Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 ARALIK 1996 PAZARTESİ
Güngöc
1
Tehdit
ediliyorum
• HaJ>er\!erkezi-£i.
Cumhurbî^kanı Türgnut
Özal'ın kııı Ze\iep Özal'm
eskı eşı AJıun Giing<?r.
""Özal aıloi'vleilgilii
açıklanaları nedenıyle
ölümle :ehdr edildiğîni
sövledi Srow TV'nin ana
lıaber bjltenınde gazetecı
Reha Muhtar'ın »orulannı
yanıtlavan G Jngor. ZJCN nep
Özal'ı aranar iirkücü maf\a
lideri A aatıin Çakıcı "> la
tanı^tırdığ:nıka\detti .
Güngör. Zevnep Özal ııı
1990\ılında ls\i.;re"cle bir
bankada hesap açtırdiüinı
belırtırkjnÖzallarla ıılgili
açıklaıruları nedenıy lue
ölüınle tehJıt edıldığimi
sövledi.
Esengün'ün
tiipban ısran
• ANKARA (Cunıhaıriyet
Biirosu)- İnsan hjkLırından
sorumlu Dc\ lct Bakamı
RPIı Lütfi E.-eıiLHİn. Kamu
Per.sonelı kıvafet
Yönetmelıği"nın en kı^a
sürede değı^tırılerek tûrban
vasaöının kaldırılacjğnnı
söyledı. Uıllı Gençlık Vakfı
Hanım Lselcr Baskanlığı
tarafmdan dün dûzenlenen
'İn.san Haklan' konuluı
panelde konıışan Esengün.
Bakanlar Kurıılu karanyla
yapılmaM öngörülen
deği^ıkliğın ardından
hastanelerde çalı^ın
bavanların tûrban la
amelıvatlara
girebıleceklerını M>vle«ii.
Gösteriye polis
engeli
• İstanbul Haber Ser> isi -
Susurluk kazaMiıda ortava
çıkan po)ı>-sivasetç)-n"iar\a
ilişkisinı prote>to etnıei içın
İstiklal Caddesiııde \Adalet
istiyoruz. Bunun ıçin S*MI de
siyah kurdeie tak" inızJİı
masa açaıı Grup ^oruın ve
Özgürlük Türküsü
elemanları. polı> tarafından
gözaltına alıııdı. \akla^ık 3
saat gözaliında kaldıktan
sonra serbest bırakılan grup
eleınanlan. vaptıkları
açıklamada. SusurlıA
kazasında suçları ortnya
çıkan kişılerın mutlaka
cezalandmlmaM gercktîğinı
belırttiler
Rumeli Türkleri
Kültür Vakfı
• İstanbul Haber Serv isi -
Sağlık Bakanı Yildırım
Aktuna, dev let ka\ramının
zedelenmesine kimsenin
göz \ unıanıayacağını
belirterek "Devletı
zedelediğıniz zaman lıalkın
size. sivasetçıye.
demokrasıve giı\eııi
kalınaz" dedı. Bakan
Aktuna. Rumeli Türkleri
Kültür \e Davanışma Vakfı
1. Olağan Genel k.urulu"na
katılarak bır kcmu^ma > aptı.
Aktuna. beledıye ba^kanlığı
yaptığı vıllarda. Balkan ve
Rumeli derneklerını
birleştirmek ıçın çok
uğrastığını. aııcak buııu
başaramadığını belirterek
vakfın bu bırleşmenın ilk
adımı olaca&ına inandısîını
söyledı.
TGIık-kıyafete
göre ayrım'
• ANKARA (AA) - Bü> iik
Birlık Partisı Genel
Yönetim Kurulu üvesı v e
Çorum Milletvekıli Hasan
Çağlavan. 2000"li \ılların
eşığin'de. ınsanların hâlâ
kıhk-kıvafetlerıne bakılarak
tasnifedilmesi \e inançları
gereği örtünenlerin ikinci
sınıt insan muamelesi
görmelerınin. ınsanlık ayıbı
olduğunu bıldırdi Çağlavan.
Ankara'da düzenledığı basın
toplantısında. günümüz
Türkivesı'nde inanç
hürrivetinin anayasal
teminat altına alındığını.
aııcak bu durumun
uvgulamalara vansımadığını
belirttı.
HABERLER
İnsan Haklan Bildirgesi'nin 48. yılı
İşkenceye 750 bin lira cezaNECATİ AYGIN
İZMİR- Işkence vapaıı polislere
\erilen ceza az bulununca şıkâvetçi
a\ ukatı Yargıta\ "a başv urdu. 12
vaşındaki H.İ.Ö.'ya işkence vapan
polislerin ışkeııce'deıı değıl kötü
muameleden cezalandırıldığını
belirten a\ ukat Arif Ali Cangı ile Banu
Dalgıç Cangı. "Polislere 750 bin lira
gibi komik bir para cezası \erildi. Bu
cezanın tecil de edilmiş olnıası bu tür
suçların işlenmesini teş\ ik eder"
dedıler. A\ukatlar. Anf'Alı Cangı \e
Banu Dalgıç Cangı. mü\ekkılleri 12
yas.ındaki H.l.O.'nun hırsızlık
suçlamasıvla Çıııarlı Polis
Karakokfnda gözaltına alındığını \c
kendisiııe burada Kom^er YardımciM
İrfan Demirel ile polis memuru
Mustafa Yılmaz tarafmdan ışkence
vapıldığının adlı tıp raporu ıle de
kanıtlandığıııı bclirttıler.
Izmır 2. Ağır Ceza Mahkemesf nde
karara bağlanan davada savcı.
sanıkların " işkence \apmaktan
mahkûmhetlerine" karar verılmesinı
ıstedı. Aııcak mahkeme heveti oy
çoklıığu ile saııık polisleri TCk'nııı
245 maddesine göre. "efrada kötü
muanıele-den 7
50 bin lira para
cezasma çarptırdı. Daha sonra bu
cezanın crtelenmesine karar \erdi.
Mahkeme Ba^kanı Metin Çoban ıse
sanıkların H.İ.O.'va ı.>kencc
>aptıklannı \e TCK'nin 243.
maddesine göre. işkence şapmaktan
cezalandırılnıaları «zerektiöinı
>a\unarak karara muhalefet şerhı
ko\du.
Mahkenıenın sanık polisler hakkında
\erdiğı cezajı az bulan H.I.O.'nun
avukatları Arif Ali Cangı ile Banu
Dalgıç Cangı. kararı Yargıta\"a
ba>\ ıırarak temviz ettıklenni
açıkladıiar.
N1ü\ekkilleriııin aradan I >ıla\akın
bır ;.üre geçmesine kar>ın karakolda
gördüğü i^kencenın >okunu üzerinden
atamadığını belirten auıkatlar
şaptıkları açıklamada görüşlerını şö\le
dıle getırdiler:
"Cumhuri>et sa\cısının. mahkeme
başkanının \e bizim görüşümüz,
işlenen suçun, TCK'nin 243.
maddesinde sö/ii edilen cürünıü
sövletmek için işkence >apmak suçunu
oluşturmaktadır. Bu nedenle mahkeme
kararının sanıkJar alevhine bozulması
için temviz edhoruz. Sanıklara böyle
bir suçun karşıiığında 750 bin lira gibi
komik bir para cezası \erilmesi \e
bunun da tecil edilmiş olnıası. bu tür
suçiarın işlenmesini teşvik edeceği gibi
kamu vicdamnı da son derece rahatsız
etmiştir. H.İ.O. ola> tarihinde henüz 12
>aşındadır. Bu >aştaki bir çocuğun
götürüldüğü polis karakolunda kötü
muamele>e maruz kalması ruhunda
kapanma>acak >aralara >ol açacak.
belki de tüm hasatını etkile>ecektir.
Nitekim mağdur, artık bir polis
gördüğünde korkmakta \e geceleri
bağırarak u\anmaktadır. Mağdurun
\asadiklarim küçümsemek olası
değildir."
Türidye'de iMafler sürüyor• İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilişinin •İnsan haklarından sorumlu eski Devlet Bakanı Algan
48. yıldönümünde Türkiye. gözaltı. faili meçhul ve Hacaloğlu. de\ letin insan hakları ihlalleri karşısında
işkenceye karşı savaşım veriyor. suskun olduğunu vurguladı.
HLLVA TOPCL /
BAR1Ş rX)STER
İnsan Hakları E\rensel
Bildırgesı'nin kabul edili-
şinin 48 Nildönümünde
Türkise. hııkuk ihlalleri.
faıli meçhul cınaşetler. iş-
kence \e gözaltılara kar^ı
mücadcle \erı>or İnsan
haklarından sorumlu eskı
De\let Bakanı Algan Ha-
caloğlu. insan hakları ıh-
lallerinın sürnıesındeıı
hcrkesın sorumlu olduğu-
nu \urgula\arak basın.
parlanıento \edu\arlı tüm
kesimlerın toplumda hıı-
kukun \erle>mesı içın mü-
cadele etmesı gerektığıne
dikkati çekti.
Bırle^mış Mılletler İn-
san Haklan Komis\oııu ta-
rafından hazırlanan 'İnsan
Hakları Evrensel Bilgirge-
si'niıı kabul edilişinin 48
\ıldörıümü şarııı kutlanı-
yor.
Tarih süresınce insan
hakları konusıında \erilen
mücadelede somut gelı^-
meler 19. vüzvılın ortala-
• nnda ya>anma\ a başlandı.
2. Dünva Savaşı'ndan >on-
ra uluslararası düze> de an-
la^malar düzenlendi \e
BM'nın öncülüğiinde bu
haklann uvgıılanması için
ülke'ere çağrıda bultınul-
dıı. Türkişe'de Demokrat
Parti dönemınde özellıkle
öürencı evlemlennin etkı-
si\le2
7
Ma\isl960İhtila-
lı gerçekleşti. Anaşasada-
kı demokratik haklar 12
Mart I9
7
İ darbesi\ le geri
alıııdı. Bınlerce insan gö-
zaltına alıııdı. vargılandı.
12 Marftan tam dokuz yıl sonra 12 Evlül
1980*de birdarbe daha \ ajandı Bu dönem-
de 650 bin kıs;i gözaltına alındı. bunlann
210 bıni hakkında da\a açıldı. 6 bin 353'ü
hakkında idam cezası istendi. 50"si ıdanı
edildi. 3
7
0 bin kişive pasaport \erilmedi.
14 bin kişinin sıvası haklan elinden alındı.
Sorgu sırasıııda ölen 300 ki$ınin ölümü
"kuşkulu" bulundu 52 bin kı^ı çeşitli lıa-
pis cezalarına çarptırıldı.
Türkiye hep gündemde
Türkişe'dekı msan haklan ıhlallenne\o-
ııelik bu türola\lar. uluslararası platform-
da da tartı^ıldı \e hazırlanan raporlarda
Türkişe'de is.kencenin sürdiiöü \urmılandı.
Örneğin. I98
7
>ılında ABDHelsinkıGöz-
lem Komıtesi'ninTürkişeileilgilıraporun-
da \eralan "Türkive'deişkencenin>a\gın-
lığı korunu\or" ^eklindeki >aıgı. aradan
geçetı dokuz >ıla kar^ııı geçerlilığinı \e
güncelhğıni \itirmedi.
Türkive. taraf olduğu uluslararası insan
hakları sözleşmelerini ihlal ettıği gerekçe-
si>le \urttaşlan tarafmdan bırçok kez A\-
rııpa insan Haklan Komisyonu'na s;ıkâ\et
edildi. Bu da\alann bazılarında Türki>e
hatalı bulundu vemiKarlarca lıratazminat
ödemeje malıkûm edildi. Türkı\e. insan
hakları ihlalleri nedenı\le uluslararası are-
nada güç durumda kalırken bu durum. za-
man zaman ekonomik ilişkilere de vansı-
•Cumartesi Anneleri'herhaftaİstanburdaGalatasarav Lisesiönünde\aptığıevlemlerle,Türki>e'dekiişkenceola>-
lannı. gözalhndaki kavıplan \e emni\etteki insanlık dışı u>gulamalan uluslararası platformlara taşıvoriar.
dı Avrupa Parlamentosu. 24 ekimde vap-
tığı bıitçe görü^melerıııde gümrük birliğı
çerçe\esınde Türkı\e>e yapacağı malı
\ardımı. msan hakları karnemizm za\ ıflı-
ğınıönesürerekaskı>aaldı. AP. Türkı\e've
5 >ıl içinde vereceğı 3"'5 milvon ECL"luk
yardımın. 1997dekullandırılmasiöngörii-
İen 53 milvon ECU'luk bölümünü askıva
almaya karar \erdi.
1996 \ ılında da önceki \ıllarda >a>anan
insan haklan ihlalleri sürdü. Aııcak bu \ıl
> a^anan bazı ola\ lar. belki de ölenlerın sa-
\ iMiıın fazla oluşu nedeni\le uluslararası
platformda Türkı\e'nın adıııı sik sık olum-
siız biçımde duvurdu. Bu >ıl şa^adığımız
\e belleklerimızde kalıcı izlerbırakan ba-
zı o!a\ lar şö\le.
4 Ocak 1996: Lnıranive Cezae\i'nde
me> dana gelen olav larda Rıza Bo\ baş, Or-
han Özen. Abdülmecit Seçkin. Gültekin
Be>han oldü
8Ocak 1996: E\reıisel gazetesı mulıabi-
rı Metin Gö'ktepe. Umranıve Cezae\ı'nde
vaşamını > ıtırenlerin cenaze töreninde po-
İislerce gözaltına alındı. dövülerek öldü-
rüldü.
1 Mayıs 1996: Kadıkö) 'de düzenlenen
kutlamalarda güvenlik güçlerınin açtığı
ates sonucu Dursun Alba> rak, Hasan Oda-
baş\e ^alçın Le\ent\aşamını vitirdı.
Temmuz 1996:Cezae\lenndeki u>gula-
maları \e eski Adalet Bakanı Mehmet
Ağar'ııı genelgelerını protesto etnıek için
tutuklu \e hükümlülerin ba^lattığı 69 gün
süren ölüm orucunda 12 kisi \aşamını >i-
tırdi.
24 E>lül 1996: Di\arbakır Cezae\ı"nde
çıkan ola\ larda 10 tutuklu \e hükümlü dö-
\ iilerek oldürüidü.
İnsan haklarından sorumlu eski Devlet
Bakanı Algan Hacaloğlu, İnsan Haklan
Giinü'nde Türki\e'de gözaltı. işkence \e
faılı meçhul ciııa\etlerin sürdiiğü gerçeğı-
ni anımsatmaktan üzüntiı duvduğunu be-
lirtti.
Türkı\e'nin taraf olduğu uluslarara>t
sözle^nıelere uvmadığını \urgulavan Ha-
caloğlu. diişüncenın Tıâlâ \argılandığmı.
düşüneenindoğal uzantısıolanToplantı \e
Gösteri \'ürü\üşleri Yasası'yla öğrenci.
nıemur \eannelenn sındınlme\e çalışıldı-
ğını >ij\ undu. Türkıveide iskence. failı meç-
hul. gözaltılar. kö> bo^altmalar karşısında
de\ letın donuklaştığını belirten Hacaloğlu.
de\letm adeta kendı >urttaşlanna karşı
"acımasız bir ta\ir" sergilediğini öne sür-
dü. Buııa en somut örnek oîarak cesedı
kimsesizler mezarlığında bulunan Hasan
Ocak olaşını \eren Hacaloğlu. "Ocak, iş-
kence edilerek öldürüldü. Dönemin valisi
Hayrı Kozakçıoğlu. Emni\etGenelMüdü-
rü.Mehmet Ağar. İstanbul EmniyetMüdü-
rü Necdet Meıızir ile İçişleri Bakanı Nahit
Meııteşe. bu kişinin gö/.altına almmadığım
te polis tarafmdan aranmadığmı açıkladı-
iar. O>sa Ocak'ın cesedi,
kimsesizler mezarlığında bu-
lunduğunda parmak i/inin
alındığı ortava çıktı. O dö-
nemde insan haklarından so-
rumlu de\let bakanıvdım.
Bu kişiler bana \alan sö\ ledi-
ler. Devlet o gün bugündür
suskun" diye konu^tu.
İnsan hakları ihlallerinin
12 Eylül sonrasinda voğun-
la^arak arttığına dikkati çe-
ken Hacaloğlu. son dönem-
de Tansu Çiller'in. gözaltı
sürelerinı kısaltmagibi çalı^-
nıalarla göz boyamaya çalış-
nğını sa\undu. İnsan hakları
ihlallerinden herkesin so-
rumlu olduğunu \urgulavan
Hacaloğlu. ba^ta Meclis. ba-
sın \e duyarlı kesimler ol-
mak iızere herkesin hukuk \ e
eşitlik için çalışması gerekti-
ğini belirtti.
1995 ihlaUeri
Faili meçhul cinayetler,sal-
dırılar: 99 ölü. 136" yaralı
Yargısız infaz, işkence so-
nucu ve gözaltında ölümler:
122
Çatışmada ölenler: 3894
Si\ illere yönelik e> lemler:
230 ölü, 321 >arah "
Gözaltında ka>ıp savı: 220
İşkence görenİer ve işken-
ce iddiaları: 1412
Gözaltına alınanlar: 14 bin
473
Tutuklamalar:2101
Boşaltılan köv ve mezra-
lar: 243
Çalışma yaşamına yönelik
ihlaller: 5326 kışi ışten çıka-
nldı
Bombalanan yer: 184
Kapatılan dernek, sendi-
ka,\ayınorganı: 100
Basılan dernek, sendika, >a\ın organı:
l"73
Gözaltına alınan basın emekçileri: 461
Toplatilan \ayın: 304
İstenilen hapis ve para cezaları: 1712 yıl
hapis. 4 mılyar 813 milvon para cezası
\erilen hapis ve para cezası: 172 yıl 8 ay
hapis. 1 ^ miKar 688 milvon 911 bin lira
Ce/.aevinde bulunan düşünce suçluian:
121.
19% ihlaUeri
(Kasım ve aralık hariçl
Faili meçhul cinayetler: 59
\argısız infaz, işkence sonucu \e gözaltın-
da ölümler: ! 69
Çatışmada ölenler: 2395
Sivillere >önelik eylemler: 109 ölü
Gözaltında kavıpsau: 166
İşkence görenler ve işkence iddiaları: 309
Gözaltına alınanlar: 17604
Tutuklamalar: P55
Boşaltılan köv ve mezra: 67
Çalışma vaşamına vönelik ihlaller: 7890
kişi işten çıkarıldı
Bombalanan yer: 95
Kapatılan dernek, sendika, yayın organı:
9^
Basılan dernek. sendika, yavın organı: 97
Gözaltına alınan basın çalışanlan: 386
( ezaev inde bulunan düşünce suçluian:
Yaklavk 160 kışi. (K.AY.NAK: JHD)
SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.cor
ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras'la
dün sabah Adana'ya birlıkte uçacak-
tık.
Taksim'den kalkan HAVAŞ'a aıt oto-
büse sabah 7'de bindik. Uçağımız sa-
at 7.50'deydi. Pazarın erken saatı ol-
duğu için en çok 30 dakikada Yeşıl-
köy'e ulaşırız diye düşünmüştük.
Ufuk Uras. ÖDP'nin Mersin'de böl-
ge çapında düzenlediği bir mitinge ye-
tişecekti. Ben de CHP Milletvekili
Seyfi Oktay ve Prof Zafer Üskül'le
Adana SODER Vakfı'nın düzenlediği
biraçıkoturuma katılacaktım. HAVAŞ
otobüsü iç hatlara 7.35'te ulaştı. Bız
uçağı kaçırmıştık. Ufuk Uras'la o ka-
daryoğunbirsohbetedalmışızki. oto-
büsün geciktiğinı anlayıp bir taksiye
bınmeyı bıle akıl edemedik. Konu her
zamanki gibi Susurluk ve sonrasıydı.
ÖDP, son bir aydır yoğun bir eylem
temposu içine gırrnışti. Bır gece önce
ÖDP İstanbul II Örgütü, "Karanlığa
karşı birmumyak" gösterisi düzenler-
Sivil Parti Özgürlük ve Dayanışma Partisi
ken Beyoğlu ODP llçesi, Okmeyda-
nı'nda bir düğün salonunda Avukat
Ergin Cinmen. ÖDP Genel Başkan
Yardımcısı Saruhan Oluç ve benim
de katıldığım "Susurluk ve Demokra-
si" panelini örgütlemıştı. Düğün salo-
nu tıklım tıklım doluydu. Dün Mer-
sin'de ÖDP aynı konuda miting yap-
tı. Edirneli ÖDP'liler ise "Sınırı kapa-
talım kaçacaklar" diyerek Kapıkule sı-
nınndaydı. ÖDP Genel Başkan Yar-
dımcısı Atilla Aytemur'la Edirne'den
telefonla konuştuk. Aytemur. sınırı ka-
pama gösterısını anlattıktan sonra
şunları söyledi: 'Tansu Çiller'in eşi
hakkında, bircinayete karıştığına ıliş-
kin cıddi iddıalar var. Bu nedenle so-
ruşturmanın selameti bakımından Dı-
şişleri Bakanı'nın görevden el çektırıl-
mesi gerekiyor. Gösteri sırasında bu
taleplerimizi dile getirdık." Ufuk
Uras'la Adana'ya ulaşabilmek için çok
çeşitli yollardenedik. Ankara'dan ak-
tarma yapmaya çalıştık, Kayseri, Ga-
ziantep üzerinden gitmek ıstedik. Hiç-
bin mümkün olmadı. Ufuk Uras'a. "Bir
partının genel başkanısın, özel bir
araçla havaalanına gelebilirdin. Oto-
büse binmek yerıne korumalarla ve
ekiple gelseydin çoktan yetışirdın.
Uçak da senın için ikı dakika bekleti-
lebilirdi" dedım. Uras güldü: "Bizim
parti. sıvillerin partisi. Her alanda sivil
bır yol izlemeyi tercıh ediyoruz. İmti-
yazlı olmayı hiçbırzaman seçmeyece-
ğız. Kendi yaşantımızla örnek olmalı-
yız." Uras bunları anlatırken bu yılın
şubat ayında Isveç'te yaşadığım bir
olayı anımsadım. Foto muhabiri arka-
daşla Stockholm sokaklarında dolaşı-
yorduk. Arkadaşım, çarşıda elinde
çantasıyla dolaşan ak saçlı bir kadını
işaret ettı: "Bu kadın Isveç'in Ticaret
Bakanı. Çarşıdan alışverişini yapıyor."
Gelişmiş. uygar bir ülkenin bakanı so-
kakta sivil bir vatandaş gibi dolaşıyor-
du. ÖDP Genel Başkanı'nın sivil bir
yurttaş gibi hareket etmesinı sempa-
tiyle karşıladığımı söylemek istiyorum.
Bu yüzden belki Mersin'deki mitinge
yetişemedi, ama sivillıkte ısrar etmek
bu kayıptan çok daha önemli sonuç-
lar doğuruyor.
ÖDP'liler, "Sınırı tutalım kaçmasın-
lar" diyerek büyük bir moral üstünlü-
ğünü dile getirıyorlar.
Bu haftaki "Antimedya" dergisinı de
aynı keyifle okudum, Derginın kapa-
ğında içişleri Bakanı Meral Akşe-
ner'ın, Çiller'in omuzuna yaslanmış
bir fotoğrafı yer alıyor. Altında da Şev-
ket Kazan, Erbakan'ın kulağına bir
şeyler fısıldıyor. Üst tarafta şöyle bir
haber yer alıyor: "Aktüel dergisi Su-
surluk'u çözecek bilgi ve belge geti-
renlere 10 milyar ödül vereceğini
açıkladı."
Antimedya bu haberden yola çıka-
rak Çiiler'e şunları söyletmiş: "Hihihii!
Ne dersin Meral, birkaç belge yolla-
yıp 10 milyarı kapalım mı?" Şevket
Kazan da Erbakan'ın kulağına şunla-
rı fısıldıyor: "Tansu Hanım ve kocası
bu işi kaçırmaz. Biz önce davransak
diyorum. 10 milyar az para diil!.."
Antimedya için ne zamandır bir şey-
ler yazmak istiyordum. Neredeyse bir
kişinin çıkardığı bu dergicik, basına
yönelttiği sert ve haklı eleştirilerle gü-
zel bir gelenek yarattı. Her hafta okun
sivri ucunu, bu mesleğin içine yönel-
tiyor. Sempatik ve sivri dilli Antimed-
ya'yı, hafta sonlarını keyifle geçirmek
içın merakla bekliyorum. Çalışanları-
na, "Ellerinize sağlık diyorum." Bası-
nın sivri ve haklı eleştirilere o kadar
çok ihtiyacı var ki...
BİZBİZE
ERDAL ATABEK
Zoraki Kahramanlar.. -
Gerçek Kahramanlar...;"Zoraki kahraman" tipi, komedi filmlerinin bilinen
kurgularındayeralır. Filmin "zorakikahramanı, "hiç
farkında olmadan bazı olaylara karışır. bu olaylar
içinde kendine göre bir şeyler yaparken kahraman
oluverir. Filmin gidişı içinde ızleyiciler. olayın tümû-
nü bildiği için ortaya bir komedi çıkar. r
Susurluk olayının bir de bu yanı ortaya çıkıyor. Or-
taya çıkan oyun. bir trajedi olduğu halde, bu olay
da ortaya "zoraki kahramanlar" çıkarıyor. '
"Zoraki kahramanlar''ın en talihsizi. "kahraman
kamyoncu"oldu. Rüyasındagörsedudağınıuçuk-
latacak olaylar "kahraman kamyoncu"nun başına
geldi. Olayın -işe bakın ki- tek tutuklusu da karrv-
yoncu. Adam hangi işlere karıştığını öğrenince ağ-
lamaklı bir sesle "ben kahraman değilim" diye y^-
nıpyakıladursun. memleketonu "halk kahramanÇ
ilan etti bile. Kendısi hapiste tutuklu. çoluk çocü-
ğu perişan "halk kahramanı" ne olacağını kestirme-
ye çalışıyor.
Abdullah Çatlı "devlet kahramanı" ilan edilcjj.
Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller tarafmdan "dev-
let kahramanı" ilan edilen Çatlı da herhalde hayai-
tayken boyle bır rutbeyı beklemıyordu. Aslında Aö*-
dullah Çatlı bu işlere pek "zoraki" girmedi, "kahra-
man "lığı da henüz tartışma aşamasında. Tansu Ç\l-
ler'indurumu, başkalarına "kahraman" payes'ıver-
mekten yavaş yavaş uzaklaşıyor. O kendisinin dfe
"büyük devlet kahramanı" ilan edilmesini bekliydj
gibi ama durumun gidişı pek o yönde değil. Sonuri-
da hangı payeye ulaşacağı da şimdilik "meçhul.!'
• • • ,,
Mesut Yılmaz da "kahraman" olmaya zorlanv-
yor. Azimle "kahraman olmamak" için direnirketı
politik bir hamleyi yürütüyor. Elinde olduğu izlenir
mını verdıği "bılgi ve belgeler"ı güçlü bir koz ola-
rak kullanarak iktidarı zorluyor.
Bır muhalefet liderinin eline kırk yılda bir geçe,-
cek siyasal kozu halka açıklamak yerine -ki görö-
vi aslında budur- devletı yönetenlere teslim ettiğif-
ni söyleyerek kendi "kahramanlığını" engelliyor, ik-
tidar ortaklarını açmaza sokuyor. •'
• • • '
Tansu Çiller'in kahramanlık peşınde olmadığf.
sarsılan durumunu korumaya çalıştığı ortada. Şü
ana kadar kendisinin de "itirafları" doğrultusundâ
"Devlet adına tasarlanan operasyonlarda geçmı-
şin pek karanlık, çok kanlı olaylarında zanlı durum-
da olanlara görevler verıldığı" ortaya çıkmış bulu-
nuyor. Kuşkusuz bu durumun tek uygulayacısı Tan-
su Çiller değil. Başka yetkilılerın de bu konunun
içinde olduğu anlaşılıyor. Ama giderek hiç kimser
nin bu olaylarda "devletın yüksek çıkarlan adına ha'r
reket edildiğıni söyleme gücü" kalmıyor. ;
Olayın bu yanı GHP lıderı Deniz Baykal tarafınr
dan dile getıriliyor. Ancak Baykal, konuya, mesar
feli ve soğuk bir tavırla baktığı ızlenimını venyor. Bü-
lent Ecevit, konuyla ilgıli rastlantısal bilgisini ve
sonraki aczini açıkhyor. Geçmişte kendine yönelik
bir suikastı biie ortaya çıkaramamış olmanın acısı-
nıbellikf hâlâ duyuyor. -wi
• • • * ''
J
- *
Bu durumda "zoraki kahramanlık" BaşbakaJı
Necmettin Erbakan'a kalıyor. Olayın başında "öA
ze ne? Bizim dönemimizin ışi değil ki" yaklaşımıriı
sergileyen Erbakan, herhalde aldığı duyumlar ve
uyarılar üzerine hareketleniyor. Durumu da hayli sı-
kışık. Olayların üzerine giderse koalisyonun sonu-
nu getirecek. böylece de güç halle ele geçirdiği ik'r
tidarın elinden kaymasını içi titreyerek seyredeceK.
Olayların üstüne gitmezse -artık saklanması ola.-
naksız olduğu ıçin- belki de hiç tahmin edilmeyep
gelişmeler zorunlu hale gelecek. Durumu açmazf
da ve sıkışık. işte Mesut Yılmaz bu açmazı biliyor
ve bu açmazı zorluyor. Aslında ustaca bir strateji
oyunu. ;
• • • >
Bu olayda medya "gerçek kahraman" oluyof.
Uzun sürede çok hırpalanmış prestijini onarmafır^
satını iyi kullanıyor. Medyanın promosyon kavgaf-
ları. birbirlerine karşı düzeysiz saldırıları gerilerde
kalıyor. Medya olayın üzerine gitmeyi sürdürüyor'
Böylece iktidarsız iktidarın ve enerjısini yitirmte
muhalefetin yerine geçerek "gerçek iktidar" olaraf
ortaya çıkıyor. Gerçekten de medya bu olayın ka-
patılmasının önündeki en güçlü engel oluyor. B$ı
konunun "gerçek halk kahramanı" olan Uğuj"
Mumcu'nun ölümünde neden yüz binlerin ayağa
kalktığı da şımdi daha iyi anlaşıyor. Yıllar boyu bu
konulan didik didik eden, belki de bu nedenle öl-
dürülen Uğur Mumcu'nun nasıl bir "Kuvayı Milliye
kahramanı" olduğu her gün daha iyi anlaşılıyor. *•
Doğu Perinçek de bu olayla "halkın kahrama*
nı" olduğunu kanıtlıyor. Olayları önceden açıklaoV
ğı gibi açıklamalarını gene sürdürüyor.
Bu konulan yıllarca yazmış ve söylemiş olan "get
1
çek kahramanlardan Talat Turhan'ın şımdilerdfe
pek adı geçmiyor. Ama onun kitapları da yenideh
okunmahdır.
• • •
:
Bir ülkeyi kahramanlara gereksinim duymaya^
cak duruma getirecek olan "toplum bilinci" de bu
olayla hem uyanıyor hem de ivme kazanıyor. Befv
ki de bir kamyon kazası, pek çok olayın yapamaj-
dığını yaparak toplumun gözlerinin açılmasına yafj
d/mcı oluyor.
Bakalım filmin devamında neler görülecek? „
4
Cumartesi \
Anneleri^ne ödül
Haber Merkezi- Ulusla-
rarası İnsan Haklan Birliğı.
dün düzenlediği törenle bu
vılki "Carl vonOssientzk\
Ödülü"*nü Cumartesi An-
neleri'ne verdi.
Birlik Başkanı Alisa
Fuss,açılışta yaptığı konuş-
mada. dünvada ve Alman-
>a"daki ekonomik. sosval
gelişmeleredeğindı. Gelış-
melerin pek iç açıcı olma-
dığını belirten Fuss. Alınan
yetkililerin ülkede \e ulus-
lararası ilişkilerde insan
haklarını önemsemedığinı
ileri sürdü.
Kavıp yakınları adına
ödülü alaıı NimetTannku-
lu da bır konuşma vaptı.
Tannkulu. Cumartcsi An-
neleri'nin öyküsüyle başla-
dığı konu^masında şunları
sövledi: "Bu ödül bıze sf-
nırlar ötesinden gelen sıcail
bir selam. Ödül. a_\nı za<-
manda bir mücadcle biçt-
mine \erildi. Direnci, ka-
rarlılığı, inadı tcmsil eddh
farklı bir mücadele biçimf
1
ne. Ödülü gururla alıyor v^
onu bütün dünvada gözaî-
tılarda kavıplarla mücade^
le edenlerle pav laşıvoruz,''1
Konıışmalar sırasındk
bazı izleyicilerin gözyaşl^
rını turamadığı görüldü!
Toplantı. ödülün verilmö-
sinden sonra müzik dinlen-
tisiyle devam ettı. Salonun
dışında toplanan Cumartc-
si Annelerı ile davanışma
grubu. ellerinde kayıp fo-l
toğratlarıyla vere oturarakj
^enıbolik bır gösteri yap-|
tılar. " |