25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT 1996 PERŞEMBE HABERLERIN DEVA3H Ozel tim görevden • Baştarafi 1. Sayfada SoysaJ, milletvekillerineko- misyon çalışmalanna katıl- mak için mutlaka komisyon üyesi olmak gerekmediğini anlattı. Soysal. "Bugün sevgi gü- nü, ama sevgiyi vatandaşlar arasında bir konu olarak sA- gıladıgımız için Sıvas konu- sunu ete alacâğtz" dedi. Tar- tan da gruba, hazırladıklan Sıvas raporu konusunda bil- gi sundu. Tartan, "3-5 tele- fon konuşmasından sonra, vatandaşla konuşmadan ya- pıian değerlendirmelerden bölgedeki insanların da şi- kâyctçi olduğunu" söyledi. En büyük sıkıntinın özel timden kaynakJandı|ını yi- neleyen Tartan, sözlerini şöyle sürdürdü: "SıvasValisiuegörüştüın. Özel tim Srvas merkezine çe- kilmiş, sıcak çadşmanın dı- şındaolacağmı,özdlikJe Ale- vi köyierindeki operasyon- lara kaülmayacağını ifade etti. Komculuk müessesesi de ciddi bir sorun. Bu miies- sesenin terörü önlemede ba- şanlı olmadığı ortada. Ayn- ca bu müessese insanlar ara- sındaki bireysel çekişmeler- de de gündeme geiiyor. Kişi- sd çekismeler koruculuk si- lahı arkasında dile getirili- yor. Örneğin bir korucu, ko- rucu olmavan bir başka va- tandaşın nişanhsına göz ko- yuyor ve nahoş olaylar mey- dana geByor." Tartan, sorun- lann çözümü için yörenin ekonomik sorunlan üzerin- de de durulması gerektiğini sözlerine ekledi. 'Insan haklan heyeti' Ekmen, Sıvas'ın bazı ilçe ve köylerinde meydana ge- len insan haklan ihlali iddi- alannı arastırmak üzere ba- kanhk bünyesinden 2 kişiyi gönderdiğini söyledi. Sıvas'ta meydana gelen hak ihlalleri konusunda bir çalışma yapacaklannı ve bunu lçişleri Bakanlığı'na sevk edeceklerini vurgula- yan Ekmen. " Sıvas Valisi ile sürekli göhişüyorum. İnsan haklanna riayet edilmesini, soruşturmalann amacına uygun veçabuk yapdmasuu. gözalti sürelerinln kısa tutul- masuıı söylüyorum. Vaü de bu konularda gereken kuraJ- lara uyduklannı söylüyor'" diye konuştu. 'Herkes bu ülkenin vatandaşı' Güçlü, son günlerde Sı- vas üzerinde yeni bir senar- yo uygulanmak istendigini İcaydederek, Türkiye top- raklan üzerinde yaşayan herkesin bu ülkenin vatan- daşı olduğunu ve devletin koruması altında bulundu- gunu söyledi. Güçlü yaptığı açıklama- da, son günlerde Sıvas'ta yörenin yapısı itibanyla Alevi-Sünni olaymı sık sık gündeme getiren gruplann gerçek amacının, son bir ay içinde güvenlik güçlerince bölücü terör örgütüne yöne- lik olarak gerçekleştirilen başanlı operasyonlara göl- ge düşürmek olduğunu kay- dctti. Sıvas'ın 1269 köyü, 750 mezrası ile Türkiye'nin en fazla yerleşim birimine sahip bulundugunu anlatan Güçlü, "Srvas, tarihinde ta- lihsiz oiaylar yaşamışnr. ÖzeUikleAlevi-Sünni ayrunı yapılmak isteıuniş ve bu olay kasınnuştır. Bu kasıma da dışandan kaynaklanmakta- dır. 2 Temmuz ola\!annın tahliline baktığmuz gibi, bu- gün de ortaya konnıak iste- nen senaryolarda, yöre va- tandaşlarımızın tek bir so- rumluluğu yoktur" diye ko- nuştu. Türkiye topraklan üzenn- de yaşayan herkesin bu ül- kenin vatandaşı olduğunu ve devletin koruması altın- da bulundugunu kaydeden Vaü Güçlü, Sıvas'ta 1993- 95 yıllan arasında Imranlı, Şarkışla, Suşehri. Kangal, Yıldızeli, Gürün, Zara, Ha- Fık ve Divriği ilçelerindeki bazı köylere köy konağı, fı- nn, değirmen, boğa banna- ğı ve iş merkezleri yapıldı- ğını, bu köylerin U'inin Alevi, 8'inin Sünnilerin oturduğu köyler olduğuna değinerek. bunun. hizmet- lerde aynm yapılmadığının bir göstergesi olduğunu vur- guladı. 6 Demir Operasyonu' AĞILCIK KÖYÜ (AA) - Güvenlik kuvvetlerinin "Demir Operasyona" kap- samında Sıvas'ın Divriği il- çesi kırsal alanındaki ope- rasyonunun sürdüğü bildi- rildi. Divriği'nin Dazlak ve Ge- ziye kırsalında bulunduğu sanılan 27 teröristin ele ge- çirilmesi amacıyla güvenlik kuvvetlerince dün sabah başlatılan operasyonlar sü- rüyor. Teröristlerin banndı- ğı tahmin edilen 30 dolayın- da mağaradaki arama-tara- ma çalışmalanna 2 tabur ka- tılıyor. Operasyonlan yerinde in- celemek üzere helikopterle bölgeye gelen 3. Ordu Ko- mutanı Orgeneral Necati Özgen, Dazlak ve Geziye kırsalında birliklerin kuzey ve güneyden başlayan hare- kâtıyla ilgili olarak komu- tanlardan bilgi aldı. Operas- yonlannı sürdüren güvenlik kuvvetlerinin hedeflerine mutlaka ulaşacağını belirten Orgeneral Ozgen, daha son- ra Ağılcık Köyü'ne giderek vatandaşlarla sohbet etti. Köyde incelemelerde bulu- nan ve köy halkana "istekle- ri ohıp olmadığını'' soran Orgeneral Özgen, yurttaşlar taranndan köyde yapımına başlanan, ancak tamamlana- mayan sağhk ocağı inşaatı- nın bitirilmesi için gereken malzemeyardımıni sağlaya- cağım söyledi. Köydeki gençlerin yararlanması için bir spor alanı yapılması ge- rektiğini de ifade eden Or- general Necati Özgen, Ağıl- cık Köyü Muhtan Muhar- rem Kılıç'ın tahsıs edeceği bir yere spor alanı yaptıra- catdannı bildirdi. Orgeneral Özgen, "Devletiniz her za- man yanınızda, hiç merak etmeyin" diye konuştu. Köydeki incelemelerini ta- mamlayan Orgeneral Öz- gen, daha sonra helikopter- le Erzincan'a hareket etti. Bu arada. 60 haneli, yak- laşık 350 nüfuslu Agılcık Köyü sakinlerinden Ibra- him Koca ve Rıza Gök, gü- venlik kuvvetlerinin bölge- deki bazı köyleri boşalttığı yolundaki iddialann gerçek- lerle ilgisi bulunmadığını belirttiler. Vatandaşlar, "Bu asılsız iddiaian biz de radyo \e te- levizyonlardan duyuyor ve çokşaşmyoruz. Böyle bir şey yok" dediler. lbrahim Koca, köy halkının bölgede ağıl olarak kullandığı mağarala- nn, teröristlerin bannmasmı önlemek amacıyla güvenlik kuvvetlerince imha edildi- ğini, bunun dışında başka gelişme olmadığını söz- lerine ekledi. 3. oyun berabere Dış Haberier Servisi - Dünya Sarranç Şampiyonu Garry Kasparov ve IBM'in süper bilgisayan Deep Blue (Koyu Mavi), üçüncü karşılaşmalannda berabere kaldılar. 39'uncu hamlede kararlaştınlan beraberlikten sonra her iki tarafın da birer buçuk puanı oldu. Turnuva altı maç üzerinden yapılıyor llk karşılaşmada makineye karşı sürpriz bir yenilgi alan Kasparov. ikinci karşılaşmada bilgisayan yenmişti. Son maçta beyaz taşlarla oynayan Koyu Mavi. zamanının 1 saat 23 dakikasını, Kasparov ise 1 saat 45 dakikasını kullandı. Turnuvanın yorumcusu Maurice Ashky, Kasparov'un ilk yenilginin şokunu üzerinden atamadığını ve yeniden tahta başına oturup bu "her şeyi görebilen canavarla" karşılaşabilmek için bir dizi kişisel hesaplaşma geçirdiğini söyledi. Kasparov'un başmdan beri avantajh durumda bulunduğuna inandıldanm açıklayan yorumcu, bilgisayann bu kadar güzel savunma yapmasını beklemediklenni belirtti. Koyu Mavi'nin alışılmamış bir savTonma yöntemi kullandığı ve kımsenin, hiç bir ustanın düşünmediği hamleleri gerçekleştirdiğini kaydetti. Üçüncü o>ıınun hamleleri: Beyaz Siyah Koyu Mavi Kasparov l-e4 c5 2-c3 d5 3-exd5 Vxd5 4-d4 Af6 5-Af3 Fg4 6- Fe2 e6 7- 0 0 Ac6 8- Fe3 cxd4 9-cxd4 Fb4 10-a3 Fa5 Il-Ac3 Va6 12-Ae5 dxe2 13-Vxe2 dxc3 14-Fxc3 Axe5 15- Ff4 Af3(kış) 16-Vxf3 Vd5 17-Vd3 Kc8 18- Kfcl Vc4 19-Vxc4 Kxc4 20-Kcbl b6 21- Fb8 Ka4 22-Kb4 Ka5 23-Kc4 0 0 24-Fd6 Ka8 25-Kc6 d5 26-Şn Ka4 27-Kbl a6 28-Şe2 h5 29-Şd3 Kd8 30-Fe7 Kd7 31-Fxf6 gxf6 32- Kb3 Şg7 33-Şe3 e5 34- g3 exd4 (kış) 35-cxd4 Ke7 (kış) 36-ŞO Kd7 37-Kd3 Kaxd4 38-Kxd4 Kxd4 39-Kxa6 b4 Beraberliğe karar verilir. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada şıya geçecek... Tam bu sırada köprü yı- kılmış. Damat bir tarafta gelin bekliyor, kız evinin gözü yaşlı içi şen yakınları di- ğer tarafta... Bir eşek bulmuşlar, herkes tek tek bi- nip karşıya geçmiş. Eşeğin huyundan anlayan sahibi de tabana kuvvet gidip gelmiş. Sıra köyün imamına gelince, eşek başlamış huysuzlanmaya. Bir türlü durmuyor. Imamın canı sıkıl- mış. Sahibine çıkışmış: - Sor bakalım şu eşeğine, beni niye sırtınaalmıyor... Başeğmez Hayri Dede, eşeginin ku- lağına eğilip sormuş: - Herkesi geçirdin. Imamdan ne isti- yorsun? Beni rezil edeceksin... Eşek, Hayri Dede'nin kulağına eğilip derdini anlatmış: - Bu imama güvenmiyorvm. Bindimi inmek bilmez... Üç şubat cumartesi günü Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'den hükü- meti kurma görevini alan Yıfmaz, Çil- ler'le birkaç tur attıktan sonra Hoca'ya geldı. Iki liderin geçen cumartesi günü görüşmesi bekleniyordu. Olınadı, pa- zartesi dediler, pazargecesi de çarşam- baya ertelediler. Dün de "Yanna (bugü- ne) kaldı" dediler. Görüşme sonrası yapılan açıklamaya bakılırsa, Yılmaz ve Erbakan, konuştuk- ları her konuda başa dönmüşler, "Şim- di diğer konuyu konuşalım " demişler. Iki lider baş başa idi. Üçüncü bir kişi Hoca Efendi ve Henr Yılmaz... yoktu. Görüşme sonrası yapılan açıkla- ma her yöne çekilebilir: - Yann bir kez daha bir araya gelme karan aldık. Görüşmenin içeriğiyle ilgi- li hiçbir açıklama yapmama karan aldık. Belli bir noktaya geldiler de mi açık- lama yapmıyorlar? Yoksa, temel sorun olduğu bilinen başbakanlık konusunda hiçbir gelişme olmadı mı? Iki lider, gazetecilerin bu ve benzeri sorulan karşısında, "f/p" oyunu oynar gibiydiler. O zaman biz Yılmaz - Erbakan buluş- masını,"bu köşenin diline" çevirip ak- tarmaya çalışalım. Erbakan- Esselamün aleyküm... Yılmaz- Hayır... Erbakan- Ne hayır? Yılmaz- Hayır yahu... Erbakan- Ecevit sana, "Ûnce sen başbakan ol" dedi. Şimdi sen buna ha- yır diyorsun değil mi? Yılmaz-... Erbakan- Muhterem kardeşim, anlı- yorum ki benim başbakanlığımı onaylı- yorsun... Yılmaz- Hayır... Bizim önerimiz şu, başbakanlık dönüşümlü olsun. Arka- daşlanm önce benim başbakan olma- mı istiyorlar... Erbakan- Bunu duymamış olayım... Yılmaz- O zaman tekrar ediyorum; Refah Partisi ile koalisyon yapmamızın birinci koşulu başbakanlığın dönüşüm- lü olmasıdır... Erbakan- (Görüşme sırasında ruh ha- li yedi kez değişir. Bu aşamada sinirlen- meye başlar.) Uyy sen ne diyorsun? Ecevit düşkünü... Geri zekalı mısın ne- sin? Yılmaz- Tamam konuşmayı kesin... Erbakan- Bak güzel kardeşim, muh- terem kardeşim... Halk güldür güldür Refah'a akmış. Tercihini yapmış... Yılmaz- Beni güldürmeyin... Duble turlar Erbakan- Hele bir gül. Gül, gül, bak açılacaksın... Yılmaz- Hayır yahu... Erbakan- Anladım, hayırlı bir iş isti- yorsun. Işte fırsat ayağına geldi. Şu ko- alisyonu kuralım, dünyanın en hayırlı işi- ni yapalım. Bu koalisyon kurulursa bil ki dünyanın en önemli icraatı olacak. Ka- inatın gelmiş geçmiş en hayırlı işlerin- den birine imza atmayı tabii ki sen de istersin... Biz bu koalisyonu kurunca çağ değişecek. Diğer galaksilerde mev- sim dönecek. Tarihin en büyük işine ha- zırlanıyoruz... Yılmaz- Sizinle koalisyon kurmanın çeşitli zorlukları var. Partim dahil pek çok çevre sizi istemiyor... Erbakan- (Görüşme başlayalı iki sa- at olmuştur) Şimdiye kadar söyledikle- rini ve söylediklerimi unut. Sözlerime yeniden başlıyorum... Seni çok güçlü başbakan yardımcısı yapacağım. Yet' kilerin nah bu kadar olacak. Bir sür^ bakanın olacak. Gübreden sorumlı' devlet bakanlığı... Yılmaz- Çek gözümden şu parma- ğr- Erbakan- (Gülerek) Canın dayak m' istiyorsenin? Bu koalisyon olacak. Na- sıl olacağı karannı sen vereceksin... Ka- rar ver... Kanlı kı kansız mı? Sancılı mı sancısız mı? Yılmaz- Görüşme bitmiştir. Dışan çı- kıp anlaşamadığımızı açıklayalım... Erbakan- Canım kardeşiiim, ne bu acele... Ecevit'e kelle mi yetiştirecek- sin? Hayatta salmam. Bak, burası be- nim odam. Şimdiye kadar söylediğim her şeyi bir kenara bırakalım. Onlan unut. Yeniden başlayalım... Yılmaz- Bizim önerimiz açık... Erbakan- Tamam, tamam. Şimdi bu- rada keselim. Ama bitirmeyelim. Yann bir kez daha bir araya gelelim... Görünen o ki görüşme böyle geçmiş. Dün kulislerde her şey, ama her şey var- dı. "Anlaştılar, parti organlanna sora- caklar", "Hayır, yann bitirecekler", "Çil- ler, dönüşümlü olabilirdiyormuş"... Temel sorun, başbakanlık dönüşüm- lü mü olsun, bölüşümlü mü? Çiller - Yılmaz buluşması da bu nok- tada düğümlenmişti... Nafile, defile ve kafile turlarından son- ra şimdi de duble turlar dönemindeyiz... Dönüşümlü - bölüşümlü derken dile- yelim ki 'güdümlü' başbakanlık günde- me gelmesin. 'Polat, iltica talebinde bıdunınadı 9 • Almanya, gazetemiz yazan Uğur Mumcu ile öğretmen Sıddık Tan'ın öldürülmesi olaylanna adı kanşan Şefık Polat'ın iltica talebinde bulundugunu doğrulamadı. Türkiye'nin Bonn Büyûkelçisi Volkan Vural, konu hakkında Alman lç Istihbarat Örgütü'nden bilgi istediklerini; ancak Alman makamlannın cınayet zanlısı Polat'ın iltica talebinde bulunmadığını söylediklerini bildirdi. Polat'ın Almanya'da olduğunun bile şüpheli olduğu kaydedildi. SERKAN DEMİRTAŞ ANKARA-Almanya'nın, gaze- temiz yazan Uğur Mumcu ile öğ- retmen Sıddık Tan'ın öldürülmesi olaylanna adı kanşan Şefîk Poiat'ın iltica talebinde bulundugunu doğ- rulamadığı öğrenıldı. Türkiye'nin Bonn Büyûkelçisi Volkan Vural, konu hakkında Alman lç tstihbarat Örgütü'nden bilgi istediklerini; an- cak Alman makamlannın cinayet zanlısı Polat'ın iltica talebinde bu- lunmadığını söylediklerini bildir- di. Polat'ın Almanya'da olduğunun bile kuşkulu olduğu kaydedildi. Cumhuriyet'ın sorulannı yanıt- layan Vural, Polat'ın Almanya'ya ilticası ile ilgiJi bir talebin Alman makamlan tarafindan doğrulanma- dığını bildirdi. Alman îç lstihbarat Örgütü'nden bu konuda bilgi istendigini vurgu- layan Vural, "Bu konuda bir doğ- rulama söz konusu değil. Buradaki konsolosluklanmız da konu üstün- de hassasiyetle duruyorlar ve bü- tün ihbaıian değeıiendirmeyecan- şıyorlar" diye konuştu. Frankfurt'ta önceki gün yayımlanan Ozgür Po- litika gazetesinde. Mumcu cınaye- tinın ardından ortaya çıkanlan ve bütün dıkkatlen üzenne çeken is- lamı Hareket Örgütü İHÖ'nün üye- si "Kerün" kod adlı Polat'ın, Hol- denburg kentınde Almanya'ya ıltı- ca talebinde bulunduğu savlanmış- tı. İHÖ'nün "icraşürasaü>%sin olan Polat, UğurMumcu'nun katledildi- ği 24 Ocak 1993'ten iki gün sonra yakalanmış; ancak gözaltına alın- mayarak serbest bırakılmıştı. 1991 yılında da Batman'da İnsan Hakla- n Derneği Yönetim Kurulu üyesi öğretmen Sıddık Tan'ın öldürül- mesi olayı nedeniyle de gözaltına alınan, ancak daha sonra serbest bı- rakılan Polat, adının kanştığı cına- yetler nedeniyle aranıyor. Volkan Vural, bir başka soru üze- rine. Almanya'da PKK'nin terör fa- alıyetlenni yeniden antıracağı yö- nünde duyumlar alındığını vurgu- ladı. Alman makamlan ile 13-14 Köy boşaltmaya tepkiler , Türkiye'yi ayıplı yapıyor' Haber Merkezi - Sıvas'ta- kı köy boşaltma olaylanna tepkiler sürüyor. Kültür Ba- kanı Fikri Sağlar, ınsanlann yasanıa haklannı kullanama- dıklan ıçın yaşadıklan yörele- ri teric etmek zorunda kaldık- lanm ifade ederek. "Zorunlu göç. Türldye'yi dünya ulusiar ailesi içinde ayıpb ülke konu- muna soknıaktadır" diye ko- nuştu. Divnği Demokrasi Platfor- nıu tarafmdan "Kamuoyunun dikkatiue'" başlığıyla yayım- lanan bildıride de. yörede ya- şananlann uzun süreden beri görülen baskı ve saldınlann devamı olduğu belirtildı. RP Genel Başkan Yardım- cısı Musa Demiıri ise Sıvas'ın hassas birbölge olduğunu ifa- de ederek, yörenin bu özelli- ğınden yararlanmak ısteyen- lerin haikın huzurunu boza- cak bırtakım senaryolar üret- meye çalıştıklannı ve Alevı- Sünnı çatışmasının yaratıl- mak istendigini söyledi. Alman Yeşiller Partisi tem- silcisı Cem Ozdemir, Avrupa Alevi Birlıklen Federasyonu Genel Başkanı Ali Rıza Gül- çicek, HADEP Genel Başkan Yardımcısı Ismail Arslan. Pir Sultan Abdal Kültür Dernek- leri Genel Başkanı Murtaza Demir ile lstanbul Kadıköy Beledıye Başkan Yardımcısı Bahrettm Kayhan'ın da arala- nnda bulunduğu birheyet, Sı- vas'ta incelemelerini sürdürü- yor. Pir Sultan Abdal Kültür Denıekleri Genel Başkanı Munaza Demir, yaptığı açık- lamada Sıvas'a önyargılı gel- mediklerini söyledi. Demir, söylenenleri tamamen bir id- dıa olarak algıladıklannı be- luierek. "Yellice'deolduğu gi- bi boşalrjldığı iddia edilen di- ğer köy lene de ulaşarak, arka- daşlanmızla buiikteinceleme- de bulunacagız. Sonucu rapor haline getirerek ilgili yerlere verirken kamuoyuna da apk- layacağız" dedi. Taksim V umumi tııvalet lstanbul Haber Servisi - Alman Wall fırması Uıranndan Taksim Meydanı'na umumi tuvalet yapılıyor. Firmanın basm sözcüsü Dierk Zeigert, Büyükşehir Belediyesi'nin actığı ihaleyi kazandıklannı söyleyerek, "Istanburun kalabalık semtlerine 30 tuvalet daha yapacağız" dedi. Istanbul'un en ışlek semtlerinden biri olan Taksim'deki Istıklal Caddesi'nin girişine Alman Wall fınnası tarafindan umumi tuvalet yapılıyor.Tuvaletin yapımı, vatandaşlar şubat günlerinde geniş kapsamh bir toplantı yapıldığını belirten Vural. şu görüşleri dile getirdi: "Alman- ya'dan güvenlik önlemlerinin arttı- nlmasını istedik. Bu toplanülarda, Türk y urttaslannın can güvenliği- nin korunmastnı gündemegctirdik. Almanya'daki orgütlcr, nöbedeşe çalışryor gibiler. Gecen yıl temmuz ve ağustos ayında PKK'nin faali- yetk'ri çok artmışü. Sonra onlar durdu. DHKP-C (Devrimci Halk Kurtuluş Partısı-Cephesı) başladı. Şimdi onlarda azaltular. Hatta dur- dular. Bu aylarda da PKK'nin fa- aiiyetlerinin duyumunu alıyoruz. Bunlar kendi aralannda koordineii çalışıyorlar." Ankara sert çıktı • Baştarafi 1. Sayfada -Türkiye, tehdh edilecek bir ülkedeğOdir. Başka ülke- leri arkasına almak, sorunu ııluslararası alana çekme fayda getirmez. Türkiye, su sorununun çağdaş ve opti- mal bir şekilde çözümlenme- si için 3 aşamalı bir plan önerdL Kendi halkımız için gerekli projeleri uygulayaca- ğız. Fırat'ın üzerine kurulan barajlar sayesinde Suriye ve Irak'a su akışını daha dü- zenli hale getirdik. 1995 yı- lında Suriye'ye akıtılan su, 1987 protökolünde beürle- nen sanay kle S00 metrekiip- ten çok fazladır. Bu yüzden, Suriye'nin yakınmalan mes- netsizdir."taranndan şaşkınlıkla izleniyor. Tuvaletin yapımına tepki gösteren -; ; vatandaşlar, "Taksim'e cami yapmadılar, Israil'e u y a n tuvalet yapıyorlar" diye konuştular. Belediyenin açtığı ihaleye ekimde girdiklerini, altı ay sonra da kazandıklannı belirten Zeigert, tuvaletlerin Avrupa standartlannda olacağını vurguJayarak "Beledjyeye bunlan bedava yapacağız, karşılığında reklam panosu kuracağız ve gelir sağlayacağE" dedi. (Fotoğraf: HULYA TOPCU) INGILIZCE-ALMANCA 1996'da 1995 Ücreti Kış döneminde kurslarımıza yeni öğrenciler alınacaktır. Kontenjanlarımız dolmadan zamsız ücretlerimizden yararlanın /"' Kursların Başlama Tarihleri: ., Gündüz, Akşam ve Gece :19, 26 Şubat - 4,11 Mart Cumartesi-Pazar : 17, 24 Şubat - 2, 9 Mart BİL TAKSİM LALELİ BAKIRKÖY-1 BAKIRKÖY-2 KADIKÖY-1 KADIKÖY-2 FOREIGN LANGUACE CENTRE : Taksim Cad. No : 71 ( Zlraat Bank Taksim Şubesr Karşısı) Tel: 250 47 47 - 237 66 81 - 253 00 03 : Kurultay Sk. No : 10 (Antik Merlt Otel Sırası) Tel: 520 11 41 - 520 11 42 - 527 62 14 : İstanbul Cad. Dantelacı Sk. No : 7 (Çarşı Cami Karşısı) Tel: 571 27 83 - 583 68 40 - 583 48 29 1 : Hatboyu Cad. No : 36 Tel: 543 83 97 - 570 18 49 < : Kuşdili Cad. Dilek Han No: 67 Tel: 338 03 47 - 345 18 96 : Erenköy, Şemsettin Günaltay Cad. Feritbey Sk. No : 2 Tel: 386 76 78-411 71 52-411 71 53 (Minibüs Cad.) BÜYUK KAYBIMIZ Rahmetli Prof. Doktor Cavit Orhan Tütengil'in eşi, Kaya-Ayşe ile Deniz- Süleyman'ın sevgili anneleri, Ali ve Zeynep'in büyükanneleri, Tütengil ve Urubay ailelerinin büyüğü, Emekli Felsefe Öğretmeni ŞÜKRİYE TÜTENGİL'i 13 Şubat 1996 günü Ankara'da kaybettik. Cenazesi 15 Şubat 1996 Perşembe günü (bügün) İstanbul Levent Camii'nde kılmacak öğle namazından sonra Zincirlikuyu Aile Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Allah rahmet eylesin. ELMA\ Seyahat Aeentast Şeker Bayramı'nda A S S 0 S 17-20 Şubat YP 7,500,000TL 20-25 Şubat YP 13,500,000TL Antik üman'da Hotel Assos Eapadoüya Lodge Couptry Bub 3 ^u turu, Şarapevl zıyaretl dahn 5 500 OOCTL Şeker Bayramı'nda İTALYA FLORANSA 345S BOMA 375S 21-25 Şubat özcl uçak ile üiasım y oteîdc OK konaklama şehır gezıten YURT İÇİ/VURT DIŞI EKONOMİK UÇAK BİLFTLERİ Isüklal Cad. 61/1 BeyoŞlu-ıST Ter 0212 249 52 11 fax 0212 293 20 76 Nurettin Nurkan, lsraıl Başbakanı Şimon Peres'in önceki gün yaptığı "Orta- doğu'da banş suya baglıdır. Suriye, Türkhe'den su ahr; biz de elimizdeki mevcut kaynaklan koruruz" açıkla- ması ile ilgili olarak şu gö- rüşleri iletti: "Dicle ve Fı- rat'ın sulannın. Ortadoğu banş süreci ile ilgisi yoktur. Dışişleri Bakanlığı Müsteşa- n Onur Öymen İsrail'e yap- tığj geade, Türkiye'nin gö- rüşlerini iist düzey İsrailli yetkililere iletmişti. Ortado- ğu banş sürecinde, Türkiye üzerinden bir ileıiemedüşü- nülemez. İsrail. Suriye'nin teröre verdiği destekten vaz- geçmemesi durumunda bir banş anlaşmasuun imzala- namayacağmı bildirnuştL" Toplantı sürüyor Fırat nehrinin sulan konu- sunda Türkiye'ye karşı or- tak tavır sergileyen Irak ve Suriye'nin Şam'da yaptıkla- n toplantının sürdüğü belir- tıldi. Arap ülkelerinde yayım- lanan El Hayat gazetesi, iki ülke heyetlerinin, Türkiye'yı Fırat'ın sulannın "üçlû pay- laşımına" ikna etmek için "tam koordineii'' hareket et- mek için anlaştıklannı bil- dirdi. Iki ülkenin Türkıye'ye baskı yapmak için anlaştığı- na dikkat çeken gazete, ko- nuyla ilgili kaynaklann "Bo konudaki anlaşma, üçlü ol- mabdır. Paylaşım ilkcsinin kabul edilmesini isthonu. Türkleri, bu ilkeyi kabul et- meleri için ikna etmek şart- tır" dedıklerini bildirdi. Türkiye, sulann paylaşunı- nın söz konusu olmadığını, 3 aşamalı plan kapsamında yapılacak bilimsel çalışma- lardan sonra belirlenecek miktarda suyun "aşağı layı- daş" ülkelere "tahsJs" edile- bileceğini vurgulamıştı. OLAYLARIN ARDEVDAKI GERÇEK • Baştarafi 1. Sayfada barışın suya bağlı olduğu- nu, Türkiye'nin Suriye'ye yeterince su vermesi ge- rektiğini söyledi. Görünen o ki, Türkiye is- tese de istemese de su so- runu uluslararası platforma taşınacak. Zira Suriye, Arap Birliği üyesi ülkelerin des- teğini almış görünüyor. Bu süreçte Türkiye'nin, "Böyle bir sorun yoktur" gi- bi bir yaklaşımla sonuç al- ması güç. Ortaya ciddi bir sorun çıkınca, "arşivde bu konuda bir şey var mıydı" dememeliyiz. Gerçi Dışiş- leri Bakanlığı bu konuda donanımlı, ama "çok se- çenekli" düşünmek duru- mundayız. Güneydoğu Anadolu Projesi, sadece bu bölge- nin değil, tüm Türkiye'nin geleceğini etkileyecek, göz kamaştıncı bir yatınm. Tür- kiye, konuya biraz daha ge- niş bakarak Suriye ve I- rak'la da ortak yatınmın yol- lannı arayabilir. Böylece su, bölge ülkele- ri arasmda sorun kaynağı olmaktan çıktığı gibi, dost- luk köprülerinin kurulması- nı da sağlayabilir. Öğrenciler yıbmyor • Baştarafi 1. Sayfada Sabah saatlerinde l.Ü. Edebıyat Fakültesi'nde top- lanan yaklaşık 200 kişilik grup "Harçlan ödemiyo- nız", "Fennan devletinse üniversiteler bizûndir" şek- linde slogan atarak dışanda bekleyen ve ıçeri alınmayan diğer öğrencılerle buluştu- lar. Bu sırada okulun kapı- sında beldeyen çevik kuvve- te bağlı polisın engelleme- siyle karşılan öğrenciler, ka- pıyı zorlayarak içeri girdi. Bir süre fakülte dekanı Sü- ha Güney'ın kapısında bek- leyen öğrenciler ıçen gıre- rek Güney'e sorunlannı an- lattı. Harçlannkaldınlması- ni istediklerini belirten öğ- renciler, okul içinde yapmak istedikleri etkinliklerin de engellendiğini söylediler. Öğrenciler aynca Güney'e okuida yaşanan sonınlarla ilgili topladıklan imzalan da ilettiler. Öğrencilerin sorunlannı dinleyen IÜ Edebiyat Fakül- tesi Dekanı Güney, "Edebi- yat Fakültesiöğrencileri üret- ken olmaİL, çtgırtkan degil" dıyerek, kendi fakültelerine yapılan zammın çok büyük olmadığını savundu. "Sene- de 7 miKon lira olan harç üc- retini öğrenciler ailelerine >ük olmadan kendi kazan- dıklan parayla ödeyebilir- ler" diye konuşan Güney, di- ğer sonınlarla da ilgilenece- ğini belirtti. Öğrenciler, daha sonra Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun Cağa- loğlu'ndaki lstanbul Bölge Müdürlüğü binasına geldi- ler. Öğrenciler, "Müşteride- ğiliz öğrenciyiz" sloganlan altında binanın önünde bir basın açıklaması yaptı. Bi- nanın girişindeki tabelaya "Geieceğiııiz itinayla ipotek edilir'* yazısmı yapıştıran öğrencilerden 15 laşi verdik- leri dilekçeyle Yüksek Öğre- nim Kredı ve Yurtlar fCuru- mu'nun ödediği katkı payı kredisini reddettiler. Bu ara- da, Ozgür Ergün adlı öğren- cı, kredı katkı payı kartını yakarak protesto etti. Ayn- ca, dılekçede şu sözlere yer venldi: "Kurumunuz tara- findan bir süredir şahsuna verilen katkı payı kredisini, tefeci ve bezirgân anlayışla yürütülmek istenen milli' egitim poJitikasını meşrulaş- nran bir' rüsvet'edönüştüğü için reddedryorum.'' Çeşitli üniversitelerde gö- revli bir grup araştırma gö- reviisi. üniversite, yüksek li- sans ve doktora öğrenimi için harç alınmasını, Sirke- ci Büyük Postanesi önünde düzenledikleri eylemle pro- testo etti. Araştırma Görev- lileri Derneği ve Eğitim-Sen 6 No'lu Üniversite Şube- si'nin düzenlediği eylemde, basın açıklamasından sonra toplanan bin imzalık dilek- çe TBMM'ye gönderildi. JASMINE CAFE BAR Bağlama üstadlanndan her gün canlı halk müziği her perşembe Latife Geçkin ve grubundan çağdaş halk müziği Yap, Krat KHaa MtHun- Mm AJUTO.SI4.ND. 10 Odauama, R«: Td; 252 72 66 - 252 89 74
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle