Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 ARALIK 1996 PAZARTESİ ( HABERLERIN DEVAMI TURKIY? Istanbjl Edırne PB 12 Sinop Y 12 PB 8 Samsun Y 12 Çanak«<ale PB 11 Trabzon Kocaei Izmır Y 13 PB 13 Gıresun Y 11 B 16 Ankara PB 9 Manısa B 13 Konya PB 8 Aydın B 15 Eskışehır PB 8 Denızlı B 12 Sıvas ZongucJak Y 11 Antalya PB 14 Kars Adana Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkâri Van HB PB Y PB Y Y K Y 19 19 12 15 12 9 2 5 Yurdun Kuzey ve doğu kesımlen çok bulutlu, Karadenız, Iç Anado- lu nun kuzeydoğusu ıle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun doğusu yağışlı otekı yerler par- çalı ve az bulutlu geçe- cek Hava sıcaklığı bı- raz daha azalacak Ya- gışlar yağmur ve sağa- nak Doğu Anadolu'nun yüksek kesımlerınde karla kanşık yağmur ve kar şeklınde olacak Londra 4 Atına 17 Paris B Roma 17 Berlın B Amsterdam B 2 Madrid Y 9 Sofya B 4 Brüksel B 1 Budapeşte B 4 Mılano Oslo Helsınkı Stockholm Belgrad Viyana Bonn Munıh B K K B B K B R 10 -3 5 5 6 3 5 3 Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahıre B B B B Y B Y Y 1 10 0 6 13 -1 9 20 Şam 16 0Açık Parçalı bulutlu | Sıslı Buluttu ^ Çok bulutlu ı Yagmuriu G U N C E L CÜISEYTARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada "Milf i Nizam Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan ve arkadaşlart (Hüseyin Abbas, halen 7b- kat Mil'etvekili, Hüsamettin Akmumcu, halen An- kara nrilletvekilidir) hakkında; laikliğe aykırı olarak, devletn sosyal veya ekonomik veya siyasal veya hukuksal temel nizamlarını kısmen de olsa dini e- sas ve inançlara uydurmak amacıyla propaganda yapmak suçundan dolayı Ankara Sıkıyönetim Ko- mutan'ığı'nın açmış olduğu kamu davasıyla ilgili dosya Suç tarıhi belli değil. Başbakanlık'taki bu dosya 7/8/1971 tarihli ve 6/2-6334 sayılıdır." ikı yıl sonra Erbakan hakkında aynı suçlamayla hazırlanan iki ayrı dosya daha: 1973 yılında; biri Kastarıonu'da, diğeri Kars'ta "laikliğe aykırı pro- paganda" savıyla düzenleniyor. Bırbır ını kovalayan dosyalardan çarpıcı iki sonuç çıkıyor Anayasa Mahkemesi, MNP'yı kapatıyor, 12 Mart darbesınden sonra askeri mahkemeler Erbakan'ı beraat ettıriyor. 12 Eylül darbesi Milli Selamet'i kapatıyor. Aske- ri mahkemeler -yukarıdaki dosyalarda anılan suç- lamalardan sonra- 1971'de olduğu gibi Erbakan'ı beraat ettıriyor. Yakın tarihten bu küçük kesit, kimilerinin karşı çı- kacağı bır sonucu irdeliyor. Bu kesit; Türkıyemizde dinsel akımlarla şeriatçı- lığın, RP'ye "mucahıt yetiştiren" ımam-hatipliğin, tarikatçılığın vs.'nin gelişip serpilmesinde sadece sivıl yönetimlerin, siyasal partilerin sorumlu tutula- mayacağını kanıtlıyor. RP'yı kapatma istemiyle Yargıtay'a yapılan DGM başvurusu, bızi, dünle bugün arasında köprü kur- maya ıterken kımı gerçekleri de yınelemeye zorlu- yor. ister istemez, önce aynı düzeydeki iki meslek sahibının emeklılikte ve çalışırken aldıkları aylıklar akla gelıyor. Parti kapatan ya da yönlendirici önemli kararla- ra imza atan yüksek bir yargıcın emekli maaşının, emekli Genelkurmay Başkanı'ndan 25 milyon lira daha aşağıda olduğunu biliyor muydunuz? Ya emeklilıkten önce? Bir yüksek yargıcın aylığı ile Genelkurmay Başkanı'nın maaşı arasındaki -ta- biı yargıç aleyhine- fark, 54 milyon lıra. Ardından yaşamsal başka bir "durum": Emekli olan Genelkurmay Başkanı, emrine verilen konut- ta sıkı korumaya alınıyor. Yargıtay Başsavcısı, Anayasa Mahkemesi Baş- kanı veya üyeleri ise... Emekliliğinde ne korunuyor ne de "emrıne tahsis edilen korumalı konutta" otu- ruyor. Allah'a emanet! Elbette onurlu ikı mesleği karşı karşıya getirmek değıl amacimız. Ne çare, bu koşullarda; örneğın bir partiyi kapat- malarını "onlardan" isterken gelecekierini, aıleleri- ni düşünmeden, gözü kapalı rıske atılmalarını iste- yebılir misiniz? Sağlıklı başka yol Parti kapatmalarda üç kuruma olanak tanıyor ya- sa: (a) DGM'ye (b) Hükümetlere (c) Siyasal partile- re. Bır siyasal partinın akıbeti bu üç gruptan birinın yaptığı başvuruyu Yargıtay Başsavcılığı'nın Anaya- sa Mahkemesi ne göndermesiyle sonuçlanıyor. Buna karşın daha kestirme ve çalışırsa daha et- kili anayasal bir yöntemi, galıba, anımsamıyoruz. Anayasa Mahkemesi partilerin mali denetimini yapıyor. Birinci koşul: Mahkeme, bir partinin yurti- çinde bır kuruş "fazla bağış" aldığını saptarsa, bu "fazlalığı" derhal Hazıne'ye aktarıyor. ikincı koşul: (Bugünlerde önem kazanıyor) Yasa, yurtdışından gelen -illegal- bağışlarda yeterince sert. Örneğin; bir parti, yurtdışında edindiği illegal dö- vizleri bir bireye veriyor. O birey dövızı repoya ya- tırıyor, edindiği büyük meblağı partiye "bağışlıyor". Ne var ki yasaya göre partiye "50 milyon lıradan bir kuruş fazla bağış', kapatma karanna yetiyor". Böyle bır bağış ışlemi -insanın aklına nedense hep Mercümek olayı geliyor- partiye suç öğesi oluştu- ruyor. Anayasa Mahkemesi partilerin mali durumlannı, örneğin 1995 yılına ait olanları 1996 yılı Haziranı'na kadar incelemeye alıyor. Ancaaak, arada 95 ya da 96 yılına ait "yeni" olayları, bağışları -nedense ak- la Mercümek geliyor- hemen yıllık incelemeye ka- tıyor. Bu yıl yargıya çoook iş düşeceğe benziyor. Karl. PKK'nin elindeki askerler serbest DUHOK (L'BA) - RP Van Milletvekıli Fethullah Erbaş \e yanındakı heyet, Yaklaşık Î.5 vıldır PKK'nin elınde bulunan askerlenn serbest bırakılması içın gittiğı Kuzey Irak'ta başarıya ulaştı PKK"nın elinde bulunan 5 asker, dün Amadıja kentı yakınlannda serbest bırakıldı. RP"lı Fethullah Erbaş, Insan Hakları Derneği (IHD) Genel Başkam Akın Birdal ile Mazlum-Der Izmir Şube Başkanı Halit Çelik ve yanlannda bulunan 10 gazeteci, dün ilk önce Duhok'a geldiler. Mesud Barzani başkanlığındaki Irak Kürdıstan Demokratik Partbi'nın ızın vermemesı üzenne gazetecileri Duhok'ta bırakan grup, Amadıya ilçesine gitti. Amadiya'nın 10 kılometre yakınında bulunan kırsala giden grup, PKK"nin komutanlanndan Rıza Altun'la konuşaı. Görüşmeden sonra heyete tutanak ımzalatan Altun, saat 17.00 sıralannda Hakan Pusat, Tuncay Kavakboğlu, Sedat Ağca, Tevfik Öztürk \e İbrahim Yajlalı adlı askerleri serbest bıraktı. Askerlerle birlikte 20 günü aşkın süredir Kuzey Irak'ta bulunan aılelerin sevinç içinde olduğu gözlendi. Fethullah Erbaş. askerlerin serbest bırakılmasından memnunluk duyduğunu bildirdi. Heyetin.bugün Türkiye'ye gelmesi bekleniyor. Öte yandan PKK'nin Tokatlı Alaartin Sürerisımli bir eri de elinde tuttuğu öğrenildi. Sağlık karnemı, nüfus cüzdanımı, ehliyetımı, ruhsatımı kaybettim. Hükümsüzdür. KADİRAKKUŞ G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada yor. Soruların yanıtlarının iki mil- yona satılışından.. başkasının ye- rine sınava girişe kadar... Santral memuru olarak görev yapmak üzere başvuran bir kişi- den yanıtlamasını istedikleri soru- lardan biri şu: "Tuz oranı yüzde 45 olan 12 gram su ile tuz oranı yüzde kaç olan 18 gram tuzlu su kanştınlır- sa, karışımın tam oranı yüzde 18 olur." Belki de santral memuru ra- kamlara alışsın diye bu yöntemi seçmişlerdir... Hükümet gibi soru... Iktidara gelince yolsuzlukların tümünün üzerine gideceğim di- yen parti, seçim sonrası, tepeden tırnağa yolsuzluğa bulaşmış bir partiyle koalisyona gittiğinde, ter- temiz görünmesi için yüzde kaç oranında tuzruhu gereklidir? Görünen o ki, SSK ile daha çook uğraşacağız... Kültür Ba- kanlığı'yla devam edelim. Danıştay kararlarını hiçe say- manın yolu bulundu: Dubleatama... Takıyyecilere de bu yakışır. Al- dıkları kararın yasadışı olduğunu biliyorlar. Danıştay'dan döneceğıni de biliyorlar. Danıştay'a başvuran ki- şı ıçin yeni bir "zarf" hazırlıyorlar. "Göreve lade" kararını getiren bürokrata, "Tamam iade edildi- niz" diyorlar. Sonra ikinci zarfı ve- riyorlar: "Geçici görevle şuraya gönde- rildiniz..." Onlarca örnekten bırkaçını ak- taralım. Kütüphaneler Genel Mü- dürü Gökçin Yalçın. Mayıs ayın- da başlayan serüveni devam edi- yor. Görevden alınıp müşavirliğe. Kütüphaneleri geliştırmek üze- re... Gidip ne durumda diye görebi- leceği dört kütüphane öneriliyor: Edirne, Diyarbakır, Erzurum, Konya... Bu dört ilimiz yan yana ya... Ne olacak, iki günde incelenip dö- nülür. Gökçin Hanım hukuk aramaya çıkarken, Kültür Bakanlığı'nın ye- ni kadroları da, "suç arama kül- türü" üzerine yoğunlaşırlar. Tam 17 kez sekizde bir oranında ma- aş kesme cezası... Suç şu: "Yeni kütüphane açılmasını sağlamak, açılmış kütüphanele- re kitap ve malzeme yardımında bulunmak." Danıştay'dan yürütmeyi durdu- runca başka bir göreve atanma rekoru SSK istanbul Sağlık İşleri Müdürü Dr. Fevzi Sağıroğ- lu'ndaydı. Sağıroğlu, saat 13.24'te göreve iade edilmiş, 13.35'te başka göreve gönderii- mişti. Güzel Sanatlar Genel Müdür Yardımcısı Tunç Tanışık, Sağı- roğlu'na tam 9 dakika fark attı. Tanışık, 11,40'ta göreve iade edil- dı, 11.42de Hatay'a gönderildı. Kınlması güç bir rekorla tanı- şan Tanışık. bakalım bu rekoru kaç gün elinde tutacak? Bu gidiş- le uzun sürmez. Kültür Bakanlığı'nda bir başka komedi ise bekçı kadroları. Ge- çen yıl alınan 43 bekçi atılıyor. Kendilerine şu söyleniyor: "Mahkemeye gıdin kazanırsı- nız. Yeniden dönersınız. Ama biz şu an için bu kadroları boşaltaca- ğız..." Giden bekçiler kazansa bıle, yeni kadro yaratılmış olacak. Bir de Anadolu'dan örnek ve- relim. Olay geçen cuma günü. Trabzon'da günlük yayımlanan Karadeniz gazetesinin sürman- şetindeydi. Karadenız Teknik Üniversitesi (KTÜ) 70 kişilik kadro için sınav açıyor. 4812 kişi başvuruyor. Sınavın geçen eylül ayında ya- pılması planlanıyordu. DRYP hü- kümetı, "şu an için ertelenmesı- ni" istıyor. Kasımda yeniden izin veriyor: 6 aralıkta sınav yapılacak. RP Trabzon il Başkanı Muam- mer Saka, KTÜ Rektörü Prof. Türkay Tüdeş'le bir dizi görüş- me yapıyor. "Olumlu" bir sonuç alınamıyor. Bunun üzerine sınavdan bır gün önce, 5 aralıkta, saat 15.35'- te KTÜ Rektörlüğü'ne Başbakan- lık'tan şu faks emrı geliyor: "...70 adet kadroya ilgi (c) ya- zımızile verilen açıktan atama iz- nı ikinci bir emre kadar durdurul- muştur." imza, Prof. Dr. Necmettin Er- bakan... Yazıyı, adıl düzen alfabesıyle noktalayalım... Hukuk ne ışe yarar? Çığnemeye... 'Ağar'a mafya desteğP• Baştarafı 1. Sayfada ne göre, tam bir şova dönüştürülen Ağar'ın se- çim kampanyasında 120 yataklı Beritan Oteli kapatıldı. kurşun geçirmez Mercedes, BMW. Pe- ugeot'lar. Cherokee ciplerle gelen şık giyımlı adamlaradeta yollara para saçtılar. OzerÇilkr'ın yakın dostu olduğu öpe sürülen Bursalı Eşrefoğ- lu'na ait özel uçaklar da kampanyada görev al- dı. ANAP MKYK üyesi Avni Çarsancaklı'nın, Ağar'ın karşısında aday olduğu seçim kampan- yası sırasında verdiği demeçlerle 'dcvlet-mafva ittifakı 1 konusuna dikkat çektiği öğrenildi. Çarsancaklı. ANAP MKYK'nin aldığı karar gereğince, bu konuda demeç veremedığini belir- terek seçim kampanyası sırasında verdiSi ve ga- zetelerde yayımlanan şu demecıyle dev^et-maf- ya ilışkisi konusunda dikkatinı çektığini belırt- mekleyetindi. "Hindistan'daGandhi'ninhalkıy- la İngilizlere karşı verdiği mücadelenin bir ben- zerini biz Elazığ'da >eriyoruz. Çünkü karşımız- da devlet gücii ve maf>a ittifakı > an Ama halk ha- rekrti devlet ve mafvadan daha güçlü..." MHP MYK üyesi ve son genel seçimlerde Ela- zığ Milletvekili adayı Tuncay Şekercioğlu da Ela- zığ'da günün konusu haline gelen Ağar'ın seçim kampanyasnla ılgıli Mersın'den Istanbul'a kadar yeraltı dünyası mensuplannın, Ağar'ın seçilme- si için bölgeye gelıp maddi destek sağladıkları- nı duyduklannı, kampan\a sırasında \apılan har- camanın görünen meşru yanının 50-60 miK ar lı- ra dolayında olduğu, ama gizlı harcamalan bile- mediklerini belırtti. Şekercioğlu, "Köylerde muhtariara, önde ge- lenlere 50-100-150 V milvon lira paralar dağı- tıldığını öğrendik. Ziraat Bankası aracılığıvla 2 trilyon hav>ancılık kredisi dağıtılması avn bir ko- nu. Ancak, elde somut delil olmadan bir şey sin- lemek yanlış oluyor. Ama duyumlarımız çirkin şevler.Bunlar lürkivc'deçürümüşlüğün.vatan- daş hakkı gaspının, devletin yağmalanmasının örnekleridir" dedı. CHP Elazığ milletvekili adayı Giirsel Erol da. o günlerde ha\aalanına inip kalkan özel uçakla- rın süreklı veraltı düınasından mafya babası de- nilebılecek türden kişılerı getirip götürdüğünü belirterek şunlan sö>ledi' ~Ben seçim sırasında bir mihar 200 mihon li- ra harcadım. Ağar benim hesaplanma göre 250 mihar lira dolavında para harcamıştır. Babası emekli bir polis. Kcndisi de (30-60 milvon lira) ma- aşlı bir devlet memuru. Nasıl ohırda bu kadar bü- yük paralar harcayabilir? Bunu sorsanız vok di- yecekler. Kanıtlavamazsınız da. Ama şimdi gidin Elazığ'da herkes lanet okuvor Mehmet ,\ğar'a." CHP ıl başkanı M. Sülevman Türker ise avu- kat olnıası dolavısısla Elazığ'da saşılı zenginler arasında Ağarlar'ın olmadığını bıldığını \urgu- lavarak şövle konuştu: "Beritan Oteli'nde büyük bir kalabalık kalı- vordu ve venilenin, içilenin haddi var. hesabı vok- tu. Bir genel müdür şahsen bu kadar büvük pa- ravı nerden karşıladı hâlâ merak edivorum. RP Elazığ'da parasal açıdan da çok güçlüvdü. Ama. Ağar kadar çalışma > apamadılar." Elazığ Kanal E Tele\ız\onu Genel Yönetme- nı Erkan Köse de, Beritan Oteli sahıbi Beritan aşıretinın (Sedat) Bucak aşiretıyle kan bağı ol- duğunu belirterek yeraltı dûnvasından insanların Ağar'ın seçını kampanyasina katıldığını >ınele- dı Köse. -Abdullah Çatlı'nın büe Elazığ'a geldi- ğinin tespit edildiğini" öne sürerek değişik bir sa- vı gündeme uctırdı "Ogünlerde Mehmet Ağar'ın kullandığı seçim otobüsünün Almanva'da u> uşturucu işine karış- tığı, .Almanva plakalı olduğu haberi gelmişti. He- men arashrdık. Haber \ğar'ın da kulağına git- miş olacak ki otobüs Elazığ'a gelir gelmez bovan- dı. plakası da değiştirildi." Helikopter anlaşmazhğı I Baştarafı 1. Sayfada dan alınması planlanan CH- 47 tipi çift pervaneli kargo helikopterlere itirazetti. Er- bakan'ın, kargo helikopteri alımı konusunda ihale yapıl- masını isteyerek CH-47 alı- mına onay vermediği öğre- nildi. Kara Kuvvetleri Komutan- lığı, PKK'ye karşı gerçek- leştirilen sınır ötesi \e ıç gü- \ enlik operasyonlannda per- sonel taşımakta kullanılan Cougar ve Black Havvk heli- kopterlerinin gereksinimi tam karsılayamaması üzeri- ne. daha çok sayıda asker ve malzeme taşınmasına olanak sağlayan çıft pervaneli dev helikopterlerin alımını karar- laştırdı. Cumhurhet'in aldı- ğı bilgiye göre acil gereksı- nım göz önüne almarak iha- le yapılmadan. uluslararası alanda ün yapmış helikopter firmalarından öneri istendi. ABD'nin Sikorsky firması CH-53, Boeing firması CH- 47 ve Ruslar da Ml-26 tipi kargo helikopterlen ıçin öne- n \erdı. Genelkurmay, yaptı- ğı inceleme sonunda. şifahi olarak Boing firmasının öne- risini kabul etti. Tanesi 25-30 m ı lyon dolar olan CH-4 7 he- likopterlerinden ilk aşamada 4 adet alınması, bu rakamın uzun vadede 20'ye çıkarıl- ması kararlaştınldı. Ancak geçen hafta per- şembe günü yapılan ve F-4 modernizasyonuna ilişkin pürüzlerin giderilmesi ama- cıyla Başbakan Erbakan, Ha- va Kuvvetleri Komutanı Or- general AhmetÇörekçi ve di- ğer askeri-sivil yetkililerin katıldığı Savunma Icra Ku- rulu toplantısında, CH-47 he- likopterlerinin alımı da gün- deme geldi. Konuyla ilgili gelişmeler hakkında bilgi alan Başbakan Erbakan. he- likopterlerin alımına itiraz et- ti. Tepkisinı "Böyle olmaz. İhale açılıp, resmi teklif alın- mah. İhalesiz helikopteralımı olamaz" diye dılegetiren Er- bakan. projeye ona\ verme- yeceğini söyledi. Kara Ku\- vetleri Komutanlığı \e Ge- nelkurma> vetkililerinin, bu helikopterlere acil gereksi- nim duyulduğunu dile getır- meleri üzerine, iki taraf ara- sında tartışma yaşandı. An- cak Erbakan karannı değiş- tirmedi ve Savunma Sanavıı Müsteşarlığı (SSM) yetkı'lı- lerine, bu konuda ihale açıl- ması içın talimat verdi. Cumhunyet'e bilgi \eren kaynaklar. Cougar \e Balck Havvk helikopterlerinin. ye- terlı düzeyde gereksinime yanıt veremedığini belirte- rek. "Kara Kuvvetleri Ko- mutanlığı, özellikle önümüz- deki baharda, PKK've karşı gerçekleştirilecek sınır ötesi operasvonlan göz önüne ala- rak bu helikopterlerin bir an önce alınmasını istedi. Ope- rasvonlarda en büyük sorun, ohımsuz arazi kosullan nede- nivle, sınır ötesine>a da belir- lenen hedeflere asker sevkı- vatıdır. Bu helikopterlerin alınması. sorunu büyük ölçü- deazaltacakür" görüşünü dı- le getırdıler. SSM'nin önü- müzdeki günlerde. çift per- vaneli kargo hel ı kopteri al ımı konusunda ihale açması bek- leniyor. CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Kul 'Amaç Alevî köylerini boşaltmak' ANKARA (CumhuriyetBürosu)-CHP Er- zincan Milletvekili Mustafa KuL Refahıye ıl- çesındekı Alevı köylennın "potansheltehlike olarak görüldüğünü" sav unarak. ilçede 1 ay önce bir polis ile bir korucunun öldürülmesi- nın ardından, kövlerin boşaltılmasına vönelik gırişımlere başlandığını söyledi. Kul. Erzincan'ın Refahiye ilçesinde son günlerde yaşanan köy boşaltma olaylan ıle il- gili olarak basın toplantısı düzenledı. Sıvas, Bingöl ve Tunceli'de yaşanan olaylann bır benzerinin de Refahiye'de ortaya çıktığını an- latan Kul. 1 av önce bir polis ile bır korucu- nun PKK'lilerce öldürülmesinin ardından, halka yönelik baskılann arttığına dikkati çe- kerek, "Erzincan bölgesinde. bilerek. isteve- rek. içinden gelerek ve gönüllü olarak terörist- lere destek olacak kimselerin olduğuna kesin- likle inanmıvorum" dedı. Zaman zaman köylülenn. baskı. korku ve zorlaPKK'lilereyıyecek-giyecekverdiğıni ve bunu da anında güvenlik güçlerine bildirdik- lerını söyleyen Kul. "Silahzonıyla verilen yar- dımlardan dolayu köylülere suçlu gözüyle ba- kılmamalı, bu oiav, vardımcı olmakve>a vatak- ükyapmakolarakdeğerlendirilmemelidir" di- ye konuştu. Son olavlar gerekçe edilerek Re- fahiye 'deki köylenn boşalîılmasınmamaçlan- dığını savunan Kul. "Buboşaltmaistemiaçık- ça ifade edilmekte. köv ierde başlatılan operas- yonlarla. kövlere giriş-çıkışlann vasaklanma- sı ve yoğun bir şekilde devam eden gözaltılar- la bu yörede ve köv İerde oturan vatandaşlan- mız göçe zorlanmaktadır" görüşünü dıle ge- tırdı. Köv leri boşaltılanların kayıplarının dev let- çe karşılarunası gerektiğini söyleyen Kul, ba- zı güvenlik güçlerinin PKK'li kılıgına gire- rek, köylülerden yardım ıstediğini. verenlerı de gözaltına aldığını anlatarak. "Devletin bu yöntemlerie vatandaşa tuzak kurması kabul ediJebiJir bir davran^ değildir" dedı. Mustafa Kul. Erzincan İl Jandarma Alav Komutan Yardımcısı Yarbay Bümamin Kuran kente gelmeden, bu tür olaylann yaşanmadı- ğını savunarak, Kuran'ın. bır köy muhtarına, "Aleviler bu ülkevi bölmeve çalışr>orlar. Ben .\levUerin hepsini bu bölgeden sileceğim" de- diğini öne sürdü. Kul. Yarbav Kuran hakkın- da suç duyurusunda bulunacaklannı belırtti. 2 milyar 600 nıilyona ipek hah Koieksiyon Müzavede Organizasyonu'nun dün Çıra- ğan Saravı'nda düzenlediği antika eşya. halı. kilim ve tekstil müzayedesinde İstanbul vapımı Çınar ipek ta- ba halı. 2 mihar 600 mihon lirayla en yüksek fivata alıcı bulan eser oldu. Antika eserİer içerisinde de No- uveau imzalı 19. vüzvıl çift art cachepot ikiz süs eşya- sı, 1 mihar 600 liraya satıldı. Müzayedede 9 mihar li- ra fhatla satışa sunulan 18. yü/yıla ait Fransız Sevres porselen çift vazo takımıv la 800 mihon lirav a satışa su- nulan dün\ aca ünlü ressam Salv ador Dali've ait gümüş hevkelin de alıcı bulamaması dikkat çekti. (FÖtoâraf: ÎPEK YEZDANİ) Suiu kar i Gok gurultulu POLİTİKA VE ÖTESt MEHMEP KE>IAL Gazete Kapatmak... Gazetecılığin bir açık dönemı vardır, birde kapa- lı... Kapalı dönemi çekenlerin başında Hüseyin Ca- hit Yalçın, Ahmet Emin Yalman, Zekeriya Ser- tel, Velit Ebuzziya gelir. Bu yandan da öte yandan da çekiciler bellidir. Sansür zulmünü çekenlerin bar şında Ahmet Emin Yalman gelir. 1961 yönetimindeVatan'daçalışıyordum. Sıkıyö- netim Vatan'ı kapatmış, ardından gelen askeri yör netim açmıştı. Gazete kapatma, gazete açma işle- rinden konuşurken bir gün Ahmet Emin, bana şun- ları söylemişti: "Gazetecilığı bana yasakladıklan zaman ticaret yapmaya başlamıştım. Zamanla epeyce de para kazanıyordum. Ama aklım fikrim gazetecilikteydi.' Bir gün Karpiç'te yemekteydik. Biz bir kenarda içerken, Gazi (o yıllarda Atatürk'e Gazi denirdi) lo- casında arkadaşlanyla oturuyordu. Neşeli bir gün- de olduklan anlaşılıyordu. Benigördü. Verdiğim saygılı selamı başıyla aldı. Çevresindekilere benim ne iş yaptığımı sormuş, tı- caretyaptığımı söylemişler. Duralamış sonra "Şük- rü Kaya'ya, 'Git söyle gazetesinı çıkarsın', demiş. Biraz sonra Şükrü Kaya, bizim masaya geldi; ga- zete içın izin çıktı, Vatan'ı çıkarabilirsin müjdesini verdi. Çok sevindim, dünyalar benim oldu. Parada pulda gözüm yoktu, aklım fikrim gazetey- di." Halk Partisi, Ahmet Emin Yalman'ın gazetesinı kapatmıştı, ondan sonra gelen Bayar-Menderes yönetimi Yalman'ı hapse atmıştı. Basınımızda bir "Tan Olayı" vardı ki yürekler acı- sıydı. 4 Aralık 1945'te Zekeriya Sertel'in Tan gaze- tesini bilinçsiz bir kalabalık balta ve balyozla yıkmış- tı. Hüseyin Cahit Yalçın, Tanin'de "Kalkın eyehli Va- tan" diye yazmış ve birkaç gün sonra da ne idüğü belirsiz bır kalabalık, Tan'ın, Yeni Dünya'nın üstüne yürümüştü. Zekeriya Sertel ve Cami Baykut tutuk- lanmıştı. Böyle bir kalabalığa bugün çete denıyordu. Uzun süre çeteler gızli kaldı. Kimse de bu "faili meçhul" cinayetlerin sahibini bulamadı. Ancak günümüzde bir otobüs, bir Mercedes, bir kamyonla çarpışıyor da caniler ele geçıyor. Bu çeteler de karmakanşık- tır. Bunlara kimi vuran, kimi vurduran diye övgüler düzüyor. Iktidarlar her sıkıştıklarında bir çete bulurlar. Fa- lih Rıfkı Atay muhalefete düştüğünde Bayar-Men- deres ıkıbeıÂe'^ete" demişt». Savcılar hemen ha* rekete geçmiş, birzamanların azgın yazarı Falih Rıf- kı Atay'ın tutuklanacağı beklenmıştı. Öyle olmadı. Ankara'nın Birinci Ağır Ceza Hâkimi Daztroğlu kı- lına bile dokunmamıştı. Falih Rıfkı Atay, Ankara Adliyesi'nin merdivenle- rinden ağır ağır inerken iktidar sahiplerine çete gö- züyle bakıyordu. Bayar-Menderes ikilisı çete miydi? Bu ekibin çe- te olduğu 1960 askeri döneminde iyice anlaşılacak- tı. Şurası bir gerçektir ki iktidarlar her sıkıştıkların- da öfkelerini birinden alırlardı, bu da basın olurdu. Erbakan çeteler konusunda nihayet ağzını açtı, çetelerın üstüne vardı. "Sağ olsa Kocadağ'ı görevden alırdım, devletin içinde çete olmaz, olursa dağıtınm" dedi. Bu sözünde ne kadar duracak? • B U L M A C A SEDAT YAŞAYA V 1 2 3 1 2 SOLDAN SAĞA: 1/ Bılımsel bır so- runuıncelemekya da siyasal. ekono- mık. dıplomatık sorunlan tartış- mak ıçin yapılan akademık toplan- tı. 2/Sürününgece vada sabaha karşı otlaması... Faız. 3/ söz. lakırdı... İran'ın plaka işa- retı... Bır nota. 4/ Osmanlı sarayın- da padışahın gün- lük yaşamını sürdürdüğü ıç bölüme venlen ad. 5/Za- man içinde bırdenbıre ol- mayan. kesıntısız. nıtelik- sel ve nıcelıksel gelışme 3 sürecı... Gstünbıryetkının 4 gücünü simgeleyen değ- nek. 6/ Eskı Mısır'da gü- neş tannsı... Tadı acı bır bıtkı \e bu bıtkınin tohu- mundan yapılan macun. 7/ 3I Sosyolojide boy. 8/ "Bat- g ma. sönme" anlamında es- ' kı sözcük... Yankı. 9/Tavlada bir sayı... Mavasıl da denıleı) deri hastalığı. i YLKARIDAN AŞAĞ1YA: 1/ Tanelere zarar veren bır buğday hastalığı... Arıtmetikte bır ku\ vetın derecesını veren sayı.2/ "O yer" anlamında kul- lanılan sözcük... Hac ıbadetı sırasında Arafat'ın tepebinde bır süre durma. 3/Etı lezzetlı bırbalık... Lütesv um elemen- tinın simgesi. 4/Kemiklerin yuvarlak ucu... Sofrada kulla- nılan sahan altlığı. 5/Vücudun gücünü arttırmak içın vapı- lan alıştırma. 6/Koyunun üstündekı tüv... Kâfi gelmeven II Kale hendeğı... Karahindibanın sebze olarak yenen vaprak- lan. 8/ Yunan mıtolojısınde. bir bakışıyla ınsanlan taşa çe- vıren yılan saçlı kadın... Parola. 9/ Leonardo da Vincfnın ünlü bır tablosu. 1 Silah ithali serbest ANKARA (AIVKA)- Re- volver ve tabanca dışındakı savaş silahlanndaki ithal ya- sağı kaldınlırken hayvancı- lık ve süt ürünleriyle hubu- bat, sebze ve meyve üriinle- rinde gümrük vergisi oran- lan arttınldı. Gümrük giriş tarife cet- veli hakkındaki kanunda değışiklik yapılmasına ılış- kin yasa. Resmi Gazete'de yayımlandı. 1 Kasım 19%'dan geçerlı olmak üze- re yürürlüğe giren yasayla. Revolver ve tabanca dışin- daki savaş silahlanyla. gü- müş ve dığer metallerden yabancı paralarda ithal ya- sağı kaldınldı. Bu mallann gümrük vergi oranlan yüz- de 200 olarak belırlendi. Yasayla. kompresör \e türbın >ağlama yağlanyla motor yağlan, hıdrolik amaçlı sıvı yağlar. beyaz yağlar ve sıvı parafin gibi maddelerın maktu olan gümrük vergılen nıspı \er- gıye dönüştürüldü.