Katalog

% ARALIK 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 "Hakları Olan İnsan' fconferansı • A N k A R A (ANKA)- Sosyal Hızmet Uzmanlan Derneği. ınsan tıak \e özgiirlüklerınin Türkıye'deki durumunu •lartışmaya açıyor. C«Hakları Olan Insan" -konulu konferans 13-14 '•»rahk günlerınde ışerçekleştirilecek. Sosyal .Hiznıet Uzmanlan NDerneği. "Hakları Olan ınsai)' konferansının ( amacını. 'İnsan lıak ve _<5.zgürlüklennirı hukuksal, örgütsel \e kurumsal 'olarak dıızeıılenmesi. "fiayata geçirilmesı. "Tİygulanınası. hakların -Korunmasi ve "geli^tirilme.sine ilişkin -Tiirkiye'deki durumun \e hedefİerın belirlenmesi' olarak açıkladı. Refatı gençlik örgütünü uyardı j p A.NKARA (ANKA) - .^Jniversıtelerdeki öğrenci jjnıplan arasındaki ratışmaların son günlerde voğunluk kazanmasi Ç.P'v i kendi gençlik ~j6rgütüne ıli^kin önlem almaya itti. Partı yönetimi üniversitelerde biroyun "fezgâhlandığını belirterek 'f)arti örgütlenne "Milli "Görüşçü gençler. bu oyuna -rflet edılmek isteniyor. Ülkiicü- solcu çatışmasımn dışında -kalsınlar" talnnatı -gönderdi. RP'li gençlerin "hangı neden olursa olsun hiçbir koşulda sokağa çıkmamaları ' istenen talimatta. •"Üniversitelerde ,şon zamanlarda biroyun iezgâhlanmak istenivor. İ3u oy unun bır ııcunda da hükümete yönelık p'rovokasy onlar olabilır. TJniversitelerde şiı ana lcadar olayjann içinde 'olmayan Vlıllı Görüşçü "ğençler bu oyunun içine İJekilmek isteııiyor. RP \e hükümet üzennde •oynanmak isteyen -öyunlara alet olunmamalı. -çatışmalann dışında ialınmah" denildi. TBMM'de bu hafta ,• ANKARA /Cumhurnet Bürosu)- 1997 mali yılı bütçe yasa tasarıları ile 1994 ve 1995 yılları ke.sın hesap yasa tasarılarının TBMM Genel Kurulu'nda görii>ülme>>inc başjanıyor Pİan \e Bütçe Komisyonu'nda geçen îıafta kabui edilen tasanlar yanndan ıtibaren genel kurıılda görüşülmeye başlanacak. :Her sabah saat 10.00"da toplanaeak olan genel kurul. günlük program «amanılanana kadar çalışacak. Aralıksız olarak 48 aralık çarşamba gününe kadar sürecek olan bütçe maratonu, 14turda tamamlanacak. BOTAŞ'ta atamalar• ANKARA (AA) - Boru ftatlan ıle Petrol Taşıma AŞ(BOTAŞ) Genel Müdür yardımcılıklanna Manifi Mahçiçek ve Metin Korçak atandılar. Resmi Gazete'nin dünkü •sayısında yayımlanan atama kararlarına göre, BOTAŞ Yönetim Kurulu ^yelıklenne de Hanifi .Mahçiçek \e Mustafa Vuruşkaner getirildiler. Daha öııce. genel müdür ycardınıcı!ığı \e yönetim kurulu üyeliğini yürüten l^aya Özei ile diğer genel rrıüdür yardımcısı flhan Ckinci ise başka bir gVJreve atanmak üzere görev lerinden alındılar. Prof. Süha Toner öldü • İSTANBUL(AA)- Yıldız Teknık Üniversitesi kurucularından ve eskı rĞktörlerinden Prof. Dr. jjjiha Toner. dün jgtanbul'da öldü. 7i ijaşında ölen Süha Toner. pldız Teknik Universitesi'nde 20 vıl flekanltk. 16 yıl da jgktörlük yaptı. Toner için. kurucusu olduğu Yıldız Jeknik Cniversitesi'nde. bpgün saat 10.00'da bir tören düzenlenecek. Joner'ın cenazesi. i^adıköy Moda Camii'nde kılınacak cenaze namazınm ardından Karacaahmet rVlezarlığı'nda toprağa verilecek. Çiller'i TEDAŞ ve TOFAŞ'ta aklayan RP'liler Mercümek raporu için karşılık bekliyor Diyet sırası DYP'de • • W • • ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - REFAHYOL koalısyonunda iktıdar diyetıni ödeme sırası DYP'ye geldi. Hükümette soruşturma komisyonlanna ilişkın örtülü uzlaşma nedeniyle RP'nin "gizli kasası" olarak anılan Sülevman Mercümek'in parti ile ilışkilerini içeren ön raporun, "rapor" olarak çıkmasının olanaksız olduğuna dikkat çekildi. Konıisvonun RP'li uvelerinden Istanbul ANAREFAH Refah'ta azmlık tarüşması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP lıderi \lesut Yılmaz'ın. DYP üzennde odaklanan "devlet- mafya-asiret" üçgenındeki karanlık ılışkileri açığa çıkannak kos,ulu\la gündeınegetirdığı "azınlıkhükümc- ö" önerısi. koalisşonun büvük orta- ğı RP'detartışılıyor. RP. -siyasineza- kete u\ma>acağı" gerekçesıvle ANAP'a reiiııı yanıt vemıekten ka- çınırken divalog kapısını açık bırak- tı. RP. gelişmelen bekleven ortağına da. Istanbul Emni;.et Müdürü Kemal YazKtoğfu'nun bır an önce göan ıne iadesını koşul olarak öne sürdü. DN'P Genel Ba^kanı Tansu Çiller ıse ANAP-RP flörtünü "yapa\ kriz \e senano* olarak değerlendırdı. Ancak RP grubunda, özellıkle Çıller hakkındakı soruştunnalann kapatılmasından ve devlet-mafya ilıskılennın hükümete kadıruzandı- ğı sa\ larından rahatMzolan mılletve- kıllerının. azınlık seçeneğıne olum- lu baktıkları belirtıldı ANAPh \aşarOku>an. RPıle koalısvon kurına hazırlıklan olma- dığını. ancak RP'nin temız sıyaset için jtacağı her adımı destekleve- ceklcnnısövledi. • Komisyonda RP'li üye Mehmet Ali Şahin, ""Raporun yeniden yazılması lazım, çok ön>argıh. RP'vi mahkûm etmeyi amaçlıyor" görüşünü dile getirdiği. Komisyon Başkanı Kul'un ise yeniden yazmaya itiraz ettiği raporun birparagrafının bir saat tartışıldığı öğreniidi. Mılletvekilı Mehmet Ali Şahin. "Bu. geçmesi kolay değil. biz muhalefet şcrhi RP'>i mahkûm etme raporu, ömargıir koyarız büvük olasılık" dedi. derken DSP'lı üye Gaziantep Milletvekıli REFAHYOL hükümeti kurulmadan önce. Ali llıksov. "Raporun komisvondan DYP'lilcrin verdiği önerge üzerine w Miııareyi çalaıı kılıfı hazırlamış' Mercümek komis>onu toplantılan sırasında Çiller'in TOFAŞ ve TEDAŞ'ta aklanması amacııla sa\lann- dan geri adım atan DYP'lilerin RPile birlikte hareketetmeleri durumunda. Komisyon Başkanı CHP'li kul ile diğer muhalif iişeler a/ınlıkta kalarak karşı oy ya/ısı y a/ınak /orunda kalacak. Kornisyonun DSP'li üye- lerinden Ali llıksoy. ~<)la\ın siyasi yriııü de var. Soııuç alınacak noktaya »efirme\e çalışıyoruA Tabii iktidar karşı çıkarsa bu rapor komisvondan geçmez. Biz muhalefet şerhi kovan/" dedi. llıksoy, "Minareyi çalan kı- lıfı uydurmuş. bi/ o kılıfı vırtmaya çalısıvonı/" dedi. oluşturulan. CHP Erzincan Milletvekıli Mustafa Kul ba^kanlığındaki Mercümek komisyonu çalışmalannı tamamladı. Görev süresi bugün sona erecek komisyonda. Kul'un kaleme aldığı ön rapor ele alınacak. Hazırlanan ön rapor. alt komisyonda sert tartı^malara yol açtı. Edınilen bilgiye göre RP'li üye Mehmet Ali Şahin. "Raporun \eniden ya/ılması lazım. çok ömargılı, RP'y i mahkûm etmevi amaçlıyor" görüşünü dıle getırdı. Komisyon Başkanı Kul'un yeniden yazmaya itiraz jttıği ve raporun bir .laragrat'ının bir saat tartışildığı öğreniidi. kul'un bunun üzerine. ~Buişinaltından çıkamayiA İncele>in. ne değişiklik istiyorsanız getirin" dedığı aktarıldı. Komisyonda iktidar milletvekillerinin sayısı 8. muhalefet üyelerin sayısı da 7 olduğundan. hazırlanan ön raporun bu biçimiyle çıkması olanaklı görünmüyor. Komisyon toplantılan sırasında sav larından sıeri adım atan DYP'lilerın RPile birlikte hareket etmeM durumunda. Kul ıle diğer muhalif üyeler azınlıkta kalarak karşı oy y azısı yazmak zorunda kalacak. Komisyonun DSP'li üyelerinden Ali llıksoy. Cumhuriyet'ın sorulannı yanıtlarken. "Olayın siyasi yönüdf var. Sonuç alınacak noktava getirmeye çalışıyoru/. Tahii iktidar karşı çıkarsa bu rapor komisvondan gcçmez. Biz muhalefet şerhi kovarı/" dedi. llıksoy. "Vlinareyi çalan kılıfı uydurmuş. biz o kılıfı vırtmaya çalışıyoruz" dıye konu^tu. DGM, "Mısır'daki El-Ezher Üniversitesi 'nde şeriatçı öğrenci yetiştirmeye öncülük yaptığını " saptadı Şevket Kazan'ın şeriat bağlantılan VU5LFÖZK.A.N ANKAR.A-Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesınin (DGM). RP'nin "şeriatçı faaliyetleri"ni içeren soruşturma kapsamında. Adalet Bakanı Şevket Kazan hakkında da suç duyurusunda bulunmasının giindeme geldiği öğreniidi. Kazan'ın. RP'nin Mısır'ın başkentı Kahlre'deki El-Ezher Üniversitesi'ne Türkiye'deki imanvhatip lısesi mezunlarını kavdettirerek bu öğrencilere. "Türkiye'deki laik düzenin v ıkılnıası amacına yönelik" şeriatçı eğitim verilmesinde öncü rol oynadığı gerekçesiyle yargılanmasının ıstenebileceği kaydedildi. RP'nin. Türkiye'de liseyi dahi bitirmemış çok sayıda kişiye sahte diploma alması olayına kanşan \e Mısır polisince sınırdışı edilen Harun Yeşilyurt'un Türkiye'de tutuklanarak cezaev ine konulduğu öğreniidi. Ankara DGM Savcısı .Nuh Mete Yüksel'in. Cumhurivet'in kamuoyuna duy urduğu "Mısır'da şeriatçı militan vetiştiriliyor" \e "Şeriatçıya sahte diploma" haberleri üzerine başlattığı soruşrurmanın ardından. RP'nin kapatılması ıstemiy le Yargıtay Cumhurivet Saveılığı'na baş\ umıasının yankılan sürerken olavın bovutlan • Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel'in, Cumhuriyet'in haberleri üzerine başlattığı soruşturmanın ardından. RP'nin kapatılması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Saveılığı'na baş\ urmasının yankılan sürerken olayın boyutları da genişliyor. DGM kaynaklan, imam-hatip mezunlarının Türkiye'den Mısır'a götürüldüklerini ve buradaki AMGT evlerinde "şeriat savaşçısı" olarak yetiştirildiğini belirttiler. da genişliyor. DGM kaynakları. gazetemizde yayımlanan "El- Ezher Dos>ası"nda. RP'nin Mısır'daki şeriatçı taaliyetleri konusunda itiraflarda bulunan. Ender Işıktakma adlı öğrencinin ifadesine dayanarak Adalet Bakanı Şevket Kazan hakkında da suç duy urusunda bulunulmasının gündenıde olduğunu bildirdiler. Ender lşık"ın. söz konusu işlenıe dayanak olan if'adesi şöy le' "İmam-hatip lisesini bitirdiğim yıl üniversite sma\larını kazanamadım. O günlerde. yaşadığım (....) ilçesine gelen RP'li Şevket Kazan, "Seni Mısıra gönderelım' dedi. Kazan. RP(.~.) il örgütünden bir referans kâğıdı alıp RP Genel Vlerkezi Eğitim Sorumlusu Muhıttın \ıldırım'a başvurmamı istedi. Daha sonra RP Genel Merkezi aracılığıyla Kahire'ye gönderildim \e \\ rupa Milli Göriiş Teşkilatı'nın (AMGT) etlerinde kaldını. Tüm masrafımı onlar karşıladı." DGM kaynakları. ımanı-hatıp mezunlarının Mısır"a götürülmelerine ve buradaki AMGT ev lerınde "şeriat savaşçısı" olarak yetis,tirilmelerine öncülük eden. El-Ezher dosyasında RP'nin eöitinı sorumluları olarak adlan YAŞ'ın gündemigericisubaylar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahh Kuvvetleri'nin (TSK) en üst karar oreanı olan Yüksek Askeri Şûra'nın (YAŞ), 1996 yılı 2. olağan toplantısı bugün başlayacak. Başbakan Necmettin Erbakan'ın başkanhk edeceği toplantıda, orduda "şeriatçı, y ılocı. bölücü" faaliyetlere kanşan personelın durumu ele alınacak. 70 dolayında şeriatçı subay ve astsubayın ordudan atılmasının beklendiği toplantıda, şeriatçılann TSK'ye sızma aracı olarak kullandıklan uzman erbaşlığın durumunun ele alınacağı öğreniidi. YAŞ'ta, TSK personelinin maaşlannda artış yapılması konusunun da Başbakan Erbakan'a iletilmesi bekleniyor. Genelkurmay Karargâhı'nda Başbakan Erbakan başkanlığında bugün başlayacak olan aralık ayı YAŞ toplantısma. Milli Savunma Bakanı Turhan Tavan. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayt ve komuta kadamesindeki diğer komutanlar katılacak. Alınan bilgiye göre YAŞ'ta. "İrtkaı, yıkıa ve bölücü faaliyetlere kahlan personel"le ilgili dosyalar ele alınacak. Toplantıda, şeriatçılann orduya sızma aracı olarak kullandıklan belirtilen uzman erbaşiık konusu da gündeme gelecek. 70 dolayında. şeriatçı subay ve astsubayın dosyasının ele alınacağı öğrenilen YAŞ'ta, bu personelın TSK ile iiişkilerinin kesilmesi bekleniyor. YAŞ'ta. TSK personelinin maaşlannda artış yapılması konusunun da Erbakan'ın dikkatine sunulacağı kaydedildi. YAŞ'ın ağustos ayında gerçekleştirilen 1996 yılı ilk olağan toplamtsmda, aralarında 13 şeriatçı subay ve astsubayın da bulunduğu 29 kişinin ordu ile ilişiği kesilmişti. geçen \e Mısır'a öğrenci götürülmesınden sorumlu oldukları RP milletvekillerince de doğrulanan Muhhtin Yıldınm ile Ömer Faruk Yasir (Korkmaz) hakkında da dava açılmasının söz konusu olduğunu bildirdiler. Yeşilyurt yakalandı RP'nin. Türkiye'de liseyi bıtirmemiş çok say ıda kişiye El- Ezher'den sahte belgelerle diploma alarak. Türkiye'de çeşitli dev let kurumlarına yerleştırilmesını sağlamasıyla ılgilı olarak da soruşturma yürüten DGM. Cumhuriyet'in belgeleriy le yayımladığı haberlerde adı geçen kişilerj yakın takıbe aldı, Kahire Mali Şube Masası ekıplerınce 1994 yılı Kasıın ayında ortaya çıkanlan "sahte diploma şebekesi" üyesı ve El-Ezher Üniversitesi Dın Usulleri Fakültesı 3. sınıf öğrencisi Harun Yeşilyurt'un. Mısır polisince sınır dışı edilmesinin ardından Türk polısi tarafından yakalandığı öğrenildı. Yeşilyurt'un haîen cezaev inde bulunduğu bıldirildı. Şebekenın diğer elemanları olan El-Ezher öğrencileri İbrahim Güneş ile Salih Çelik'ın ıse arandıkları kaydedildi Mısır"da sahte diploma işini organıze eden Çanakkale Bıga doğumlu Adnan Gül'ün de yakalanması için gerekli çahşmalann yapıldığı öğreniidi. IRMIKI AYDIN ENGİÎV e - mail: engin uı planet.com.tr Nüf'us cüzdanımı /fıkaybettim. Hükümsüzdür. ALİ Ç1RPI Son 30 gün içinde yayımlan- mış Tırmık'\an taradım. Sizin adı- nıza üzüldüm, kendi adıma ke- derlendim. Yirmi dört Tırmık'lan tam on dokuzu Susurluk'u konu edinmiş. Ya devlet kavramı irde- lenmeye çabalanmış. ya çete mete, mafya mufya. Çiller mil- ler, Ağar mağar üstüne yazılmış. Merak ettim bizim Cumhun- yef'in öteki yazarlarını; yetmedı Radikal'ı, Yeni Yüzyıh. Hüıriyet, Milliyet, Sabah'ı taradım. Türk basınının hemen bütün yazarla- rı, bir aydır okuyucunun masa- sına sadece ve sadece tas tas Susurluk ayranı koymuş. Tele- vizyon kanallarının farklı olmadı- ğına siz kendiniz tanıksınız... Ofacak iş mi bu? Türkiye'nin gazetecileri de. okuyucuları da bu kadarını hak etmediler. Susurluk bütün ağır- lığı ile üstümüze çöktü. Üstelik bilici olmaya gerek yok. daha sürecek. Bir avuç (evet bir avuç) alçağın iğrenç eylemlerinin ve amaçlarının acısını biz çekiyo- ruz. Pisliklerinin kokusu bizim burnumuzun direğini kırıyor. Uskumru Dolması ve Ayran "Devlet adına attıkları kurşun" bizi vuruyor. Ortaya dökülen kir- li çamaşırlar. bizim onurumuzu zedeliyor. Elebaşılann hâlâ bu ül- kede politika sahnesinde boy gösterebildiklerini, devletteki ki- lıt görevlerinı yürüttüklerini bil- mek bizi öfkelendiriyor. Buna ve bu heriflere (ve karılara) karşı, sonuç alıcı bir önlem alamayışı- mız öfkemizi katlanılmaz kılıyor. • • • Biraz dertleşelim mi? Ben uskumru dolmasının ba- yat uskumruyla yapılacağını bir gazetenin köşe yazısından, Bur- han Felek'ten öğrendim. Koca bir fıkra buna ayrılmıştı. Meslek ustamız dilin tadını çıkararak, sözcüklerle hüner dolu bir gös- teri sergileyerek uskumru dol- masını anlatmıştı. Bir başka meslek ustası. Re- fii Cevat Ulunay'ın Haydarpaşa Iskelesi'nin önünden eşeğine bi- nip Pendik'teki evine tıkır mıkır gidişini. yol boyu görüp gözle- diklerini ballandıra ballandıra tam üç gün Milliyef'teki köşesin- de tefrika ettiğini anımsıyorum. Cumhuriyet'in, efsanegibian- latılan genel yayın müdürlerin- den Cevat Fehmi Başkutun kı- sa. kesik, yalın cümlelerle örül- müş yazılarının, gazete makale- si olmaktan çıkıp ortaokul ve ii- selerde öğrencilerin Türkçe derslerinde başvuru kaynağına dönüşmüşlüğünü anımsıyorum "Böylesi sade suya tirit fıkraları ya da sıyasal derinlikten yoksun makaleleri kim, niye okusun ki? Üstelik ne işeyarar" mı dediniz? Tamam peki? Daha yakına gelin. İlhan Sel- çuk'un gazete yazısını edebi de- neme lezzetine ulaştırmış. Çetin Altan'ın dil hüneri, zekâ kıvılcım- larıyla donanmış yazılarını anım- sayın. ince bir beğeni ile örül- müş o yazılann düşünsel derin- liklerini anımsayın. Bir dönem (bu gazetenin okuyucularının pek çoğunun da yer aldığı) oku- yucu kitlelerini nasıl tutuşturduk- larını. toplumsal-siyasal bilincin gelişmesinde ve yaygınlaşma- sındaki işlevlerini anımsayın. ••• Bir de bugüne bakın. Hangi- nizson aylarda. belli başlı gaze- telerdeki belli başlı yazarlardan dış politika üstüne, örneğin Av- rupa Birleşik Devletleri'ne giden yoldaki tıkanıklıklar üstüne. Clinton'ın ikinci dönemindeye- rel çatışmalara karşı ABD politi- kasında öngördüğü değişiklikler üstüne bir yazı okudunuz? Internet'in kültürel etkileri, Mars'a yol alan "izci" füzesinın görevleri, Türkiye'deki kitap baskılarının artık 1000'e inişi, Karabük Demir Çelik Fabrika- sı'nı özelleştirme furyasından, satın alarak kurtaran işçilerin bir yıl içinde Türkiye için yaşamsal önem taşıyan bir kolektif mülki- yet örneği yaratışları, somut so- nuçlar vermeye başlayan bu de- nemenin özelleştirme politikala- rını tepeden tırnağa değıştirme- ye yol açacak bir önem ve içe- riktaşıyışı... Dahasayayımmı?.. Kim. ne zaman değinebildi bu konulara? Olacak iş mi bu? Bugünkü Tırmık, Susuriuk'un, ülkenin siyasal. ekonomik, kül- türel yaşamında kılcal damarla- ra kadar varan etkisine bir de böyle bakmayı denedi. Besbelli, Susuriuk'un üstesin- den gelemezsek. Susurluk'ta ucunu tuttuğumuz kanlı irin yu- mağını çözemezsek yukarıdaki özlemlerimiz de düş olarak ka- lacak. Bıktırıp usandırmayı göze alarak ufaktan ufaktan duyulma- ya (telefon, faks, mektup) başla- yan , "Yahu bu Susurluk yetti ar- tık be!" yakınmalarını umursa- maksızın sofraya ha bire Susur- luk ayranı sürmemizin bir gerek- çesi de bu işte. Susuriuk'un üstesinden gele- mezsek, bu ülkede ne gazeteci- nin daldan dala uçup uçarı şa- kalarla bezenmiş yazılar döktür- meye ne de okuyucunun böyle yazılar okumaya hakkı var! POLİTİKA GUNLUGÜ HİKMET ÇETİNKAYA 'Besle Kargayı../ Şeriatçı basın ve Kanal 7 haberi şöyle verdi: "Müslüman gençler gözaltında!.." Kimdi bu Müslüman gençler? Bu gençler yatılı Kuran kurslarına giden gençler miydi? Yoksa bu gençler namaz kıldıklan için mi yaka/anıp gözal- tına alınmışlardı? Hayır! Yakalanan sanıkların Müslümanlıkla yakından uzaktan ilişkileri yoktu. Çünkü onlar 'şeriat devle- ti' kurmak için yasadışı örgüt oluşturmaya çalışan kişilerden oluşuyordu... Şeriatçı basın ve Kanal 7, niçin olayı saptırıyor- du? Bu ilk çarpıttıkları olay değildi... Şeriatçı basın, dün olduğu gibi bugün de şeri- atçı terör örgütlerine arka çıkıyor, onların sırtlarını sıvazlıyor, kimi 'din taciri' yazarlar "İBDA-C benım gençlığimi anımsatıyor" diye köşe yazıları döktür- meyi ilke haline getiriyor... Haberi Kanal 7'de izleyince çok şaşırdım. Kanal 7, RP'ye destek veren bir özel kanal olmasına kar- şın 'yansız yayıncılığı' ilke edinen bir öze\ televiz- yon kuruluşuydu. Ancak, son dönemde 'şeriatçı te- rör örgütlen 'ne nedense sıcak bakıyordu. • • • Şimdi, olay neydi ve neler olmuştu ona bakalım. isterseniz işin aslını Sabah gazetesinden birlikte okuyalım: "Türkiye'yi Dar'ul Harp (Islami esaslara dayalı olmayan devlet şekli) olarak gören ve yerine şeri- at devleti kurmak amacıyla grup oluşturmaya ça- lışan, kendilerini 'Islami Hareket Süreci' olarak ta- nımlayan 15 kişi yakalandı. Yakalananlann Üsküdar Imam-Hatip Lısesi önünde geçen ay gösterı yapıp slogan atarak şe- riat bayrağı açan kişiler olduğu belihendi. Yaka- lananlann kimlikleri şöyle: 'Huzayfe' kod adlı Serkan Doğu sahte kımlikli Mehmet Akça, 'Ubeydullah' kod adlı Abdulmut- talip sahte kimlikli Erdem Şahin, 'Ammar' kod ad- lı Timur Albar, Ebuzer' kod adlı Aydın Küçük, 'Enes' kod adlı Turan Özcan, 'Mehmet Ali' kod ad- lı Cem Karabacak ile Ahmet Topaloğlu, Akın Karabacak, İbrahim Çolak, Mehmet Laçin, Abuzer Leblebici, Hasan Ecevit, Mehmet Kurt, Mahmut Şen ve Tahsin Akıllı. Sanıklar, Türkiye 'de Islam devleti kurmak amacıyla 'Öze Dönüş' dergi- sietrafında toplandıklannı, Üsküdar ve Beyazıt'ta- ki göstenlere katıldıklannı itiraf ettiler. Mehmet Akça, Timur Albar, Turan Özcan, Aydın Küçük ve Abuzer Leblebici'nin Iran, Pakistan ve Suriye'de eğitim gördükleri belirlendi." • • • Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller "Devlet adı- na kurşun atan şereflidir" diyor; şeriatçı basın ve televizyonlar "Müslüman gençler gözaltında" diye- rek terör örgütü kurma hazırlığı içindekilere destek çıkıyor... Hem Çiller hem de şeriatçılar TCY'nin 312. mad- desine göre suç işliyor. Bunun cezası iki yıla dek hapistir... Şimdi soruyoruz; nerede laik, demokratik cum- huriyetin savctlan? Yazarları, çizerleri, aydınları yargı önünde sürün- düren. yazılann içinden 'cımbızla seçtikleri'cüm- leleri 'suç öğesi' olarak gösteren cumhuriyet sav- cıları nerede? Şeriatçılara ve faşisttere hoşgörü gösterenle- rin "Türkiye bir hukuk devletidir" demeye haklan yoktur... Ellerinde silah, satırla üniversiteye giren, orada- ki yurtsever. demokrat öğrencilere saldıranlar 'polisin himayesi'nöe kaçabiliyorlarsa elbette şe- riatçılar 'yasadışı şeriatçı terör örgütü 'nün militan- larını 'Müslüman gençler' diye savunacaklardır... Eli silahlı her terör örgütünü 'Müslüman genç- lik', 'ülkücügençlik', 'devrimcigençlik' diyesavun- maya kalkarsak bu ülkenin 'baş belası' olan te- rörle nasıl mücadele edeceğız? Birileri şenatçıları ve faşistleri korurken ötekıler de eli silahlı diğerlerini 'devrimci gençler' diye ko- rursa DGM savcılan onlara da aynı hoşgörüyü gös- terecek mi? • • • Şeriatçı basın ve televizyonların 'Müslüman gençlik' dedikleri 'Islami Hareket Süreci' adlı ya- sadışı örgüt, kuruluş hazırlıklan sırasında yaka- landı... Amaçları şu: 'Türkiye'de Islam devleti' kurmak... Orak, pala, zincirli sopalar, cep telefonları, ban- ka cüzdanları, sahte kimlikler ve Humeyni'nin pos- terleri... Muhteremler henüz 'hazırlık aşaması'nda, ama tıpkı Hizbullah gibi palaları önceden ayarlamışlar. Sanırız kafa. kol, kulak kesecekler... 'Öze Dönüş' dergisi çevresinde toplanan sanık- lardan beşı Iran, Pakistan ve Suriye'de eğitim görmüş... İşte olay apaçık ortada... Ama şeriatçı basın ve televizyonlar olayı çar- pıtıyor... Sonunda ne olur? Bu olayı çarpıtanlar kendi kazdıkları kuyuya dü- şerler... Bir atasözü vardır unutmayın: "Besle kargayı oysun gözünü!" Şeriatçı terör örgütlerini koruyup kollayanların dikkatine sunulur... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (n Planet.com. TR ANAP'h Okuyan'daıı Çiller'e imalı kutlanıa A\K.\R.A (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Sekreteri Vaşar Okuyan. DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tan- su Çiller'in İstanbul Emni- yet Müdürü Kemal ^•azıcı- üğhTnun açığa almmasının aile operasyonu olduğunu itiraf ettiğini savunarak imalı bir biçimde. "Bizde aynen böylo düşünüyor- duk. kendisini medeni ce- saret göstererek yaptığı bu itirafdan dolayı kutluyo- rum"'dedi. Okuyan, Cumhuriyefe yaptığı açıklamada. Çil- ler'in. gazetecilerin "Y'aa- cıoğlu'nun açığa alınması. hükümet krizine yol açar raı" sorusuna verdiği "Ba- na yapay gündem maddesi sormayın. hükümet mese- lelerinisonın'" yanıtını de- Serlendirdi. Okuyan, şöy le dedi: "Çiller,haldıdır.Yazı- cıoğfu'nun açığa alınması. hükümet tasarrufu dcğil- dir. Çillerailesinin tasarru- fudur. Aslında gazeteciler bu anlamda soruyu yanlış sormustur. Çiller bunu ik- rar etmiştir. Kendisini bu medeni cesaretinden dolay ı kutluyoruz. Biz de aynen böyle düşünüvorduk. böy- le söylüyorduk. Çiller dcbu işi aile olarak haüettikleri- ni beyan etmiştir."