Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 SUBAT1996 CUMARTES) CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kuzey Irak'ta
kaybolan
askerler
• ANKARA (AA) - Refah
Partisi Van MiIIetvekili
Fethullah Erbaş, Kuzey
Irak'ta kaybolan askerlerin
ailekrine kavuşturulması
için en iyi yolun bu işi
"Banş, Kardeşlık ve
Dayanışma Komitesi"ne
havaîe etmek olduğunu
söyledi. Erbaş, Banş ve
Kardeşlik Komitesi
Başkan ı lsmail Nacar'la
birlikteTBMM'de
düzenlediği basın
toplantısında. 8 ay önce
Kuzey Irak'ta meydana
gelen çatışmalardan beri
kendiierinden haber
altnamayan bir asteğmenle
yedi erin ailelerine
kavuşturulması için komite
tarafindan çalışmalar
başlatıldığını bildirdi.
Aıme ve oğlunun
cesetteri
bulundu
• İstanbu) Haber Servisi -
Sefaköy'de dün akşam bir
anne ile oğlunun boğazlan
kesilmiş cesetleri bulundu.
Tevfık Bey Mahallesi
Ibrahim Kalfa Sokak 17
numarada oturan Nedime
Köroğlu (69) ile iivey oğlu
Ali Kamil Akdeniz'in (44)
satırla kesilerek
parçalandığı anlaşılan
cesetlerinin yakınlan
tarafindan bulunduğu
bildirildi. Cinayet Bürosu
ekipleri, Ali Kamil
Akdeniz'in, evin giriş
kapısında öldûrüldügünü;
anne Nedime Köroğlu'nun
da, olaya tanık olduğu
gerekçesiyle öldürülmüş
olabileceğini açıkladı.
Polis, Akdeniz'in sık sık
yurtdışına gittiğinin
belirlendiğini belirterek
soruşturmanın çok yönlü
olarak yürütüldügünü
açıkladı.
Kerkiik-
Yumurtalık'
hazjp
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Botaş Genel
Müdür Vekili Işık
Eyüboğlu. Birleşmiş
Milletler(BM) ile Irak'm
anlaşması durumunda
Kerkûk-Yumurtalık boru
hattının petrol
pompalamaya hazır
durumda olduğunu bildirdi.
Eyüboğlu, Botaş'ın,
yeniden petrol satışına
başlaması amacıyla Irak
Petrol Boru Hattı
Şirketi'yle görüşmelerin
sürdürüldüğünü belirterek,
Türkiye'nin, 1990'danbu
yana kapalı olan boru hattı
nedeniyle 2.5 milyar dolar
zaran olduğunu kaydetti.
Koalisyon
kuramazlar'
• İstanbul Haber Servisi -
DYP Genel Başkan
Yardımcısı Ibrahim Yaşar
Dedelek, ANAP ve RP'nin
koalisyon kuramayacağını
öne sürdü. Yaşar Dedelek,
DYP İstanbul ll
Örgütü'nûn önceki akşam
Dedeman Otel 'de
düzenlediği iftar yemeğine
katıldı. Yemekte bir
konuşma yapan Dedelek,
ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz'ın Refah
Partisi ile yaptığı hûkümet
kurma görüşmelerinin bir
oyundan ibaret olduğunu
ileri sürdü.
Erdoğan'dan
AAIAP'a srtem
• ÎSTANBl/L(AA)-
Istanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan,
"ANAP'ın dönüşümlü,
Refah'm bölüşümlü
başbakanlık'" önerisini
değerlendirirken
"seçimden birinci çıkmış
bir partiye böyle bir
teklifın yapılmasını işin
nezaketi açısından doğru
bulmadığını" söyledi.
Şeker Bayramı nedeniyle
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi, ISKİ ve
lETT'de çalışan memurlara
bayram yardımı yapılması
dolayısıyla düzenlenen
törende koalisyon
hakkındaki sorulan da
yanıtlayan Erdoğan,
"çıkarlannın yok olacağtnı
gören bazı çıkar
çevrelerinin ANAP-RP
koalisyonunu engellemek
için ellerinden gelen
gayreti gösterdiklerini"
savundu. ANAP'm
dönüşümlü başbakanlık
önerisini değerlendiren
Erdoğan, "Demokrasi
açısından bir seçimde
birinci parti olarak çıkmış
partiye, böyle bir teklifin
yapılmasını işin nezaketi
ıçısından doğru
Dulmuyorum" dedi.
ANAP-RP ıızlaşıııaya doğnıDÜRDANE KOCAOĞLU
ANKARA - ANAP grubu, hükümeti kur-
makla görevli ANAP lideri MesutYıfanaz ile
RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'la 3.
buluşması öncesinde, Yılmaz'ın öncelikle 3
ay süreli bır azınlık hükümeti kurması ardın-
dan koalisyon hükümetinde de öncelikli baş-
bakan olması formülüyle pazarlık masasına
oturulması karan aldı. ANAP'Iılar, RP'lile-
rin bu formüle uzak olmadığını söylediler.
Yılmaz, bugün Erbakan'la anlaşmalan du-
rumunda bayramdan önce azınlık hüküme-
tini kuracağını söyledi. Yılmaz, partisinin
Meclis grup toplantısında, bu modeli anlat-
tığı Cumhurbaşkanı Süieyman Demirerden
olumlu yanıtaldığını bildirdi. Yıimaz, Cum-
hurbaskanı'nın "Benim için 276 önemüHan-
gi fonnül 276 desteği buiursa ben onu kabul
ederim" dediğini söyledi.
Yılmaz ile Erbakan'ın üçüncü buluşması
öncesinde ANAP grubu toplanarak pazarlık
masasına götürülecek konulan ele aldı. Alı-
nan bilgıye göre, yaklaşık 3 saat süren top-
lantının ilk 1.5 saatinde Yılmaz, gruba bil-
gi verdi. Yılmaz, Erbakan'la bugün üzerin-
de konuşacaklan 2 ayn öneri bulunduğunu
söyledi. Yılmaz, bunlardan ilkinin, öncelik-
le ANAP'ın 3 aylık bir azınlık hükümeti
kurması, bu arada hazırlanacak protokol çer-
çevesinde dönüşümlü başbakanlık modeli-
ne dayalı olarak ANAP-RP koalisyonu ku-
rulması olduğunu söyledi. Buna göre Yılmaz,
kendisinin 3 ayhk azınlık hükümeti dönemin-
den 3onra kurulacak koalisyonda da ilk 9 ay
başbakanlık yapacak. sonra da Erbakan'la dö-
nüşümlü olarak birer yıl başbakan olacak-
lar. 5. yıl ise üçüncü bir kişi başbakanlığa ge-
lecek ve onun başbakan lığında seçime gidi-
lecek. Yılmaz, Erbakan'ın kendisinin ardın-
dan 1 yıl yerine 2 yıl süreyle başbakanlık yap-
mak istediğini, bu nedenle anlaşmanın da o
yönde çıkabileceğini belirterek yine dönem
sonunda üçüncü kişinin başbakanlığında se-
çime gidileceğini bildirdi.
Yılmaz, dün Cumhurbaşkanı Demirel'e de
bu formülü anlattığmı ve olumlu yanıt aldı-
ğını bildirdi. Yılmaz, Cumhurbaşkanı'nın
kendisi için 276 sayısının bulunmasının
önemli olduğunu, formülün kendisinin çok
önemsemediğini söyledigini aktardı. ANAP
lideri Yılmaz aynca, koalisyon döneminde
ekonominin yönetimi yanında, Milli Savun-
ma, Milli Eğitim, Içişleri ve Dışişleri ba-
kanlıklannın kendilerinde kalmasının ke-
sinleştiğini, Diyaneti almak için de çalıştı-
ğını bildirdi.
Milletvekillerinin kendisine yönelttiği so-
rulan da yanıtlayan Yılmaz, bu koalisyonun
sağlıklı yürümesi için çok sağlam bir proto-
koî hazırlayacaklannı belirtirken Erbakan
adına anlaşmaya uyulacağı konusunda ga-
ranti verdi. Yılmaz, bir milletvekilinin tüm
RP'liler için garanti verip veremeyeceğine ilis-
kin soruya karşılık ise "Böyle bir garanti ve-
remem" dedi.
Yılmaz, BBP'lilerin bu formül hakkında-
ki düşünceleri ile ilgili bir soru üzerine on-
lann da bu formülü benimsediklerini ve des-
teklediklerini söyledi. Yılmaz, Erbakan'la
bugün yapacağı görüşmede bir olumsuzluk
çıkmaması durumunda, bayramdan önce
azınlık hükümetini kuracağını söyledi.
Milletvekilleri, gelinen noktanın Meclis
aritmetiğine göre ANAP'ın elde edeceği en
iyi sonuç olduğunu belirtirlerken hem Mec-
lis Başkanlığı'nı aldıklanru hem de bu dö-
nemde Yılmaz'ın başbakan olacağını belir-
terek genel başkanlannı başansından dolayı
kutladılar. ANAP Grup Başkanvekili Abdüf-
kadir Aksu da beklediklerinin çok üstünde
bir anlaşma yaptıklannı beiirterek ANAP
grubunun, bu sonucun elde edilmesini sağ-
layan politikalan uygulayan Yılmaz'ın ar-
kasında olduğunu söyledi. Bu arada, ANAP
Grup Başkanvekili Ulkfi Güney, milletve-
killerine, o sırada devam etmekte olan RP Baş-
kanlık Divanı'nda havanm olumlu olduğu
yolundaki bilgiyi de aktardı. Yılmaz, bugün
Erbakan'la üçüncü kez buluşacak.
ANAREFAH koalisyonu için arabuiucu-
luk yaptığı belirtılen Gazıantepli işadamı
Hasan Kaiyoncu'nun ANAP grubunun sona
ermesinin ardından konutuna çekilen ANAP
lideri Yılmaz'lagörüştüğüöğrenildi. RP'nin
dönüşümlü başbakanlık formülünü kabul
etmemesi durumunda, son olasılık olarak
dönüşümlü azınlık hükümeti formülünün
gündeme gelebileceği de kulislerde dile ge-
tirildi.
Tansu Çiller'in
muhalefet telaşı
TÜREVKÖSE
ANKARA - Başkentte
gözler RP ve ANAP lider-
lerinin bugün yapacağı gö-
rüşmeye çevnlirken Başba-
kan Tansu Çflter'i de muha-
lefet telaşı sardı.
Kulislerde, Çiller'in
RP'ye seçim tarihini belir-
leyerek hükümet kurma
önerisi götürdüğü haberle-
ri dolaşırken bunun olası
bir RP-ANAP uzlaşmasını
bozmak için bir taktik oldu-
ğu iddia edildi. Çiller'e kar-
şı muhalefetlerini yüksel-
ten bir grup DYP kurucusu
gazetelere verdikJeri ikinci
ilanda "Ümit ve ışık yann-
dan da yakındır" derken
üçüncü ilanı bayramdan
sonra vereceklerini söyledi-
ler. DYP kurucularından
Mehmet Dülger, parti yöne-
timinin tehditlerine karşın,
mücadeleyi sonuna kadar
sürdüreceklerini belirtirken
"Çiller gjdecek" görüşünü
dile getirdi.
ANAYOL'un tıkanması
ve RP ile ANAP'ın anlaş-
ması olasılığı Başbakan Çil-
Ier'i tedirgin etti.
Kulislerde, RP ile
ANAP'ın Çiller'e Yüce Di-
van yolunu açabileceği. bu
nedenle tedirgin olduğu di-
le getirifdi. Kulislerde ayn-
ca, Çiller'in muhalefette işi-
nin çok güç olduğu, "bürok-
rat, parti misyonuyla ilgisi
olmayan müietvekillerinin
bakan obnak için geldiği,
muhalefete geçilmesi duru-
munda bu tsimicrin tutulma-
snun çokgüçolacağT değer-
lendirmelen yapıldı.
Çiller'in RP-ANAP uz-
laşmasını engellemek için,
bir yandan ANAP Genel
Başkanı Mesut Yıbnaz'a
tekrargörüşme çağnlan ya-
parken diğer yandan bazı
girişimlerde bulunduğu ve
RP'ye seçim tarihli hükümet
ortaklıgi önerdiği bildiril-
di. Kulislerde, Çiller'in RP
Grup Başkanvekili Oğuz-
han Asiftürk ile bir telefon
konuşması yaptığı dile ge-
tirildi.
DSP lideri Büknt Ecevit,
"Çiller'in RP'lilere seçim
tarihli bir hükümet önerdi-
ği anlaşüıyor''derken DYP
Grup Başkanvekili Nevzat
Ercao, " Böyle bir öneri Sa-
yuı Başbakan tarafindan
mı, yokia birileri aracıhğry-
la mı iletihniş. bilgûn yok.
Bugünlerde neyin olup ne-
yin olmayacagını kestirmek
çok güç*" dedi.
DYP grup başkanvekil-
lerinden Yalım Erez de,
DYP-ANAP koalisyonu ve
iki partinin zaman içinde
birleşmesi önündeki tek en-
gelin ANAP lideri Yılmaz
olduğunu öne sürdü. Erez,
"DYP-ANAP koalisyonu-
nun tekşaro Saym Yıfanaz'm
ANAP Genel Başkanlı-
ğj'ndahaynlmasKnr" dedi.
Muhalifler bayranu
bekliyor
DYP'de parti içi muhale-
fetin temsilcileri, bayram
sonrasında seslerini yük-
seltmeye hazırlanıyorlar.
Aralannda eski milletvekil-
lerinin bulunduğu bir gnı-
bun bayramdan sonra İstan-
bulîda bir toplantı yapabile-
ceği ve bu toplantıya eski
TBMM Başkanı Hüsamet-
tin Cindoruk'un da katıla-
biieceği bildirildi.
Bir grup parti kurucusu
da dün gazetelere ıkıncı üan-
lannı verdiler.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
v
Refah Partisi, Mesut Yılmaz'm geçici azınlık hükümeti kurmasını benimsedi
Refah'tan ANAP'a önceük \îzesiANKARA (CumhuriwtBürnsu)-Dönüşümlübaş-
bakanlık önerisine sıcak bakmayan RP'nin Baş-
kanlık Divanı'nda, başbakanlık konusundaki önce-
liğin kısa süreli bir ANAP azınlık hükümeti formü-
lüyle ANAP Genel Başkanı Mesut Ytunaz'a veril-
mesı eğılımi benimsendi. RP Genel Başkan
Yardımcısı ve Grup Başkanvekili Şevket Kazan,
RP yetkililerinin ANAP'ın önerisi olan dönüşümlü
başbakanlık formülünün kendilerince kabul
edildiğine yönelik haberlerin ise dogru olmadığını
bildirdi.
ANAP'uı koalisyon koşullaruıı değerlendirmek
vepazarlık unsurlannı netlesörmek üzere Genel Baş-
kan Necmettin Erbakan başkanlığında dün topla-
nan RP Başkanlık Divanı'na, Grup BaşkanvekiIIe-
ri Şevket Kazan, Abdüllatif Şener. Oğuzhan Asü-
türk, Necati Çehk. fsmail Kahraman; Genel Baş-
kan Yardımcılan Abdullah Gül. Fehim Adak. Ah-
met Tekdal, Rıza Ulucak ve Musa Demirti katıldı.
Toplanü öncesinde gazetecilerin sorulannı yanıt-
lamaktan kaçınan RP'liler, "Parti adına açıklama
yapmayacağız. Sorulannıza cevap vermemiz söz
konusu değfl" dedıler. RP İstanbul Mılletvekılı Ay-
dın Menderes de, gazetecilere, "SövledikJerinizi
duyTnuyorum. Arkadaşlannunn açıklama yapma-
sını bekleyin*' diye konuştu.
Toplantının, iftar saatine kadar yapılan 3.5 saat-
• Dönüşümlü başbakanlık önerisine
sıcak bakmayan RP'nin Başkanlık
Divanı 'nda, başbakanlık konusundaki
önceliğin kısa süreli bir ANAP azınlık
hükümetiyle Yılmaz'a verilmesi eğilimi
benimsendi.
lik ilk bölümünde ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın
öncelikli başbakanlık konusundaki ısran üzerinde
duruldu. Toplantıda, ANAP'ın öncelık konusunda
kararlı olduguna dikkat çekılerek olası bir işbirli-
ğinin ancak bu nokta üzerinde uzlaşmadan sonra
kurulabileceği belirtildi. Erbakan'ın, Yılmaz'ın al-
tında "başbakan yantunası'' olmasına soğuk ba-
kan RP Başkanlık Divanı'nda, ancak kısa süreli bir
ANAP azınlık hükümetınin desteklenerek Yıl-
maz'ın koşulunun kabul edilebileceği, ardından
Erbakan başbakanlığında bir koalisyon kurulabile-
ceği eğilimi ağır bastı. Kazan, dün düzenlediği ba-
sın toplanfisında, basının partisi aleyhine kampan-
ya başlattığını vurgulayarak, "Medyanın RP'ye
haksızhk yapmamasını tavsiye ederiz" dedi.
Gazete başlıklanndan örnekler veren Kazan,
Milliyet gazetesının dün manşette kullandığı "lyi
düşün Mesut bey"ifadesiyle "Aman ha tongava
basma" denilmek istendiğını vurguladı. Sabah ga-
zetesmm önceki günkü "Koltuk uğruna laik cum-
hurryvti satma" manşetinı sert birdille eleştıren Ka-
zan, "Sanki laik cumhuriyet saülryttrmuş gibi iddi-
alarorta\aanlr>or"dedı. Kazan, şöylekonuştu: "Bu
ibırt dolu başliklann, köşelerde zehir kusan fikir-
lerin ve siyasi beyanlann demokrasi ile ne alakasu
faaletle ne ilgisi \ardır? Bu üsJuplara yakışan sıfat-
lar,oka olsa şantajcılık. jurnalcilik.cunta heveskâr-
uğı ve rejim düşmanlığı ile bunlar degilsc son dö-
nemdeyapılan vurgunlann hesabuun sorulacağuun
teiaş ve korkusu olarak yorumlanabüir."
Kazan, Erbakan ve Yılmaz'ın göriişmelennı ka-
palı kapılar ardında yürütmelerinin yerinde oldu-
ğunu belirtirken şunlan söyledi: "SajmYıtaıazgö-
revi aldıktan sonra Sayvn Erbakan'a gelince>e ka-
darki aşamada görüşmelerin kaStes neydi, Sajın
Erbakan'la göriişmeye başladıktan sonra görüş-
melerin lcalitesi nedir? Sa\m Çiller'in Yılmaz ile
med\a önünde kavgaya varan görüşmeleri gözardı
edilmemelidir. Yılmaz ile Erbakan'ın kapalı kapı-
lar arkasında yapbklan görüşmeleri dışanya y-an-
sıülmadL Görüşmenin kapalı kapılar ardında ya-
pılması istenirse buna uyulmaudır."
Kazan, ordunun partısinden rahatsızlık duydu-
ğu iddialannın doğnı olmadığını kaydederek "Or-
du niçbir ranatsızük duymuyor. Bunlar gerçek dı-
şı yorumlar ve bevanlardır" "dedi.
Murat Karayalçın, SHP-CHP birleşmesinin birinci yılını Cumhuriyet için değerlendirdi:
Birleşmeden alınan sonuç başansızlık oldu
AYŞE YILDIREV1
"BirieştiJer, bütünleşemediler'' derken bir
yıl geçti. 17 Şubat 1995'te gerçekleştirilen
SHP ve CHP'nin sancılı birleşmesinin ar-
dından parti içinde kanşıklıklar hâlâ dinme-
di. SHP ve CHP kökenliler aynmı bir tür-
lü giderilemedi. Feshedilen SHP'nin Genel
Başkanı iVfuratKarayalçın, "partni CHP'ye
teslim eünekle''. CH P'nin Genel Başkanı Ete-
niz Bavkal da "hiapçüikle" eleştirildi.
Murat Karayalçın. birleşmenin 1. yılını
Cumhuriyet'e değerlendirdi. Karayalçm,
kendisine yönelrilen eleştiriler karşısında
"hem gerçeği ortaya çıkartabitaıek amacıy-
la hem Türkrye sivasi tarihinde sağda ve sol-
da bundan sonra olacak bûieşmelere örnek
olabümesi için 'Bir Birleşme Öyküsü' adı
alünda SHP-CHP birteşmesini kaleme ala-
cağnu" söyledi.
24 Aralık 1995 seçimlerinden sonra CHP
ve DSP, ANAP ve DYP arasındaki birlik ara-
yışlannda SHP ve CHP birleşmesi ömek ola-
rak gösterilmeye başlandı. Ancak, daha çok
bu birleşmenin "(rtumsuzluklanndan'' söz
edildi. Bir yıl önce insanlann kendisini "bö-
yûk özveri gosterdigi için kutladığını" söy-
îeyen Karayalçm, bugün ise "Niye birteşme-
yeevetdedüı" sonısuyla daha çok karşılaş-
maya başladığını belirtiyor.
u
Ben. birleşme görfişmelerini başlatüğı-
mızda konuyu Tüıidye'nin en büyük si>a-
si projesi olarak değerlendirdiğimi ifade et-
miştim*' diyor Karayalçın ve "projedlik'' jar-
gonuyla devam ediyor:
Karayalçın, birleşmenin revize edilmesi gerektiği göriişünde. (ERZADE ERTEM)
"24 Aralık 1995'te birieşme projesinin
ürünJerüıi aidık. Sonuç başansızdır. Ashn-
da 5 Haziran 1995'te yapılan kısmi yerel se-
çimlerde birleşme projesinin deneme üreti-
mi saglandL İlk ürünler alındı. CHP; 27
Mart 1994'te CHP ve SHP'nin ayn ayn al-
dıklan oy toplanundan4 puan geriJedi. Ben
asbnda bunun bûieşmenin niteliğine ilişkin
bir gösterge, bir işaret olduğunu söy ledim
veparti yönetimini bunun üzerinde durma-
ya çağırdun. Ancak 5 Haziran seçimlerin-
den sonra gerek Sa>ın Hikmet Çetin. gerek
Sayın Deniz Bav kal seçim sonuçlannı başa-
n olarak gördüklerini ifade ettüer. Tekrar
ediyorum, 5 Haziran flk işarctti, 24 Ara-
hk'ta ise proje sonuç verdi Sonuç, başan-
sızlık.'' Başansız projelere ne yapılır? Ka-
rayalçın, "Ya rafa kaldınlır ya da revize edi-
Kr" diyor.
'Revizyon yapılmah'
Peki bu proje için hangisi yapılmah? Ka-
rayalçın, anlatıyor:
"GeneDikle amacı kötü saptanmış proje-
ler rafa kaldınür. Eğer amaç doğru da, ta-
sanm vanlışlığı varsa o projeler derevize edi-
lir. Şündi soMa birlik projesinin hem ama-
ana hem de tasanmına bakmak gerekiyor.
Neydi soida birlik projesinin amacı? Sokta
birlik projesi yapılâcak ilk genel seçimde da-
ha çok sayıda sosyal demokrat millerv ekili-
ni TBMM'ye sokmayı amaçlnordu. Ma-
alesef bu gerçekleşmedi Birlestiğimiz za-
man 450 sandahe üzerinden 68 miUet»eki-
Bmizvanü. Birtestik,550 milletvekili üzerin-
den 49'a indik. Ancak bu, projenin amacı-
nın yanhş olduğu anlanuna bence gelmez.
Çunkü gerçekten birükten güç doğar, sos-
yal demokratlar birieşüierse daha güçlü
oluriar. Amaç doğru- bu nedenle bu proje-
nin uygulamasını durdurmanın anlamı yok.
O nedenle bu projeyi rafa kaldırmanın ge-
reği yok. Ama, tasanm yanlrş. Onun için
solda birlik projesinde nıutlaka daha iyi bir
tasanm elde etmekamacıyla revizyoa yapü-
mandn-." Tasanmdaki yanlışlığın ise iki ne-
denden kaynaklandığını söylüyor Karayal-
çın:
"Tartıştığımız platformlarda birleşme-
nin tasarımıy la iJgili olarak iki şey önerdim.
Birincisi, iki partinin birleşmesinde bir si-
yasi tartı ya da siyasal ağırhk kuUamlman-
dır. Üye sajısı almıp aradald fark bir katsa-
yrya donüşriiriilebilir dedim. Bire üç gibi Ve-
ya oy oranlan, miUervekili sayısı almıp bir
katsayı hazuianabilirdi. İkinci değerlendir-
mem de şuydu: Birleşme mekanik değil,
ideolojik olmabdır. SHP ve CHP bir mani-
festoya dayalı olarak yeniden birieşmelidir.
Yalnızca iki partinin tü/el kişiliklerinin yan
yana gelmesi yeterü değildir."
SÜRECEK
POLtTtKAGUTVLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Zübeyde...
Burdur Belediyesi'nde memur olarak çalışan Arif
Akça 38, yasak aşkı Zübeyde Ataseven de 36 ya-
şında.
Zübeyde'nin kocası Ali Ataseven 'yasak aşkı'ög-
renince kansını bir kenara çekip şöyle diyor:
"Bu pisliği temizle..."
Kadın, kocası ve sevgilisi arasında kalıyor. Belki
uzun bir süre ne yapacağmı düşünüyor...
Günlerden bir gün âşığını arayan kadın, "Bu gece
bana gel" diyor...
Evde soba yanryor. Sobanın üzerinde de bir çay-
danlık bulunuyor...
Acaba çaydanlığın içinde ne var?
Su!..
Hayır bilemediniz!..
Tarçın kaynıyor...
Yanıldınız, o da değil!..
Hiç kimsenin aklına gelmeyecek bir sıvı, yani yağ....
Arif Akça her zamanki gibi sevgilisinin evine geli-
yor belirli bir saatte...
Oturup sohbet ediyorfar...
Kadın diyor ki:
"Haydi sevişelim!.."
Adam "Tamam" deyip ekliyor:
"Herzamanki gibi mi?"
Zübeyde "Hayır" diyor. "Bu kez sen benim değil,
ben senin ellerini, ayaklanm bağlayacağım."
Arif duraksıyor. Sonra "Nasıl olacak" deyip soru-
yor:
"Senin için zor olmaz mı?"
Kadın:
"Hayır olmaz. Televizyonda izlemiştim böyle bir
sevişmeyi..."
Arif "Tamam o zaman" diyerek soyunuyor, yatağa
uzanıyor. Zübeyde, Arif'in elini kolunu urganla birgü-
zel bağlıyor.
Ve sonra?
• • •
Zübeyde birsüre seyrediyor yatakta elleri kollan bağ-
lı yatan yasak aşkını. Daha sonra sobanın üzerinde
fokur fokur kaynayan içi yağ dolu çaydanlığı alıp
Arif'in üzerine boşaltıyor...
Çığlıklar yükseliyor bu sırada...
Arif acıdan kıvranıyor...
Kadın telaşlı...
Çünkü Arif bağınyor...
Hemen bir eşarp buluyor ve boynuna geçirip bü-
küyor...
Arif'in çığlıklan kesiliyor...
Artık Arif yaşamıyor...
Zübeyde, babası Sadık Cansu'yla kardeşi Mus-
tafa'yı çağınyor...
Şimdi burada bir ayrıntı var...
Deniyor ki:
"Zübeyde, Arif'i eve çağırdığında babası ve kar-
deşi de evde saklanıyordu...."
Bilemiyoruz...
Arif'in cesedi Mahrukatçılar Deresi yakınına gömü-
lüyor..
Arif de evli Zübeyde gibi. Arif'in eşi kocasının eve
gelmemesi üzerine polise haber veriyor hemen. Po-
lis, Arif'in bisikletini Zübeyde'nin evinin yakmında bu- •
luyor.
Sonuç: Olay aydınlanıyor...
Gazeteler bu olayı şu başlıkla verdiler:
"Burduhu Sharon sevgilisini öldürdü.."
Acaba Teme//çgüc/ü'filmini izlemiş miydi Zübey-
de?
• • •
Musa ve Sarah'nın aşkıyla mutlu olan toplumumuz
Zübeyde ile Arif'in 'yasak aşkı'nm birvahşetedönüş-
mesi karşısında ne yapar dersiniz?
Susmayı yeğler bize kalırsa...
Oysa olayın, toplumumuza ders vermesi gerekir...
Gözü dönmüş, ekonomisi altüst olmuş, sosya) den-
geleri bozulmuş bir toplumda salt gözaltında kayıp-
lar, işkenceler, faili meçhuller olmaz.
Ya ne olur?
Işte böyle 'yasak aşk' cinayetleri...
Sevgisizliği ilke edinmiş, hoşgörü masallanyla uyu-
tulan toplumlarda, bizim sizlere aktarmaya çalıştığı-
mız fotoğraflarda bir yozlaşmanın nerelere kadar
uzandığını da görebilirsiniz...
Uğur Döndar'ın Arenası'nda iki bacağı kopmuş o
yiğit delikanlı Deniz'in öyküsünü izlediniz mi? Alevi
eşi Engin'in, kardeşi tarafindan öldürülüşünü izleyen,
aldığı kurşunlarla felç olan Dilek Akdeniz'in acısını
yüreğinizde yaşayabildiniz mi?
Acılan yaşamına katık eden bir toplum nasıl sever,
nasıl sevdalanır, nasıl aşk masallanna inanır?
Sevgisiz, aşksız, sevdasız bir toplumda 17 yaşın-
daki çocuklar ölür, öldürülür; onlar bitinmeyen güç-
lerce maceralara sürüklenip demirparmaklıklar arka-
sınaatılır...
Arif ve Zübeyde...
Gerçekten aşkı ve sevdayı biliyorlar mıydı dersiniz?
'Personel kıyımı yapıldr
CHP'li muhaliflerden
işten atılanlara destek
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP'de parti içi
muhalefefin temsilcisi olan
6 Parti Meclisi (PM) üyesi,
genel merkezde çalışan
38'İSHPkökenli41
kişinin işten çıkanlmasını
"çalısanlar açısından
soykınm'' olarak niteledı.
PM üyeleri, Merkez
Yönetım Kurulu'nun
(NfYX) konuyu yeniden ele
almasıru istedi.
PM üyeleri Hasan Fehmi
Günes. Kenan Coşar,
Mustafa CazalcL Ziya
Halis ve Bedri Baykam'ın
imzalannı taşıyan
açıklamada, bayram
öncesinde, yeni iş
olanaklan yaratılmadan 41
kişinin işten çıkanlması
kınanırken, konunun
PM'de görüşülmesi
gerektiği vurgulandı.
Açıklamada şu görüşlere
yer verildi:
"Seçimler sırasmda
yapıldtğını sandığımız
savurgan ve her türifi
denetimden uzak
harcamalann faturasmı
çahşanlara yüklemek,
emeğe saygısıziığın
acunasız bir örneğidir.
Bunun da ötesinde, burada
yapılan iş, personel
yönünden bir soykınm
uygulamasıdır. Sosyal
demokrat anlayışla
bağdasmay an kayıncı ve
aynmcı bir anlayışuı
somut yansımasıdır.
EUerinde yetki ve
olanaklar olan bir
partinin en sorumlu
davranması gereken
kişUerinin. olanak
yaratarak, çahşanlara iş
olanaği sağlayarak sorunu
çözmek yerine, çahşanlan
sokağa itmiş obnalan,
emeğe, dayanışmaya,
biriikteBğe. sosyal
demokrat anlayışa. ilke ve
değeriere indirîbniş bir
darbedir." MYK
üyelennden bazılan işten
atılma karannın altında
ımzalan olmadığını
savundular. MYK
üyelerinden Sinan
Yerükaya, "Biz toplantıya
kanldığımıza dair girişte
bir imza artık. Onun
dışında bir imza atmadık.
Bu konu konuşuldu, ancak
'yeniden konuşahm' dendi.
MYK'nin konuyu yeniden
ele alması ve işten
atılanlann geri alınması
gerekir" dedi.