değil 'adli' görevi
kapsamında işlenmiş bir suçtur. Bu
nedenie soruşturaıa dosyasının İl İdare
Kunılu'na gönderilerek 'yargılamanın
gereklilıği' karan alınmasına gerek
bulunmamaktadır. Eyüp Cumhuriyet
Başsavcılığı, yanlış olan yolu izteyerek
olayın küllenmesini tercih elmiştir.
Savalık, tüm saıııklan, tutukiama
istemiy le mahkemeye sev k ermclidir."
'Elim yakalarmda'
Dilekçenin verilmesi sırasında Eyüp
Adliyesi'ne gelen Metin Göktepe'nin
annesi Fadime Göktepe, oğlunun
görevi sırasında gözaltına alındığını ve
öldürüldügünü söyledi. Metin
Göktepe'nin katillerinin
cezalandınlmasına kadar hiç kimseyi
affetmeyeceğini dile getiren anne
Göktepe, "Yoksa iki elim yakalannda
oiacak" dedi.
Balıkesir
DYP
örgütünde
gerginlik
COŞKUN VAMAN ~
BALIKESİR - Görevden
alınmalaryüzünden DYP Ba-
lıkesir örgütünde dehuzursuz-
luk yaşanıyor. Merkez ilçe ile
birlikte Bandırma, Manyas,
Savaştepe ve Kepsut yönetim-
lerinij; görevden alınmalanna
partililer büyük tepki gösterı-
yorlar.
'24 Arahk seçimJerinde ca-
bşmadıklan' gerekçesıyle gö-
revden alınan Merkez İlçe Baş-
kanı HaydarAtbntaş ve yöne-
tim kurulu üyeleri, genel mer-
kez karannın henüz kend/le-
rine ulaşmadığını açıklama-
lanna karşın, 20 kişilik yeni yö-
netimin ataması da gerçekleş-
tirildi. Başkan Haydar Altın-
taş, siyasi partilerin kurum-
laşması gereği üzerinde du-
rurken "Görevden almak ar-
bk demode oldu. Bu, demok-
rasûniz için hiç de hoş olma-
van bir durum. Zira secilmiş-
terin verine atannuşlar geüyor.
Üsteiik bunu da doğnı dürüst
yapmıyortar. Şu saate kadar
benûn görevden almnıamla ü-
gili biigi bize ulaşmadL Genei
merkezdeki yöneticiler bile
olaydan haberleri olmadığını
söylüyor. Böyle particilik oi-
maz" diye konuştu.
Türkiye, konuyu Avrupa Konseyi'ne taşıyor
MED-TV'yi şikâyet
• Çözüm arayışlarını Avrupa Konseyi nezdinde
sürdürme karan alan Türkiye'nin Avrupa
Konseyi'nden sorunun çözümünde uluslararası
bir hakem kurulu isteminde bulunacağı
bildirildi.
TV de sunuian "Din ve Llus*
programında İslam'ın küfü-
re karşı cihad öngördüğü
vurgulanarak "Kemalizme
karşı sa*aşmayan ı\lüsiüman
sayılmaz" dendı
Ingıltere'nin, kapatılması
için daha önce yapılan üst dü-
"WBf gınşımİcre "MEO
TV'nin İngilizyayın ilketeri-
ıtf itılaletnıedigi" görüşünü
ilen sürmesi, Türkiye'yi ha-
rekete geçirdi. Türkiye, 14
Ekim 1994 tarihinde Ingıliz
Yayın Standartları Konse-
yi'nden (ITC) lOyıllık bir
İısaııs ıznı alarak Londra'dan
siyasi ve ıdeolojik yayın ya-
pan MED TV'nin kapatıl-
ması konusunda rotasını In-
giltere'den Avrupa Konse-
yi'ne (AK) çevirmeye ha-
zırlanıyor. Çözüm arayışla-
nnı AK nezdinde sürdürme
karan alan Türkiye, ingilte-
re'nin daha önce Avrupa In-
san Haklan Mahkemesı'nde
benzerdunımlarda kullandı-
ğı "savunma metinlerini"
MED TV sorununun çözü-
münde yardımcı olabilecek
belgeler olarak dosyaladı.
HÜLVA KARABAĞLİ
ANKARA - Türkiye,
Londra'dan yayın yapan
PKK yanhsı MED TV'nin
kapatılması ginşımlenne ka-
yıtsız kalan Jngiltere hükü-
metini kendi silahıyla vurma-
ya hazırianıyor. Çözüm ara-
yışlarını Avrupa Konseyi
nezdinde sürdürme karan
alan Türkiye, Ingiltere'nin
daha önce Avrupa İnsan
Haklan Mahkemesi'nde
benzerdunımlarda kullandı-
ğı "savunma "metinlerini
MED TV sorununun çözü-
münde yardımcı olabilecek
belgeler olarak dosyaladı.
PKKIideriAbdulİahÖca-
lan, geçen arahk av ında da
MED TV'deki konuşma tur-
lannı sürdürdü. Çeşitli prog-
ramlara telefon aracılığıyla
katılan Öcalan, metropoller
ve turizm merkezlerini te-
rör hedefi olarak gösterdi.
Öcalan'ın "*Bizdahaiyior-
ganizeohırsak sermaye met-
ropoUerde raiıat ulabiiir mi?
Turizm de banş olabüir mi"
sözleri dikkat çekti. MED
Türkiye. gerekli görmesi du-
rumunda AK'den uluslarara-
sı bir hakem kurulu oluştu-
rulması isteminde buluna-
bilecek.
Mektuplara
yanıt yok
RTÜK Başkanı Ali Ba-
ransel. 30 Kasım 1995 tari-
hinde Ingılizcekalemealdı-
ğı bir mektubu ITC Başka-
nı George RusseU'a gönder-
di. Baransel. MED TV'nin
PKK'yi desteklediğme ffiş-
kin ıddmlara kanKofcırak
MED TV yayın bantlanndan
bazı örnekler gösterdi. Ba-
ransel'den iki gün önce Tür-
kiye'nin Londra Büyükel-
çisi Özdem Sanberk de Rus-
seîl'a bir mektup gönderdi.
Sanberk, İngiltere'nin MED
TV'nin ya\ın iikelerini ih-
lal etmediği görüşünün doğ-
ru olmadığını belirterek
PKK'ninMEDTV'denver-
diği mesajlarla, Türk turiz-
mini hedef aldığını bildirdi-
ğine işaret etti. Sanberk,
mektubunda, İngiltere li-
sanslı MED TV'de terörün
"methinin" yapılmasının
Türkiye'de hayal kınklığı
yarattığına dikkat çekti.
İTC'ye gönderilen mektup-
lara yanıt aiınamadı
Özgürlük ve Dayan/şma Partisi amblemini seçti:
Kızıla yükselen beyaz güneş
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Prog-
ram ve hedeflerini 4 ay sürecek bir İcampan-
yayla halka anlatma karan alan Özgürlük ve
Dayanışma Partısı (ÖDP), amblemini. "ma-
vidalgalar üzerinde kıolayükselen beyaz gü-
neş" olarak belırledi. ÖDP Parti Meclisı'nın
(PM)sonuç bıldirgesinde, şenat vegüvenlık
güçlerinin ayn ayn gerekçelerle yurttaşlan teh-
dit ettiği vurgulandı. Bildinde, yargısız ınfaz,
işkence v e gözaltında ölümlcrin arttıgı belır-
tilerek Dogu vc Güneydoğu Anadolu Bölge-
si'nde süren terör olaylannın sona ermesı
için iki taraflı ateşkes ilan edılmesi istendi.
ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, dün dü-
zenledıği basın loplantısında, parti amblemı-
nın "mavi dalgalar üıerinde kızıla yükselen
beyaz güBeş" olarak belirlendiğim kaydede-
rek bu renklerin özgürlük ve dayanışmayı
simgeledigini söyledi. Düzenpartileri ile hiç-^
birilgileri bulunmadığını ifadeeden Uras,yüz-
lerini diğer sol partilere degıl. topluma çevir-
diklerini bel irterek "'Düzene muhalifolan bü-
tün kesûnleri poütika vapmaya çağınynnız*
dedi. Amaçlarının, temel sorunlara temel çö-
zümlerüretmekoldugunuanlatan Uras, 1996
yılının.özellıkleemeğinınkarşılığınıalama-
yan insanlar ıçm bir "hesaptaşma yılı" ola-
cağını belirttı.
PM bUdirisi
PM sonuç bıldırsinde, şeriatın emekçilerı.
kadınlan. aydınlan ve farklı inanç sahipleri-
ni, güvenlik güçlennin de halkı ve muhalif
kanadın yaşam hakkını tehdit ettiği vurgulan-
dı. ÖDP'nin sosyalizme açılan bir ülke kur-
mak amacıyja yola çıktığına dikkat çekilen
bildinde, "ÖDP. tüm toplumsal muhalefet
güçleri ile birlikte yüriimek üıere vola çıkb.
ODP, politik faaJivetini. haJkın kendi kendi-
sini yönetnıeve giriştiği bir toplumsal etkin-
lik süreci içinde sünJürvcektir" denıldi. Bıl-
ODP Genel Başkanı Lfuk L ras.
diride.Olağanüstü Hal Bölgesı'nde(OHAL)
milyonlarca insanı göçe zorlayan bir savaşın
sûrdüğü belirtilerek terörolaylannın sona er-
mesi için iki taraflı ateşkes ilan edilmesı ge-
rektiğı savlandı.
Türkiye'deki son sıyasal gelişmelerin ül-
keyı bunalımagötürdüğüne dikkat çekılerek
"Ulkedeki sorunlar. ne bir fcribota, ne bir ka-
yahğa sığabilir. ne de temsili zaferler ile çözü-
lebilir. Dü/en polhikacılan iceride düştükle-
ri açmazdan çıkabilmek için Türkiye'yi da-
ha da felakedi dış maceralara sürüklüyor. Ya-
pay sorunlar üreterek gündemi çarpıtıyor-
lar" denildi. Başkanlık Divanı'nın 6 kışiden
oluşmasma karar verilen PM toplantısında,
kadınlar için de yüzde 30 kota uyguiaması ön-
görüldü. MYK üyelennden 7'sini kadınlann
oluşturduğu ÖDP'nin ikinci PM toplantısı
16-17 mart tarihinde yapılacak.
GUNDUZ GOZUYLE
MELİH CEVDET ANDAY
Polonyalı Bir Şair Üstiine
lyi Şeyler Yayıncılık, çeviri şiir dizisine 1991 yılında
başladı, 1992'de sürdürdü diziyi, (kitaplığımdaki ürün-
lere bakarak söylüyorum) 1995 Aralık tarihini taşıyan
son üç kitapla bu dizi 17 sayısına ulaşmış durumda.
lyi Şeyler Yayıncılık'a bu güzel işinde sürekli başan
diliyonjm.
Ben bu yazımda okurlarıma, dizinin son üç kitabın-
dan birini oluşturan Polonyalı şair Zbigniew Her-
bert'in "Bozkırda BirKatedral" adli şiir kitabından söz
etmek istiyorum.
Verilen bilgiye göre Zbignievv Herbert 1924'te
Lwow'da doğmuş, İkinci Dünya Savaşı sırasında Po-
lonya Direniş Hareketi'ne katılarak Naziler'e karşı sa-
vaşmış, Krakovv ve Varşova üniversitelerinde hukuk,
ekonomi ve felsefe öğrenimi görmüş.
Elimdeki kitaptan ancak iki ya da üç örnek vermek-
le yetineceğim.
Çakıl Taşı
Çakıl taşı
kusursuz bir varlıktır
kendine eşit
smırlannı bilen
çakılsı anlamla
dopdolu
kokusu başka bir şey hatııiatmaz
kimseyi korkutup kaçırmaz arzu uyandırmaz
ateşliliği ve soğukluğu
eksıksiz tepeden tırnağa soyludur
elime alınca onu
büyük pişmanlık duyanm
sahte bir sıcaklık
yayılır soylu gövdesine
- Çakıl taşlan evcilleştirilemez
sonsuza dek bize bakıp duruıiar
sakın ve zeki bakışlarla
Bir de düzyazı şiir:
NESNELER
"Cansız nesneler her zaman doğrudurlar, işe ba-
kın, hiçbir zaman kınayamaz onları. Bir iskemle gör-
medım ki ayak değiştirsin, bir yatak görmedim kişa-
ha kalksın, masalar, yorulduklannda bile, dizüstü çök-
meye kalkışmazlar. Yoksa nesneler pedagojik ne-
denlerden ötürü mü yapıyorlar bunları, sebatsızlığı-
mızı durmadan vurmak için yüzümüze."
Apollon ile Marsyas
Apollon'un Marsyas ile
gerçek düellosu
(mutlak kulak
engin genişliğe karşı) ....... ....
buakşamyapılıyor '"'
rr
"'
;
'" ' " '• ' " '
" şımdiden bilsek de
yargıçlann
tannyı galıp saydığını
ağaca sıkıca bağlanmış
derısı ınceden inceye soyulmuş
Marsyas
çığlık atıyor
çığlığı varmadan uzun kulaklanna
dinleniyor onun gölgesinde
bir nefret ürpertisiyle titreyen
Apollon lirini temizliyor
Duyulan sadece Marsyas'ın sesi
tekdüze
ve bir ünlüden ibaret
Aaa
Bu kitaptaki şiirlerin çevirmeni Erdal AJova'dır
Cumhuriyet'in haberi, yüksek yargıda tartışma yarattı
TMY'ye muhalefet tarbşması
ÖRÜŞI FİKRET İLKİZ
'Barika-i Hakikaf Nasıl Doğar?••
EVİNGÖKTAŞ
• Gazetemizde 25 Ekim 1993 günü yayımlanan "PKK'den
Hürriyet'e tehdit" başlıklı haber, yüksek yargıda başkan ve
üyeler arasında geniş bir hukuk tartışmasına neden oldu. Terörle
Mücadele Yasası'na muhalefet edildiği gerekçesiyle istanbul DGM
Cumhuriyet Savcılığı'nca gazetemiz imtiyaz sahibi Berin Nadi ile
eski yazıişleri müdürümüz Aydın Engin aleyhine açılan dava,
İstanbul 1 No'lu DĞM'ce reddedildi.
görüşülürken başkan ve üyeler arasında
yogun bir tartışma yaşandı. Çoğunluğun
görüşünekarş^ı çıkan 8. Ceza Dairesi Baş-
kanı M.NaciLnver. 6. Ceza Dairesi Baş-
kanı Necdet Vfutiş. 6. Ceza Dairesi üye-
leri CavitGençkaya ile Teoman Üneri. 3.
Ceza Dairesi üyesi Casim Yılmaz. 4. Ce-
za Dairesi üyesi Hulusi Öğütçü ve 1. Ce-
za Dairesi üyesi Osman Şirin, dava ko-
nusu haber incelendiğinde, gazetemizin
PKK'nin eylemlerini desteklediği ya da
sıcak baktığına ilişkin birbulguyarastlan-
madığını v urguladılar. Gazetemizin. cum-
huriyetın temel ilkelerine bağlılığı ile ta-
nınmış biryayın organı olduğunu anlatan
başkan ve üyeler. davada yerel mahkeme-
nin doğru karar verdiğini söyledi ler.
Çoğunluk görüşüne karşı oy kullanan
başkan ve üyeler. gerekçelennde şu gö-
rüşleri dile getirdiler: "Cumhuriyet ga-
zetesûıin teröne ve örgütlerine karşı oldu-
ğu ve Atatürkçülük çizgisinde süre0den
yayınlanvla. üikenin bölünmez bütünlü-
ğıinevebayrak biıiiğine sahipçıkngu PKK
örgütü ve eylemlerini kınayıp suçladığı,
fakat terörle mücadele sürecinde kişilerin
veö/eüikJe mücadeienin yoğunluk ka/an-
dıgı yöre halkının anayasal hak ve özgür-
lükierinin devlet güçîerince zedelenme-
mesine özen gösteriunesini öneregeldiğL,
böyledav ranıldığında halkın örgüte kar-
şı devletin yanında yer alarak mücadele-
yikotavlaştıracağına işareteyleroiduğu her-
kesçe bilinmektedir.
Gazete, PKK örgıitünün Hürriyet ga-
zetesi'ni tehdit ediş biçimini. kendine öz-
gii haber anlay ışı ölçüsü içinde vermiştir.
Bu habere bakarak ga/etenin PKK örgü-
tiinün eylemlerini desteklediği ya da sı-
cak baktıgı söyienemeyeceği gibi gazete-
ANKARA-Gazetemizde 25 Ekim 1993
günü yayımlanan "PKK'den Hürriyet'e
tehdit" başlıkJı haber. yüksek yargıda yo-
ğun bir hukuk tartışmasına yol açtı.
Gazetemizde yayımlanan haberde,
Kurd-Ha tarafından Hürriyet'e fakslanan
mesajda: "Hürriyet ve Hürriyet gibi her
türlü densizligi yapanlara karşı asia mü-
samahagösterilmeyeceği''belirtilerek Bo-
tan 1. Bölge Komutanı ile yapılan söyle-
şiye yer verilmişti.
İstanbul 1. Nolu Devlet Güvenlik Mah-
kemesi (DGM) Savcılığı. haberde. silah-
lı çete niteliğindeki terör örgütünün açık-
lamalanna yer verilmek suretiyle 3713
sayılı Terörle Mücadele Yasasf nın (TMY)
6. maddesine muhalefet edildiğini öne
sürerek, gazetemiz imtiyaz sahibi Berin
Nadi ile eskı yazıişleri müdürümüz Ay-
dın Engin aleyhinde dava açtı.
TMY'nin 62. maddesinde "Terör ör-
gütlerinin bildiri veaçıklamalannı basan-
lara ve yayanlara 5 miKon lîradan 10 mil-
yon liraya kadar ağır para cezası verilir"
hükmüyeralıyor.
İstanbul 1 No'lu DGM'deyargılanan Be-
rin Nadi ve Aydın Engin 6 Ekim 199'te
yapılan duruşmada beraat ertiler.
Savcılığın itirazı üzerine dava dosyası,
Yargıtay 9. Ceza Dairesi'ne gönderildi. Ce-
za Dairesi, dava konusu haberde, yönel-
tilen suçun unsurlannın oluştuğunu öne
sürerek DGM'nin karannı bozdu. Ancak
DGM, kararında direnince. dava dosyası
Yargıtay Ceza Genel Kurulu nda incele-
meye alındı. Genel kurulda DGM'nin ka-
ran, oy çoklugu ile bozuldu.
Dava, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda
• Yerel mahkeme ilk karannda direnince, dava dosyası
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda incelemeye alındı.
Genel kurula katılan Yargıtay Ceza Dairesi başkanlan
ile üyeler arasında yoğun bir tartışmaya neden olan davada, yerel
mahİcemenin karan oy çokluğu ile bozuldu. Dava,
28 Mart 1996 günü DGM'de yeniden görüşülecek.
DGM, genel kurulun karanna uymak zorunda.
nin teröne karşı bilinen tutumu göz önü-
ne alındığında. böyle bir yaklaşım içinde
oiduğu da söy lenemez.
Suca konu edilen haberin hemen amn-
da 'Cumhuriyet'e plaket'başuğmı taşı-
yan resimli haber bile bunun degişik bir
kanrtıdır. Çünkü haberde, Cumhuriyet
gazetesinin, kunıluşundan bu yana laik-
lik ve demokrasiy i sav unmada gösterdiği
kararlılık nedeniyle 1 ürk Kadınlar Birü-
ği tarafından bir plakede ödüllendirildi-
ği biklirilmektedir.'
'Suçun unsurian oluşrnamıştır'
Dava konusu habenn yayımlanmasıy-
la TMY'nin 6/2. maddesinde belirtilen su-
çun unsurlannın oluşmadığını öne süren
başkan ve üyeler, gerekçede şunlan kay-
dettiler: "Terörle mücadele, örgütün ger-
çek yiizünü topluma teşhir etmek ve hal-
kın destek ve sempatisinden yoksun bırak-
makla merhale kazanır. Eğer bildiri veya
beyanın yay unlanma.su o terör örgütünün
tehdit, baskı ve zora dayalı faaliyetini ser-
gileyebiliyor, doğrudan ya da dolaylı ola-
rak halkın dayamşmasına ve örgüte kar-
şı kenetlenip devlet güçleri yanında yer
almasına yarayabiliyorsa, bu amaca yöne-
lik yayının terörle mücadeleyi zaaflyete
uğratmayacağı, aksine başanlı kılacağı
kabul edilecektir. Ö\le>se, terörle müca-
deleyi amaç edinen bir yasanın, bu ama-
ca hizmet eden bir yayımı cezalandırma-
yı hedeflemediğinden kuşkusu ounama-
lıdır.
Suçlanan yaymıın yer aldığı sayfada.
'PKK Iğdır'a saldırdı'başlıklı biryazı ile
örgütün halkasaMınsı açıklanırken' Her-
kes işinı vapsın' başlıklı bir başka haber-
le de mücadeleyi yürüten yetkililerin be-
van ve yorumlarına yer verilmektedir.
l çüncü bir haberde iseBölge YaJisi veyö-
re milletvekillerinin açıklama ve araştır-
malanna yer verilerek farklı bakış açıla-
n okuyucuya sunulmaktadır. Böylece' Mü-
sademe-i efkârdan banka-i hakikat do-
ğar' özdeyişine uyan bir sıralanımla. ger-
çeğin gün ışığına çıkanlması kolaylaştı-
nlmaktadır."
Suçlanan yayının teröre hizmet amacı
gütmediği vurgulanan gerekçede, daha
sonra şöyle denildi: "Yayun, aksineoku-
yucuy u bügilendirmek. mücadelede daha
da etkili olmaya yönettildiğini göstermek-
tedir. Terörörgütünün tek yanlı propagan-
dasını dış ülkelere taşıyarak kat ettiği nıe-
safenin önemine zihinleri vöneltmekte,
karşı önlemlerin gerekliliğini düşündür-
mektedir.
Gazetenin okuyucu kitlesinin, biiinen
kiiltür düzeyi itibanyla bu yayım, belirti-
len amaçdoğrultusundaytırunıladığında
ve basına yönefttiği bu tehdidi nedeniyle
terörörgütünün dahasuctandığından kuş-
ku yoktur. Tartişmasız bir gerçektir ki
"Bilenin kavgası. bılgis/zın kavgasından
güçlüdür' Yerel mahkemenin direnme
karan yerindedir.
Zikrtdflen suc, biçimsdyayımlaoluşmaz.
Yayım mutlaka amacıyla sorgulanmaİL
gazetenin yayım karekteri gözetilip diğer
yazılar içindekiyeri itibany la verilmek is-
tenen mesaj belirlenmeli, teröre ve örgü-
tüne yarar sağlamak hedefleniyorsa, su-
çun oluştuğu kabul edilervk ceza yaptın-
mına yönelinmeli. Aksine bu yayımda oi-
duğu gibi halkın bilgilenerek örgüte kar-
şı bilenip direnmesinekarşı öniemlen?y ö-
nelmesine yanyorsa. suç öğesi içermediği
kabul edilmeiidir."
B
ilmiyofdum. Öğren-
dim. Yargrtayt. Ce-
za Dairesi üyesi,
Sayın Yargıç Os-
man Şirin'eteşek-
kürediyorum. Evin Göktaş'ın
haberine konu olan Cumhu-
riyet gazetesi hakkındaki Ce-
za Genel Kurulu kararında
Yargıç Şirin, diyor ki:
"Müsademe-i efkârdan ba-
rika-i hakikat doğar." Konu,
Cumhuriyet gazetesi'nde ya-
yımlanan "PKK'den Hürriyet'e
Tehdit" başlıklı haber. Bu ha-
ber nedeniyle İstanbul 1 No'lu
Devlet Güvenlik Mahkemesi
beraat karan vermişti. Yargı-
tay 9. Ceza Dairesi karan boz-
du, ama mahkeme beraat ka-
rannda direndi. Yeniden veri-
len beraat karannda istanbul
1 No'lu DGM, haberle kamu-
oyunun bilgilendirildiğine dik-
kat çekerek şu soruyu sor-
muştu: "Sanıklann yazıyıyaz-
maktaki asıl amaçlan örgüt
açıklamasını yayımlamak mı-
dır, yoksa bir silahlı terör ör-
gütünün basının bağımsızlığı-
na karşıyönelttiği tehdit ve hür
yayın hakkını engellemek is-
tediğini kamuoyuna duyur-
mak mıdır?"
Mahkeme, bu soruya ken-
disi yanıt verdi: "Cumhuriyet
gazetesinin ülkemizde geç-
mişe dayalı ve eski biryayın
organı oiduğu, büyük bir oku-
yucu potansiyelini haiz oidu-
ğu, Atatürkçü bir çizgisi bu-
lunduğu, PKK adli silahlı te-
rör örgütünün eylemlerine
karşı çıkan bir yayın organı
oiduğu dikkate alındığında
sanıklann yazıyı sadece ka-
muoyunu bilgilendirmeye yö-
nelikolarakyayımladıklan, ha-
bercilik ilkesıni önplanda tut-
tuklan, haber verme hakkını
kullandıklan kanaatine vanl-
mıştır." Israr kararı sonucun-
da verilen beraat hükmü, İs-
tanbul DGM Savcısı tarafın-
dan beğenilmedi ve karar tem-
yiz edildi. Ceza Genel Kuru-
lu'nda tartışıldı. Ceza Genel
Kurulu oyçokluğuyla beraat
karannı bozdu, ama karş/oy-
lar bozma kararından daha
önemli, daha gerçekçi ve da-
ha bir gerekçeli karar...
Yargıç Osman Şirin, karşı-
oy yazısında "Gazetenin oku-
yucu kitlesinin, bilinen kültür
düzeyi itibanyla bu yayımı be-
lirtilen amaç doğrultusunda
yorumladığında ve basına yö-
nelttiği bu tehdidi nedeniyle
terör örgütünü daha da suç-
ladığında kuşku yoktur. Tartış-
masız bir gerçektir ki, bilenin
kavgası bilgisizin kavgasın-
dan güçlüdür" dedi.
Gerekçeleriyle beraat ka-
rannın doğru olduğunu anlat-
maya çalıştı. Anlaşılan Ceza
Genel Kurulu'ndaki çoğun-
luk, bu görüşe katılmıyor. Yar-
gıtay 8. Ceza Dairesi Başka-
nı Naci Ünver ise karşıoy ya-
zısında "Cumhuriyetin temel
ilkelerine bağlılığıyla tanınmış
yayın organı Cumhuriyet ga-
zetesinin ülke bütünlüğüne
özen göstermediği de düşü-
nü/emez" derken haklıydı. Ad-,
lannı teker teker saymadığım
muhalefet şerhi sahibi üye
yargıçlar da haklıydılar. Ama
Ceza Genel Kurulu'nda 'azın-
lık'ta kaldılar. 'Azınlık'ta ka-
lanlara ve gerekçelerine katı-
lıyorum. Bu yargıçlar, toplu-
mun gerçeklenne, haber alma,
bilgi edinme özgürlüğüne uy-
gun gerekçe yazdılar. Yasala-
ra ve maddelere can kattılar,
ruh verdiler Genel kültürieri-
ni, verdikleri kararayansıttılar.
Sadece 'Terörle Mücadele
Kanunu'nun 6. maddesini bil-
mek yetmez. Sadece bu mad-
deyi okuyup bir bilgisayar gi-
bi karar vermek, ne adalettir
ne de gerekçedir. Gazete oku-
mayı bilmek gerekir. Haber
denilince ne anlaşılması ge-
rektiğini öğrenmek ve yargıç
olarak bunu bilmek, yasalan
bilmekten önce gelir. Cum-
huriyet gazetesi kupon ver-
miyor.
Mahkûm edilmesi isteni-
len haberin yayımlandığı say-
fada kesilecek kupon da yok.
'Çoğunluk' belki de bu ne-
denle 'okumuyor', okuma-
dı.lstanbuM No'lu Devlet Gü-
venlik Mahkemesi'nin verdi-
ği beraat karannın elini kolu-
nu bağladınız. Mahkûmiyet
karan verilecek. Para cezası-
nı ödeyeceğiz.
Savunucu olarak, hukukçu
olarak söz veriyorum, dosya-
yı Avrupa İnsan Haklan Komis-
yonu'na taşıyacağım. Bu Ce-
za Genel Kurulu karanndaki
cansız, ruhsuz, Türkiye ger-
çeklerinden uzak, bilgi edin-
me hak ve özgürlüğünü yok
sayan görüşü, komisyonda
mahkûm ettirmek için elim-
den gelen çabayı gösterece-
ğim.
Çünkü, "Bilenin kavgası,
bilgisizin kavgasından güçlü-
dür. " Ben avukat olarak 'mu-
halefet şerhleri' ile azınlıkta
kalmaya, yargıçlarla karşıoy
yazısı okumaya alışkınım.
Çoğunluğa alışamadım. Say-
gılanmla!..